Etiket: isyan

  • Yolcu gemisinde isyan çıktı

    Çeşme’den Yunan Adaları turuna çıkan yolcu gemisinin, Rodos Adası’ndan 3 saat geç çıkması ve Mykonos Adası’na yanaşmaması isyana neden oldu. İradeleri dışında Syroz Adası’na götürüldüklerini belirten yolcular, olayla ilgili tutanak tuttu.

    21 Ağustos tarihinde Çeşme Limanı’ndan Yunan Adaları turuna çıkan ETS Delphin Cruise gemisinin Rodos Adası’ndan 3 saatlik gecikmeyle ayrılması ve Yunanistan’ın gözde adalarından olan Mykonos Adası’na yanaşmayarak açık denizde saatlerce bekledikten sonra küçük bir ada olan Syroz Adası’na yanaşması üzerine yolcular isyan etti. Gemideki Grand Salon’da toplanan 300 kadar yolcu, gemi kaptanından ve turun firma yetkililerinden açıklama yapılmasını istedi. Yolcuların ısrarı sonucu geminin operasyon müdürü gelerek yolculara açıklama yaptı. Operasyon müdürü, hava şartları nedeniyle Mykonos Adası’na yanaşılamadığını ve “mücbir sebepler” nedeniyle geminin rotasında değişiklik yaptığını söyledi. Yapılan açıklamadan tatmin olmayan yolcular, Mykonos Adası’na irili ufaklı çok sayıda geminin yanaştığını gördüklerini söyleyerek, iradeleri dışında Syros Adası’na götürülmelerini protesto ettiler. Grand Salon’daki 300 kadar yolcu, aralarında bulunan avukatında yardımıyla tutanak tutarak imza altına aldılar. Yolcular, yasal haklarını arayacaklarını söylediler.

    “Kavga çıktı”

    25 Ağustos sabahı 07.00 sıralarında Çeşme Ulusoy Limanı’na yanaşan gemiden inen yolcular arasında bulunan Avukat Serkan Duman, yaptığı açıklamada, Mykonos Adası yerine Syros Adası’na gitmeyi hiçbir yolcunun istemediğini belirterek, “Bilgi kirliliği vardı. İnsanlar ciddi bir şekilde mağdur edildi. Herhangi bir şekilde özür dahi dilemediler. 1 saat sonra, ’Kapınızın altından bir bildiri atacağız. Belirli bir ücret iadesi yapılabilir’ diye bilgi verildi. Hava şartlarının uygun olmaması durumunda kaptanın takdir hakkı olduğu söylendi ama kesinlikle hava muhalefeti yoktu. Limana giren çıkan gemileri de gördük. ’Mücbir sebep’ deniliyor. Ancak ben avukat olduğum için mücbir sebebin ne olduğunu iyi biliyorum. Bu, mücbir sebebe girmiyor. Gemideki yolcularla birlikte sosyal medyada bir grup kurduk. Herkes iletişim halinde olacak. Belirli bir dava yığını tur firmasını bekliyor. Bize açıklama yapmaya yetkili insanlar dahi hepsi farklı bir ağızdan konuşuyor. Birisi ’hava muhalefeti’ diyor, birisi ’Rodos’tan geç çıktığımız için’ diyor, birisi Yunan otoritelerinin bize izin vermediğini söylüyor. Hepsinin farklı bir açıklaması var. Bu insanlar toplanıp, yaptıkları yanlışı nasıl meşrulaştırabiliriz diye konuşmamışlar dahi. O kadar basiretsizler ki bize çıkıp da düzgün bir açıklama yapamadılar. Hiç kimse doğru bir bilgi vermedi. Bizim asıl sinirlendiğimiz olay da bu insanlara bizim canımızın emanet edilmesi ve bu insanların bizim akıllarımızla dalga geçiyor olmaları. Çok mağduruz. Bu olay gemi personelinden kaynaklanan bir olay olsa ve tur ile muhatap olabilsek problem yok. Ama tur firmasını arıyoruz, gemi kaptanının böyle bir hakkı olduğunu söylüyor. Gemi kaptanının böyle bir hakkı yok. Hukukçu insanlarız ve hangi hakların mücbir sebebe girebileceğini gayet iyi biliyoruz. Böyle bir durum söz konusu değil. Rezil edildik. Hiç memnun değiliz. Gemide çok büyük olaylar çıktı. Kavgalar çıktı. Hala bir özür dahi dilenmedi. İrademiz dışında Syroz Adası’na götürüldük” diye konuştu.

    “Yasal haklarımızı arayacağız”

    Yolculardan Akay Okutur da Antalya’dan ailece gelerek bu tura katıldıklarını belirterek, “Gemi Rodos’tan geç kalktı. Saatinde gelmediği için mi neden olduğunu bilmiyorum, Mykonos’a yanaşamadık. Sabah 08.00’de girmemiz gereken Mykonos’a öğleden sonra 13.30 olmasına karşın yanaşamadık. Sorduğumuzda, Syroz’a gideceğimizi, belki dönüşte yanaşabileceğimizi söylediler. Bizler de bu duruma isyan ettik. Rapor tutuldu. İmzalar toplandı. Kaptanı çağırdık, gelmedi. Tatmin edici bir açıklama yapan olmadı. Sırf Mykonos için bu yolculuğa katılanlar vardı. Biz bir yıl para biriktirip katıldık ama çok haksız bir şekilde mağdur edildik. Yasal haklarımızı arayacağız” dedi.

    “Başka gemiler yanaştı”

    Tura katılan yolculardan Serkan Demir, genel olarak gemideki hizmetten memnun olduklarını belirterek, “Geminin rotasında sıkıntılar yaşandı. Vadettikleri yerlere götürmediler. Bize hava koşullarından kaynaklandığını söylediler ama geminin yanaşamayacağı kadar bozuk bir hava şartı yoktu. Başka gemiler yanaştı” ifadelerini kullandı.

  • Kürt vatandaşlar PKK’ya isyan etti

    Siirt-Eruh karayolunda askeri aracın geçişi sırasında tuzaklanan patlayıcının patlatılması sonucu 3 askerin şehit olduğu bilgisi alan vatandaş, Siirt devlet hastanesine akın etti. Hastaneye önünde toplanan vatandaşlar Türk bayrağı açarak terör örgütleri PKK ve FETÖ’ye tepki gösterdi. Kalabalık vatandaş, ’şehitler ölmez vatan bölünmez’, ’Kahrolsun PKK, kahrolsun FETÖ’ sloganları attı.

    PKK ve FETÖ terör örgütlerinin aynı amaca hizmet ettiğini belirten AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Yasin Aktay, burada yaptığı açıklamada, “Bu halk, terör örgütü PKK ile FETÖ’nün kardeşliğini, kendi aralarındaki dayanışmamasını net bir biçimde gördü. Kim kimin efendisi, kim kime hizmet ediyor bu saatten sonra pek bir önemi yok. Bunlar birbirlerinin efendisi değil. Bunların her ikisi, daha büyük efendilerinin kulu kölesi haline gelmiş. Kendi halkına karşı bir savaşın ajanları, lejyonerleri haline gelmiş. Birisi Fethullah’a tapar birisi Apo’ya tapar, birbirlerinde farkı yok. Bunlar yiğitçe mertçe savaşmazlar bu teröristler. Kökleri dışarıda olan bu teröristlerin katlettiği de Kürt halkıdır, Kürt coğrafyasıdır. İşte Kürt isyan ediyor. Kürt halkı, FETÖ’sünün de PKK’lısının da yüzlerine tükürüyor” dedi.

    Aktay, tuzaklanan 1 ton patlayıcının patlatılması sonucu 3 askerin şehit olduğunu söyledi. Kalabalık daha sonra kısa bir bekleyişin ardından toplu halde 15 Temmuz demokrasi meydanına geçti.

  • Başlarına Taş Yağan Köylüler İsyan Etti

    Denizli’nin Honaz ilçesinde bir eve, dağdan kopan kaya parçası düşerken, mahalle halkı ve ev sahibi büyük panik yaşadı.

    Honaz ilçesinin Aşağıdağdere Mahallesi’nin hemen üzerinde bulunan dağdan gelen kaya parçaları mahalle halkını tedirgin ediyor. Mahallenin hemen üzerinde yer alan dağdaki taş ocağı faaliyeti sırasında yapılan patlamaların ardından, dağdan kopan kaya parçalarının sürekli mahalleye düştüğünü iddia eden mahalle halkı duruma çare bulunmasını istiyor. Son olarak Ali Sarıtaş’ın evinin yanında bulunan ve içinde tarım aletleri bulunan depoya düşen kaya parçası mahalleliyi ayağa kaldırdı. Bu kaya parçalarının artık can güvenliklerini tehlikeye attığını savunan mahalle halkı yetkililerden duruma çare bulmasını istiyor.

    Aşağıdağdere Mahallesi Muhtarı Murat Efe, kaya parçalarının sürekli olarak mahallelerine düştüğünü kaydederek, ‘’Dağda bulunan taş ocağı patlatma yapıyor. Dağın rakımı yüksek olduğu için patlamanın ardından yuvarlanmaya başlayan kayalar mahallemize kadar geliyor. En sonunda evimize kadar geldi. Ali Sarıtaş abimizin evine düşen kaya parçasını görüyorsunuz. Mahalle olarak hepimiz şikayetçiyiz. Jandarma olay yerine gelerek tutanaklarını tuttu. Bu ev mahallelinin değil de valinin belediye başkanının evi olsaydı acaba ne yaparlardı? Ya bu gelen kaya parçası bir vatandaşımızın canına malolsaydı ne olacaktı? İnsan hayatı bu kadar ucuz olmamalı’’ dedi.

    Mahallede yaşayan Ali Arbut isimli bir vatandaş ise ‘’Dağda patlatma olunca aşağılara kadar taşlar iniyor. Taş inince korkuyoruz. Neredeyse benim evime de gelecekti. Evimizde huzur kalmadı. Çocuklar güvende değil. Korkudan onlar da dışarıya çıkamıyor’’ dedi.

    Evin sahibi olan Fatma Aylak olayı canlı gördüğünü ifade ederek, ‘’Ben evin yanındayken dağdan bir taşın kopuğu geldiğini gördüm. Toz duman içinde kaya parçası evin içine girdi. Biz burayı depo olarak kullanıyoruz. Ben çok korktum. Köyümüz tehlike altında. Biz can güvenliği istiyoruz. Neredeyse evimiz göçecek. Devletimiz bize yardımcı olsun’’diye konuştu.

  • Cezaevinde İsyan Tatbikatını Ekipler Gerçek Sandı

    Muğla’nın Bodrum ilçesinde cezaevinde güvenlik ve sağlık ekiplerine haber verilmeden gerçekleştirilen isyan tatbikatı heyecanlı anlar yaşattı.

    Bodrum Adliyesi Denetimli Serbestlik ve İnfazdan Sorumlu Cumhuriyet Savcısı Ercan Türkol’un koordinesinde, İlçe Emniyet Müdürlüğü, İlçe Jandarma Komutanlığı, İtfaiye Grup Amirliği ve sağlık görevlilerinden habersiz gerçekleştirilen cezaevi isyan tatbikatı gerçeğini aratmadı. Cevat Şakir Caddesi’ndeki A1 Tipi Kapalı Cezaevi’ne Bodrum’daki tüm ekipler bölgeye hızlı bir şekilde intikal etti.

    Çevrede güvenlik önlemi alan polisler ve cezaevine giren jandarma ekipleri olayı anlamaya çalıştı. Caddeyi trafiğe ve yayalara kapatan trafik polisleri çevrede önlem aldı. Jandarma ekipleri de cezaevine girerek cezaevinin çevresini kuşattı. Olayın tatbikat olduğunu anlayan ekipler rahat bir nefes aldı.

    Tatbikatı izleyen vatandaşlar ise, “Ekipleri görünce farklı bir olay olduğunu sandık. Ama yaşananların tatbikat olduğunu öğrendik. Çok çabuk müdahale edildi. Kendilerini tebrik ediyorum” ifadelerini kullandılar.

  • Cavanda, Kadro Dışı Bırakılmasına İsyan Etti

    Trabzonspor’da performans eksikliği nedeniyle takımdan ayrı bir sahada çalışması istenen Luis Pedro Cavanda, performans bilgilerinin yer aldığı tabloyu göstererek duruma isyan etti.

    Spor Toto Süper Lig’in 30. haftasında oynanan ve bordo-mavili takımın 4-0 mağlubiyetiyle tescillenen Fenerbahçe karşılaşması sonrası bordo-mavili takımda 6 futbolcu performans eksikliği nedeniyle takımdan ayrı olarak başka bir sahada çalışmaları istenmişti. Erkan, Özer, Sefa, Fatih, Cavanda ve Marko Marin’in kadro dışı bırakılmasının ardından ilk ayrılık dün Erkan Zengin Trabzon’dan gitmesiyle yaşandı.

    Performans eksikliği nedeniyle takımdan ayrı çalışmaları istenen oyunculardan Luis Pedro Cavanda, bu durama kendisine ait sosyal medya hesabından isyan etti. Oyuncu performans bilgilerinin yer aldığı tabloyu paylaşırken, şu ifadeleri kullandı: “Fenerbahçe’ye karşı oynayamadım çünkü parmağımda kırık vardı. Bu sezon Trabzonspor’da en fazla süre alan ikinci oyuncuyum, görselde gördüğünüz gibi. Daha güçlü döneceğim.”