Etiket: istiyorum

  • Ahmet Çalık: “2016’Daki Turnuvada Olmak İstiyorum”

    A Milli Takıma ilk kez çağrılan genç futbolcu Ahmet Yılmaz Çalık, kendisinin 2016’daki turnuvada olmak istediğini ve A Milli Takım’da kalıcı olmak istediğini söyledi.

    A Milli Futbol Takımı, 13 Kasım’da deplasmanda Katar ve 17 Kasım’da İstanbul’da Yunanistan ile oynayacağı karşılaşmaların hazırlıklarına Riva’daki TFF Hasan Doğan Milli Takımlar Kamp ve Eğitim Tesisleri’nde başladı. A Milli Takıma ilk kez çağrılan ve Spor Toto Süper Lig takımlarından Gençlerbirliğin’de forma giyen genç futbolcu Ahmet Yılmaz Çalık antrenman öncesinde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.

    Milli takıma çağrıldığını antrenmanda ısınma hareketleri yaparken öğrendiğini belirten Ahmet Yılmaz Çalık, “Bu benim ilk A Milli Takım kampım. Desteği olan, emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. En büyük teşekkürü Fatih Terim’e ediyorum çünkü beni buraya çağırdı. 2016 Avrupa Şampiyonası’na direkt giden bir ülkeyiz. Fatih Terim’in de genç oyuncuları sevdiğini ve oynattığını biliyoruz. Ben de inşallah 2016’daki turnuvada orada olmak istiyorum. Burada kalacağım ve devamlı olmak istiyorum” dedi.

    “SON KARARI HOCAMIZ VERİR”

    Basın mensuplarının forma şanslarının sorulması üzerine genç futbolcu, “Şampiyonaya uzun süre var. Neler olur bilemeyiz. Biz var gücümüzle çalışmak zorundayız. Son kararı hocamız verir” şeklinde cevap verdi.

    Büyük bir hedefine ulaştığını ve hedeflerinin bitmediğini belirten Çalık, “Daha büyük hedefler koymalıyız önümüze inşallah o turnuvalarda ben de yer almak istiyorum. Genç oyuncuyuz. çalışmak zorundayız üzerine koymak zorundayız ki o turnuvalarda olalım” diye konuştu.

  • Sabancı: “Ben Önce Huzurlu Olmak Sonra Milli Takımı Tutmak İstiyorum”

    TOBB Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Ali Sabancı, 1 Kasım seçimlerine anket benzetmesi yaparak, pazar günü yapılan anketten insanların artık önüne bakmak istedikleri sonucunun çıktığını söyledi. Sabancı, bir kapı açıldığını belirterek “lütfen bu defa bu kapıdan girelim. Ben huzurlu olmak istiyorum. Şimdi herkes, anketten 1 numara çıkana destek olacak” dedi.

    Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Mersin Genç Girişimciler Kurulunun hazırladığı Fikir Otobüsü Projesinin açılışı, bugün Yenişehir Belediyesi Atatürk Kültür Merkezinde yapıldı. TOBB Mersin Genç Girişimciler Kurulu girişimi, Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO), Mersin Üniversitesi (MEÜ) ile Mersin Teknoloji Transfer Ofisi desteğiyle düzenlenen ve ‘Fikirleriniz Doğru Yolda’ başlığıyla gerçekleştirilen açılış konferansına, TOBB Genç Girişimciler Kurulu Başkanı Ali Sabancı da katıldı.

    Mersin’deki yenilikçi iş fikri olan gençlerin projelerini hayata geçirmesine zemin hazırlayacak projenin açılışında ayrıca, Mersin Vali Yardımcısı Cezmi Türk Göçer, MEÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Çamsarı, MTSO Başkanı Şerafettin Aşut, Mersin Genç Girişimciler İl İcra Kurulu Başkanı Osman Kiper ve çok sayıda iş adamı ile genç girişimci yer aldı. Konferansın açılışını, Mersin Genç Girişimciler İl İcra Kurulu Başkanı Kiper, projeyi anlatarak yaptı.

    “HİZMETİ ALACAK MİSAFİRE GÖRE İŞ KURUN”

    Konferansta konuşan Ali Sabancı ise iş yaşamındaki deneyimlerini genç girişimcilerle paylaşarak, önerilerde bulundu. Genç girişimcilerden başarılı bir şirket olmaları için temiz ticaret yapmalarını isteyen Sabancı, şöyle konuştu: “Kendinize göre değil, bu hizmeti alacak misafire göre iş kurun. Tüketicisini anlamayan şirket başarıya ulaşıp ilerleyemez. Temiz ticarete önem verin. Ayrıca, büyük kitlelere hizmet edin. Sürümden kazanmak, kitlelere hitap etmek artık bir gerçek ve çok önemli. Kalite artmalı. Kâr etmek önemli ama itibar da çok önemli. En önemli kaldıraç insan. Bunun için insanla, çalışanlarınızla hedeflerinizi, fikirlerinizi paylaşmak, maddi başarıyı paylaşmak şirketi hedef birliğine götürür. Tüm paydaşları aynı istikamete götürebilmeliyiz. Network önemli. Kendinize benzemeyen insanlarla bir araya gelin, ilgi alanınız dışında da okumalar yapın, bilgi edinin. Bana göre en önemli konulardan biri paylaşmak. Hedefleri paylaşmak önemli. Fikirlerini paylaştığın zaman zenginleşirsin.”

    “BİR KAPI AÇILDI, BU DEFA BU KAPIDAN GİRELİM”

    Sabancı, bir gazetecinin, 1 Kasım seçimleri ve iş dünyasının öncelikli beklentisi ile ‘1300 TL asgari ücret’ vaadini sorması üzerine, seçimleri ankete benzetti.

    Sabancı, geçen pazar günü Türkiye’nin en kapsamlı anketi yapıldığını belirterek sözlerini şöyle sürdürdü: “54 milyon katılımcısı vardı bu anketin. 18 aydır biz anketörlüğü şahsen tanımaya başladık televizyonda. Çünkü 18 ay bunlarla uğraştık, hep beraber uğraştık, 78 milyon. Geçen pazar 54 milyon insan ankete katıldı. Bu anketten şu çıktı; insanlar artık önüne bakmak istiyor, 18-19 aydır düşünmediği konuları hatırlamak istiyor.” Sabancı, bir kapı açıldığını belirterek şunları söyledi: “Lütfen bu defa bu kapıdan girelim. İş dünyasının en öncelikli atılmasını istediği adımlar konusunda, ekonominin yola konulması, yeni Anayasa gibi ciğerlik laflar değil. Ben tek bir şey istiyorum ilk başta, ben huzurlu olmak istiyorum. Huzurdan sonra ben milli takımı tutmak istiyorum.”

    “ŞİMDİ HERKES, ANKETTEN 1 NUMARA ÇIKANA DESTEK OLACAK”

    Sabancı, asgari ücretin bin 300 TL olması vaadine yönelik soruyu şöyle yanıtladı: “Asgari ücret şu an bin liranın biraz üstünde, 1000,50 lira. 1300 lira, şimdi ben bunların hesabını yapmadım. Bir işveren olarak ya da bir firmanın yönetim kurulu başkanı olarak gayet tabi maliyetleri düşük tutabilmek çok önemli ama bunun sürdürülebilmesi de çok önemli. 1300, 1400’den daha mı iyi? Evet, 100 daha iyi, 1200’den de 100 daha kötü. Ama bunlar fark etmiyor. Hepimiz aynı gemide yaşadığımızı unutmayalım. Yani 100 lira fark etti asgari ücrette vah vah, ah ah. Asgari ücreti alan başka ülkede yaşıyor da sen başka ülkede mi yaşıyorsun? Dolayısıyla ben böyle iyi oldu mu, kötü oldu mu, bana göre hepimiz aynı ülkede yaşıyoruz, bunları yaşayacağız. İşimizi daha iyi yaparak beceririz daha verimli oluruz. Buna sıfır kazanç diyorlar, yani birinin kazandığını öbürü kaybediyor. Niye beraber yapamıyoruz bu işleri? Şimdi beraber yapmak için bir fırsat var. Bahane kalmadı. Anket sonuçları belli oldu. Şimdi herkes, anketten 1 numara çıkana destek olacak. Bunun için destek olacak.”

    MTSO Başkanı Aşut da konuşmasında, gençleri memur olma yarışına girmiş bir ülke ile değişen dünya ekonomisinde zenginliği, refahı elde etmenin mümkün olmadığını söyledi.

    Aşut, girişimciliği özendirmeden, özellikle gençleri ve kadınları ekonominin bir parçası yapmadan, insan kaynağından başka zenginliği olmayan bir milletin dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisi içine girmesinin de mümkün olmadığını belirtti. Aşut, Fikir Otobüsü Projesinin, Mersin’in en temel tarım, turizm ve lojistik sektörlerinde yenilikçi iş fikrini geliştirmek isteyen genç girişimci adaylarını ortaya çıkartacak bir eko sistem oluşturmayı ve genç girişimcilere, düşünceden şirket kurulumuna kadar geçen tüm süreçte destek vermeyi hedeflediğini kaydetti.

    MEÜ Rektörü Prof. Dr. Çamsarı ise girişimciliğin desteklenmesinin olmazsa olmaz bir konu olduğunu dile getirerek “Her 100 kişiden 32’si gelecek 3 yılda girişimcilik faaliyetinde bulunmak istiyor. Gelişmiş ülkelerde bu oran yüzde 14, gelişmekte olanlarda yüzde 29” diye konuştu.

    Çamsarı, Türkiye’de eğitimli kişilerin girişimcilik faaliyetine katılma oranının da yüzde 16’dan yüzde 44’e yükseldiğini ifade etti.

    Konferansta, üniversite-sanayi işbirliğini somut temellere oturtmak adına MTSO ile Mersin Üniversitesi arasında bir protokol imzalandı. Protokole, Başkan Aşut ve Rektör Çamsarı imza attı. Fikir Otobüsü kapsamında gerçekleştirilecek çalışmalar ve görev paylaşımına yönelik Mersin Teknoloji Transfer Ofisi ve TOBB Mersin Genç Girişimciler Kurulu arasında Rektör Yardımcısı Hakan Arslan ile Osman Kiper arasında imzalanan protokol, Ali Sabancı tanıklığında gerçekleştirildi.

  • Eşinin nasıl kapandığını anlattı

    Eşinin nasıl kapandığını anlattı

    Hakan Şükür, eşi Beyda Şükür’ün başını örtmesi süreciyle ilgili olarak, ”15 senelik evliyiz. Benim böyle bir hakkım (baskı) yok. Biz öyle yaşadık, öyle tanıştık, öyle birbirimizi sevdik ve evlendik. Bana ’ben böyle bir şey yapmak istiyorum’ dedi. Ben de ’eğer böyle bir niyetin varsa Hacca gideceğiz, Allah’ın huzurunda, Allah’ın rızası bu netice itibariyle de, onu taçlandıracağız. Ondan sonra bunu yapabilirsin’ dedim. O da çok mutlu oldu. Hac farizasını yerine getirdikten sonra kapandı” diye konuştu.

     

    Şükür, bir aile saadeti, huzur olduktan sonra insanın mutlu olduğunu, yediğinden de keyif aldığını ifade ederek, şöyle konuştu: ”Şu ortamımız, eşimiz, dostumuz… Eşimin arkadaşları kapalı değil. Onların da ona böyle baktıklarını hiç görmedik. Bu toplumsal kaynaşma bence çok önemli. Böyle bir kararı var. Bizim inancımız bu, inancımızın karşılığında da böyle bir karar aldı, ben de saygı duydum. Bize başka bir şey düşmez. Nasıl evlenirken, bu şekilde evlendik, 15 yıldır böyleyiz. 3 tane çocuğumuz var.

     

    Böyle bir talepte bulununca açıkçası ben de mutlu oldum. Hiçbir gün olsun, Allah da şahidimdir, böyle bir talebim (kapan diye) olmadı. Bu bir Hac farizası, farz olsa da ben böyle bir şey söyleme hakkını kendimde görmem. Kendi kararıdır, farklı düşünenler mutlaka olabilir ama bizim düşündüğümüz… Eğer inanıyorsak Allah’ın emrini yerine getirdiği için rahat ve huzurluyuz.”

     

     

    -”(Kız istemeye gidelim) diyenler de geliyor”-

    Hakan Şükür, CHP Ardahan Milletvekili Ensar Öğüt’ün, kendisine gelen ve Meclis bahçesinde ağaca çıkan bir vatandaşa 700 TL vermesi konusuna da değindi.

     

    O gün Meclis’e geldiğinde, Öğüt’ün yanına gelerek olayı anlattığını, ”700 lira borçlusun” diye espri yaptığını belirten Şükür, ”Ben (parayı) vermek istedim ama o da ’bana nasip oldu’ diyerekkabul etmedi” dedi.

     

    Şükür, Meclis’teki odasının her zaman tıklım tıklım dolu olduğunu vurgulayarak, ”Yüzlerce, binlerce vatandaş maddi talepte bulunuyor, iş talebinde bulunuyor. KPSS’den yeterli puan almasa da ’sen bunu halledersin’ deyip gelen insan bile var. Hakikaten ihtiyacı olanlar oluyor, onları araştırıp yerine getirmeye çalışıyoruz. Dünyada ve Türkiye’de, olması gereken her hayırda madden ve manen olmaya çalışıyorum. Bu benim insanlık görevim diye düşünüyorum. O arkadaşımız benim bölgemde çöplerden bir şeyler toplayan bir arkadaştı. Ona çöp toplama arabası almıştım ve o zaman da milletvekili değildim” diye konuştu.

     

    Haberin yansıtılış biçimini eleştiren Şükür, ”Haberi yapanlar olayın özüne bakmayıp, sadece’Hakan Şükür’ü burada bulamadı’ dediler. Bu doğru değil. Ben talep gören, her yerde olması istenen biriyim. Haliyle her yere giriyorum. Her zaman Meclis’te olmak zorundaymışım gibi bir algı var. Benim de ailem var, çocuklarım var, beni görmek istiyorlar. Onlara da zaman ayırmak zorunda olduğum zamanlar oluyor. Tabii ki millet için milletvekili olduk, görevimizi yapacağız ama haberleri yaparken biraz daha hassas olmak lazım” dedi.
    -İlginç talepler-

    Kendisine gelen ilginç taleplerden birisinin, ”kız istemek” olduğunu belirten Şükür, ”Kendisinin mali durumu kötü ama birbirlerini seviyorlar. Aile kızlarını o çocuğa vermek istemiyor. Belki biz gidersek verecekler ama derinindeki şeyi bilmediğimiz için, bunları çok kibar bir dille reddediyoruz. Bu çok oluyor” şeklinde konuştu.