Etiket: İstihdamın

  • Kayıt dışı istihdamın Türkiye’ye faturası 65 milyar TL

    Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı (OKA), Avrupa Birliği (AB) desteği ile yürüttüğü “OKA Kayıt Dışı İstihdamla Mücadele Ediyor-2” projesi ile Türkiye ekonomisinin yüzde 34’üne tekabül eden 65 milyar TL’nin ülke ekonomisinde kalması için çalışma yürütüyor.

    OKA tarafından Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Avrupa Birliği Koordinasyon Daire Başkanlığının desteği ile Samsun, Amasya, Çorum ve Tokat Bölgesinde yürütülen sigortasız işçi çalıştırılmamasına yönelik proje kapsamında binlerce kişiye ulaşılıp, kayıtsız istihdamın önemi anlatıldı. 65 milyar TL’nin ülke ekonomisinde kalması için çalışma yürüten OKA Planlama Programlama ve Koordinasyon Birim Başkanı İbrahim Ethem Şahin ile Proje Genel Koordinatörü Kübra Ceviz, projenin sonlanmasına yakın açıklamalarda bulundu.

    OKA olarak bugüne kadar 11 AB projesini başarıyla tamamladıklarının altını çizen İbrahim Ethem Şahin, “Türkiye’de 26 tane kalkınma ajansı var. OKA da bunlardan bir tanesi. Amasya, Samsun, Tokat ve Çorum illerinde bölgesel kalkınmayı sağlamak üzere, bölge için gelişmişlik farklarını azaltmak üzere faaliyetler yürüten bir kalkınma ajansıyız. Türkiye’deki kalkınma ajansları arasında ajansımızın en önemli farklarından bir tanesi de 2008’den 2017 yılına kadar olan 8-9 yıllık dönem içerisinde AB kaynaklı projelerde gösterdiği başarıdır. Bu çerçevede ajansımız 11 tane birbirinden farklı AB projesini başarıyla yürütmüş, uygulamış, bu çerçevede bölgemize 60 milyon euroya yakın dış kaynağın gelmesini sağlamıştır” dedi.

    “Sosyal güvencesiz çalışmanın ülkemize verdiği zarar 65 milyar TL düzeyinde”

    Kayıt dışı istihdamın ülke ekonomisine verdiği zararlar hakkında bilgiler veren Şahin, “OKA Kayıt Dışı İstihdamla Mücadele Ediyor-2 Projesi, daha önce uyguladığımız projenin devamı mahiyetindedir. Bu projedeki en temel hareket noktamız, sigortasız işçi çalıştırmanın ülkemiz ekonomisine verdiği zarardı. Sosyal güvencesiz çalışmanın ülkemize verdiği zarar 65 milyar TL düzeyinde. Ülkemizin toplam ekonomisinin yüzde 34’ü düzeyinde kayıt dışılık söz konusu. Biz bu proje ile ülkemize bu denli büyük zararları olan kayıt dışı istihdamla mücadele etmek, farkındalığı artırmak, bilinçlenmeyi sağlamak ve sonuç odaklı faaliyetleri gerçekleştirmek üzere bir dizi faaliyet gerçekleştirdik. Proje faaliyetlerimiz büyük ölçüde tamamlandı. Bu projelerde bize destek olan herkese teşekkürlerimi sunuyorum” diye konuştu.

    “Gelecek nesilleri sigortalı çalışma konusunda bilgilendirdik”

    Proje kapsamında yapılan faaliyetler hakkında bilgiler veren Proje Koordinatörü Kübra Ceviz ise “Bu projenin en önemli hedef grubu öğrencilerdi. İlkokul, ortaokul, lise ve üniversite öğrencilerine çeşitli yollarla ulaşmayı hedefledik. Binlerce öğrenciye ulaştık. 2 bin ilkokul öğrencisine çizgi film izleterek sigortalı olmanın önemini anlattık. Onlardan çok iyi geri bildirimler aldık. Ailelerine sigortalı olmanın öneminden bahsettiler. Alo 170’i öğrendiler. Bu bizim için çok güzel bir geri dönüş oldu. Aynı hedef kitlesine bir de resim yarışması düzenledik. 267 resim yarışmaya katıldı. Öğrenciler resimlerinde kayıt dışı istihdamı çok güzel anlattılar. En azından gelecek nesiller sigortalı olma konusunda fikir sahibi oldular. İşletme sahiplerine devletimizin destek ve hibelerinden bahsettik. 147 işletme temsilcisiyle bu anlamda görüştük. 20 işletmeye işletme koçu desteği verdik. Onlar işletme koçlarımızla 400 saat bire bir görüşmeler yaptılar ve kapasitelerini güçlendirdiler. Bölgemizde bulunan 60 sendika temsilcisine çalışan hakları ve savunuculuk medya iletişim eğitimleri verdik. Proje kapsamında öğretmenler, imamlar ve muhtarlarla bire bir köylerde bilgilendirme yaptık. Bu faaliyetleri sosyal güvenlik uzmanlarıyla birlikte yaptık. Kayıtlı olmaları için neler yapmaları gerektiğini anlattık. Kayıt dışı çalışan herkese, ‘Kayıtlı olun, sigortalı olun, hayata kayıtsız kalmayın’ uyarısında bulunmak istiyorum” şeklinde konuştu.

  • Şahin: “Kayıt dışı istihdamın ülkemize verdiği zarar 65 milyar TL”

    “Kayıt Dışı İstihdam İle Mücadele Ediyor-2” projesinin tanıtım toplantısında konuşan Orta Karadeniz Kalkınma Ajansı(OKA) Planlama, Program ve Koordinasyon Birim Başkanı İbrahim Ethem Şahin, kayıt dışı istihdamının Türkiye’ye verdiği zararın 65 milyar TL olduğunu söyledi.

    OKA tarafından tarafından hazırlanan, “Kayıt Dışı İstihdam İle Mücadele Ediyor- 2” projesinin tanıtımı gerçekleştirildi. Toplumun çeşitli kesimlerine etki eden kayıt dışı istihdam konusunda farkındalık oluşturma amacıyla hazırlanan proje; Çalışma Sosyal Güvenlik Bakanlığı ve Avrupa Birliği Koordinasyon Daire Başkanlığının desteğiyle yapıldı. Sigortasız işçi çalıştırılmamasına yönelik proje kapsamında Samsun, Amasya, Çorum ve Tolat’ta binlerce kişiyle görüşülüp kayıtsız istihdamın önemi anlatıldı. Okullara, sendikalara, işçilere, işverenlere, vatandaşlara gidilerek kayıtlı istihdamın önemi anlaşıldı. Konuyla ilgili resim ve kısa film yarışmaları düzenlendi. AVM destekleriyle toplumun her kesimine ulaşıldı. Çok sayıda işletmeye danışmanlık verildi.

    Samsun’da bir otelde düzenlenen proje tanıtımında konuşan OKA Planlama, Program ve Koordinasyon Birim Başkanı İbrahim Ethem Şahin, sigortasız işçi çalıştırmanın ülkeye yaklaşık 65 milyar TL zararı olduğunu söyledi. Şahin yaptığı konuşmada, “Kayıt dışı istihdamın ülkemize verdiği zarar 65 milyar TL. Bu para ile binlerce okul ve hastane yapılabilirdi. Türkiye’nin toplam istihdam piyasasında yaklaşık yüzde 35’i kayıt dışı istihdam. Bizim bölgemizde de ciddi bir kayıt dışı istihdam problemi var. Özellikle tarım ve kırsal kesimde. Proje kapsamında farkındalık oluşturmak için birçok etkinlik yaptık. 20 tane işletmeye iş danışmanlığı hizmeti verdik. Proje kapsamında 4 tane kamu spotu hazırladık. Bu kamu spotlarını ulusal kanallarda yayınlanmasını istiyoruz” dedi.

  • Edirne’de ’Kayıtlı İstihdamın Önemi ve İşverenlere Yönelik Teşvikler’ konferansı düzenlendi

    Edirne Ticaret ve Sanayi Odasında ’Kayıtlı İstihdamın Önemi ve İşverenlere Yönelik Teşvikler’ konulu konferans düzenlendi.

    Trakya Kalkınma Ajansı tarafından yürütülen “Kayıtlı Çalışıyorum” projesi kapsamında düzenlenen toplantıda, Milliyet gazetesinde köşe yazarı ve NTV’de ekonomi yorumculuğu yapan Prof. Dr. Cem Kılıç, ‘Güncel Ekonomik Gelişmeler, Kayıtlı İstihdam ve İstihdam Teşvikleri’ başlıkları altında katılımcıları bilgilendirdi. Kılıç, kayıt dışı istihdam sağlayan işverenlerin ne gibi sonuçlar ile karşılaşabileceği hakkında konuştu.

    “Kayıt dışı istihdam işveren açısından tehlikelidir”

    Edirne Ticaret ve Sanayi Odası konferans salonunda düzenlenen toplantıda konuşan Kılıç, kayıt dışı istihdam veren işverenlerin yapılacak denetimler ve tespitler sonucu yüksek tutarlarda idari para cezasıyla karşılaşma veya iş yerinin kapatılması riski olduğuna dikkat çekti. Kılıç, “Meslek kuruluşunda çalışan birisinin maaşı 3 bin lira, sen onu asgari ücretten göstermişin, SGK bir defa hemen seni takibe alıyor ve diyor ki meslek kuruluşuna sen prim kaçırıyorsun, sen sigorta priminin gerçek değerinden bildirmiyorsun. Meslek kuruluşuna denetim elemanı gönderiyor, ondan sonra hakkında inceleme başlatıyor. İdari para cezaları çok yüksek. Sosyal Güvelik Kurumu’nun, 2007’de yürürlüğe giren 5510 kanun ile sistem müthiş değişti. SGK bir defa kayıt dışılığı tespit ederse, başından itibaren aradaki farkı hesap faiziyle işverene ödetir. Olması gereken rakam ile var olan rakam arasındaki farkı ödetir. İdari para cezası keser. Çalışma Bakanlığı Müfettişleri bu da bir şey değil, asıl can yakacak kısım SGK’dır. Çünkü denetim neticesinde siz bu kadar eksik rakam ödemişsiniz, sen ek bildirge ver diyecek. Diyelim ki 6 yıldır işçi çalışıyor burada zaman aşımı süresi hak düşürücüsü 5 yıl olduğu için her ay için ek bildirge verilecek. Toplamda 60 ay çarpı iki brüt asgari ücret yaklaşık 250 bin lira tek bir kişi için idari ceza ödemek ile karşı karşıya gelebilir. Buna fazla mesai de dahil. Fazla mesai tespit edilir ise bunun içinde ek bildirge istenir. Kayıt dışı işveren açısından son derece tehlikelidir. Devlete yapılan yanlış muhakkak döner ve birgün ceza olarak döner sizi bulur” dedi.

  • ’Kayıtlı İstihdamın Önemi ve İşverenlere Yönelik Teşvikler’ konferansı

    Tekirdağ’da ve Çerkezköy ilçesinde ’Kayıtlı İstihdamın Önemi ve İşverenlere Yönelik Teşvikler’ konulu konferans düzenlendi. Gazi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Kılıç, Türkiye’de 2016 yılı sonu ile yüzde 34.6 kayıt dışı istihdamın var olduğunu kaydetti.

    Çerkezköy Ticaret ve Sanayi Odası Konferans salonunda düzenlenen konferans, Trakya Kalkınma Ajansı ile ortaklaşa yürütülen etkinliklerinden “Kayıtlı Çalışıyorum” projesi kapsamında sosyal güvenlik uzmanı gazeteci yazar, akademisyen Prof. Dr. Cem Kılıç, Önce Tekirdağ’da daha sonra ise Çerkezköy’de ki işverenler ile bir araya geldi.

    “Zorunlu sigorta getireceğiz”

    Kılıç, yaptığı konuşmada Türkiye işgücü piyasasının temel sorun alanlarına dikkat çekti. Kılıç, “Türkiye işgücü piyasasının temel sorunları ‘yapısal’ izler taşıyor. İşgücü piyasasında Türkiye’de kent-kır ayrımı çok belirgindir. Kentsel alanda istihdamın karakteristiği, “Nitelik ve beceri uyumsuzluğu” olarak nitelendiriliyor. Kadınların işgücüne katılım ve istihdam oranları çok düşük seviyede. Atıl istihdam hala yüksek düzeyde ve genç işsizliği yetişkin işsizliğin iki katı seviyesinde. Urfa’daki kadının iş gücüne katılım oranıyla Tekirdağ’daki kadının iş gücüne katılım oranı bir değildir ve çok farklıdır. Bütün bunlar iş gücü piyasası açısında bizim genel karakteristik tarzımızı yansıtıyor. Kentsel alanda işsizlik, kırsal alanda işsizlik nerede daha fazladır. Kırda istihdam oranı daha yüksektir. Çünkü oralarda genel olarak aile ekonomisi geçerlidir. Yani bir çiftliği varsa işte bütün geçimini buradan sağlıyorsa, aile reisi çalışıyor, eşi yanında çalışıyor işte çocuklar tarlada çubukta çalışıyor. Bizim sistemimiz bunu istihdamlı gösteriyor. Yani bunlar istihdam rakamlarına dahildir. Kayıt dışı olsa bile. Yani kayıt dışı çalışıyor olmak istihdam olmadığının anlamına gelmeyecek. Kayıt dışı da bu rakamların içerisindedir. Kırsal alanda kadınların istihdam edilme oranları yüzde 90’lar seviyesindedir. Ama kentte geldiğimizde bu oran yüzde 7’lere ve yüzde 8’lere düşüyor. Biz buna ücretsiz aile işçiliği diyoruz. Bunların tamamı kayıt dışıdır. Buna ilişkin çalışmalar yapılıyor. Acaba biz bu kırda kendi ekonomisi olan aileleri nasıl sosyal güvenlik sistemleri içerisine koyabiliriz. Şimdi tarım bakanlığı ile çalışma bakanlığı ortak bir çalışma yapıyor. Bakan Faruk Çelik ile birkaç sohbetimizde ipuçlarını verdi dedi ki zorunlu sigorta getireceğiz tarımda çalışanlar açısından. Yani, tercihe bırakmayacağız belki de ama çok düşük prim oranları çerçevesinde gerçekleşecek. Bekleyip göreceğiz ama Türkiye’nin önemli kayıt dışılık problemlerinden bir tanesidir bu” şeklinde konuştu.

    “Kayıt dışılık oranları giderek düşmeye başladı”

    Cem Kılıç, Türkiye’de kayıt dışı istihdam oranının yüzde 34.6 olduğuna dikkat çekti. Kılıç, “Türkiye’deki mevcut istihdam rakamlarına göre her 3 kişiden 1’i kayıt dışı istihdam olarak çalışmakta. Bu rakam içinde özellikle kadın ve gençler yer almakta. Ayrıca eğitim düzeyi düşük kişilerin kayıt dışı istihdam içinde yer alma olasılığı yüksek. Sosyal yardım alanlar kayıt dışı olarak çalışmayı ek gelir olarak görüyor ve bu alanda kendilerine yer arıyorlar. Kayıt dışı istihdamın tercih edildiği en yaygın sektör ise tarım. Kayıt dışı istihdam nedir. Çalıştırdığınız kişiyi SGK’ya bildirmiyorsunuz. Sadece bu değil, bu sadece işin görünen yüzüdür. Sigortanın iş yapamaması kayıt dışıdır. Ama diğer yandan sigortalı çalıştırdığınız kişinin prime esas kazancı yani, SGK’ya bildirdiğiniz ücreti düşük gösterirseniz, oda kayıt dışıdır. Yani doğrudan birde dolaylı iki tür kayıt dışı söz konusudur, ücretlerin eksik bildirilmesi. Maalesef ülkemizde çok sık yaşana bir durumdur. Özellikle tekstil sektöründe çok yaşandığı yapılan araştırmalarla ortaya çıkmıştır. Mesela Güneydoğu Anadolu bölgesinde güvenlik işi yapan birçok şirket, yüksek ücretten gösterip, bankaya o parayı yatırıp daha sonra işçisinden bu parayı alanlar bile tespit edildi. Buda bir kayıt dışılıktır. Yani kişinin hiç bildirilmemesi de tespit edildiğine aynı cezalar ve idari yaptırımlar söz konusu olabiliyor. Ülkemizde istihdamdaki her 3 kişiden biri kayıt dışı çalışıyor. Yüksek bir oran ama 2000’li yılların başında bu oran çok daha fazlaydı yüzde 46-47’lileri telaffuz ettiğimiz bir dönemdi. Özellikle bilinçlenmeyle birlikte, insanların hakkını aramayı öğrenmeleriyle birlikte bu kayıt dışılık oranları giderek düşmeye başladı” ifadelerine yer verdi.

    “Türkiye’de 1 milyon 800 bin işyeri var”

    Kayıt dışı istihdam sağlayan işverenlerin ne gibi sonuçlar ile karşılaşabileceği hakkında da konuşan Prof. Dr. Cem Kılıç, “Yapılacak denetimler ve tespitler sonucu yüksek tutarlarda idari para cezasıyla karşılaşma veya işyerinin kapatılması riski vardır. Ayrıca işverenler işyerinde yaşanacak iş kazası ve meslek hastalıkları karşısında devlete ve işçilere mesuliyet doğururken, ciddi anlamda idari ve adli yaptırımlar ile karşılaşabilirler. Piyasada haksız rekabete neden olabilir ve piyasanın zeminini bozabilirler Yüzde 46-47’lik oranın düşmesi de bu idari ceza paralarıyla bağlantılıdır. H diyeceksiniz kaç işyeri denetleniyor. Türkiye’de 1 milyon 800 bin işyeri var. Bu 1 milyon 800 bin işyerinin küçük orta ölçekli olarak ifade edeyim. Küçük orta ölçekli sayısı, yaklaşık 1 milyon 700 binler civarıdır. Toplam denetmen sayısı ne kadar, toplamda 2 bin kişidir. Tüm Türkiye’de 2 bin kişi toplam bu. Böyle olunca denetim önemli bir zafiyet olarak ortaya çıkıyor. Bu seferde kayıt dışılık mekanizmasını ancak şikayet ederek yapmak mümkün olabiliyor” diye konuştu.

    Cem Kılıç’ın anlatımlarının ve sunumunun ardından konferanslar, katılımcıların soru-cevap kısmı ile sona erdi.

  • Müsteşar Yardımcısı Nacar: “Her artı bir istihdamın maliyetini yüzde 30 ucuzlattık”

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Osman Nacar, ‘Çalışma Hayatında Milli Seferberlik’ programı kapsamında, Şubat ayından itibaren işverenlerin aldıkları her artı bir istihdamın maliyetini yüzde 30 ucuzlattıklarını belirterek, “2 bin 177 lira olan asgari ücretteki maliyetin 773 lirası destek kapsamında. Oranladığınız zaman da işveren, eski maliyetine göre yüzde 64 istihdam yapabiliyor. Amaç, 1,5 milyon artı istihdam” dedi.

    Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Osman Nacar, ‘Çalışma Hayatında Milli Seferberlik’ programı çerçevesinde, Çalışma ve İş Kurumu (İŞKUR) Genel Müdürlüğü ve Sosyal Güvenlik Kurumu (SGK) üst düzey yöneticileri ile birlikte Mersin’e geldi. Mersin’de işçiler ve işverenlerle bir araya gelerek, çalışma koşulları, talepler, SGK’nın teşvikleri ve İŞKUR’un destekleri hakkında bilgilendirmeler yapacak olan heyet, ziyaretler öncesinde Mersin Sanayi ve Ticaret Odasında basın toplantısı düzenledi. Müsteşar Yardımcısı Nacar başkanlığında yapılan toplantıya, SGK Başkan Yardımcısı Cevdet Ceylan, İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdür Yardımcısı İsmail Gerim, Mesleki Yeterlilik Kurumu Başkan Yardımcısı Metin Karaman, İç Denetçi Özkan Öztürk ile SGK ve İŞKUR Mersin il müdürleri katıldı.

    Müsteşar Yardımcısı Nacar, toplantıda yaptığı konuşmada, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından başlatılan ‘Çalışma Hayatında Milli Seferberlik’ gereği 5 hafta önce Konya’da ziyaretlere başladıklarını ve bu hafta itibariyle yaklaşık 70 ili ziyaret ettiklerini söyledi. Her hafta 12 ilin ziyaret edildiğini belirten Nacar, aynı hafta Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Mehmet Müezzinoğlu başkanlığında bir araya gelip, 12 ilin sorunlarını il bazında çözülmesi gerekenleri il bazında, Türkiye genelinde oluşacak veya değişecek bir mevzuat varsa istişare edip anında çözüm oluşturduklarını kaydetti.

    “Amaç, 1,5 milyon artı istihdam”

    İstihdamdaki milli seferberliğin tüm devletin gündemine girdiğini ve son zamanlarda büyük teşvik paketleri açıklandığını ifade eden Nacar, “Bakanlığımızın, Sayın Cumhurbaşkanlığımızın himayelerinde yapılan TOBB’daki toplantıyla da artı istihdamı destekleyen çok önemli bir teşvik paketini açıkladı. Bu teşvik paketiyle Aralık 2016’ya artı olarak istihdam edilen istihdamı yüzde 30 ucuzlattı. Tüm gelir vergilerini, tüm vergilerini ve tüm primlerini destekleyecek şekilde işverenin maliyetlerini azaltarak, amaç istihdamın artması. Senin çalışma talebin varsa, çalışma talebi senden, destek devletten, amaç 1,5 milyon artı istihdam olan bir politika. Bu da şu ana kadar açıklanmış teşvik paketleri içerisinde istihdamı arttıracak, işsizliği azaltacak, çalışma maliyetinin düştüğü en önemli teşviklerden biri olarak oluştu” diye konuştu.

    “İşbaşı eğitim programını 500 bine çıkardık”

    İşbaşı eğitim programlarında 2016’da 300 bin olan rakamın 500 bine çıkartıldığını vurgulayan Nacar, işverenler ve çalışanlarla çok uyumlu götürdükleri bu programın sayısını artırarak istihdamın artırılmasını hedeflediklerini söyledi. Nacar, “Bu 500 binin içerisinde 100 bini kadın, engelli, hükümlü gibi dezavantajlı gruplara ayrıldı. Dezavantajlı grupların da istihdamını artıracak politika da ortaya konulmuş oldu” ifadelerini kullandı.

    Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Nacar, yakın zamanda Türkiye genelinde prim borcu olan tüm işverenlerin yapılandırmasını yaptıklarını anımsattı. Yapılandırmaya katılımın çok yüksek olduğunu dile getiren Nacar, “Bu da bizim için çalışma hayatındaki kayıtlılığı ve vatandaşımızın sorumluluk duygusunu çok yüksek olduğunu gösterdi. Hiçbir iş yerimizin prim borcu nedeniyle mağdur olmaması için bu anlamdaki yapılandırmaların hepsini yaptık. Yine yaklaşık 7 milyon kişinin GSS prim borçları vardı. Bunlar üç kademede, en yükseği 400 liranın üzerinde, en düşüğü 71 lira olan bir primlendirme sistemiydi. Bu gelir testi yaptı zorunluluğu vardı. Şimdi yine Meclis’te alt komisyondan geçti, bu 400 küsur olan pirimi 53 liraya düşürüyoruz. Prim borçlarının hepsinin faizlerini siliyoruz ve geriye dönük prim borçlarını 400 liradan, 71 liradan değil, şu anda çıkaracağımız 53 liradan aylık olarak borcunu hesaplıyoruz. Bu borcu da 12 taksitte ödeme imkanı getiriyoruz” şeklinde konuştu.

    “Prim ödenmesinde tahsilat oranını yüzde 86’ya çıkardık”

    Primini düzenli ödeyenlere de destek verdiklerini kaydeden Nacar, “Primini düzenli ödeyenler 5 puan teşvik indiriminden faydalanarak bugün Türkiye’de prim ödenmesinde tahsilat oranını yüzde 86’lara çıkardık. Bu Mersin için bundan önce yüzde 70’ti, bugün yüzde 86. Demek ki, Mersin’deki işveren Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının karşılıklı sosyal diyaloğundan ve yapılandırmalarından pozitif etkilenmiş. Bugünkü ilk toplantımızda da sadece yapılandırmaya girip ‘ben peşin ödeyeceğim’ diyenlerin de yüzde 83’ü borcunu ödemiş durumda. Bu, Mersin için son derece yüz güldürücü ve karşılıklı iletişimin ne kadar anlamlı olduğunu gösteren bir rakam” dedi.

    Maliye Bakanlığının da zaman zaman vergilerde yapılandırmaya gittiğini ifade eden Nacar, şöyle devam etti: “Şu an alt komisyondan geçti, vergisini düzenli ödeyene onlar da aynı primlerde olduğu gibi yüzde 5’lik gelir vergisinden düşeceği bir sistemi komisyondan geçirdi. Yine vergisini düzenli ödeyene teşvik, vergisini ödeyemeyenlere de yapılandırma yaparak çalışmalarına devam ediyor.”

    “2 bin 177 lira olan asgari ücretteki maliyetin 773 lirası destek kapsamında”

    ‘Çalışma Hayatında Milli Seferberlik’ programının 31 Aralık 2017’ye kadar devam edeceği bilgisini veren Nacar, şunları söyledi: “100 kişi çalıştıran bir işletmesiniz. 1 Şubat’tan itibaren aldığınız 101’inci kişi için tüm işveren, işçi ve vergileri devletten. Bu da 2 bin 177 lira olan asgari ücretteki maliyetin 773 lirası destek kapsamında. Oranladığınız zaman da işveren yüzde, eski maliyetine göre 64 istihdam yapabiliyor. Bu da daha fazla işçi çalıştırabileceği, daha fazla çalışan alabileceği, işsizliği azaltacak, çalışma arzusu olan bir vatandaşa iş verebilecek bir imkan. Burada amacımız, işvereni desteklemek değil, çalışma hayatını işveren tarafında ucuzlatıp daha fazla istihdamı sağlayacak mekanizmayı kurmak, yani Kasım ayı itibariyle 12,1 olan işsizliği sene sonunda çiftli rakamların altına düşürmek.”

    Mersin için hedeflenen bir rakam olup olmadığı sorusuna ise Nacar şu yanıtı verdi: “Mersin ne kadar artı çalışmak isterse devlet o kadar var. Rakam sınırımız yok. Ne kadar çalışmak isteyen varsa bütün Mersin’deki çalışma talebi olan herkesi devlet destekliyor.”

    “Mersin’de 3 binin üzerinde boş iş pozisyonu var”

    Bir işsizin İŞKUR üzerinden işe alınması durumunda, işveren primini 54 aya kadar devletin ödeyeceğini söyleyen Nacar, “Eğer bu bir kadın istihdamı ise imalat sektöründe 42 aya kadar bir destek, eğer bu kadın istihdamında mesleki yeterlilik belgesi varsa 12 ay da oradan 54 ay desteği var. Eğer bu kişi 18-29 yaş arasındaysa aynı kadın istihdamında olduğu gibi 54 aya kadar destekleri bulunmakta. Eğer bu kişi hiçbir dezavantajlı grupta değil ve İŞKUR’a kayıtlıysa sadece İŞKUR’a kayıtlı olduğu için 6 ay işveren teşvikini İŞKUR ödüyor. Mersin’de şu an İŞKUR’da 3 binin üzerinde boş iş pozisyonu var. 3 bin kardeşimizin işsizlik sorununu, İŞKUR’a başvurduklarında bugün çözebiliriz” dedi.