Etiket: İSTEMİYOR

  • Ahmet Tan: Türkiye düşmanları, güçlü Türkiye istemiyor

    AK Parti Kütahya Milletvekili Ahmet Tan, AK Parti Gediz İlçe Başkanlığı’nın iftar programına katıldı.

    16 yıllık büyümenin Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile daha da hızlanacağını belirten Milletvekili Tan, “Türkiye düşmanları Recep Tayyip Erdoğan ile bu büyümenin gerçekleşeceğini gördükleri için ellerinden geleni yapıyorlar. Cumhurbaşkanımızın dediği gibi topunuz birlikte gelin. Bu millet bizim arkamızda olduğu sürece, kimse Türkiye’nin sırtını yere getiremeyecektir. Yeni sistemle, 2023-2053-2071 hedeflerimize daha hızlı ulaşacağız” şeklinde konuştu.

    İftar programına AK Parti Kütahya Milletvekili Vural Kavuncu, Gediz Belediye Başkanı Muharrem Akçadurak, AK Parti Gediz İlçe Bakanı Mesut Yörük, mahalle ve köy muhtarları ile AK Parti Gediz İlçe Teşkilatı mensupları katıldı. (EFE)

  • Erkeklerin yüzde 25’i kadınların çalışmasını istemiyor

    Türkiye genelinde 750’si kadın 750’si erkek olmak üzere bin 500 kişinin katıldığı araştırmaya göre, evlendikten sonra kadınların çalışmaması gerektiğini düşünen erkekler yüzde 25 olarak belirlenirken, kadınlar arasında bu oran yüzde 14 olarak hesaplandı.

    Medya takibinin önemli kurumu Ajans Press, kadın ve erkek arasındaki eşitlik durumunu ve 8 Mart Dünya Kadınlar günü öncesi medya yansımalarını inceledi. Ajans Press’in BinYaprak ile Xsights Araştırma ve Danışmanlıkişbirliğiyle gerçekleşen araştırmadan elde ettiği bilgilere göre, evlendikten sonra kadınların çalışmaması gerektiğini düşünen erkekler yüzde 25 olarak belirlenirken, kadınlar arasında bu oran yüzde 14 olarak hesaplandı. Öte yandan her on erkekten beşine denk gelen yüzde 51 oranıyla erkekler, kadınların çalışmak için eşlerinden izin alması gerektiğini dile getirirken, bu düşünceye katılan kadınların sayısı yüzde 36 olarak karşımıza çıktı.

    En çok şiddetle ve tacizle konuşuldular

    ITS Medya ve Ajans Press’in gerçekleştirdiği medya incelemesine göre, kadınların en çok şiddet ve taciz konularıyla haber oldukları belirlendi. Gerçekleştirilen medya analizinde, 2015 yılında kadına yönelik taciz ve şiddetin 29 bin 49 habere konu olduğu tespit edildi. Bu rakamlar 2016 yılında 19 bin 858, geçtiğimiz yıl ise 19 bin 429 oldu ve medyanın en çok konuştuğu başlıklar arasından yerini aldı.

    Araştırmaya 750’si kadın 750’si erkek olmak üzere bin 500 kişi katılırken, kadınların yüzde 61’i çalışmanın ekonomik özgürlük olduğunu savundu. Geriye kalan kadınların yüzde 36’sı ise aileye katkı olduğunu söylerken, yüzde 31’i özgüven anlamına geldiği belirtti. Bunun yanı sıra çalışmanın, hayatı devam ettirmek için gerekli bir eylem olduğunu düşünen erkeklerin oranı yüzde 22, kadınların oranı ise sadece yüzde 10 oldu. Çalışarak eşine destek olması gerektiğini düşünen erkeklerin de oranı yüzde 65 olarak açıklanırken, bu oran kadınlarda yüzde 73 olarak görüldü. Buna karşın, erkeklerin yüzde 74’ü ailenin ekonomik ihtiyaçlarının karşılanması yükümlülüğünün kendinde olduğu düşündü. Düzenli bir iş hayatına sahip olan kadınların yüzde 43’ü gelirlerinin tümünü ev giderleri için harcadıklarını söylerken, bu oran erkeklerde yüzde 35 oldu.

  • Çiftçi ithal ürün istemiyor

    Kızıltepe Hububat Ticaret Merkezi Başkanı Mehmet Şerif Öter, Türkiye ekonomisini canlandıracak üretim ve çiftçi gücünün Güneydoğu’da olduğunu ve hububat üretimi konusunda dünya birincileri arasında bulunduklarını belirterek, Türkiye’nin ithal ürünün karşısında durması gerektiğini söyledi.

    Kızıltepe Hububat Ticaret Merkezi Başkanı Mehmet Şerif Öter, hububat ithalatına ilişkin açıklamalarda bulundu. Çiftçinin ithalata karşı olduğunu ifade eden Öter, başta Mardin olmak üzere Güneydoğu Anadolu çiftçisinin tüm Türkiye’ye yetecek ve dış ülkelere ihracat yapacak kapasitesinin olduğunu belirtti. Üretime ağırlık verilmesi gerektiğine dikkat çeken Öter, “Şu anda üretimin önünde en büyük engel ithalattır. Mardin bulgur, mercimek, mısır ve buğday üretiminde dünya sıralamasında. Bugün ülkemizin temel geçim kaynağı, ekonomik potansiyeli tarımdır. Sanayimizde 200’e yakın fabrika var. Bunların büyük çoğunluğu tarıma dayalı. Son üç yıldır üretilen buğdaylar un olarak Irak’a gönderiliyor. 3 yıldır üst üste ihracatta birincilik alıyor” dedi.

    “Üretimde dünya sıralamasındayız”

    Bölgeden 800 ton ile 1 milyona yakın un ihracatının yapıldığına dikkat çeken Öter, “Üreticiler zor durumda. Özellikle de çiftçiler mazot ve gübre zamlarından olumsuz etkileniyor. Son 2-3 yıldır bölgede yaşanan acılar, sorunlar, sıkıntılar yatırımlarda duraklamalara neden oldu. Ülkeyi besleyen çiftçimiz bu durumdan olumsuz etkilenmektedir. Sürekli meydana gelen mazot ve gübre zamlarına karşın çiftçilere verilen destek çok az. Bugün en kaliteli kırmızı mercimek Mardin ovamızda yetiştiriliyor. Kırmızı mercimek atalarımızın milli ürünüdür. Kırmızı etten sonra en çok kalori ve besin değeri olan üründür. Üretimi tekrar canlandırmak için 100 kuruştan 400-420 kuruş destek veriliyor. Ama ithalat lobisi kalitesiz ürünlerini getirip yeni ürünmüş gibi marketlerimizde üreticiye sunuyor. Bu üreticimizi olumsuz etkiliyor. Türkiye ithalatın karşısında durmalı ve ihracat arttırılmalı” diye konuştu.

  • Mahalle sakinleri hak kaybına uğramak istemiyor

    Adıyaman’ın Besni Cirit Meydan mahallesinde uygulanacak olan kentsel dönüşüm ile hak kaybına uğrayacaklarını iddia eden mahalle sakinleri basın açıklaması yaptı.

    Kentsel dönüşümle hak kaybına uğrayacaklarını ve mağdur olacaklarını gerekçe gösteren mahalle sakinleri belediye yetkililerinin bu konuda hak kaybının önüne geçmesini istedi.

    Mahalle sakinleri adına açıklama yapan Mehmet Bahçe, ” Besni Belediyesince yürütülen afet riski altındaki alanların dönüştürülmesi hakkında kanun kapsamında 2015/8145 sayılı Bakanlar Kurulu Kararı ile riskli alan ilan edilmiş ve 12.11.2015 tarihli ve 29530 sayılı Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe girmiştir. Ancak bu kararlar alınırken biz hak sahiplerinin hiçbir şeyden haberi olmamıştır. Mevcut 50-51 adada bulunan taşınmazların imarı 4 kat olup, afet riski kararı alınmışsa da, yeni projede bodrum kat, zemin kat (dubleks kat), 8 normal kat ve merdiven üstü kat olmak üzere toplamda her bina 12 katlı olacaktır. Buda ne zemin, ne bölge, nede çarşının dokusuna uygun olmamaktadır. Taşınmazların belirlenmiş olan kıymet takdirlerini de komik bulmaktayız. Ev ve arazileri rayiç bedelin altında yok pahasına almak istiyorlar. Biz bu ısrardan vazgeçilmesini istiyoruz” dedi.

  • Karacabeyliler kaldırım işgali istemiyor

    Bursa’nın Karacabey ilçesinde, Kent Konseyi tarafından düzenlenen toplantıda

    vatandaşlar kaldırım işgallerine tepkilerini dile getirdi.

    Siyasi partilerin ilçe başkanları, kadın kolları, esnaf odaları, sivil toplum örgütleri, mahalle muhtarları ve vatandaşların hazır bulunduğu panelde, kaldırım işgalleri masaya yatırıldı. Kahvehane önlerine sandalye konulmasına tepki gösteren vatandaşlar, işyeri sahiplerini kaldırım işgali konusunda hassasiyete davet etti.

    Panele tekerlekli sandalyesi ile katılan engelli bir vatandaşın, “Kaldırımlar bizimdir, ben kaldırımda yürümek istiyorum” sözleri alkışlarla destek bulurken, panelde zabıta kontrollerinin sıklaştırılması ve bu kişilere gerekli cezaların kararlılıkla uygulanması istendi.

    Hem Karacabeylilerin panele gösterdiği ilgiden, hem de keyfi uygulamalara ’dur’ denilme kararı alınmasından duyduğu memnuniyeti ifade eden Kent Konseyi Başkanı Mahmut Çayır, Karacaebey’in modern şehir hedefine ulaşması için başta kaldırım işgali olmak üzere bütün konuların yakından takipçisi olmayı ve bu tarz toplantılar yapmayı sürdüreceklerini söyledi.