Etiket: İspanyol

  • İspanyol alarm ve güvenlik markası Türkiye’de

    Alarm sektöründe dünyanın önemli markalarından İspanya menşeli Prosegur, Türkiye pazarına giriş yaptı. 5 kıtada 18 ülkede 2 milyonu aşkın insanın güvenliğini sağlayan şirket, 4 yıl içinde Türkiye’de 500 kişiye istihdam sağlayacak.

    Alarm sektöründe dünyanın önemli markalarından İspanyol markası Prosegur, Türkiye’deki yerini aldığını düzenlediği toplantıyla açıkladı. Toplantıda konuşan ve Türkiye güvenlik sektöründeki penetrasyonun yüzde 2 civarında olduğunu belirten şirketin Türkiye Direktörü Metin Kastro, “Türkiye’de bireysel ve kurumsal olarak ortalama 20 milyon potansiyel kullanıcı bulunuyor. Ancak alarm hizmeti kullanan kişi ve kurum sayısı bu rakamın yüzde 2’sini geçmiyor. Bu oran Amerika’da yüzde 20, İspanya’da ise yüzde 9’dur. Prosegur Türkiye olarak ülkemizde bu payı artırarak sektörü büyütmeyi hedefliyoruz” dedi.

    “Hedef Türkiye’de de pazar lideri olmak”

    Türkiye pazarında da liderlik hedefiyle yola çıkan şirketin Türkiye yatırım planını, hedeflerini ve güvenlik sektöründeki son gelişmeleri ele aldığı basın toplantısında alarm hizmetlerinde dünyada hızla büyüdüklerini ifade eden Kastro “Dünyanın dört bir yanında 2 milyondan fazla insanın güvenliğini sağlıyoruz. Bulunduğumuz ülkelerin birçoğunda ise lider konumdayız. Stratejik iş hedeflerimiz doğrultusunda iki kategoride de daha çok kullanıcıya ulaşmayı ve yatırımlarımızı büyüterek orta ve uzun vadede Türkiye’de pazar lideri olmayı hedefliyoruz” şeklinde konuştu.

    “Türkiye’nin potansiyeline güveniyoruz”

    Türkiye’nin potansiyeline güvendiklerini belirten Kastro “Türkiye; büyük ölçekli global şirketlerin yatırım yapabileceği alt yapıya ve potansiyele sahip bir ülke. Bu sebeple uzun bir süredir Prosegur’un da yatırım hedefleri arasında yer alıyordu. 2016 yılından bu yana yürüttüğümüz fizibilite çalışmalarımız ve pazar araştırmalarımız neticesinde Türkiye pazarına giriş yapmaya karar verdik. Türkiye’nin potansiyeline çok güveniyoruz. Gerçekleştirdiğimiz yatırımlarla hem pazar payını artıracak hem de yerli istihdama katkı sağlayacağız” ifadelerini kullandı.

    “Tüm hizmetlerini taahhütsüz sunacak”

    4 ana iş kolundan alarm hizmetlerinde dünyanın en büyüklerinden biri olduklarını ve rakiplerinden ayrışan, dünya standartlarının üzerinde pek çok güvenlik çözümü sunduklarını kaydeden Metin Kastro, “Alarm ve güvenlik hizmetlerinde teknolojik alt yapılarının çok güçlüyüz. Şirket olarak bayilik sistemiyle çalışmıyoruz, faaliyet gösterdiğimiz tüm ülke ve şehirlerde kendi ofislerimiz bulunuyor. Bu sayede müşterilerimize sunduğumuz hizmetin kalitesini markamıza yakışır seviyede tutabiliyoruz. Öte yandan, halihazırda Türkiye pazarında olmayan uygulamalarımız var. Kullanıcıların güvenlik sistemleri konusunda tecrübelerini iyi bildiğimiz için tüm kullanıcılarımıza hizmetlerimizi herhangi bir taahhüt olmaksızın sunuyoruz. Mecbur oldukları için değil, memnun oldukları için bizi tercih etmelerini istiyoruz. Müşteri odaklı hizmet anlayışımızı bireysel çağrı merkezi alt yapımızla destekliyoruz. Temel paketlerimizle müşterilerimize güvenlik için ihtiyaç duyacakları tüm ürün ve hizmetleri tek bir pakette sunuyoruz. Herhangi bir Prosegur kullanıcısı temel paketi tercih ettiğinde; görüntülü alarm doğrulama, yangın algılama, jammer algılama, tam fonksiyonlu cep telefonu uygulaması gibi sektörde ’ekstra’ olarak sunulan hizmetleri standart paket içerisinde almış oluyor” dedi.

    “Alarm taktırmak için hırsızı beklememeli”

    Türkiye’de kurum ve kişilerin özellikle alarm hizmetini, ancak kendisine, yakınına ya da komşusuna hırsız girmesi veya yangın ile karşılaşması halinde talep ettiklerini söyleyen Kastro, “Güvenlik ve tedbir sadece Türkiye’de değil, tüm dünyada en kritik ihtiyaçlardan biridir. Her şeyden önce psikolojik bir gereksinimdir ve eksiksiz olmalıdır. Ne yazık ki bugün pek çok kişi evine ya da iş yerine hırsız girdikten veya yangın yaşadıktan sonra alarm hizmetine ihtiyaç duyduğunu fark ediyor. Şirket olarak biz bu alışkanlığı da kırmak ve güvenlik ihtiyacı olan herkese ulaşmayı amaçlıyoruz” şeklinde ifade etti.

  • İspanyol turizmciler Antalya’yı keşfetti

    İspanyol turizmciler, tesisleri yerinde görüp, Türkiye’nin turizmdeki başarısının nasıl oluştuğunu öğrenmek için Antalya’ya gelerek turizmcilerle görüştü, turistik tesisleri gezdi.

    İspanya’nın Valencia Özerk Bölgesi Otel İşletmeleri ve Turizm Birliği Başkanı Toni Mayor, Valencia Belediye Başkanı Antonio Perez, Hosbec Otelciler Birliği Başkanı Antonio Mayor Suarez ile bir grup otelci Antalya’ya gelerek, Antalya Valiliği, Büyükşehir Belediye Başkanlığı, AKTOB’u ziyaret ettikten sonra Antalya’daki turistik tesisleri ve Antalya’yı gezdi.

    İspanya’nın Antalya Fahri Konsolosu Hasan Akıncıoğlu, İspanyol misafirlerin son gecesinde Arma Restoranda gece düzenledi. geceye İspanyol turizmciler, Antalyalı turizmciler, Antalya Vali Yardımcısı Nurettin Ateş, Kültür ve Turizm İl Müdürü İbrahim Acar, AKTOB Başkanı Erkan Yağcı, Skal İnternational Antalya Başkanı Cüneyt Kuru katıldı.

    “Antalya’nın lokasyonu çok iyi”

    İspanya’nın Valencia Özerk Bölgesi Otel İşletmeleri ve Turizm Birliği Başkanı Toni Mayor, Turizmdays.com’a yaptığı açıklamada, Antalya’daki havanın Karabin’den daha iyi olduğunu, Karabin’den daha güzel otellerin ve atmosferin bulunduğunu söyledi.

    “Antalya’nın lokasyonu çok iyi” diyen Mayor, “Avrupa, Arap ülkeleri, Rusya gibi bir çok ülke 3.5 saat içinde Antalya’ya ulaşabiliyor. Antalya bu potansiyele sahip. Sizin ne verip ne kazandığınızı bilmiyoruz ama sanırım iyi kazanıyorsunuz. Antalya’ya gelip sizin işletmelerinizi görmekten son derece memnunum ve gurur duyuyorum. Siz çok şanslısınız. Sizin bölgesel idareniz sizleri çok iyi yönetiyor” dedi.

    Toni Mayor, Antalya’ya merak ettikleri için geldiklerine dikkat çekerek, “Antalya’daki işletmeler nasıl? İşletmecilik nasıl? Kars’ta turizm nasıl? Bunu yerinde görmek için geldik. Biz Antalya’yı umduğumuzdan daha güzel ve gerçekçi bulduk. Antalya, İspanya’nın turizm bölgelerinden çok daha iyi. Üst düzeyde. Bizim turizm bölgelerinde oteller bin metre üzerinde yapıldıysa sizin oteller 250 bin metre üzerinde yapılmış. Mayorca bir ada. Orada alan az. Bizim bu nedenle çok otelimiz yok. Burada çok geniş bir alan var. Bu nedenle de otel sayısı çok fazla” diye konuştu.

    Mayor, “Bana göre Antalya turizmde çok daha yukarılara çıkacaktır. Ben bunu görüyorum. Antalya’da 400’ün üzerinde 5 yıldızlı otel oluşu Antalya için güzel. Ne kadar çok lüks otel olursa o kadar paralı kişi olur. Sokaklarda daha çok kalite görülür” ifadelerini kaydetti.

  • İspanyol alışveriş platformu Türkiye pazarına girdi

    Barselona merkezli alışveriş platformu Glovo, İstanbul operasyonlarının startını verdi. İlk etapta şirket Beşiktaş, Şişli ve Beyoğlu ilçelerinde faaliyete geçip ve hızla genişlemeyi planlıyor.

    Avrupa ve Güney Amerika’nın en popüler sipariş uygulamalarından Glovo, İstanbul operasyonlarına başladı. Şirketten yapılan açıklamaya göre 2015 yılında Barselona’da faaliyete başlayan Glovo, kurulduğu günden bu yana Avrupa, Afrika ve Güney Amerika olmak üzere 3 kıtada ve 15’ten fazla ülkede Madrid, Paris, Milano, Sao Paulo gibi metropoller de dahil olmak üzere 60’tan fazla şehre yayıldı. Şirket, bu ağına son olarak İstanbul’u da dahil etti. Lokasyon bazlı çalışan pazaryeri uygulaması, kullanıcılara bulundukları şehirden istedikleri ürünleri sipariş etme veya başkalarına gönderme fırsatı sağlıyor.

    “İstanbul’a geldiğimiz için oldukça heyecanlıyız”

    Konuyla ilgili görüş bildiren Glovo CEO’su Oscar Pierre şunları kaydetti: “İstanbul’a geldiğimiz için oldukça heyecanlıyız. Bu şehrin müthiş bir büyüme potansiyeli barındırdığını düşünüyoruz ve Glovo olarak sağladığımız gelişmiş kullanıcı deneyimi sayesinde bu büyümenin öncü unsurlarından birisi olmak istiyoruz. En büyük hedefimiz, insanların teknolojinin imkanlarından telefonları aracılığı ile faydalanıp şehirlerindeki her türlü ürüne hızlıca erişebilmelerini sağlamak, diğer yandan da binlerce insan için yeni gelir fırsatları oluşturmaktadır”.

  • İspanyol şarkıcı Buika, Antalya’ya geliyor

    İspanyol şarkıcı Buika, dünya turnesi kapsamında Antalya’da sahne alacak.

    Flamenko, caz ve Rumba ritimlerini harmanlayarak eşsiz bir müzik ortaya çıkaran İspanyol müziğinin kraliçesi Buika, Dünya turnesi kapsamında Antalya’ya geliyor. Buika, ilk konserini bu yıl 2’ncisi düzenlenen Uluslararası Portakal Festivali-OrangeFest 2017’de etkinlikleri kapsamında verecek. 4 bin yıllık Arykanda Antik Kenti’nde 7 Temmuz Cuma günü gerçekleşecek konser saat 21.00’de başlayacak. Buika, ikinci konserini ise 8 Temmuz Cumartesi günü Antalya’da Kepez Park Orman’daki Arif Nihat Asya Açık Hava Tiyatrosu’nda verecek.

    Ünlü İspanyol şarkıcı, ikinci albümü “Mi Nia Lola” albümü ile İspanyol Müzik Ödülleri’nde “En İyi Prodüksiyon” ve “En İyi İspanyolca Albüm” dallarında, “El Ultimo Trago” albümü ile de “En İyi Tropikal Albüm Grammy” ödülünü aldı.

    ‘Vivir Sin Miedo’ albümünde kendi şarkılarını yazan Buika, Reggae, Ragga, Flamenko, R&B, Afrobeat ve Gospel’ı muhteşem bir şekilde harmanlıyor. Önceki çalışmalarında da Flamenko ile Caz’ı bir araya getiren sanatçı, Flamenko’yu farklı boyutlara taşıyıp dünya müziğine yepyeni bir tarz kazandırıyor.

    “El Ultimo Trago” albümü ile 2010 Latin Grammy Ödüllerinde En İyi Geleneksel Tropik Albüm ödülünün sahibi olan ünlü sanatçı Sanatçı, ayrıca 2010 yılında dünyada 50 harika sesten biri olarak seçildi.

    Son çalışması “Para Mi” (Benim İçin) ile hayranlarına yepyeni şarkılarını sunarken, kariyerinin unutulmaz şarkılarını söyleyerek muhteşem bir müzik şöleni yaşatacak.

  • İtalyan ve İspanyol fındık üreticileri Giresun yağlı fındığını inceledi

    İtalyan ve İspanyol fındık üreticileri, Türk fındık tarımı yerinde görmek için Giresun’a geldi.

    Ordu Ticaret Borsası, Ordu Valiliği, Ordu Üniversitesi ve Altınordu Ziraat Odası, İtalya Tuscia Üniversitesi ve İspanya IRTA Araştırma Merkezi ortaklığında yürütülen “Fındık Üretiminde Modern ve Geleneksel Uygulamaların İncelemesi” projesi kapsamında Ordu ve Giresun illerini ziyaret etti.

    Tuscia Üniversitesi’nden akademisyen Valerio Cristofori ile IRTA Araştırma Merkezi’nden araştırmacı Merce Rovira başkanlığındaki heyet, Giresun Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan’dan Türkiye’deki fındık üretimi hakkında bilgi aldı. Çiftçi yapısından üretime, fındık fiyatından verime fındıkla ilgili birçok konuda İspanyol ve İtalyan fındık üreticilerine bilgi aktaran Karan, son yıllarda zirai don, fırtına gibi doğal afetlere bağlı olarak, Türk fındık üretiminde önemli oranda düşüş yaşandığını söyledi.

    İtalya Tuscia Üniversitesi’nden akademisyen Valerio Cristofori, İtalya’nın Türkiye’den sonra dünyada en fazla fındık üreten ülke olduğunu ifade ederek Türkiye’de fındık tarımını yerinde görmekten memnun kaldıklarını kaydetti. İtalyan fındık kültürü ile Türk fındık kültürünü karşılaştırmaları açısından ziyaretin büyük bir fırsat olduğunu belirten Cristofori, “Fındık tarımında, Türkiye, İtalya ve İspanya’da çok farklı uygulamalar var. Bu uygulamaların paylaşımı bizim için çok önemli. Bu paylaşımlarımızı çiftçilerimizle analiz ederek, verime katkı sağlamasını amaçlıyoruz. Bu paylaşımlar aynı zamanda kalite ve pazarlamayı artıracaktır” dedi.

    İspanya IRTA Araştırma Merkezi’nden araştırmacı Merce Rovira ise, projenin amacının fındık üretimi yapan 3 ülke arasında paylaşım sağlayarak, deneyimleri artırmak olduğunu ifade etti.

    Ziraat Odası Başkanı Nurittin Karan nezaretinde fındık bahçesine geçen heyet, özellikle Giresun kalite tombul fındık üzerinde gözlemleme yaparak, Ziraat Odası Tarım Danışmanlarından bilgi aldılar. Bahçe, ocak ve dal yapısını inceleyen İspanyol ve İtalyan fındık üreticilerine bakım ve ilaçlama hakkında bilgiler verildi.