Etiket: İŞİTME

  • İşitme Engelli Gençten Bakan Eroğlu’na Sürpriz

    Cumhurbaşkanı, Başbakan ve bakanların resimlerini çizerek gündeme gelen işitme engelli Sedat Taş, Bakan Veysel Eroğlu’na sürpriz yaptı.

    Daha öncede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu ve bütün bakanların resimlerini, çizerek gündeme gelen ve emniyetin de zanlıların robot resimlerini çizmesi için teklif ettiği işitme engelli ressam Sedat Taş, Bakan Veysel Eroğlu’nun Gaziantep’e gelişini fırsat bilerek çizdiği resmini hediye etti. Resmi görünce şaşıran Bakan Veysel Eroğlu, “Bu ben miyim” dedi.

    Sedat Taş’ın babası İsmail Taş, Bakan Veysel Eroğlu’ndan oğlunun diğer bakanların resmini çizdiği ve bu resimleri onlara hediye etmek istediğini söyledi. Bakan Veysel Eroğlu da, bu konuda ne gerekirse yapacağını söyleyerek teşekkür etti.

  • Okul Çağı İşitme Taraması Yapıldı

    Erzincan’da öğrencilere işitme taraması yapıldı.Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Çocuk ve Ergen Sağlığı Daire Başkanlığı tarafından planlanan Okul Çağı İşitme Tarama Programı, kapsamında Erzincan’da 1. sınıf öğrencilerine işitme taramaları yapıldı. Türkiye’de çocukluk çağında sık görülen sağlık sorunlarının erken tanınması ve gerekli tedavilerinin sağlanabilmesi amacıyla çeşitli tarama programları yürütülüyor. Okul çağı yaş grubu çocuklarda sık görülen işitme kayıplarına yönelik tarama çalışmalarının da bu programa eklenmesine karar verildi. Türkiye Halk Sağlığı Kurumu Çocuk ve Ergen Sağlığı Daire Başkanlığı tarafından planlanan Okul Çağı İşitme Tarama Programı, öncelikli olarak İlkokul 1. sınıf öğrencilerinden başlatılmak üzere uygulama aşamasına geçildi. Bu kapsamda da Erzincan Halk Sağlığı Müdürlüğü tarafından Erzincan merkez olmak üzere 1. sınıf öğrencilerine işitme taramaları yapıldı.

  • İşitme Engelli Öğrencilerden Müftü Karabayır’a Umre Ziyareti

    Bahçelievler Mahallesi İşitme Engelliler Kız Kur’an Kursu öğretici ve öğrencileri, umre ziyareti dönüşü İl Müftüsü Yavuz Karabayır’ı evinde ziyaret ettiler. Müftü Karabayır kendilerine yapılan ziyareti çok önemsediklerini ifade ederek, Umre süresince Mekke ve Medine’de yaşadıkları anılarını anlattı. Mukaddes toprakların, insan ruhu üzerinde bıraktığı hissiyata ve derin manalara dikkat çeken Karabayır, öğrencilerle beraber hem hislendi hem de duygu dolu anlar yaşattı. Öğrencilerin kendileriyle paylaştıkları düşünceler ve hissiyat karşısında gözleri yaşaran Müftü Karabayır, kendilerinin de inşallah yakın bir zamanda mukaddes topraklara gidebilmelerini en samimi dualarla diledi. Kurs öğreticileri Feyza Sevinç ve Zeynep Kılıç’ın aracılığıyla, Karabayır ile uzun bir süre sohbet eden öğrenciler, neler hissettiklerini ve ne gibi talepleri olduklarını anlattılar. Erzincan’da daha iyi imkânlar dâhilinde bir kursa sahip olmak istediklerini, umreye gitmek istediklerini, sosyal faaliyetler alanında toplum içerisine daha çok katılmayı istediklerini ve gezi programları düzenlenmesini işaret diliyle talep ettiler. İşitme engelli öğrenciler, bu kurs sayesinde hayatlarının anlamının ve akışının değiştiğini, kıyafetiyle dikkat çeken bir öğrencinin Kur’ân-ı Kerim’i öğrenip tesettüre girdiğini ve namaza başladığını anlattı. Daha sonra kendilerini ziyarete gelen öğrencilere il müftüsü Yavuz Karabayır çeşitli hediyeler takdim etti ve ziyaret son buldu.

  • Doğuştan İşitme Engelli Çocuk Şimdi Piyano Ustası

    Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’nde geçirdiği iki ayrı “biyonik kulak” ameliyatı ile adeta yeniden doğan doğuştan işitme engelli 10 yaşındaki Tuna Çınar, artık piyano çalıyor.

    Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Odyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Esra Yücel, Tuna Çınar’ın işitme engelinin nasıl aşıldığını anlattı. Minik Tuna’ya 3 aylıkken yeni doğan işitme taramasının ardından “ileri derece işitme engelli” tanısı konulduğunu belirten Yücel, “Gerekli testler de yapıldı ve biz Tuna’nın işitme cihazı olmadan işitemeyeceğini tespit ettik” dedi.

    3.5 aylıkken ilk kulak operasyonunu geçiren Tuna’nın her iki kulağına da işitme cihazı uygulandığını anlatan Yücel, o dönem ailesiyle beraber Tuna Çınar’a konuşma yetisini kazandırmak amacıyla aylık, 15 günlük ve 2 aylık programlar halinde eğitimlere başladıklarını vurguladı.

    “POPÜLER İMLANT” MUCİZESİ

    Yücel, “Tuna, 3 aylık bir bebeğin işitsel uyaranlara nasıl tepki vermesi gerekiyorsa onları öğrenmeye başladı. Daha sonrasında 1 yaşına geldiğinde işitme cihazları ile konuşma seslerini yeterince duyamadığını ortaya koyduk ve sağ kulağının ’popüler implant ameliyatı’ olmasını önerdik” dedi.

    Popüler implantı “iç kulağa yerleştirilen bir elektron dizini aracılığıyla seslerin elektrikli yolla işitme sinirine gönderilmesini sağlayan bir alet” olarak tanımlayan Yücel, Tuna’nın ilk ameliyatını sağ kulaktan olduğunu, şuanda iki kulağında aynı teknolojiyi kullandığını dile getirdi. Yücel, minik Tuna’nın bu teknoloji sayesinde özellikle kalabalık ortamlarda, gürültüde ayırt etme, yön tayini, üç boyutlu işitmeyi sağlayabildiğini anlattı. Şuanda 4. sınıf öğrencisi olan Tuna’nın derslerinde de oldukça başarılı olduğunu söyleyen Yücel, bu aşamaya ailenin de içinde olduğu uzun bir tedavi sürecinin ardından gelindiğini aktardı. Doktor Yücel, Tuna’nın işitme kapsamındaki eğitimlerinin devam ettiğini söyledi.

    ÖNCE ÇOCUK ŞARKILARI, ARDINDAN PİYANO

    Tuna’nın çok daha farklı yetenekleri ortaya koyabilecek bir çocuk olduğunu dile getiren Yücel, “Biz bunların daha da fazla üstüne gitmeye başladık. Ama Tuna da gerçekten yetenekli, çok çabuk öğrenebilen, özellikle notaları kendisi dinleyerek çıkarabilen, parçaları kendisi dinleyerek ortaya koyabilen bir çocuk. Spor alanında da öyle. Son derece dikkatli, azimli, yetenekli, pek çok spor dalını en üst seviyede başarılı olarak yapabiliyor. Müziği ben önerdim. Konuşma ve dil gelişimi açısından ritim, entonasyon, duygulanım hislerinin oluşturulması için müziğin ciddi bir etkisi var. Ayrıca müziğin beyin gelişimi üzerinde de son derece önemli katkıları var. O nedenle biz, ilk aşamalardan itibaren önce bebeklik şarkıları, çocukluk şarkıları ile bu işe başladık. Sonrasında da müzik aleti kullanarak bunları uyguladık” ifadelerini kullandı.

    ANNE TÜLAY ÇINAR: “İLK ÖĞRENDİĞİMİZDE YIKIM YAŞADIK”

    Tuna’nın annesi Tülay Çınar ise, “Bizim için gerçekten büyük bir yıkımdı ve ilk aklıma gelen şey, ’bana asla anne diyemeyecek, asla baba diyemeyecek’ olmuştu. İlk olarak aklıma o düşünce gelmişti. Tabi bizim için hiç kolay bir süreç değildi ama kabullendik ve ondan sonrasında hızlı bir şekilde yapabileceklerimizi düşünmeye başladık” dedi.

    Oğlunun yeteneklerini anlatan Çınar, şunları söyledi:

    “Tuna’nın piyano çalabileceği asla düşünebileceğim bir şey değildi. Hatta biz ’Anne, baba diyebilecek mi?’ diye düşünürken yabancı dile de ilgisi olduğunu gördük. Öğretmenleri de yetenekli olduğunu söylüyor. Bu da bizim için bir hayaldi ama şuan da onu da yaşıyoruz. Mesela akşamları yemekte İngilizce konuşmak istiyor. Türkçe konuştuğum zaman beni ’Hayır, Türkçe konuşmak yasak’ diye uyarıyor. Tuna’nın ekstra Almanca’ya da ilgisi var. Okulda Almanca bilen bir öğretmeni yakalayıp teneffüslerde sürekli yanına gidiyor.”

    BABA MUSTAFA ÇINAR: “TUNA’NIN HAYALİ GİTAR ÇALMAK”

    Baba Mustafa Çınar, ebeveyn olarak yaşadıkları zorlu sürece ilişkin, “Başlangıçta yaşadıklarımızla şuanda geldiğimiz konumu karşılaştırdığımızda imkansız gibi geliyor. Tuna çok iyi yolda, her şey normale girdi. Gerçekten yaşayınca anlıyor insan, çok uzun ve meşakkatli bir süreçti ama emek harcayınca, çok güzel destekler alınca her şey aşılıyor” dedi.

    Doktorların müzik eğitimi tavsiyelerine uyduklarını belirten Mustafa Çınar, “Biz beynin iki tarafını da çalıştırdığı düşüncesiyle piyanoya yöneldik ama Tuna’nın esas hayali gitar çalmak. Piyano konusunda belirli bir yerlere geldiğinde gitara da başlayacak, ona söz verdik. Piyanoda da artık notaları kendi başına okuyabiliyor, çalabiliyor, yani iyi yolda gidiyor. Ders sonunda da bateri odasına gidip 10 dakika bateri çalmadan edemiyor” şeklinde konuştu.

  • Op.dr. Kodaş: “Gece Yatarken İşitme Cihazını Çıkarın”

    Özel ENTO Kulak Burun Boğaz Cerrahi Tıp Merkezi doktorlarından Op. Dr. Tuncay Kodaş, işitme cihazı kullanan hastaların kulakta iltihap, mantar oluşmasının önlenmesi için “Gece yatarken cihazınızı çıkartın, doktor kontrollerinizi aksatmayın” uyarısında bulundu.

    HEM UĞULTU HEM DE İŞİTME KAYBINA ÇÖZÜM

    Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Op.Dr. Tuncay Kodaş, işitme kaybı olan hastaları öncelikle işitme kaybının nedenini araştırdıklarını, detaylı tetkik ve odyimetrik incelemenin ardından tedavi şeklini belirlediklerini söyledi. Orta ve ileri derecedeki işitme kayıplarında işitme cihazı önerdiklerini belirten Dr. Kodaş, “Bu inceleme sırasında hastalarda çınlama ile birlikte işitme kaybı, baş dönmesi, orta kulakta veya kulak zarında bir problem olup olmadığına bakıyoruz. Bu değerlendirme neticesinde bir tedavi protokolü hazırlıyoruz. Çınlanma, uğultu ve işitme kayıplarına yönelik işitme cihazları bulunuyor. Çınlama için medikal tedavi de uyguluyoruz” dedi.

    KANAL İÇİ İŞİTME CİHAZI

    İşitme cihazlarının görsel açıdan sorun olduğuna inanıp kullanmak istemeyen bir hasta grubunun olduğunu belirten Dr. Kodaş, “Bu hasta grubuna yönelik kanal içi işitme cihazı geliştirildi. Ancak orta dereceli kayıplarda kanal içi cihazı kullanabiliyoruz. İleri derecede işitme kaybı olanlar için de kanal içi işitme cihazı yöneltmeye yönelik cihazlar ileride geliştirilecektir. Neticede kulağa yabancı bir cisim takılıyor. Bu cihaz dış kulak yolu iltihaplara, mantara yol açabiliyor. Bu sorunları önlemek için cihazı ara ara çıkarıp kulağı havalandırmak gerekiyor. Biz hastalarımıza gece cihazlarını çıkartmalarını sabahta kalktıklarında yeniden takmalarını öneriyoruz. Yine cihaz başka rahatsızlıklara da yol açabileceğinden hastalarımıza belli aralıklarda kulak burun boğaz uzmanı muayenesini de öneriyoruz” diye konuştu.