Etiket: Işığına

  • Herkes “Çingene kızı” mozaiğini konuşurken, İznik’teki mozaikse gün ışığına çıkarılmayı bekliyor

    Amerika’dan getirilerek Gaziantep Zeugma Müzesin’de sergilenmeye başlanan ’Çingene kızı’ mozaiği, 2014 yılında İznik’te kanalizasyon çalışması sırasında ortaya çıkarılıp daha sonra üzerine beton asfalt atılan Roma dönemi taban mozaiğini gündeme getirdi.

    2014 Ağustosunda Beyler Mahallesi’nde kanalizasyon inşaatı sırasında Roma dönemi taban mozaiği bulundu. Arkeolog ve sanat tarihçileri, iki metre derinlikte ortaya çıkan mozaiğin Roma saray kalıntısına ait olabileceğini öne sürdü.

    Ahır olarak kullanılan bir binanın altına kadar uzanan mozaiğin kamulaştırılması için müze yetkilileri, Kültür ve Turizm Bakanlığı’na yazılı talepte bulundu. Ancak istimlak yapılmadı. Belediye ekipleri kısa süre önce üstü örtülerek koruma altına alınan bölgeyi 7 Aralık 2015 tarihinde asfaltladı. Mozaiğin üzerine dökülen beton asfalt kamuoyunun tepkisini çekince, Kültür ve Turizm Bakanlığı harekete geçti. Muhafaza için jeo tekstil malzemelerle üstü kapatılan mozaiğin üzerini kaplayan asfalt kesilerek kaldırıldı.

    Etrafı kesilerek üzerindeki beton kaldırılan ve daha sonra kendi haline terk edilen mozaiğin bulunduğu alanın kamulaştırılmasını isteyen İznikliler, “Çingene kızı kadar buradaki mozaiğin de gündemde olmasını istiyoruz. İznik’teki tarihi mozaiğin gün yüzüne çıkarılıp teşhir edilmesini istiyoruz” dediler.

  • Zonguldak’ta yaşayan insan hazineleri gün ışığına çıkarılıyor

    Bülent Ecevit Üniversitesi Yayınevi, Zonguldak ile ilgili çalışmalarına bir yenisini eklemeye hazırlanıyor.

    BEÜ, Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası ve Zonguldak Esnaf ve Sanatkâr Odaları Birliği ortaklığı ile yürütülen Zonguldak Yöresinde Yaşayan İnsan Hazineleri projesinde adım adım sona geliniyor. Proje kapsamında, Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı ile Tarih bölümleri akademisyenleri Zonguldak’ta kaybolmakta olan meslekler üzerine araştırma yürüttüler. Projenin fotoğraflarını ise, Yabancı Diller Yüksekokulu öğretim elemanı ve Zonguldak Fotoğraf Derneği Başkanı Öğr. Gör. İbrahim Kerem Öztürk çekti.

    Projede Zonguldak merkezde ve ilçelerinde mesleklerinin son ustaları olarak değerlendirilen insan hazinelerinin hayat hikâyeleri kayda geçirildi. Araştırmada Zonguldak yöresinde mesleklerini usta – çırak ilişkisi ile günümüze ulaştırmayı başaran insanların deneyimleri ve öyküleri tespit edildi.

    Çalışmaların tamamlanma aşamasında olduğunu ifade eden proje yürütücüsü Fen Edebiyat Fakültesi Türk Dili ve Edebiyatı Bölümü öğretim üyesi Dr. Öğr. Üyesi Hasan Özer şu bilgileri aktardı:

    “Zonguldak tarihsel, sosyal ve kültürel yönden pek çok zenginliği barındıran bir merkez durumunda. Burada bilhassa insan kaynağı açısından çalışmalar yürütmenin son derece değerli olduğunu düşünüyoruz. Bu sebeple devam etmekte olan Zonguldak’ta Yaşayan İnsan Hazineleri projesine son derece büyük önem atfetmekteyiz. Bizler proje ekibi olarak yaklaşık iki yıla yakın bir süredir Zonguldak’ın şehir merkezinden başlayarak, ilçelere ve köylere uzanan bir yolculuğa çıktık. Ulaştığımız her yeni konumda, Zonguldak insanının ürettiği değerlerle karşılaştık. Projemizin amacı da, bu değerlerin sessiz bir biçimde köşelerine çekilmiş hayatlarını akademinin ve ülkemizin dikkatine sunmaktı. Bu amaç doğrultusunda geldiğimiz noktada gönül rahatlığıyla ifade edebilirim ki Zonguldak, araştırıldıkça, tanındıkça ve tanıtıldıkça farklı farklı hususiyetleri keşfedilen bir cevhere benziyor. Bizler Üniversitemizden aldığımız destekle bu cevherin pek bilinmeyen, üzerinde durulmayan yönlerine ışık tutmaya çalışıyoruz. Bu noktada, araştırmanın önemine uygun bir biçimde, büyük bir hassasiyetle çalışmalarını yürütmekte olan proje ekibimize teşekkürlerimi sunmak istiyorum. 2019 yılının ilk aylarında bir kitap ve sergi ile çalışmamızı nihayete erdireceğiz. Bana ve ekibime verdikleri desteklerden ötürü önceki rektörümüz, Milli Eğitim Bakan Yardımcısı Prof. Dr. Mahmut Özer’e şükranlarımı arz ediyorum. Aynı şekilde projemize sahip çıkan rektörümüz Prof. Dr. Mustafa Çufalı’ya teşekkür ediyor, çalışmanın bu güzel kentin değerlerini ortaya çıkarmayı sürdürecek nice yeni araştırmaya ilham olmasını temenni ediyorum.”

    Zonguldak’ta Yaşayan İnsan Hazineleri projesinin tamamlanmak üzere olmasından duyduğu memnuniyeti ifade eden Zonguldak Bülent Ecevit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Çufalı ise: “Üniversitemiz Zonguldak kentini her yönüyle incelemek; tarihsel, kültürel, sanatsal, sportif, sosyal ve akademik alanlarda Zonguldak için değerler üretmek noktasında önemli çalışmalar yürütmektedir. Bu çalışmalar, akademisyenlerimizin titiz çalışmaları sayesinde ortaya çıkmaktadır. Tamamlanan her inceleme/araştırma projesi, yeni çalışmaların önünü açan bir mahiyet taşımaktadır. Yayınevimiz, özellikle Zonguldak çalışmaları üzerine bir külliyat oluşturacak hacme yaklaşan yayınlarıyla kentimizin sorunlarını, bu sorunların çözümüne dönük atılabilecek adımları, avantajları, imkânları, elverişli yönleri ile bir bütün olarak Zonguldak’ı ele alan akademik bir platform haline gelmiş durumdadır. Bu çalışmaların bir yenisi olarak külliyatımıza dâhil olacak olan Zonguldak’ta Yaşayan İnsan Hazineleri adlı çalışma, mesleklerinin son ustalarını bizlere tanıtacak. Bu kıymetli çalışmayı başlatan önceki Rektörümüz Prof. Dr. Mahmut Özer’e bu vesile ile üniversitemiz ve şehrimiz adına teşekkür ediyorum. Projenin başarıyla sürdürülmesi dolayısıyla paydaşlarımız Zonguldak Ticaret ve Sanayi Odası ile Zonguldak Esnaf ve Sanatkâr Odaları Birliği’ne teşekkürlerimi sunuyorum. Proje yürütücüsü Dr. Hasan Özer başta olmak üzere, proje çalışma ekibinde yer alan akademisyenlerimiz Doç. Dr. Gül Banu Duman, Dr. Yücel Namal, Öğr. Gör. İ. Kerem Öztürk, Arş. Gör. Kübra Akgün, Arş. Gör. Arda Karadavut ve Arş. Gör. Nagehan Kunduz’u tebrik ediyorum” şeklinde konuştu.

  • Tanzanya’da 500 katarakt hastası gün ışığına kavuştu

    Tanzanya’da 500 katarakt hastası ameliyatla tedavi olarak gün ışığına kavuştu.

    Tanzanya’nın Mkuranga bölgesinde ameliyat edilen 500 katarakt hastası gün ışığına kavuştu. Afrika’nın çeşitli ülkelerinde katarakt ameliyatları gerçekleştiren Deniz Feneri Derneği, son olarak Tanzanya’da 500 ameliyat daha gerçekleştirdi. Özellikle Afrika’nın kırsal kesimlerinde sıcak hava, beslenme ve iklim şartları sebebiyle pek çok insan genç yaşta katarakt olarak görme yeteneğini yitirmektedir. Göz doktoru sayısının yetersizliği de buna eklenince kırsal kesimlerde birçok hasta, ameliyat olamadan karanlığa mahkum yaşamaktadır.

    “Bizlerin gördükleri onların hayalleri dedik”

    Tanzanya’nın Mkuranga bölgesinde gerçekleşen ameliyatlar öncesi konuşan dernek Genel Sekreteri Coşkun Yıldız, “Bizlerin gördükleri onların hayalleri dedik ve 8 bin kilometre uzaktan gelerek bu bölgede katarakt ameliyatlarını yapacağız” açıklamasında bulundu.

    Yıldız konuşmasına “Katarakt ameliyatı öncesi hastalarımızın tespitlerini yaptık ve ameliyatına karar verilen hastaları evlerinde ziyarete geldik. Bizlerde hastalarımızın şahsında yaklaşık 500 katarakt ameliyatının gerçekleşmesine katkıda bulunan Türkiye’deki bağışçılarımızın her birine ayrı ayrı teşekkür ediyoruz. Hepsi buradaki yüzlerce hastaya ışık oldular. Allah birlerine bin katsın diyor ve teşekkür ediyoruz” dedi.

    “Türk halkına çok teşekkür ederim”

    Ameliyatına karar verilen Tanzanyalı hasta Hamed Njema, Türkiye’ye Türk halkına ve Başkan Recep Tayyip Erdoğan’a selam söyledikten sonra, “Aldığımız destek bizim için hayati önemde, sanki rüyadayım, inanamıyorum. Gözlerim göremediği için çalışamaz ve evimin geçimini sürdüremez hale geldim, çocuklarım çok zor durumda tekrar Türk halkına çok teşekkür ederim” ifadelerini kullandı.

    Bir başka hasta Yajhesa Samnoy ise, Gözlerinin görmemesi sebebiyle çocuklarını göremediğini, ev işleri yaparken zorlandığını, çalışmak istemesine rağmen çalışamadığını söyleyerek,” Türk halkına ve bağışçılara teşekkür ediyorum” dedi.

    Bölgede yetersiz beslenme iklim koşulları kataraktın sebebi

    Tanzanya’lı doktor Eljamher Batickhor ise ameliyat öncesi hastaları muayene ederken, bölgede katarakt hastası sayısının oldukça fazla olduğunu ve kataraktın bölgede yetersiz beslenme iklim koşulları ve buna bağlı sebeplerden meydana geldiğini söylediğini söyleyerek, “Bu rahatsızlığa yakalananlar günlük işlerini yapamaz hale geliyor” dedi.

    Ameliyat öncesi düzenlenen törene Tanzanya Büyükelçi’si Ali Davutoğlu’nun eşi Davutoğlu da katıldı. Yeşim Davutoğlu, Türk bayraklarını sallayarak sevgilerini gösteren Tanzanyalı hastalara hitaben yaptığı konuşmada, “Kardeş ülke Tanzanya’ya yapılan ilk yardım değil. Devletimiz her türlü yardımı yapmaktadır ve yapacaktır. İnşallah bundan sonra dünyayı çok daha güzel görürsünüz, hepinize kucak dolusu sevgiler” dedi.

    Hastalar yarım saatte ışığa kavuştu

    Törenin ardından ameliyathanelere alınan hastalara yapılan müdahale sonrası yıllardır göremedikleri gün ışığına kavuşmanın sevinci vardı. Sıra halinde ameliyata alınan hastalar yaklaşık yarım saatlik bir operasyon sonrası ışığa kavuştu.

    Ameliyat sonrası konuşan hasta Hamed Njema, “Buna inanamıyorum çok mutluyum bütün bağışçılara ve Türkiye’ye selam gönderiyorum” dedi.

    Deniz Feneri Derneği Genel Başkanı Av Mehmet Cengiz ise, “Unutulmamalı ki Afrika kıtası nüfusunun yaklaşık yüzde 1,2’si, yani milyonlarca insan, halen önlenebilir körlük yüzünden gündelik hayata katılamamakta ve başkalarına bağımlı olarak hayatlarına devam etmektedirler. Yapılan işbirliği ve yardımlaşma sayesinde çok daha fazla hastaya, çok daha hızlı bir şekilde ulaşmayı hedefliyoruz” değerlendirmesini yaptı.

  • Emine Erdoğan: “Kudüs başta olmak üzere tüm dünya Müslümanları Türkiye’nin umut ışığına muhtaç”

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün düzenlediği iftar programında şehit aileleri ile bir araya geldi. Programda konuşan Emine Erdoğan, “Kudüs başta olmak üzere tüm dünya Müslümanları Türkiye’nin umut ışığına muhtaç. Myanmar’a, Pakistan’a, sömürülmüş Afrika ülkelerine gittiğimde bunu derinden hissediyorum” dedi.

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, İstanbul Emniyet Müdürlüğü tarafından düzenlenen iftar programına katılarak şehit aileleriyle bir araya geldi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü Eğitim ve Kongre Merkezi’nde (PEKOM) düzenlenen etkinliğe Emine Erdoğan’ın yanı sıra Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ve İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan da katıldı. Kur’an-ı Kerim tilavetiyle başlayan programda ezanın okunmasıyla birlikte dualar eşliğinde oruçlar açıldı.

    “Kudüs başta olmak üzere tüm dünya Müslümanları Türkiye’nin umut ışığına muhtaç”

    İftar programında konuşma yapan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan, “Türkiye oldukça dikenli yollardan geçerek bu günlere geldi. Son 16 yıldır ülkemizin büyüyüp, gelişmesi karşısında çok sayıda sınamadan geçtik. Neler yaşadığımızı hepiniz biliyorsunuz. Yargı yoluyla, ekonomik açıdan ve nihayetinde askeri olarak bizi çökertmeye çalıştılar. 15 Temmuz gibi kanlı bir ihaneti yaşadık. Meclisimiz bombalandı. Şehitler, gaziler verdik. Rabbim o günleri bize bir daha göstermesin. Böyle zamanlarda Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale bize ilham veriyor. Ecdadımızın mücadelesi bize rehber oluyor. Böyle imtihanlar dayanıklılığımızı daha da arttırıyor. Kudüs başta olmak üzere tüm dünya Müslümanları Türkiye’nin umut ışığına muhtaç. Myanmar’a, Pakistan’a, sömürülmüş Afrika ülkelerine gittiğimde bunu derinden hissediyorum. Türkiye tarihi bir dönemeçten geçiyor. İnşallah 24 Haziran itibariyle yeni bir yola gireceğiz. Türkiye’yi şaha kaldıracak yeni bir dönem başlayacak. Ülkemizin potansiyelini harekete geçirmek bizlerin elinde. Gencimizle, yaşlımızla, kadınımızla ve erkeğimizle ülkemizin 2023 hedeflerini gerçekleştirmek için ortak bir azim ve kararlılık içinde olmalıyız. Yaklaşan bayramın 7 yıldır tüm dünyanın gözü önünde zulme uğrayan Suriyeli komşularımıza, gözü yaşlı Filistinli, Yemenli, Afrikalı kardeşlerimize hayırlar getirmesini diliyorum. Kadir gecenizi şimdiden tebrik ediyorum” dedi.

    “Rabbim Kuzey Irak Operasyonu’nda kahraman ordumuzu muzaffer kılsın”

    Program kapsamında konuşma yapan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya ise, “Anadolu’yu bizlere yurt kılan, Malazgirt’te, Çanakkale’de ve Kurtuluş Savaşı’ndaki şehit ve gazilerimizin kanıdır. Biz bin yıldır bu topraklarda barış ve adalet içinde yaşıyorsak bunu şüphesiz şehitlerimizin kahramanlığına, gazilerimizin kahramanlığına borçluyuz. Kadınlarımız yeri geldiğinde vatanı uğruna can vermekle kalmıyor, gencecik evlatlarını düğüne uğurlar gibi şehadete uğurluyor. İşte çok yakın bir zamanda Zeytin Dalı Operasyonu’nda kahraman Mehmetçiğimizin Afrin’e nasıl düğüne gider gibi gittiğini hep birlikte gördük. Terörle, ekonomiyle ayağımıza vurulmaya çalışılan prangaları bir bir kıracağız. Bizler şehitlik ve gazilik makamının ne denli yüce bir makam olduğuna iman etmiş bir milletiz. Şehitlik bizim için peygamberlikten sonraki en yüce makam. Bugün doğuda, güneydoğuda, El Bab’da, Afrin’de muzaffer kıldığı gibi Rabbim inşallah Kuzey Irak Operasyonu’nda, Kandil Operasyonu’nda da kahraman ordumuzu muzaffer kılsın” diye konuştu.

    “Aziz şehitlerimizin hatıralarını daima canlı tutmak adına şehitler albümü çalışmasını başlattık”

    Şehitlerin hatıralarını daima canlı tutmak adına şehitler albümü çalışmasını başlattıklarını belirten İstanbul İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan ise, “Şehit ve gazilerimiz bizim için her karışının diyeti kanla ödenen kutsal vatan toprağını paha biçilmez hale getiren ve aynı zamanda millet olarak varoluşumuzun, birlik ve beraberliğimizin, vatan ve bayrak sevgimizin sembolü ve tabiri caizse bu ülkenin tapu senetleridir. Onlar vatan hizmeti adına üzerlerine düşen vazifeyi en iyi şekilde yerine getirdiler. Bizlere düşen de aynı iman ve şuurla hareket edip devletimizin bekasını, aziz vatanımızın bölünmez bütünlüğünü, asil milletimizin birlik ve beraberliğini korumak, şanlı al bayrağımızı her yerde gururla dalgalandırmak için elimizden gelen azami gayreti sarf etmektir. Büyük aile projemiz kapsamında aziz şehitlerimizin hatıralarını, daima canlı tutmak ve onları her zaman hatırlamak adına bir şehitler albümü çalışması başlattık. 1955 yılından bu yana ilimizde vermiş olduğumuz 410 şehidimiz var. Tarih sırasına göre en sondan başlamak suretiyle geriye doğru 67 şehidimiz için bir albüm hazırladık” şeklinde konuştu.

    Program sonunda İstanbul İl Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan, Emine Erdoğan’a hediye takdim etti.

  • Polisten kaçan şüpheliler trafik ışığına takıldı

    Gaziantep’te polisin dur ihtarına uymayan otomobildeki 2 şüpheli, trafik ışıklarına takılınca yakalandı.

    Gaziantep Bahattin Nakıboğlu Caddesinde polisin “dur” ihtarına uymayan 2 şüpheli 34 FG 5878 plakalı otomobille kaçtı. 2 şüpheli, GATEM Kavşağı’nda trafik ışıklara yakalanınca yakayı ele verdi. Polis ekipleri, yayan kaçmaya çalışan araç sürücüsü Murat Ç. ile Cuma Ali B.’yi yakaladı.

    Kiralık olduğu anlaşılan otomobilde yapılan aramada herhangi bir suç unsuruna rastlanmazken, şahısların uyuşturucu taşıdıkları ve kovalamaca esnasında uyuşturucuyu bir parka attıkları tespit edildi.

    Olayla ilgili soruşturma sürüyor.