Etiket: İşçiliği

  • Palandöken: “2018 yılı çocuk işçiliği ile mücadele yılı olacak”

    Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “2018 yılı çocuk işçiliği ile mücadele yılı olacak” dedi.

    UNICEF ile iş birliği yaparak çocuk işçiliğini bitirmeyi amaçladıklarını söyleyen TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “TESK olarak çocuk işçiliğini bitirmedeki kararlılığımızı UNICEF ile iş birliğimizde gösterdik. UNICEF Türkiye temsilcisinin bildirdiği üzere Türkiye’de halen 400 bini tarım sektöründe olmak üzere toplam 850 bin çocuk işçi var. Suriye krizi durumu daha da artırıyor. ‘Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı’ ilan edilecek olan 2018 yılı bizim için de öyle olacak. Mücadelenin ilk adımını attık. İlk toplantımızı gerçekleştirdik. Bundan sonra daha güçlü şekilde çocuk işçiliği ile mücadele edeceğiz” dedi.

    Palandöken, çocuk işçiliği ile mücadelede sistem ve birikim olarak hazır olduklarını vurgulayarak, konuya ilişkin yaptığı açıklamada “Çocuklar ve gençler toplumun olmazsa olmazlarıdır. İyi eğitimli, topluma yararlı çocukların olması ülkenin geleceği için çok önemlidir. TESK’in çocuk işçiliği ile mücadelede önemli bir birikimi ve çocuk işçiliği ile mücadelede işlevsel kılabileceği bir yapı olan İşyeri Denetleme ve Danışmanlık Grupları (İDDG) sistemi var. İş yeri temelli öz-denetim ve rehberlik sistemi olan İDDG’lerin güçlendirilmesi, KOBİ’lerde çocuk işçiliği konusunda işveren bilgi ve farkındalığının artırılması ve çıraklık sisteminin işveren ve öğrenci ayağının desteklenmesi TESK-UNICEF iş birliğinin temel noktaları” diye konuştu.

    TESK-UNICEF iş birliği kapsamında ilk adımı attıklarını bildiren Palandöken şunları söyledi:

    “Çocuk Hakları ve İş İlkeleri Programı ile TESK olarak UNICEF ile birlikte başlattığımız projede işverenlerin çocuk işçiliğini önlemeleri konusunda farkındalık oluşturmayı hedefliyoruz. Bilgilendirme toplantıları sırasıyla 3-4 Temmuz 2017 tarihlerinde TESK Birlik ve Federasyon Başkanlarına; 11-12 Temmuz 2017 tarihlerinde ise TESK personeli, Birlik ve Federasyon Genel Sekreterlerine yönelik olarak Antalya’da yapıldı. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nın öncülüğünde hazırlanan ‘Çocuk İşçiliği ile Mücadele Ulusal Programı-Eylem Planı 2017-2023’ kapsamında 2018 yılı ‘Çocuk İşçiliği ile Mücadele Yılı’ ilan edilecek. Bizim için de 2018 yılı çocuk işçiliği ile mücadele yılı olacak. Bundan sonraki süreçte Türk esnaf ve sanatkarların geleceği olan çocukları birlikte destekleyip mesleki eğitime yönlendirilmeleri için daha güçlü çalışmalar yapacağız.”

    “Çocuk ve genç çalışanlar mesleki eğitime yönlendirilmeli”

    Palandöken, iş birliği kapsamında çocuk işçiliğini bitirmeyi hedeflediklerini belirterek, “Çocukların iş yerlerinde karşılaşmaları muhtemel riskler konusunda ailelerin bilgilendirilmelidir. Çocuk ve genç çalışanlar mesleki eğitime yönlendirilmeli. Çalışan çocukların mesleki eğitime yönlendirilebilmeleri için Milli Eğitim Bakanlığı ile iş birliği yapılmalı. Hedeflerimiz arasında TESK içerisindeki çıraklara yönelik veri tabanı ve izleme sistemi kurmak da var” mesajını verdi.

  • Evlenecek çiftler işçiliği az olan takıları tercih ediyor

    Diyarbakır’da evlenecek çiftler takı tercihlerini işçiliği az olan ürünlerden yana kullanmayı tercih ediyor. Diyarbakırlı kuyumcular müşteri potansiyellerinin ‘düğünden sonra gelen takıları satabilirim’ düşüncesinde olan çiftler olduğunu belirterek, “Satışlarımız geçen yıl daha iyiydi. Müşterilerimiz sattığında zararı olmayacak ürünleri tercih ediyor” dedi.

    Düğün sezonunun açılmasıyla beraber hareketlenmesi düşünülen altın piyasası geçen yıla oranla bu sene Diyarbakır’da durgun. Diyarbakırlı kuyumcular, takı almaya gelen evlenecek çiftlerin de işçiliği az olan ve sattığında zararı olmayacak ürünleri tercih ettiğini ifade etti. Merkez Sur ilçesinde bulunan tarihi Kuyumcular Çarşısında 25 yıldır kuyumculuk yapan Necati Boz, altın fiyatlarının yükseliş veya düşüşünde düğün sezonlarıyla ilgili bir durum olmadığını vurgulayarak, “Şu anda altının fiyatı düşük sayılır. 2013 yılında 61 bin dolara aldığımız bir kilo altını bugün 39 bin dolara alıyoruz. Altın fiyatlarını belirleyen en önemli özellik, Amerika Merkez Bankası’nın (FED) aldığı kararlardır. FED ne karar alırsa onstaki fiyat oynamaları altına yansıyor. Bizim Türkiye’deki düğün sezonu ile veya Hindistan’ın alımıyla alakalı bir durum değil, fon piyasalarının yüklü miktarda altına yönelmesiyle alakalı bir durum” diye konuştu.

    “Eskiden insanlar beğendikleri şeyleri alırdı”

    Eskiden insanların beğendikleri şeyleri aldığını ifade eden Boz, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Şimdi o durum yok. Bir gelinliğe 2 bin TL kira öderken bizim sattığımız 15 bin TL’lik bir takımda 2 bin TL’lik veya bin TL’lik zarar onlara çok geliyor. Bu yüzden işçilik olmayan ürünlere yöneliyorlar. Şuanda müşteri potansiyelimiz işçiliği az olan ürünleri tercih eden, sattığında zararı göze alamayan ve düğünde gelen takıları satabilirim düşüncesinde olan müşteriler.”

    “Geçen yıl satışlarımız daha iyiydi”

    Geçen yıl satışlarının daha iyi olduğunu anımsatan Mehmet Şerif Kulaksız ise şunları kaydetti:

    “Altın fiyatları ne kadar düşük olursa bizim de alış satışımız o kadar fazla oluyor ve iş potansiyeli yükseliyor. Fiyat yüksek olunca insanlar ne alabiliyor ne satabiliyor. Zaten malı olan yerinde duruyor. Bu seneye nazaran geçen sene satışlarımız daha iyiydi.”

  • Aslan: “Bu yıl bir milyona yakın çocuk, ‘çocuk işçiliği’ yaptığı için okula devam edemedi”

    Mersin Çocuk Hakları Derneği Başkanı Sabahat Aslan, yeterli ve sağlıklı beslenemeyen, eğitim ve kültür hizmetlerinden yeterince faydalanamayan, şiddete, sömürüye, cinsel tacize maruz kalan ve sokakta çalışmak zorunda bırakılan çocuklar nedeniyle bu yıl Dünya Çocuk Günü’nü buruk kutladıklarını söyledi. Aslan, “Bu yıl bir milyona yakın çocuk, ‘çocuk işçiliği’ yaptığı için okula devam edemedi” dedi.

    Dernek Başkanı Aslan, Dünya Çocuk Günü dolayısıyla Mersin Gazeteciler Cemiyeti’nde açıklama yaptı. Birleşmiş Milletler’in 1954 yılında oy birliği ile Ekim ayının ilk pazartesi gününü Dünya Çocuk Günü olarak kabul ettiğini anımsatan Aslan, buradaki amacın, çocuklar arasında ortak duygular oluşmasını ve ulusların barış içinde yaşama özlemlerinin pekişmesini sağlamak olduğunu vurguladı.

    “Bugün Dünya Çocuk Günü’nü, bizler ülke olarak ne yazık ki buruk kutluyoruz” diyen Aslan, Türkiye’de yoksulluk, işsizlik ve her türlü yoksunluğun arttığını ifade ederek, “Bu yüzden geleceğimiz, ümitlerimiz ve yarınlarımız olan çocuklarımızın çoğu barış, özgürlük, eşitlik, sevgi ve dayanışma ruhuyla yetiştirilememektedir, yeterli ve sağlıklı beslenememektedir, eğitim ve kültür hizmetlerinden yeterince faydalanamamaktadır. Bunun yanında ihmal edilmekte, şiddete, sömürüye ve cinsel tacize maruz kalmakta, uyuşturucuya kurban edilmekte, sokakta çalışmak ve sokakta yaşamak zorunda bırakılmaktadır. Bu anlamda sokakta çalışan, sokakta yaşayan çocukların sayısı ve çocuk suçları da hızla artmaktadır. Bu yıl bir milyona yakın çocuk, ‘çocuk işçiliği’ yaptığı için eğitim hakkından faydalanamayarak okula devam edemedi” diye konuştu.

    “Herkesi göreve davet ediyoruz”

    Dünyanın birçok ülkesinde çocukların yaşam, eğitim ve sağlık haklarının gasp edildiğine dikkat çeken Aslan, birçok ülkede devam eden savaşlardan da en çok çocukların etkilendiklerini ve öldürüldüklerini kaydetti. Aslan, “Çocuklar yarının büyükleridir. Geleceğin yöneticisi ve güvencesidirler. İnsanlığın mutluluğu, dünyamızın güzelleşmesi, çocukların korunması ve iyi yetişmesine bağlıdır. Çocuklarımızı yoksulluğun olmadığı, barış içinde, çocukça yaşadıkları, demokrasinin tam işlediği ve temiz bir çevrede yetiştirmek için herkesi göreve davet ediyoruz. Bütün dünya çocuklarının günü kutlu olsun” ifadelerini kullandı.

  • Şanlıurfa’da ’Göbeklitepe’de Taş İşçiliği Projesi’ Tanıtım Toplantısı Yapıldı

    Şanlıurfa’da Göbeklitepe Taş İşçiliği Projesinin tanıtım toplantısı yapıldı.

    Şanlıurfa Ticaret ve Sanayi Odası (ŞUTSO) ile Şanlıurfa Valiliğinin ev sahipliğinde gerçekleştirilen Göbeklitepe’de Taş İşçiliği Projesinin tanıtım toplantısına Şanlıurfa Valisi İzzettin Küçük, Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, GAP Bölge Kalkınma İdaresi Başkanı Sadreddin Karahocagil, sivil toplum örgütü temsilcileri ile turizm sektörü temsilcileri katıldı.

    Tanıtım toplantısında bir konuşma yapan Şanlıurfa Büyükşehir Belediye Başkanı Nihat Çiftçi, Büyükşehir Belediyesi olarak kültür varlıklarımızı, inanç merkezlerimizi, tarihi varlıklarımızı ayağa kaldırmanın uğraşı içerisinde olduklarını ve bunu bütün il genelinde gerçekleştirdiklerini belirtti. Tarihi evlerin ve hanların restorasyonlarını devam ettireceklerini kaydeden Başkan Nihat Çiftçi, “Mevlevihane Projemizin ihale aşamasındayız. Bu proje ile birlikte Şanlıurfa’da Mevlevi kültürünü geliştirmeyi planlıyoruz. Mağara turizmini ortaya çıkarabilmek amacı ile Kızılkoyun Projesinde çalışmalarımız devam etmekte ve bu kapsamda 55 mağaramız turizme kazandırılacak. Kale Eteği projemizde 53 mağaramız gün ışığına çıkarılıyor. Bu projeler 2016 yılında bitirmeyi hedefliyoruz. İnanç merkezleri anlamında da Halil İbrahim Peygamber makamını Eyyüp Peygamber Makamına bağlayan güzergah noktasında cephe iyileştirme ve sağlıklaştırma çalışmalarımız için de ihale gününü aldık” şeklinde konuştu.

    Başkan Çiftçi, Şanlıurfa genelinde tarihi gün yüzüne çıkaracak çalışmaları tamamlayarak turizmde Şanlıurfa’nın hak ettiği yere geleceğini söyledi.