Etiket: internet

  • Crytek İstanbul, Güvenli İnternet Tırı ile birlikte Ankara’daydı

    İnternet ve teknolojiyle iç içe olan çocuklara internetin bilinçli ve güvenli kullanımına ilişkin farkındalık oluşturmayı amaçlayan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu projesi Güvenli İnternet Tırı, Crytek İstanbul’un da katkıları ile birlikte Ankara’yı dolaşmaya başladı.

    Teknolojiye ulaşma fırsatı kısıtlı çocuk ve gençlerimize teknoloji deneyimleri yaşatmayı hedefleyen, teknolojinin fırsatlarını özellikle bundan uzak çocuk ve gençlere göstermek, internet ve teknolojiyle iç içe olan çocuklara da internetin bilinçli ve güvenli kullanımına ilişkin farkındalık oluşturmayı amaçlayan Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu projesi Güvenli İnternet Tırı; Crytek İstanbul’un da katkıları ile birlikte Ankara’yı dolaşmaya başladı.

    Bilgi ve teknoloji çağının getirdiği ve hayatımızın büyük bir parçası haline gelen internet, gün geçtikçe kontrol edilmekte zorlanıyor. Özellikle kötü amaçlı yazılımların, bilgisayarlara ve internete bağlanan diğer cihazlara bulaştığı milyonlarca kaynağı belirsiz internet sitesi yüzünden kişisel bilgiler ele geçiriliyor. Ayrıca uçuz bucaksız bilginin bir kısmının, çocukların ve gençlerin gelişiminde olumsuz etkilere neden olacak içeriklerle dolup taştığı da bir gerçek. Bütün bunların farkındalığı adına yolan çıkan Güvenli İnternet Tırı, gittiği okullarda hem bu bilinci aşıladı hem de çocuklara teknoloji konusunda eşsiz deneyimler yaşattı.

    Güvenli İnternet Tırı ile birlikte seyahat eden Crytek İstanbul ekibi, tırın ziyaret ettiği okul ve benzer bir çok yerdeki çocukları sanal gerçeklik teknolojisi ile tanıştırdı. Çocuklar, Crytek’in sanal gerçeklik oyunları Robinson the Journey ve The Climb ile birlikte bu dünyayı keşfedip, çağın en büyük teknolojik gelişmelerinden biri olan sanal gerçekliğe birinci elden ulaşmış ve deneyimlemiş oldular.

  • (Özel) İnternet üzerinden telefon alayım derken dolandırılmayın

    İnternet sitesi ve sosyal medyadan satış yapan kişilerin haksız rekabete yol açtıklarını belirterek telefon satıcıları, bu ortamlarda dolandırılma riskine karşı çok dikkatli olunması gerektiği konusunda uyarılarda bulunuyorlar.

    Son yıllarda elektronik cihazlar arasında özellikle telefonlar yetkili bayiler yerine internet ortamından alınıp satılıyorlar. Alım-satım yapan vatandaşlar da kimi zaman sahte paralarla, kimi zamanda aldığı cihazın anlatılandan farklı çıkması gibi durumlarla karşı karşıya kalarak dolandırılabiliyorlar. Telefoncu esnafı ise bu durum karşısında vergi verdikleri için haksız bir rekabet ortamı olmasından yana dertli. Eskişehir’deki telefon satıcısı Ali Murat Özgör, işletmelerden alım-satım yapılmasının daha sağlıklı olduğunu söyledi. Özgör, “Sıfır telefonlarda sıkıntı yok. Dışarıdan da alınabilir ama işletmelerden alınması daha garanti. Çünkü yerimiz, yurdumuz belli. Her hangi bir sıkıntı yaşandığında muhatap belli. Biz ürün satarken kaşemizi basıyoruz, imzamızı veriyoruz. Elden aldıkları zaman biraz daha ucuza alıyorlar ama olumsuz yanları da oluyor. Bunları da gözardı etmemek gerekir. Bizim vergimiz, kiramız, stopajımız yani devlete ödememiz gereken paralar var. Biz bunları ödüyoruz, ama dışarıdan satış yapanların herhangi bir vergi durumu olmadığı için, bir malı biz 2 bin 300 liraya satarken kendisi 2 buçuğa satabiliyor. Her hangi bir arıza durumunda da alan müşterinin karşısında bir muhatap bulamama durumu da mevcut” dedi.

    “Ben şuana kadar bu şekilde telefon alıp da yüzü gülen birisini görmedim”

    20 yıldır telefon sektöründe çalışan Ekrem Kıçır da sosyal medya üzerinden telefon satın alan vatandaşların çok geçmeden kendilerine gelerek dert yandıklarını ifade etti. Kıçır, “Cep telefonunda genelde 2. el alım-satım olduğu zaman yerleri belli olan mekanlardan alınması bence daha mantıklı. Sosyal medyadan çok telefon satılıyor. Birkaç gün sonra da satın alan arkadaşlar bize gelerek, ’Bunun sesi karşıya gitmiyor, bunun şebekesi kötü çekiyor, bu cihaz bize denildiği gibi değil’ diyorlar. Karşılarında bir muhatap yok. Adam kendi isminde olmayan bir hesap açıyor. Oradan da istediği bütün kötü niyetini insanlara aşılıyor. Biz telefoncuyuz. Vergi veriyoruz, kira veriyoruz, sigortalı işçi çalıştırıyoruz. Belirli giderlerimiz var. Buradan 2. el cep telefonu satıyorum. Faturası olmadığı halde alan kişi 6 ay sonra geliyor ve ’Ağabey ben bunu 6 ay önce senden aldım. Bu cihazının şurasında bir sıkıntı var’ dediğinde yardımcı oluyoruz. Sosyal medya üzerinden telefon alan arkadaşlara şunu söylemek istiyorum. Telefonu alacağınız insanı ya çok iyi tanıyacaksınız, ya evini yurdunu bileceksiniz, ya da işinizi sağlama alıp alacaksınız. Ben şuana kadar bu şekilde telefon alıp da yüzü gülen birisini görmedim” diye konuştu.

    “Geçenlerde bir ağabeyimiz sahte paradan mağdur oldu”

    Son olarak 4 yıldır sektörde çalıştığını ifade eden Tayfun Evsen de geçenlerde bir tanıdığının ürününü sattığında sahte para ile dolandırıldığını vurgulayarak şunları söyledi:

    “Bu şekilde ciddi şekilde mağduriyet yaşanabiliyor. Ayıplı mal alabiliyor, aldığı üründen muhatap bulamıyor. Bildiğim kadarıyla bu tarz ortamlarda profil açmak çok kolay. 10 saniyede üyelik açıp hemen satış yapabiliyorsunuz. Olmayan bir ürünü internetten resmini kopyalayıp, kaparo yani ön ödeme alıp insanları dolandırabiliyorlar. Mesela piyasası 2 bin lira olan bir ürünü bin lira yazıp, 50-100 lira kaparo alarak, insanları dolandırabiliyorlar. Alan vatandaşlar için yegane önerebileceğim olan, mümkünse bizim gibi esnaf ya da bir mağazayı tercih etsinler. En azından mağdur olmazlar. Bu teknoloji. Elbet bizim verdiğimiz cihazda da problem olabilir. Sonuçta insan ürünü. Hata olabilir ama bunun telafisi olur. Böyle sıkıntılar çok yaşıyoruz. Geçenlerde bir ağabeyimiz sahte paradan mağdur oldu. Ürününü sattığında sahte para vermişler. Bu tarz sıkıntılar insanların başına gelebiliyor. Çok dikkatli olmaları, profilleri dikkatli incelemeleri lazım.”

  • Almanların yüzde 20’si internet kullanmıyor

    Alman Ahşap Sanatçıları Odası tarafından “ipsos” araştırma kuruluşuna yaptırılan bir araştırmaya göre, Almanların beşte bininin internete girme imkanının olmadığı belirlendi.

    Almanların yüzde 68’inin günde bir kaç kez internete girdiği, yüzde 78’inin evde internet erişimine sahip olduğu, yüzde 19’unun iş yerinde internet olduğu ve beşte bir Almanın hiç interneti olmadığı açıklandı. Araştırmaya katılanların yüzde 58’inin akıllı telefonu vasıtasıyla internet ihtiyacını karşıladığı, araştırmaya katılan erkeklerin yüzde 62’sinin akıllı telefon kullanırken kadınlarda akıllı telefondan interneti kullananların oranının ise yüzde 54 olduğu, tablet kullanarak internete girenlerin oranı yüzde 21 olduğu tespit edildi.

    Araştırmada, internet üzerinden alışveriş yapma konusunda doğu ve batı Almanya’da farklılıklar olurken, yaşlılar ile gençler arasında da önemli bir fark ortaya çıktı. 54 yaş altı internet kullanıcılarının yüzde 68’inin alışverişlerini elektronik ortamdan yaptığı belirlenirken, 55 yaşı üzerindeki internet kullanıcılarının internetten alışveriş oranının yüzde 30’lara gerilediği görüldü. Lise çağlarındakilerin yüzde 40’ı internetten alışveriş yaparken, üniversite mezunlarındaki oran yüzde 80’leri buluyor. Doğu eyaletlerinde internetten alışveriş oranı yüzde 31 olarak belirlendi.

    Heiko Lehmann “ipsos” piyasa araştırma kuruluşu, Almanya’da internet kullananların yüzde 81’inin 14 yaş üstü olduğunu, beş yıl önce bu oranın yüzde 75 dolayında olduğunu açıkladı. Almanya’da en çok internet kullananların Berlin’de olduğu belirtilirken, en az kullananların Saksonya ve Türingen eyaletleri olduğu belirtildi.

    İnternetten alışveriş yapanların yüzde 99’unun elbise satın aldığı ve yüzde 65’inin ise sattığı belirlenirken, ikinci sırayı ayakkabının aldığı, satıcıların ise yüzde 52’si elektronik ortamda sattığı belirlendi. İnternet üzerinde yapılan alışverişin üçüncü sırasını gıda maddeleri alıyor. Özellikle kuru gıda sipariş verenlerin oranı yüzde 97 olurken, satışını gerçekleştirenlerin oranının ise yüzde 4 dolayında olduğu tespit edildi. İnternet alışverişin dördüncü sırasında kozmetik ürünleri yerini alıyor. İnternet kullanıcılarının yüzde 90’ı kozmetik ürünlerin internet üzerinde alırken, internet üzerinde satış yapanların oranı yüzde 33 oldu. Yüzde 82 oranındaki kitap alıcısı kitap siparişini internet üzerinden alırken, kitap satıcılarının internet üzerinden satış oranı ise yüzde 36 olduğu belirlendi. İletişim araçlarının satın alınmasının yüzde 65’i internet üzerinden yapılırken, satışı ise yüzde 16 dolayında oldu. İnternet üzerinden en az alınan ve satılan objenin emlak olduğu belirlendi.

  • İnternet bağımlılığı ebeveynlerin çocukları ile yaşadığı sorunların başında geliyor

    Bir zamanlar gelişmişliğin göstergesi gibi görülen internet, bilgisayar ve dijital cihazlar artık en önemli sorunların kaynağı haline gelmeye başladı. Türkiye’de interneti ilk kullanma yaşının son 5 yılda 2’ye düşmesi ve son birkaç yılda ortaya çıkan siber zorbalık çocuklar için tehlike oluşturmaya devam ediyor. Yapılan bir araştırmaya göre de, ebeveynlerin neredeyse yüzde 25’inin çocuklarının internette neler yaptığını bilmediğini çocukların da büyük bir kısmının kontrolsüz bir şekilde internette dolaştığını ortaya çıkardı.

    Çok küçük yaşlardan itibaren çocukların bilgisayar, telefon, tablet gibi teknolojik aletleri kullanmaya başlamalarının birçok önemli sorunu beraberinde getirdiğini belirten Aydın Bahçeşehir Anadolu Lisesi Rehberlik ve Psikolojik Danışman Öğretmenleri Suna Güler ve Aslı Deniz internetin de mutlaka kontrollü olması gerektiğini belirttiler. Çocukların ve gençlerin internet bağımlılığı ve siber zorbalığa karşı korunması için yapılması gerekenleri anlatan Aydın Bahçeşehir Anadolu Lisesi Rehberlik ve Psikolojik Danışman Öğretmenleri Suna Güler ve Aslı Deniz, “12 – 18 yaş döneminde yoğun olarak görülen internet bağımlılığının erkek çocuklarda kızlara oranla 2-3 kat daha fazla riskli bir dönem olarak kabul ediliyor. Bu dönemde internetten dolayı çocuklar, yaşamlarındaki alışkanlıklarından ödün verir. Bunlar yemek yememe, uyku düzeninde bozulma, arkadaşlar ve aile ile daha az vakit geçirme, insanlarla yüz yüze değil de internet üzerinden iletişim kurma gibi davranış biçimleri internet bağımlılığının göze çarpan belirtileri arasındadır. Bu süreçte bir başka çocuk veya ergen tarafından tehdit, aşağılanma ve taciz edilme şeklinde siber zorbalıkla karşılaşan çocuklarımızın oranı yapılan araştırmalara göre yüzde 20 civarındadır.” Diyerek çocukların internet kullanımında da mutlaka kontrol altında tutulması gerektiğini belirttiler.

    “Günlük 45 dakikadan fazla kalınmamalı”

    İnternet kullanımının yaş gruplarına göre belirli süreler aralığında olması gerektiğini vurgulayan Bahçeşehir Koleji Rehberlik ve Psikolojik Danışman öğretmenleri Suna Güler, “İlköğretim döneminde dersler haricinde oyun ve eğlenceye en fazla 45 dakika zaman ayrılmalı. Lise çağında ise 2 saati aşmamalıdır. Bağımlılık düzeyine gelmiş internet kullanımını bir anda tamamen kesmek yerine belirli program dahilinde kontrol altında tutup internet ve dijital dünyanın zararlarından uzak durulabilir. Çocuklarımız ve gençlerimiz internette saatlerce vakit harcamak yerine arkadaş ortamında sinema, tiyatro ve spor aktiviteleri gibi sosyal etkinliklerde bulunmalarını tavsiye ediyoruz. Bu gençleri hem bağımlılıktan kurtaracak hem de sosyalleştirecektir” dedi.

    “Şiddet içerikli ve on-line oyunları oynamayın”

    İnternet bağımlılığı, belirtileri ve kontrol altına alınması ile ilgili bilgiler veren Rehberlik ve Psikolojik Danışman Aslı Deniz ise gençlerin ve çocukların son yıllarda sıklıkla karşılaştığı sorunların başında yer alan siber zorbalığa değindi. Deniz, “Siber zorbalık, yüz yüze etkileşimden daha saldırgan bir tutumun sergilendiği ve anonim isimler kullanıldığı için karşınızdaki kişinin kim olduğunun oldukça zor tespit edilebildiği bir metod. Sosyal medya hesapları bu sorunun en çok karşılaşıldığı ortam. Ayrıca şiddet içerikli görevlerden ve talimatlardan oluşan çevrimiçi oyunlardan uzak durulması gerekiyor. O platformlarda mesaj şeklinde gerçek kişilerden gelen talimatları gerçekleştirmemeli ve böylesi bir durumla karşılaşan çocuklar anında durumdan ailesine haberdar etmeli” diye konuştu.

  • Gemlik’te ücretsiz fiber internet dönemi başladı

    Bursa’nın Gemlik Belediyesi, vatandaşlara ücretsiz internet hizmeti veriyor.

    Vatandaşların yoğun olarak kullandığı Engelsiz Kafe ve Şehit Savcı Mehmet Selim Kiraz Parkı’nda hizmete giren Gemlik Net wifi ağının önümüzdeki günlerde şehir merkezindeki diğer park ve meydanlarda da yaygınlaştırılacağı bildirildi. Birçok resmi işlem, müracaat, sonuç öğrenme ve bilgilendirme gibi işlemler internet üzerinden yapılırken, wifi ağı ile vatandaşlar günün her saati bu noktalarda akıllı telefon, tablet veya taşınabilir bilgisayarlar üzerinden internete girebilecek.

    Göreve geldikleri günden itibaren bütün hizmetlerini yenilikçi uygulamalar üzerine kurduklarını ifade eden Gemlik Belediye Başkanı Refik Yılmaz, “İnternet, günümüz dünyasında hayatımızın çok önemli bir bölümünü teşkil ediyor. meydan ve parklarımızda ücretsiz, hızlı ve güvenli internet erişimi hizmeti için çalışmalara başladık. Günlük hayatı kolaylaştırma adına sunduğumuz hizmetlerin büyük ilgi ile karşılanması bizi sevindiriyor. Ücretsiz -ifi hizmetinden yararlanmak için telefonunuzun wifi özelliğini açtıktan sonra “Gemlik Net wifi” isimli ağa bağlanmak için tıklıyorsunuz. Güvenlik adımı için açılan sayfada telefon numaranız ile gerçekleştirdiğiniz kayıt işleminizin ardından kısa mesaj ile size özel şifreniz telefonunuza geliyor. Şifre bölümüne kısa mesaj ile gelen şifreyi girdikten sonra bu hizmetten ücretsiz yararlanmaya başlıyorsunuz” dedi.