Etiket: İnsansız

  • Kütahya’da İnsansız Hava Araçları Kullanım Kursu

    Kütahya’da İnsansız Hava Araçları Kullanım Kursu

    Kütahya İl Tarım ve Orman Müdürlüğü personeline yönelik İHA kullanım kursu düzenlendiği bildirildi.

    Yakın gelecekte İnsansız Hava Araçları’nın (İHA) her alanda olduğu gibi tarımsal alanda da yoğun bir şekilde kullanılacağını ifade eden İl Tarım ve Orman Müdürü Orhan Özçalık,” Bu yeni teknolojik uygulamalara İl Tarım ve Orman Müdürlüğü olarak hazır olmak amacıyla 30 arkadaşımıza İHA kullanım kursu düzenledik. Projemize destek veren Zafer Kalkınma Ajansı Genel Sekreterimize ve ekibine teşekkür ediyorum. Bağımsız gelecek istiyorsak bunun yolu Tarım ve Hayvancılıktan geçer. Yeniliklere ve desteklere devam inşallah” dedi.

  • İstanbul’da insansız otoparklar dönemi başlıyor

    Akıllı telefonlardan sonra evdeki saatten, depremde can kaybını önleyen betona kadar hayatımızdaki hemen her şey ’akıllı’ olmaya başladı. Hâl böyle olunca, sıra özellikle İstanbulluların sıkıntı yaşadığı otoparklara geldi. İSBAK, inovatif yaklaşımıyla, insansız ’akıllı otopark’lar için kolları sıvadı.

    İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin teknolojik yüzü olan İstanbul Bilişim ve Akıllı Kent Teknolojileri (İSBAK) A.Ş., şehir hayatına yenilikler katarak yaşamı kolaylaştırma çalışmalarını aralıksız sürdürüyor. Toplu taşımadan trafik ışıklarına, yol denetleme sistemlerinden sosyal projelere kadar pek çok farklı alanda ’akıllı ve teknoloji’ odaklı bir yaşam inşa ediyor. İSBAK’ın yenilikçi projelerinden biri olan araca özgü akıllı otopark sistemi de bu amaç için atılmış önemli bir adım. Akıllı otopark sistemiyle araçlarını herhangi bir park görevlisinin yardımına ihtiyaç duymadan park edebilecek olan araç sahipleri, otoparklardaki sensörlü sistemle, otoparkta kalan sürelerini öğrenip ödemelerini yapabilecekler. Akıllı sistemle, aracın ödeme yapmadan parktan çıkmasına kapanlarla engel olunacak. Önceden tanımlanmış kartlarla, kredi kartıyla ya da İstanbul Kart ile hızlıca ödeme yapmak mümkün olacak.

    “Araca özgü otopark sistemi ile otoparklarda insansız bir dönem başlayacak”

    İSBAK Üretim Planlama Şefi Zafer Kavak, sistemin İSPARK otoparklarında yaygın olarak kullanılmasını düşündüklerini söyleyerek, “Mevcut sistemde İSPARK personeli park yapmış aracın yanına gidiyor, saate bakarak fiş kesiyor. Biz bu sistemi otomatikleştirmek istedik. Çünkü araçlar park ettikten sonra personelin aracı gözden kaçırması ya da araç sahibinin ödeme yapması gerektiğini bilmemesi gibi bir durum söz konusu. Bu da maddi kayıp olması demektir” diyerek ihtiyacın nereden doğduğunu belirtti.

    1996’dan beri sahada kullanılan bir sistem

    Aracın, ana arterlerde işaretlenmiş park alanına girmesiyle sistem çalışmaya başladığını belirten Kavak, sistemin güvenli ve sıfır hata ile çalışacağını kaydederek, “Araç park alanına geldiğinde endüktifloop denilen bir sensör devreye girecek. Bu sensör aracın varlık yokluk bilgisini algılayacak. Örneğin 15 dakika olarak tanımladığımız ücretsiz park zamanından sonra sayaç işlemeye başlayacak. Bu sistem 1996’dan beri sahada kullanılıyor aslında. Sinyalize kavşaklar, EDS sistemlerinin tamamı bu sensörle çalışıyor, tam ve doğru bir biçimde algılıyor. Otoparkta da hatasız bir şekilde çalışacağını söylemek mümkün” dedi.

    Tuzaklarla aracın ödeme yapmadan parktan ayrılması engelleniyor

    Akıllı otoparklar sayesinde insandan kaynaklı hatalar ortadan kaldırılmış oluyor. Sistemde tanımlanmış ücretsiz park süresinden sonra araç parkta kalmaya devam ettikçe sayaç işlemeye başlarken, aracın tuzaklarla hareket etmesi engelleniyor.

    “Para ödemesi gerçekleşmeden aracın parktan çıkması mümkün olmayacak. Araç sahibi kiosklarda ödemesini yapacak. İster kredi kartıyla ister İstanbulkart’la isterse özel olarak tanımlanmış başka bir kart tanımlanarak park ücreti ödenebilecek. Ödeme karşılığında fişini alacak araç sahibi. Sistem ödemeyi görünce tuzak inecek ve araç çıkabilecek. Araç sahibinin tutara itiraz edeceği bir durum olmayacak çünkü her şey bilgisayar ortamında olduğu için güvenilir olacak” diyen Zafer Kavak, mevcut otopark çalışanlarının da daha verimli işlerde istihdam edilmesini sağlayacak olan bu sistemin büyük ve katlı otoparklarda da kullanılabileceğini kaydetti.

    “Fikrimizi koruma altına almadan üretim yapmıyoruz”

    İSBAK, geçmişte ihtiyaçlara yönelik olarak pek çok fikri projelendirip, seri üretime geçmiş. Ancak herhangi bir patent başvurusu yapmadıkları için ürünlerinin taklitleriyle karşılaşmış. Kavak, patent almanın gerekliliği ve önemi üzerine vurgu yaparken, “Birlikte çalıştığımız patent firması tarafından bilgilendirildikten sonra artık tüm fikirlerimizi koruma altına almadan üretime geçmiyoruz” dedi.

    Türkiye’de geçmişte patent almanın daha çok bilim dünyasına özgü bir hak ve hatta kavram olduğuna dair kanının yanlışlığına dikkat çeken Adres Patent Genel Müdürü Cumhur Akbulut, patent almanın önemi ve sürecin kolaylığına yönelik yaptığı açıklamada; “Çok değil bundan birkaç yıl öncesine kadar özellikle iş yaşamının yoğun olduğu cadde ve sokak başlarını mesken etmiş ‘değnekçiler’ diye tabir edilen insanlar vardı. Siz aracınızı park etmek için bir yer bulduğunuzu zannettiğiniz noktada kapıyı açar açmaz yanınıza yaklaşan kişiler herhangi bir resmiyeti olmayan, vergi veya işletme kaydı olmayan, üstelik kişi ya da araç güvenlik önlemi olmaksızın hizmet adı altında para toplarlardı. Şimdi ise İstanbul’un birçok noktasında akıllı otopark sistemleri insan hayatını kolaylaştırmak, yaşam kalitesini arttırmak amacıyla güvenli ve teknolojik hizmet kolaylığı sağlıyor” dedi.

    Türkiye’de; insansız hava araçları, kara ve deniz taşıtları, teknolojik buluşlar, savunma veya ağır sanayiye yönelik buluşların yanı sıra akıllı ev sistemleri, akıllı otopark sistemleri, çeşitli yemek pişirme yöntemleri, iş ve süreç yönetim sistemleri gibi güncel hayatı kolaylaştırmaya yönelik her gün onlarca fikir ve proje için patent başvurusu yapıldığını söyleyen Akbulut, “Bu sebeple buluş sahiplerine önerimiz hak ihlallerine karşı kendilerini korumak ve hak iddia edebilmek için küçük büyük demeden tüm fikir ve projeler için herhangi bir yatırım yapmadan önce mutlak suretle; sınai mülkiyet hukuku konusunda uzmanlaşmış mahkeme ve yargı kararlarını bilen; patent başvurularında uzman bir mühendis ve patent vekili danışmanı firma ile çalışmalarıdır” ifadelerini kullandı.

  • Silahlı İnsansız Deniz Aracı ‘Wattozz’ derin sulara ineceği günü bekliyor

    Türk karasularının güvenliğini sağlama konusunda Karadeniz Teknik Üniversitesi akademisyenlerinin desteği ile yürütülen Silahlı İnsansız Deniz Aracı (SİDA) ‘Wattozz’ derin sulara ineceği günü bekliyor. Elektro manyetik mıknatıslarla, kara sularına giren bir uçak gemisinin altına yapışarak patlatabilecek güce sahip olan ‘Wattozz’ Türk savunma sanayiinin geleceğine ışık tutacak. Görünüm olarak Vatoz balığına benzeyen SİDA su altında balina ve yunus balığı gibi hayvanların çıkardığına benzer nitelikte kriptolu akustik ses dalgaları ile kontrol edilecek. Gözlem aracı olarak tasarlanan ancak askeri alanlarda da kullanabilecek olan milli insansız deniz aracı silikon kaplı dış gövdeleriyle canlı bir vatoz ile aynı görünümde olacak. Kara sularında olası bir saldırı anında hedefteki bir denizaltıyı veya savaş gemisini batırmaya sebep olacak bir bombayı söz konusu hedefe ulaştırma ve patlatma özelliğine sahip olan SİDA, uyku modunda deniz zemininde hareketsiz durabilme özelliği ve sinyal emici boya ile kaplanmış iç kabukları sayesinde radarlar tarafından tespit edilemeyecek özelliği de sahip.

    ” ’10 milyar dolarlık uçak gemisini 10 bin dolarlık bir teknoloji batırabilir mi?’ fikri ile yola çıktık”

    Silahlı İnsansız Deniz Aracı (SİDA) projesini üreten ekipte bulunan ve projenin de mimarları arasında yer alan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Öğretim Üyelerinden Prof. Dr. Fazıl Kırkbir, SİDA’nın uzaktan kumandalı yapay zekaya sahip teknolojik bir balık olduğunu belirtti.

    Kırkbir “Prof. Dr. Ekrem Cengiz’in bir cümlesi ile SİDA ortaya çıktı. Proje ve çizimleri bana ait ama benim o projeyi yapmamdaki sebep Ekrem hocamın bir cümlesidir. ‘Uçak gemisi olan ülkeler şundan çok korkuyorlar 10 milyar dolarlık uçak gemisini 10 bin dolarlık bir teknoloji batırabilir mi?’ bu cümle benim SİDA’nın fikrini ortaya atmama, geliştirmeme sebep oldu. Albayraklar Savunma ve Teknoloji A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Adnan Albayrak’a da teşekkür etmek istiyorum. Projeyi tasarladıktan sonra Adnan beyi aradım. ’Böyle bir proje var ne dersiniz yapabilir miyiz?’ dedim. Bana ’Hocam yapılabilir mi?’ dedi. Ben de kendisini ikna ettim. ’O zaman yapalım’ dedi. Eğer bana ’hocam bırak elimizdeki projelerle uğraşalım’ deseydi bu proje açıkçası hayata geçmezdi. Dünyada eşi benzeri olmayan bir proje. Kimi ülkeler kendi haber bültenlerinde bunu dünyaya hareketli mayın olarak lanse ettiler. SİDA sizin istediğiniz yerde deniz altına çöküp uyku moduna geçiyor. Günlerce orada bekleyebiliyor. Kıta sahanlığını tehlike arz edecek bir durum olduğu zaman kendisine gelen direktifler sonucu gidip geminin altına yapışıp kendini patlatıyor. Sonuç olarak geminin batmasına sebep oluyor. Saldırıdan ziyade aslında bir savunma aracı ama saldırı olarakta ileride kullanılabilir. Fakat bizim düşüncemiz tamamen savunma amaçlı” dedi.

    Bazı projelerin gerçekleşmemesinin nedenlerine değinen Prof. Dr. Fazıl Kırkbir, “Bizim ülkemizde maalesef bir batı hayranlığı var. Osmanlı’nın son zamanlarında başlayan bu batı hayranlığına biraz da eğitim sistemi sebep oluyor. İstiyoruz ki önce başkaları bir şey yapsın biz taklit edelim. Biz de çok şeyler yapabiliyoruz bu noktada düşünenlerimiz var ama onların da maalesef elinde imkan olmuyor. Elindeki imkansızlık böyle projelerin ortaya çıkmamasına neden oluyor. Bizim imkanımız oldu böyle bir proje ortaya çıktı’’ ifadelerini kullandı.

  • Jandarmadan gece görüşlü insansız hava aracıyla midye operasyonu

    Bursa İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, Gemlik ilçesinde gece görüşlü insansız hava aracıyla yaptığı operasyonda piyasa değeri 1 buçuk milyon lira olan 25 bin 100 kilogram kaçak midye ele geçirdi.

    Olay, Gemlik ilçesinde bulunan bir dinlenme tesisinde meydana geldi. 80 plakalı bir tıra 34 plakalı minibüsle midye getirildiği tespit edildi. Ekipler gece görüşüne sahip insansız hava aracıyla yaptıkları keşif sonucu harekete geçti. Yapılan operasyonda piyasa değeri 1 buçuk milyon lira olan 25 bin 100 kilogram kaçak midye ele geçirildi. Ele geçirilen midyeler imha edilmek üzere Gemlik İlçe Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğüne teslim edildi. Olayı gerçekleştiren şahıslara idarî para cezası kesildi.

  • Yerli ve milli ilk insansız deniz aracı ‘İDA’ sergilenecek

    Savunma ve havacılık sektörünün geliştirilmesine yönelik üretilen iş ve hizmetlerin ziyaretçilere anlatılacağı High Tech Port’ta ilk yerli ve milli insansız deniz aracı İDA da sergilenecek.

    17’nci MÜSİAD EXPO kapsamında gerçekleşecek ve bu yıl dördüncüsü düzenlenen High Tech Port’da Türkiye’nin savunma sanayii ürünleri sergileniyor. Türkiye’nin ilk yerli ve milli insansız deniz aracı İDA, MÜSİAD EXPO’da ziyaretçileriyle buluşacak.

    Yapılan duyuruya göre insansız olarak çalışabilen, üzerindeki oto pilot, otomatik rota konumlandırma ve dinamik konumlandırma sistemleriyle görev bilgisayarına yüklenilen rota üzerinde gidebilen Türkiye’nin ilk milli ve yerli İnsansız Deniz Aracını (İDA) Kayacı Savunma Sistemleri geliştirdi. En son teknoloji hibrit bir araç kurgusuyla geliştirilen İDA sistemi, üzerinde bulunan ve hem otomatik hem de karadan kontrol edilerek çalışabilen sensörler (radar, lidar, termal kamera, optik kamera, dinamik konumlandırma sistemi, otomatik rota konumlandırma ve oto-pilot sistemi) sayesinde sınır güvenliği ve düzensiz göç ile mücadele amaçları kapsamında ülkemizin deniz sınırlarının güvenliği alanında kullanılabilecek. Üzerinde herhangi bir mürettebat bulunmadığından ve otonom olarak çalışabilme özelliğinden dolayı, ağır deniz koşullarında ve mürettebatlı gemilerin görev yapamadığı koşullarda İDA görev yapabilecek.

    MÜSİAD Genel Başkanı Abdurrahman Kaan, High Tech Port’un büyüyerek devam edecek bir proje olduğunu, Türkiye’nin dünyada savunma sanayiinin liderlerinden biri olma iddiasının taşıyıcısı olduğunu ifade etti. İDA’nın yerli ve milli sermaye ürünü olarak tüm teknoloji ve sanayi firmalarımız için örnek bir proje olduğunu söyleyen Kaan, MÜSİAD EXPO’da High Tech Port ve İDA’ya ev sahipliği yapmaktan mutluluk duyduğunu belirtti.

    “Terörle mücadelede ve sınır güvenliğinde SİDA kullanılacak”

    İDA hakkında bilgi veren Kayacı Savunma Sistemleri Yönetim Kurulu Başkanı ve MÜSİAD Mersin Önceki Dönem Şube Başkanı Hakan Kayacı, geliştirilen İDA sistemi sadece gözetleme ve keşif amaçlı değil, üzerine yük olarak takılabilecek silah sistemleri ile Silahlı İnsansız Deniz Aracı (SİDA) olarak da kullanılabileceğini belirtti. Kayacı, söz konusu SİDA’nın terörist, korsan ya da düşman unsurlara karşı askeri amaçlar için kullanılabileceğini, SİDA’nın Türk savaş gemilerinin gözü ve kulağı olacağını ifade etti. Kayacı şöyle devam etti: “SİDA, sismik araştırmalar yapan Barbaros Hayrettin gemisi ya da sondaj çalışmaları yapan Fatih Gemisi gibi önemli gemilerin güvenliğini de sağlayabilecek. Türkiye’ye yüksek teknolojiye sahip yerli ve milli bir savunma aracı kazandırdığımız için gururluyuz. Ar-Ge çalışmalarımız sürüyor, savunma sanayi konusunda Türkiye’nin de dünyanın önemli ülkelerinden biri olması yolunda çalışmaya var gücümüzle devam edeceğiz.”