Etiket: inşaat

  • Gökçeada’da arkeolojik sit alanına kaçak inşaat yapıldı iddiası

    Gökçeada’da arkeolojik sit alanına kaçak inşaat yapıldı iddiası

    Çanakkale’nin Gökçeada ilçesindeki Kaleköy Balıkçı Barınağı’nda yapılan inşaatın belediye tarafından kaçak olarak yapıldığı iddia edildi. Arkeolojik sit alanı olan bölgeye yapılan inşaata vatandaşlar tepki gösterdi.

    Gökçeada Belediyesi, Kaleköy Balıkçı Barınağı içinde çay bahçesi olarak kullanılmak üzere inşaat yapımına başlamasının ardından çevreciler olaya tepki gösterdi. Vatandaşlar, inşaatın kaçak olarak yapıldığını ileri sürerek, CİMER’e şikayette bulundu. Çanakkale Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile Çanakkale Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü yetkililerinden oluşan bir komisyon, 2 Haziran tarihinde Kaleköy Balıkçı Barınağı içinde belediye tarafından yapımı süren inşaatlarda incelemelerde bulundu.

    Edinilen bilgiye göre, Çanakkale Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü ile Çanakkale Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü yetkililerinden oluşan komisyon, gelen şikayetler üzerine bölgede inceleme başlattı. Yapılardan birinin arkeolojik sit alanı içinde Kültür Varlıkları Koruma Kanunu’na muhalefet edilerek yapıldığı, diğerinde ise kıyı kenar çizgisine tecavüz ve dolgu planına aykırılık olduğu belirlendi.

    Kıyı kenar çizgisine tecavüz

    Komisyon tarafından yapılan incelemede, inşaatlardan birinin arkeolojik sit alanı içinde olduğu, diğerinin de kıyı bandında dolgu alanı üzerine yapıldığı belirlendi. Komisyon raporunda, arkeolojik sit alanında yapımı süren inşaat için Gökçeada Belediyesi’nin kurumlardan izin alınmadığını ve 2863 sayılı Kültür Varlıkları Koruma Kanunu’na muhalefet ettiğini belirtti. Kıyı bandında dolgu üzerine yapılan inşaat ile ilgili yapılan teknik incelemede ise kıyı kenar çizgisine tecavüz ve dolgu planına aykırılık olduğu belirlendi. Raporu hazırlayan komisyon, Gökçeada Belediyesi’ne gönderdiği yazıyla inşaatı durdurmasını istedi. Ayrıca belediyeye, izinsiz ve yasaya aykırı inşaat yaptığı gerekçesiyle idari yaptırım cezası uygulanacağı öğrenildi.

    Öne sürülen iddiaların asılsız olduğunu öne süren Gökçeada Belediye Başkanı Ünal Çetin, “Bizim Kaleköy mevkii, Gökçeada’nın turizm noktasında en önemli lokasyonlarından bir tanesidir. Halihazırda bulunan, metalden yapıldığı için küflenmiş, pas içerisinde olan, evveliyatında yapımıyla alakalı hiçbir izni olmayan yerleri kaldırdık. Yasallaştırılmış, ruhsatları kesilmiş, daha küçük bir alanda Gökçeada’nın mimarisine uygun taşla kaplanmış bir şekilde yeni çay bahçeleri yapıyoruz. Mevcut müstecirlerimizi oraya alarak, buraları temizlemek ve peyzajını yapmak üzere başladığımız bir çalışma. Gökçeada Belediyesi’nin 2004 yılında onaylanmış sit haritası var. Bizim çay bahçelerini yapmış olduğumuz bölge, her ne kadar sit alanında görünse de 2005 yılında Bayındırlık Bakanlığı tarafından hazırlanan 1/1000 uygulamalı imar planları mevcuttur. Yaptığımız bu çalışmalar, yasallaştırmaya çalıştığımız, estetik ve güzellik anlamında katma değer sağlayacağına inandığımız, bütün esaslar bu dolgu planının plan hükümleri çerçevesinde ilgili mimari, elektrik, statik, mekanik projeleri çizilerek ve ruhsatları kesilmiş binalarımız” dedi.

    “Elit birine verecekmiş”

    Kaleköy Balıkçı Barınağı’nda 30 yıldır işletmecilik yapan İlbal Dağnık ise “Yeni yapılan çay bahçelerinin etik olmadığını düşünüyorum. Bizim şu anki var olan işletmemiz 1988’li yıllarda yapıldı. Bizim burada eski kayınpederimizden kalan çardaklarımız vardı. Çardaklarımız yıkıldı. Burası dolgu alanı yapıldı. İki tane çay bahçesi yapıldı. Bu çay bahçelerinin biri de bizim var olan çardağımızın karşılığında bize kiralandı. Fakat bizler her seferinde şunu söyledik. Var olanı güzelleştirelim, var olmayanı da çirkinleştirmeyelim. Şu andaki yapılan çay bahçelerinin zaten bir tanesi sit alanı içerisinde. Yarısı sit alanında, yarısı da limana çıkmış. Arkamda denize plaj olmasına rağmen, belediyenin lunapark tarzı çocukların oynayacağı zıpzıp alanı var. Plajımızı da kullanamıyoruz. Ben o yüzden de o tarafa geçme taraftarı değilim. Var olan mekanım benim anlaşmamda 180 metrekare iken bana orada, 60,70, 80 metrekare, neyse çok düşük bir alan veriliyor. Kapalı bir alan yapılıyor. Sayın başkan bizimle gelip konuşmadı. Fikrimizi almadı, görüşümüzü sormadı. Telefon açıp, çağırdığımız halde gelmedi. Üst katı başkasına verecekmiş. Elit birine verecekmiş” diye konuştu.

  • Gümüşhane’de inşaat alanında göçük

    Gümüşhane’de inşaat alanında göçük

    Gümüşhane’de bir inşaat alanında göçük meydana geldi. Alanın bitişiğindeki 2 bina tedbir amaçlı mühürlenerek vatandaşlar güvenli alanlara gönderildi.

    Gümüşhane il merkezindeki Karşıyaka Mahallesi, Bahçeli Sokak’ta ev yapılmak için açılan alanda akşam saatlerinde büyük bir gürültüyle göçük meydana geldi. Olayın ardından alanda inceleme yapan İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü (AFAD) ve Gümüşhane Belediyesi teknik ekipleri kopmaların devam etmesi üzerine alanın bitişiğindeki 2 binayı mühürleme kararı aldı. İki binada oturan 6 aile bu geceliğine evlerini terk ederek güvenli alanlara giderken, binalar Belediye Zabıta Müdürlüğü ekipleri tarafından mühürlendi.

    Olayın ardından gazetecilere bilgi veren Belediye Zabıta Müdürü Mustafa Ceylan, “Bugün saat 18.30 civarında inşaat sahası olarak boşaltılan alanda kaya düşmesi şeklinde ihbar geldi. AFAD, belediye ve Valiliğimiz ekipleriyle birlikte incelemelerde bulunduk. Yapılan incelemeler sonucunda inşaat alanı içerisinde arazi şartları nedeniyle taş düşmeleri olduğu tespit edildi. Detaylı incelemeler ilgili kurumlarca gün ağarınca tekrar değerlendirilecek” dedi.

    Tedbir amaçlı inşaat çevresinde bulunan 2 binadaki 8 dairede 6 ailenin oturduğunu tespit edildiğini ve yaklaşık 18 kişinin yaşadığı 2 apartmanı tedbir amaçlı mühürlediklerini kaydeden Ceylan, “Vatandaşlarımız geceyi rahat bir şekilde geçirmeleri için güvenli yerlere yerleştirildi. Gün ağardıktan sonra alanda tekrar gerekli çalışmalar yapılacak. Daha sonra binaların tekrar kullanıma açılıp açılmayacağı ve detaylı bir çalışmadan sonra olumsuzluk olup olmadığı değerlendirilecektir” şeklinde konuştu.

  • İnşaat Mühendisleri Odası’na ‘Bilge’ aday

    İnşaat Mühendisleri Odası’na ‘Bilge’ aday

    İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Erzurum Şube Başkanlığı için seçim yarışı sürerken, adaylardan Hayati Bilge, meslek mensuplarıyla bugün öğle yemeğinde bir araya geldi.

    Kent merkezindeki özel bir kafede gerçekleştirilen organizasyona İMO üyesi çok sayıda mühendis katılırken, Hayati Bilge’nin verdiği mesajlar ise dikkat çekti.

    İMO Şube Başkan Adayı Hayati Bilge, “Bizim çıktığımız bu yol, makam, koltuk, sosyal statü ya da etiket elde etmek için değil, mesleğimize ve meslek mensuplarımıza sahip çıkmak için çıktığımız bir yoldur” dedi.

    Meslekte Birlik ve Dayanışma

    “Mesleki Birlik ve Dayanışma” adıyla organize edilen yemeğe, Erzurum’da kamu kurum ve kuruluşlarında görev yapan inşaat mühendislerinin yanı sıra, faaliyetlerini özel olarak yürüten çok sayıda meslek mensubu katıldı. Hayati Bilge’nin, yol arkadaşlarını İMO üyeleriyle tanıştırdığı toplantıda, birlik, beraberlik ve dayanışma vurgusunda bulunuldu.

    “Biz yüreğimizi ortaya koyduk”

    İMO Erzurum Şube Başkan Adayı Hayati Bilge, Erzurum İMO’nin bin 700 üyesiyle Erzurum’un ve hatta bölgenin dahi en prestijli meslek odalarından birisi olduğunu vurgulayarak, “Buna rağmen meslek mensupları olarak çeşitli sıkıntılarla, zorluklarla ve güçlüklerle karşı karşıyayız. Mesleki sorunlarımız bir yana dursun, mühendisler olarak bizler kendimizi bile ifade etmekte artık güçlük çeker durumdayız. Bu gidişe ‘dur’ dememiz gerekiyor. Mesleğimiz ve mesleğimizin geleceği için bir olmalıyız, beraber olmalıyız. Biz bu yola çıkarken yüreğimizi ve tüm samimiyetimizi ortaya koyduk. Erzurum İMO’nun mesleğine sevdalı tüm üyelerini bu samimiyete, bu heyecana ve bu coşkuya ortak olmaya çağırıyoruz. Üstelik bunu kendimiz için de istemiyoruz. Mesleğimizin yarınları için istiyoruz, odamız için istiyoruz” ifadelerini kullandı.

    Hesabını bizden sorun

    Sahip olduğu tecrübe ve deneyiminin yanı sıra mesleki kariyeleriyle sadece Erzurum’da değil, yurt genelinde de isim yapmış bir mühendis olan Hayati Bilge, “Ne benim, ne de benimle birlikte yürümek için bu yola çıkan hiçbir arkadaşımın koltuk, makam ya da etikete ihtiyacı yok. Biz bu mesleğe ömür vermiş ve mühendisliğe yeniden eski cazibesini kazandıracağına inanmış bir ekibiz. Başlattığımız seferberliğe işte bu yüzden meslekte birlik ve dayanışma adını verdik. Çünkü biliyoruz ki; sorunlarımızı ancak ve ancak bir araya gelirsek çözeceğiz. Eğer bu göreve seçilirsek ve söylediklerimizin aksini yaparsak; bunun hesabını bize en ağır biçimde sorabilir, yakamıza dilediğiniz gibi yapışabilirsiniz. Dolayısıyla meslek mensubu arkadaşlarımıza çağrımız şudur: Gelin, meslek odamızı yine bu mesleğin mensupları olarak bizler yönetelim! Bir mesleğin kaybettiği gücünü geri nasıl toparladığını hep birlikte gösterelim” diye konuştu.

    Erzurum İMO seçimlerinde Hayati Bilge ile birlikte Ünal Kıraç, Abdulkadir Orhan yarışıyor.

  • Başkan Orhan, inşaat mühendislerini kutladı

    Başkan Orhan, inşaat mühendislerini kutladı

    Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan, her yıl 19 Aralık’ta kutlanan insanlık tarihi başlayan İnşaat mühendisliği ile ilgili yazılı bir kutlama metni yayınladı.

    Aynı zamanda kendisi de Çevre Yüksek Mühendisi olan Başkan Orhan, yayınladığı mesajda İnşaat Mühendisliği mesleğinin dünyanın en eski mesleği olduğuna dikkat çekti.

    Ülkemizde İnşaat Mühendisliği öğretiminin başlangıcının 1773 yılında kurulan Mühendishane-i Bahri-i Hümayun`un kuruluşu olarak kabul edildiğine değinen Aziziye Belediye Başkanı Orhan, “Bugünkü İstanbul Teknik Üniversitesi’nin de başlangıcı olan bu kurum, ülkenin bir “ıslahat” umudu olarak kurulmuştur. Teknik ve teknolojik alanda hızlı bir şekilde gelişen Avrupa devletleri karşısında öncelikle askeri alanda olmak üzere başarısızlığa uğramanın temel nedeni olarak teknik alanda ortaya çıkan geri kalmışlık görülmüştür. Bu nedenle gelişmeyi sağlayabilmek için mühendis yetiştiren okulların kurulmasına karar verilmiştir” dedi.

    Türkiye’nin deprem kuşağında bir ülke olması hasebiyle İnşaat Mühendisliği mesleğinin ayrı bir önem kazandığına değinen Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan, “Bilindiği üzere ülkemiz deprem fay hatları üzerinde bulunuyor. Erzurum’un ikinci derecede deprem riski altında olduğunu da hatırlatmak isterim. Dolayısıyla inşaat sektöründe milimetrik hatalara bile meyil verilmemesi gerekiyor. İnsan hayatının yükünü taşıyan bu zorlu görevi yapan İnşaat Mühendislerimizin 19 Aralık İnşaat Mühendisleri Gününü tebrik ediyorum” diye konuştu.

  • İnşaat seramikleri sektörünün katma değer oluşturma gücü geçen yıl yüzde 36 arttı

    İnşaat seramikleri sektörünün katma değer oluşturma gücü geçen yıl yüzde 36 arttı

    İnşaat seramikleri sektörünün katma değer oluşturma gücü, geçen yıl yüzde 36’ya yükseldi. Seramik sektörünün ihracat yerli katma değer oranı yüzde 82 ile rekor seviyede oldu.

    Türkiye Seramik Federasyonu tarafından hazırlanan yerli katma değer raporu açıklandı. Rapora göre; inşaat seramikleri sektörünün katma değer oluşturma gücünü 2009 yılında yüzde 29,4 iken 2018 yılında ise yüzde 36’ya yükseldi. Seramik sektörünün ihracat yerli katma değer oranı yüzde 82 ile rekor seviyede oldu.

    Rapora göre, 2009-2018 dönemlerini kapsayan 10 yıllık süre zarfında, 7,32 milyar dolarlık inşaat seramikleri ihracatı gerçekleşti. 10 yıl içerisinde gerçekleştirilen toplam ihracat, Türkiye’ye 5,93 milyar dolarlık yerli katma değer sağladı. 2009-2018 yılları arasında, inşaat seramikleri sektörünün üretimden oluşturduğu katma değer, sürekli olarak artış eğilimi içinde. 10 yıllık dönemde, seramik kaplama malzemeleri toplam 13 milyar TL ve seramik sağlık gereçleri ise 5,5 milyar TL üretimden katma değer oluşturdu. Bu sayede inşaat seramikleri sektörü, son 10 yılda cari fiyatlarla 18,5 milyar TL üretimden katma değer oluşturmuş oldu.

    “İhracatımızın artması için ihracat odaklı enerji politikalarına ihtiyacımız var”

    Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Erdem Çenesiz, konu ile ilgili değerlendirmesinde, “Sektörümüz, 300 binden fazla dolaylı istihdam oluşturan büyük bir yapı. Yerli katma değer raporu, seramik sektörünün Türkiye’ye ne kadar net döviz kazandırdığını net bir şekilde ortaya koyuyor. Sektörümüzün gerçekleştirdiği her 100 dolarlık ihracatın 82 doları Türkiye’de kalıyor. Bu oran başlı başına bir rekordur. Seramik sektörü ihracatının artması cari açığın kapanmasında kıyaslanmaz oranda katkı sağlıyor. Yerli katma değer oranı çok yüksek ancak enerji yoğun bir sektörüz. İhracatımızın artması için sektöre özel, ihracat odaklı enerji politikalarına ihtiyacımız var. 2018 yılı başından bu güne 20 ayda sanayi doğalgaz fiyatına gelen yüzde 91’lik fiyat artışı uluslararası rekabet gücümüzü düşürüyor. Yüksek oranda yerli katma değer oluşturan bir sektör olarak enerji politikalarında ihracata dayalı bir bakış açısına ihtiyacımız var” dedi.

    10 yılda 56,8 milyar TL değerinde üretim yapıldı

    Açıklanan raporda, 2009-2018 yılları arasındaki 10 yıllık dönemde, seramik kaplama malzemelerinin toplam 42,1 milyar TL ve seramik sağlık gereçlerinin ise 14,7 milyar TL üretim değerine ulaştı. İnşaat seramikleri sektörünün son 10 yılda cari fiyatlarla 56,8 milyar TL değerinde üretim yaptı.