Etiket: İnşa

  • TDED Genel Başkanı Erdem: “Güçlü medeniyetler ancak güçlü diller ile inşa edilebilir”

    TDED Genel Başkanı Erdem: “Güçlü medeniyetler ancak güçlü diller ile inşa edilebilir”

    Türkiye Dil ve Edebiyat Derneğinin (TDED) Erzurum’da 3 gün sürecek istişare ve değerlendirme toplantısı başladı. TDED Genel Başkanı Ekrem Erdem, güçlü medeniyetlerin ancak güçlü diller ile inşa edilebileceğini belirterek, toplantılarında hedef planlamaları yaptıklarını söyledi.

    TDED 6. İstişare ve Değerlendirme Toplantısı, Atatürk Üniversitesi 15 Temmuz Kültür ve Gösteri Merkezi Mavi Salon’da başladı. Toplantıda Türkçe’nin doğru kullanımı ve dilin kullanımı konusunda kimlik sorunu konularına değinildi. Bir yıllık hedeflerin belirleneceği istişare toplantısının açılış programında daha önce belirlenen hedeflerin de değerlendirileceğine vurgu yapıldı.

    TDED Genel Başkanı Ekrem Erdem, Türkçe’nin yabancı etkilerden kurtulabilmesi için okullarda sözlüğün mecburi ders olarak okutulması gerektiğini vurguladı. İstişare toplantılarında hedef planlamaları yaptıklarını belirten Erdem, “Güçlü medeniyetler ancak güçlü diller ile inşa edilebilir. Yüksek bir kültür seviyesine erişebilmek için yüksek seviyede bir kültür diline sahip olmamız gerekir. Dünyada söz sahibi olmak isteyen bir milletin öncelikle kendi diline sahip çıkması gerekir. Türkçe’nin yabancı kelimelerden kurtarılarak, bağımsız bir şekilde gelecek nesillere taşınması için çalışmamız gerekiyor” dedi.

    İsim ve soy isimlerdeki yanlışlıkların mahkeme kararı ile düzeltilebildiği durumlarda kolaylık olması için 2017 yılında geçici bir yasa getirildiğini ifade eden Erdem, süresi dolan 7039 sayılı geçici Kanun’un 3 yıl süre daha uzatıldığını açıkladı. Erdem, isim ve soy ismin dilekçe ile değiştirilmesine dair yasal düzenleme ile mahkeme kararı almaya gerek kalmaksızın dilekçe ile vatandaşların yanlışlıkları nüfus müdürlüklerinde düzelttirebileceğini söyledi. İsimlerin kimlik olduğunu belirten Erdem, bir insanın isminden hangi ülkenin mensubu olduğunu, hangi yörenin insanı olduğunu rahatlıkla bilinebileceğini söyledi. 24 Haziran 1934 tarihinde kabul edilen Soyadı Kanunu sonrasında bilerek ya da bilmeyerek küçük düşürücü, aşağılayıcı birçok kelimenin soyadı olarak kullanıldığını ifade eden Erdem, Yenge, Enişte, Salakoğlu, Yalaka, Dönekoğlu gibi soy isimler olduğunu ve bu soy isimlerin büyük bir sıkıntıya sebebiyet verdiğini dile getirdi. İsimlerin anlamlarının bilmeden değiştirildiğini ifade eden Erdem, şapkalı kelimelerin telaffuzu konusunda da uyardı. “İlk insan Âdem aleyhiselamdan bahsederken veya çocuklarınıza koymuş olduğunuz ismi yanlış bir telaffuz ederken kullandığınız ‘Adem’ lafı yok sayma anlamına geliyor. Çünkü adem kelimesinin anlamı yok demektir, Türkçemizi doğru kullanalım” şeklinde konuştu.

    TDED Erzurum Şube Başkanı Murat Ertaş ise, 93 harbinde Erzurum halkının mücadelesinin yıl dönümü olduğunu belirterek, Erzurum’a Türkiye’nin dört bir yanından gelen 100 edebiyatçıya şehrin öneminden bahsetti.

    Toplantıda TDED Erzurum Şube Başkanı Murat Ertaş, Atatürk Üniversitesi Rektörü Ömer Çomaklı, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Erzurum Milletvekili Selami Altınok ve TDED Genel Başkanı Ekrem Erdem sırasıyla açılış konuşmalarını gerçekleştirdi.

  • Saat Kulesi kale mescidinin minaresi olarak inşa edildi

    Saat Kulesi kale mescidinin minaresi olarak inşa edildi

    Erzurum Kalesi surları içerisinde bulunan Saat kulesinin ilk olarak kale içerisinde yer alan kale mescidinin minaresi olarak yapıldığı ancak daha sonra yaşanan işgaller sırasında gözetleme kulesi olarak kullanıldığı belirtildi. 19. yüzyılda minareye çan ve saat yerleştirildiğinin belirlendiği belirtildi.

    Saat Kulesi ve Kale mescdinin 1072 yılında inşa edildiğini belirten Sanat Tarihçisi Nihat Sefa Komesli, bu yapıların Anadolu’da en erken yapılmış Türk İslam yapılarından birisi olduğuna dikkat çekti.

    Komesli, Saat kulesi ilk başta mescidin minaresi olarak kullanılmış olsa da o dönemlerde akınların sürekli olmasından dolayı gözetleme kulesi olarak da kullanılmaya başladığını dile getirdi.

    Erzurum Kalesinin kuruluşu ile ilgili bilgilerin ne yazık ki M.S. 415 yılından önceye gidemediğini belirten uzmanlar, Bizans Generali Anatolius tarafından yaptırıldığı bilinen kaleye Bizans kralın adından ötürü “Thedosiopolis” ismi verildiğini, kaynaklarda “Karin” adı ile anılan şehre Araplar “Kali-kale” veya “Kali” adı verdiklerini dile getiriyorlar.

    Sanat Tarihçisi Nihat Sefa Komesli, Bugünkü Erzurum adının “Erzen”den gelmekte olup Siirt yakınlarındaki “Erzen”den ayırt etmek için “Erzen el-Rum” adı verildiğini anımsatarak, “502 yılında Sasanilerin eline geçen kale sık sık Bizans ve İranlılar arasında el değişmiştir. Erzurum’un Arapların eline geçişi ise Habib-bin Mesleme zamanında olmuştur. 755 yılına ait bir bilgiye göre kale, Halife Ebu Mansur tarafından tamir edilerek güçlendirilmiştir. 1048 yılında ise Kutalmış ve İbrahim Yınal liderliğindeki Selçuklu birlikleri bölgeye girmesi ile kale dolayısıyla şehir Türk egemenliğine girmiştir. Kalenin güneybatı köşesinde üzerinde kûfi yazılı bir kitabede bulunan saat kulesi (Tepsi Minare-Kesik Minare) yer almaktadır” diye konuştu.

    Erzurum Kalesinin üzerindeki kitabeye göre Erzurum’un en eski yapısı durumunda olduğunu belirten Nihat Sefa Komesli, “Kare bir kaide ile başlayan alt bölüm, beden duvarlarından itibaren silindirik ve iki renkli taş örgü ile devam eder. Belirli bir yükseklikten sonra tuğla örgülü silindirik gövde başlamaktadır. Yukarı doğru hafifçe daralan gövdenin şerefe altına kadar olan kısmı orijinalliğini korumaktadır. Şerefeden yukarısı batılılaşma özelliği gösteren ahşap malzemeli eklentidir. 1124- 1132 yılları arasında hüküm süren Saltuklu beylerinden Ebul Muzaffer Gazi zamanında yapıldığı kitabesinden anlaşılmaktadır. Kulenin doğusunda kale duvarının güney kesimine içten bitişik olan mescitte 12. ve 13. yüzyıl özelliği göstermektedir. Doğuda, batıda, kuzeyde ve kasnak kısmında açılan pencerelerle aydınlatılmış olan mescit, küçük ölçülerde mihraba paralel iki sahandan oluşur. Mihrap önü kubbesi dıştan yöresel bir mimari geleneği de yansıtan yüksek kasnaklı konik külahlı bir örtüye sahiptir. Mihrap nişi güney duvarının orta burcunun içine yerleştirilmiştir. II. Mahmut Döneminde (1808-1839) onarım gördüğü anlaşılan güneydoğudaki kalenin girişi “Hisar Peçe” olarak adlandırılan bir tür avluya açılır. Burada çeşitli mekanlar ve bir hamam yer almaktadır. Kalenin asıl girişinin saat kulesinin de bulunduğu köşedeki kenar açıklığından olduğu tahmin edilmektedir. Erzurum Kalesi ile elde ettiğimiz gravürler ve haritalar kalenin geçmişte durumu hakkında bilgi sahibi olmamızı sağlamıştır” dedi.

  • Başkan Orhan: “Gönüller inşa ediyoruz”

    Başkan Orhan: “Gönüller inşa ediyoruz”

    Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan, ev ziyaretlerine devam ediyor.

    Her fırsatta ilçe esnafını ziyaret eden ve vatandaşların evlerine giderek görüşlerini dinleyen Başkan Orhan, bu kez Aziziye’de yaşayan Ali Narlı ve Hava Aksan’ı ziyaret etti.

    Önce hasta yatağındaki Ali Narlı’yı evinde ziyaret eden Başkan Orhan, hasta yakınlarıyla sohbet ederek, her zaman yanlarında olduklarını ve ihtiyaç duyulması halinde gereken her türlü desteği sağlamaya hazır olduklarını ifade etti. Narlı’nın küçük torunuyla da ilgilenerek sohbet eden Başkan Orhan, küçük kıza hediye vermeyi de ihmal etmedi.

    Başkan Orhan, buradaki ziyaretinin ardından Hava Aksan’ın evinde misafir oldu. Hava Aksan ile de sohbet edip, hasbihal eden Başkan Orhan, Aziziye Belediyesi olarak 7-24 vatandaşın hizmetinde olduklarını kaydetti.

    Yönetim anlayışlarının temel prensibinin istişare kültürüyle hareket etmek olduğunun altını çizen Başkan Orhan, sözlerini şöyle sürdürdü.” Vatandaşlarımızla istişareler neticesinde tüm kararlarımızı alıyoruz. Enerjimizi onlarla bir araya gelerek yeniliyoruz. Gönül köprülerini el birliğiyle inşa ettik. Yaptığımız her ziyaretin özünde gönül yapmak ve dua almak yatıyor.” diye konuştu.

  • Başkan Sekmen: “Erzurum’un yarınlarını hep birlikte inşa edeceğiz”

    Başkan Sekmen: “Erzurum’un yarınlarını hep birlikte inşa edeceğiz”

    Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, seçim temasları kapsamında bir araya geldiği Yukarı Mumcu esnafıyla Erzurum’un yarınlarını konuştu. Başkan Sekmen, Yukarı Mumcu esnafı ile bir araya geldi. Sekmen, “Erzurum’un geçmişi çok eskilere dayanan semtlerinden olan Mumcu’yu şehrimizin incisi haline getireceğiz” dedi. Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’in seçim çalışmaları aralıksız devam ediyor. Mumcu’nun, Erzurum’un tarihi geçmişi çok eskilere dayanan semtlerinden birisi olduğuna dikkati çeken Başkan Sekmen, “Erzurum’da Mumcu’nun çok özel bir yeri ve tarifi vardır. Mumcu bu kadim şehrin yerel dokusudur, örtüsüdür, ziynetidir. Erzurum’un dört bir yani gibi, Mumcu için de nitelikli yatırım projelerimiz var” diye konuştu.

    ERZURUM MUMCU İLE VİTRİNE ÇIKACAK

    Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Mumcu’daki dönüşüm ve değişim çalışmalarına görev süresi dahilinde zaten start vermiş olduklarını hatırlatarak, “Mumcu’da hali hazırda devam eden projelerimiz var. Bunlara ilaveten Mumcu’muzun aynı zamanda şehir merkezini de teşkil ediyor olması sebebiyle çok özel bir yaklaşımımız olacak. Erzurum Mumcu ile son derece estetik bir yüze kavuşacak, Erzurum Mumcu ile nefes alacak, Mumcu ile soluklanacak, Mumcu ile vitrine çıkacak” şeklinde konuştu. Şehir merkezindeki yenilenmenin ister istemez bir değer artışı ve cazibeyi beraberinde getireceğinin altını çizen Başkan Sekmen, “Şehir merkezi cazibe kazandıkça, doğal olarak ticaret hacmi de büyüyecek. Bu süreçten ilk etapta ve doğrudan olumlu yönde etkilenecek olanlar ise, kuşkusuz esnafımız olacak” şeklinde konuştu.

    BAŞKAN SEKMEN MUMCU ESNAFINA SESLENDİ

    Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, görüş, talep ve beklentilerini dikkatle dinlediği Mumcu esnafına şunları söyledi: “Sizleri de dinleyerek gördük ki; aslında bizimle aynı paydada buluşuyorsunuz. Çünkü bizden istedikleriniz ve beklentileriniz, Mumcu’nun yeni bir çehre kazanması ve eski canlı günlerine geri dönmesi yönünde. Bizim hedefimiz de bu zaten. Mumcu’yu, Erzurum şehir merkezinde sekteye uğramadan atan bir kalp haline getirmek. O halde bu hedefe doğru birlikte yürüyeceğiz. Bugüne kadar AK Parti’mizden ve bizlerden desteğinizi esirgemediniz. Biz de bu desteğin karşılığında kadim şehir Erzurum için gecemizi gündüzümüze kattık. İstiyoruz ki; bu hizmet seferberliğini güçlendirerek devam ettirelim. Bunun için de yine sizlerden alacağımız güce ihtiyacımız var. Desteklerinizle ve sizlerin bize olan güveninizden alacağımız güçle Erzurum’un yarınlarını birlikte inşa edelim diyoruz. Erzurum kazansın, Mumcu kazansın istiyoruz. Gürcükapı, Tebrizkapı ve Kongre Caddesi kazansın istiyoruz. Erzincankapı, Gez Mahallesi, Gülahmet ve Mahallebaşı kazansın diyoruz. Kısacası tüm semtleri, ilçeleri, köy ve mahalleleriyle kazanan bu mübarek belde olsun istiyoruz.”

  • Başkan Kır: “2053 ve 2071’i gençler inşa edecek”

    AK Parti Fatsa İlçe Başkanı Cenan Kır, partisinin gençlik kolları ile buluşarak istişare toplantısında yerel seçimlerle ilgili değerlendirmeler gerçekleştirdi.

    Başkan Cenan Kır “Maziden atiye kurduğumuz köprünün yeni emanetçileri olan gençlerimize güveniyoruz” dedi.

    Gençlerimize çok önem veriyoruz diyen Başkan Cenan Kır, “Gençlerimizin her daim arkasında durmaya devam ettik, bundan sonra da her daim yanlarında olmaya gayret göstereceğiz. Çünkü gençlerimiz geleceğin milletvekilleri, belediye başkanları olarak karşımıza çıkacaklar. Biz gençlerden hangi alanda çalışırlarsa çalışsınlar bulundukları alanda en iyisi olmalarını istiyoruz. Şimdi 2023 hedeflerimize ulaşarak, bugüne kadar elde ettiğimiz başarıları taçlandırmak istiyoruz. Sizlere de miras olarak 2053 ve 2071 vizyonlarımızı bırakıyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın da dediği gibi 2053’ü biz göremeyeceğiz, 2071’i biz göremeyeceğiz ama inanıyorum ki siz göreceksiniz, siz inşa ve ihya edeceksiniz” dedi.