Etiket: İnovasyon

  • İhracatçı firmalara inovasyon karnenizi alın çağrısı

    Türkiye’nin ilk inovasyon geliştirme programı olan ve şirketlerin inovasyon yetkinliklerini yarıştırdıkları İnovaLİG 2018 başvuruları başladı.

    İnovaLİG’i Türkiye İhracatçılar Meclisi 2014 yılından bu yana 5. kez düzenliyor. İnovaLİG 2018’e katılmak isteyen firmaların 10 Mart 2018 tarihine kadar www.inovalig.com adresinden ücretsiz olarak kayıt yaptırabiliyor.

    İnovaLİG’e 2014 yılında 460 firma katılmışken, diğer yıllarda sürekli artarak; 2017 yılında 971 firmaya ulaştı. 2018 yılında başvuruların bin firmayı aşması bekleniyor. Ege İhracatçı Birlikleri Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, Egeli ihracatçı firmaları İnovaLİG 2018’e katılmaya ve inovasyon yetkinliklerini arttırmaya davet etti.

    Hedef inovatif ürünlerle dünya ihracatından yüzde 1.5 pay almak

    Türkiye’nin 2023 yılında dünya dış ticaretinden yüzde 1.5 pay alma hedefi olduğunu hatırlatan Ünlütürk, “İhracatta hedeflerimize ulaşmamız için katma değerli ürün ihracatını arttırmamız gerekiyor. Bugün ortalama ihraç fiyatımızın kilogram değeri 1.5 dolar seviyesinde. Hedefimiz 3 dolar. Katma değerli ürün ihracatını arttırmak için inovasyon, Ar-Ge ve tasarıma yoğunlaşmamız gerekiyor” dedi.

    2017 yılında Ege Bölgesi’nden 100 firmanın İnovaLİG’e katıldığını bilgisini paylaşan Ünlütürk, “ Yarı finale kalan 27 firma arasında ise; İzmir, Manisa ve Denizli’den 2’şer firma olmak üzere Ege Bölgesi’nden 6 firma kaldı. 3 firmamız İnovaLİG’ten ödülle döndü. Ege Bölgesi bu sayıları arttırabilecek güce sahip. Potansiyelimizi ortaya çıkaralım” diye çağrıda bulundu.

    İnovaLİG’e 2017 yılında İzmir’den 62 firma katılırken, Denizli’den 20 firma, Manisa’dan 8 firma yer aldı. Afyon 6 firma ile temsil edilirken, katılan firmaların 2 tanesi Kütahya, 1 tanesi Aydın ve 1 tanesi Uşak firmasıydı.

    Değerlendirmeyi tamamlayan her firmaya 100 sayfalık kıyas analizi raporu

    İnovaLİG’e başvuran ve değerlendirme formunu dolduran her firmaya ücretsiz olarak 100 sayfalık bir inovasyon raporu sunuluyor. Bu rapor, firmaların kendi yetkinliklerinin, yerel ve uluslararası pazarlardaki benzerleri ile karşılaştırıldığı bir rapor niteliğinde oluyor.

    İnovaLİG ile firmalar hem inovasyon yetkinliklerini ölçmekte hem de inovasyon kültürlerini interaktif bir platformda geliştirme fırsatı yakalıyor. İnovasyon değerlendirmesini tamamlayan her firmaya, kapsamlı inovasyon değerlendirme ve kıyas analizi raporu ücretsiz olarak sunulurken, Türkiye İhracatçılar Meclisi, İnovaLİG sayesinde firmaların orta ve uzun vadeli hedeflerine odaklanmasına ve yıllar içerisinde inovasyon gelişimlerini takip edebilmelerine imkan sağlıyor.

  • ATSO Growtech tarım inovasyon ödülleri sahiplerini buldu

    Antalya Ticaret ve Sanayi Odası (ATSON) tarafından Growtech Eurasia 17. Uluslararası Sera, Tarım Ekipmanları ve Teknolojileri Fuarı kapsamında düzenlenen “2017 Yılı ATSO Growtech Tarım İnovasyon Ödüllü Yarışması’nda dereceye giren firmalara ödülleri Antalya Expo Center’da düzenlenen törenle verildi.

    Törene Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Durali Kolçak, ATSO Başkanı Davut Çetin, Meclis Başkanı Süleyman Özer, Yönetim Kurulu Üyeleri Ethem Tayfun Kavukcu, Ayhan Kızılsavaş ve Ömer Dinç, ATSO Meclis Üyesi Harun Öztürk, Türkiye Tohumcular Birliği Başkanı Kamil Yılmaz, Ziraat Odası Başkanı Nazif Alp ile çok sayıda tektör temsilcisi katıldı.

    Törende bir konuşma yapan ATSO Başkanı Davut Çetin, Growtech’in Antalya’nın önemli fuarlarından birisi olduğuna dikkat çekerek, “UBM firması fuarı başarıyla düzenlemektedir. Bu yıl Odamızın İnovasyon yılı kapsamında biz de inovasyon ödülü verdik ve bu temada bir dizi seri etkinlik yaptık. Yine bu kapsamda tarım inovasyonu alanında da Growtech’te UBM ile işbirliği yapmayı düşündük ve işte bugün ödülleri birlikte veriyoruz. Ümit ediyorum ki, bundan sonraki yıllarda da bu ödülü birlikte vermeye devam edeceğiz ve Growtech kapsamında proje pazarı gibi daha büyük organizasyonları da birlikte gerçekleştireceğiz” dedi.

    ATSO’nun 2017 yılını “İnovasyon Yılı” ilan ettiğini belirten Davut Çetin, “Eylül ayında ödül törenimizde Inovasyon ödüllerimizi sektör ayrımı olmadan, ürün-süreç yeniliği gibi genel alanlarda vermiştik. Sanayi firmalarımızın yanında tohum firmalarımız, gıda firmalarımız, tohum sayma makinası yapan araştırmacılar başvuru yapmış ve ödül almışlardı. Bugün ise doğrudan tarımda, sera, tohum, bitki koruma gibi 5 özel kategoride ödül veriyoruz. Yarışmaya 32 değerli proje başvurusu almış bulunuyoruz. Türkiye ve Antalya’dan güçlü bir jüri oluşturduk. Böyle bir jüriden ödül almak ayrı bir önem taşımaktadır” diye konuştu.

    “Önemli olan inovasyon atmosferini, iklimini yaratmaktır”

    ATSO Başkanı Davut Çetin konuşmasını şöyle sürdürdü;

    “Bu ödül törenlerinin iki amacı vardır; birisi marifeti iltifatlandırmaktır, çünkü marifet iltifata tabiidir. Yani toplum olarak araştırma yapanı, yenilik yapanı takdir etmeli ve desteklemeliyiz. Önümüzdeki yıllarda destek konusunda da yenilik yapmamız gerektiğini düşünüyorum. Ödül töreninin ikinci amacı da inovasyon farkındalığı, hatta kültürü yaratmaktır. Bu konuya dikkatinizi çekmek istiyorum.

    Ar-ge ve inovasyon çağımızın günlük yaşamının bir parçası olması gereken konulardır. Bir kavramı bilmek ve konuşmak yeterli değildir. Önemli olan ve zor olan; arge kavramın bir kültüre dönüşmesidir.

    Türkiye’nin en büyük 1000 (bin) sanayi işletmesinden 416’sı ar-ge harcaması yapıyor, 584’ü ar-ge harcaması yapmadığını söylüyor. Bu rakamlar, henüz ar-ge ve inovasyon kültürümüzün olması gerektiği düzeye gelmediğini gösteriyor. Türkiye olarak sadece teşvik ve ödül vererek inovasyonu geliştiremeyiz, asıl önemli olan inovasyon atmosferini, iklimini yaratmaktır.

    Bizim bütün Türkiye’ye teknoloji denilen şeyin sadece makina, bilgisayar ve robot olmadığını anlatmamız gerekiyor. Teknoloji, bilgi demektir. Bilgi ise bilgisizliğimizi bilmekle, başkalarının bilgisine, fikrine saygı duymakla olur”

    Başarının kıskanılmaması gerektiğini vurgulayan Çetin, “Sektörümüzün, kentimizin, ülkemizin başarısından kim olursa olsun gurur duymalıyız. Her firmamız şunu bilmelidir, başarılı firmalar sektörü büyütür, sektörün büyümesi her firmaya fayda sağlar.

    Tarım sektörünün çok fazla inovasyona ihtiyacı olduğu açıktır. Biz beş kategoride ödül verdik, fakat tarımda inovasyonun hedefi tektir. Tarımda sağlıklı, güvenli, çevreci, verimli ve yüksek katma değerli üretimi sağlamaktır” ifadelerini kaydetti.

    “Sürdürülebilir kalkınma ekonomik anayasamızın birinci maddesi olmalıdır”

    Tarımda yüksek kaliteli ve markalaşmış ürünlerin önemine değinen Çetin, son olarak şunları söyledi:

    “Bugün ödül alan firmalarımızın veya projelerin ortak noktaları kimyasal kalıntıları azaltmak, verimliliği artırmak, su tasarrufu sağlamak ve yerel tohumları koruyarak geliştirmektir. Tarımda sürekli olarak fiyatları, destekleri ve ihracatı konuşuyoruz. Asıl konuşmamız gereken ise bu yeniliklerle markalaşmış, yüksek kaliteli ve katma değerli ürünlere geçmektir. Su ve toprak zengini değiliz, doğayı tüketerek zenginleşemeyiz. Sürdürülebilir kalkınma ekonomik anayasamızın birinci maddesi olmalıdır.”

    Ödül alan firmalar

    Konuşmaların ardından ödül törenine geçti. 2017 Yılı ATSO Growtech Tarım İnovasyon yarışmasında, Sera Teknolojileri ve Sulama Kategorisi’nde Özyüreksan Tarım San. Tic. Ltd.Şti,

    Bitki Besleme ve Koruma Kategorisi’nde; Safa Tarım A.Ş., Tohum ve Fide Kategorisi’nde; Az Tohum Tarım Ürünleri San.Tc.Lti.Şti., Tarımsal Bilişim Kategorisi’nde; Yonca Teknoloji Müh. Elkt.Hiz.ltd.Şti. firmaları birinci oldu.

    Yarışmanın Tarım Makineleri ve Teknolojileri Kategorisi’nde ödüle değer başvuru bulunmazken, Seçici Kurul tarafından Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Ayşegül İnce’ye Özel Ödülü verildi.

  • İnovasyon ödülü BİLSEM öğrencisinin

    Muğla Bilim Sanat Merkezi (BİLSEM) öğrencisi Toprak Can Mutlukan, İnovasyon ödülüne layık görüldü. Mutlukan ödülünü, Eğitim ve Kariyer Günleri kapsamında İstanbul Bahçelievler Kongre Merkezi’nde 25 Kasım’da düzenlenen törende aldı.

    Toprak Can Mutlukan ve danışman öğretmeni Bekir Cevizci tarafından hazırlanan ‘Güneş Fırını’ projesi Muğla Birincisi ve yarışma finalisti olarak ödül aldı. Alternatif enerji kaynaklarının değerlendirilmesi kapsamında hazırlanan ve üretimi yapılan fırın ile Muğla gibi yüksek güneşlenme oranına sahip yerlerde güneş enerjisinin kullanımını hedefleyen fırın, kısa sürede yüksek derecelere çıkabiliyor.

    Projenin danışmanı aynı zamanda BİLSEM Müdürü Bekir Cevizci yaptığı açıklamada, “Öğrencilerimizin üretime yönlendirilmesi ve ülkemizin kalkınmasında ilerleyen yaşlarında rol alabilmeleri için her türlü desteği sunuyoruz. Öğrencilerimizin inovatif ve özgün fikirler ile dördüncü sanayi devriminin yaşandığı günümüzde bu devrimin öncüleri arasına girmeleri en büyük hedeflerimizden. Birçok öğrencimiz yenilikçi fikirlerini hayata geçirmek için projeler üretiyor. Bu anlamda Toprak’ın projesi arkadaşları için de iyi bir model oldu” dedi.

  • Çomu: “İnovasyon ve markalaşmaya yatırım yapılmalı”

    Sunar Şirketleri Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Nuri Çomu, ihracat performansında markalaşmanın önemine dikkat çekerek, “Ticarethane de olsa, üretim tesisi de olsa, mutlaka inovasyon ve markalaşmaya yatırım yapılmalı” dedi.

    Çomu, Anadolu Aslanları İşadamları Derneği (ASKON) Adana Şubesi’nin düzenlediği toplantıda tecrübelerini paylaştı. Kendi şirketlerinin pek çok kademesinde 30 yıldan fazla süredir çalıştığını belirten Çamu, “Sunar, Müslüman olmanın bir gereği olarak hayatının hiçbir döneminde emekliliği arzu etmeyen, 83 yaşında olmasına rağmen her gün tesislerimize gelen bir insanın liderliğinde faaliyetlerine devam eden şirketler topluluğudur. Babamdan bahsetmek, açıkçası bize büyük bir mutluluk veriyor, çünkü babam gerçekten farklı olarak ne yapılabilir diye arayan-araştıran bir insan. Çukurova’da mısırın hem ekimi konusunda, hem de işlenerek endüstrinin ana girdilerden biri olması hususunda çok büyük emekleri ve öncülüğü olan babam Nuri Çomu’nun izinden giderek bizler de Sunar Mısır şirketimizde Türkiye’de birer ilk, dünyada ise üretimi sayılı yerde bulunan sorbitol ve maltitol gibi düşük kalorili doğal tatlandırıcıları ürettik. Bugün şirketlerimizin ürettiği ürünler ile 5 kıtada 100’den fazla ülkede dünya devleri ile rekabet halindeyiz” diye konuştu.

    “İhracat olmazsa olmaz”

    Hüseyin Nuri Çomu, ihracat performansında markalaşmanın önemine dikkat çekerek, “İhracat yapan ülkeleri sınıflandırdığımızda; hammadde, iş gücü veya enerjinin ucuz olması sebebiyle ellerindeki malları ihraç eden ülkeler sınıfı vardır. Gelişmekte olan ülkeler düzeyinde ise inovasyona doğru bir atılım söz konusudur. Bu ülkeler ne sattığını biliyor ve ürünü biraz daha geliştiriyor. Ülkemiz de bu sınıf içerinde yer almaktadır ve ben inanıyorum ki ülkemiz bir üst sınıf konumundaki teknolojiyi kullanan, inovasyon ruhunu taşıyan ve markalaşmasını tamamlamış güçlü ülkeler sınıfına doğru atılım halindedir. Ülke olarak mevcut durumumuza baktığımızda şükürler olsun biz sadece, girdileri ucuz olduğu için mallarını satan ülkeler sınıfından çıktık. İnovasyon ve markalaşma noktasında ciddi başarılar yaşamış firmalara sahip olan Finlandiya, Romanya, Macaristan gibi Avrupa ülkeleriyle bile artık baş etmeye başlayan bir statüye kavuşmuşuz ama daha çok yolumuz var, daha çok koşmamız gerekiyor” şeklinde konuştu.

    Türk malının imajı

    Devletin ihracata çok güzel destekler verdiğini vurgulayan Çomu, şunları kaydetti:

    “Niteliği açısından dünyada bir ilk olan Turquality Programı, gerçekten markalaşmayı ve neticesinden ihracatı destekleyici yapısıyla oldukça önemli. Bu programın amacı, Türk markalarının desteklenerek, Türk malı imajının güçlendirilmesi. Yani bir taşla iki kuş vurmak gibi. Hem firmalarım güçlensin, hem ülke reklamım olsun, hem de devletimin gücü o ülkelerde tanınsın diye. Kısaca özetleyecek olursak ihracatı çok önemsiyoruz. Her bir üreticimizin, hatta her bir tüccar arkadaşımızın alıp sattığı mal için ihracatı mutlaka düşünmesi lazım. Firmalarımızın gelecek nesillere sağlam geçmesi için kurumsal yapılarının güçlü olması elzem. Ticarethane de olsa, üretim tesisi de olsa, mutlaka inovasyon ve markalaşmaya yatırım yapılması gerekir” dedi.

    Etkinlikte konuşan ASKON Adana Başkanı Recep Çalışkan ise faizin haram, ticaretin helal olduğunu benimseyen bir kuruluşu, temsil ettiklerini belirterek, “Güzel dinimiz İslam, hayatın bütün alanlarını kapsamış, ticareti ve çalışmayı da ibadet olarak değerlendirmiştir. İnsanın en başta gelen vazifelerinden biri helal dairesinde yaşamak, helal kazanmak ve helal harcamaktır. Kazancımız muhakkak helal olmalıdır. Ayrıca kazancımızın nereye harcandığının da bilinci içinde olmalıyız” dedi.

    ASKON Adana Başkanı Recep Çalışkan ve Başkan Vekili İmam Gazali Hıradağı, günün anısına Hüseyin Nuri Çomu’ ya tablo takdim etti.

  • Sürdürülebilir başarının sırrı AR-GE ve inovasyon

    Sistem Global Partneri Genel Müdür ve Başhukuk Müşaviri Av. Dr. Hasan Karslıoğlu, kurumsallaşma ve Ar-Ge inovasyon faaliyetleriyle katma değerli üretimin önünün açılacağını ve sürdürülebilir başarının elde edileceğini söyledi.

    Ankara, İstanbul, İzmir, Bursa ve Gaziantep gibi büyükşehirlerde faaliyet yürüten Sistem Global 6. ofisini Adana’da hizmete açtı. Açılış kapsamında Hiltonsa Oteli’nde, “Aile Şirketlerinde Kurumsallaşma ve Sürdürülebilir Başarının Yol Haritası” başlıklı seminere iş dünyasının önde gelen isimleri katıldı.

    Seminer öncesi Adanalı sanayici ve iş adamlarına seslenen Sistem Global Partneri Genel Müdür ve Başhukuk Müşaviri Av. Dr. Hasan Karslıoğlu, aslında 4-5 yıldır Adana’da hizmet sektöründe faaliyet yürüttüklerini söyledi.

    “İhtiyaç olduğunu gördük”

    Yaptıkları çalışmada bölgede Sistem Globalin bütünleşik hizmetine ihtiyaç hissedildiğini tespit ettiklerini dile getiren Karslıoğlu, üç yıl önce Yeminli Mali Müşavir İbrahim Kumluca ile partnerlik yaparak Çukurova Bölgesi’nde hizmet ağlarını genişlettiklerini ifade etti.

    Firmalara Mali Müşavirlik, Yeminli Mali Müşavirlik hizmetlerinin yanı sıra Hukuk Danışmanlığı ve AR-GE danışmanlığı hizmeti verdiklerini de belirten Karslıoğlu, inovasyonun önemine dikkat çekti.

    Karslıoğlu şunları söyledi:

    “Malumunuz olduğu üzere bölgede, teknoloji odaklı sanayi çok gelişti, gelişmeye de devam edecek. Son on yıldır, hükümetin verdiği desteklerle özellikle teknoloji odaklı, AR-GE odaklı firmalarda bu hizmet çok daha anlamlı hale geldi. Adana ofisimiz, mali, hukuksal, mühendislik ve AR-GE değerlendirmeleri ile hem teknolojik firmalara, hem de sanayi kuruluşlarına ışık tutacak.”

    Sistem Global’in markalara yapacağı katma değer ile firmaların hizmetin karşılığın aldığını kaydeden Karslıoğlu, “Ancak daha yolun başındayız. Yapacak çok işimiz var. İnşallah bundan sonra Çukurova’da ismimizi çok daha fazla anacaksınız, biz de bu kente katma değer sağlamaya devam edeceğiz” dedi.

    “Adana’nın sıçramasına katkı sağlayacağız”

    Sistem Global Danışmanlık A.Ş. Partneri ve Adana Bölge Yöneticisi Yeminli Mali Müşavir İbrahim Kumluca ise Adana’nın köklü sanayi geçmişine sahip olduğuna dikkat çekti.

    Günümüz koşullarında sanayiciliğin evrildiğini ve teknoloji odaklı bir dönüşümün yaşadığı belirten Kumluca, “Bu çerçevede biz de Sistem Global ailesine katılarak Adana iş dünyasına AR-GE ve inovasyon konusunda hizmet etmeyi amaçladık. Kurumsallaşmış firmalarımıza bütünleştirilmiş hizmet sunacağız. Hakikaten Adana’nın buna ihtiyacı var. Bu anlamda Adana’nın ikinci sıçramasına bizim de katkı sağlayacağımızı düşünüyoruz. Çalışmalarımız bu doğrultuda yoğun bir şekilde sürdüreceğiz” diye konuştu.

    Karslıoğlu ve Kumluca soruları yanıtladı

    Konuşmalarının ardından program iki oturumlu seminerle devam etti. İlk oturumda Av. Dr. Hasan Karslıoğlu, “Aile Şirketlerinin Kurumsallaşması ve Sürdürülebilir Başarı için Şirket Yapılarının Oluşturulması” hakkında açıklamalarda bulundu. İkinci oturumda ise İbrahim Kumluca, “Kurumsal Şirketlere Dönüşümde Şeffaf ve Güçlü Finansal Yapının Oluşturulması” konusunda bilgi verdi.

    Seminerin ardından Karslıoğlu ve Kumluca katılımcıların sorularını yanıtladı.

    Sistem Global Adana Ofisi’nin açılışına, Adana Vergi Dairesi Başkanı Ahmet Tunalı, ADASO Başkanı Zeki Kıvanç, ADSİAD Başkanı Süleyman Sönmez, ATO Yönetim Kurulu Başkan Adayı Mehmet Şahbaz, Halil Avcı İnşaat Yönetim Kurulu Başkanı Halil Avcı, BOSSA Oğuz Tekstil’den Yusuf ve İsrafil Uçurum, Bekaroğlu İnşaat’tan Kemal Bekaroğlu, AGAKİM Kimya’dan Ali Galip Ekiz, Garip Tavukçuluk’tan Ekrem Uzun’un yanı sıra iş dünyasının önemli isimleri katıldı.