Etiket: İncire

  • Aydın ziraat odaları, Bakan Pakdemirli’den incire sigorta istedi

    AYDIN (İHA) – Aydın Ziraat Odaları Koordinasyon Kurulu, Aydın’da düzenlenen Ege Bölgesi Ziraat Odaları Toplantısına katılan Tarım ve Orman Bakanı Dr. Bekir Pakdemirli’den incirin de TARSİM kapsamına alınmasını talep etti.

    TZOB Genel Başkanı şemsi Bayraktar’ın da katıldığı toplantıda Aydın Ziraat Odaları Koordinasyon Kurulu toplantısında Aydın tarımının sorunlarıyla ilgili olarak hazırlanan 32 maddelik raporu Bakan Pakdemirli’ye teslim eden ve bu konuda toplantıda bir sunum yapan Efeler Ziraat Odası Başkanı Mehmet Kendirlioğlu, “Türkiye, dünyanın en önemli taze incir üreticisi olmasının verdiği bir avantajla, kuru incir üretiminde ve ihracatında lider ülke konumundadır. Aydın iline özgü bir meyve olan incir, ilin simgesi haline gelmiştir. Ülkemizin ihraç ettiği incirin yüzde 65’i Aydın’da üretilir. Aydın, kaliteli incir üretimi ve kapasite üstünlüğü ile Türkiye incir üretiminde ilk sırayı alır. Yetiştirme açısından en uygun koşulları Menderes havzasında bulan incir, çeşit ve üretim zenginliği ile ilimiz tarımı ve ekonomisinde önemli bir yere sahiptir. Aydın dağlarının her iki yönündeki yamaçlarıyla, kır-taban ve taban arazilerde yapılmaktadır. Bu bölgelerimizin ekolojik koşulları, özellikle meyvenin olgunlaşma dönemindeki sıcaklık, nem ve rüzgar durumu kaliteyi olumlu yönde etkilemektedir. Ancak, kuru incirin yoğun hasat edildiği dönemde yağan yağmur incir kalitesini olumsuz etkilemektedir. Bu bakımdan, Üreticilerimiz İncirin yağmur riskine karşı Tarım Sigortaları Kapsamına (TARSİM) alınması yanında Sadece ilimize mahsus olan, dünyaca ünlü, büyük bir döviz girdisi sağlayan kurutmalık Sarılop incirin korunmaya alınması ve fındıkta olduğu gibi Alan Bazlı Destek kapsamına alınmasını talep etmektedirler” diye konuştu.

    Bitkisel üretimde verim ve kaliteye doğrudan etkisi bulunan ve dışarıdan dövizle ithal edilen gübre, mazot, zirai mücadele ilaçları gibi girdilerde dolar kuruna bağlı olarak yüzde 100 artış meydana geldiğine işaret eden Kendirlioğlu; “Ekim döneminde ise ne olacağı belirsizdir. Zor şartlar altında üretim yapan üreticinin bu yükün altından kalkması mümkün değildir. Bu nedenle, girdi ücretleri dikkate alınarak Gübre ve mazot desteklerinin günün şartlarına göre düzenlenmesi gerekmektedir. Bu girdilerin yüksek fiyatları dolayısıyla, üretici bu ürünlerde kısıtlamaya gidecek bu da üretimi etkileyecektir. Bölgemizde, pamuk bitkisinde mevsim şartlarına göre oluşan ballık zararlısının ve domateste bitkisinde oluşan tuta abstuta zararlısının popülasyonunun artması ve epidemi oluşturması sonucu yoğun mücadele edilmesine, 7-8 defa ilaçlama yapılmasına rağmen sonuç alınamamış, pamuk bitkisinde besleme sorunları nedeniyle tarak dökümü, domateste ise kalite ve miktarına etki etmiştir. Bu nedenle, mücadelede kullanılan kimyasal ilaçların, bayilerden numunelerinin alınarak tahlillerinin yapılması kontrol ve denetimlerinin yapılarak etkili maddelerinin ilgili kurum ve kuruluşlar tarafından yaptırılması,

    Ülkemizde tarımsal amaçlı üretim yapan büyük hayvancılık işletmeleri, çağımızın gerektirdiği teknik tarımsal mekanizasyonun, hayvancılığın ve polikültür ziraatın uygulandığı ekonomik değere haiz tarımsal kuruluşlardır. Bu işletmeler geniş arazi varlığı, hayvancılık potansiyeli yönüyle tarımda demonstrasyon, deneme vb. yeniliklerin uygulanması sonucu bölge çiftçilerine örnek teşkil eden ve onları yönlendiren müesseseler olmuştur. Girdi maliyetlerinin aşırı artması sonucu, tarımın lokomotif konumundaki tarımsal amaçlı işletmeler parçalanma, bölünmeme ya da yok olma noktasına gelmiştir. Maliyet unsurlarından olan elektrik enerjisinin, tarımsal işletmelerde uygulaması belirli bir kategoriye girmemesi sonucu Ticarethane olarak değerlendirilmesi, ekonomik üretim yapan işletme sahiplerini mağdur durumda bırakmıştır. Elektrik enerjisinin kullanıldığı yerlerin çeşitlendirilerek ya da abone gurubunun ‘Tarımsal’ olarak değerlendirilmesiyle bir kategoriye dahil edilmesi işletme sahiplerimizin en yüksek fiyatlandırma olan ‘Ticarethane’ konumundan acilen çıkartılması gerekmektedir” şeklinde konuştu.

  • Aydın Ticaret Borsası, Bakan Pakdemirli’den incire destek istedi

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Bölge Toplantısı için Aydın ‘a geldi. Bakan Pakdemirli ilk olarak ATB Yönetim Kurulu üyesi Günaydınlar Organik İncir İşleme Tesisine ziyarette bulundu.

    Bakan Pakdemirli, Aydın Valisi Yavuz Selim Köşger, İncirliova Kaymakamı Ediz Sürücü, Ak Parti Aydın milletvekilleri Mustafa Savaş, Bekir Kuvvet Erim, Metin Yavuz ve Rıza Posacı ve İşletme sahibi Kazım Günaydın tarafından karşılandı. Bakan Pakdemirli’ye karşılama sırasında ATB Meclis Başkanı A.Bahri Erdel, Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cengiz Ülgen ve Meclis Üyesi Ali Çevik tarafından Aydın Kestanesinden imal edilen Kestane Şekeri, Aydın Zeytinyağı ve Aydın İnciri hediye ettiler. Ardından da Nazilli Pamuk ve Araştırma Enstitüsü Müdürü Koray Şimşek tarafından pamuk dalından yapılmış bir arajman verildi. Pakdemirli, kendisine verilen, açmış pamuk dallarından yapılmış arajmanı ’yeni nesil çiçek’ olarak niteledi.

    Organik incir işleme tesisini gezen Bakan Pakdemirli, işletme sahibi Kazım Günaydın tarafından işletmesi ve Aydın inciri hakkında bilgiler aldı. Bakan Pakdemirli’ye kuru incir ve kayısı ikram eden Günaydın, kendisinin aynı zamanda bir incir üreticisi olduğunu da belirterek; “Geçen yıl 25 ton, bu yıl ise 16 ton incir elde ettim. Yağmurlar nedeniyle verim düşüklüğü yaşandı. Bölgemizde incirle ilgili bir destekleme yapılmasını arzu ediyoruz” dedi.

    Bakan Pakdemirli ’’incirin bölge için önemi çok büyük’’ bu konuda gereken değerlendirmeyi yapacaklarını belirtti.

  • Taze incire zeybekli ihracat

    Buharkent’in meşhur taze inciri ilk ihracatında zeybek gösterileri ile uğurlandı. Türkiye’de taze incirin ilk hasat edildiği yer olan Aydın’ın Buharkent ilçesinde 20 gün önce hasadına başlanan Sarı Lop ve Bursa Siyahı cinsi incirler düzenlenen törenle Irak, İran, Rusya, Japonya ve Çin’e ihraç edildi.

    Türkiye incirinin yüzde 80’inin üretildiği Aydın’da 30 bin ton taze incir üretimi le ilde ilk sıralarda yer alan erkenci Buharkent İnciri yurt içinde başta İzmir, İstanbul ve Ankara olmak üzere büyük illere satışının yapılmasının ardından yurt dışı ihracatına da başlandı. Irak başta olmak üzere İran, Rusya, Çin Japonya ve az miktarda da Avrupa’ya ihracına başlanan Taze incir için bereketli ve bol kazançlı olması için bir tören düzenlendi. Buharkent Kaymakam Vekili Güher Sinem Büyüknalçacı, Belediye Başkanı Mehmet Erol, Belediye Meclis Üyeleri, Tarım ve Orman İlçe Müdürü Sevilay Yılmaz, Daire Amirleri, ihracatçı firma sahipleri, incir üreticileri, Hal esnafı ve vatandaşların katılımları ile yapılan ilk ihracat töreninde efe gösterilerinin ardından yüklemesi tamamlanan ilk tır Irak’a uğurlandı.

    Geçtiğimiz yıl Almanya, Avustralya, İngiltere ve Hollanda’ya 350 ton Bursa Siyahı ihraç ettiklerini ifade eden Buharkent Tarım ve Orman İlçe Müdürü Sevilay Yılmaz, “Taze incir Buharkent ilçemizin ekonomisine önemli katkıda bulunmaktadır. Buharkent İlçemizde 13 bin 700 dekar incir alanı mevcut olup yaklaşık 900 çiftçi ve 35 tüccar incir tarımı ile 30 bin ton taze incir üretimi ile uğraşmakta geçimlerini tamamen bu üründen elde ettikleri gelirle karşılamaktadır. Bu yıl Bursa Siyahı dediğimiz incir cinsinden 900 ton ihraç etmeyi planlıyoruz. Sarı Lop cinsinde İran ve Irak’a ilk etapta 250 ton ihracımız oldu. Ürünlerimizin hepsi ihracata yönelik yetiştirildiği için kalite problemimiz yok. İncirimiz çok kaliteli ve ihraç için hiçbir sıkıntımız yok. Tesis anlaşmalarımız tamam. Şu an 3-4 firma da ihracat için bizden incir talep ediyor. İncir temininde de sıkıntımız yok. Hasadın henüz yüzde 45’ine ulaştık. İhracat her geçen gün artarak devam ediyor” dedi.

    “Türkiye’nin en kaliteli taze inciri Buharkent’te yetişir”

    Türkiye’nin en kaliteli taze incirinin Buharkent’te yetiştirildiğini ifade eden Buharkent Belediye Başkanı Mehmet Erol; “Sarı Lop ve Bursa Siyahı cinsi taze incirlerin ilk hasadının ve ihracatının yapıldığı yer Buharkent İlçemizdir. Bursa’ya özgü olan Bursa Siyahı cinsi incirimiz de Bursa’dan 15 gün önce hasat edilmektedir. Bu bizim için çok önemli bir avantaj. Geçtiğimiz 4 Temmuzda başlamış olduğumuz taze incir hasadımızın ardından bugün de ihracatımızı gerçekleştiriyoruz. Taze İncirimiz bizim için çok büyük ve önemli bir ekonomik değere sahiptir. İncirimiz her türlü pazara gidiyor ama özellikle Bursa Siyahı cinsi Taze İncirimiz Japonya, Çin ve Rusya’ya gidiyor. Sarı Lop cinsi incirimizde Iran, Irak ve az miktarda da Avrupa pazarına ihraç ediliyor. Dünyanın neresinde olursa olsun şu an göreceğiniz taze incirler Buharkent İnciridir. Biz bununla gurur duyuyoruz. Tanıtıma da büyük önem veriyoruz. Bu amaçla da her yıl düzenli olarak taze incir festivalleri düzenliyoruz. Bu yıl 14’ünü düzenleyeceğimiz festivalimizde yine renkli görüntülerle dünyaya açılacağız. Tüm halkımızı da 4-5 Ağustos tarihlerinde yapılacak olan Taze İncir Festivalimize davet ederek taze incirlerimizden tatmaya bekliyoruz. Üreticilerimize de hayırlı ve bereketli bir sezon diliyorum. Türkiye’nin en kaliteli ve en erkenci taze inciri Buharkent’tedir ve taze incirin başkenti Buharkent’tir” dedi.

    “Yediden yetmişe tanıtım”

    Buharkent Kaymakam Vekili Karacasu Kaymakamı Güher Sinem Büyüknalçacı, Buharkent’in Aydın’ın yükselen bir ilçesi olduğunu ifade ederek, “Buharkent’imiz; Efeleri ile incirleri ile üzümüyle, zeytiniyle Aydın’ın yükselen bir kenti. Tarımın merkezi olmak yolunda da ciddi adımlar atan bir kent. Bunun tanıtımı içinde 12 bin 500 olan nüfusumuzun 12 bin 500’ü de mülki idare amirleri başta olmak üzere vatandaşlarımızın en yaşlısından en küçüğüne kadar tanıtım için çaba sarf ediyorlar. Halkımıza bu nedenle teşekkürlerimizi sunuyorum.” ifadelerini kullandı.

  • Başkan Ülken: “Er ya da geç incire destek verilecek”

    Dünyanın en önemli incir üretim merkezi olan Aydın’da üreticiler 2017 yılı tarım destekleme listesinde inciri yine görememesi hayal kırıklığına neden oldu. Aydın Ticaret Odası Başkanı Hakan Ülken, incirle ilgili çalışmaların devam ettiğini ifade ederek “Farklı bir destek kaleminde incire destek çıkabilir” dedi.

    Yaklaşık 362 hektar alanda 6 milyon 743 bin meyve veren incir ağacı bulunan Aydın’da incire prim sözü yine vaatlerden öteye geçemedi. 186 bin ton taze incir rekoltesi bulunan ve 60 bin ton civarında da kuru incir elde edilen Aydın’da, üretici 2017 yılı için yine hüsrana uğradı. 2016 yılında yurt dışına 45 bin ton ihracatı bulunan Aydın’ın incir ihracatından geçen yıl 215 milyon dolar gelir sağlamasına rağmen incire prim desteğinin olmaması bir kez daha üreticinin canını sıktı. Aydın Ticaret Odası Başkanı Hakan Ülken, incir için bakanlıkta ayrı bir çalışma olduğunu ifade ederek üreticiyi rahatlatan açıklamayı yaptı. Başkan Ülken, incirin de en kısa sürede desteklenen ürünler arasında yer alacağını belirtti.

    “Er ya da geç destek verilecek”

    İncire destek anlamında birtakım çalışmaların devam ettiğini ve önümüzdeki yıllarda üreticiye sevindirici haberin mutlaka duyurulacağını belirten Hakan Ülken, “Biz senelerdir ifade ediyoruz ancak son açıklanan destekleme kalemleri arasında incir yine yoktu. İncirle ilgili son açıklanan destek paketi dışında Türkiye genelinde incir ve muadili 6 ürün için bakanlıkta bir çalışma konusu olduğunu biliyoruz. Umudumuzu kesmeyelim. Farklı bir destek kaleminde incire destek çıkabilir. Bununla ilgili biz gerekli lobi çalışmasını sürdüreceğiz. Er veya geç hem incirimize ve Aydın’daki ürünlerimizin hemen hemen hepsi için prim desteği beklentimiz sürüyor” diye konuştu.

  • Erdem, incire neden destek verilmediğini açıkladı

    AK Parti Aydın Milletvekili Mehmet Erdem, incire prim desteği verilmesi gerektiğini uygun platformlarda dile getirdiklerini ancak şuana kadar prim konusunda bir gelişme yaşanmadığını belirtti.

    İncire neden destek verilmediğini konusunda açıklamalarda bulunan Mehmet Erdem, “İncire prim desteği verilmesi gerektiğini şimdiye kadar uygun platformlarda dile getirdik bundan sonra da dile getirmeye devam edeceğiz. Fakat şunu bilmek gerekir ki incire Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca hiçbir zaman prim desteği verilmemiştir. Mısırda incir gibi prim alamayan ürünler arasında iken AK Parti Hükümetleri döneminde prim ödenmeye başlanan ürünlerden olmuştur. İnşallah Mısırda olduğu gibi İncire de ilk defa prim desteği vermek bizlere nasip olur. Kişisel fikrim çiftçilerimizin ürettiği tüm ürünlere prim verilmesi gerektiği yönündedir, böylelikle hem tarımsal üretimimiz artmış olacak hem de kayıt dışı ekonominin önüne geçilecektir. Tarımsal Ürünlere verilen prim desteklemeleri stratejik ürünler öncelikli olarak planlanmaktadır. Ancak Aydın olarak bizim incire istediğimiz desteği Antep Fıstığı, Kayısı, Kiraz, Elma, Üzüm, Domates, Salatalık, Ceviz, Badem ve benzeri bir çok ürünün üreticileri de talep etmektedir. Bu taleplere cevap vermek ise bütçe meselesidir. Bununla beraber halihazırda incir üreticisi de dahil olmak üzere 5 dönüm altında üretim yapan çiftçilerimiz için dönüm başına 100 TL küçük çiftçi üretim desteği verilmektedir. Küçük üreticilerimiz başvuru yaparlarsa, bu destekten istifade edebilirler” dedi.

    Fındığa yapılan destekle ilgili olarak Bakanlıktan aldığı bilgileri de paylaşan Erdem, “Bakanlığın ifadesiyle fındıkta alan bazlı destek ödemesi yapılmakta olup bu destek eğimli ve bozuk ikinci sınıf tarım arazilerindeki fındık üreticileri ile ilgili bir destektir. Fındık üreticisinin yüzde 65’i bu destekten istifade etmektedir. Üretici başına düşen destek rakamı yaklaşık yıllık 1000-1500 TL civarındadır. Eğer fındığa destek verilmezse Karadeniz Bölgesinde tarıma verilen destek yok denecek kadar azalacaktır. Çünkü Karadeniz Bölgesi’nin eğimli ve küçük arazilerinde başka tarımsal faaliyet yapma imkanı yoktur” dedi.

    Pamuk ve zeytinyağı destekleri hakkında da açıklama yapan Erdem, “Bu yıl pamuk ürünümüze kg’da 80 kuruş,36 TL mazot ve 4 TL gübre desteği dönümde toplam 400-450 TL civarında destek verilecektir. Zeytinyağı desteği de kg’da 80 krş olacaktır. Sofralık dane zeytine de Türkiye Cumhuriyeti tarihi boyunca prim desteği verilmemiştir. İnşallah sofralık dane zeytine prim desteği vermek Ak Parti Hükümetlerine nasip olacaktır. Zeytinyağı ve diğer ürünlere verilen desteklerin AB ülkelerinde verilen desteklerle karşılaştırılması doğru ve haklı değildir. Çünkü AB ülkelerindeki çiftçilere verilen destekler zengin AB fonlarından karşılanmaktadır” dedi.