Etiket: “İnancımızı

  • Erdoğan: “Geri düşmemize rağmen inancımızı kaybetmedik”

    Erdoğan: “Geri düşmemize rağmen inancımızı kaybetmedik”

    Hatayspor Teknik Direktörü Ömer Erdoğan 1-0 geriye düşmelerine rağmen maçı 2-1’e çevirmelerinin oyuncuların çok büyük mücadelesi ile oluştuğunu söyledi.

    Süper Lig’in 16. hafta maçında sahasında karşılaştığı İH Konyaspor’u 2-1 mağlup eden A. Hatayspor’da Teknik Direktör Ömer Erdoğan, mücadele sonrası basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

    Erdoğan, Konyaspor’un ligin takım savunmasını iyi yapan takımlardan biri olduğunu belirterek, “Maçtan önce de zor bir maç olacağını biliyorduk. Ligin takım savunmasını iyi yapan takımlardan birisi. İstatistiklere de bakılırsa lig ortalamasının üzerinde bir koşu mesafesi var, her maçta yaklaşık 112 kilometrelik koşu mesafesi var. Bu da ne kadar diri koşan mücadele eden bir takım olduğunu gösterdi. Oyuncularımızla da bunu paylaştık. 1-0 geriye düşmemize rağmen maçı 2-1’e çevirmemiz gerçekten oyuncularımın çok büyük mücadelesi ile oluştu. Oyuncularımın bu mücadelesinden çok mutluyum, kendilerine teşekkür ediyorum. Şimdi hemen Gençlerbirliği maçına hazırlanacağız. Oradan da bu seriyi devam ettiririz, mutluyuz, yolumuza devam edeceğiz. Oyuncular son haftalarda oynanan futboldan aldığımız skorlardan hiçbir zaman aldığımız mağlubiyetlerden sonra bile düşüş yaşamadık. Geri düşmemize rağmen inançlarını kaybetmediler. Maç öncesinde de toplantılarda söyledim, ’geriye de düşebiliriz, oyun düzenimizden taviz vermeyelim, biz her zaman rakibe karşı pozisyona girebilecek yeteneklere sahibiz, yeter ki konsantrasyonumuzu yüksek tutalım’ diye. Biz kendimizi geliştirmeye devam edeceğiz” dedi.

  • Karataş: “Biz insanız, elbette inancımızı ve değerlerimizi koruyacağız”

    Karataş: “Biz insanız, elbette inancımızı ve değerlerimizi koruyacağız”

    Memur Sen Erzurum il Başkanı Mustafa Karataş, sömürgenin merkezlerinden olan Fransa Cumhurbaşkanı Emanuel Macron’un son birkaç zamandır cinnete esir politikalarına bir yenisini ekleyerek, insanlığa rahmet olarak gönderilen, hatem-ül enbiya Hz. Muhammed Mustafa’ya ilişkin sözde karikatürlere fikir özgürlüğü adına sahip çıkması ve Müslümanları aşağılamasını tel’in ettiklerini belirtti.

    “Aslında Macron, bir görüntü” diyen Karataş, “Avrupa’da birçok ülkede bir cinnet hali yaşanıyor. Yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve İslamofobi, o meşhur Avrupa aklını esir almış, çoğulculuk söylemlerinin sırçası dökülmüş ve nihayet aşırı sağ siyasetin ürettiği politikalar siyaseti belirler hale gelmiştir. Almanya’da cami baskını, Hollanda’da Gert Wilders’in terör ve şiddet içeren konuşmaları ve nihayet Macron’un, ifade hürriyeti arkasına sığınarak, İslam’a ve peygamberine saldıran unsurlara sahip çıkması cinnetin boyutlarını göstermektedir. Burada bir parantezle bir başka tepkimizi de özellikle ifade edelim. Kutsal emanetlerimizin mekanı olmakla yetinip, kutsala sahip çıkmayı beceremeyen Suudi Arabistan yönetimini ve onunla aynı kulvarda bulunmaya teşne Birleşik Arap Emirliklerini de tarih ve bizler not ediyoruz. Dine ve Kutlu Nebi’ye dönük hakaret faillerinin kuyruğuna takılan ülkelerin ve yöneticilerin, emperyalist taşeronluğu ve kapitalistlerin sömürü baronluğu sıfatlarının sona ermesinin de yakın olduğuna inanıyoruz” diye konuştu.

    Memur Sen İl binasında, sendika şube başkanları ile birlikte yaptığı basın açıklamasında İnsanlığın inançlarını hedef almanın özgürlük değil, küstahlık olduğunu dile getiren Başkan Karataş, “Avrupa’daki kimi siyasetçilerde olduğu gibi Macron da kirli siyasetine malzeme aramaktadır. Macron’un, sözde ifade özgürlüğü adı altında doğrudan insanların inançlarına saldıran ve neresinden bakarsanız bakın kin, nefret ve terörle şekillenmiş zihinler tarafından çizilmiş karikatürlere sahip çıkarak, teröre ve kine ortak olmaktadır. Bu bir akıl yitimidir. Evet. Emanuel Macron, siyaseten yaşadığı krizi örtmek için özellikle yabancı düşmanı ve ırkçı aşırı sağ siyasetin söylemlerini kullanması, kendi ülkesinin milletvekili tarafından dahi “bu ülke aklını mı yitirdi” şeklinde eleştirilmiştir” diye konuştu.

    Son birkaç aydır, ısrarla İslam ve Müslümanlar üzerinden güç devşirmeye çalışan, deyim yerindeyse, aklını yitirmiş küresel emperyalist odaklara yardakçılık yapan Macron’u korku çemberinin sımsıkı sarmış durumda olduğunu dile getiren Karataş açıklamasını şöyle sürdürdü;

    “Macron, insandan korkuyor. Macron, adaletten korkuyor. Hülasa, Macron, İslam’dan korkuyor. Son birkaç yüzyılda bütün insanlık öğrendi ki; özgürlük Batı’da slogandır. Batı iki değerden korkmaktadır aziz dostlar; adil dünyadan ve özgür insandan. İslam da tam da bunu vaat etmektedir. Bütün insan hakları aktivisti örgütlerden, kişilerden, emek hareketlerine yön veren kuruluşlardan, kişilerden beklentimiz, çağrımız şudur: Özgürlük insanın, dünya insanlığın ikametgâhıdır. Renkleri, fikirleri ve inançları; hakaret etme, küçük görme, şiddeti çağırma aracı yapan, kendi kirli oyunları için saklama tezgâhları oluşturan, siyasi kimlikleri, ideolojik örgütlere ve emperyalist devletlere birlikte cevap vermeli, onlara yenilgiyi birlikte tattırmalıyız.

    İnancımız, farklı olabilir. Fikirlerimiz karşıt görünebilir. Ama çok temel bir ortaklığımız var; biz insanız ve dünyada birlikte yaşıyoruz. Hiç kimse, hiç kimsenin dinine, hükümlerine ve kutsallarına hakaret etme, onları yok etme hakkına sahip değildir ve olamayacaktır. Biz insanız, elbette inanacağız. Biz insanız, elbette insan onurunu savunacağız. Biz insanız, en kesin şekilde söylüyorum ki inancımızı ve değerlerimizi koruyacağız. İnanca ve değerlere savaş açanlara, kutsallarımıza hakaret edenlere karşı dayanışmayı güçlendireceğiz ve birlikte mücadele edeceğiz. Tam da bu noktada belirtmek isteriz ki; Emmanuel Macron ve diğerlerinin aslında neyi gizlediğin, kimi kolladığının iyi bilinmesi gerekiyor.

    Dünya’nın imkânlarını, insanların inançlarını çalanlar yani Macron gibiler, inanca ve kutsallara hakaretle yenilgilerini gizlemeye, yok oluşlarını geciktirmeye, kirli düzenlerini devam ettirmeye yönelik tetikçi konumlarını devam ettiriyorlar.

    Bizim gözümüzde Macron ve benzerleri emperyalistlerin amelesi, kapitalistlerin, finans baronlarının hademesidir.

    Güzel ahlak için gönderilmiş Hz. Resulü hakaretlerine konu eden zihniyet, dünya üzerinden silinmeye mahkûmdur.”

    “Bütün dünya duysun ki; bizim için Hz. İsa da Hz. Musa da hülasa, Hz. Adem’den Hatemül Enbiya Hz. Muhammed’e bütün peygamberler kutsaldır, haktır, sataşmadan dahi muaftır” diyen Karataş daha sonra şunları söyledi;

    “Çünkü onlar, insana onuru ikram, insanlığa felahı imkân haline getirmek için yaşadılar, yaşattılar ve hakikati, doğruyu yaydılar.

    Dolayısıyla biz, neye inandığına bakmaksınız, yüce Allah’ın bütün insanları “yaradılanı sev yaradandan ötürü” düsturuyla sever, hakikatin ışığı sönmesin, refah sömürülmesin, felah engellenmesin diyerek de hilkati garibenin yani Macron gibilerin karşısından mücadele etmeyi hem düstur hem onur sayarız.

    Evet, emperyalist stratejilerden tevarüs ettirdikleri taktiklerle sinir uçlarına dönük tehdit üretiyorlar bugün.

    Bu tezgâh temelde, İslam’ı ya da insanı önemsemeyen, hayatı dünyayı ve iktisadı kendi tekelinde gören emperyalist tapınağın, kapitalist şövalyelerinin unvanlarını, imkânlarını ve düzenlerini kaybetmeme feryadından başka bir şey değildir.

    Aslında yaşanan bir yok oluş cinnetidir.

    Ve görünen o ki, Macron, mazlumların kanı ile semirmiş emperyalist coğrafyanın, en zayıf ülkesinin lideri olması bakımından beyhude terör çığlıkları atmaktadır. Zira virüs Fransa’yı esir almıştır.

    Yıkılan ve yok olan sömürü ve onu var eden düzendir.

    İcra ve inşa edecek olansa inanan özgür insanın iradesi ve adil dünya düzeni mücadelesidir. Ve beklenen şudur ki, sefer insana mahsus, zafer imana dairdir.

    Uyanan bu dünyayı selamlarken, gönlümüzce rahmet peygamberine salavat getiriyor ve bütün benliğimizle, bütün güzel sözlerin insicamıyla sesleniyoruz: Ya Muhammed seni seviyoruz. Ya Muhammed seni seviyoruz. Ya Muhammed seni seviyoruz.”

  • TÜSİAD Başkanı Bilecik: “Daha güzel günlerin geleceğine olan inancımızı hiçbir zaman kaybetmedik”

    Türkiye Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Erol Bilecik, “Hatay’ın yaşamakta olduğu bu ekonomik sıkıntılarının yakın zamanda geride kalacağına ve daha güzel günlerin geleceğine olan inancımızı hiçbir zaman kaybetmedik” dedi.

    TÜSİAD Başkanı Erol Bilecek ve heyeti, Cilvegözü Sınır Kapısını ziyaret ederek Sahra Hastanesi hakkında bilgi alıp askerlere ve yaralılara baklava ikram etti.

    Daha sonra Reyhanlı Ticaret Odası’na ziyarette bulunan Bilecik, burada yaptığı konuşmada, “Reyhanlı ilçesi son dönemlerde maalesef, komşu ülkelerde meydana gelen siyasi çalkantıların ve savaşın ağırlığını en fazla hisseden kentlerimizin başında yer alıyor” dedi.

    Başkan Bilecik, konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Gelişmelerin bölge ekonomisinde ne kadar olumsuz etkileri olduğunu biliyoruz ve gözlemledik. Hatay’a ziyaretimiz sırasında bölgedeki iş sıkıntılarını dinlemek ve onlara destek vermek bizlerin boynunun borcudur. Alınacak önlemlerin ve atılacak adımların bölgenin sıkıntılarının gidermeye yardımcı olmasını canı gönülden diliyorum. Hatay’ın yaşamakta olduğu bu ekonomik sıkıntılarının yakın zamanda geride kalacağına ve daha güzel günlerin geleceğine olan inancımızı hiçbir zaman kaybetmedik. Bölgede gerek yatırım ortamını gerekse iş ortamı bakımından açısından eksiklikler olduğunu mevcuttur. Bu sorunlarının birçoğu şüphesiz bölgeseldir. Hatay’da özellikle son yıllarda insani hiçbir kural tanımayan terör örgütünün saldırılarını da göğüslemesi bunun zaten en iyi göstergesidir. Hatay’ın sorunlarının çözülmesi hem bölgemizi, hemde ülkemizi büyük ölçüde rahatlatacaktır.”

    TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik ve yanındaki heyet daha sonra Reyhanlı ilçesine Afrin tarafından atılan roket sonucu şehit olan 17 yaşındaki Fatma Avlar’ın ailesine taziye ziyaretinde bulundu.

  • İrfan Buz: “İnancımızı yitirmedik, gölü bulduk”

    Takımının 10 kişi kaldıktan sonra mücadeleye devam ettiğini belirten Yeni Malatyaspor Teknik Direktörü İrfan Buz, inançlarını yitirmeyerek çok önemli bir galibiyet aldıklarını söyledi.

    TFF 1. Lig’in 9. haftasında Elazığspor evinde ağırladığı Yeni Malatyaspor’a 1-2 mağlup oldu. Maçın ardından Yeni Malatya Teknik Direktörü İrfan Buz, açıklamalarda bulundu. Elazığspror’un, 2 senedir beraber oynayan kurulu bir takım olduğun aktaran Buz, kendilerinin derslerine iyi çalıştıklarını ifade etti.

    “Çok önemli bir galibiyet aldık”

    Çok zorlu bir müsabakaya çıktıklarını vurgulayan Buz, “1-0 öne geçtik. Çok pozisyonlarımız vardı. Maalesef değerlendiremedik. Bir tana pozisyonda da Serdar çok iyi çıkardı. Bize göre basit bir gol yedik. Ancak ikinci devre pozisyon bulacağız dedik. Hakikaten devrenin başında da pozisyonlar bulduk. Kırmızıdan sonra 10 kişi kaldık. Fakat futbolcularımız mücadelesini devam ettirdi. İnancımızı yitirmedik. En sonunda da golü attık. Çok mutluyuz. Hakikaten çok önemli bir galibiyet aldığımızı düşünüyoruz” dedi.

    10 kişi kaldıktan sonra Sinan’ı alarak galibiyete gitmek istediklerini dile getiren Buz, “Orada bir pozisyon yakalayacağımızı düşünüyorduk ve zaten orada da bastırdık. Bunu Sinan’a da söyledik. Pozisyon inanın geliyor. Onu da değerlendirdiğimiz için çok mutluyuz” diye konuştu.

    Elazığspor’un çok önemli futbolcuları olduğunu belirten Buz, “2 seneden bu yana bu takım beraber oynuyor. Biz dersimize iyi çalıştık. Bakıldığında Traore ve Tom gibi özellikleri olan futbolcular üzerine kurulmuş, çabuk bir takım. Önemsenmeyecek bir takım değil. Çok büyük saygımız var. Tabii ki önlemimizi alacaktık ve almaya çalıştık” şeklinde değerlendirmelerde bulundu.