Etiket: implant

  • İmplant sonrası dikkat edilmesi gerekenler

    İmplant sonrası dikkat edilmesi gerekenler

    Diş Hekimi Zafer Kazak, implant sonrası dikkat edilmesi gereken hususlar konusunda uyardı.

    Titanyumun vücut dokularıyla etkileşime girdiği ve kuvvetlere karşı dirençli bir materyal olduğu için implant malzemesi olarak tercih edildiğini belirten Diş Hekimi Zafer Kazak “İmplantlar daha önceden kaybedilmiş dişlerin oluşturduğu boşluklara yada ciddi bir enfeksiyon yoksa hemen çekim sonrası diş yuvasına yerleştirilebilir. İmplant uygulamasının asıl amacı, üzerine kullanılabilir dişler yapmaktır. İmplantlar, sabit ya da hareketli protezler yapmak amacı ile kemiğin yeterli ve uygun olduğu durumlarda basit bir operasyonla çene kemiğine yerleştirilirler” dedi.

    Sıcak tüketmeyin, yumuşak beslenin

    Eğer kemiğin miktarı ya da yoğunluğu istenilen seviyede değilse implant uygulamasından önce kemiği oluşturmaya yönelik işlemler yapılması gerekebileceğini anlatan Diş Hekimi Zafer Kazak, “İmplant sonrasında sıcak yiyeceklerden birkaç gün uzak durulmalıdır. Daha çok yumuşak ve besleyici gıdalar tüketmek gerekir” dedi.

    İmplant kemik kaybını engelliyor

    Kaybedilmiş dişin yerine implant yerine yeni diş yapılmasının çevre dişlerin ve tüm çiğneme sisteminin sağlığın ve fonksiyonu için önemli olduğunu ifade eden Kazak, “Doğal diş formunda, estetik ve çiğneme fonksiyonunu yerine getiren bir diş elde edilirken çevredeki dişlerin kayıp diş boşluğuna kayması ve diğer dişlerdeki şekil bozuklukları da engellenmiş olur. Ayrıca diş çekimi sonrası oluşan boşlukta zamanla meydana gelen kemik kaybı implant yapıldığında engellenir

    İmplant herkese uygulanır mı?

    İmplant uygulaması bazı istisnai durumlar haricinde herkese uygulanabilen başarılı bir tedavi şeklidir. İmplantın yerleştirilebileceği kalınlıkta, yükseklikte ve kalitede kemiği olan herkese ’sistemik sağlıklı durumu’ değerlendirilerek implant yapılabilir.

    İmplant ne zaman yerleştirilir?

    Bir kişide yeterli kemik dokusu olması bazı etkenlere bağlıdır. Bazı kişilerde kalıtımsal olarak çok ince/kalın ya da az/çok kemik olabilir. Bazı kişilerde ise diş ve diş eti iltihapları çevrelerindeki kemik dokusunun erimesine ve azalmasına sebep olurlar. Bu nedenle bir dişin çekilmesine karar verilmişse kemik kaybına neden olmamak için çekimin hemen yapılmasında fayda var. Bazı durumlarda çekimden sonra implant yapılmadan beklenebilirken bazı vakalarda ise çekim yapıldığı seansta implant yerleştirilebiliyor” şeklinde konuştu.

  • İmplant sonrası beslenmeye dikkat

    İmplant sonrası beslenmeye dikkat

    Global Diş Hekimleri Derneği Başkanı Diş Hekimi Zafer Kazak, diş implantı sonrası beslenme konusunda uyardı.

    Diş Hekimi Zafer Kazak, “Titanyum vücut dokuları ile etkileşime girdiği ve kuvvetlere karşı dirençli bir materyal olduğu için implant malzemesi olarak tercih edilir. İmplantlar daha önceden kaybedilmiş dişlerin oluşturduğu boşluklara yada ciddi bir enfeksiyon yoksa hemen çekim sonrası diş yuvasına yerleştirilebilir. İmplant uygulamasının asıl amacı, üzerine kullanılabilir dişler yapmaktır. İmplantlar, sabit ya da hareketli protezler yapmak amacı ile kemiğin yeterli ve uygun olduğu durumlarda basit bir operasyonla çene kemiğine yerleştirilirler. Eğer kemiğin miktarı yada yoğunluğu istenilen seviyede değilse implant uygulamasından önce kemiği oluşturmaya yönelik işlemler yapılması gerekebilir. İmplant sonrasında sıcak yiyeceklerden bir kaç gün uzak durulmalıdır. Daha çok yumuşak ve besleyici gıdalar tükenmelidir” dedi.

    Kaybedilmiş dişin yerine implant yerine yeni diş yapılmasının çevre dişlerin ve tüm çiğneme sisteminin sağlığın ve fonksiyonu için önemli olduğunu ifade eden Kazak, “Doğal diş formunda, estetik ve çiğneme fonksiyonunu yerine getiren bir diş elde edilirken, çevredeki dişlerin kayıp diş boşluğuna kayması ve diğer dişlerdeki şekil bozuklukları da engellenmiş olur. Ayrıca diş çekimi sonrası oluşan boşlukta zamanla meydana gelen kemik kaybı implant yapıldığında engellenir. İmplant uygulaması bazı istisnai durumlar haricinde herkese uygulanabilen başarılı bir tedavi şeklidir. İmplantın yerleştirilebileceği kalınlıkta, yükseklikte ve kalitede kemiği olan herkese “sistemik sağlıklı durumu” değerlendirilerek implant yapılabilir. Bir kişide yeterli kemik dokusu olması bazı etkenlere bağlıdır. Bazı kişilerde kalıtımsal olarak çok ince/kalın ya da az/çok kemik olabilir. Bazı kişilerde ise diş ve dişeti iltihapları çevrelerindeki kemik dokusunun erimesine ve azalmasına sebep olurlar. Bu nedenle bir dişin çekilmesine karar verilmişse kemik kaybına neden olmamak için çekimin hemen yapılmasında fayda vardır. Bazı durumlarda çekimden sonra implant yapılmadan beklenebilmekte, bazı vakalarda ise çekim yapıldığı seansta implant yerleştirilebilmektedir” şeklinde konuştu.

  • İmplant ömürlük bir tedavi yöntemi

    İnönü Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Periodontoloji Uzmanı Dr. Dt. Elif Toy, implant tedavisinin vücuda hiçbir yan etkisi veya zararının olmadığını belirterek, bu yöntemin ömürlük bir tedavi olduğunu söyledi.

    Diş Hekimliği Fakültesinde gerçekleştirilen İmplant tedavisi ile ilgili bilgiler veren Periodontoloji Uzmanı Dr. Dt. Toy, İmplantın 18 yaşını doldurmuş, büyüme gelişimini tamamlamış, cerrahi operasyona engel herhangi bir sistemik problemi olmayan ve yeterli kemik dokusu olan herkese uygulanabileceğini söyledi. Hastanın genel sağlık durumunun iyi olduğu ve ciddi bir sistemik hastalığı olmadığı sürece implant uygulamasını engelleyecek bir üst yaş sınırının olmadığını kaydeden Toy, tedavisi öncesi ve cerrahi operasyon sırasında yapılan işlemler hakkında da bilgiler verdi.

    Tedavinin ne kadar sürede devam ettiğine de değinen Toy, “Öncelikle implant öncesi hazırlıklar yapıldıktan sonra cerrahi işlem ile implantlar çene kemiğine yerleştirilmektedir. İmplant tedavisinin süresi yapılacak olan implant sayısına ve hastanın çene kemiğine bağlı olarak yarım saat ile birkaç saat arasında değişebilir. Cerrahi operasyon sonrası, implant ile kemiğin bütünleşmesi için rutin uygulamada üç ay beklenip, daha sonra protetik tedaviye geçilir. Dolayısıyla implantların yerleştirilip protezlerin yapılması için dört veya beş aylık bir süre geçmektedir. Ancak bazen kemik miktarının yetersiz olduğu durumlarda, vertikal veya horizontal kemik miktarının arttırılmasına yönelik ileri cerrahi işlemler gerekebiliyor. Bir takım kemik ve yumuşak doku greftleme teknikleri ile bölge implant yapımına uygun hale getiriliyor. Bu gibi durumlarda bu operasyonlardan sonra yani belli bir süre beklendikten sonra implantlar yerleştirilebiliyor ve tabii tedavi süreci de uzuyor. Ama bunlar bazen implantla birlikte eş zamanlı da yapılabiliyor. Dolayısıyla kişiden kişiye, vakadan vakaya bu süre değişebiliyor. Bazen bir dişi çekip hemen immediat yani hemen o anda implant yerleştirilip, hatta hemen protezin yapılması da söz konusu olabiliyor. Ama bunlar her zaman rutin olarak yaptığımız uygulamalar değil” dedi.

    “İmplantın Vücuda Hiçbir Yan Etkisi Yok”

    İmplantın vücuda hiçbir yan etkisi veya zararının olmadığını ifade eden Toy, “Başarı oranları yüzde 98 olan titanyum implantların insan vücudunda bilinen hiçbir yan etkisi ya da alerjik reaksiyonu yoktur. Günümüz teknolojisiyle yüzey özellikleri de oldukça gelişen implantlar çene kemiğiyle tamamen uyumlu hale gelmiştir.” dedi. İmplant ve doğal diş arasındaki farka da değinen Toy “En belirgin fark doğal dişlerle destek alveol kemiği arasındaki periodontal membranın implantla kemik ara yüzeyinde bulunmamasıdır. Periodontal membran dişe bir yük geldiği zaman amortisör gibi dişin hareket etmesine izin verir. Ayrıca periodontal membrandaki proprioseptif reseptörler aşırı bir kuvvet varlığında dişi korurken implantta stres birikimi olabiliyor” ifadelerini kullandı.

    İmplantta cerrahi işlem sırasında sınırlı uyuşturma uygulandığı için hiçbir ağrı hissedilmediğini belirten Toy, “İmplant cerrahisi sonrası aynı gün içerisinde anestezinin etkisi geçtikten sonra hafif ağrılar olabilir. Operasyon sonrası uygun ağrı kesicilerle bu durum giderilir.” dedi. İmplantın uzun ömürlü kullanılabilecek ve garanti bir tedavi olabileceğini ifade eden Toy, “Uygun endikasyon ve cerrahi teknikle deneyimli bir hekim tarafından uygulandığında, destek kemik dokular yeterliyse, hasta ağız hijyenine dikkat ediyorsa, implantlar yapıldıktan sonra rutin kontrollerine gidiyorsa ömür boyu kullanılabilecek tedavi yöntemlerinden bir tanesidir. Bununla birlikte, diş hekimliğindeki diğer tedavi yöntemlerinde olduğu gibi, implant tedavilerinde de komplikasyon görülme olasılığı her zaman için vardır” İfadelerine yer verdi.

    “İmplant Ekstra Bir Maliyet Gerektirir”

    İmplant tedavisinin ekstra bir maliyet gerektirdiğine de değinen Toy, “Titanyum özelliği itibariyle çene kemiğine uyumlu ve aynı zamanda pahalı olan kıymetli bir metaldir. İmplant tedavisinde kullanılan malzemelerin ithal olması ve üretiminde yüksek teknolojiye gereksinim duyulması maliyeti artırmaktadır. Artık yerli üretim implantların da oldukça başarılı olması, hasta açısından daha uygun seçeneklerin olması ulaşılabilirliği artırmıştır. Ama genel olarak tabiî ki implant tedavisi ekstra bir maliyet gerektiriyor ve maalesef SGK kapsamında değil. İmplant ameliyatları fakültemizde oldukça sık yapılan bir tedavi seçeneği. Fakültemizin hem Periodontoloji hem de Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi bölümlerinde implant tedavisi uygulanmakta. Son yıllarda oldukça kabul gören, popüler bir yöntem olması nedeniyle implant hastalar tarafından çok fazla ilgi ve istek var. Doğru endikasyonla doğru tedaviler yapıldığında başarı da oldukça yüksek oluyor” sözcüklerini kullandı.

    Son olarak diğer üniversite hastaneleriyle yarışılabilir bir konumda olduklarını ifade eden Toy, “Fakültemizde her türlü ileri cerrahi teknik uygulanıp, en son teknolojiyle protetik üst yapılar yapılmaktadır. Herhangi bir eksiğimizin olmadığını, diğer fakültelerle yarışabilir bir konumda olduğumuzu, yalnızca Malatya ilinde değil bölgede önemli bir açığı kapattığımızı söyleyebilirim” diye konuştu.

  • İmplant yaptırırken bunlara dikkat edin

    Diş eksikliğinin çözümünde çığır açan implant tedavisinin son yıllarda en popüler tedavi yöntemi olduğunu belirten uzmanlar, kalitesiz ve patentsiz üretilmiş ucuz implant tehlikesi konusunda da uyarıda bulundu.

    Günümüzde tercih edilen dental impantların eksik diş tedavisinde doğal dişin fonksiyonunu sağlamak amacıyla çene kemiğine yerleştirilen yapay diş kökleri olduğunu kaydeden Diş Hekimi Şiar Atmaca, gerekli izinleri olmayan implant taklitlerinin insan sağlığını tehdit ettiğini söyledi. Atmaca, “Dünyada 4-5 bin üretici firma var ve her ülkede yüzlerce implant firması faaliyet göstermektedir. Kullanılacak implant markasının en az 5 yıllık klinik takip sonuçları ve bilimsel desteğinin olması gerekir. Yine implant markasının Sağlık Bakanlığı onaylı olması, Türkiye İlaç ve Tıbbi Cihaz Ulusal Bilgi Bankası (TİTUBB) belgesi, Tıbbi Cihaz Satış Merkezi Yetki Belgesi, FDA (Food and Drug Adminstartion) Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi Belgesi, İSO (International Organization for Standardization) Uluslararası Standartlar Teşkilatı Belgesi, CE (Conformite European) Avrupa Ülkeleri Uygunluk Belgesi’nin olması gibi kriterlere sahip olmalıdır. Hastalar hekimlerine güvenmelidir. Hastalar kullanılan ürünün sertifikası ve üretici hakkında bilgi sahibi olabilir ve tedavide kullanılacak implant barkod numaralarını hekimlerinden istemeli” dedi.

    İmplant yaptıracak hastaların sadece fiyat odaklı düşünmemelerini, implantın kaliteli ürün ve tecrübe gerektirdiğini unutmamaları gerektiğini belirten Dt. Şiar Atmaca, “İmplant uygulamasında başarının iki önemli ayağı vardır. Birinci koşul; uzun süreli klinik sonuçlarla başarısını ispatlamış uluslararası standartlarda patentli ürünlerin kullanılmasıdır. İkincisi ise implant tedavisini gerçekleştirecek diş hekiminin implant konusunda eğitim almış, bu alanda uzmanlaşmış olması gerekir. Aksi durumda tedavi başarılı sonuçtan uzak olur” diye konuştu.

  • İmplant dünyasında çığır açacak gelişme: Dünyada ilk kez yapıldı

    Samsun Ondokuz Mayıs Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Makine Mühendisliği Bölümünden Dr. Öğr. Üyesi Mevlüt Gürbüz tarafından dünyada ilk kez yapılan “grafen ile güçlendirilmiş yeni nesil titanyum kompozit implant”, diğer implantlara göre daha dayanıklı, iyileşme süreci daha kısa, enfeksiyon önleyici ve yüzde 50 daha ucuz.

    Yerli ve milli üretim kapsamında Dr. Öğr. Üyesi Mevlüt Gürbüz’ün yürütücülüğünde, Arş. Gör Tuğba Mutuk’un araştırmacılığında yapılan grafen ile güçlendirilmiş yeni nesil titanyum kompozit implant, Türkiye’nin dışa bağımlı olduğu ve yüksek fiyatlı implantlara alternatif bir ürün. Diş ve vücudun çeşitli yerlerinde kullanılan kemiklerde kullanılan implantlar insanlar için oldukça büyük önem taşıyor. Grafen, titanyum ve seramik tozu maddesinden dünyada ilk kez yapılan yeni nesil implant, insanlar üzerinde denenerek başarılı sonuçlar elde edildi. Mevcut implantlara göre daha kaliteli ve ucuz olan yeni nesil implantla, dışa bağımlılığın önüne geçilerek Türkiye’nin yerli ihraç ürünü olması hedefleniyor.

    “Enfeksiyon önleyici implant haline getirdik”

    İmplant hakkında bilgi veren Dr. Öğr. Üyesi Mevlüt Gürbüz, “Mevcut implantlarda görülen, aşınma zamanla kemik yapısını bozmaktadır. Bu durum implantın servis ömrünü azaltmakta, iyileşme sürecini uzatmakta ve ağır metal çözünmelerinden dolayı toksik etki göstererek enfeksiyona neden olmaktadır. Bu sorunları ortadan kaldırmak için son yılların en popüler malzemesi olan grafen ile güçlendirilmiş implantı ürettik. Üretilen implantlar Eskişehir’de bulunan Nanotech İleri Teknolojik Malzemeler ve Elektrik Elektronik Sistemler firması ve Eskişehir Teknik Üniversitesi Malzeme Bilimi ve Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Aydın Doğan’ın araştırma ekibi tarafından üretilen kemik ile aynı yapıya sahip antibakteriyel özellik gösteren kalsiyum fosfat tozu ile kaplanarak biyouyumlu, iyileşme sürecini hızlandıran, enfeksiyon önleyici implant haline getirdik. Üretmiş olduğumuz implantlarda kullandığımız ham maddeler tamamen yerli ve milli üretimdir. Biz bu maddeleri kullanarak hem mekanik özelliği geliştirilmiş hem de yüzeyi fonksiyonel hale getirilmiş implantlar üretmiş durumdayız. Bu implantlar iyileşme sürecini hızlandırmakta, implantın ömrünü artırmakta ve hastaya daha konforlu bir hayat sunmaktadır. Ayrıca üretilen implantların uygulama testleri Eskişehir Osman Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Nusret Köse tarafından yapılmış ve oldukça olumlu sonuçlar alınmıştır. Günümüzde üretilen implantlar genelde alaşım formunda üretilmekte. Grafen maddesinin girdiği her hangi bir implant yapısını görememekteyiz. Mevcut implantlardan farklı olarak belki de dünyada grafen, titanyum ve seramik tozunun birlikte kullanıldığı başka bir çalışma bulunmamaktadır. Prototipini geliştirdiğimiz implantların maliyetine bakacak olursak, mevcut implantlar yurt dışından temin edilmektedir. Bizim ürettiğimiz implantlarda yerli üretim tozlar kullanıldığı için yaklaşık yüzde 50 bir maliyet düşüşü hesaplanmıştır. Samsun’un bir biyomedikal şehri olduğu düşünüldüğünde üretilen bu implantların ticarileşmesi durumunda bölge ve ülke ekonomisine büyük katkıları olacaktır” dedi.

    Ondokuz Mayıs Üniversitesi tarafından desteklenen, “grafen ile güçlendirilmiş yeni nesil titanyum kompozit implantlar” başlıklı TÜBİTAK projesi ayrıca; Tokat Gaziosmanpaşa Üniversitesi tarafından düzenlenen AR-GE proje pazarında 183 proje arasından ilk altı proje arasına girerek mansiyon ödülü kazandı.