Etiket: İfade

  • İzmir’in Çeşme ilçesi Alaçatı bölgesinde hortum çıktığı, 5 kişinin yaralandığı belirtiliyor. Öte yandan bölgede araçların zarar gördüğü, aydınlatma direklerinin ve bir inşaat vincinin devrildiği öğrenildi. Bölgede teknelerde de zararın olduğu ifade edildi.

    İzmir’in Çeşme ilçesi Alaçatı bölgesinde hortum çıktığı, 5 kişinin yaralandığı belirtiliyor. Öte yandan bölgede araçların zarar gördüğü, aydınlatma direklerinin ve bir inşaat vincinin devrildiği öğrenildi. Bölgede teknelerde de zararın olduğu ifade edildi.

  • Rum lider Anastasiadis “altın pasaport” skandalında yarın ifade verecek

    Rum lider Anastasiadis “altın pasaport” skandalında yarın ifade verecek

    Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) Lideri Nikos Anastasiadis, ülkede patlak veren “altın pasaport” skandalıyla ilgili yarın Araştırma Komitesi’ne ifade verecek.

    Güney Kıbrıs Rum Yönetimi’nde Rusya, Çin ve Ukrayna’dan birçok hükümlü dolandırıcının, kara para aklayanların ve yolsuzlukla suçlanan siyasilerin para karşılığında Rum pasaportu alarak AB vatandaşı olmasıyla ilgili tartışmalar devam ediyor. Pasaportların verilmesinde GKRY Lideri Nikos Anastasiadis’in eski avukatlık bürosunun rol aldığı yönündeki haberlerin ardından Anastasiadis, “altın pasaport” skandalıyla ilgili yarın Araştırma Komitesi’ne ifade verecek. Anastasiadis ayrıca, Komite’ye Suudi şeyhlerinin özel uçaklarıyla yaptığı bedava seyahatler ile ilgili de açıklama yapacak. Rum basınında yer alan haberlerde, Anastasiadis’in olağanüstü güvenlik önlemleri altında Komite’ye ifade vermeye gideceği belirtildi.

    Anastasiadis, 2 gün önce yaptığı ulusa sesleniş konuşmasında pasaport olayıyla ilgisinin olmadığını öne sürmüş, kendisine karşı organize bir propaganda yapıldığını iddia etmişti. Güney Kıbrıs’ta patlak veren “altın pasaport” skandalı sonrasında Rum Meclis Başkanı Dimitris Şilluris istifa etmek zorunda kalmıştı.

    GKRY vatandaşlığı alanlar arasında Burisma enerji şirketinin sahibi Ukraynalı iş adamı Mikola Zloçevski, Rus enerji devi Gazprom’un eski yöneticisi Nikolay Gornovskiy, gasp suçundan hapis yatan Rus vatandaşı Ali Beglov ve hisse devrinde dolandırıcılıktan cezaevine giren Çinli iş adamı Cang Kıçiang bulunuyor.

  • Aydemir: ‘‘Türk Basını kalite ifade ediyor’

    Aydemir: ‘‘Türk Basını kalite ifade ediyor’

    TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda konuşan Milletvekili Aydemir, ‘Elbette ki bütün gazetecilerin haklarının korunması esas olmalıdır. Hakikaten, gazeteci kimliğiyle çalışanların yani bu işi mesleği gereği yapanların Cumhurbaşkanlığı kanalıyla “gazeteci” adıyla kimliklendirilmesi önemlidir. ‘ dedi.

    Yeni Düzenleme

    AK Parti Erzurum Milletvekili İbrahim Aydemir, Giresun Milletvekili Cemal Öztürk ve Aydın Milletvekili Bekir Kuvvet Erim ile 46 milletvekilinin İşsizlik Sigortası Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun Teklifinin sarı basın kartlarına dönük maddesinde söz alıp, muhalefetin itham edici tarzına dönük notlar düştü.

    Aydemir’den Gerçek Gazeteci Vurgusu

    Konuşmasında, ‘Bu sektörde insanların, hakikaten sahici gazetecilik yapan insanların muzdarip oldukları, sıkıntı yaşadıkları temel konu “Kim gazeteci, kim gazeteci değil?” mevzusudur’ vurgusunda bulunan Milletvekili Aydemir, ‘Bugün özellikle bu sosyal medyanın cari olduğu, internet medyasının çok geçerli olduğu zeminde sabahleyin kalkan gazeteci kimliğini taşıyabiliyor, “Gazeteciyim.” deyip orta yere çıkıyor ve orada neşet eden bütün sevimsiz hâller bütün gazetecileri ilzam ediyor, oysa bu bir haksızlık, bu bir yanlış. ‘ kaydını düştü.

    Gazeteci Kimliği Vuzuha Kavuşuyor

    Sürekli Sarı Basın Kartı Sahibi bir gazeteci olduğunu hatırlatan Milletvekili Aydemir, ‘Şimdi, bu düzenleme yani bir kanuna mebni sarı basın kartı getirilmesi bir bakıma bunun önüne geçecek. Elbette ki bütün gazetecilerin haklarının korunması esas olmalıdır. Hakikaten, gazeteci kimliğiyle çalışanların yani bu işi mesleği gereği yapanların Cumhurbaşkanlığı kanalıyla “gazeteci” adıyla kimliklendirilmesi önemlidir. Dolayısıyla bu sektörden gelmeyenler sanki burada gazetecilere ciddi haksızlık yapılıyormuş gibi bir yanlış anlama içerisindeler; onu görüyorum, tam tersi zapturapt altına alınan, tarif edilen bir mesleki teşekkül oluyor. Anayasa Mahkemesinin yapmış olduğu bu düzenleme bence çok yerindedir ve biz bunu şu anda düzene sokuyoruz. ‘ dedi.

    ‘Basınımız hakşinastır’

    Konuşmasında Türk Basınının küresel ölçütte hakşinas olduğunu, bu duruşuyla özel bir fark oluşturduğunu, Azerbaycan ziyareti gözlemleriyle paylaşan Milletvekili Aydemir, ‘Üç gün önce Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanımızla beraber Azerbaycan’ı ziyaret ettik. Azerbaycan’ı ziyaretimizin gerekçesi şuydu: Meclis Başkanımız seçildikten sonra ilk ziyaretini Azerbaycan’a yaptı, bu bir gelenek hâline geldi, daha önce Azerbaycan Başkanı da bize gelmişti, bu maksatla gittik ve özellikle 18 Ekimde gittik, sebebi şuydu: Azerbaycan’ın Bağımsızlık Günü’ydü, ona denk getirdik. Ama bu arada Gence’ye de gittik, Gence’de yaşananları bizatihi gözlemledik, yerinde gördük. Orada müşahede ettiğim bir hâl vardı, gazeteci olduğum için özellikle o zaviyeden baktım. Scud füzeleriyle vurulan 300 civarında evin yerle yeksan olduğu, onlarca insanın katledildiği bir zemin vardı. Çok sayıda gazeteci vardı, Meclis Başkanımızı takibe gelmişlerdi. İçlerinde yabancı matbuat da vardı, yabancı gazeteciler, televizyoncular da vardı. Gözlemimiz şu: Çekim yapıyorlar ama asla ve kata sayfalarına, sütunlarına, ekranlarına hakikatleri yansıtmıyorlar. Biz içinde bulunduğumuz hâli hep tenkit ediyoruz, oysa arkadaşlar, daha hakşinas olan, daha sahici tavır alan Türk basındır; aleyhimize dahi olsa birçok vakitler sayfalarda, sütunlarda haberler yer alıyor, öbür tarafa dönüp baktığınızda zerre kadar hakikati yansıtmıyorlar, tam tersi üstünü örtüyorlar. Öyleyse böyle çok fazla burada basınımızı, gazetecileri tenkit ederken kantarın topuzunu kaçırmamak lazım. ‘

    ‘Türk basını kalite ifade ediyor’

    Muhalefetin Basına yönelik eleştirilerine tepki veren Milletvekili Aydemir, ‘Elbette ki bizim de muzdarip olduğumuz mevzular var. Mesela, ben Plan ve Bütçe Komisyonu zemininde bir hadiseyi yaşadım, hem ben yaşadım hem Uğur kardeşim yaşadı, burada kuvvetle muhtemel sizler de yaşamışsınızdır. Burada söylediğim, anlattığım bir mevzunun arkasını, önünü keserek bütünüyle bağlamından koparıp âdeta beni sosyal medyada linç etme pozisyonuna taşıdılar. Kim yaptı? Bir basın organı yaptı ama bunu yaptı diye tamamına teşmil edersek bunu büyük bir haksızlık yapmış oluruz. Dolayısıyla yine nitelik ifade ediyor Türk basını, yine kalite ifade ediyor, işini hakkıyla yapan çok sayıda insan var ama buna rağmen aradan girip böyle âdeta korsan gazeteci kimliğini taşıyanlar var. İşte bu madde, inşallah, bunun önüne geçecektir, dahasını söyleyeyim, bu maddeyle beraber bu sektörde sigortasız insan çalışmasının da önüne geçilir diye düşüyorum dolayısıyla çok yerindedir. ‘ dedi.

    Komisyonda, terörle ilişkisi olan bir şahsa ait sarı kartın iptaliyle ilgili ithamlara karşılık veren Milletvekili Aydemir, ‘Terörle bire bir münasebet kurmuş, terörü teşvik etmiş, teşyi etmiş birisi için sarı basın kartının iptali söz konusuysa bunun gerekçesi zayıf mıdır? Ya da nedir mesela zayıf gerekçeli bir tane karar gösterebilir misiniz?’ diye sordu.

    ‘Asla böyle birşey yok!’

    Komisyon Üyesi Abdullatif Şener’in, ‘ Ne olur, bu yasa geçtiğinde efendim gazeteci gazetecilik yapamaz, iktidarın borazanı olmak zorunda olur.’ sözlerine tepki veren Milletvekili Aydemir, ‘Sayın Şener dedi ya “Ne olur, bu yasa geçtiğinde efendim gazeteci gazetecilik yapamaz, iktidarın borazanı olmak zorunda olur.” Zinhar bu maksada mebni bir madde değil. Siz aslında şunu yapıyorsunuz Sayın Şener, insanların zihinlerine bir şeyi özellikle dikte etmeye, empoze etmeye çalışıyorsunuz. On dokuz yıldır bu ülkede iktidar olmuş bir yapı var ve bugüne kadar bir tane bu neviden tavrını gösteremezsiniz. Bir tane gösteremezsiniz iddia ediyorum. Siz o taraftan bakıyorsunuz, asla böyle bir şey yok.’ vurgusunda bulundu.

    ‘Kurşun atana zemin hazırlayanın teröristten ne farkı var? ‘

    Milletvekili Aydemir konuşmasının devamında, ‘Ya, terörle bire bir münasebeti var, sarı basın kartı da yok, gitmiş bir internet sitesine “Ben burada gazeteciyim.” dedi. İçeri girmiş. Velev ki gazeteci olsun, velev ki gazeteci, velev ki benim gibi sürekli basın kartı sahibi gazeteci olsun terörü teşvik edecek, yani bana göre dağdaki teröristten ne farkı var? O kurşun atıyor bu da kurşun atana buradan zemin hazırlıyor. Şimdi bunları örnek vererek bize dönük itham edici, bizi ilzam edici ifadeleri ben reddediyorum, böyle bir şey yok. Kaldı ki burada 212 sayılı gazetecilerin sosyal yapısını muhafaza eden ve onlara hak tanıyan bir kanun var ve ona istinaden zaten gazeteciler yılda doksan günlük bir indirimden istifade ediyor. ‘ ifadesine yer verdi.

    Sarı Basın Kartı Düzenmesi

    Sarı Basın Kartı düzenlemesi hakkındaki yeni düzenlemeyle ilgili eleştirilere katılmadığını belirten Milletvekili Aydemir, ‘Hangi yasa maddesiyle biz mülga hâle getiriyoruz yahut da ortadan kaldırıyoruz? Böyle bir şey yok ki. Burada bir şey söylüyorum ben: Basın-yayın Enformasyon Genel Müdürlüğüne bağlı bir kurul oluşuyor ve bu kurul yılda 2 defaydı daha önce, şartlarını yerine getirenlere sarı basın kartı veriliyor. Sarı basın kartı dediğiniz de efendim çok fazla bir imtiyaz filan getiriyor da değil. Belki o önceki yıllara ait bir şeydi. ‘ dedi.

    İletişim Başkanlığı Hatırlatması

    Sarı Basın Kartına ilişkin düzenleme kapsamında Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminde kaydedilen İletişim Başkanlığı Kurumuna yönlendirme yapıldığını hatırlatan Milletvekili Aydemir, ‘Bunu bir vuzuha kavuşturmak lazım. Yani sarı basın kartıyla insanların hayatı kolaylaşıyor falan değil. Bizzat… Gazeteci olduğunu devletin bir kurumu tescil ediyor, bir kart veriyor. Şimdi, Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminde İletişim Başkanlığı kurumu var; buraya yönlendirme yapılıyor hepsi bu. Yani 212 sayılı Yasa’ya dönük herhangi bir tahdit, bir sınırlama söz konusu değil ki. Burada yapılan kanuni düzenlemeye istinat edilsin kaydı yerine getiriliyor. Cumhurbaşkanlığı hükûmet sisteminde, İletişim Başkanlığına dönük bu düzenlemenin yapılacağı “Efendim, merkezdir, adrestir.” diye bir tarif geliyor, budur. ‘ sözleriyle konuşmasını tamamladı.

  • Selim Temurci emniyette ifade verdi

    Selim Temurci emniyette ifade verdi

    Gelecek Partisi (GP) Genel Başkan Yardımcısı Selim Temurci, hakkında yapılan bir suç duyurusu nedeniyle ifade vermek üzere İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ne geldi.

    GP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Selim Temurci, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığına yapılan bir suç duyurusu kapsamında “şüpheli” sıfatıyla bugün emniyete ifade vermeye geldi. Avukatı ve bazı partilerle birlikte emniyete gelen Temurci, İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü’nde yaklaşık 40 dakika ifade verdi. Temurci’nin, bir derneğin şikayeti üzerine emniyete geldiği öğrenildi.

    Polise verdiği ifade sonrası gazetecilere açıklamalarda bulunan GP Genel Başkan Yardımcısı Temurci, hakkındaki suçlamadan dolayı emniyete ikinci kez çağırıldığını belirterek, “Şu anda hakkımdaki bir suçlamadan ötürü emniyete ikinci kez çağırılışım. Ne ile suçlandığımızı ve bizi kim suçladığını söyleyeyim. Bizi Süheyb Öğüt ile Boğaziçi Küresel İlişkiler Derneği suçluyor. İftira atıyorsunuz, suç işlemek amacıyla örgüt kurmuşsunuz deniliyor. Terörle Mücadele Kanunu, örgüt Üyeliği ve Örgüte Üye Olmamakla Birlikte örgüt Propagandası yapmakla suçlanıyoruz. Ne demek istiyorlar, bize bu suçlama niçin yapılıyor onu söyleyeyim. Çünkü biz 1 Mayıs 2016’da bu ülkede internet sitelerinde bir Pelikan Dosyası açarak, o internet sitesi üzerinden bir Pelikan Bildirgesi yayınlayarak ülkenin seçilmiş başbakanını alaşağı etmek için organize bir suç örgütü kurduğuna inandığımız kişilere çete deriz. Çete, yasadışı işler yapmak için bir araya gelmiş insanlar tarafından oluşturulur. Bize bu suçlamaları yapanlar Vikipedi’ye girsinler, Wikileaks’ta patlayan dosyaları görsünler. Sonuçta bu ülkede ve dünyada bir Pelikan gerçeği, Pelikan Çetesi var. Bana yapılan suçlamada aslında Pelikan diye bir şey yok bunu Selim Temurci olarak sen uyduruyorsun diyorlar. Hatta o kadar ileri gidiyorlar ki Pelikan’a Pelikan diyerek suç örgütü kurduğumu söylüyorlar. Ayrıca başka bir şey daha söylüyorlar. FETÖ de Pelikan’a Pelikan diyor, çete diyor eğer sen de aynı şeyi söylüyorsan sen de FETÖ’cüsün diyorlar, bu suçlamada. Şu suçlamaları yapan insanların kendi yaşamlarında kara bir leke olarak kalacak. Biz asla korkmadan bu mücadelemizi mutlaka sürdüreceğiz” dedi.

    Konuşmasını sürdüren Temurci, “Siyasi parti liderleri, hatta AK Parti’de siyaset yapmış çok değerli dostlarımız bunu bir ur bunu bir virüse benzeterek devletin her yerine sızdıklarını ve bunlarla mücadele edilmesi gerektiğini söylüyorlar. Biz de hiçbir kişiyi hiçbir kurumu hedef almadan, devlet ve millet sevdalısı insanlar olarak şunu söylüyoruz. FETÖ taktiklerini ve metotlarını kullanarak bu ülkede yeni bir paralel yapılanma ortaya çıkmıştır. Bunun adı paralel çetedir. Bu Pelikan çetesi ile mücadele etmeliyiz. Bu çete, seçilmiş başbakan olan Ahmet Davutoğlu’na karşı kumpas kurmuştur ve sosyal medyada bunu paylaşmıştır. Pelikan, İstanbul seçimlerinin iptal ettirilmesi sürecinde de milletin ve herkesin konuştuğu bir örgüttü. Başta Adalet Bakanı olmak üzere, şu anda kabinede olan bakanların görevden alınması konuşulduğunda bu ülkede yine Pelikan konuşuldu. Buradan yargı sistemimize, başta Adalet Bakanımıza seslenmek istiyorum; ne olur dik durun, yanınızda duracağız. Bu yapı FETÖ taktiklerini kullanarak aşağılık iftiralarla büyük bir oyun oynuyor. Şu anda ülkenin siyasetinde, özellikle ülkenin medyasında, iş dünyasında ve bürokrasisinde çok güçlü bir hale geldiler. O hiç onlarda olmasaydı, bize herhangi biri bu suçlamada bulunamazdı. Pelikan Terör Örgütünü kim kurdu, ismini kim verdi, kim finanse ediyor? Ben bu ülkede hukuka inanmak, yargıya güvenmek istiyorum ve yargıyı göreve çağırıyorum. Bu örgüt mutlaka araştırılmalı ve Türkiye bu pisliklerden temizlenmelidir. Bu paralel çeteyi, bu Pelikan örgütünü yargı sistemimiz inşallah deşifre edecek. Gerçek bir hukuk devletinde bunların hepsi ortaya çıkacak ve millet rahatlayacak. Biz üzerimize düşen vazifeyi yapmaya devam edeceğiz. Bunu araştırmak ve hukuki bir dayanak altına almak yargının görevidir, benim görevim değildir. Ben herhangi bir kişiyi, kurumu elimde hukukun verdiği bir karar olmadan kesin bir dille suçlayamam. Ama kesin olan bir şey var, bu ülkede Pelikan var, biz Pelikan demeye devam edeceğiz. Terör örgütü haline dönüşen bu yapıyı milletimize anlatacağız. Korkmayacağız, mücadeleye devam edeceğiz” diye konuştu.

    Temurci hakkında geçtiğimiz aylarda “iftara, hakaret, suç uydurma, suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve örgüt üyeliği ve örgüte üye olmamakla birlikte örgüt propagandası yapmak” suçlamalarıyla suç duyurusu yapılmıştı.

  • Silifke Belediye Başkanı, kız kardeşini yaralama iddiasıyla ifade veriyor

    Silifke Belediye Başkanı, kız kardeşini yaralama iddiasıyla ifade veriyor

    Mersin’in Silifke ilçesinin Belediye Başkanı Mücahit Aktan’ın, kız kardeşinin silahla yaraladığı iddiasıyla Emniyet Müdürlüğünde ifade verdiği öğrenildi.

    Edinilen bilgiye göre, Taşucu Mahallesi Atatürk Caddesi üzerinde ikamet eden Silifke Belediye Başkanı Mücahit Aktan’ın kız kardeşi Meryem Aktan, tabancayla başından vurularak yaralandı. İlk müdahalesi Silifke Devlet Hastanesi’nde yapılan Meryem Aktan, daha sonra Mersin Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne sevk edildi. Yaralı kadının sağlık durumunun ciddiyetini koruduğu bildirildi.

    Olayın ardından Silifke Belediye Başkanı Mücahit Aktan’ın polis tarafından Silifke Emniyet Müdürlüğüne götürülerek ifadesine başvurulduğu belirtilirken, Aktan’ın kız kardeşini kazayla vurduğunu söylediği öğrenildi.