Etiket: idam

  • Alman Federal hükümet Sözcüsü Seibert: “İdam referandumuna izin vermeyiz”

    Almanya’da Türkiye’yle ilgili tartışmalar bitmek bilmiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın idam kararının Meclis’ten geçmesi halinde imzalayacağını söylemesi ve gerekiyorsa bunun için referanduma gidileceğini açıklamasının ardından Avrupa ülkelerinden farklı sesler gelmeye başladı. Alman Federal Hükümet Sözcüsü Steffen Seibert, Türkiye’de idam kararı için yapılacak muhtemel bir referandum için Almanya’da yaşayan Türk kökenlilerin oy kullanmaların imkan sağlamalarının siyasi olarak mümkün olamayacağını söyledi.

    Öte yandan, Almanya’da Sosyal Demokrat Parti’nin (SPD) başbakan adayı Martin Schulz, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın idam cezasını geri getirmek için bir referandum düzenlemesi durumunda Almanya’da yaşayan Türklerin oy kullanmasının ihtimal dışı olduğunu söyledi. Schulz, “Türk hükümeti idam cezasını yeniden uygulamak için gerçekten bir referandum düzenlerse, şunu açıkça söylemek gerekiyor: Almanya’da yaşayan Türkler için bu tür bir oylama düzenlenemez” dedi.

    Schulz, “Değerlerimize ve anayasamıza aykırı bir konuda Almanya’da oylama yapılmasına izin veremeyiz” şeklinde sözlerini sürdürdü.

    Schulz bu konuda Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel ile de aynı görüşte olduklarını belirtti.

  • Başkan Demirtaş: “İdam ve AB referandumları ertelenmeli, öncelik ekonomi”

    İzmir Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı Ekrem Demirtaş, acilen yapısal reformlarla işsizliği ve enflasyonu düşürecek, büyümeyi hızlandıracak adımlar atılması gerektiğini belirterek, “Ekonomi böyleyken gündeme idam, AB gibi konularda referandumun gelmesi ertelenmeli. Önce belimizi doğrultalım. 2019 yılından önce inşallah önümüze seçim sandığı gelmez” dedi.

    İzmir Ticaret Odası Nisan ayı Meclis Toplantısı İTO Meclis Salonu’nda gerçekleştirildi. Nisan ayında terörle mücadelede hayatını kaybeden şehitler için saygı duruşu ile başlayan toplantıda, şehitlerin isimleri de tek tek okundu. Konuşmasına Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ni getiren anayasa değişikliği referandum sonucunu değerlendirerek başlayan Ekrem Demirtaş, “Vatandaşımızın tercihine saygı duyuyoruz. Ülkemiz ve milletimiz için hayırlı olsun. Ama hala tartışmalar devam ediyor. Artık, referandum sürecinde içeride ve dışarıda kırılıp dökülenleri onarma zamanı. 2019 Kasım ayına kadar bizim oda seçimleri hariç seçim yok. O nedenle bir durum muhasebesi yapma zamanı. Çünkü hızlı çözüm bekleyen sorunlarımız var” dedi.

    “AB’nin ders vermesine ihtiyacımız yok”

    AB ile ilişkilerde de onarılması gereken konular olduğunu, Türkiye’nin iç huzura ve barışa ihtiyaç duyduğunu belirten Demirtaş, “Gerginlik siyaseti zamanı değil. Sokakların hareketlenmesi istikrarı bozabilir. Dün, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi aldığı karar ile bizi 2004 öncesine ittirdi. Ülkemizin gururu ve onuru her şeyin üzerindedir. Avrupa Birliği’nin bize ders vermesine ihtiyacımız yok. Fransa’yı örnek alalım, Hollande’nin ofisine helikopterlerle ateş edilse, Elysee Sarayı’na bomba atılsa, Fransa bizim yaptığımızdan farklı bir şey mi yapar? Bir yıldan fazla bir süredir Fransa’da OHAL var. Bizdeki OHAL’i öne sürerek Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi’nin (AKPM) ’siyasi denetim’ kararı alması tam bir haçlı ruhu. Avrupa’nın kendine göre doğruları var bizim de doğrularımız var. Cumhurbaşkanı ve Başbakan çok serinkanlı davrandı. Ben aslında daha büyük tepki bekliyordum. Bu kararın yok hükmünde olduğunu söylediler. Silah kullanılan bir darbe girişimi var bu ülkeli yönetenler OHAL yapmayacak da ne yapacaklar. Bize bu konuda hak vermesi gerekenlerin bu davranışını haksız ve yanlış buluyoruz” diye konuştu.

    “8 yıldır yerimizde sayıyoruz”

    Büyüme rakamlarının hedeflerin gerisinde kaldığını belirten Demirtaş, şunları söyledi:

    ” 2015 yılında 11 bin 14 dolar olan kişi başına düşen gelir ise 2016’da 10 bin 807 dolara geriledi. 8 yıldır yerimizde sayıyoruz. Olumsuz koşullara karşın yüzde 2,9’luk gibi önemli bir büyüme gerçekleşti. Ama bizim hedefimiz yüzde 5 ve üzerinde büyüme. İşsizlik rakamları belli oldu. İşsiz sayımız 4 milyon kişiye dayandı. İşsizlik oranı yüzde 13, genç işsiz oranı ise yüzde 25. Ayrıca, iş ve yardım bekleyen 4 milyona yakın Suriyeli sığınmacı da var. Suriyeliler huzurumuzu, şehir görüntümüzü de bozdu. Buradan çıkıp İzmir Ticaret Borsası’nın kavşağına geldiğimizde en az 7-8 Suriyeli çocuk görüyoruz. Sadece bizim değil Avrupa’nın da güvenliğini bozuyor. Bizden çıkıp Avrupa’ya gidiyorlar.”

    “İdam ve AB konuları ertelenmeli”

    Türkiye’nin toplam döviz açığının 377 milyar dolar olduğunu belirten Demirtaş, “Reel sektörün açığı ise 201 milyar dolar. Ekonomi böyleyken gündeme idam, AB gibi konularda referandumun gelmesi ertelenmeli. Önce belimizi doğrultalım. 2019 yılından önce inşallah önümüze seçim sandığı gelmez. Tüm bunları alt alta koyduğumuz zaman, gündemimizin ilk sırasında neden ekonomi gelmesi gerektiği ortaya çıkıyor. Acilen yapısal reformlara ihtiyacımız var. İşsizliği ve enflasyonu düşürecek, büyümeyi hızlandıracak adımlar atılmalı” dedi.

    “Yapılandırmada 60 ile 120 vade olmalı”

    Ekonomide sevindirici gelişmeler de olduğunu belirten Demirtaş, Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın, vergi borç yapılandırılması ile ilgili yeni düzenleme yapılacağı açıklamasını anımsatarak, “24. kez yapılacak. 25. kez yapılandırma olmaması için, Yüksek tutarlı borçlarda ödeme süresi için 60 ile 120 ay vade yapılması, faizlerin silinmesi gerekir. Aksi halde, yüksek faizlerle ödenemez hale gelmiş olan bu borç birikimi ortadan kalkamaz” dedi.

  • Şehit annesi Güzel Eker: “İdam istiyorum”

    Muğla’da devam eden cumhurbaşkanına suikast davasında şehit polis Nedip Cengiz Eker’in annesi Güzel Eker, duruşma sonrası gözyaşları içinde yaptığı açıklamada, “İdam istiyorum” dedi.

    Cumhurbaşkanına suikast davasında tanıkların ifadelerinin alınmasına başlandı. Şehit polis memuru Nedip Cengiz Eker’in annesi Güzel Eker ve babası Nihat Eker de duruşmayı yakından takip ediyor. Şehit ailesi, duruşmaya verilen öğle arasında gazetecilerin sorularını cevaplandırdı.

    Gözyaşları içinde duruşmadan çıkan anne Güzel Eker, “Ben idam istiyorum. Onların idam edilmesini istiyorum. Onlar hiç konuşmasınlar. Benim masum oğlum. Bak bu bayrağın altında kaldılar, maaşlarını aldılar bir de bu devlete başkaldırdılar. Ben idam istiyorum” diye konuştu.

    Baba Nihat Eker ise, “Bunların beyanları hep yalan. Adamlar senaryo çiziyor, vuruluş şekilleri görülüyor, her şey belli ama yine de gidiyorlar yalan beyanda bulunuyorlar. Doktoru bile satın almışlar. İçinde olmayan adam yalan beyanlarda bulunuyor. Adli Tıp raporu var, her şeyi var. Demek ki bunlar hastaneyi de satın almışlar. Allah kahretsin bunları” dedi.

  • Gabriel’den idam uyarısı

    Almanya Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, idam cezasının geri gelmesinin, Türkiye için Avrupa rüyasının bitmesi anlamını taşıdığını söyledi.

    Alman Bild Gazetesine açıklamada bulunan Federal Dışişleri Bakanı Sigmar Gabriel, Türkiye’nin idam cezasını geri getirmesinin, Ankara’nın Avrupa rüyasının bitmesi ve onlarca yıldır süren müzakerelerin sonlanması anlamına geleceğini söyledi.

    AB’ye katılım konusundaki herhangi bir karar yakın zamanda gündemde olmayacağını belirten Gabriel, Türkiye’nin yakın bir gelecekte AB üyelik beklentisinde olunmasının gerçekçi olmayacağını ifade ederek, Türkiye’nin hangi yöne gideceğine dair kararı kendisinin vereceğini belirtti.

    Dışişleri Bakanı Gabriel, “Türkiye’nin NATO’dan ayrılmasını desteklemiyoruz. Türkiye’nin NATO’da kalmasını istiyoruz. Türkiye’yi siyasi izolasyona sürüklemeyi ve Rusya yönüne itmeyi arzu etmiyoruz” açıklamasında bulundu.

  • Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan “idam” açıklaması

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, idam tartışmalarına ilişkin, “Parlamentodan geçti, benim önüme geldi ben bunu onaylarım. Eğer olmadı bir halk oylaması da onun için yaparız. Şehitlerimizin katillerini bizim affetme yetkimiz yoktur. Karar mercii millettir. İnşallah bunu yapacağız” dedi.

    Referandumun ardından İstanbul’dan Ankara’ya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, vatandaşlar tarafından coşkuyla karşılandı. Esenboğa Havalimanı’nda yaptığı konuşmanın ardından Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’ne geçen Erdoğan’ı vatandaşlar burada da yalnız bırakmadı. Erdoğan, kendisini coşku gösterileri ile karşılayan vatandaşlara hitap etti. Vatandaşların “idam isteriz” sloganları üzerine Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Sizinle bu meydanda, Külliye’de 15 Temmuz sonrası hani o 29 geceniz var ya, son gecede burada yine toplanmıştık, konuşmuştuk. Sizler ‘idam, idam, idam’ demiştiniz. Ne dedim; ‘inşallah 16 Nisan’dan sonra.’ Çünkü 16 Nisan kararı aynı zamanda millet olarak sizin işaret fişeğinizdir. Siz buradan ‘evet’ dediğiniz taktirde, Sayın Bahçeli ne diyor ‘ben idama evet derim’ diyor. Ben Sayın Yıldırım’ın da böyle dediğine inanıyorum. Parlamentodan geçti, benim önüme geldi ben bunu onaylarım. Eğer olmadı bir halk oylaması da onun için yaparız. Şehitlerimizin katillerini bizim affetme yetkimiz yoktur. Karar mercii millettir. İnşallah bunu yapacağız” diye konuştu.

    Erdoğan, “İşte bugün rahmetli Adnan Menderes’in kabrine gittik, Hasan Polatkan’ın, Fatih Rüştü Zorlu’nun kabirlerini ziyaret ettik. Onlar bu ülkede ne yazık ki ‘demokrasi, demokrasi’ diye diye idam edildiler. İşte 15 Temmuz aynı zamanda bu adımın da atıldığı gün olacaktır. 16 Nisan kararını verdik. Şimdi de bundan sonrası artık gerek Sayın Yıldırım, Sayın Bahçeli ve bunun yanında Sayın Kılıçdaroğlu inşallah görüşmeleri yapacaklar. Hans, Helga ne der bizim derdimiz bu değil. Bizim derdimiz Hatice, Ayşe, Fatma, Hasan, Hüseyin ne der, Allah ne der o. Onun için parlamentomuz bu kararı verecek” şeklinde konuştu.