Etiket: Hiçbir

  • Aktaş: “Hedefsiz Gemiye Hiçbir Rüzgâr Yardım Etmez”

    Kafkas Folklor ve Kültür Derneği tarafından düzenlenen “Gençlerle Buluşma Kariyer Günleri”nin ilk konuğu İnegöl Belediye Başkanı Alinur Aktaş oldu.

    Dernek lokalindeki toplantıda gençlerle buluşan Başkan Alinur Aktaş, konuşmasına önceki hafta fuar dönüşü geçirdiği trafik kazası neticesinde hayatını kaybeden Yasin Ertaş’ı anarak başladı. Aktaş, “Hayat basite alınamayacak ve istediğimiz şeyleri erteleyecek kadar uzun değil. Bir film misali bir anda her şey oluveriyor. Onun için ne olursanız olun önce iyi bir insan olmak zorundasınız. İnegöl çok farklı kültürden insanların birlikte kardeşçe yaşamayı başardığı çok güzel bir şehirdir. İnegöl’ü çeşitli milletlerden ve şehirlerden insanların tercih etmeleri burasının hareketli ve bereketli bir şehir olmasından kaynaklanıyor. Memleketimizin birçok şehrinden insan ilçemizde huzur içerisinde yaşıyor. Bizim inancımıza göre üstünlük ancak takvadadır. Onun için nereli olduğumuz, nereden geldiğimiz değil nasıl bir insan olduğumuz mühimdir” dedi.

    Vazifesi icabı çok sayıda insanla temasta olduğunu söyleyen Aktaş, “Günümüzde gençler kendilerine hedef koyma noktasında zafiyet gösteriyor. Sizin organize ettiğiniz gibi birçok kurumun, okulun kariyer söyleşisi programlarına katılıyorum. Gençlerin çoğu kendisine hedef koyamıyor. Ama unutmayın ki hedefsiz asla yol alamazsınız. Hedefsiz gemiye hiçbir rüzgâr yardım etmez. İster işinizle, eşinizle, mesleğinizle veya mali olsun, mutlaka kısa ve orta vadeli hedefiniz olsun. Bugün ne yapıyorum yarın veya birkaç yıl sonra ne yapacağım gibi soruları kendinize sormayı ihmal etmeyin” diyerek, gençlerin gelecek planlaması yapmasını istedi.

  • Başbakan Davutoğlu: “Türkiye Hiçbir Terör Örgütü İle İşbirliği Yapmadı, Yapmayacak”

    Başbakan Ahmet Davutoğlu, Türkiye’yi IŞİD ile işbirliği yapmakla suçlayan Rusya Devlet Başkanı Putin’e yanıt vererek, “Bir ay önce Türkiye’ye yöneltilen suçlamalar şimdi niye yöneltilir. Eğer Türkiye DEAŞ ile işbirliği yaptıysa ne o zaman konuşmadı. Söz konusu değil. Türkiye hiçbir terör örgütü ile işbirliği yapmaz yapmayacak” dedi.

    Dış İlişkiler Ekonomik Kurulu (DEİK) Genel Kurulu’nda konuşan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Rusya ile yaşanan gerilimi değerlendirdi.

    “TÜRKİYE HİÇBİR TERÖR ÖRGÜTÜ İLE İŞBİRLİĞİ YAPMADI, YAPMAYACAK”

    Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin eskiden olduğu gibi en iyi şekilde sürmesi konusunda güçlü bir siyasi iradeye sahip olduklarını vurgulayan Davutoğlu, “Rusya ile bu siyasal krizi masada çözmeye devam ederken, ekonomik yaptırımlarla ilişkilerimizin bozulmasına izin vermemeliyiz. Türkiye’nin sınırlarını korumak bizim için hem bir hak, hem de onurlu bir görevdir. Biz Suriye topraklarında topraklarında herhangi bir müdahalede bulunmadık. Biz herhangi bir ülkeyi hedef alan bir adım atmadık, saldırgan bir tutum da göstermedik. Savunma görevimizi yaptık ve uluslararası hukuka göre bu bizim en tabi hakkımız. Sayın Putin’in iki gün önce tekrar bir devlet adamına yakışmayacak üslupla Türkiye’ye saldırması çerçevesinde ifade ediyorum. Bir ay önce Türkiye’ye yöneltilen suçlamalar şimdi niye yöneltilir. Sayın Putin bir ay önce bizim Müslüman bir ülke olduğumuzu bilmiyor muydu? Sayın Putin bir ay önce G20 zirvesine katıldığı Türkiye’nin dış politikasını bilmiyor muydu? Eğer Türkiye DEAŞ ile işbirliği yaptıysa ne o zaman konuşmadı. Söz konusu değil. Türkiye hiçbir terör örgütü ile işbirliği yapmaz yapmayacak. Ama biz bugün kimlerin DEAŞ ve PKK gibi terör örgütleri ile Türkiye’yi rahatsız etmek üzere temas halinde olduğunu biliyoruz” diye konuştu.

    “RUSYA İLE GÖRÜŞMEYE HAZIRIZ AMA BİZE BİR ŞEY DİKTE EDİLMESİNE İZİN VERMEYİZ”

    Türkiye’nin kendi sınırlarını korumak için atılması gereken adımları bundan sonra da atacağını söyleyen Davutoğlu, “Yaşananlara ilişkin belgelerimizi ortaya koyduk. Uluslararası zeminde haklılığımız kabul gördü. Herkes Türkiye’ye destek verdi. Olayda muğlak bir taraf yoktur. Üzülerek ifade edeyim ki geçen zaman zarfında Rus yönetimi bu net tabloya rağmen beklediğimiz olgun yaklaşımı göstermedi. Günlerdir Rusya tarafından ağır ithamlara, afaki ve nezaketsiz suçlamalara maruz kalıyoruz. Her şeye rağmen sağduyulu ile hareket etik. Rusya ile dostane ilişkilerimizin hatırına hep riayet ettik. Rusya ile görüşmeye hazırız ama bize bir şey dikte ettirilmesine asla izin vermeyiz. Ülkemizini sınır güvenliği konusunda angajman kuralları bellidir. Kimse bizden bu konuda tavizkar olmamızı beklemesin. Rusya kendince bir takım yaptırımlar uyguluyor, bunları yadırgıyoruz. Türkiye’ye dönük bu yaptırımları büyük devlet anlayışına uygun görmüyoruz. Türkiye bu yaptırımlarla zora düşürülecek bir ülke değil. Biz kendi tedbirimizi alıyoruz. Her şeyin bir çözümü vardır. Her türlü duruma hazırlıklıyız. Rusya’nın tutumu doğrultusunda durumdan etkilenen sektörler için tedbirlerimizi alıyoruz. Enerji, ticaret ve turizm alanında gerekli tedbirler alındı. Bundan sonra bu tedbirleri güncelleyerek etkileyen sektörlerin yanında olacağız” şeklinde konuştu.

    “KIRIM’IN RUSYA TARAFINDAN İŞGALİNİ TANIMADIK, TANIMAYACAĞIZ”

    Ukrayna’da yaşanan gelişmeleri de yakından takip ettiklerini kaydeden Davutoğlu, şunları söyledi:

    “Ukrayna’da gelinen noktası yakından takip ediyoruz. Bir yandan Ukrayna’nın siyasi birliği ve toprak bütünlüğüne verdiğimiz desteği kararlılıkla sürdüreceğiz, diğer yandan da ekonomi ve ticaret başta olmak üzere her alanda işbirliğimizi güçlendireceğiz. Önümüzdeki dönemmde Ukrayana’ya bir ziyaret yapmayı düşünüyoruz. Ukrayna Cumhurbaşkanını da Türkiye’de ağırlayacağız. Soydaşlarımız olan Kırım Tatarlarının esenlik ve refahı, Ukrayna ile işbirliğimizin en önemli odak noktalarından birini teşkil etmektedir. Kırım’ın Rusya tarafından işgalini tanımadık, tanımayacağız. Kırım Tatarlarının tarihte uğradığı sürgün ve baskıları kabul etmeyeceğiz. 1944 yılında insanların hunharca evlerinde toplanarak kara trenlerle Sibirya’ya sürüldüğü o günleri unutmadık. Şimdi yapılması gereken Kırım Tatarlarının refahı için girişimcilerin aktif biçimde fırsatları değerlendirmesi”.

  • Öztekin: “Hiçbir Yere Gitmeye Niyetim Yok”

    Galatasaray’da ayrılık kararı aldığı iddia edilen orta saha oyuncusu Yasin Öztekin, “Bazı iddiaların aksine, hiçbir yere de gitme niyetim yok. Galatasaray’da sözleşmemin sonuna kadar devam edeceğimi ve kulübüm ile ortak bir karar almadan asla takımımdan ayrılmayı düşünmediğimi belirtmek isterim” dedi.

    Sarı-kırmızılı kulübün 28 yaşındaki orta saha oyuncusu Yasin Öztekin, kulübün medya organları aracılığıyla açıklamalarda bulundu. UEFA Avrupa Ligi’nde final oynamak istediklerini ifade eden Öztekin, “Şampiyonlar Ligi’ndeki ilk hedefimiz gruptan çıkmaktı, deplasmanda oynadığımız Astana ve Benfica maçlarında bazı talihsizlikler yaşadık. Lizbon’da içinde benim de bulunduğum son dakikadaki pozisyonda gole ulaşabilsek, son maçlar öncesinde farklı bir pozisyonda olabilirdik. Arzu ettiğimiz bir son olmadı; ama Astana karşısında UEFA Avrupa Ligi için bize yeterli olan neticeyi alarak Şubat ayında da Avrupa’da devam etme hakkını kazandık. Galatasaray’ın hedefleri asla bitmez. Ve yer aldığı her organizasyonda en üst sırada, en başarılı pozisyonda olmayı amaçlar. UEFA Avrupa Ligi’nde de hedefimiz final oynamak, Basel’deki finali kazanarak kulübümüzün müzesine o kupayı bir kez daha getirmek olacak. Bunun için şimdiden konsantrasyon sağlamaya başladık. Açıkçası rakiplerin kim olduğu çok da önemli değil; eğer bir UEFA organizasyonunda hedefiniz şampiyonluk ise o hedefinize ulaşana kadar zaten büyük takımları geride bırakmış olmanız gerekir. O yüzden Porto’ya, Manchester United’a, Napoli’ye veya diğer rakiplere karşı hazır olacağız” dedi.

    “BEŞİKTAŞ MAÇI ÖNEMLİ”

    ’Beşiktaş karşılaşmasında takım olarak nasıl bir performans bekliyorsun?’ sorusuna ise başarılı oyuncu, şu yanıtı verdi:

    “Sezon başından bu yana sergilememiz gereken performansı düzenli olarak ortaya koyamadık. Ancak son maçımızda Bursaspor’a karşı kazandığımız galibiyet özgüvenimizi sağlamamız adına önemli bir etken oldu. Oldukça yetenekli oyunculardan kurulu, tecrübeli bir takımız. Ligin son şampiyonuyuz ve bu sezon da unvanımızı korumak için elimizden gelenin en iyisi yapacağız. Beşiktaş maçı önemli, galibiyetin ne anlama gelebileceğini de iyi biliyoruz. Hedefimiz, geçtiğimiz sezon olduğu gibi Olimpiyat Stadı’nda kazanarak rakibimize karşı üstünlük sağlamak olacak ama ligde bu maçın ardından 19 haftalık bir serüven var. Ben takımımıza ve arkadaşlarıma güveniyorum.”

    “HİÇBİR YERE GİTME NİYETİM YOK”

    Galatasaray’daki hedefleri hakkında da açıklamalarda bulunan Yasin, “Geçtiğimiz sezonun son bölümü, takımımız adına çok güzel bir final oldu. Taraftarımızın Arena’da oluşturduğu atmosfer ve takım olarak gösterdiğimiz karakter, üst üste alınan galibiyetlerin ardından bize şampiyonluğu getirdi. Ben de Hamza Hoca’nın göreve gelişinin ardından forma şansı buldum ve skora da katkıda bulunarak çocukluk hayalimin gerçekleşmesi gibi çok özel bir duygu yaşadım. Galatasaray’da kazandığım şampiyonluk, tüm hayatımın en güzel anılarından biri. Yeni teknik direktörümüz Mustafa Denizli ile birlikte de aynı başarıları kazanacağımızdan eminim. Onun tecrübesi ve bize katacakları, ilerleyen dönemde bizi zirveye taşıyacak. Takımımda oldukça mutluyum. Galatasaray’a ulaşmak ve burada kalıcı olabilmek adına önemli bir yol katettim, büyük fedakarlıklarda bulundum. Bazı iddiaların aksine, hiçbir yere de gitme niyetim yok. Bu tip haberlerin son bulmasını rica ediyorum. Galatasaray’da sözleşmemin sonuna kadar devam edeceğimi ve kulübüm ile ortak bir karar almadan asla takımımdan ayrılmayı düşünmediğimi belirtmek isterim” şeklinde konuştu.

  • Başbakan Davutoğlu: “Hiçbir Ülke Bizden Özür Beklemesin”

    Başbakan Ahmet Davutoğlu, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile gerçekleştirdiği basın toplantısında, “Görevimizi yerine getirdiğimiz için hiçbir ülke bizden özür beklemesin” dedi.

    Başbakan Ahmet Davutoğlu, Brüksel’deki temasları kapsamında NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından düzenlenen basın toplantısına katıldı. Başbakan Ahmet Davutoğlu, çok verimli toplantı geçirdiklerini ve ilk kez Başbakan olarak ziyarette bulunduğunu kaydederek, “Gündemimizde bir çok konu vardı tabi ana konu Türk hava sahasını ihlal eden Rus jetinin düşürülmesiydi. Bunu detaylı olarak ele aldık. Öncelikle şunu ifade etmek istiyorum. NATO’nun desteğinden ve kişisel desteğinizden ötürü size müteşekkiriz. Geçen hafta olağanüstü toplantıdan sonra bize destek verdiniz. Teşekkür ediyoruz. Burada net olmak istiyorum. Türk hava sahası Türkiye’nin egemenliği kapsamındadır. Bizim, eylemimiz savunma amaçlıydı. Keşke olmasaydı ama angajman kurallarımız da nettir. Bunu öncesinde duyurmuştuk. Rus tarafına da değinmiştik. Kendisi bizim dostumuzdur, komşumuzdur. Ankara’da, Antalya’da, Moskova’da gerekli bildirimleri yapmıştır. Türk hava sahasının korunması gerektiğini söylemiştik. Çünkü, Rusya daha öncesinde 3 kez hava sahasını ihlal etmişti. Şunu da bir biçimde ifade ettik. Türkiye’nin Suriye sınırı Türkiye için çok önemlidir ulusal güvenlik meselesidir. Dolayısıyla eylemimiz bir savunma amacı taşımaktaydı. Bir ihlal olmasaydı bu krizi yaşamazdık” dedi.

    “TÜRKİYE BU KRİZİN BEDELİNİ ÖDEYEN ÜLKE”

    Davutoğlu, tansiyonun arttırılmasını istemediklerini ifade ederek,” Türkiye-Suriye sınırında böyle olayların bir daha yaşanmaması için her seviyede Rusya ile konuşmaya hazırız. Bunu vurgulamak istiyorum. Bu Türkiye-Suriye sınırıdır. Türkiye’nin hava sahasını savunma hakkı vardır ve Türkiye aynı zamanda Rusya ile iyi ilişkiler istemektedir. Suriye’de DEAŞ’a karşı savaşan ülkelerle de iyi ilişkiler istemektedir. Türkiye, bu ülkelerle işbirliğine hazırdır ama bu olay sırasında yapılan bombardıman DEAŞ karşı değildi, orada bir DEAŞ hedefi yoktu. Biz Rus dostlarımıza orada sivilleri bombaladıklarını ifade ettik. Buradan yeni mülteci dalgalarının Türkiye’ye geleceğini söyledik. Türkiye her bombardımandan sonra on binlerce mülteci buluyor topraklarında. Dolayısıyla Türkiye bu krizin bedelini ödeyen ülke. Bu noktada hava sahasını korumaktan ötürü suçlanmaması gerekiyor. Peki biz bu deneyimden ne öğrendik. Aynı hava sahasında faaliyet gösteren 2 koalisyon varsa eğer bu durumları önlemek güç olur. Bir tarafta BM önderliğinde bir koalisyon var. Türkiye’de bu koalisyonda yer alıyor ve DAEŞ’e karşı operasyon düzenliyor. Diğer taraftan Rusya operasyon düzenliyor. Bu iki grup arasında koordinasyon olması gerekiyor. Eğer biz DEAŞ’a karşı mücadele ediyorsak sadece DEAŞ’a karşı mücadele etmeliyiz. Ilımlı muhalefete karşı değil, Suriye muhalefetine karşı değil” ifadelerini kullandı.

    “RUSYA İLE TEMASA HAZIRIZ”

    Davutoğlu dün İdlib’te Rus bombardımanının olduğunu ifade ederek, “Biz Türkiye olarak yaralıları aldık. Tamamıyla yanmış insanlar vardı. Azez’de bombardıman oldu. Rus uçakları insanı ihtiyaçlar göndermekteydi Halep’e. Hepimizi DEAŞ’a karşı savaşıyoruz. Bunu söylememiz gerekiyor. Türkiye-Suriye sınırı ulusal güvenliğimiz açısından önem taşımaktadır. Rusya’nın kaygılarını biliyoruz. Ruslara şunu söylemek istiyoruz: Siz de bizim kaygılarımızı bilin. Diplomatik, askeri kanallarının açık olması gerekmekte. Böyle kasıtsız olayların bir daha gerçekleşmesini engellemek için ve terörle mücadelenin geleceğini konuşmak için Rusya ile temasa hazırız. 1 Ocak’tan sonra Suriye’de bir süreç olacak siyasi süreç başlayacak. Türkiye, Rusya, ABD birlikte çalışacaklar. Bu nedenle güçlü bir diplomatik kanalın açık olması gerekmektedir. Türkiye-Suriye sınırı NATO sınırıdır aynı zamanda. Burada bir ihlal yalnızca Türk sınırına ihlal değildir. NATO sınırına da ihlal söz konusudur. Aynı gün bütün detayları NATO müttefiklerimizle paylaştık. Konsey toplantısında bilgileri sunduk ve pozisyonumuzu ifade etmek açısından her bir tarafla da bilgi paylaşmaya da hazırız. Bir kez daha NATO’nun net tavır takınmasından ötürü ve Genel Sekreterin net tavrından dolayı kendisine teşekkür etmek istiyorum. Dün AB liderleri ile Brüksel’de bir araya gelme fırsatım oldu. Buradan bir kez daha teşekkür etmek istiyorum NATO müttefiklerine, kendileri Türkiye ile dayanışma göstermiştir” açıklamasını yaptı.

    “OLAYIN TEKNİK BİLGİLERİ PAYLAŞMAYA HAZIRIZ”

    Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Davutoğlu, Türkiye’nin özür dilemesine dair soruya, “Geçen hafta hükümeti kurduk. Rus uçağının bizim hava sahamızı ihlal ettiği zaman denk geldi. Onurlu bir ülkenin ve yeni hükümetin başbakanı olarak ki son seçimde yüzde 49’u aşkın oy aldık ki bu bir rekordur. Şunu söyleyebilirim ki hava sahamızın ve kara sahamızın korunması yalnızca bir hak değildir, benim hükümetimin görevidir. Hiçbir hükümet lideri görevini yerine getirdiği için özür dilemez. Türk hava sahası sınırının korunması ulusal bir görevdir ve hava sahasını korumak ordumuz gereken görevi yerine getirmiştir. Gelecekte böyle kasıtsız olayların bir daha yaşanması önlemek için Rus tarafı konuşmak istiyorsa, biz konuşmaya hazırız. Bizden bilgi istiyorlarsa bu olayın teknik bilgileri paylaşmaya hazırız. İlişkilerin normalleştirmek, ilerletmek istiyorlarsa bu bağlamda Rusya ile konuşmaya hazırız. Fakat görevimizi yerine getirdiğimiz için hiçbir ülke bizden özür beklemesin. Ekonomik yaptırımlara, Rusya tarafından alınan önlemlere ilişkin haberleri takip ettim. Şunu söylemek istiyorum: Geçmişte ekonomik yaptırımlara karşı olduk. Son krizde Türkiye bugün olduğu gibi bir pozisyon takındı. Rusya’nın tavrının kendisi yaptırımlara maruz kaldıktan sonra aynı yaptırımları Türkiye’ye uygulaması çelişen bir durumdur. Ekonomik ilişkiler, karşılıklı çıkar esasına dayanır. Biz sükûnet içinde davranacağız tansiyonu arttırmayacağız. Rus halkı tarafından olumsuz görülebilecek bir davranış içinde bulunmayacağız Rus halkı, Türk halkına dosttur. Antalya, çoğu için ikinci ev gibidir. Rus dostlarımızın turist olarak Antalya’ya Türkiye’ye gelmesini gelmekteyiz. Antalya, Rus turistler için bir ev gibidir. Ekonomik ilişkilerimiz açısından da Türkiye’nin bu eylemleri yeniden düşünmesi gerekmektedir. İki ülkenin de çıkarını ilişkin hareket etmesi gerekmektedir. Bir kez daha altını çizmek istiyorum. Konuşmaya hazırız. Gelecek ilişkilerimizi tartışmaya hazırız. Fakat biz görevimizi yerine getirdik ve hava sahamızı koruduk. Bu bizim hava sahamızdır, bizim sınırımızdır. Ulusal güvenliğimiz söz konusudur. Aynı zamanda bir onur meselesidir” yanıtını verdi.

  • Özat: “Bugün Kazanmak Adına Hiçbir Şey Yapmadık”

    Samsunspor Teknik Direktörü Ümit Özat, deplasmanda Göztepe’ye 2-0 mağlup oldukları maç sonrası yaptığı açıklamada, “Bugün kazanmak adına hiç bir şey yapmadık. Takım olarak iyi günümüzde değildik. Bu mağlubiyetin bahanesi olamaz” dedi.

    PTT 1. Lig’in 12. haftasında lider Samsunspor, İzmir ekibi Göztepe’ye Manisa 19 Mayıs Stadı’nda 2-0 mağlup oldu. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında konuşan Samsunspor Teknik Direktörü Ümit Özat, “Bugün kazanmak adına hiç bir şey yapmadık. Takım olarak iyi günümüzde değildik. Bu mağlubiyetin bahanesi olamaz. Gole kadar iki takım da hiç bir şey yapamadı. O penaltı bizim lehimize olsaydı belki biz de 2-0 yapabilirdik. Hakem hatalarının arkasına sığınacak değiliz. Ancak bu kadar bariz bir penaltı verilmesi gerçekten bizi üzüyor. Ben kötü bir kadro çıkarmış olabilirim, takım olarak kötü oynamış olabiliriz. Buna rağmen gole kadar Göztepe’nin hiç pozisyonu yok. Hatta ikinci yarıda kazanmak adına hamle yaptık ama futbolun tek gerçeği futbolculardır. Ne antrenör, ne yönetici ne de hakem. Ama maalesef hakemler sahada bu oyunculara kötü davranıyor. Hem ifade şekliyle hem konuşmasıyla. Bunlar doğru şeyler değil. O oyuncular olmazsa siz halı sahada bile maç yönetemezsiniz. Ben bugün kaybettim diye konuşmuyorum. Bundan 3-4 hafta önce kazandığımız maçta da söylemiştim” dedi.

    “KENDİNİ BU KADAR DEĞERLİ GÖRME BİR HAKEM OLARAK”

    Hakem eleştirilerine devam eden Özat, “İnsanlar kendini bu kadar değerli göremez. Hakeme küfür edince anons yap, oyunu durdur. Antrenöre küfür edildiği zaman dünya umurunda değil. Sen de ana baba evladısın, biz de ana baba evladıyız. Bu işte değerli görülecek bir şey varsa o da futbolculardır. Sen kendini bu kadar değerli görme bir hakem olarak. Futbolcu olmasa, ne hakem olur, ne antrenör olur ne de yönetici olur. Senin oyun içerisinde bu kadar kendini değerli görmenin anlamı ne? Ne oldu maç nereden nereye geldi. Artık önümüze bakacağız. İlk yenilen takım değiliz, son yenilen takım da olmayacağız. Belki hakem hatasının da olduğu ilk takım değiliz ama böyle bir hakem hatası olmaz. Ortada bir karar olur, faul olur devam dersin. Yani kendi insiyatifini kullanırsın da vücutları bile birbirine değmiyor iki oyuncunun. Oyuncunun bile haberi yok. Rakip kulübe bile şaşırdı yan yanayız. Birilerini yarışa sokmak istiyorsanız, biz o yarıştan kopmayız” diye konuştu.