Etiket: Hiçbir

  • Erol Bilecik: “Hiçbir görev gerçekten zor değildir”

    TÜSİAD’ın yeni başkanı olması beklenen Erol Bilecik oy kullandı. Bilecik oyunu kullandıktan sonra basın mensuplarına kısa bir açıklama yaptı.

    Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği’nin (TÜSİAD) 47. Genel Kurul Toplantısı gerçekleşiyor. Toplantıda oy kullanma işleme geçildi. TÜSİAD’ın yeni başkanı olması beklenen Erol Bilecik oy kullandıktan sonra basın mensuplarının sorularını cevapladı. Hiçbir görevin zor olmadığını söyleyen Bilecik, “TÜSİAD tarafında yeni bir yönetim seçimler sonucu gelmiş olacak hayırlı uğurlu olmasını diliyorum” dedi.

    Bilecik şunları kaydetti: “Çok güzel bir gün Türkiye’nin mutelif dalgalandığı bir dönem var ama eminim bu günleri bu anlamda aşacak çok nedenimiz var. Öncelikle TÜSİAD tarafında yeni bir yönetim seçimler sonucu gelmiş olacak, hayırlı uğurlu olmasını diliyorum ve bundan sonraki bütün dönemlerde Türkiye’nin daha refah daha aydınlık daha geleceğe dönük olarak gerçekten güzel günler geçireceğine dair en ufak bir şüphem ve kaygım yok. Hiçbir görev gerçekten zor değildir”.

  • Ahıskalılar: “Hiçbir zaman kavgacı toplum olmadık”

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde bir berber dükkanına düzenlenen ve biri ağır iki kişinin silahla yaralandığı olay etnik gerginliğe sebep olurken, Ahıska Türkleri Kültür ve Dayanışma Derneği Başkanı Mehmet Taş, iki kişinin kavgasının toplumsal bir olaya dönüşmemesi gerektiğini belirtti.

    Geçen hafta iki grup arasında çıkan kavganın devamı olan silahlı saldırı, iki mahalle arasında gerginliğe sebep oldu. Grupların toplanmalarının ardından İnegöl Emniyet Müdürlüğü’nde görevli bütün personel göreve çağrılırken, Bursa’dan çevik kuvvet ekibi ve TOMA aracı destek olarak geldi. Ekipler iki mahalle arasında tampon bölge oluşturuldu. Ahıskalıları sakinleştirmeye çalışan Ahıska Türkleri Kültür Ve Dayanışma Derneği Başkanı Mehmet Taş, daha sonra Akhisar Spor Kulübü sahasında bir toplantı düzenledi.

    Çok sayıda Ahıskalının katıldığı toplantı da konuşan Mehmet Taş, “Öncelikle hepimize geçmiş olsun. Yaralılarımız var. İnegöl’deki yaralımızın durumu iyi. Bursa’daki hastamızın durumu iyi. Yarın inşallah ameliyata alınacak. Hiçbir sıkıntı yok. Öncelikle buna şükür. Ülkemizde şehitlerimiz var. Akşam bizim olayımızın akabinde İstanbul’da meydana gelen iki ayrı patlamada 38 şehidimiz var. Allah hepsine rahmet eylesin. Bizler hiçbir zaman kavgacı toplum olmadık. Biz Ahıskalıyız. Bizlerin vatan sevgisi, bayrak sevgisi, toprak sevgisi sorgulanamaz. Bunu bizler bildiğimiz gibi, devletimiz de biliyor, milletimiz de biliyor. Bizler, bizlere yakışır durumda hareket etmemiz gerekiyor. Hiçbir zaman kavgacı olmayacağız. Burada biz ekmeğimiz için varız. Biz devletimize, polisimize karşı duracak eylemlerde hiçbir zaman bulunamayız. Bulunmak isteyenleri de engellemeliyiz. Sıkıntıların hepsinin farkındayız. Kaymakam beyle gerekirse karşı tarafa gideceğiz. Onların da akil insanları var. Onlar da böyle bir hadise olmasını istemez. Fitnecilere prim ve taviz vermememiz gerekiyor. Haklıyken, haksız duruma düşmememiz gerekiyor. Burada ki tüm sıkıntılar kaymakamımızla, emniyet müdürümüzle, oradaki akil insanlarla görüşerek inşallah yatıştıracağız. Kimin ne sıkıntısı olursa bize gelsin” diye konuştu.

  • Kılıçdaroğlu: “Hiçbir vesayeti kabul etmiyoruz”

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Biz demokrasi üzerindeki her türlü vesayetin kaldırılmasını savunan bir partiyiz. Hiçbir vesayeti kabul etmiyoruz” dedi.

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, TBMM Genel Kurulunda 2017 yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanun Tasarısı üzerine yaptığı konuşmada 15 Temmuz’un bir uzlaşma kapısı araladığına değinerek, “15 Temmuz’da artık yeni bir Türkiye vardır. Eğer biz bu gücü, bu uzlaşma kültürünü daha da ileriye taşıyabilirsek çocuklarımıza güzel bir Türkiye’yi hep birlikte bırakmış oluruz” ifadelerini kullandı.

    “OHAL ile kanun tasarısı parlamentoya gelirken Sayın Başbakan telefonla aradı” diyen Kılıçdaroğlu, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:

    “Destek istedi bizden. Sayın Başbakan’a OHAL uygulamasına destek veremeyeceğimizi, parlamentoda demokrasiyi savunan bir parti olarak biz demokrasiyi savunacağımızı, eğer OHAL uygulamaları ile bir kanun çıkacaksa 4 parti bu kadar büyük uzlaşma sağlanmış, bütün sivil toplum kuruluşları, meslek kuruluşları buna evet demişler, getirin ne gerekiyorsa hepsini yapalım. Son derece saygılı bir dille telefonlarımızı kapattık, yani Sayın Başbakan’a yakışan üslup kullanıldı. Biz demokrasi üzerindeki her türlü vesayetin kaldırılmasını savunan bir partiyiz. Hiçbir vesayeti kabul etmiyoruz.”

    “Koltuğuna sahip çıkamayan Türkiye’ye sahip çıkamaz”

    Bakanların yürütme ve yasama organının iradesine kimsenin gölge düşürmemesi gerektiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “Elinizi vicdanınıza koyarak bana şu sorunun cevabını verin; dış politika oluyor. Dışişleri Bakanı değil, saray konuşuyor. Ekonomi oluyor saray konuşuyor. Tarım oluyor saray konuşuyor. Yetkisi var mı? Yok. Yetki kimde? Burada. Niye bunlar konuşmuyor? Neden susturuluyor? Koltuğuna sahip çıkamayan Türkiye’ye sahip çıkamaz. Herkesin koltuğuna sahip çıkması, herkesin yasaların gereğini yerine getirmesi lazım bir saygı içinde. Bakanların ve Sayın Cumhurbaşkanı’nın kendi yetki alanları içinde görev yapması lazım” şeklinde konuştu.

    “Türkiye’yi dünyaya rezil etmeye kimin hakkı var işkenceler yaparak?”

    “Hukukun üstünlüğü dediğimiz bir kavram vardır. Üstünlerin hukuku değil” diyen Kılıçdaroğlu, şunları kaydetti:

    “Her vatandaşın adalet karşısında eşit olduğu bir düzenden söz ediyorum. Yine 16 Temmuz’da bu kürsüden şu konuşmayı yaptım; ‘Önümüzde çok kritik bir dönem olduğunu kabul etmeliyiz. Bu dönemi soğukkanlılıkla devletin ciddiyetine yakışan bir anlayışla, yani hukuk içinde kalarak atlatmamız gerekiyor. Hukuktan vazgeçemeyeceğiz. Çünkü devlet hukuk içinde devlettir.’ Hep beraber alkışladınız. Peki ne oldu o günden bu yana? Hukukun içinde birisi suç işlerse hukuk içinde adalete teslim edeceksiniz. Türkiye’yi dünyaya rezil etmeye kimin hakkı var işkenceler yaparak? İşkence fotoğrafları Anadolu Ajansı aracılığı ile bütün dünyaya servis edildi. Konuşmalar yapıldı. İşkence, hakaret eden ve onlar da servis edildi. Ama bütün dünya bunu duydu. Eğer bir hükümet işkenceyi savunursa, bir hükümet işkenceden ve adalet dağıtmamaktan yana tavır alırsa orada Türkiye’nin saygınlığına derin bir gölge düşer.”

    “Bank Asya’ya para yatıran mı bu işin sorumlusu”

    Kılıçdaroğlu, 25 Ağustos 2004 Milli Güvenlik Kurulu toplantısından bir konuşmayı hatırlatarak, “Devletin istihbarat örgütleri, ordu güçleri diyor ki ‘Ey siyasiler bu örgüt böyledir’. Sonra ne oluyor peki? Oradaki toplantıda FETÖ cemaatinin himmet parası topladığı da ifade ediliyor. Hükümetin önlem alması için karar alınıyor. Olay 2007 yılında medyaya yansıyor. Dönemin hükümeti diyor ki o karar bizim için yok hükmündedir. Devletin istihbarat örgütüne güvenmiyorsun, FETÖ üyesine güveniyorsun. Sonra da diyorsun ki ‘Beni kandırdı.’ Sorumlusu kimdir diye soruyoruz. Bu olayın sorumlusu kim? Bank Asya’ya para yatıran mı bu işin sorumlusu yoksa onlara bütün bu fırsatları, devletin uyarılarına rağmen Türkiye’yi adım adım darbeye hazırlayan kim?” şeklinde konuştu.

    “Siyaset kurumu derken iki temel örnek vermek isterim” diyen Kılıçdaroğlu, sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Birincisi Mehmet Dişli. Akıncılar Üssü’nde darbeyi yöneten kişi. Mehmet Dişli’yi Genelkurmayın karargahına getirirler, kıta hizmetini tamamlamadan. Zaman gelir 2015. Dişli terfi eder tümgeneral olur. Yine kıta hizmeti lazım ama ona da bir formül bulunur. Mehmet Dişli kıtaya gitmeden yine Genelkurmay Karargahı’nda kalır. FETÖ’nün asıl sorumlusu Mehmet Dişli’yi orada tutan mı yoksa Bank Asya’ya para yatıranlar mı?”

  • Milli Eğitim Bakanı Yılmaz, “Milletin önünde hiçbir güç duramaz”

    Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz,”Biz bu zamana kadar milletten büyük bir güç görmedik. Milletin önünde hiçbir gücün duramayacağını 15 Temmuz’da gördüler” dedi.

    Bakan İsmet Yılmaz, açılış ve ziyaretlerin ardından Sıcak Çermik Kaplıcaları’na geçerek Sivas Valiliği tarafından düzenlenen muhtarlar toplantısına katıldı. Kaplıcadaki bir otelde düzenlenen toplantıya Yılmaz’ın yanı sıra Sivas Valisi Davut Gül, Ak Parti Sivas Milletvekilleri Hilmi Bilgin, Selim Dursun, Habip Soluk, CHP Sivas Milletvekili Ali Akyıldız ve bazı il protokol üyeleri ile muhtarlar katıldı.

    Toplantıda konuşan Bakan Yılmaz, eğitimde ve diğer alanlarda Sivas’a yapılan yatırımları anlattı. Türkiye’de çok şey değiştiğini belirten Yılmaz, “Eskiden vali gelmezdi, gitmezdi. Valiyle görüşebilmek mümkün değildi. Eskiden valinin şoförünü tanımış olmak, vatandaş için bir imtiyazdı. Şimdi Allah’a hamdolsun çok şey değişti. Vali milletinin hizmetinde, milletvekili milletinin hizmetinde, bakanı, başbakanı, cumhurbaşkanı milletinin hizmetinde. Hep söyledik, söylüyoruz. Biz bu zamana kadar milletten büyük bir güç görmedik. Milletin önünde hiçbir gücün duramayacağını 15 Temmuz’da da gördüler” dedi.

    “Milletin bir araya geleceğini düşünmediler”

    Muhtarların bu milletin bir parçası olduğunu belirterek 15 Temmuz’da 2 muhtarın şehit olduğunu ifade eden Yılmaz, şöyle konuştu:

    “15 Temmuz şehitlerimizin sayısı 248 ve 15 Temmuz gazilerimizin sayısı 2 bin 193. Bu millet her birisine bir vatan, bir devlet borçludur. Eğer 15 Temmuz başarılı olmuş olsaydı, herhalde Türkiye’yi tek parça halinde bulmak mümkün değildi. Bazıları, ’Terör olayıdır, darbedir, daha da önemli işgal olayıdır’ diyor. Çünkü milleti birbirine düşürdükten sonra, bu milleti tek parça halinde tutabilmek mümkün değildi. İşte dört bir taraf ateş çemberi. Çevrede bekleyen şer güçler ve şer güçlerin maşaları herhalde Türkiye’yi tek parça halinde bırakmazdı. Allah’a hamdolsun bu harekete girişenler yanıldılar. Neden yanıldılar? Sandılar ki; millet bir araya gelmez. İşte farklı fikirlerimiz olabilir kardeşlerimizle. Sanki böyle bir eylem yapınca düşündüler ki; bir kısmı onların yanında olursa, geri kalan kısmı da kendilerinin yanında olacak zannettiler. Fakat millet öyle olmadığını gösterdi. Dolayısıyla bu birlik ve beraberliğimiz devam ettiği sürece inşallah Türkiye’nin 21’inci yüzyılı tarihimizin şanlı günlerinden çok daha parlak olacaktır. Bundan hiç şüphemiz yok.”

    Konuşmaların ardından Bakan Yılmaz ve diğer protokol üyeleri tarafından muhtarlara katılım belgesi verildi. Bakan Yılmaz, toplantının basına kapalı bölümünde muhtarları dinledikten sonra özel uçakla Ankara’ya gitti.

  • “Vodafone ile Domino’s Pizza şubelerinde hiçbir çağrı yanıtsız kalmıyor”

    Vodafone, Domino’s Pizza için geliştirdiği ’Sipariş Takip Sistemi’ ile şirketin müşterilerden gelen siparişlere dönüş performansını önemli oranda yükseltmeyi başardı. 0

    Vodafone Türkiye, pizza zinciri Domino’s Pizza için geliştirdiği ’Sipariş Takip Sistemi’ ile bir ilki daha gerçekleştirdiğini açıkladı. Şirketten yapılan açıklamaya göre; ’Vodafone İş Ortağım’ çatısı altında Domino’s Pizza’nın ihtiyaçlarına göre tasarlanan ’Sipariş Takip Sistemi’ ile Domino’s müşterilerinin artık hiçbir çağrısı yanıtsız kalmadığı bildirildi.

    Vodafone’un geliştirdiği ’Sipariş Takip Sistemi’ kapsamında Domino’s Pizza’ya sunulan sabit ses hizmetlerinin yanı sıra, şirketin Türkiye çapında bulunduğu tüm lokasyonları kapsayan bir platform geliştirildi. Yapılan açıklamaya göre; Domino’s Pizza’nın sipariş toplama ve sipariş durum takibi için yeni bir Sesli Yanıt Sistemi (IVR) oluşturulurken, Domino’s Pizza şubeleri ve merkez arasındaki ses iletişimi yeniden optimize edildiği ve Domino’s Pizza şubelerinin çağrı yakalama oranı önemli oranda artırılarak yüzde 99’a yükseldiği belirtildi. Uygulama, işletmenin operasyonel verimlilik ve müşteri memnuniyet oranının artırılmasında da önemli rol oynadı.

    Vodafone Türkiye İcra Kurulu Başkan Yardımcısı Engin Aksoy, konuyla ilgili, “Vodafone Türkiye Kurumsal İş Birimi olarak, Türkiye’nin Dijital Dönüşümüne liderlik etme vizyonumuz doğrultusunda, ülkemizdeki işletmelerin telekomünikasyon ihtiyaçlarına yönelik uçtan uca çözümler geliştiriyor ve uyguluyoruz. İşletmelerin “dijital iş ortağı” olarak tek çatı altında sunduğumuz çözümlerle, dijital bağlantılı yaşamı kurumlar için kolay ve erişilebilir kılmayı hedefliyoruz. Biliyoruz ki, teknolojik çözümlerin işletmelere getirdiği verimlilik, rekabet açısından büyük önem arz ediyor. Bu doğrultuda Türkiye’nin en büyük pizza zinciri Domino’s Pizza için geliştirdiğimiz ‘Sipariş Takip Sistemi’ ile uçtan uca kesintisiz bir iletişim altyapısı sunuyoruz. Uygulama ile Domino’s Pizza şubeleri ve çağrı merkezi arasındaki ses iletişimini optimize ederek, şubelerin çağrı yakalama oranını ciddi şekilde yükseltmeyi başardık. Dijital bir iş ortağı olarak, geliştirdiğimiz özel çözümlerle Domino’s Pizza’nın müşteri memnuniyetini artırmasına katkıda bulunmayı sürdüreceğiz. Vodafone İş Ortağım çatısı altında oluşturduğumuz Yarına Hazırım Platformu ile de tüm işletmelerin dijital dönüşümde yerini alması için çalışmalarımıza hızla devam ediyoruz” dedi.

    Domino’s Pizza Türkiye Genel Müdürü Aslan Saranga ise, konu ile ilgili şunları söyledi: “Her zaman pizzamızın lezzeti yetmez, müşteri memnuniyetimizin de mükemmel olması gerekir diyoruz. Bunun yolu da inovasyondan geçiyor. Özellikle İnovasyon Merkezi’mizin hayata geçmesiyle iyiden iyiye ivme kazanan Ar-Ge yatırımlarımız, teknoloji, ürün ve şube ile birlikte bugün toplam 10 milyon TL’yi buluyor. Sadece bu yılın başından beri hizmete aldığımız uygulamalarımız arasında, yüksek teknolojili yazar kasa pos sistemi, Pizza Takip teknolojisi, Apple Watch uygulaması ve Tek Tıkla sipariş bulunuyor. Teknoloji tarafındaki vizyonumuzu paylaşan Vodafone gibi güçlü bir iş ortağıyla hayata geçirdiğimiz Sipariş Takip Sistemi de, operasyon kalitemizi en yükseğe taşıma anlamında bizlere çok şey kattı. Vodafone ekibinin Domino’s Pizza Türkiye için geliştirdiği teknoloji sayesinde, bir şubemize sipariş geldiğinde ve o şube çok yoğun olduğunda, siparişin çağrı merkezine yönlendirilmesi sağlanıyor. Böylece hem siparişi kaçırmamış oluyoruz hem de müşterilerimiz pizzalarına tam vaktinde kavuşuyor”.