Etiket: Hayvanların

  • Yerli hayvanların korunması çağrısı

    Malatya İli Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Mehmet Taneli, Et Süt Kurumunun 26 TL olan ithal karkas etin fiyatını 28 TL’ye, 28 TL olan yerli karkas etin fiyatının da 29 TL’ye çıkarıldığını, yerli hayvanın daha çok korunması gerektiğini söyledi.

    Et fiyatlarını değerlendiren Malatya İli Kırmızı Et Üreticileri Birliği Başkanı Mehmet Taneli” Bildiğiniz gibi et fiyatları da düşüş yaşanmış, karkas et fiyatları serbest piyasada 30 TL den 26 TL’ye kadar düşmüştür. Et Süt Kurumu ithal hayvanı 26 TL, yerli hayvanı ise 28 TL den satıyordu. Üreticiler kesime gelen hayvanların satamıyorlardı. Fırsatçılar da, üreticilerin hayvanlarının daha düşük fiyata nasıl ellerinden alabiliriz hesapları yapıyorlardı. Türkiye Kırmızı Et Üreticileri Merkez Birliği Bülent Tunç ve yönetim Kurulu üyeleri ile Tarım ve Orman Bakanlığından randevu alarak görüşmeler yapıldı. Bakanımız Bekir Pekdemir’in Malatya’ya gerçekleştirdiği ziyarette de Bakanımıza üreticilerimizin yaşamış olduğu sıkıntıları tekrar dile getirme imkanı bulduk. Malatya’da bir müjde vermesini üreticilerin zor durumda olduğunu yem’in torbasının 2017’de 40 TL iken 2018 de 80 TL yükseldiğini, girdi maliyetlerinin çok yükseldiğini Sayın bakanımıza aktardık. Bir de işletmelerdeki hayvan sayılarının güncel olmadığını ve çoğu yerli hayvanımızın kulak küpe numarasının olmadığını bundan dolayı üreticilerin mağdur olduğunu söyledik. Bir defaya mahsus küpe affının getirilmesini rica ettik” dedi.

    Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pekdemir’ teşekkür eden Tanyeli,” Bakanımız Malatya’ya gelmeden önce, ilimize gelen Hayvancılık Genel Müdürü Zekeriya Erdurmuş ‘u birliğimizi davet ettik.. Sıkıntılarımızı bir kez de Genel Müdürümüze anlattık. Netice olarak bakanımız üreticilerin sorunlarını bildiğini Malatya’ya boş gelmediğini söyledi. Et süt Kurumu 26 TL olan ithal karkas etin fiyatını 28 TL’ye, 28 TL olan yerli karkas etin fiyatının da 29 TL’ye çıkarıldığını açıkladı. Yerli hayvanın daha çok korunması gerektiğini söyledi. Desteklerinde dolayı bakanımıza teşekkür ediyorum” diye konuştu.

  • Satılan hayvanların parası olan 13 bin 700 lirayı otomobilden çaldılar

    Aksaray’da kimliği belirsiz kişi ya da kişiler, kapısını zorlayarak açtıkları otomobil içerisinden satılan hayvan parası olan 13 bin 700 lirayı çalarak kayıplara karıştı.

    Olay, Taşpazar Mahallesi Perşembe Semt Pazarı içerisinde meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, tarım ve hayvancılıkla uğraşan Mevlit Uygur (33), hayvan pazarında 2 büyükbaş hayvanını sattıktan sonra Aksaray Adliyesine geldi. Burada adliyedeki işlerini halletmek için 68 AAD 254 plakalı otomobilini Perşembe Semt Pazarı içerisine park eden Mevlit Uygur, sattığı hayvanların parası olan 13 bin 700 TL’yi de torpido gözüne bıraktı. Yaklaşık yarım saat sonra aracına gelen Mevlit Uygur, torpido gözündeki paraları koyduğu yerde bulamadı. Neye uğradığını şaşıran Mevlit Uygur, durumu polise bildirdi. Olay yerine gelen polis ekipleri, araç içinde ve dışında parmak izi çalışması yaptı. Polis, parayı çalan kişi ya da kişileri bulmak için çalışma başlattı.

    Sattığı hayvanların parasını çaldıran Mevlit Uygur, 13 bin 700 TL’yi aracına koyduğunu belirterek, “13 bin 700 liram vardı almışlar. Adliyeye gitmiştim. Sabah pazarda hayvan satmıştım. Onun parasıydı” dedi.

  • Sığır tüberkülozundan korunmak için kesimhaneler dışında kesilen hayvanların etlerinden uzak durun

    Kastamonu Veteriner Hekimler Odası Başkanı Hacı İbrahim Maşalacı, hayvanlarda görülen tüberküloz hastalığının önlenmesi için Tarım ve Orman Bakanlığının bütün hayvanları taramadan geçirmesi gerektiğini belirterek, “Sığır tüberkülozundan korunmak için kesimhaneler dışında kesilen hayvanların etlerini tüketmekten kaçınınız” dedi.

    Geçtiğimiz hafta Müslüman Türk Milleti olarak hep birlikte Kurban Bayramını idrak ettiklerini hatırlatan Kastamonu Veteriner Hekimler Odası Başkanı Hacı İbrahim Maşalacı, “Zira Kurbanlarımızı keserek eş, dost ve akraba ziyaretinde bulunduk. Allah kabul etsin. Aynı zamanda tatil süresinin uzun olmasıyla birlikte ülke genelinde yapılan yolculuklarda geneli dikkatsizlik ve uykusuzluk nedeniyle birçok trafik kazası meydana geldi. Çok sayıda vatandaşımız hayatını kaybederken bir sürü ocak söndü ve birçok vatandaşımızda yaralandı. Buradan hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, yakınlarına başsağlığı ve yaralılara acil şifalar diliyorum” dedi.

    Kurban Bayramında Kastamonu’da kesilen kurbanlık hayvanlarda halk sağlığı açısından oldukça önemli olan başka bir gerçeğin daha ortaya çıktığını vurgulayan Maşalacı, “Tarım İl Müdürlüğünün resmi verilerine göre il genelinde kesilen kurbanlık hayvanlarda 15 tüberkülozlu (veremli) hayvan vakası bildirilmiştir. Bunun dışında Türkiye genelinde de birçok tüberküloz vakası tespit edilmiştir. Tüberküloz hastalığı tüm evcil hayvanlarda ve insanlarda görülen başta solunum sistemi olmak üzere birçok farklı organa yerleşebilen uzun ve sinsi seyirli bir hastalıktır. Hastalığın etkeni Mycobacterium Tuberculosis, M.bovis, M.avium olarak belirlenmiştir. Kongenital yolla, solunum yoluyla, alimenter yolla, genital yol ve deri yoluyla bulaşmaktadır” diye konuştu.

    Uygun olmayan bakım ve beslenme koşulları nedeniyle sığır tüberkülozunun görülebileceğini ifade eden Maşalacı, “Ayrıca sığır tüberkülozu, ‘insanlarda da görülebilen zoonoz bir hastalıktır.’ Hayvanlarda özellikle akciğer, diğer organ ve dokularda kazeöz (peynirleşme) karakterde tüberküllerin oluşmasıyla belirlenen kronik ve bulaşıcı enfeksiyöz bir hastalıktır. Hayvanlarda tüberküloz etkenleri vücuda genellikle solunum ve sindirim yoluyla girerek hastalık meydana getirir. Hayvanların barınaklarda çok sıkışık bulunmaları, hijyenik koşulların iyi olmaması, uygun olmayan bakım ve beslenme koşulları, temiz hava ve egzersiz yetersizliği, dışarıdan sürüye kontrolsüz hayvan girişi, enfekte hayvanların sütleriyle buzağıların beslenmesi hastalığın bulaşmasını ve yayılmasını kolaylaştırır. İnsanlara bulaşma genelde enfekte et ve sütün tüketilmesiyle gerçekleşir” şeklinde konuştu.

    Veteriner hekim kontrolü olmaksızın kesilen hayvanların etlerini tüketmekten kaçınılması gerektiğini vurgulayan Maşalacı, “Gıda güvenilirliği açısından önemi, Tüberkülozlu etlerin tüketilmesi insan sağlığını tehdit eder; ancak kesimhanelerde veteriner kontrolü altında hastalıklı etlerin gıda zincirine katılması mümkün değildir. Tüberküloz hastalığından korunmak için kesimhaneler dışında, veteriner hekim kontrolü olmaksızın kesilen hayvanların etlerini tüketmekten kaçınınız. Kırmızı eti çiğ veya az pişmiş olarak tüketilmemesi gereklidir. Isıl işlem görmemiş süt ve süt ürünlerin tüketime sunulmaması gerekir” ifadelerini kullandı.

    Tarım ve Orman Bakanlığının sığır tüberkülozu ile mücadele kapsamında ülke genelindeki tüm hayvanları tüberküloz taramasından geçirmesi gerektiğini ifade eden Maşalacı, şöyle konuştu: “Hastalıkla mücadelede Tarım ve Orman Bakanlığımız, ruhsatlı kesimhanelerde kesilen hayvanlarda kesim sonrası yapılan muayenede hastalık tespit edilmişse kesilen hayvanın bulunduğu işletme İl/İlçe Tarım Müdürlüğü ekiplerince mevcut tüm sığırlarda, tüberkülozunun varlığı yönünden hastalık taraması yapılır. Sığır tüberkülozuyla mücadele kapsamında karantina, kesim ve imha tedbirleri uygulanır. Sığır tüberkülozu tespit edilen hayvanın bulunduğu işletmede, sürüye ait altı haftalıktan büyük tüm hayvanlarda tüberkülin testi uygulanır. Pozitif sonuç veren sığırlar şarta tabi kesime sevk edilir ve işletme karantinaya alınır. Lakin bu uygulama sınırlı bir şekilde olmaktadır. Ayrıca karantina süresinden sonra işletme sahibi tekrar işletmesine aldığı hayvanları hayvan pazarından ya da hayvan ticaretiyle uğraşan kimselerden satın almakta olup aldığı hayvanların kontrolü yapılmamaktadır. Dolayısıyla yapılan tüm işlemler boşa gitmiş olmaktadır. Ülkemizde önemli ve yaygın olarak görülen tüberküloz hastalığının önlenmesi için Bakanlığımız, ülke genelinde tüm hayvanlar da tüberküloz taraması yapmalıdır. Yapılan taramada kullanılan test sadece tüberkülin testi olarak değil ELİSA yöntemi de kullanılmalıdır. Ayrıca karantina süresinden sonra işletme sahiplerinin hastalıktan ari işletmelerden hayvan alımı yapması sağlanmalıdır”

  • Suyu çekilen Asi Nehri küçükbaş hayvanların mekanı oldu

    Hatay’da Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan arıtma tesisi çalışmaları sebebiyle suları kesilen Asi nehri yatağı, küçükbaş hayvan sürülerinin otlak mekanı oldu.

    Lübnan-Suriye sınırından geçerek Hatay’da Akdeniz’le buluşan, denize dökülünceye kadarki yolculuğu süresince kanalizasyon kaynaklı kirliliğe maruz kalan Asi Nehri, arıtma tesisiyle yepyeni bir görünüme kavuşmaya hazırlanıyor. Bu süreçte suları çekilen Asi Nehri’nde oluşan otları fırsat bilen çobanlar, küçükbaş hayvanlarını nehre indiriyor. Küçükbaş hayvanlarını nehir yatağında otlatan Zekeriya Eşkici, hayvanlarının nehirdeki kirlilikten zarar görmediğini ifade etti.

  • Kavurucu sıcaklarda hayvanların imdadına ekipler yetişti

    Adıyaman’da etkili olan kavurucu sıcaklar nedeniyle sıcaktan bunalan ve susayan sokak hayvanlarının imdadına Doğa Koruma ve Milli Parklar Şubesi yetişti.

    Hava sıcaklığının 43 dereceye kadar yükseldiği ve nem oranının yüzde 16’ya ulaştığı Adıyaman’da sıcaklar etkili oluyor. Vatandaşların gündüz dışarı çıkmaktan çekindiği Adıyaman’da sokak hayvanları sahipsiz bırakılmadı. Doğa Koruma ve Milli Parklar Şubesi ekipleri cadde ve sokaklardaki kaldırımlara, park ve bahçelere su kapları bıraktı. Bırakılan su kaplarını su ile dolduruldu. Ekipler tarafından yaklaşık 50 su kapı çeşitli yerlere bırakıldı. Su kaplarının bırakılmasıyla birlikte sokak hayvanları da susuzluklarını bu kaplardan giderdi. Görevliler, havaların çok sıcak olmasından dolayı hayvanlarında bu sıcaklıktan etkilendiğini ve kendilerinin su kapları bırakarak onları sahip çıkmak istediklerini dile getirdi.

    Vatandaşlar ise, Doğa Koruma ve Milli Parklar Şube Müdürlüğü ekiplerine gösterdikleri duyarlı davranışlarından dolayı teşekkür ederek, sıcaklık karşısında insanlar gibi hayvanlarında dayanamadığını dile getirdi.