Etiket: Hayatlarının

  • Hayatlarının kumarı oldu

    Hayatlarının kumarı oldu

    Sivas’ta salgın kurallarını ihlal ederek kumar oynayan 9 kişiye toplamda 51 bin 715 TL para cezası kesildi. Hayatlarının kumarını oynayan şahıslar neye uğradıklarını şaşırdı.

    Sivas’ta polis ekipleri Örtülüpınar Mahallesi’ndeki bir ikamette kumar oynandığı ihbarını aldı. Alınan ihbar üzerine S.K. isimli kişinin ikameti takibe alındı. Bir kişinin binanın dışında gözcülük yaptığı fark edildi. Yapılan baskında 9 kişinin kumar oynadıkları, sosyal mesafe kuralı ve diğer salgın tedbirlerini ihlal ettikleri tespit edildi. 9 kişiye ayrı aynı Kabahatler Kanunu kapsamında bin 225 TL idari para cezası, Hıfzıssıhha Kanunu ve Kurul kararlarına aykırı hareket ettikleri için 40 bin 500 TL para cezası olmak üzere toplamda 51 bin 715 TL idari para cezası uygulanmak üzere tutanak düzenlendi.

  • Balığa gelen gençler hayatlarının şokunu yaşadı

    Balığa gelen gençler hayatlarının şokunu yaşadı

    Bursa’nın İnegöl ilçesinde iftar sonrası Boğazköy Barajı’na araçlarıyla gelen 3 gencin otomobilleri alev alev yandı. Hayatlarının şokunu yaşayan gençlerin aracı küle döndü.

    Olay, İnegöl’de iftar sonrası Boğazköy Barajı’nda meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, Tayfun B. iki arkadaşıyla birlikte 43 KR 324 plakalı özel otomobiliyle baraja balık tutmak için gitti. Araçtan inen üç genç baraja yakın otomobilli park edip balık tutmaya gitti. Bir süre sonra park halindeki araç bilinmeyen bir neden alev aldı. Alevleri gören gençler söndürmek için uzun uğraş verdilerse de başarılı olmadı. Haber verilmesi üzerine gelen itfaiye ekipleri yangını söndürdü. Yanan otomobilden geriye demir yığını kaldı. Yangının çıkış sebebi ise araştırılıyor.

  • Alışveriş yaptılar hayatlarının şokunu yaşadılar

    Tekirdağ’da bir mağazadan yaptıkları alışverişin ardından ödemesini yaptıkları halde yıllar sonra haklarında icra takibi yapıldığını iddia eden vatandaşlar sokağa döküldü. Bazı vatandaşlar eşiyle boşanma aşamasına geldiğini, kimisi ise borcunu ödediği halde evine icra gelmemesi için istenen parayı tekrar ödediğini söyledi.

    Tekirdağ’ın Süleymanpaşa ilçesinde bir giyim mağazasının senet karşılığı sattığı ürünlerin ücreti ödenmesine rağmen avukatlık ofisinden müşterilere borcu varmış gibi sürekli icra takibi yapıldığı iddia edildi. Mağdur olduklarını ileri süren onlarca vatandaş sokağa dökülürken, bu konuda 60 bin mağdurun olduğu iddia ediliyor.

    Tekirdağ Adliyesi önünde toplanan yaklaşık 40 kişilik grup, adliyeden İbrahim Müteferrika Parkına kadar yürüdü. Mağdur olduklarını ileri süren vatandaşlar gazetecilere açıklamalarda bulundu.

    “Ben o borcu en az 3 defa ödedim”

    Çok sayıda mağdur olduğunu ileri süren Beyhan Köroğlu isimli vatandaş, “Televizyondan bir haber izledim. O haberi izleyince hatta 60 bin kişinin mağdur olduğunu, sahte senetler düzenleyip insanları icraya verdiğini, bir de küçük bir işletmem var çay içmeye gelen vatandaşlara kendi aralarında konuşuyorlar. ‘Mağazadan geliyoruz bu kadar borç çıkarttılar bize’ bunları anlatıyorlar. Bu borçlanmalardan dolayı ödedikleri halde tekrar tekrar icra gönderilmesinden dolayı böyle nice mağdur vatandaşlarımız, arkadaşlarımız var. Bundan bir buçuk ay önce avukat tarafından bir yakınım arandı. Benim 9 bin 50 TL borcum olduğu söylendi. Hemen mağazaya gittim böyle bir borcum olmadığını söyledim. Bana 2015’te alışveriş yaptığımı ki yaptım. Taksitli alışveriş yaptım. Ama ben o borcu en az 3 defa ödedim. Ben hatta en son ödediğimde ‘borcum var mı’ dedim ‘hayır’ dedi. ‘Benim herhangi bir ödemem var mı’ dedim. Yine ‘hayır’ dediler bana. Benim size ne kadar borcum var dedim. Bana 4 bin lira borcun var dediler. Ana borcum ne kadar dedim. Bin küsur lira dedi. Ya dedim avukatın 9 bin 50 lira diyor. Sen 4 bin lira diyorsun. Ana borcum bin 200 lira diyorsun. Arada 12 yıl geçmiş ben ödediğim paradan dolayı beni tekrar icraya veriyorsunuz” dedi.

    “Beni şu anda eşim boşuyor”

    Günay Kıvılcım isimli vatandaş ise, “2 aydan beridir benim çekmediğim dert kalmadı. Eşime kadar ulaşıldı. Ben onlarla muhatap bir insan değilim. Benim arkadaş yüzünden oraya benim imzamı taklit etmiş. Senet soruyorum senet yok ortalıkta. Dün bana zorla ödeme yaptırıldı. 15-20 sene önce oradan alışveriş yapıyordum. Fakat benim orada senedim yok. Hani borcum yok. Benim adıma değil arkadaş adına geldi bana bu ceza. Ta eşime kadar gidilmiş. Beni şu anda eşim boşuyor. Boşanma davası açtı bana. Benim borcum yok fakat ödeyen kişi yine ben oldum. Daha da senet var diyor. Benim bir borcum yok bana nasıl senet getirirsiniz, icra getirirsiniz” diye konuştu.

    “Bana sahte evrak düzenleyip beni icraya verip malıma haciz getirebiliyor”

    Sami Bekar isimli vatandaş ise, “Borcu olmadığı takdirde bu adamlara borcun var diye evlerine gönderilen evlerine haciz gelmiş olan var. Biz bir şekilde bu adamın dolandırıcı olduğunu ortaya çıkartmak için buradayız. Bizim paramız geri ödenmiş, ödenmemiş bunun davasında değiliz. Bu kadar icra yollarını açık yapmamanız lazım. Benim birine 500 TL borcum var. Bana sahte evrak düzenleyip beni icraya verip malıma haciz getirebiliyor. Her tarafta benim adresim var. Mağaza beni bulmuyor. Demiyor ki evine tebligatım gelmiyor. Senin borcun var demiyor. Niye demiyor biliyor musunuz? Beni rezil etmek için arkadaşımı arıyor. 2 milyar borcu var diyor. Ayakkabı almış diyor, yalan. Ben almadım imzam bile yok” açıklamasında bulundu.

    “Sırf evime icra gelmemesi için kabul ettik”

    Fikri Çavga isimli vatandaş ise, “O mağazadan 2010 senesinde alışveriş yaptım. Borcumu da 2011 senesinde bitirdim. Bundan 2 sene önce ‘borcunuz vardır’ diyerek evime bir kağıt geldi. Borcumun olup olmadığını sormak için gittim bana borcumun olmadığını söylediler. Mayıs ayında beni avukatlar aradı. İcra gelecek diye. Apar topar mağazaya gittim mağaza sahibinin yazıhanesine gittim. Orada kendisi ile görüştüm 12 bin 250 lira gibi bir borç çıkardılar bana. Bu parayı ödedim dedim. Yok ödemediniz dediler. Ben evime icra gelmesin diye ödeyelim dedim. Sırf evime icra gelmemesi için kabul ettik. Borcu deyip öderken sonradan maaşımda hacir geldi. Senetteki imzada benim imzam değil taklit” şeklinde ifadeler kullandı.

    “Kefil olduğum yeğenimin arabasına haciz koydu”

    Muhammet Şirin Tabarlı isimli vatandaş ise “2007’de 170 TL borcum vardı. Ondan sonra 2017’de bana haciz geldi. 11 bin 280 TL. Gittim benim böyle bir borcum yok dedim. İcra kağıdını elimden aldı ben hallederim dedi. 2 ay sonra kefil olduğum yeğenimin arabasına haciz koydu. Nakit ödersen 8 bin lira alırım senden dedi. Ben de nakit ödedim. 7 bin 831 lira para ödedim belgeli hepsi. Senette 6 bin 240 lira yapmış” ifadelerini kullandı.

    “Kendisine borcum da yoktur hiçbir şekilde alışveriş yapmadım”

    Başka bir vatandaş da, “9 sene önce kalp krizi geçirdim. Gelip gidemediğim için Silivri’de oturuyorum. Bıraktım alışverişi. Kendisine borcum da yoktur hiçbir şekilde alışveriş yapmadım. Bana ilk senet geldi. İlk senedin peşine düştüm. İtiraz ettim bir de kendisine gittim itiraz ettikten sonra. Neden itiraz ettim diye üstüme yürüdü. Bir sürü hakaret yedim oradan çıktım. Senedin peşine koşuyorum. Ben görmedim yok yani böyle bir mağduriyet. Lüleburgaz Adliyesi yıkılıyor. O bir senetten sonra 2 senet geldi. Bir senet de ayrıca kızıma geldi. İstanbul Göztepe’de oturuyor kızım. Bir senet de kızıma yapılmış. Ben mademki borcumu ödememişim. Bana nasıl 2 sene arayla tekrar tekrar mal vermişsin. Ödemediğim bir insan sana borcunu ödememiş. ‘İyi niyetimden verdim’ diyor. Nasıl iyi niyet öyle saçma şey mi olur. O zamanki 2003 yılında 3 milyarlık mal. 3 milyara ne almış olabilirsiniz bir giyim mağazasından” dedi.

    Vatandaşlar gazetecilere yaptıkları açıklamadan sonra sessiz bir şekilde dağıldı.

  • Üye kaydı için geldikleri parti binasında hayatlarının şokunu yaşadılar

    Zonguldak’ın Alaplı ilçesindeki DSP İlçe Başkanlığı’nı kırarak içeri giren kimliği belirsiz kişi yada kişiler bir adet dizüstü bilgisayarı alarak kayıplara karıştı. Olayla ilgili soruşturma başlatıldı.

    Edinilen bilgiye göre kimliği belirlenemeyen kişi ya da kişiler, Alaplı DSP İlçe Başkanlığı’nın kapı kilidini kırarak içeri girdi. İlçe sekreteri odasındaki arşiv dolabı ve masasının çekmecelerinin karıştırıldığı olayda bir adet de diz üstü bilgisayarı çalındı. Olayın sıradan bir hırsızlık olayı olduğunu düşündüğünü söyleyen DSP Parti meclis üyesi Mustafa Timür şunları söyledi:

    “Partimize yapılan bu çirkin saldırıyı,öncelikle şiddetle kınıyorum. Arkadaşlarıma Alaplı’ya komple geçmiş olsun diliyorum. Bu eksikler ve partiye verilen zararları en kısa sürede tamamlayacağız. Hiç bir eksiğimiz kalmayacaktır. Yönetici arkadaşlarımız bu konuda hiç endişe etmesinler. DSP, Alaplı teşkilatın arkasında dimdiktir. Umarım bunun altından kötü niyetli art niyetli insanlar çıkmaz. Bunun basit bir hırsızlık olayını düşünmek istiyorum, geçmiş olsun diyorum.”

    Üye kaydı yapmak isterken fark ettiler

    Hırsızlık olayını, üye kaydı yapmak için parti binasına çıktıklarında fark ettiklerini anlatan DSP İlçe Başkanı İrfan Türkyılmaz ise “Parti binamıza çıktım. bir kaç arkadaşımızı üye yapacaktık. Arkadaşımızla içeriği girdik, belki içeride yönetim kurul arkadaşımız var diye düşündük. Seslendik içeride kimse yoktu. Kapıya baktığımda kırılmış olduğunu gördük. Hemen arkadaşları ve emniyeti aradık. Genel merkezimize haber verdik. Bu olayın kimler tarafından yapıldığı bilmiyoruz. Şaşkınız. Yetkililer gerekli işlemleri yapıyor. Umarız kimliği belirsiz hırsızlar bir an evvel yakalanır” diye ifade etti.

    İhbar üzerine olay yerine gelen Alaplı Emniyet Müdürlüğü Olay Yeri İnceleme ve Asayiş Şube Müdürlüğü ekipleri, kamera kayıtları ve parmak izi örneklerini incelemeye aldı.

  • Şampiyon Atlar, Hayatlarının Son Deminde Terapide Kullanılıyor

    Bir zamanların şampiyonu olan atlar hayatlarının son demlerinde, Gaziantep’te hem bedensel engelli hem de zihinsel engellilerin terapisinde kullanılıyor.

    Türkiye Binicilik Federasyonuna bağlı olarak, faaliyet gösteren Gaziantep Atlı Spor Kulübündeki bir zamanların şampiyon atları, hayatlarının son demlerinde ise bedensel, zihinsel engelliler engelliler ve psikolojik hastalığı bulunan vatandaşların terapisinde kullanılıyor.

    Uzman ve eğitimli biniciler kontrolünde atlara binen engellilere, kaslarında rahatlama, gelişme, daha dik durma gibi konularda yöntemler uygulanıyor. Şampiyon atlarla gezen ve bu atlarla duygusal iletişim kuran zihinsel engellilerin de üzerinde psikolojik ve ruhsal anlamda olumlu sonuçlar elde ediliyor. Uygulanan kür ve terapilerden elde edilen sonuçlar ile ilgili bilgi veren Gaziantep Atlı Spor Kulübü İşletme Sorumlusu ve Veteriner Hekim Serhat Erdural, öğrenme problemi olan bir kişinin sürekli Atlı Spor kulübüne gelerek, uygulanan atla gezi seansları ile ata binmeyi atların isimlerini öğrenmeye başladığını ifade etti. Benzer örneklere sık sık rastladıklarını anlatan Hekim Erdural, Türkiye Binicilik Federasyonu tarafından gönderilen eğitmenlerin verdiği dersler ve kullandığı hipoterapi yöntemiyle uygulanan tedavide çok ciddi olumlu sonuçlar ortaya çıktığını ifade etti. Erdural, “Atla tedavi diğer adı ise hipoterapidir. Bu dünyada kabul edilmiş bir tedavi yoludur. Bizde burada uyguluyoruz. Bununla ilgili defalarca eğitime gittik.Buraya, Türkiye binicilik Federasyonu tarafından eğitmenler gönderildi. Onlardan ciddi eğitimler aldık. Bununla ilgili çok pozitif sonuçlar alıyoruz. Gerek bedensel engelli, gerekse zihinsel engelli arkadaşlarımızın alternatif tedavilerinde, atla biniş terapileri, çok önemli bir yöntemdir. Hem bedensel engelli arkadaşlarımızda, hem de zihinsel engelli, psikolojik sorunları olanı hiperaktivite problemi olan arkadaşlarımızda çok ciddi rahatlamalar ve güzel sonuçlar aldık. Mesela, mental problemlerde hiç öğrenme yeteneği olmayan burada hepimizin ve atlarımızın ismini öğrendi bu ilk defa olmuştu. Ailesi de çok şaşırdı, bizde çok şaşırdık. O arkadaşımızın öğrenme yeteneğinin olmadığı söyleniliyordu. Ama, atın faydasıyla bu arkadaş, küçük bir arkadaşımız bunu çözdük ve bunu çözünce çok mutlu olduk. Bedensel problemleri olan arkadaşlarımızda, hiç kasları olmayan öğrencilerimiz de kaslarında gelişme dik durma gibi gelişimlerini olduğunu görmeye başladık. Yine kasları spastik olan arkadaşlarımızda rahatlama, duruşlarında düzelme görmeye başladık. Bu teferruatlı bir olay ama, pozitif birçok sonucunu gördük” dedi.

    HER BİRİ ŞAMPİYON

    Terapilerde yaşlı atların tercih ettiklerini anlatan Erdural, bu yaşlı atların her birinin birer şampiyon olduğunu ifade etti. Hepsinin soylu atlar olduğunu vurgulayan Erdural, “Biz spor kulübüyüz ve genelde burada sakin ve yaşlı atlar tercih ediyoruz. Hep at binmeyi hiç bilmeyen, yeni öğrenen insanlar öğretiyoruz. Binişlerin daha sakin olması gerekiyor. Bu atların her biri soylu atlar. Hemen hepsinin katıldığı yarışmalarda şampiyonlukları ve başarıları bulunuluyor. Oldukça gösterişli ve iyi bakım yapılan atlardır” dedi.

    YENİ BİNİCİLER YETİŞTİRİYORLAR

    Erdural, şampiyon atların sadece engelli terapisinde kullanılmadığını söylerken, bu atların aynı zamanda yeni biniciler yetiştirdiklerini kaydetti. Türkiye Binicilik Federasyonuna bağlı bir binicilik spor kulübü olduklarını belirten Serhat Erdural, “Türkiye Binicilik Federasyonuna bağlı lisanlı sporcular yetiştiriyoruz. Bu öğrencilerimizi, Türkiye’de düzenlenen, yarışmalara ve binicilik müsabakalarına götürüyoruz. Bu alanda çok iyi derecelerimiz var. Birçok birincilik kupamız var” diye konuştu.

    ÇOCUKLAR İÇİN MİDİLLİ ATI

    Erdural ise çocuk hastalar ve küçük yaşta sporcular için ise ise Midilli olarak adlandırılan Şetlant Pony ırkı atların kullanıldığını kaydetti. Erdural, “Bu atlarımızın bir kısmı ponilerdir. Poni atlarını çocukların eğitiminde kullanıyoruz. Poni dediğimiz atlarımızın sırt yükseklikleri 1 metre 48 santimetreden küçük olan atlarımızdır. Bunlar binicilik federasyonunda ayrı sınıflandırılıyor. Yarışmalarda ’Poni yarışmaları’ diye tasvir ediliyor. Çocuklarımızı ’Poni’lerden yetiştirdikten sonra, büyük atlara geçiriyoruz. Acemi büyük öğrencilerimizi ise, okul atı tabiriyle yani yaşlı ve sakin olan atlarda yetiştiriyoruz. Bu işi spor olarak yapmak isteyen olduğunda, bunları sportif atlarımıza geçiriyoruz” dedi.

    ÖZEL BAKIM

    Şampiyon atlara, başarı dolu zamanlarının ardından ömürlerinin son demlerini yaşadıkları Spor Kulübünde özel bakım yapılıyor. Erdural, bulunan 20 atın ise standart bir bakımı olduğunu ifade etti. Atların yemesinden temizliğine kadar her türlü bakımın ise özenle yapıldığını anlatan Erdural, “Günde 3 kere besliyoruz. Her gün sabah mutlaka ahırlarının temizliğini yaptıktan sonra, tımarlarını yapıyor ve gün içindeki aktiviteler için bekletiyoruz. Her gün bütün atlar mutlaka çalışıyorlar, antrenmanlara çıkıyorlar. Öğrenciler gelmezse bile bu atların her gün düzenli olarak antrenmana ihtiyaçları var” şeklinde konuştu.