Etiket: Havacılık

  • Samsun, 7. Ulusal Havacılık ve Uzay Konferansı ile irtifa kazandı

    Ondokuz Mayıs Üniversitesinin (OMÜ) ev sahipliğinde ve Orta Doğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) ile İstanbul Teknik Üniversitesinin (İTÜ) paydaşlığıyla 12-14 Eylül tarihleri arasında gerçekleştirilen 7. Ulusal Havacılık ve Uzay Konferansı; katılımcı akademisyen ve uzmanların yanı sıra havacılık ve savunma sanayinden aktörlerin, Samsun Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesinin bulunduğu Ballıca Yerleşkesine yaptıkları ziyaret ile sona erdi.

    Yeni kurulan üniversiteler arasında yer alan Samsun Üniversitesi, OMÜ’den devraldığı Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi ile OMÜ’nün havacılık ve uzay bilimleri alanındaki tecrübesini ve misyonunu devam ettiriyor. Bu kapsamda düzenlenen 7. Ulusal Havacılık ve Uzay Konferansı; araştırmacı ve akademisyenleri buluşturup aralarındaki bilimsel iletişimi güçlendirirken ortak çalışmalar için de zemin hazırladı.

    Birçok konu başlığının ele alındığı ve verimli geçen konferansın ardından Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Aydın Mısırlıoğlu kılavuzluğunda Ballıca Yerleşkesi’ndeki tesisleri gezen akademisyen ve uzmanlar, yapılan çalışmalar ile yürütülen projeler hakkında bilgi aldı. Konuklar öncelikle Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesinin eğitim ve araştırma laboratuvarlarını ziyaret ederken, OMÜ bünyesindeki Havacılık ve Uzay Teknolojileri Araştırma ve Uygulama Merkezinin (UZAYTEM) çeşitli bölümlerini, uçak bakım hangarlarını ve pistini de yakından gözlemlediler. Konuklar tesislerin, ülkemizdeki havacılık sektörünün geleceği adına umut verdiğini dile getirdiler.

    Dekan Prof. Dr. Aydın Mısırlıoğlu da üniversitelerde ve sanayide yürütülmekte olan araştırma projeleri ile güncel çalışma ve gelişmelerin tanıtımı için araştırmacıları ve proje sahiplerini konferansa davet ettiklerini belirterek bu konferans ile Samsun’un irtifa kazandığını vurguladı.

  • 7. Ulusal Havacılık ve Uzay Konferansı OMÜ’de başladı

    Samsun’da 7. Ulusal Havacılık ve Uzay Konferansı Ondokuz Mayıs Üniversitesi (OMÜ) ev sahipliğinde gerçekleşiyor. Orta Doğu Teknik Üniversitesi ile İstanbul Teknik Üniversitesi iş birliğinde gerçekleşen konferans, OMÜ Uzaktan Eğitim Merkezi’nde (UZEM) farklı konukları ve zengin içeriğiyle dikkat çekiyor.

    Havacılık ve uzay bilimleri dallarında çalışan araştırmacıları, sivil ve askeri havacılık sektöründe hizmet veren uzmanları bir araya getiren, üniversitelerde ve endüstride yürütülmekte olan araştırma projeleri kapsamında yapılan güncel çalışmaları ilgililere sunmak amacıyla hazırlanan konferansın açılış konuşmasını, Samsun Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Dekanı Prof. Dr. Aydın Mısırlıoğlu yaptı. Prof. Dr. Mısırlıoğlu, “Dünyadaki hiçbir ülke, havacılık ve uzay alanındaki altyapısını geliştirmeden refah seviyesine ulaşamamıştır. Dolayısıyla biz bu çalışmalarla bu konudaki akademisyenler ve sanayicilerin birbirini tanıması ve Samsun’un gelişmesine katkıda bulunmasını arzuluyoruz. Kentimizdeki havacılık ve uzay çalışmalarının sanayiye daha fazla yansımasını sağlamak için bu konferansı düzenledik. Umarım verimli bir konferans olur” dedi.

    Ardından konuşan Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Mehmet Kuran ise, “Türkiye’de havacılık ve savunma sanayi, son yıllarda örnek gösterdiğimiz bir sektör oldu. Özellikle havacılıkla ilgili ulusal anlamda son yıllarda yakalanan başarılar dikkat çekiyor. Adlarını duyduğumuz ihalar, sihalar, Anka, Atak, T 625, Hürkuş, Göktürkümüz var. İnşallah ileride kendi jet motorlarımızı üreteceğiz ve kendi millî roketimizi OMÜ’de geliştireceğiz. Bu ülkenin vatandaşına, üniversitede araştırma yapan akademisyenine ve sanayicisine de çok iş düşüyor. Eskisinden daha bilinçli çalışmamız lazım. OMÜ Türkiye’deki üniversiteler içinde önemli bir yere sahip. Dünyadaki 30 bin üniversitede ilk binde. Ama hâlâ katedilecek çok yol var. Yaklaşık 60 bin öğrenciye ve 6 bin personele sahip OMÜ’ye kardeş üniversite geldi ve Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültemiz de artık bu üniversitemize ait. Bu konferansın Üniversitemiz, ülkemiz ve savunma sanayimiz için hayırlı olmasını diliyorum” diye konuştu.

    Açılış konuşmasının ardından Samsun Yurt Savunma Genel Müdürü Cahit Utku Aral görseller eşliğinde bir sunum yaparken savunma sanayinin ekonomik önemi ve savunma sanayinin gelişiminden bahsetti. Müdür Aral, sunumunda bunun yanı sıra savunma sanayinin gelişiminde, araştırma kurumları-üniversite-sanayi iş birliğine önem verilmesi, yetenekli iş gücünün sektörün ihtiyaçları doğrultusunda yetiştirilmesi, katma değerli ve teknolojik ürünlerin tasarımı, endüstriyelleştirilmesi ve korunması, birçok farklı disiplinin bir arada kullanılması ile rekabetin olabildiği kadar uzak tutulması ve ürünlerin ihracat amaçlı tasarlanması, geliştirilen ürünlerin projelendirilmesi, üretimleri ve pazarlanması için uluslararası iş birlikleri yapılması ve Türkiye’nin hem ülkesel gücünün hem de bölgesel konumunun sektör için avantaja çevrilmesi üzerinde durdu. Sanayi sanayinin ekonomik önemine de işaret eden Aral, 2017 verilerine göre Türkiye’nin savunma ve havacılık cirosu ve ihracatı hakkında istatistikler paylaştı.

    Son olarak konuşan Savunma Sanayi Başkan Yardımcısı Dr. Celal Sami Tüfekçi ise konuşmasında şu ifadelere yer verdi:

    “Bugün burada 7. si düzenlenen Ulusal Havacılık ve Uzay Konferansı’nın amacı değer oluşturmak. Peki hangi değeri yaratmalıyız? Yatırımlardan, fabrikalardan ve üretim hatlarından çok daha önemli olan, insan kaynağı değerini üretmektir. Ne kadar para harcarsak harcayalım, insan kaynağı değerini oluşturamadığımız takdirde hiçbir sonuca varamayız. Bugün savunma sanayinde karşılaştığımız en önemli problemlerden birisi, genç arkadaşlarımızı yurt dışına kaptırmaktır. İnsan kaynağı oluşturmak üzerine herkesin fikir birliğine varmış olması gerekiyor. Türkiye’de bu sektörde çalışan insan sayısı 1500 civarında. Bu sayı çok az. Bu yüzden insan kaynağı çok önemli. Bazı projelerimizden bahsedersek, örneğin uzay alanında yer gözlem uydusu projelerimiz var. Gözlem uydularının yanında, haberleşme uydusu olarak geliştirilen Türksat 6A uydusunda çok ciddi yol katedildi. Önümüzdeki 10 sene, Türkiye için uzay alanı çok parlak olacak. Tabii ki nitelikli insan kaynağını kayda değer olarak arttırdığımız takdirde bunu başaracağız. İnsansız hava araçlarında da katettiğimiz yol ortada. Dünyadaki bir elin parmağı kadar az olan ülkeler arasına girmek bizim için gurur vesilesi. En son gerçekleştirdiğimiz sınır dışı harekâtlarda şehit sayımızın çok azalmasının sebebi insansız hava araçlarımızdır. İnsansız hava araçlarımız çok değişik segmentlerde faaliyet göstermekte. Mini insansız hava araçlarından taktik seviyeli dediğimiz bayraktar sınıfı insansız hava aracı, operatif dediğimiz Anka insansız hava araçları, geliştirmeye devam ettiğimiz ve 2019 yılında ilk test uçuşunu gerçekleştirecek olan stratejik insansız hava araçlarımızın hepsi; çok ciddi miktarda faydalı yükü taşıyabilecek ve ciddi bir caydırıcılık unsuru olarak Türkiye’ye kazandırılacak. Bunun yanında sabit kanatlı uçaklar projesinde en önemli ve sıcak projemiz Millî Mualif Uçak Projesi. Bu proje TAI ana yükleniciliğinde devam ediyor. Millî mualif dediğimiz uçak tabii ki bu alanda son nokta. 6. nesil dediğimiz, üzerlerinde radarları bulunan ve görünmezlik özelliği olan bu uçakları inşallah yapacağız. Yanı sıra Hürkuş eğitim uçağı ve onun bir üst segmenti olan Hürjet adını verdiğimiz jet eğitim uçağının çalışmalarını da TAI olarak sürdürüyoruz.”

    Konuşmaların ardından Samsun Üniversitesi Havacılık ve Uzay Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Aydın Mısırlıoğlu, konuşmacılara fidan sertifikalarını takdim etti. 3 gün sürecek konferansta; havacılık ve uzay sanayine ilişkin farklı başlıklarda sunum ve oturumlar yapılacak.

    Konferansa ayrıca ROKETSAN Genel Müdür Yardımcısı Dr. Sartuk Karasoy, VESTEL Savunma Sanayi Uçuş Bilimleri ve Operasyon Grup Müdürü Resul Açıkyol, akademisyenler ve öğrenciler katıldı.

  • Mysia Havacılık Festivali’nde büyük heyecan

    Balıkesir’in Edremit ilçesinde gerçekleştirilen 5. Mysia Uluslararası Havacılık Festivali 150 bin kişiyi ağırladı. Uçakların gösterilerini binlerce kişi nefeslerini keserek izledi.

    Festivale 28 sivil uçak, gyrocopterler, paramotorlar ve Türk Yıldızları katıldı.

    Mysia Uluslararası Havacılık Festivali yaklaşık 4 saat sürdü. Akçay Sahilinde düzenlenen festival gösterileri tatilciler tarafından büyük bir ilgi ile izlendi. Sivil uçakların gösterileri zaman zaman nefesleri kesti. Özellikle uçakların alçak geçişleri büyük heyecanla izlendi. Festival boyunca Oğuzhan Yararcan ve Mustafa Gürer’in uçakları ile yaptıkları gösteriler dikkat çekti. Festivale bölgede hizmet veren uçuş okulları da katıldı. Uçuş okullarına ait eğitim uçakları alçak pas geçişleri büyük alkış alırken, Kamil Koçman ise 1968 model uçağı ile havacılık gösterilerine renk kattı. Paramotorların yaptığı gösteriler ise izleyenlerden tam not aldı. Festivalin sonunda ise Türk Yıldızları sahne aldı.

    Körfez Sportif Havacılık Kulübü Başkanı Adem Kuşçuoğlu “Gösterilerimizi sorunsuz bir şekilde bitirdik. Edremit’i havacılık alanında adını dünyaya duyurduk.Tüm emeği geçen pilotlara ve yer ekiplerine teşekkürlerimi sunuyorum. Ayrıca 150 bin kişinin izlediği gösterilerimize katılan vatandaşlara da teşekkürlerimi sunuyorum. Havacılık bilincinin bölgemizde daha da artırılması için yaptığımız bu festival gelecek yıllarda daha da büyüyerek devam edecek” dedi.

  • Havacılık Parkı minik misafirlerini ağırladı

    Anadolu Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Eğitimi Anabilim Dalı Araştırma Görevlisi Ümran Alan’ın doktora tezi kapsamında yürüttüğü proje dâhilinde düzenlenen bilim şenliği etkinliği, Anadolu Üniversitesi Havacılık Parkı’nda gerçekleştirildi. Şenliğe anaokulu öğrencileri ve velileri katıldı.

    Projede Bilim-Teknoloji-Mühendislik-Matematik (BTMM – STEM) yaklaşımına dayalı eğitsel program hazırladıklarını belirten Araştırma Görevlisi Ümran Alan, “Bilim, teknoloji, mühendislik ve matematiğin birbirleriyle uyumlu olarak ele alındığı bir yaklaşımı temel aldık. Çocuklar bu etkinliklerde belirttiğim dört alana ilişkin bilgi, beceri ve tutum elde ettiler. Bu doğrultuda 3-6 yaş arasındaki Özel Mutluluk Anaokulu öğrencileri ile 18 gün süren bir pilot uygulama gerçekleştirdik. Etkinlik süreci verimli geçti. Çocuklar, havacılık ve uçaklara ilişkin eğitsel birçok çıktının yanı sıra bilişsel becerilere de kavuştular. Yaptığımız ön değerlendirme ve son değerlendirme sonucunda çocuklardaki ciddi gelişimi gördük” dedi.

    “Havacılık ile ilgili bir temel oluşturmayı hedefledik”

    Okul öncesi dönemden itibaren çocukların havacılık temalı etkinlikler içerisinde yer alabileceğini kaydeden Alan, “Eskişehir havacılık için oldukça elverişli bir kent. Biz de bu durumu değerlendirerek ‘Neden çocuklarımız okul öncesi dönemden başlayarak havacılık temalı etkinlikler içinde yer almasınlar? Bilgi, beceri ve tutumlarını birleştirmesinler?’ diye düşünerek bu projeyi oluşturduk” diyen Alan, gerçekleştirilen etkinliklerle çocuklarda havacılık ile ilgili bir temel oluşturmayı hedeflediklerini kaydetti ve projenin gerçekleştirilmesindeki desteklerinden ötürü Anadolu Üniversitesine ve Havacılık Parkı görevlilerine teşekkürlerini iletti.

  • Havacılık ve uzay sanayiinin kalbi UÜ’de atacak

    Bursa Uludağ Üniversitesi, bilgiyi ekonomiye dönüştürmede önemli bir adım daha attı. TUSAŞ Türk Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TAI), İstanbul’dan sonra şimdi de Uludağ Üniversitesi’nde AR-GE merkezi kuracak.

    Bursa Uludağ Üniversitesi’nin Araştırma Vadisi olarak belirlediği bölgede bin metrekare taban alanına sahip bir AR-GE merkezi kurmayı planlayan TUSAŞ, yeni binası yapılıncaya dek ULUTEK’te AR-GE oOfisi açacak.

    Türkiye’nin savunma sanayiinde dışa bağımlılığını azaltmak amacıyla kurulan ve bu alanda küresel ilk yüz oyuncu arasında yerini alan TUSAŞ, Uludağ Üniversitesi’nin bilgi birikiminden yararlanmak maksadıyla araştırmacıların ve öğrencilerin AR-GE çalışmalarını destekleyecek.

    Geçen yıl savunma sanayiinin millîleştirilmesi çalışmaları çerçevesinde Türkiye’nin bu alandaki önemli sanayi kuruluşlarıyla SAYP protokolü imzalayıp, savunma sanayiine 38 araştırmacı yetiştiren Bursa Uludağ Üniversitesi, şimdi de TUSAŞ’ın açacağı Ar-Ge birimi sayesinde, havacılık ve uzay sanayii araştırmalarına yönelecek.

    TUSAŞ Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ (TAI) Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Oğuz Borat, TUSAŞ Strateji ve Teknoloji Yönetim Başkanı ve aynı zamanda Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fahrettin Öztürk, TUSAŞ Strateji ve Teknoloji Bölümü Proje Danışmanı ve ODTÜ Öğretim Üyesi Prof. Dr. Zafer Evis ve TUSAŞ İstanbul Teknopark Kurucu Müdürü Prof. Dr. Kemal Fidanboylu, Bursa Uludağ Üniversitesi’ne gelerek Rektör Prof. Dr. Yusuf Ulcay’la birlikte TUSAŞ Uludağ AR-GE merkezi hazırlıklarını gözden geçirdi.

    Rektör Prof. Dr. Yusuf Ulcay’ı makamında ziyaret ettikten sonra akademisyenlerle bir araya gelen TUSAŞ ekibi, Uludağ Üniversitesi’nden beklentilerini dile getirip, savunma sanayiinin millileştirilmesi hedeflerine AR-GE desteği istedi.

    TUSAŞ Yönetim Kurulu Başkanı ve aynı zamanda eski bir Uludağ Üniversiteli akademisyen olan Prof. Dr. Oğuz Borat, şirketin yeni bir strateji ile merkez dışında da ar-ge merkezleri kurmaya başladığını, üçünün İstanbul’da kurulduğunu, birinin de Uludağ Üniversitesi’nde kurulmasını uygun bulduklarını söyledi. Bursa’nın ekosisteminin çok güçlü olduğunu ve beklentilerinin bu yüzden fazla olduğunu ifade eden Prof. Dr. Oğuz Borat, “Kıza zamanda büyük gelişmeler olmasını bekliyoruz” dedi.

    “ÜNİVERSİTENİN DESTEĞİNE İHTİYACIMIZ VAR”

    TUSAŞ Strateji ve Teknoloji Yönetim Başkanı Prof. Dr. Fahrettin Öztürk, geçen yıl cirolarının 1.4 milyar dolar olduğunu, bu yılki 2 milyar dolar hedefine şimdiden ulaştıklarını, on yıl sonraki hedeflerini ise yılda 10 milyar doları aşmak olarak belirlediklerini anlatarak, “Bunun için iddialı projelerimizin olması gerekiyor. Havacılıkta bu rakama ulaşmak kolay değil. 1984 yılında F16 ile başlıyor, 2005 yılından itibaren özgün ürünlerle ilgili adımlar atılıyor. Hürküş, Hürjet, Atak helikopteri, Anka bunlardan Son yıllarda milli muharip uçak projesi Türkiye’nin gelmiş geçmiş en büyük projesi. Savunma sanayi alanındaki en büyük ihracatı da bugüne kadar biz yaptık. Büyük projeleri yapabilmek için çok ciddi manada üniversitelerle, araştırma merkezleriyle, mükemmeliyet merkezleriyle, teknoparklarla işbirliği içinde olmamız gerekiyor. Ar-Ge’nin temel taşı üniversiteler.. . Bizim birçok teknoloji konumuz var ve bu konularla ilgili de üniversitelerin desteğine ihtiyacımız var. Şirketimiz bu büyük projeleri gerçekleştirmek için de Türkiye’nin insan kaynağından yararlanmak için farklı noktalarda, ar-ge yapmayı kararlaştırdı. Bursa, otomotiv şehri, imalat şehri… Limanı da var. Tüm bunları göz önüne alarak TUSAŞ Uludağ Ar-Ge Merkezini kurup adımımızı atmış bulunuyoruz.”

    “STRATEJİK BİR ÜS”

    Rektör Prof. Dr. Yusuf Ulcay, Bursa Uludağ Üniversitesi’nin TUSAŞ’la başarılı projelere imza atacağına inandığını, göreve geldikten sonra “3. nesil üniversite” vizyonuyla yaptıkları altyapı yatırımlarının meyvelerinin alınacağını söyledi.

    Üniversitenin araştırma üniversitesi yapılanmasını sürdürdüğünü kaydeden Ulcay, “Ülkemizin kalkınma hedefleri doğrultusunda bilimden ekonomiye dönüşümü sağlamaya çalışıyoruz. Savunma sanayi projelerine destek vermek üzere geçen yıl bu alana uygun 38 lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencisini ar-ge yapmak üzere yetiştirdik. Savunma sanayinin yapısı, teknoloji yönetimi, sistem mühendisliği, yaşam döngüsü, ergonomi, darbe ve balistik ölçüm sistemleri, konsept tasarımı, kalibrasyon süreçleri, bilgisayar destekli mühendislik, laser teknolojisi, bilgi güvenliği, ileri teknoloji malzemeleri-kompozitler, aerodinamik, aeromekanik, uçak motorları, proje yönetimi gibi eğitimlerle öğrencilerin ufkunu açmaya çalıştık. TUSAŞ Uludağ Ar-Ge Merkezi, araştırmacılarımız ve öğrencilerimiz için büyük bir fırsattır. Bu merkez, Üniversitemizin bilgi birikimini ülkemizin kalkınmasına yansıtacak stratejik bir üs olacaktır” diye konuştu.

    TUSAŞ heyeti daha sonra, Uludağ Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Yusuf Ulcay ile birlikte Tanıtım ve Kariyer Günleri’ni ziyaret ederek eğitimin kalitesiyle ilgili bilgiler aldı. Heyet, merkez laboratuvarı’nı ve araştırma vadisi olarak planlanan bölgeyi de inceledi, TUSAŞ Ar-Ge Merkezi hazırlıklarını gözden geçirdi. TUSAŞ Uludağ’ın bir ay sonra hizmete girmesi planlanıyor.