Etiket: Hamlesi

  • “Milli Teknoloji Hamlesi TEKNOFEST 2021 Bilgilendirme Semineri” çevrimiçi yapıldı

    “Milli Teknoloji Hamlesi TEKNOFEST 2021 Bilgilendirme Semineri” çevrimiçi yapıldı

    Karabük Üniversitesi Teknoloji Geliştirme Bölgesi (TGB)’nin organizasyonuyla, TEKNOFEST yetkilileri tarafından “TEKNOFEST Teknoloji Festivali Yarışmalarının tanıtımı ve yarışmalara katılacak projelerin hazırlanmasında dikkat edilecek hususlar” başlıklı seminer çok sayıda katılımcıyla çevrimiçi olarak yapıldı.

    Karabük Üniversitesi’nin ev sahipliğinde, Karabük Üniversitesi TGB’nin organizasyonuyla düzenlenen “Milli Teknoloji Hamlesi TEKNOFEST 2021 Bilgilendirme Semineri” çevrimiçi olarak yapıldı. Açılış konuşmasını Karabük Üniversitesi TGB Yönetici A.Ş. Genel Müdür Yardımcısı Öğr. Gör. Kürşat M. Karaoğlan’ın yaptığı seminere çok sayıda akademisyen ve dinleyici katıldı. Seminerde TEKNOFEST İcra Kurulu Üyesi Elvan Kuzucu Hıdır, Yarışmalar Koordinatörü Engin Öksüz ve Yarışmalar Sorumlusu Gizem Karabacak tarafından sunumlar gerçekleştirildi.

    TEKNOFEST İcra Kurulu Üyesi Elvan Kuzucu Hıdır “TEKNOFEST Teknoloji Festivali Yarışmalarının tanıtımı ve yarışmalara katılacak projelerin hazırlanmasında dikkat edilecek hususlar” başlıklı sunumunda TEKNOFEST 2020’den farklı olarak Karma Sürü Simülasyon, İletişim Teknolojileri, Savaşan İHA, Yapay Zekâ, Kültür ve Turizm Teknolojileri, Lise Öğrencileri Kutup Araştırma Projeleri, Tarımsal İnsansız Kara Aracı, Sanayide Dijital Teknolojiler Yarışmaları bu yıl ilk kez düzenleneceğini belirterek, bu yıl ön eleme aşamasını geçen takımlara toplamda 5 Milyon TL’nin üzerinde malzeme desteği sağlanacağına dikkat çekti.

    Hıdır, ayrıca bu yıl İstanbul’da 35 farklı kategoride düzenlenecek olan yarışmalara başvuru için belirlenen son tarihin ise 28 Şubat 2021 olduğunu belirtti. Seminer, TEKNOFEST Yarışmalar Koordinatörü Engin Öksüz’ün katılımcılardan gelen soruları cevaplamasıyla tamamlandı.

  • Aziziye Belediyesi’nden kış sporları hamlesi

    Aziziye Belediyesi’nden kış sporları hamlesi

    Aziziye Belediyesi, geleceğin yıldız sporcularını Erzurum Kayak Kulübü ve Kar Spor işbirliğiyle yetiştiriyor. Aziziye’deki ilkokullarda öğrenim gören ve kış sporlarına ilgi duyan öğrenciler için seferber olan Aziziye Belediyesi, tüm masraflarını karşılayarak açtırdığı kayak eğitimi kursunu mezuniyet coşkusuyla noktaladı.

    Erzurum Kayak Kulübü’ndeki uzman öğreticilerden kayak eğitimi alan minikler, kurs bitirme belgelerini Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan’ın elinden alırken, küçük kayakçıların yaşadığı coşku ise görülmeye değerdi. Erzurum Kayak Kulübü Başkanı Atakan Alaftargil, yardımcısı Emre Çarıkçıoğlu ve uzman öğreticilerin de hazır bulunduğu programda konuşan Aziziye Belediye Başkanı Orhan, kış sporlarına vurgu yaptı, kış turizminin önemine değindi.

    Tüm Masraflarını Aziziye Belediyesi Karşıladı

    Aziziye Belediyesi’nce organize edilen kayak eğitimi kurslarının ilçede artık bir gelenek haline geldiğini anlatan Başkan Orhan, “İlçemizdeki ilkokullarda öğrenim gören başarılı öğrencileri belirleyip, bunların arasından spora ilgi duyanları tespit etmek suretiyle son iki yıldır kayak eğitimi kursu düzenliyoruz. Minik kayakçılarımızın kıyafetlerinden kayak malzemelerine varıncaya kadar her türlü ihtiyacını da, yine Aziziye Belediyesi olarak bizler karşılıyoruz. Erzurum Kayak Kulübü işbirliğiyle yürüttüğümüz bu çalışma çerçevesinde hem geleceğin yıldız sporcularını yetiştiriyor, hem de Erzurum’un kış sporları merkezi olma sürecine pozitif katkı sunuyoruz” diye konuştu.

    Çocuklarımızda Farkındalık Oluşturuyoruz

    Bu eğitimlerin aynı zamanda sosyal bir farkındalık girişimi olduğuna dikkati çeken Başkan Orhan, “Kayak eğitim kursumuz başlamadan önce kursiyer çocuklarımızdan birçoğu Palandöken’i hiç görmemişti. Ama bugün her birisi ‘kayak yapmak’ gibi çok özel bir ilgi alanına kavuştu. Kuşkusuz, bu çocuklarımız arasında kendini geliştirenler ve kayak eğitimi almaya devam edenler olacak. Hatta ve hatta geleceğin milli kayakçıları belki de bu yavrularımız arasından çıkacak. Bunların hepsini bir tarafa bıraktık diyelim; en önemlisi de, bu çocuklarda artık Palandöken ve kayak sporuyla ilgili bir farkındalık gelişmiş olacak. Yani bugünün Aziziyeli çocukları, yarının kayak yapabilen ve kış turizminin önemini çok iyi bilen Erzurumlu gençleri haline gelecek” ifadelerini kullandı.

    Konuşmasında Erzurum Kayak Kulübü Başkanı Atakan Alaftargil’e de teşekkür eden Başkan Orhan, daha sonra Aziziye Belediyesi Başkan Yardımcısı Ömer Faruk Töremen’le birlikte minik kursiyerlere başarı belgelerini dağıttı. Mezuniyet töreni, toplu fotoğraf çekiminin ardından sona erdi.

  • AK Parti’den üye hamlesi

    AK Parti’den üye hamlesi

    Tekirdağ’ın Muratlı ilçesinde AK Parti Gençlik Kolları Başkanlığı, yeni üye kampanyası başlattı. Kampanyada partiye yaklaşık 300 yeni üye kazandırıldı.

    AK Parti Ailesi’ne yeni üyeler kazandırmak için kolları sıvayan AK Parti Muratlı Gençlik Kolları Başkanı Mustafa Kır, kampanya kapsamında yüz yüze üye çalışması gerçekleştirdiklerini, onun dışında www.akuyeliktekirdag.com web adresi üzerinden alınacak ön başvuruların akabinde, başvuru sahiplerinin ikamet ettiği yere göre ilçe teşkilatları tarafından üyelik işleminin tamamlanacağını söyledi.

    Birlik, beraberlik ve kardeşlik mesajları veren AK Partili Başkan Mustafa Kır, sadece seçim zamanı değil, her zaman Muratlı halkıyla birlikte olduklarının altını çizerek, üye çalışmalarının oldukça başarılı geçtiğini belirtti. Başkan Kır, vatandaşlar ve seçmenleriyle her zaman bir araya gelmenin partilerinin en önemli misyonlarından biri olduğuna dikkat çekti.

    Öte yandan, yapılan üye çalışmalarında partiye yaklaşık 300 yeni üyenin kazandırıldığı bildirildi.

  • Netflix’den sözde Ermeni soykırımı hamlesi

    Netflix’den sözde Ermeni soykırımı hamlesi

    Asılsız Soykırım İddialarıyla Mücadele Derneği (ASİMED) Başkanı Savaş Eğilmez, sözde Ermeni soykırımını anlatan The Promise filminin 8 Ağustos tarihinde Netflix’de yayınlanacak olmasını protesto ettiklerini söyledi. Başkan Eğilmez, “Türkler hakkında kara propaganda yapan The Promise filmini Netflix’in milyonlarca abonesine ulaştırması Ermeni diasporasına açıkça hizmet etmekten başka bir şey değildir” dedi.

    The Promise filminin tamamen Türk tarihini baştan aşağı iftiralarla yalanlayan bir yapım olduğunu ifade eden Başkan Eğilmez, “Kısa adı ANCA olan Amerika Ermeni Ulusal Komitesi büyük bir coşku ve heyecanla, ilk defa 2017’de gösterime giren The Promise (Söz) isimli filmin 8 Ağustos’ta Netflix dediğimiz dijital platformda yayınlanacağını ilan etti. Bu film tamamen sözde Ermeni soykırımı propagandası yapan, Türk tarihini baştan aşağı iftiralarla yalanlayan ve yanlışlıklarla dolu bir yapım. Şimdiye kadar Ermenilerin yapmış olduğu filmlerden farklı olarak çok ciddi bir bütçeyle hazırlanmış. Terry George gibi önemli bir isim yönetiyor, Christian Bale ve Oscar Isaac gibi önemli aktörlerin rol aldığı bir filmden bahsediyoruz. Bu film ilk vizyona girdiğinde hem amacına ulaşamıyor hem de gişe anlamında zarar ediyor. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tepkisinden korkan devletler çok fazla destek veremiyor. Sinema, tiyatro gibi yapıtlar, kurgular üzerine yapılıyor. Ama eğer filmin başlangıcına ’tarihi olaylardan esinlenilmiştir’ diye bir ibare koyuyorsanız, tarihsel içeriğe sahip sahne ve diyaloglarda mutlaka gerçeği temel almak zorundasınız. 24 Nisan 1915 yılında 235 Ermeni çete liderinin tutuklanmasını, 27 Mayıs 1915 tarihinde yürürlüğe giren sevk ve iskân kararını, sözde Ermeni soykırımı gibi gösteren bu filmde, bu tutuklamalar ve sevk kararının sebebi ile ilgili tek kelime diyaloğa yer verilmemiştir. Türklerin, Ermenilere karşı olan kızgınlığının, Ermenilerin katlettiği yüz binlerce Türk’e yer verilmeyen soykırım propagandası yapan, sanatın evrensel ilkelerine tamamen aykırı olan bir yapım karşımızda. Ermeni bir milyarderin milyonlarıyla yapılmış bir film” diye konuştu.

    “Netflix’in bu filmi yayınlayacak olması Türk devletine ve milletine karşı bir meydan okuma cüretidir”

    Bu filmin Netflix’de yayınlanacak olmasının ciddi anlamda ses getireceğini kaydeden Başkan Eğilmez, “Eğer Ermeni diasporasının iddiası doğruysa, Netflix gibi dünyada 200 milyona yakın abonesi olan, Türkiye’de de 1 milyon 700 binden fazla kişiye hizmet veren dijital platformda yayınlandığında çok ciddi anlamda ses getireceğini düşünüyoruz. Netflix’in bu kararı hem sözde soykırıma hizmet edecek, hem sanata ihanet edecek, hem de Türk milletini töhmet altında bırakacak bir yapımdır. Netflix’in bu filmi yayınlayacak olması Türk devletine ve milletine karşı bir meydan okuma cüretidir. Bu oyuna alet olmaması için dernek olarak Netflix’i sosyal medya hesapları üzerinden uyarmaya ve protesto etmeye başladık. Vatandaşlarımızın da bu konuda bizi yalnız bırakmayacağına inanıyoruz. Vatandaşlarımızdan isteğimiz bu film yayınlanırsa aboneliklerini iptal edeceklerine dair ilan etmelerini istiyoruz. Türk tarihini bir sinema, bir tiyatro, bir diziyle karalayamazsınız ama bunlara da tepki vermek lazım” ifadelerini kullandı.

    “Filmde Türk asıllı oyuncu yer alıyor, bu seçimi neden yaptığını açıklamalı”

    Bir sinema sanatçısının hangi rolü oynayacağını tartışmanın kimsenin haddi olmadığını belirten Başkan Eğilmez, “Bir sanatçı hırsızdan polise, vatan haininden vatansevere, katilden mazluma her rolü oynayabilir. Ama tarihi bir filmde üstelik Türk asıllı bir oyuncunun rol almış noktasında da bir açıklama bekliyoruz. Türk asıllı oyuncu Osman Soykut’un niye bu seçim hakkını kullandığını net bir şekilde açıklamalı. Çünkü film tamamen kara propagandaya hizmet eden, Türk milletini kötü göstermeye çalışan, yalanlarla dolu bir yapım. Kendisinden bir açıklama bekliyoruz. Vatandaşlarımızı mutlaka Netflix’i protesto etmeye, uyarmaya ve film yayınlandığı takdirde de aboneliklerini son vermeyi ilan etmelerini bekliyoruz” açıklamalarında bulundu.

  • Atatürk Üniversitesi’nden Kurumsal Akreditasyon hamlesi

    Atatürk Üniversitesi’nden Kurumsal Akreditasyon hamlesi

    Üniversitelerin yıllık hazırlanan Kurum İç Değerlendirme raporları ile 2015 yılından bu yana takip edilen kurumsal bilgiler, kalite güvence, eğitim-öğretim, araştırma, toplumsal katkı ve yönetim kategorilerinde hazırlanan göstergelerin incelenmesi neticesinde karar verilen 2020 Yılı Kurumsal Akreditasyon Programına (KAP) Atatürk Üniversitesi dahil edildi.

    Yükseköğretim Kalite Kurulu (YÖKAK) tarafından hazırlanan Kurumsal Akreditasyon Programına başvuran 54 üniversiteden Atatürk Üniversitesinin de içerisinde yer aldığı 10 üniversite akredite sürecine alınmaya hak kazandı.

    2020 yılında Kurumsal Akreditasyon Programına dahil edilen 10 üniversitenin Rektör, Rektör Yardımcıları ile kalite süreçlerinden sorumlu öğretim üyelerinin katılımıyla çevrimiçi gerçekleştirilen toplantıya, Atatürk Üniversitesinden Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Yardımcısı Prof. Dr. Medine Güllüce ve Kalite Koordinatörü Prof. Dr. Bilal Yılmaz katıldı.

    Toplantıda üniversite yöneticileriyle bir araya gelen YÖKAK Başkanı Prof. Dr. Muzaffer Elmas, 2020 yılında Kurumsal Akreditasyon Programı kapsamında 10 üniversitenin değerlendirileceğini belirterek, üniversitelerin akreditasyon konusundaki çalışma ve isteklerinden ötürü katılımcılara teşekkür etti. Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Sibel Aksu Yıldırım tarafından 2020 yılında Kurumsal Akreditasyon Programı kapsamında yapılacak işlemler ve yöntem ile ilgili teknik bilgilerin verildiği toplantının ikinci bölümünde ise üniversiteler adına söz alan Rektörler, süreç içinde kurumlarının gelişmeye açık yönleri konusunda yaptıkları çalışmaları paylaştılar.

    “KAP ile çok değerli kazanımlar elde edeceğiz”

    Sürecin benimsenmesi, geliştirilmesi ve örnek uygulamalar konusunda görüş alışverişinin yapıldığı toplantıda söz alan Rektör Prof. Dr. Çomaklı, bu sürecin üniversitelere değer katacağını ifade ederek, eğitim, araştırma ve toplumsal katkı sürekliliğinin sağlanmasında akreditasyon uygulamalarının etkili olacağını söyledi.

    Rektör Çomaklı: “2020 Ocak ayından bugüne kadar Üniversitemiz yönetim bilgi sistemi aracılığı ile 55 programın akreditasyonu için öz değerlendirme raporunu kanıtları ile hazırladık ve 30 program için resmi akreditasyon başvurumuzu yaptık. Hedefimiz 2021 Ocak ayı itibari ile ülkemizdeki üniversiteler arasında akredite olan program sayısı bakımından ilk 5 üniversite arasına girmektir. Bu yönde attığımız adımların kurumsal akreditasyon süreci için de oldukça önemli olduğu kanaatindeyim.”

    KAP sürecine üniversite olarak her türlü katkıyı vereceklerini ve alt yapı anlamında da hazır olduklarını belirten Rektör Çomaklı, Atatürk Üniversitesinin Kurumsal Akreditasyon Programına dahil olması ile çok değerli kazanımlar elde edeceğini vurgulayarak, bu başarıda emeği geçen tüm çalışanlara teşekkür etti.

    Kurumsal Akreditasyon Programı Nedir?

    Kurumsal Akreditasyon Programı (KAP) yükseköğretim kurumlarındaki kalite güvencesi, eğitim-öğretim, araştırma-geliştirme, toplumsal katkı ve yönetim sistemi süreçlerinin “planlama, uygulama, kontrol etme ve önlem alma” döngüsü kapsamında değerlendirilmesini sağlayan bir dış değerlendirme yöntemidir. KAP Yükseköğretim Kalite Kurulu tarafından oluşturulan değerlendirme takımları tarafından Kurumsal Dış Değerlendirme ve Akreditasyon Ölçütleri ile Kurumsal Dış Değerlendirme ve Akreditasyon Kılavuzu kapsamında yürütülmektedir.

    Her yıl KAP’a dâhil edilecek yükseköğretim kurumları YÖKAK tarafından belirlenmekte ve belirlenen bu yükseköğretim kurumlarının yapısına uygun olarak değerlendirme takımları oluşturulmaktadır. Değerlendirme takımları tarafından Kurumsal Akreditasyon Raporları (KAR) hazırlanmakta ve bu raporlar göz önünde bulundurularak YÖKAK tarafından akreditasyona ilişkin karar verilmektedir.