ErzurumFlaş

Etiket: Gündemini

  • Usta Gazeteciler Türkiye Gündemini Erzurum’dan Yorumladılar

    Erzurum Büyükşehir Belediyesinin davetlisi olarak Erzurum’a gelen Hürriyet Gazetesi Yazarı Vahap Munyar, Habertürk Ekonomi başyazarı Serpil Yılmaz, Mahmut Övür Sabah Yazarı ve Tuncay Güven, Kardelen TV ekranlarında Gündem Özel programında İHA Bölge Müdürü Ayhan Türkez ve Gazeteci Yazar Esat Bindesen’in sorularını yanıtladı.

    Gündeme ilişkin konuları değerlendiren Mahmut Övür, Türkiye’nin Suriye olan problemlerine ilişkin önemli tespitler yaptı. Övür, “Türkiye kendi içinde uzun yıllar darbe üreten ve bunları saf dışı bırakmak için mücadele etti. Siyasetle sorunların çözülebileceği tarihsel bir periyoda gelip dayandı. Hatalarımız eksiklerimiz var bunlar tartışılabilir ama ana hattına baktığımız zaman ciddi bir değişimin içinden geçiyoruz. Bu yüzden ekonomi de de ciddi hamleler içindeydik. Dünyanın dört bir yanına ürün satmaya çalışıyoruz. Tüm bunlar hep birlikte giderken aynı zamanda dünyada da başka bir değişim yaşanıyordu. Bu topraklar yüzyıl önce suni bir çözülme yaşadı. 100 yıl sonra kapitalist sistem biçimde yeni küresel çağa uygun değişim yaşamak zorundaydı. Bunun fitili 2003 deki ırak işgali ile ateşlendi. Bundan sonra başka bir planda daha ortaya çıktı. Bunu görmeliyiz. Türkiye nasıl olurda bu şekilde bir itibar kazanırken birden bire bölgedeki hükümetlerle kavga eder hale görünüyor. Orda başka şeyler yaşanıyor. Türkiye mini bir sisteme doğru gidiyor. Adaletin hakkaniyetin ağırlıklı olduğu bir sistem. O yüzden cumhurbaşkanı sürekli bunu söylüyor. Dünya 5 ten büyüktür. Neden bunu söylüyor. Çünkü dünyada önemli adaletsizlik var. Bence olup bitenlerin bununla ilişkisi var. Biz istemesek de etrafımızda başka şeyler dönüyor. Çok daha parçalanmış İslam coğrafyası isteniyor. İslam topraklarında çatışma durmamalı diye teorilerin olduğunu biliyoruz. Türkiye son yıllarda ciddi kuşatmalar yaşandı. Bunlar durduk yerde olmuyor. Başka hesaplaşmalar var. Türkiye deki siyasi liderlik o dayatmalarla gitmeyeceğini göstermeye çalıştı. Türkiye bunun bedelini ödüyor” diye konuştu.

    Ülkenin güneydoğusunda yaşananlara da değinen Övür Kürt Halkının artık destek vermediğini söyledi. Övür, her barış sürecinde aynı olayların yaşandığını ifade ederek şunları söyledi; “Hendeklerin kazıldığı alanlarda halk tepki gösteriyor. Oradaki halk şiddet olmasın diye oy verdi. Bu gerçeği görmemiz lazım. 2,5 yıl Türkiye çözüm sürecini hayata geçirmeye çalıştı. Rahmetli Özal çok uğraşmıştı. Her girdiğinde karşısına engel çıkıyor. Bu kadar tarihi adımlar atılacak sonra halk savaşına çağıracaksınız. Bunun izah edilmesi gerekir.”

  • AK Parti Grup Başkan Vekili Bülent Turan, Meclis Gündemini Değerlendirdi

    AK Parti Grup Başkan Vekili ve Çanakkale Milletvekili Bülent Turan, meclis gündemini değerlendirdi. Turan, AK Parti’nin 1 Kasım seçimleri öncesi verdiği vaatlerin büyük bir kısmını yerine getirdiğini söyledi.

    32 maddelik Gelir Vergisi Kanunu ile Bazı Kanunlarda değişiklik yapılmasını öngören tasarı Meclis Genel Kurulu’nda görüşülmeye başlandı. Genel kurulda görüşülen kanun tasarısı kadınlardan gençlere, emekliden muhtarlara, memurdan öğrenciye geniş bir kitleyi ilgilendiriyor. Bu hafta Meclis gündemini değerlendiren AK Parti Grup Başkanvekili Av. Bülent Turan, “Tasarıyla toplumun büyük bölümünü ilgilendiren düzenlemeler yapılıyor. 1 Kasım seçimleri öncesinde vermiş olduğumuz vaatlerin büyük bir kısmını da bu tasarıyla yasalaştırmış olacağız. Düzenlemeyle basit usule tabi olan esnafların ticari kazançlarının 8 bin liralık bölümünden gelir vergisi alınmayacak. 2002 yılında 97 TL olan muhtarlarımızın ödenekleri düzenlemenin ardından 1300 TL’ye yükseltilecek. Ailenin ve Dinamik Nüfus Yapısının Korunması için somut adımlar atıyoruz. Kadın memurlara doğum yapmaları halinde analık izni sonrasında birinci doğumda 2 ay, ikinci doğumda 4 ay, sonraki doğumlarda 6 ay süreyle yarı zamanlı çalışıp tam ücret alma imkanı getiriyoruz. Ayrıca memurların doğum sonrası ücretsiz izinle geçirdikleri sürede kademe ve dereceleri işleyecek. Memur anne veya baba, çocuğu ilköğretime başlayana kadar yarı zamanlı çalışabilecek. Emekli olduktan sonra çalışmaya devam eden vatandaşlarımızın üzerinden yüklerini alıyoruz. Bağ-Kur kapsamında çalışmaya devam eden emekli esnafın emekli aylıklarından kesilen sosyal güvenlik destek primi artık kesilmeyecek. Tasarıda gençlerimizi ve öğrencilerimizi de unutmadık. Öğrenimi devam eden 25 yaşın altındaki gençlerden pasaport harcı alınmayacak. Gençlerimizin yurt dışına gitmeleri önündeki bir zorluğu da kaldırmış olacağız. Ayrıca lise veya üniversite mezunu gençlerin genel sağlık sigortası giderleri 2 yıl süreyle devlet tarafından karşılanacak. Yeni iş kuran gençlerimize üç yıl boyunca gelir vergisi muafiyeti sağlanıyor. 2016 Eylem Planı ile tarımda marka şehir olan Çanakkale’mizi heyecanlandıran düzenleme de tasarıda yer alıyor. Yem ve gübrede katma değer vergisi kaldırılıyor. Artık çiftçilerimizin giderlerinden bir kalemi daha eksiltiyoruz. Tasarıyla ayrıca polislerin, uzman erbaşların ve uzman jandarmaların ek göstergeleri yükseltiliyor. Polislerin emniyet hizmetleri tazminatı yüzde 25 artırılacak. Bazı illerde yüzde 6 oranında işveren sigorta primi indirimi uygulanması için 10 işçi çalıştırma zorunluluğu vardı. 10 işçi zorunluluğu kaldırılıyor. Ilısu Barajı ve HES projesinin inşaatı sebebiyle su altında kalacak olan Hasankeyf ilçe merkezi, tasarıda düzenlenen koordinatlara göre nakledilecek. Ayrıca Çanakkale milletvekilleri olarak çalışmalarımız neticesinde tasarıya eklenen maddeyle Gelibolu Savaşları Tarihi Alan Başkanlığı’nın kurulmasıyla orada görev yapan alan kılavuzları hakkında doğan mağduriyeti gideriyoruz. Düzenlemenin Çanakkalemize ve tüm vatandaşlarımıza hayırlı olmasını temenni ediyorum. AK Parti’nin sözü namusudur. Söz verdiğimiz gibi Eylem Planı çerçevesinde toplumu ilgilendiren düzenlemeleri bir bir gündeme almaya devam edeceğiz” dedi.

  • Terör G20’nin Gündemini Aniden Değiştirdi

    Birleştirici İş Kadınları ve İşadamları Konfederasyonu (BİRKONFED) Avrupa Birliği’nden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı ve DMW Uluslararası Diplomatlar Birliği AB Danışmanı Musa Karademir, BİRKONFED ve DMW adına Fransa’daki terör olaylarına ilişkin ortak bir açıklama yaptı.

    Musa Karademir, insanlık ailesinin en büyük belasının terör ve terörizm olduğunu belirterek şunları söyledi:

    “Paris’te 7 ayrı yerde yapılan terör saldırısı, sadece Fransa’da değil, tüm AB ülkelerinde ve dünyada büyük infial yarattı. Fransa ve Avrupa Birliği şokta doğal olarak, G20 Zirvesi’nin hemen öncesinde böylesine organize bir terör saldırısı karşısında dünya da şokta. Terör eylemini IŞİD/DAEŞ üstlendi. Fransa Cumhurbaşkanı Hollande; yaptığı açıklama da ’teröre karşı acımasız olacağız’ dedi. Tepkiler son derece haklı ve terör her zaman lanetlenmesi gereken bir insanlık suçudur. BİRKONFED ve DMW olarak, her türlü terörün karşısındayız ve lanetliyoruz. İnsanlık ailesinin bir üyesi olarak, Fransız halkına derin başsağlığı diliyoruz ve onların yanındayız. Fransa’daki terör olayı bize göstermiştir ki terörün dini, dili, ırkı yoktur, terör her yerde aynıdır. Türkiye’de halen devam eden PKK ve diğer terör olayları, Türkiye’nin bu konudaki haklılığını net şekilde ortaya koyuyor. G20 Antalya Zirvesi’nde ekonominin yanı sıra Suriye ve Ortadoğu’da konuşulacak, buna bir de terör ve terörizm de eklendi. Bu noktada Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın G20 Zirvesi’nde haklı olarak terörle alakalı söyleyeceği çok şey olacaktır. BİRKONFED ve DMW olarak Batı’nın bundan sonra terörü ve terör örgütlerini ayırmamasını ve bir bütün olarak görmesi gerektiğini düşünüyoruz. Avrupa’da meydana gelen bir terör olayı ile başka bir ülkede yaşanan terör olayı aynıdır. Bütün ülke liderlerinin terör karşısında göstereceği tavır ve tutum; gerçekçi, kararlı ve net olmalıdır. Aksi durum terörü daha da tetikleyecektir. Ancak bu noktada Batı’nın, terörü İslam dini ile bağdaştırmaması gerekir. Hiçbir terör eylemi semavi dinlerle ilişkilendirmemelidir. Özellikle mülteci krizi sürecinde Avrupa ülkelerinin sınır kapılarını tümüyle kapatmaları büyük yanılgı olacaktır. Terör ve mülteci krizi ayrı konulardır ve mülteci krizinin ortak bir eylem planı dâhilinde çözüme kavuşturulması zorunludur. Aksi takdirde mülteci durumundaki insanlar terörün maşası olacaktır. Terör nedeniyle büyük acılar yaşayan Türkiye, her zaman terörizme karşı olmuştur. Şu anda Ortadoğu’da ciddi bir bilek güreşi var. Globalizm içinde yeni bir soğuk savaş yaşanıyor ve Rusya ile ABD/Avrupa Birliği arasında Suriye merkezli gizli bir savaş sürüyor. Terörizm bunun neresindedir bilmiyoruz ancak terör her zaman masumları hedef alıyor, acı, kan ve gözyaşı bir arada yaşanıyor. Dileriz ki, dünya sevgi, hoşgörü ve barış anlamında nasıl bir araya geliyorsa terörizm karşısında da aynı şekilde bir araya gelmelidir. Bu noktada uluslararası topluma, Sivil Toplum Kuruluşlarına ve en önemlisi Birleşmiş Milletlere büyük görevler düşüyor.”