Etiket: GÜNCEL

  • KBÜ’de “Sosyal Hayatta Güncel Dini Meseleler” konuşuldu

    KBÜ’de “Sosyal Hayatta Güncel Dini Meseleler” konuşuldu

    Karabük Üniversitesinde “Sosyal Hayatta Güncel Dini Meseleler” konulu söyleşi düzenlendi.

    Karabük Üniversitesi (KBÜ) İlahiyat Fakültesi ve Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığının ortaklaşa düzenlediği “Sosyal Hayatta Güncel Dini Meseleler” konulu söyleşi sosyal medya üzerinden canlı yayınıyla yapıldı. İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Murat Şimşek’in konuşmacı olarak katıldığı program yaklaşık bir saat sürdü. İslamofobi, helal gıda ve yapay zekâ gibi konuların konuşulduğu programın moderatör koltuğuna Betül Alan ve Sena Mazlum oturdu.

    ABD’de yaşanan 11 Eylül olaylarından sonra İslamofobinin arttığını söyleyen Prof. Dr. Murat Şimşek, İslamofobinin ilerleyerek İslam nefretine dönüştüğüne dikkat çekerek, “İslamofobinin kırk veya elli yıllık bir tarihi olduğu söyleniyor. Bu korku aslında psikolojik bir şey. O insanlar İslamiyet’i tanımadığı, bilmediği için korkuyor. Tabi ki bunu sağlayıcı birçok faktör var. Algı operasyonlarıyla dünyadaki insanların İslam’a karşı bakış açıları olumsuz hale getiriliyor. Bunu insanlara çeşitli imajlarla ve internet oyunlarıyla subliminal mesaj olarak gönderiyorlar. Batılı bunu imaj terörü ya da bilim terörü şekline dönüştürüyor. Bizim hedefimiz iyi niyetli insanlara bunun böyle olmadığı gerçeğini anlatabilmektir.” dedi.

    “Bilinçli tüketici olursak yediğimiz şeylerin helal bakımından güvenli olduğunu sağlamış olacağız”

    Programın ikinci konusu olan helal gıda hakkında konuşan Prof. Dr. Murat Şimşek, yurt dışına, Avrupa ülkelerine giden vatandaşların orada domuz eti tüketiminin çok fazla olduğu için bu konuya dikkat etmeye başladıklarını belirterek, “Helal mi, değil mi? Etimizi kendimiz mi keselim? gibi. Daha sonra Türkiye’den marketlerde kuruldu orada. Malezya ve Avrupa’daki bir takım belgelendirme şirketleri tarafından uluslararası ticaretin bir parçası olarak helal gıda belgelendirme diye bir sektör ortaya çıktı. Bu bir ihtiyaçtan dolayı ortaya çıktı. Özellikle İslam ülkelerine ihracat yapan iş adamlarımızdan helal belgesi talep ediliyor. O zamanlar ülkemizde helal belgesi veren bir kuruluş yok. İş adamları o ara böyle bir hizmeti talep etmişler. Daha sonra ilgili Bakanlık, Türk Standartları Enstitüsü ve Diyanet İşleri Başkanlığıyla çalışma başlatılmış ve şu an itibariyle ülkemizde helal belgelendirme yapılmakta.” şeklinde konuştu. Prof. Dr. Şimşek “Bizler bilinçli tüketici olursak, araştırırsak, taleplerimizi üreticilere iletirsek toplumda yediğimiz şeylerin helal bakımından güvenli olduğunu sağlamış olacağız.” ifadelerini kullandı.

    “Yapay zekâ teknolojisinde önemli olan onu üreten insanların düşünceleridir”

    Programda son olarak yapay zekâ konusu konuşuldu. Pandemi nedeniyle dijitalleşmenin hızlanarak dünyanın yapay zeka alanına doğru gittiği ifade eden Prof. Dr. Şimşek, “Sorun yapay zeka teknolojisinde veya olay da değil, onu üreten insanların düşüncelerinde. Makineyle ilişkilerimiz nasıl olacak? Bu tabi ki ahlak ve din bakımından bir sorun. Dini açıdan baktığımız zaman bunu toptan reddetme gibi bir lüksümüz olamaz. Dini değerlere saygılı, ahlaki bir kurgulama bütün insanlık için bir önemli bir görevdir. Bunu ideolojik hale getirerek dışlamak doğru değil. Burada yapay zekanın önemli görevi şudur: Yapay zekâ mukayese yapabilen bir sistem olacak ve arzu ettiğimiz verileri mukayese edip bizlere sonuç verecek.” şeklinde konuştu.

    Programın sonunda söyleşiyi takip ederek anahtar kelimeleri doğru bilen öğrenciler çeşitli hediyeler kazandı.

  • FETÖ’nün güncel il yapılanmasına büyük darbe: 23 gözaltı

    FETÖ’nün güncel il yapılanmasına büyük darbe: 23 gözaltı

    Antalya merkezli 7 ilde FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’ne yönelik yapılan eş zamanlı operasyonlarda 23 kişi gözaltına alındı. Çöken moral ve motivasyonu kazanmak için yeni bir yapılanma içine giren örgüte yeni bir darbe vurularak hiyerarşik yapılanması çökertildiği kaydedildi. Operasyon neticesinde FETÖ/PDY güncel il yapılanma çalışmasının tüm açıklığıyla deşifre edildiği aktarıldı.

    Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde Antalya Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Müdürlüğünce yapılan 9 aylık teknik ve fiziki takip çalışmaları sonunda Antalya merkezli Balıkesir, Gaziantep, İstanbul, Denizli, Burdur ve Ankara olmak üzere toplam 7 ilde FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü’ne yönelik eş zamanlı operasyon düzenlendi. Operasyonlarda FETÖ terör örgütünün aralarında güncel yapılanma içerisinde yer aldığı değerlendirilen il sorumlusu, il sorumlu yardımcısı, ilçe sorumlusu, ilçe ablası, ilçe mesulleri ve il eğitim danışmanının bulunduğu 23 şahıs yakalanarak gözaltına alındı.

    SGK kaydı olmaksızın usulsüz iş imkanı sağlamaya çalıştıkları tespit edildi

    Operasyon sonucunda FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün eski yapılanmada olduğu gibi güncel yapılanma içerisinde de il sorumlusu, il sorumlusu yardımcıları, ilçe sorumluları, ilçe ablası, ilçe mesulleri ve il eğitim danışmanı olarak hiyerarşik yapılanmasını halen devam ettirmeye çalıştığı, örgüt içerisinde alınan darbeler sonucu bozulan moral ve motivasyonu yeniden kazanmak için irtibatlı olunan örgüt mensuplarıyla sürekli toplantı tertip ederek birlik mesajı verilmeye çalışıldığı tespit edildi. Ayrıca, aranması olan veya aldığı cezası kesinleşen örgüt üyelerinin firari olarak yaşayıp saklanmalarına yönelik hücre evleri ayarlanarak buralarda barınmalarının temin edildiği, örgüt mensubiyeti sebebiyle adli işlem yapılan ve ceza alan şahısların deşifre olmamış ve yasal faaliyette bulunan eğitim, sağlık vb. sektörlerdeki işletmelerde SGK kaydı olmaksızın çalışabilmelerine yönelik arayış içerisinde oldukları ve usulsüz iş imkanı sağlamaya çalıştıkları tespit edildi.

    Örgüt üyelerinin internet tabanlı sohbet uygulamaları üzerinden iletişime geçtikleri tespit edilirken, yazışmaların yapılan çözümlenmesinde çok sayıda örgütsel veri ve çalışmanın doğruluğunu ortaya koyan deliller elde edildiği bildirildi.

    Örgüte en çok bağlı olana maddi yardım

    FETÖ/PDY Silahlı Terör Örgütü üyelerinin gizliliğe azami dikkat ettikleri toplantılar tertip ettikleri ve kendi kurdukları bir düzen içerisinde sistematik şekilde örgüt mensuplarına düzenli maddi yardımda bulundukları ortaya çıkartıldı. Örgütün ekonomik açıdan zor durumda olduğunun göstergesi olarak örgüt üyeleri arasında yardım yapılacaklarla ilgili kategori oluşturarak daha bağlı olduğunu değerlendirdiklerine yardım yapmaya yöneldikleri ve yardım edilemeyenlerin bu yardımlardan kesinlikle bilgisi olmaması yönünde aksi durumun örgütte çözülmeye neden olabileceğine değinilerek sıkı bir şekilde telkinde bulundukları tespit edildi.

    Yapılmış olan uzun soluklu takip ve çalışmalar neticesi FETÖ/PDY güncel il yapılanma çalışması tüm açıklığıyla deşifre edilirken, tüm tespitler delillendirilerek yeni hiyerarşik yapı içerisinde yer alan şahısların tespit edildiği aktarıldı. Polis tarafından gözaltına alınan ve işlemleri tamamlanan şüphelilerin tamamının adliyeye sevk edildiği belirtildi.

  • Milletvekili Esgin, Bursa’da kısa çalışma ödeneği güncel rakamlarını açıkladı:

    Milletvekili Esgin, Bursa’da kısa çalışma ödeneği güncel rakamlarını açıkladı:

    AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Esgin, Ekonomik İstikrar Kalkanı kapsamında hayata geçen “Kısa Çalışma Ödeneği” ile ilgili başvuruların devam ettiğini belirterek, “Bursa’da şuana kadar 12 bin firma, 200 bin civarında çalışanı için kısa çalışma ödeneği başvurusu yaptı. Bütün firmaları, çalışanları için ücretsiz izin yerine bu ödeneğe başvurmaya çağırıyoruz” dedi.

    Covid-19 salgınının etkisini artırmasıyla sosyal izolasyonun daha da önem kazandığı bugünlerde hükümet, özel sektörde istihdam sürekliliğini sağlamak için çok kritik bir adım atarak kısa çalışma ödeneğini devreye aldı. Türkiye’nin koronavirüs salgınına en hazırlıklı ülkelerden birisi olduğuna dikkat çeken Milletvekili Mustafa Esgin, “Türkiye sağlam finansal yapısı, kapsayıcı sosyal güvenlik sistemi ve güçlü sağlık altyapısıyla dünyadaki pek çok ülkeden çok daha iyi durumdadır” dedi.

    Ekonomik İstikrar Kalkanı kapsamında hayata geçen kısa çalışma ödeneği ile 3 ay maaş desteği verileceğinin altını çizen Esgin, “Kısa çalışma ödeneği ile çalışanlara 1752 ile 4380 lira arasında ödeme yapılacak. Sektör ve iş yerinde çalışan sayısı ayrımı olmayacak. Genel sağlık sigortası ödenecek” dedi.

    Bursa’da kısa çalışma ödeneğiyle ilgili yapılan başvurular hakkında da güncel rakamları paylaşan AK Parti Bursa Milletvekili Mustafa Esgin, şunları söyledi:

    Bursa’da 12 bin firma

    “Bursa’da kısa çalışma ödeneğinden yararlanmak isteyen 12 bin firma, 200 bin çalışanı için İŞKUR’a başvuru yaptı. Başvurular için sektör ayrımı yok, her sektörden başvuru yapılabiliyor. SGK ve Maliye borcu olan bir işveren de kısa çalışma başvurusunda bulunabiliyor.Bu kapsamda tüm firmaları, çalışanları için ücretsiz izin yerine bu ödeneğe başvurmaya çağırıyoruz.”

  • Doç. Dr. Erciş, ‘Engellilerin Güncel Sorunları’nı  anlattı

    Doç. Dr. Erciş, ‘Engellilerin Güncel Sorunları’nı anlattı

    Güneş Vakfı tarafından geleneksel olarak düzenlenen Cuma Günü Konferanslarının bu haftaki konuğu Atatürk Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi, Rekreasyon Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Sertaç Erciş oldu. Doç. Dr. Erciş, “Engellilerin Güncel Sorunları” ile ilgili sunum yaptı.

    İlk olarak engelli kavramının açıklamasını yapan Erciş “Türk Milleti olarak sıcak kanlı ve yüreği sızlayan bir milletiz. Bu da engellilere karşı acıma duygusunu doğuruyor. Ancak Avrupa bu tür olayları sıradan karşılıyor. Diğer önemli bir hususta bizlerin engellilik durumunun aileden kaynaklandığını sanmamızdır. Bu da ailenin kendini bir ömür suçlu hissetmesine neden oluyor. Ancak çoğu zaman tıbbi olarak açıklanamayan engellilik durumları oluyor. Bu yüzden bize düşen takdiri ilahi demek ve üzerimize düşen sorumlulukları yerine getirmektir.” dedi.

    Engelli olan birey kendisine genelde çevresi tarafından acındığını hissettiğini dile getiren Doç. Dr. Erciş, açıklamasını şöyle sürdürdü; “Bu da kendini toplumdan soyutlamasına ve psikolojisinin bozulmasına neden oluyor. Sonuç olarak bu durum bireyin daha kötü olmasına yol açıyor. Burada asıl önemli olan bizler bu olumsuzluklara karşılık neler yapmalıyız. İlk önce bizler engelli olan vatandaşlarımıza acımamalıyız, onları kendimizle aynı seviyede görmeliyiz. Onlarla sohbet etmeliyiz, dertleşmeliyiz evet dertleşmeliyiz ki onlarda bizimle dertleşebilsin, konuşabilsin. Böylece onları hayata daha sıkı bağlamış oluruz. Tabi ki en önemli görev devlet yönetimimize, belediyelerimize düşüyor. Çünkü devlet, kurumlarında ve toplu yaşam alanlarında engelli olan bireylerin işlerini halledebilmeleri için onlara uygun makinalar ve yaşam alanları yapmalıdır. Örneğin bankamatikler engelli bireylerin işlerini halledebileceği şekilde tasarlanmalıdır. Yürüme ve görme engelli bireylerimiz için ayrı bir yol sistemi yapılmalı ve bu yollar üzerine araçlar kesinlikle park edilmemelidir. Onlara karşı daha duyarlı olmalıyız. Bu konu ile ilgili Atatürk Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesi olarak bir çok proje yaptık ve yapmaya devam ediyoruz. Ayrıca öğrencilerimize her dönem duyarlılığı anlatıyoruz. Son olarak şunu da belirtmeliyim ki bu konuda duyarlılığını göstererek bu gün burada bana engelli vatandaşlarımızın sorunlarını anlatma fırsatı veren Güneş Vakfı Başkanı Prof. Dr. Alpaslan Ceylan ve yönetimine çok teşekkür ederim.”

    Sunumunun ardından soruları yanıtlayan Doç. Dr. Sertaç Erciş’e toplumumuzun önemli bir konusu olan Engelliler ile ilgili bilgiler aktardığı için Güneş Vakfı Yönetiminde bulunan Prof. Dr. Hakan Hadi Kadıoğlu Guneş Vakfı adına katilim belgesi ve Türk zeka oyunu olan Mangala takdim etti.

  • Âşıklık geleneğinin güncel durumu Atatürk Üniversitesi’nde konuşuldu

    Âşıklık geleneğinin güncel durumu Atatürk Üniversitesi’nde konuşuldu

    Atatürk Üniversitesinin paydaşı olduğu UNESCO Türkiye Milli Komisyonunun Kuruluşunun 70. Yılı ve Âşıklık Geleneğinin UNESCO İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirası Temsili Listesine Kaydının 10. Yılı vesilesiyle “Âşıklık Geleneğinin Güncel Durumu” İstişare Toplantısı Programı Atatürk Üniversitesinin ev sahipliğinde gerçekleşti.

    Kültür Merkezi Mavi Salonda düzenlenen programa, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı’nın yanı sıra, Vali Okay Memiş, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Eski MHP Osmaniye Milletvekili Ruhi Ersoy, Erzurum Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Bülent Çakmak, Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğü Daire Başkanı Serkan Emir Erkmen, UNESCO Türkiye Milli Komisyonu Başkanı Prof. Dr. M. Öcal Oğuz, akademisyenler ve aşıklar katıldı.

    Rektör Çomaklı: “Âşıklık Geleneği Yok Olma Tehlikesi Yaşıyor”

    Âşıklık Geleneğinin Güncel Durumu İstişare Toplantısının açılış konuşmaları kısmında konuklara hitap eden Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Sanayileşme, hızlı şehirleşme ve iletişim ağının genişlemesinin, yüzlerce yıllık geçmişe sahip bulunan kültür unsurlarının değişim ve dönüşüm sürecini hızlandırdığını belirterek, kimi zaman ise onları çözülme ve yok olma tehlikesiyle baş başa bıraktığını söyledi.

    Milli kültürümüzün asli unsurlarından biri olan âşıklık geleneğinin de böyle bir süreci yaşadığına vurgu yapan Rektör Çomaklı, bu nedenle “Âşıklık Geleneğinin Güncel Durumu” istişare toplantısının Atatürk Üniversitesi ev sahipliğinde yapılıyor olmasını değerli ve anlamlı bulduğunu ifade etti.

    Çomaklı: “Erzurum’un da içinde bulunduğu Kuzey Doğu Anadolu kültür dairesi, tarih boyunca geleneğin en güçlü temsilcilerini yetiştirmiş, milletimizin estetik zevkinin gelişmesine ciddi katkılarda bulunmuştur. Emrah ve Sümmani gibi geleneğin en güçlü iki ismini yetiştiren Erzurum bugün de biraz önce bahsettiğim gelişmelere rağmen geleneğin yaşatılması için çaba harcamaktadır.

    “Âşıklık Geleneği Atatürk Üniversitesinde Ders Olarak Okutuldu”

    Ayrıca, XX. yüzyılın önde gelen aydın ve bilim adamlarından biri olan Prof. Dr. Mehmet Kaplan’ın, Atatürk Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesinin kurucu dekanı olarak 1958 yılında Erzurum’a gelişi ve halk bilimini üniversiteye bir disiplin olarak yerleştirmesiyle başlayan süreçte âşık edebiyatı, aydınların ve eğitimcilerin gündemine kalıcı bir biçimde oturmuş, milli kültürle ilgilenen kişi ve kurumların araştırma alanlarından biri haline gelmiştir. Altmış yılı aşan bu süreçte âşıklık geleneği Atatürk Üniversitesinde ders olarak okutulmuş, konuyla ilgili lisans, yüksek lisans ve doktora tezleri hazırlanmış, onlarca kitap ve makale yayımlanmış, bildiriler sunulmuştur. Üniversitemiz, bunlarla da kalmayarak âşıklık geleneğinin yaşatılması ve gelecek kuşaklara aktarılması adına gerektiği her yerde destek olmuş, böylece kuruluş günlerinde üstlendiği misyonunu sürdürmüştür.

    Bugün de UNESCO Türkiye Milli Komisyonunun organize ettiği önemli bir toplantı için bir araya gelmiş bulunuyoruz. Böylesine anlamlı bir toplantıya ev sahipliği yapmaktan duyduğum memnuniyeti belirtmek istiyorum. Alanın uzmanlarının yapacağı müzakere ve değerlendirmelerden âşıklık geleneği adına önemli kazanımların elde edilmesini ümit ve temenni ediyor, sizleri kalbi muhabbetlerimle selamlıyorum” ifadelerini kullandı.

    Mehmet Sekmen: “Geleneklerimizi Gelecek Kuşaklara Aktarmak İçin Yaşayıp Yaşatacağız”

    Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ise UNESCO’ya Erzurum’dan söz ettirmenin zamanı geldiğini belirterek, şehirde tarih barındığının altını çizdi.

    Sekmen: “Haşmetiyle ayakta duran bin yıllık eserleri gözlerimizle görüyoruz. Bunlara sahip çıkıp korumalıyız. Sadece somut değil somut olmayan kültürel mirasımıza da sahip çıkmalıyız. Bizim aşıklarımız neden devlet sanatçısı olmuyor? Aşıklar kürsüsü önerisi çok doğru bir tespit hemen bu çalışmalara başlayacağız. Âşıklık geleneğinin gelecek kuşaklara aktarılabilmesi için bu geleneğinin temsilcilerinin de sanatçı unvanı almaları gerek. Erzurum Kalesi’nde yapılan tarihi bir binayı da aşık temsilcilerimize tahsis ederek, âşıklık geleneğini yaşayıp yaşatacağız” dedi.

    “Erzurum’da Sözlü Kültür Son Derece Etkili”

    Cumhuriyetin temellerinin atıldığı şehir olan Erzurum’da sözlü kültür ve Âşıklık geleneğinin son derece etkili olduğu söyleyen Vali Okay Memiş, Erzurum’un aynı zamanda da müthiş bir tarihi ve kültürel mirası taşıyan bir şehir olduğuna vurgu yaptı.

    Erzurum’un Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün önderliğinde Kurtuluş Savaşının başlatıldığı yer olarak tarihe adını yazdırdığını ifade eden Vali Okay Memiş şunları ifade etti: “Çifte Minareli Medrese, Yakutiye Medresesi, Ulu Cami, Erzurum Kalesi ve Üç Kümbetler bizim için çok değerli. Bir İstanbul için Sultanahmet Meydanı ne kadar değerliyse, bu alan da bizim için o kadar değerli. Bizi Erzurum yapan bu eserlerin yanında Âşıklık geleneği de aynı derecede öneme sahip. Bu geleneğin korunup yaşatılması amacıyla çalışma yapan herkese teşekkür ediyorum.”

    2-4 Ekim tarihleri arasında gerçekleşen “Âşıklık Geleneğinin Güncel Durumu” İstişare Toplantısı daha sonra gerçekleştirilen oturumlarla devam etti.