Etiket: Gümüşhane’de

  • Gümüşhane’de yangın

    Gümüşhane’nin merkeze bağlı Ardıç köyünde soba bacasından çıkan yangında 2 ev ve 2 samanlık tamamen yanarken, bir evde de tahribat yaşandı.

    Edinilen bilgiye göre, merkeze bağlı Ardıç köyünün Cami Mahallesi’nde ikamet eden Selahattin ve Alaattin Civelek kardeşlerin bitişik olan evlerinde sabah saatlerinde sobanın bacasından çıkan kıvılcımların neden olduğu yangın çıktı.

    Evlerin alt katının av ve ahır, üst katının da ot ve saman dolu olarak kullanıldığı bölgede yangın kuru otları tutuşturunca bir anda büyüdü.

    İki ev, ahırlar ve samanlıkları kullanılamaz hale getiren yangına ilk olarak vatandaşlar müdahale etti. Bölgeye gelen Gümüşhane Belediyesi, Bayburt Belediyesi ve Arzular Kabaköy Belediyesi itfaiye ekipleri ile Orman İşletme yangın söndürme ekiplerinin saatler süren müdahalesi sonucu yangın söndürüldü.

    Köyün camisine çok yakın noktada gerçekleşen yangında ayrıca Ekrem Civelek’e ait ev de hasar gördü.

    Kontrol altına alınıp söndürülen yangında kuru otların içten içe yanması nedeniyle İl Özel İdaresine ait iş makinesi yardımıyla üzeri toprakla kapatılırken, yeniden tutuşma riski olan otlar idareye ait makinelerle köy dışına taşınacak.

    Köy muhtarı Davut Günay, yangında 2 ev, 2 samanlığın komple yandığını belirterek, “Gittik ama müdahale edemedik. İnsan gücüyle müdahale edilecek şekli yoktu. Evlerin alt katları ev ve ahır, tandır evi, odalar var. Üst katları da olduğu gibi ot ve odun doluydu. Akşama kadar uğraştık ve kontrol altına alabildik. İş makineleri yardımıyla boşaltacağız ki daha yanmasın. 3 bin balya ot ile 15 ton saman ve yakacak odunlarının yanında evleri ve ahırları kullanılamaz hale geldi” dedi.

  • Gümüşhane’de sonbahar güzelliği

    Gümüşhane’nin Torul ilçesine bağlı ve denizden bin 640 metre yükseklikteki Günay köyünde sonbaharın tüm güzellikleri yaşanıyor.

    Coğrafyasının yüzde 60’ı dağlardan oluşan, Türkiye’de görülen üç iklim türünden ikisi olan karasal iklim ve Karadeniz ikliminin görüldüğü Gümüşhane’de 600 metreden 3 bin 331 metreye kadar gelen rakım farkının yanında Türkiye’nin üç fitocoğrafik bölgelerinden ikisini sınırları içerisinde barındırması Gümüşhane’nin enteresan ve sıradışı bir coğrafya olarak nitelendirilmesine sebep oluyor.

    Önce şehrin yüksek kesimlerinden başlayan ve kış mevsimi başında sahile yakın olan 600 metre rakımdaki bölgelere kadar devam renk cümbüşü fotoğraf meraklılarını günlerce şehrin değişik noktalarında enfes kareler çekmesini sağlıyor.

    Torul ilçesine 30, il merkezinde 35 kilometre uzaklıktaki köyde bulunan yaban kavakları ve diğer ormanlık alanda sonbaharın tüm etkisi yaşanırken, bahar ve yaz aylarında yeşilin, sonbahar aylarında da sarı, turuncu ve kırmızının tonlarının gözlendiği köyde renk cümbüşü yaşanıyor.

    Köy muhtarı Kader Çubukçu bahar mevsiminde rengarenk çiçeklerle bezeli köylerinin sonbahar mevsiminde de sarı ve turuncunun her tonuna hakim hale geldiğini söyledi.

    Görsel güzellikleriyle Günay köyünün her mevsim ilgi çektiğini ifade eden Çubukçu, dökülen yapraklarla beraber mesire alanları ve ormanlık alanlar başta olmak üzere köyün birçok noktasında yaşanan renk cümbüşünün fotoğraf meraklılarının da tercih ettiği mekanlardan birisi olduğunu kaydetti.

  • Gümüşhane’de solucan gübresi üretimi başladı

    Gümüşhane’de Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından hazırlanan ve DOKAP tarafından desteklenen ‘Solucan Gübresinin Üretiminin Yaygınlaştırılması Projesi’ hayata geçirildi.

    İl Tarım ve Orman Müdürlüğü üretim çeşitliliğini artırarak çiftçilerin gelirlerini ve refah seviyelerini yükseltmek amacıyla hayata geçirdiği proje ve çalışmalara devam ediyor.

    Tarımsal üretim açısından oldukça önemli olan solucan gübresinin üretimini yaygınlaştırmak amacıyla Doğu Karadeniz Projesi Bölge Kalkınma İdaresi Başkanlığı (DOKAP) işbirliğinde “Solucan Gübresinin Üretiminin Yaygınlaştırılması Projesi” destekleriyle üretim başladı.

    İl Tarım ve Orman Müdürü Edip Birşen, beraberinde Hayvan Sağlığı Yetiştiriciliği ve Su Ürünleri Şube Müdürü Özgür Oytun Ören’le birlikte Merkeze bağlı Gözeler Köyünde proje kapsamında hibe almayı hak kazanan genç çiftçilerin kurdukları üretim tesislerini ziyaret ederek incelemelerde bulundu.

    Gümüşhane’de ilk kez uygulanan proje kapsamında Gümüşhane Merkez’den 4, Şiran ilçesinden 1 yetiştiricinin başvuruları kabul edilerek 5 üretici ile birlikte küçük ölçekli solucan gübresi üretim tesisleri kurulduğunu kaydeden Birşen, “Toplam bütçesi 150 bin TL olan proje çerçevesinde her bir üreticiye 30 bin TL tutarında 100 bin adet solucan, solucanların aktif üretim yapmalarını sağlayacak sürekli akış sistemi ve solucanların ilk üç aylık ihtiyaçlarını karşılayacak 3 ton solucan yemi hibe edildi. Solucan gübresi, ’Kırmızı Kaliforniya Solucanı’ adıyla bilinen özel toprak solucanı türlerinin büyükbaş hayvanların dışkıları ve organik bitkisel materyallerin fiziksel ve kimyasal yapılarını değiştirmeleri temeline dayanarak ürettikleri toprak düzenleyici ve değerli bir bitki besleme materyalidir. Türkiye’de son yıllarda gittikçe popülerleşen solucan gübresi üretimine olan talep giderek artmaktadır. Gümüşhane’de yeni bir sektör olarak solucan gübresi üretiminin artırılması, çiftçilerimizin kimyasal gübreden organik gübreye geçişi kolaylaştıracak ve birim alandan daha fazla ürün alınarak çevre ve toprak kirliliği de bu üretimlerle azalacaktır. Özellikle organik ürün kavramıyla beraber gittikçe yaygınlaşan, tarımsal üretimde değeri her geçen gün artan Solucan Gübresi tarla, sera bitkileri, çiçekli süs bitkileri ve dekoratif bitkilerde, bu bitkilerin üretiminde toprağın verimini artırmak için kullanılmaktadır” dedi.

    DOKAP tarafından finanse edilen proje kapsamında her bir üreticinin yıllık 30’ar ton olmak üzere toplamda 150 ton solucan gübresi üretiminin hedeflendiği ve projenin hayata geçirilmesi ile kırsalda faaliyet gösteren çiftçi ailelerinin sosyo-ekonomik açıdan kalkınmalarının amaçlandığını kaydeden Birşen, önemi her geçen gün artan solucan gübresi üretiminin Gümüşhane’de yaygınlaşarak alternatif bir üretim kolu haline gelmesi amacıyla projenin 3 yıl boyunca kurumları tarafından takip edileceğini sözlerine ekledi.

  • Gümüşhane’de motorin hırsızları suçüstü yakalandı

    Gümüşhane’de şantiyedeki iş makinesinden motorin çalmak isteyen 2 kişi, jandarma ekipleri tarafından suçüstü yakalandı. Gözaltına alınan zanlılar tutuklandı.

    Edinilen bilgiye göre, Arzularkabaköy beldesinde faaliyet gösteren çimento fabrikasına ait kil ocağının işletme sorumlusu, saat 19.30 sıralarında sahadaki iş makinesinden motorin çalındığını fark ederek durumu jandarmaya bildirdi. İhbar üzerine harekete geçen İl Jandarma Komutanlığı ekipleri, iş makinesinin depo kısmını kırmaya çalışan A.S.’yi suçüstü yakalayarak gözaltına aldı. Zanlının ifadesinden yola çıkarak araştırmayı genişleten jandarma ekipleri, A.S’yi olay yerine bırakan bir kamyonet olduğunu ve kamyonetin Bayburt istikametine gittiğini belirledi. Bayburt İl Emniyet Müdürlüğü ekipleri tarafından durdurulan araçta 32 adet 30 litrelik bidon ve 5 metrelik hortum bulundu. Araç sürücüsü A.Ç. ise gözaltına alındı. Zanlılardan A.S’nin resmi belgede sahtecilik suçundan, A.Ç’nin ise daha önce karıştığı 4 ayrı hırsızlık suçundan arandığı belirlendi. Zanlılar, savcılık işlemlerinin ardından çıkarıldıkları mahkemece tutuklanarak cezaevine gönderildi.

  • Gümüşhane’de ‘1.Uluslararası Afet Yönetimi Kongresi’ başladı

    Gümüşhane’de ‘Mülteci, göç, güvenlik ve işbirliği’ konulu ‘1.Uluslararası Afet Yönetimi Kongresi’ Gümüşhane Üniversitesi ev sahipliğinde başladı.

    Afet yönetimi konusunda Türkiye’de ilk kez gerçekleştirilecek olan ve üç gün sürecek olan kongrenin açılış programı Gümüşhane Üniversitesi Kongre Merkezinde gerçekleştirildi.

    Gümüşhane Üniversitesi ev sahipliğinde Girne Amerikan Üniversitesi ve Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı (AFAD) işbirliğiyle gerçekleştirilen kongrede 5 ülkeden 132 bildirinin sunulacağı kongre 24 Ekim tarihinde sona erecek.

    Saygı duruşunda bulunulması, İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından halk oyunları gösterisinin gerçekleştirildiği programda Kongre Başkanı Girne Amerikan Üniversitesi öğretim üyesi Prof.Dr. Günhan Erdem, açılış konuşmasını İngilizce olarak gerçekleştirdi.

    “Bu kongre uluslararası bir kongre ve bir başlangıç”

    Girne Amerikan Üniversitesi rektörü Prof.Dr. Kutsal Öztürk ise KTÜ’nün ilk mezunlarından birisi olduğunu hatırlatarak, “Siz altın kalpli insanlarsınız. Geçen yıl Gümüşhane Üniversitemizin çok değerli rektörü ve ekibiyle beraber Girne’de uluslararası ilişkiler açısından önemli olan bir protokol gerçekleştirdik. İnanılmayacak derecede hızla hemen etkinliklere başladık. Çok önemli bir kongre gerçekleşiyor burada. Bu da bizim bu birlikteliğimizin bir ürünüdür. Bu ilişkiler ciddi olarak devam edecek. Bu çok önemli bir uluslararası kongre. Hiç ummadığımız afetlerle karşılaşıyoruz. Çok önemli bir durum afetler. Bunun için bu kongre uluslararası bir kongre ve bir başlangıç. Bundan sonra inşallah Burdur’da, üçüncüsünü de Girne Amerikan Üniversitesinde gerçekleştireceğiz ve geleneksel kongreler zincirine katılmasını hep beraber sağlayacağız. Allah’tan afetler vermemesini niyaz ediyorum” dedi.

    Gümüşhane Üniversitesi Rektörü Prof.Dr. Halil İbrahim Zeybek, 1,5 ayda düzenledikleri 4.kongre olduğunu söyledi.

    “Afetler insan hayatını derinden etkiliyor”

    Afet konusunun herkesi hem ilgilendiren hem de derinden etkileyen en önemli konular arasında yer aldığını kaydeden Zeybek, “Biz afeti insan ve faaliyetlerini fiziki, sosyal, ekonomik olarak etkileyen, aynı zamanda bunları durduran, azaltan olaylar olarak tanımlıyoruz. Biz afetleri kendi içerisinde insanın müdahil olup olmamasına göre, gelişme hızına göre, kökenine göre gruplara ayırıyoruz. Hangi sınıflandırmayla tanımlarsak tanımlayalım insan hayatını derinden etkilediğini biliyoruz” diye konuştu.

    “Dünyada her yıl 130 bin insan farklı afetler nedeniyle ölüyor

    Dünyada yılda 100 civarında yıkıcı, hasar yapıcı deprem meydana geldiğini, 10 bin civarında sel, 100 bin civarında oraj gerçekleştiğini ve yaklaşık 130 bin insanın farklı afetler nedeniyle her yıl hayatını kaybettiğini hatırlatan Zeybek, “130 milyon insan bir şekilde afetten etkileniyor, yiyecek ve su sıkıntısı çekiyor. Bu kadar hayatımızı derinden etkileyen önemli bir konu afet konusu. İnsanoğlunun dünya üzerindeki baskısı arttıkça tabiatın kendi seyri gereği olan afet sayısı kalmadı gibi. Bizim doğal afet diye tanımladığımız afetlerde insanın müdahil olma payı gittikçe arttı, hala da artıyor. Deprem öldürmüyor, bizim depremi hiçe sayarak yapılaşmamız öldürüyor. Gümüşhane olarak bizim yamaçlarla, kütle hareketleriyle ilgili ciddi problemlerimiz var. Özellikle inşaat sektörüyle uğraşan bütün temsilcilerini derin sondajsız iş yapılmamasını öneriyorum. Harşit çayının iki yamacında da derinlerde kil bantları var. Bu nedenle mutlaka ciddi yatırımlarda derin sondajlarla iş yapmak gerekiyor” şeklinde konuştu.

    “Afet risklerini azaltmak mümkün olsa bile tamamen ortadan kaldırmak mümkün değildir”

    AFAD Planlama ve Zarar Azaltma Dairesi Başkanı Yusuf Aysu ise afet yönetiminin hiç bitmeyecek bir sürecin ana başlığı olduğunu belirterek, “Bugün afetlere dünden daha hazırlıklı olduğumuzu söyleyebiliriz. Afet risklerini azaltmak mümkün olsa bile tamamen ortadan kaldırmak mümkün değildir. Bu nedenle afet mevzuatında yeni güncellemelere her zaman ihtiyaç olacaktır” dedi.

    “Geçmişe göre bugün afetlere daha hazırlıklı olduğumuzu söyleyebiliriz”

    Her doğal olayına afet denmediğini ifade eden Aysu, “Afet çeşitliliği yönünden baktığımızda can ve mal kaybı yönünden deprem birinci sırada gelmektedir ülkemizde. Oluş sıklığı yönünden baktığımızda heyelan, çığ ve kaya düşmelerinin daha sık olduğunu görmekteyiz. Çeşitlilik anlamında ülkemizin her noktasında afet ile karşılaşabiliyoruz. Geçmişe göre bugün afetlere daha hazırlıklı olduğumuzu söyleyebiliriz. Tabi burada en önemli aşama kentsel dönüşüm çalışmalarının yapılıyor olmasıdır” şeklinde konuştu.

    “Türkiye afet müdahale planı ise şu an yürürlükte”

    Türkiye’de AFAD teşkilatının kurulması ile birlikte kriz yönetiminden risk yönetimi sürecine geçtiğini dile getiren Aysu, “AFAD tarafından Türkiye afet yönetimi strateji belgesi, Türkiye afet müdahale planı, Türkiye afet risk azaltma planı, Türkiye afet iyileştirme planını oluşturma çabaları devam etmektedir. Türkiye afet müdahale planı ise şu an yürürlükte olup 81 il valiliğince onaylanmıştır. Bir afet olduğunda müdahalenin ne şekilde olacağını, illerde bağlı birimlerin ne şekilde çalışacağını ön gören bir plandır. Yine Türkiye’nin deprem noktasında yol haritası olan ulusal deprem stratejisi ve eylem planı 2023 yürürlükte bulunmaktadır. Afetlerin dijital platform üzerinden yönetilmesini sağlayan afet yönetimi karar destek sistemi AFAD tarafından geliştirilmiştir. Ülke genelinde kullanılmaya başlanmıştır. AFAD tarafından 25 tane lojistik depo ülke genelinde kurulmuş ve çalışmalarına devam etmektedir. Afet ve acil durumların en önemli unsurlarından biri olan kesintisiz ve güvenli haberleşme için kesintisiz ve güvenli haberleşme sistemi kurulmuştur. Ayrıca ülkemiz için bütün afet türlerinin yer aldığı şeklinde bütünleşik afet tehdit haritalarını hazırlamaya devam ediyoruz” diye konuştu.

    “AFAD’ın gözlem ağı Avrupa’nın en büyük ikinci gözlem ağıdır”

    Türkiye’de illerin heyelan, kaya düşmesi ve çığ tehlikelerinin tek bir haritada görülebileceği şehir risk analizlerini belirlemeyi hedeflediklerini dile getiren Aysu, “Yaklaşık 2 bin personel arama kurtarmada hafif orta ve ağır tonajlı çalışma kabiliyetine sahip olarak illerde görev yapmaktadırlar. Ülkemizin değişik noktalarında afet yönetimi sürecinde kullanılmak üzere mobil koordinasyon merkezleri kurulmuştur. Görüntü aktarım ve haberleşme araçları, mobil afet ve eğitim merkezleri kullanılmaktadır. Ulusal afet eğitim politikası temel taşlarını oluşturan afete hazır Türkiye eğitim kampanyası AFAD tarafından milli eğitim iş birliğinden yürütülmektedir. Bu kapsamda bugüne kadar 11 milyon kişiye erişim sağlanmıştır. AFAD deprem dairesi bugün 977 deprem istasyonu ile Türkiye’de ve bölgemizdeki depremleri deprem veri merkezleri ile 7 gün 24 saat izlemektedir. AFAD’ın gözlem ağı Avrupa’nın en büyük ikinci gözlem ağıdır” ifadelerini kullandı.

    “AFAD çalışmaları için Gümüşhane rol model olabilir”

    Gümüşhane Belediye Başkanı Ercan Çimen ise kongreden en fazla faydalanacak kişilerden birisinin de kendisi olduğunu belirterek, “Gümüşhane ili rol model olabilir. Gümüşhane’de felaketlerin hepsi var. Deprem, sel, kaya düşmesi, gibi pek çok olaya şahitlik ettik. Coğrafya kaderimizdir. Gerçekten AFAD çalışmaları için Gümüşhane rol model olabilir. 2019 da imar planı yapacağım. 2018 yılında jeolojik etütlerimiz yapılıyor. Bu işten en çok ben faydalanacağım. Bu program en çok bana katkı sağlayacaktır” şeklinde konuştu.

    Açılış programının ardından kongrenin oturumları Kongre Merkezinin Tomara, Karaca ve Limni Salonlarında 24 Ekim Çarşamba günü akşamına kadar devam edecek.