Etiket: Güldüren

  • Türkiye ekonomisine 40 milyon avroluk ’gül’düren katkı

    Gül çiçeği üretiminde, dünyada lider konumdaki Isparta yöresinde 2017 yılında yaklaşık 30 bin dekarda üretilen gül çiçeğinden elde edilen gül yağı ve gül konkretinin tamamına yakını ihraç edildi. Hava şartları ve dikim alanlarının genişlemesiyle birlikte gül rekoltesinde bu yıl artış yaşanırken Isparta gülünün Türkiye ekonomisine katkısının yıllık 40 milyon avro olduğu belirtildi.

    İHA muhabirine açıklamada bulunan Gübirlik Genel Müdürü Hasan Çelik, Isparta bölgesinde 2017 yılı gül çiçeği hasat mevsiminin mayısın ikinci haftası başladığını 60 günlük bir gül çiçeği alım kampanyası yürütüldüğünü söyledi. 50’ye yakın alım merkezinde faaliyet gerçekleştiğini aktaran Çelik, “Geçen yıl gül çiçeği rekoltesi 7 bin ton civarındayken bu yıl hava şartlarının uygun gelişmesi ve bir de dikim alanlarının artmasından dolayı 8 bin 500 ila 9 bin ton civarında rekolte gerçekleşti. Bu hem gül yağı hem gül konkreti üretiminin artmasına neden oldu. Geçen yıllara oranla gül çiçeği dikim alanları arttı. Yaklaşık 30 bin dekar civarında gül çiçeği dikim alanın olduğunu söyleyebilirim. Türkiye’de hem gül çiçeği üretimi hem de gül çiçeğinden elde edilen gülyağı ve konkreti üretiminde hem de ihracatında yaklaşık yüzde 60’lık kısmı bu bölgeden karşılanıyor. Bu bizi ülke olarak lider konumda ve sektörün yönlendiricisi konumuna getiriyor. Bu bakımdan dikkate değer konumdayız” dedi.

    Sürdürülebilirlik vurgusu

    Gülde liderliğin sürdürülebilir olmasının önemine dikkat çeken Çelik, “Geçmiş yıllarda gül çiçeğinin alınması ve pazarlanması noktasında bazı sıkıntılar yaşadık. Ben bundan sonraki dönemde sürdürülebilir üretimin gerçekleştirilmesinden yanayım. Gerek Gülbirlik gerek özel sektör bu konuda tedbirli davranmak zorunda. Dünya ekonomisine, sektörün durumuna bakarak dikkatli olmak gerekiyor. Bugüne kadar bir sıkıntı olmadan getirdik. Bundan sonra da olacağını düşünmüyorum. Geçen yıla göre gül çiçeği fiyatında düşüş olmamasına karşın bu yıl mamullerde bir miktar düşüş oldu. Ancak dövizdeki kur artışındaki orana baktığımızda bu aradaki kaybı karşılayacak bir konuma geldi. Üretici firmaların mağduriyeti söz konusu değil” açıklamasında bulundu.

    “40 milyon avroluk katkı”

    Gül çiçeğinden elde edilen gül yağı ve konkretinin kampanya bitimiyle ihracatına başlandığını belirten Çelik, “Fransa, İsviçre, Almanya, İngiltere, Belçika, Hollanda Japonya, ABD, Kanada ve Körfez ülkelerine ihracat yapılıyor. Hemen hemen üretilen ürünün tamamını ihraç edildi. 2018 kampanyasına kadar çok az da olsa kalan ürünler zaman içinde satılacaktır. Bölgemizdeki bin 500 kilo gül yağı, en az 15 ton gül konkreti imal edildi. Sadece gül çiçeğinden ede edilen gül yağı ve konkreti değil yan sektörü de dikkate aldığınızda 40 milyon avroluk bir girdi sağlanıyor. Coğrafi olarak çok geniş olmamasına rağmen katma değer olarak dikkate aldığımızda küçümsenmeyecek bir rakam. Bu bölgemizde özellikle kırsal kesimdeki nüfusun da kendi bölgelerinde kalmasına sağlıyoruz. Köylerden şehirlere olan göçün önüne geçmek gerekiyor” diye konuştu.

    Gülde teşvik beklentisi

    Güle teşvik beklentilerinin halen sürdüğünü ileten Çelik, güle yapılacak doğrudan destekle ilgili uzun süredir çalışma yürüttüklerini hatırlattı. Bununla ilgili bakanlığa ve ilgili bürokratlara, milletvekillerine raporları ulaştırdıklarını söyleyen Çelik, “Isparta’daki vekillerimizin yaptığı katkılar küçümsenmeyecek şekilde. Tabi her yıl bir beklenti içindeyiz. Bu yapılan çalışmaları sekteye uğratan bazı hususlar oldu. 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası yapılan soruşturmalar nedeniyle yaptığımız çalışmalar askıya alındı. 2018 yılı itibariyle yapılacak olan çalışmalarımızdan netice alacağımızı umut ediyorum. Çünkü yapılan raporlamada son noktaya gelmiştik. Gıda Tarım Hayvancılık Bakanlığı nezdindeki çalışmalar belli bir yere kadar neticelendi. Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanımız, Isparta’ya davet edildi. Kampanyada bölgemizi ziyaret eder burada üreticilerle görüştükten sonra müjdeli bir haber verirse bu çok güzel olacaktır. Sektöre bir can suyu olacaktır. Üreticinin devlet tarafından sahiplenmesinin güzel bir örneği olacaktır. Biz de böylece dünyadaki liderliğimizi sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.

    Gül Konkreti

    Fermantasyona uğramamış, rengi ve kendine has yapısını bozmamış son derece taze pembe güllerin extraction metodu ile işlenmesinden elde edilen krem kıvamında, koyu vişne çürüğü rengi görünümünde katı gül yağıdır. Parfüm ve kozmetik sanayinin ham maddelerinden biri olan absolüt üretiminde kullanılır.

  • Sosyal medyada güldüren video: “Ola hani kablo”

    Ağrı’nın Taşlıçay ilçesine Bağlı Gözücü Köyünde kaçak elektrik kontrol ekibinin periyodik köy kontrolleri sırasında çekilen bir görüntü sosyal medya da kısa süre içinde binlerde tıklanma aldı. Köylü vatandaş ile kaçak elektrik kontrol ekibi arasındaki komik tartışma fenomen olmaya aday gösterildi.

    Videoda elektrik sayacının çalındığını iddia eden köylü vatandaş, kaçak kontrol ekibini ikna etmek için elinden geleni yapıyor.

    İddialara göre kısa süre önce İstanbul’a tedavi olmak için giden C.T adlı vatandaş köyüne geri döndüğünde elektrik sayacını ve kablosunun çalındığını iddia ediyor.

    Bu durumu kaçak elektrik kontrol ekibine; “Ola hani pano, ola hani saat, ola hani kablo” diyerek isyan etti. Durumu anlamaya çalışan kaçak elektrik kontrol ekibinin ne zorluklar çektiği bir kez daha gözlemlendi.

  • Atakum’da güldüren gece

    Atakum Belediyesi Ramazan Sokağı’nda sahne alan ünlü komedyen Yavuz Seçkin, ünlülere yaptığı göndermeler ve birbirinden güzel taklitleriyle kendisini izleyenleri gülme krizine soktu.

    Atakum Belediyesi Geleneksel Ramazan Günleri kapsamında kurulan Atakum Ramazan Sokağında sahne alan ünlü komedyen Yavuz Seçkin, yaptığı espriler ve tiplemelerle, kendisini izlemeye gelenleri gülmekten kırdı geçirdi. Atakum Ramazan Sokağında gerçekleştirilen etkinlikler kapsamında sahne alan ünlü komedyen Yavuz Seçkin, kendisini izlemek için alanı dolduran binlerce Samsunluya unutulmaz bir akşam yaşattı. Yaptığı espriler ve birbirinden komik tiplemelerle, 7’de 77’ye herkesin gönlünde taht kuran ünlü komedyen, Samsunlulara unutulmaz bir akşam yaşattı. Ünlü sanatçıların taklidini yaparak göndermelerde bulunan Yavuz Seçkin, ünlü sanatçı Mustafa Topaloğlu taklidi yaptıktan sonra, “Mustafa Topaloğlu’nu öyle bir taklit ediyorum ki, kendisi beni arayıp ’ben mi senim yoksa sen mi bensin’ diye sordu” dedi.

    Kadir İnanır’a yaptığı bir telefon şakası sırasında yaşadığı korkuyu, “Ona telefon şakası yaparken yaşadığım korkuyu, hayatım boyunca yaşamadım” sözleriyle dile getiren Yavuz Seçkin, Acun Ilıcalı ile ilgili anılarından bahsederek, “Onun elinin değdiğinin meşhur olduğu dönemde, bana da elinin değmişliği vardır” dedi.

    Gösterisini interaktif bir şekilde sürdüren Yavuz Seçkin, Erol Evgin, Soner Sarıkabadayı, Volkan Konak ve Cemil İpekçi taklitleriyle kırdı geçirdi.

    Ünlü komedyenin sahne gösterisinin ardından kendisine teşekkür ederek, Ay-Yıldız işlemeli kabartma bir tablo hediye eden Atakum Belediye Başkanı İshak Taşçı, “Atakum ilçesinde kültürel ve sanatsal faaliyetlere son derece önem veriyoruz. Bu sanatsal faaliyetlerimiz çerçevesinde bu akşam kıymetli bir sanatçıyı şehrimizde ağırlamaktan mutlu olduk. Kendisine teşekkür ediyoruz. Bolca güldüğümüz, çok keyif aldığımız bir akşam oldu. Katılım sağlayan ve alanımızı dolduran vatandaşlarımıza da teşekkür ediyorum. Ramazan ayı boyunca farklı etkinliklerle Atakum Ramazan Sokağında olacağız. Tüm vatandaşlarımızı bekliyoruz. Ramazan ayının maneviyatını, Atakum ilçesinde en güzel halleriyle yaşıyoruz. Allah birlik ve beraberliğimizi daim etsin” şeklinde konuştu.

  • Başbakan ile ayakkabı boyacısı arasında güldüren diyalog

    Başbakan Binali Yıldırım, Nevşehir mitingi sonrasında bir ayakkabıcı da ayakkabısını boyattı. Ayakkabı boyacısının, “Önce bir fırça çekeyim Başbakanım’ demesi üzerine Başbakan Binali Yıldırım’ın, “Ayakkabıya çek fırçayı. Bak görüyor musun? Vatandaş fırçada çekiyor. Her şeyi yapar” demesi çevredekileri güldürdü.

    Başbakan Binali Yıldırım, Nevşehir mitinginin ardından Nevşehir Valiliğini ziyaret etti. Ziyaretin ardından ‘Ayakkabınızı boyayım’ diyen ayakkabı boyacısının isteğini kırmayan Başbakan Binali Yıldırım,ayakkabısını boyatmak üzere boyacının yanına geldi. Bu sırada boya sandığının üzerine ayakkabısını koyan Başbakan Binali Yıldırım’a ayakkabı boyacısı, “Önce bir fırça çekeyim Başbakanım” dedi. Bunun üzerine Başbakan Yıldırım, “Ayakkabıya çek fırçayı. Bak görüyor musun? Vatandaş fırçada çekiyor. Her şeyi yapar” demesi çevredekileri güldürdü.

  • Çiftçinin yüzünü güldüren tarım projesi

    İzmir’in Torbalı ilçesinde faaliyet gösteren DB Tarımsal Enerji, Trakya ve Anadolu’da sözleşmeli çiftçilerin ürettiği yerli tarım ürünü yağlı tohumları ve topladığı atık bitkisel yağları ileri teknolojik tesisinde işleyerek biyodizel üretiyor. Böylelikle hem çiftçiye hem de ülke ekonomisine katma değer oluşturuyor.

    Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü’ nün geçtiğimiz günlerde programı kapsamında incelemelerde bulunduğu DB Tarımsal Enerji, Türk çiftçilerinin ürettiği yerli tarım ürünü yağlı tohumlardan elde edilen bitkisel kökenli yağları biyodizele çevirerek Tarımsal Kalkınma açısından önemli bir işlevi yerine getiriyor. Firma Genel Müdür Gökay Biraltın, Türkiye’deki Metil Ester üretimde yüksek teknolojiyi kullanan, alanında lider bir tesis olduklarını söyledi. Tesislerinde girdi olarak yerli tarım ürünü bitkisel yağlarla birlikte toplanmış atık bitkisel yağların da kullanıldığını anlatan Biraltın, “Tarlada Sözleşmeli Tarım Uygulaması ile anlaşmalı çiftçilerimize ağırlıklı olarak Aspir ve Kanola ürettiriyoruz. Yağlı tohum üretimi yapılan bölgelerde kırma ve yağ çıkarma işini de yaptırarak, bölgesel ekonomiye de katkı sağlamaya çalışıyoruz. Trakya bölgesinde Kanola, Anadolu’da ise Aspir üretimi yaptırıyoruz. Alım garantili bu çalışmamızda elde edilen tohumları kırım işleminden sonra tesislerimizde işleme alıyoruz. Üretimin sonucu metil ester(biyodizel) ana ürünümüz çıkıyor. Yan ürün olarak elde ettiğimiz Gliserin’i de saflaştırarak farma kalitede Saf Gliserin olarak ülkemizdeki ihtiyacı karşılayacak şekilde satıyoruz” dedi.

    “Biyodizel Türkiye için bir tarım projesidir”

    “Biyodizel Türkiye için bir tarım projesidir” diyen Biraltın, “Çünkü biyodizelin hammaddesi tarlada yetişen bitki kaynaklıdır. Kurulduğumuz günden beri yaklaşık 200 bin ton üretim ve satış yaptık. Yaklaşık 150 Milyon USD tutarında bir kaynak, yurdumuzda tarlasını eken, toprağı işleyen kesime aktarılmış oldu. Bu para Türk çiftçisine gitti. Çünkü biz Türkiye’de şirketimiz ve kooperatifler vasıtasıyla sözleşmeli tarım modeli uyguluyoruz. Kooperatifler vasıtasıyla ekiciyi daha bilinçli ve verimli hale getirmek için birlikte çalışıyoruz. Zaten Tarım Bakanlığı’mızın gerek Havza uygulamaları, gerek münavebe bitkisi olarak yönlendirmeleri ve Aspir, Kanola’ya uyguladığı teşvik primleri bu süreçte önümüzü açıyor. Hasat edilen ürüne en başından alım garantisi veriyoruz. Tohum veriyoruz. DB Tarımsal Enerji bünyesinde bu işlerin organizasyonu ve takibi için bir Ziraat Mühendisimiz var. Tarlaların daha verimli olması için tarlalara ziyaretlerde bulunuyoruz, doğru ilaçlama ve bakım önerilerimizi veriyoruz, üniversiteler ve tohum üreticileri ile tohum ıslah çalışması yaparak , yağlı tohumlarda verimin artması için bölgesel eğitimler ve toplantılar yapıyoruz” dedi.