Etiket: Gücünü

  • Bakan Kaya: “Gücünü tanklardan alanlar en büyük hezimeti 15 Temmuz’da yaşadı”

    Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Betül Sayan Kaya, 15 Temmuz’un Türkiye için bir milat olduğunu belirterek, “Bu ülkeyi birilerinin vesayeti altında yönetmeye, dışarıdan emir almaya alışmış o zihniyet milletin iradesine yenik düştü” dedi.

    Muğla’nın Fethiye ilçesinde Şehit Sümer Deniz Kız Anadolu İmam Hatip Lisesi öğrencileriyle buluşan Bakan Kaya, öğrencilerle sohbet etti. Daha sonra partisinin seçim ofisinin açılışını yapan Kaya, partililerine seslenerek, “Ben de yıllarca siyaset yaptım. Bu ülkeyi birilerinin vesayeti altında yönetmeye, dışarıdan emir almaya alışmış o zihniyet milletin iradesine yenik düştü. Gücünü tanklardan, silahlardan, baskıdan, zulümden alanlar en büyük hezimeti 15 Temmuz’da yaşadılar” diye konuştu.

    Fethiye programının son bölümünde Engelsiz Yaşam Merkezinin açılışını gerçekleştiren Bakan Kaya, “Artık devlette millet el ele. Engelli kardeşlerimizin önündeki her engeli kaldırmak için sizlerle birlikte el ele çalışıyoruz. Bu mücadelede ailelerimizi yalnız bırakmadık, bundan sonrada bırakmayacağız. Engellilerimizin yaşam kalitesini arttırmak, engelleri birlikte aşmak için çok büyük bir gayret gösteriyoruz. Fethiye’deki bu açılışla birlikte merkez sayımız 32’ye yükseldi. İnşaatı tamamlanan ve halen yapımı devam eden 13 merkezin hizmete girmesiyle bu sayı 45 olacak. Engelli kardeşlerimizin ihtiyaç durumlarına göre bu hizmetimizi tüm illerimizde yaygın hale getirmek hedefimiz. Eski Türkiye’de 45 engellimize bir bakım elemanı düşüyordu. Bugün 6 engellimize 1 bakım elemanı düşüyor. Engelli kardeşlerimize yönelik hizmetlerde hem fiziki imkanlarımızı iyileştirdik hem de bakım hizmetlerinde uzman personel dönemini başlattık. Engellilerimiz için evde bakım hizmetlerini yaygınlaştırdık. Bugün tam 482 bin vatandaşımıza evde bakım desteği veriyoruz” şeklinde konuştu.

    “Türkiye ne zaman büyümeye kalksa önüne engeller çıkıyor”

    “Engelli olmak bir küsur değil, asıl engel insanların kafalarında ördükleri duvarlar. Biz aşılması imkansız gözüken bu duvarları da tek tek yıkmaya kararlıyız” diyen Bakan Kaya, şunları kaydetti:

    “Biz engelsiz bir Türkiye oluşturmaya çalışırken önümüze türlü türlü engeller çıkardılar, türlü türlü tuzaklar kurdular. Türkiye ne zaman büyük bir sıçrama yapmaya kalksa, devlet ne zaman milletiyle bütünleşmek istese önümüze engeller çıkarttılar. Bu anlamda milletimiz için 15 Temmuz tam anlamıyla bir milat olmuştur.”

  • (Özel Haber) Milli iradenin gücünü vücuduna kazıdı

    15 Temmuz’da yaşanan darbe girişiminden etkilenen Eskişehirli Gökhan Özer, bacağına ’toprağa gömülü tank’ dövmesi yaptırarak bu geceyi ölümsüzleştirdi.

    Halk, Fethullahçı Terör Örgütü (FETÖ) tarafından 15 Temmuz gecesi gerçekleştirilmek istenen darbe girişiminde tankların önüne geçerek büyük bir mücadele örneği gösterirken, milletin bu iradesinden çok etkilendiğini ve yaşanan o kara geceyi hiçbir zaman unutmayacağını aktaran Özer de yaşananlarla ilgili bir figürü vücudunda taşımak istedi ve bacağına tank dövmesi çizdirdi.

    “Demokrasi savunucuları tankların önüne yatarak darbe girişimini engellemeye çalıştılar”

    15 Temmuz gecesi vatandaşların tankların önüne yatarak darbe girişimini engellemeye çalıştığını belirten 18 yaşındaki Özer, “Ülkemizde yaşanan 15 Temmuz darbe girişiminden çok etkilendim. Bunu vücudumda bir anı olara taşımak istedim. Bu sebeple dövmeyi yaptırmaya karar verdim. Türkiye Cumhuriyeti demokrasiyle yönetilmelidir bence. Darbeye karşıyım.15 Temmuzda yaşanan darbe girişiminde demokrasi savunucuları tankların önüne yatarak darbe girişimini engellemeye çalıştılar. Bu beni çok etkiledi. Benim için 15 Temmuz’da yaşanan darbe girişiminin simgesi tank oldu. Bu yüzden toprağa gömülen tank figürünü yaptırmak istedim. Bir anı olmasını, hiç unutmamak istedim” dedi.

    Dövme sanatçısı Arda Ferhat Kalır ise, akıllarına çok figür geldiğini, fakat tank çizmenin daha büyük bir iz bırakacağını aktardı. Kalır, “Açıkçası aklımıza çok figür geldi. Türkiye haritası tarzında, Türkiye haritasının içine tank figürünü düşündük. Nedense tank figürü daha çok aklımıza yattı. Bize daha büyük iz bırakacak, 15 Temmuz’u hatırlatacaktır. İlk etapta 15 Temmuz’u yansıtacak tank figürü olarak sade bir çizim düşündük. Ama aslında 15 Temmuz’u tam olarak yansıtmadığı için arkasına duman ve toprağa batan bir efekt kullandık. Yaptığım eklentilerle birlikte daha güzel bir iş çıkarmış olduk. 15 Temmuz’u şuan tarih olarak da dövmeye yansıtıyoruz” şeklinde konuştu.

  • AK Partili Şahin: “’Türkiye Ekonomik Gücünü Yatırıma Değil De Terörle Mücadeleye Ayırsın İsteniyor”

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Karabük Milletvekili Mehmet Ali Şahin, terörle mücadeleye bütçeden ciddi bir rakam ayırmak zorunda olduklarını belirterek, ’Türkiye ekonomik gücünü yatırıma değil de terörle mücadeleye ayırsın isteniyor” dedi.

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, baba ocağı Karabük’ün Ovacık İlçesi’ne bağlı Ahmetler Köyü’nde köylüleri ziyaret ederek sorunlarını dinleyerek sohbet etti.

    Köy konağında köylülerle sohbet eden Şahin, Türkiye’de kalkınma, büyüme ve gelişme adına büyük atılımların yapıldığını, bunları yaparken bir taraftan da ülkeyi bölmeye çalışan hainlerle mücadelenin sürdürüldüğünü söyledi.

    “AMAÇLARI BİZDEN TOPRAK ALIP BAŞKA BİR DEVLETÇİK KURMAK”

    100 yıl önce 1. Dünya savaşı bittikten sonra ülkenin bulunduğu bu bölgede yeni haritaların dizayn edildiğine dikkat çeken Şahin, “100 yıl sonra da aynı kafalar yine bu bölgede haritalar çizmeye çalışıyor. Amaçları bizden bir toprağı koparıp, Suriye tarafında Kürdistan, bir Kürt özerk bölgesi oluşturmak. Zaten PYD’nin amacı bu biliyorsunuz” dedi.

    İmralı’da cezasını çeken terörist başının kardeşi Osman Öcalan’ın bir televizyonda röportajını izlediğini aktaran Şahin, “Sanıyorum örgütle bağını kopartmış ve Irak’ta yaşıyor. Diyor ki röportajında, ’Bu PYD’yi kuranlardan birisi benim.’ Hani diyorlar ya ’PKK ile alakası yok’. Diyor ki, ’ben kurdum, tüzüğünü falan hazırlayan benim. Bu PKK’nın arkasında Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nin 5 üyesinden 4’ü var.’ Tabii ki PYD’yi de destekliyorlar. Amaçları Türkiye’den bir toprağı kopararak orada başka bir devletçik kurmak. Bu Kurtuluş savaşında da yapmak istedikleri şeydi. Osman Öcalan’ın söylediklerinde haklılık payı var” dedi.

    “PYD ve PKK’nın elindeki silahları kim veriyor?” diyen Şahin, “Bu kadar gelişmiş silah, bu kadar gelişmiş bomba. Biz askerimiz ve polisimizin kaybını, gizlenmiş bombalarla yaşıyoruz. Bu kadar gelişmiş teknoloji herhalde birtakım ülkelerin elindedir. Bu bombaları, silahları veriyorlar. Biz bir terör örgütüyle çarpışmıyoruz, o terör örgütünün arkasındaki güçlerle çarpışıyoruz. Bir tarafta ’bir tek çakıl taşını dahi vermeyeceğiz’ diye şehitler vererek mücadele ediyoruz. Başaramayacaklar. Biz bundan da galip çıkacağız” diye kaydetti.

    “EKONOMİK GÜCÜTERÖRLE MÜCADELEYE AYIRMAMIZ İSTENİYOR’

    Devlet, hükümet ve millet olarak terörle mücadelede başarıya ulaşacaklarını da kaydeden Şahin konuşmasını şöyle sürdürdü:

    “Terörle mücadele devam ederken bir taraftan da sanki böyle bir şey yokmuş gibi memleketin işleriyle de uğraşmak zorundasınız. İşler aksamamalı, hayat normal seyrinde devam etmeli. Zaten terör örgütlerinin amaçlarından bir tanesi Türkiye’deki hayatın normal seyrini durdurmaktır. Kaos, tedirginlik meydana getirmektir. Hayatın akışını ve ekonomiyi de etkilemektir. Bütün bunlara rağmen 2015’te kalkınma hızında dünyada 5’inci, Avrupa’da birinciyiz. Yüzde 4 gibi bir rakam yakaladık. Terörle mücadeleye rağmen. Terörle mücadele kolay değildir, bütçenizden ciddi bir rakam ayırmak zorundasınız. Türkiye’nin ekonomik gücünü yatırıma değil de terörle mücadeleye ayırsın isteniyor. Biz hem bölgemizde, hem de dünyada barış istiyoruz. Ancak hiçbir silahlı emrivakiye de pabuç bırakacak değiliz”

    “KILIÇDAROĞLU ATATÜRK’ÜN KOLTUĞUNA LEKE SÜRDÜRDÜ”

    CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Sema Ramazanoğlu’na yönelik sözleri karşısında tepkiler oluştuğunu, kendisinin de protesto amaçlı CHP Genel Merkezi önüne çelenk koyduğunu ve bundan üzüntü duyduğunu ifade eden Şahin şunları söyledi:

    “Böyle bir davranışta bulunmaya mecbur bırakıldık. Çünkü bir bayana, bir bayan milletvekiline, bir bayan bakana, ’başkasının önüne yatar’ anlamına gelen ifadeyi hangi amaçla söylerseniz söyleyin, algı önemlidir. Vatandaş, toplum onu nasıl algılamıştır, bu önemlidir. İnsanın ağzından böyle bir laf çıkabilir. Biz siyasetçiyiz, her yerde konuşuyoruz. Konuşmaların birçoğu yazılı metne olmadan yapılıyor. Ağzımızdan hoş olmayan yadırganabilecek bir cümle çıkabilir. Eğer bir tepki olmuşsa, yapılacak olan şey ’yanlış anlaşıldım, maksadım o değildi özür dilerim. Ben herhangi bir kadını rencide edici, küçük düşürücü, onun namusuna ve iffetine dil uzatmak için o cümleyi kullanmadım’ dersin ve özür dilersin. Ama böyle demedi, ’arkasındayım sözümün’ dedi. Tabii ki bu tepki topladı. CHP Genel Başkanlık koltuğu, Mustafa Kemal Atatürk’ün, rahmetli İnönü, rahmetli Ecevit’in koltuğudur. O koltukta oturan kişi, söz ve davranışlarına dikkat edecek o koltuğa leke sürdürmemeye çalışacak, Kılıçdaroğlu leke sürdürmüştür. Ve üstelik arkasındayım demek suretiyle harakiri yapmıştır. Yani genel başkan toplum karşısında bu duruma kendini düşürmemelidir. Ben inanıyorum ki CHP’li vatandaşlarımız da üzüntü duydu. Milletvekilleri de üzüntü duydu, ancak genel başkanları olduğu için bir şey söyleyemediler. Yani insan hata yapar, hatadan dönmek fazilettir. Niye arkasında duruyorsun ’özür dileriz, yanlış anlaşıldım, amacım o değildi’ demekle korkma ağzına dudaklarına bir şey olmaz.’’

    Şahin, daha sonra köyde bir vatandaşın ahırına giderek kuzulara yem verdikten sonra köyden ayrılarak Karabük İl Özer İdaresi’ne ait taş kırma makinesinin çalışma alanında iş makinesi kullandı.

  • “Gücünü Rüzgardan Al”anlar YTÜ’de Buluşacak

    Yıldız Teknik Üniversitesi Rüzgar Enerjisi Kulübü’nün düzenlediği “Rüzgar Günleri’16” etkinliğinde sektörün önde gelen isimleri, akademisyenler ve öğrenciler ile bir araya geliyor.

    Yıldız Teknik Üniversitesi (YTÜ) Rüzgar Enerjisi Kulübü tarafından düzenlenen ve geleneksel hale gelen Rüzgar Günleri, 5’inci kez enerji sektörü, akademisyenler ve öğrencileri bir araya getiriyor. “Gücünü Rüzgardan Al” sloganıyla düzenleyecek olan etkinlik, 28 – 29 Mart tarihleri arasında YTÜ Yıldız Kampüsü Oditoryum Salonu’nda gerçekleşecek. Yıldız Teknik Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmail Yüksek’in yanı sıra, Dünya Rüzgâr Enerji Birliği Başkan Yardımcısı ve Türkiye Yenilenebilir Enerji Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Tanay Sıdkı Uyar, CNN TÜRK Yeşil Doğa programının sunucusu Güven İslamoğlu ve World Sustainable Energy Institute Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Yıldırım ile birlikte sektörün önde gelen şirketlerinin yöneticileri etkinlikte konuşmacı olarak yer alacak.

    Yenilenebilir enerji ve sürdürülebilirlik alanlarında farkındalık oluşturmak, sektörel gelişmelerin üniversite-sanayi işbirliği içerisinde takip edilmesini sağlamak amacıyla düzenlenen Rüzgar Günleri 16’da öğrenciler, sektörün önde gelen firmalarının açacakları stantlarda, firmalarla doğrudan iletişime geçebilecekler. Beşiktaş Belediyesi’nin katkılarıyla düzenlenecek olan Rüzgâr Günleri 16 etkinliği, Yıldızlı öğrencilerin yanı sıra, tüm öğrencilere açık ve ücretsiz olacak ve ek olarak tüm katılımcılara sertifika verilecek.

    RÜZGAR ENERJİSİ KULÜBÜ

    Etkinliği düzenleyen YTÜ Rüzgâr Enerjisi Kulübü, 2010 yılında toplumu ve kamuoyunu rüzgâr enerjisi konusunda bilinçlendirmek amacıyla kurulmuştur. Kuruluşundan bu yana gerçekleştirdiği etkinlik ve teknik projeleriyle yoluna devam etmektedir.4 yıldır Hollanda’nın Den Helder kentindeki en büyük uluslararası rüzgâr etkinliği olan Racing Aeolus yarışmasına Türkiye’yi temsil etmektedir. Her sene daha iyi bir rüzgâr arabası yaparak bu etkinlikte Türkiye adına ciddi dereceler almaktadır.

  • Özdemir “Hiç Kimse Türkiye’nin Gücünü Test Etmeye Kalkmasın!’’

    Balıkesir’in Bandırma ilçesinde, Ak Parti Balıkesir Büyükşehir Belediye Meclis Üyesi Av. Yılmaz Özdemir Türkiye’nin devleti ve milleti ile güçlü bir ülke olduğunu ve güvenliğini tehdit edecek her türlü yapıyı gerek sınırları içerisinde gerekse sınırları dışında bertaraf edebilecek güce sahip olduğunu belirtti.

    Özdemir açıklamalarında “Türkiye Kıbrıs harekâtında olduğu gibi kendi güvenliği ve bölgenin selameti için gerekirse sınır ötesi harekât yapmaktan çekinmeyecektir. Bu manada hiç kimse Türkiye’nin gücünü test etmeye kalkmasın.”dedi.

    KİMSE TÜRKİYE’YE TERÖRLE BOYUN EĞDİREMEZ, İSTİKAMET ÇİZEMEZ

    “Memleketimiz zor günlerden geçiyor. Ne zaman ki Türk milleti devleti ile birlikte ayağa kalksa, Türk milletinin ve devletinin kalkınmasını ve bölgesinde güçlü bir devlet, etkin bir önder olmasını hazmedemeyen şer odakları Türkiye’nin ilerlemesini durdurmak için bir takım kirli ittifaklar ve terör eylemleri ile harekete geçip, Türkiye’ye istikamet çizmeye yelteniyorlar. Tarih boyunca da bu böyle olmuştur. Unutulmamalıdır ki, Türk milleti ve Türk devleti en kötü durumlardan bile birlik ve beraberliği sayesinde bu kirli ittifakların kirli oyunlarından, tuzaklarından başarı ile çıkmayı bilmiştir. Dün olduğu gibi bugünde kimse terör eylemleriyle, terörün içteki ve dıştaki destekçileri eliyle Türkiye’ye istikamet çizemez, yön tayin edemez. Türk milleti ve devleti kimsenin önünde diz çökmez. Türkiye’nin tarihi misyonunu yeniden üstlenmesine hiç kimse engel olamaz. Bugün yaşanan sıkıntılar, çok daha büyük, çok daha güçlü, bölgede öncü konumda olan yeni Türkiye”nin doğum sancılarıdır ve bu sancıların en kısa sürede atlatılacağından kimsenin şüphesi olmasın.”

    PYD BİR TERÖR ÖRGÜTÜDÜR

    Özdemir, PYD’nin, PKK’nın Suriye’deki uzantısı olup, tıpkı PKK gibi ulusal güvenliğimizi ve ülkemizin bölünmez bütünlüğünü tehdit eden bir terör örgüt olduğunu ifade etti. Av. Yılmaz Özdemir açıklamasında “Aynı şekilde PYD’nin silahlı alt kanadı YPG’de eli kanlı bir terör örgütüdür. Bu yapılar gerek Türkiye’de gerekse Irak ve Suriye’de hiç bir zaman ve hiçbir şekilde Kürtlerin temsilcisi olmamışlar ve olamazlar. Bunun yanında milletimiz, sırtını PKK’ya, PYD’ye, YPG’ye dayayanları; PYD’ye terör örgütü diyemeyenleri, milletin selametine çukur kazanları “hendek kazan arkadaşlar” olarak tanımlayanları da asla unutmayacaktır. “dedi.

    TERÖRE KARŞI TEK YÜREK OLUNMALIDIR

    “Milletimiz teröre karşı tek yürek ve tek yumruktur. Aynı hassasiyeti bütün siyasiler de göstermeli, terör karşısında milli bir tavır sergilemelidirler. Ancak maalesef ki bu tavrı bazı siyasi parti ve mensuplarında göremiyoruz. Birileri terörle artık ayırt edilemeyecek kadar aynileşmiş iken, birileri de iktidara gelmenin yolunu terörün daha fazla tahribatına bağlamış durumdadırlar. Bunları da şiddetle kınıyoruz. Her şeye rağmen terör konusunda hassasiyet gösteren ve milli bir tavır gösteren siyasileri de bu millet her zaman alkışlamaktadır.