Etiket: Güçlendirmek

  • Endonezya, Türkiye ile işbirliğini güçlendirmek istiyo

    Endonezya, Türkiye ile işbirliğini güçlendirmek istiyo

    Bursa Ticaret ve Sanayi Odası’nı (BTSO) ziyaret eden Endonezya Ankara Büyükelçiliği Ticaret Müşaviri Eric Gokasi Nababan, “Endonezya ve Türkiye arasında büyük bir ekonomik potansiyel var. İki ülke iş insanlarının birbirini daha iyi tanıması işbirliğini güçlendirecektir.” dedi.

    Oda Hizmet Binası’ndaki ziyarette, BTSO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cüneyt Şener, Yönetim Kurulu Üyeleri Muhsin Koçaslan ve Yüksel Taşdemir, Meclis Başkan Yardımcısı Murat Bayizit ile Meclis Divan Üyesi Gülçin Güleç, Endonezya Ankara Büyükelçiliği Ticaret Müşaviri Eric Gokasi Nababan’ı ağırladı. Cüneyt Şener, Endonezyalı heyete ilk olarak Bursa ekonomisi hakkında bilgiler aktardı.

    Bursalı 100 firma Endonezya ile ticaret yapıyor

    Türkiye’nin ihracat liginde Bursa’nın ikinci sırada yer aldığını kaydeden Cüneyt Şener, Bursa ile Endonezya arasındaki ticaret hacminin daha fazla gelişebileceğini söyledi. Bursa’da Endonezya ile ticaret yapan firma sayısının 100’e yaklaştığını belirten Şener, “Bursa, otomotiv, makine, tekstil gibi sektörlerde güçlü markalara ve üretim alt yapısına sahip bir şehir. BTSO olarak firmalarımızın dış ticaretini artırmak konusunda mesafe bakmaksızın dünyanın farklı coğrafyalarında ihracat seferleri gerçekleştiriyoruz. Endonezya da bunlardan birisi. Son 2 yılda Endonezya ile karşılıklı geniş katılımlı buluşmalar gerçekleştirdik. 2018 yılında 50’ye yakın Endonezyalı iş insanımızı Endüstri Zirvesi kapsamında Bursa’da ağırladık. 2019 yılında da Bursa’dan 25 kişilik bir heyetimiz, Cakarta’da ikili iş görüşmeleri gerçekleştirdi. Bizler Endonezya ve Türkiye arasındaki iş hacminin artması için karşılıklı işbirliğine devam etmeye hazırız” dedi.

    Ticaret Müşaviri Eric Gokasi Nababan, Bursa’nın sahip olduğu sanayi alt yapısıyla Türkiye’nin büyümesine liderlik ettiğini ifade etti. Her alanda güçlü bir atmosfere sahip Bursa ile Endonezya arasında yeni ticari ilişkileri kurmak istediklerini ifade eden Nababan, “Bursalı firmalara kapımız her zaman açık. Devletler arasındaki kardeşliğimizi ticarete mutlaka yansıtmalıyız. Endonezya 280 milyon nüfuslu bir ülke. Türkiye de 81 milyonluk bir nüfusa sahip. Ortada büyük bir potansiyel var. Tek yapacağımız şey birbirimizi iyi tanımak. 2020 yılında iki ülke arasındaki ticaret hacmi yüzde 10 daraldı. Bunun sebebinin pandemi olduğunu biliyoruz. Yeni dönemde kalıcı ticaret köprüleri için işbirliğimizi güçlendirebiliriz.” şeklinde konuştu.

    Ziyarette önümüzdeki günlerde iki ülke ticaret müşavirlerinin ve iş dünyası temsilcilerinin katılacağı webinar organizasyonu yapılması da planlandı.

  • Hava sıcaklığı düştü, vatandaşlar bağışıklık sistemini güçlendirmek için doğal ürünlere yöneldi

    Hava sıcaklığı düştü, vatandaşlar bağışıklık sistemini güçlendirmek için doğal ürünlere yöneldi

    Diyarbakır’da vatandaşlar, hava sıcaklıkların düşmesi ile birlikte ortaya çıkan mevsimsel gripten korunmak için aktarların yolunu tuttu.

    Diyarbakır’da hava sıcaklığının düşmesi, beraberinde mevsimsel gribi de getirdi. Tüm dünyayı etkisi altına alan korona virüs semptomlarıyla benzerlik gösteren mevsimsel gripten korunmak isteyen vatandaşlar, aktarlarda satılan ıhlamur, zencefil, zerdeçal, tarçın, adaçayı gibi bitkilere yoğun talep gösterdi. Vatandaşlar sadece grip için değil, korona virüse karşı da bağışıklık sistemini güçlendirmek amacıyla üzüm ürünlerine bağlı pestil, sucuk ve helvalara da ilgi gösterince, satışlar patladı.

    Diyarbakır’ın Bağlar ilçesinde aktarlık yapan Yakup Yolcu, kış aylarında doğal ürünlerin vatandaşlar tarafından yoğun ilgi gördüğünü söyledi. Yolcu, “Korona virüs grip ile karıştırılıyor. Biz gribe çözüm bulabildik ama korona virüse hala çözüm bulamadık. Gribe çözüm karışımlarımız var 12 bitkiden oluşan çaylar, bunu kullanan hastalarımızın tamamı olumlu sonuçlarla dönüyor. Gribi tamamen çözüyoruz diyebiliriz. Onun yanı sıra çay kullanmak istemeyenler için zerdeçal ve zencefilin toz hali harnup pekmeziyle karıştırarak günde 3 defa kullanıldığında kesinlikle sonuç alınıyor. Bunu yıllardır deniyoruz, üzerinde çalışıyoruz, daha iyisini bulana kadar en iyisi bu. Kış aylarında bağışıklık sistemi düşüyor, korona virüse de davetiye çıkarıyor. Korona virüse karşı bağışıklık sistemi güçlendirmenin yolu, pestil, sucuk, pekmez, üzüm helvası gibi kendimizin yaptığı doğal ürünlerden geçiyor. Bu tarz doğal şireli ürünleri hastalarımıza verdiğimizde günü birlik kullanıldığında bağışıklık sistemi güçleniyor. Koronaya karşı savaş açmış oluyoruz, koronanın çözümü diyemem ama bağışıklık sistemini güçlendirdiğini söyleyebilirim. Rağbet çok yüksek eylül ve ekim aylarında taze ürünler gelmiş oluyor, bilen müşterilerimiz hemen gelip alıyor, bilmeyenlere ise tattırıyoruz, kesinlikle içerisine glikoz, şeker hiçbir şey katmadan kendi yaptığımız ürünleri satıyoruz” dedi.

    Müşterilerden Hacı Şık ise 7 yıldır karışım aldığını kaydederek, karışımların iyi geldiğini, ailece karışımı kullandıklarını söyledi. Şık, daha önce korona virüse yakalandığını ve aktardan aldığı doğal ürünlerle bağışıklık kazandığını ve hastalığı atlattığını sözlerine ekledi.

  • İran ile iş birliğini güçlendirmek için görüşmeler sürüyor

    İran ile iş birliğini güçlendirmek için görüşmeler sürüyor

    İran İslam Cumhuriyeti Erzurum Başkonsolosu Dr. Sajad Soltanzadeh Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı’yı makamında ziyaret etti.

    Başkonsolos Soltanzadeh’i ağırlamaktan memnuniyet duyduğunu ifade eden Rektör Çomaklı: “Her iki ülkenin de medeniyetler açısından birçok ortak noktası bulunuyor. Türkiye ve İran, bölgede köklü geçmişi olan iki komşu ülkedir” diyerek, İran ile yapılabilecek sosyal, ekonomik ve kültürel çalışmalar hakkında bilgi paylaşımında bulundu.

    “Atılacak adımlar ile bölgesel kalkınma hızlı bir şekilde gerçekleşecektir”

    Komşu ülke İran ile ilişkilerin geliştirilmesinin bölgeye ve kente de olumlu yansıyacağını ifade eden Rekör Çomaklı, bu açıdan Başkonsolos Soltanzadeh’in Erzurum’da gerçekleştirdiği ziyaretleri önemsediğini, özellikle turizm ve sağlık başta olmak üzere ticari, ekonomi ve diğer alanlarda yapılacak iş birliğinin geliştirilmesinde katkıda bulunulacağını dile getirdi.

    Birçok eşsiz güzelliği ve tarihi eserleri bünyesinde barındıran Erzurum’un İranlılar tarafından mutlaka gezilip, görülmesi gerektiğini vurgulayan Çomaklı, “Ziyaretlerin sıklaşmasıyla birlikte gelişen iletişimin, ekonomik ve kültürel açıdan da kazanım getireceğine yürekten inanıyorum. İran’ın ihtiyacı olan her şeyi ülkemiz karşılayacak potansiyelde ve güçtedir. Bu nedenle kurulacak sağlıklı bir diyalog kanalı ve atılacak adımlar ile bölgesel kalkınma çok hızlı bir şekilde gerçekleşecektir. Akademik ve bilimsel ortaklığımıza bir de kültürel ve ekonomik birlikteliği eklediğimiz takdirde önemli bir ivme yakalayacağımıza inanıyor, ziyaretlerinden dolayı İran İslam Cumhuriyeti Erzurum Başkonsolosu Dr. Sajad Soltanzadeh’e teşekkür ediyorum” dedi.

    “İş birliğinin gelişmesine katkıda bulunmak istiyoruz”

    “Bizleri misafir ettiğiniz için İran İslam Cumhuriyeti adına teşekkür ediyoruz” diyen Erzurum Başkonsolosu Dr. Sajad Soltanzadeh ziyaret amacının, Başkonsolosluğun kapsadığı illeri daha yakından tanımak ve birbirine yakın iki ülke arasında ekonomik, kültürel ve ticari alanlarda iş birliğinin gelişmesine katkıda bulunmak olduğunu belirtti.

    Atatürk Üniversitesinin de bu açıdan oldukça önemli bir konum da yer aldığını belirten Başkonsolos Soltanzadeh, “Sizlerle sürekli iletişim halinde olmayı ve ticari, ekonomi, ulaşım, sağlık, turizm gibi birçok alanda iş birliklerimizin olmasını arzu ediyoruz. Erzurum birçok açıdan güzel bir şehir. İki ülke arasında kurulan köprüleri daha sağlamlaştırmak için ziyaretlerimizi gerçekleştiriyoruz. Atatürk Üniversitesinin yaptığı etkinliklere mümkün oldukça katılmaya gayret ediyoruz. Bu kapsamda bizleri misafir eden ve ilişkilerin gelişmesine katkı sunan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı’ya teşekkür ediyor başarılarının devamını diliyorum” diye konuştu.

  • Başkan Memişoğlu: “Hedefimiz ihracatçı sektörlerimizi güçlendirmek”

    Başkan Memişoğlu: “Hedefimiz ihracatçı sektörlerimizi güçlendirmek”

    Denizli İhracatçılar Birliği (DENİB) ihracatın artırılması ve ihracatçı sektörlerin güçlendirilmesi amacıyla makine ve aksamları, gıda, tekstil, konfeksiyon, kablo, bakır tel ve doğal taş sektörlerine yönelik firma yetkilileriyle bilgi alışverişinde bulundu.

    DENİB ihracatın artırılması ve ihracatçı sektörlerin güçlendirilmesi amacıyla çalışmalarına devam ediyor. DENİB üyelerince yapılan ihracatın daha üst noktalara taşınması amacıyla temel hedefi doğrultusunda Eylül 2019 ayında farklı sektörlerde düzenlediği çalıştaylar sektör yetkilileriyle birlikte bilgi alışverişinde bulundu.

    DENİB düzenlediği çalıştaylarda makine ve aksamları, gıda, tekstil, konfeksiyon, kablo, bakır tel ve doğal taş sektörlerine yönelik olarak düzenlediği çalıştaylarda sektörlerin mevcut olduğu durumda ki analizini ve yurt dışı piyasalarındaki rekabetleri etkileyebilecek durum ve değişkenler üzerinde duruldu.

    “İhracatçılarımızın görüşleri bizim için çok değerli”

    Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan DENİB Başkanı Hüseyin Memişoğlu, çalıştaylara olan katılımdan duyduğu memnuniyeti dile getirerek karşılıklı bilgi alışverişinde bulunulmasının önemine değindi ve sözlerini şöyle sürdürdü:

    “Eylül ayında, farklı sektörlere yönelik çalıştaylar düzenledik. Bilindiği gibi, ilimiz ülkemiz ihracatının güçlü aktörlerinden biri. İhracat rakamlarının artışına paralel olarak, yeni ihracatçılar kazanmak ve ihracatçı sektörlerimizi daha da güçlendirmek en önemli hedeflerimiz arasında yer alıyor. Yoğun bir katılımla gerçekleşen çalıştaylarda sektörlerin hem mevcut durumu hem de uluslar arası piyasalardaki konumu değerlendirildi. Çeşitli sektörlerde yer alan ihracatçılarımızın görüşleri bizim için elbette çok değerli ve gelecek planlamalarımız açısından son derece önemli. Önümüzdeki dönemlerde de farklı çalıştaylar ve etkinlikler organize ederek üyelerimizle bir araya gelmeyi sürdüreceğiz.”

  • UNESCO Tarafından Koruma Altına Alınan Gaziantep Mutfağı, Altyapısını Güçlendirmek İçin, İşe Eğitimle Başladı

    Kısa bir süre önce UNESCO tarafından “Dünya Yaratıcı Şehirler Ağı”na gastronomi kategorisinde dahil edilen Gaziantep, mutfak altyapısını güçlendirmek için eğitimlere başladı.

    Bu doğrultuda Gaziantep Gastronomi ve Turizm Derneği (GASTURDER) ile ikili protokol yapan Gaziantep Büyükşehir Belediyesinin çalışmalarıyla, öncelikli olarak sektörde hizmet veren personele yönelik düzenlenen ‘Sürdürülebilir Profesyonel Gastronomi Eğitimleri’ başladı. Eğitim öncesinde MUSEM’de ünlü aşçılar tarafından hazırlanan yemek sunumlarını inceleyen Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin, daha sonra GASTURDER ekibiyle birlikte açıklamalar yaptı. İstanbul’dan gelen ünlü şeflerin de katkıları ve vizyonuyla Gaziantep mutfağını daha da ileriye taşımak için eğitim çalışmalarının devam edeceğini belirten Şahin, “Şehrimizde gıda sektöründe hizmet veren otel, lokanta gibi alanlardaki yemek aşçıları ve şeflere buraya gelerek milli aşçılarımızdan teroik bilgiler öğreniyorlar. Bu işin özünü öğrenmek gerekiyor. Az önce ben sağlıklı beslenme ve hijyenik konulu bir eğitime katıldım” diye konuştu. GASTURDER Yönetim Kurulu Başkanı Songül Toprak Alisinanoğlu ise kısa bir süre önce kurulan derneğin Gaziantep yemek kültürüne ve gastronomisine destek vereceğini söyledi. Alisinanoğlu, GASTURDER ile Büyükşehir Belediyesi arasında yapılan ikili protokolle ‘Sürdürülebilir Profesyonel Gastronomi Eğitimi Sertifika Programı’ çerçevesinde düzenlenen bu ilk eğitimin Gaziantep’teki yiyecek-içecek çalışanlarına yönelik olduğunu belirtti. Bu eğitimin amacının ürün, hijyen ve iş güvenliği anlamında kaliteyi yükseltmek, sektörü dünya standartlarına ulaştırabilmek olduğunu vurgulayan Alisinanoğlu, program dahilinde verilecek olan eğitimlerle Gaziantep’teki yiyecek-içecek işletmelerini her anlamda güçlendirmenin hedeflendiğini kaydetti.

    Eğitim Programının mutfağında İstanbul’dan ünlü şefler Rafet İnce, Murat Bozok ve Mardin’den eğitime katılan servis personeline hijyen eğitimi verdi. Murat Bozok şef, kendi tecrübe alanı olan Fransız mutfağını anlattı. Dünyada en çok bilinen mutfakların başında gelen Fransız mutfağının yükseliş hikayesini ve yöntemlerini anlatarak, Gaziantep mutfağının dünyaya tanıtımı için yol gösterici örneklemelerde bulundu.

    Şef Rafet İnce, tabak sunumlarının inceliklerini paylaştı. Tablo gibi tabaklar ile Gaziantep mutfağının önde gelen şeflerine farklı bir ufuk açtı.

    Eğitim programına Mardin’den katılan Süleyman Engin ise çölyak hastalarına yönelik Gaziantep mutfağından glütensiz örneklemeler yaptı.