Etiket: Gözüyle

  • GAÜN’de “Sektörün Gözüyle Halkla İlişkiler” paneli

    Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) İletişim ve Medya Topluluğu tarafından düzenlenen “Sektörün Gözüyle Halkla İlişkiler” paneli düzenlendi.

    GAÜN 15 Temmuz Yerleşkesi Konferans Salonunda düzenlenen panele Kartal Halı İletişim Sorumlusu Murat Reis ve 1001 Ajans Başkanı Emre Oruç’un konuşmacı olarak katılırken, panel Doç. Dr. Fuat Ustakara’nın moderatörlüğünde gerçekleşti. Küresel ölçekte halkla ilişkiler sektörünün büyüdüğünü veriler eşliğinde açıklayan Doç. Dr. Fuat Ustakara, Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi’nin durumun ise istenen düzeyde olmadığını belirtti. Doç. Dr. Ustakara, “İş hacminin yüksek olduğu Gaziantep’te halkla ilişkiler istihdamına yönelik hassasiyetin artması gerekli. Arş Gör. Dr. Oğuz Göksu ile birlikte gerçekleştirdiğimiz araştırmada bu konudaki eksiklikleri saptadık. Gaziantep Üniversitesi İletişim Fakültesi Halkla ilişkiler ve Reklamcılık Bölümünde teorik ve uygulamalı dersler ile lisans öğrencilerini sektöre hazırlıyoruz. Gaziantep Organize Sanayi Bölgesi (GAOSB) iş dünyasının halkla ilişkiler disiplinini önemsemeleri gerekli. Büyük kuruluşlarda mutlak surette iletişim uzmanı çalıştırılması lazım” dedi.

    Gaziantep’te Halkla İlişkiler biriminin basit görülen bir sektör olarak görüldüğünü belirten konuşmacılardan Emre Oruç, öğrencilere seslenerek, “Sizler çok değerli ve kıymetli bir bölüm okuyorsunuz. Bu bölüme aslında tüm kurum ve şirketlerin ihtiyacı var, yalnızca ajansların değil. Biz ajans olarak çalıştığımız firmaların logo tasarımlarını, kurumsal kimlik çalışmalarını, promosyon ürünleri, dijital baskıları ve sosyal medya yönetimi konusunda çalışmalar yapıyoruz. Sizler okurken aynı zamanda kendi içinizde deneyimler kazanmalısınız. Biz ajans olarak işe alım esnasında iş deneyimine bakıyoruz” şeklinde konuştu.

    Murat Reis ise özel sektörde ajans ilişkilerinin nasıl ilerlediğini ve kurumsal iletişim departmanının görevleriyle ilgili bilgi vererek, “PR ajanslarının genel yapılarını inceleyecek olursak etkinlik ajansları olduklarını görebiliriz. Halı sektöründe halkla ilişkiler denildiği zaman bizim yaptığımız iş biraz daha yüzeysel kalmaktadır. Bizler etkinlik olarak sosyal sorumluluk projeleri yapıyoruz. Sizler Üniversite okurken yalnızca kitapları ezberleyip sınavlardan yüksek not almaya çalışmamalısınız. Birinci vazifeniz kendinizi geliştirmektir çünkü okul bitince iş başvurusuna gittiğiniz zaman kimse diploma notunuzu sormayacak. Sizler kendinizi geliştirip gelişime açık olduğunuz zaman zaten önünüzde herhangi bir engel olmayacaktır. Bu konularda kendinizi geliştirmek için Gaziantep’te birçok yol var. Gaziantep gibi sanayisi gelişmiş bir şehirden mezun olup işsiz kalmanız söz konusu olamaz” diye konuştu.

  • Bakan Yılmaz: “Kendilerini devletin sahibi sanıyorlar ve vatandaşa maraba gözüyle bakıyorlar”

    UŞAK (İHA) – Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, 16 Nisan’da yapılacak olan referandumla ilgili CHP’nin tutumunu eleştirerek, “Bunlar kendilerinin oyunu altın hisse olarak görüyor. Kendilerini devletin sahibi sanıyorlar ve vatandaşa maraba gözüyle bakıyor” dedi.

    Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen AK Parti Uşak İl Danışma Kurulu Toplantısı’na katılan Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz, Türkiye’nin 2002’den 2017’ye kadar her alanda büyüdüğünü ifade etti. Bakan Yılmaz, “Uşak, AK Parti’yi hep diğer partilerin önüne koydu. Uşak, bizim milletvekillerimizin, belediye başkanlarımızın veya il başkanlarımızın kara kaşı ve kara gözü için destek vermedi. Hizmet olmasa, Uşak böylesine bir desteği AK Parti’ye vermezdi. Milletin gözü en iyi terazidir. Biz milletin verdiği vekaletin hakkını verdik. Şimdi bazıları ehliyet ve liyakatle ilgili eleştiriler ortaya atıyorlar. Onlara 2002 ve bugünün Türkiye’sini göstermek lazım. 2002’de 3 bin dolar olan milli gelir, bugün 10 dolara yükseldi. Enflasyon yüzde 30’un üstündeydi ve şimdi yüzde 8’lerde, ki bu millet yüzde 150 enflasyonları da gördü. Kamu borç yükü yüzde 74’ten 32.8’e geriledi. Yatırımlar 2002’de 8 buçuk yılda bitiyordu, şimdi ise 3,5 yılda sonlanıyor. Bölünmüş yol 80 yılda 6 bin 100 kilometre yapıldı, 24 bin 891 kilometreye yükseldi. Şimdi bu rakamlar kimin ehliyetli ve kimin liyakatli olduğunu ortaya koymuyor mu?” dedi.

    “Uşak’a 2 yeni lise yapılacak”

    Eğitim alanındaki gelişmelere değinen Bakan İsmet Yılmaz, AK Parti döneminde 560 binin üzerinde öğretmen ataması yapıldığını ve önümüzdeki günlerde 20 bin yeni öğretmenin kamuda görev alacağını belirtti. Türkiye’deki her 3 öğretmenden 2’sinin AK Parti döneminde eğitim vermeye başladığını kaydeden Bakan Yılmaz, “2002’de öğretmen başına 28 öğrenci düşüyordu, günümüzde ise 18 öğrenciye bir öğretmen düşüyor. Türkiye artık eskiye göre çok daha güçlü ve zengin. Eğitimden konu açılmışken hemen müjdeyi vereyim ve Uşak’a da 2 yeni okul inşa edeceğiz. Fen lisesi ve sosyal bilimler lisesi olmak üzere 2 yeni okulumuz önümüzdeki günlerde, Uşak’ımıza kazandırılacak. 2002’de eğitime 11 milyar lira ayrılıyordu ve bu rakam o günün genel bütçesi içinde yüzde 10’du ve bugün ise 20 milyar liraya çıktı. Şu anda bütçedeki oranımız yüzde 20, yani eğitime desteği yüzde 100 oranında artırdık” diye konuştu.

    “CHP KENDİNİ ALTIN, HALKI MARABA GÖRÜYOR”

    16 Nisan’da yapılacak olan anayasa değişikliği referandumu hakkında konuşan Bakan İsmet Yılmaz, CHP’nin tutumunu eleştirdi. Cumhurbaşkanlığı sisteminin yasama ve yürütme açısından daha verimli olacağını ifade eden Bakan Yılmaz, şöyle söyledi:

    “Cumhurbaşkanı, yasama, yürütme ve yargının başıdır. Bu konu, mevcut Anayasa’da geçiyor ve Cumhurbaşkanı ve Başbakan’ın uyumsuz olması durumunda işler karışıyor. Şu andaki Cumhurbaşkanı ve Başbakan dava arkadaşı olduğu için sorun yok. Peki yarın farklı görüşlerden isimler yürütmenin başına gelirse ne olacak? Yeni sistem daha kapsayıcı. 2002’de, yüzde 34’le tek başına iktidar olduk ve 7 Haziran’da yüzde 46 ile tekrar iktidara geldik. Oysa yeni sistemde yüzde 51 gibi bir oy alarak iktidara gelebiliyorsunuz. Yani toplumsal uzlaşı ve birlikteliği sağlayan lider bu ülkeyi yönetecek. 7 Haziran’daki gibi hükümet ne olacak düşüncesi bitecek ve yeni seçilen başkan ekibiyle ertesi gün hükümeti kurup çalışmalara başlayabilecek. Bu sistem kabul edilirse Türkiye üst lige yükselecek. Milli irade, 15 Temmuz’da olduğu gibi her konuda belirleyici olacak.”

    “CHP korku siyaseti yapmaya çalışıyor. Rejimin değişeceğini ve tek adamlığa geçileceğini ileri sürüyor” diyen Bakan Yılmaz, şöyle devam etti:

    “Bunların kaygısı demokrasi değil. 12 Eylül darbesi Cumhurbaşkanı seçilmediği için yapılamadı. Bunlar zayıf hükümetler istiyorlar. CHP bunu yapamazsınız diyor ve kendisini altın hisse sanıyor. Kendilerini devletin sahibi sanıyorlar ve vatandaşa maraba gözüyle bakıyor. Biz anayasa değişikliğini hazırladık ve millete sunduk. Bizim gözümüzde milletin üstüne hiçbir güç yoktur”.

    Bakan Yılmaz, konuşmasının ardından parti mensuplarının hediyelerini kabul etti ve hatıra fotoğrafı çektirdi.

  • İK gözüyle otomatik katılım değerlendirildi

    Türkiye Sigorta Birliği, PERYÖN tarafından düzenlenen 16’ncı Dünya İnsan Yönetimi Kongresi’nde ’Otomatik Katılım İK için iş yükü mü, çalışan memnuniyetinde fırsat penceresi mi?’ başlıklı bir oturum gerçekleştirdi.

    Türkiye Sigorta Birliği, PERYÖN tarafından düzenlenen 16’ncı Dünya İnsan Yönetimi Kongresi’nde ’Otomatik Katılım İK için iş yükü mü, çalışan memnuniyetinde fırsat penceresi mi?’ başlıklı bir oturum gerçekleştirdi. Türkiye Sigorta Birliği Genel Sekreteri M. Akif Eroğlu, Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü Özel Emeklilik Daire Başkanı Uluç İçöz ve Gazi Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Cem Kılıç’ın konuşmacı olarak katıldığı oturumda Bireysel Emeklilik’te otomatik katılım tüm yönleriyle işlendi.

    Birlik Genel Sekreteri M. Akif Eroğlu’nun açılış konuşması ile başlayan oturum Gazi Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Cem Kılıç’ın sunumu ile devam etti. Kılıç Türkiye’de emeklilik profilini değerlendirerek, emeklilik sisteminde sürdürülebilirliğin önemine dikkat çekti. Türkiye’de yeterince tasarruf yapılmadığını, tasarrufu artıcı çalışmaların hız kazanmasına rağmen önümüzdeki 5 yıllık süreçte oranların yerinde sayacağını aktaran Cem Kılıç, yurtdışından örneklere de değinerek “Türkiye’de 1 çalışan 2 emekliyi finanse ediyor. Dünyadaysa bu 4 emekliye denk geliyor” diyerek emeklilik için tasarrufun önemini vurguladı.

    Otomatik katılım ile BES daha kolay anlaşılacak

    Birlik Genel Sekreteri M. Akif Eroğlu ise sunumunda 2003 yılında kurulan Bireysel Emeklilik Sistemi’nin (BES), 2013’te devlet katkısı uygulamasının başlamasıyla girdiği yüksek büyüme trendini devam ettirerek, Eylül 2016 itibariyle katılımcı sayısında 6,5 milyona, toplam fon tutarında ise 58 milyar TL’ye ulaştığını değindi. Türkiye’nin yaşlanan nüfusuna dikkat çeken Eroğlu “Gönüllü BES’i pazarlamak ciddi bir maliyet ve çalışma gerektiriyor. Vatandaşlar tasarruf yapmak istiyor, ama doğru sistemle bir şekilde tanışamıyor. Otomatik Katılım ise sistemle tanışmak için hem kolay, hem de maliyeti düşük bir yol sunacak” dedi.

    Eroğlu, ayrıca, insan kaynakları yöneticilerini doğrudan ilgilendiren otomatik katılım ile ilgili karmaşık düzenlemelerden kaçınılacağını, basit ve uygulanabilir bir sistem kurulacağının bilgisini verdi.

    Oturumun son konuşmacısı olarak söz alan Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğü Özel Emeklilik Dairesi Başkanı Uluç İçöz ise sunumunda otomatik katılımın işleyişine değindi. Sisteme otomatik olarak katılan çalışanların cayma hakları olduğunu, caydıkları takdirde hiçbir cezanın uygulanmayacağını, ama sistemde kaldıkları sürece teşvik ve ödüllendirilmeden yararlanabileceklerinin önemle altını çizdi. İçöz, “Çalışanların otomatik olarak katılacağı BES’in sigorta şirketini işverenler seçecek. İnsan kaynakları çalışanlarına operasyon yükü getirmeyecek şekilde tasarlanan sistemde işveren katkısı olmayacak ve fon seçimi otomatik katılıma dahil edilen çalışan tarafından belirlenecek. Sistemde kalan çalışanlara, yüzde 25 devlet katkısına ek bin TL hoş geldin ödülü ve parasını yıllık gelir sigortasına yatıranlara ekstra yüzde 5 katkı verilecek. Prime esas kazancın yüzde 3’ü katkı olarak alınacak” diyerek sunumunu sonlandırdı.

  • “Geleceğimizin Gözüyle Güvenilir Gıda 2. Ulusal Çocuk Resim Yarışması” Ödülleri Verildi

    Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından 81 ilde düzenlenen “Geleceğimizin Gözüyle Güvenilir Gıda 2. Ulusal Çocuk Resim Yarışması” sonunda Kırklareli’nde dereceye giren öğrencilere ödülleri verildi.

    Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı tarafından genç nesillerin resim üzerinden gıda güvenirliğine dair bilgi ve birikimlerini beklenti ve hayallerini yansıtabilecekleri bir paylaşım platformu oluşturmak ve kamuoyunda gıda güvenirliği ile ilgili dikkat çekmek amacıyla, 81 ilde yapılan resim yarışmaları sonuçlandı. Milli Eğitim Bakanlığı ve Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği (SETBİR) işbirliği ile ilkokul 2. 3. ve 4. sınıf öğrencileri için düzenlenen “Geleceğimizin Gözüyle Güvenilir Gıda-Ulusal Çocuk Resim Yarışması” Kırklareli’nde dereceye giren öğrenciler ödüllendirildi.

    Yarışmada birinciliği, Babaeski Mimar Sinan İlköğretim Okulu 3/C sınıfı öğrencisi Yağmur Akyıl, ikinciliği Babaeski Cumhuriyet İlköğretim okulu 2/D sınıfı öğrencisi Eren Erdem ve üçüncülüğü ise, Lüleburgaz Gazi Mustafa Kemal İlköğretim okulu 4/D sınıfı öğrencisi Ayşenur Arslanpay elde etti.

    Yarışma birincisi ve ikincisine ödüllerini, Babaeski İlçe Milli Eğitim Müdürü Kadriye Tokat, Koordinasyon ve Tarımsal Veriler Şube Müdürü Fatma Kurt Aydın ile Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Üzeyir Güngör verirken, yarışma 3.’sünün ödülünü, Lüleburgaz İlçe Milli Eğitim Müdürü Nedim Çetin, Koordinasyon ve Tarımsal Veriler Şube Müdürü Fatma Kurt ile Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Abuzer Sağdıç verdi.

    Yarışmada birinciliği elde eden öğrenciye tablet bilgisayar, kılıf ve kulaklık hediye edilirken, 2. olan öğrenciye bilgisayar tablet ve kılıf, 3. olan öğrenciye ise kulaklık hediye edildi.

  • Çocuk Gözüyle ‘Daha Temiz Bir Bursa’

    Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından 5 Haziran Dünya Çevre Günü münasebetiyle ilk ve ortaokul öğrencilerine yönelik düzenlenen ‘Daha Temiz Bir Bursa’ konulu ödüllü resim ve mektup yarışmasının kazananları belirlendi.

    Yarışmaya katılan 114 resim ve 39 mektuptan dereceye giren ilk beşer eser belirlendi. Bursa genelindeki resim yarışmasına 114, mektup yarışmasına ise 39 başvuru yapıldı. Mektup yarışmasına da toplam 39 kişi katıldı. Birincilerin dizüstü bilgisayar, ikincilerin büyük ekranlı tablet, üçüncülerin küçük ekranlı tablet ve mansiyona değer görülenlerin ise dijital fotoğraf makinesi ile ödüllendirileceği yarışmanın kesin sonuçlarının açıklanması ve ödül töreni 5 Haziran Dünya Çevre Gününde yapılacak.