Etiket: Göre

  • Uzmanların TEOG’u Yorumladı: ‘’Sorular Geçen Yıllara Göre Zordu’’

    Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) sistemi kapsamında 8. sınıf öğrencilerinin girdiği birinci dönem TEOG ortak sınavı, 1 milyon 174 bin 427 öğrencinin katılımıyla gerçekleşti.

    Sınav sonrasında değerlendirmelerde bulunan Bahçeşehir Okulları Bölüm Başkanları, Türkçe, Matematik, Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi, Fen ve Teknoloji, İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük, İngilizce sınav sorularını yorumladı.

    ‘’SORULAR GEÇEN YILLARA GÖRE ZORDU’’

    Türkçe sorularının geçen yıllara kıyasla daha ayırt edici olduğunu söyleyen Bahçeşehir Okulları Türkçe Bölüm Başkanı Tülay Uğurludural, sınavda beş sorunun zorluk derecesinin yüksek olduğunu belirtti. Virgülün kullanımı, öznel anlatım, sözcüğün cümlede kazandığı anlam ve analiz yeteneği gerektiren iki paragraf sorusunun sınavda belirleyici olduğunu ifade eden Uğurludural, ‘’Sınavdaki 20 soruda yer alan olumsuz köklü soru sayısının geçen yıla kıyasla üçten dokuza çıktığı görülmüştür. Ölçme- değerlendirme adına 20 soruluk bir sınavda olumsuz köklü soru sayısının daha az olması beklenirken Türkçe sınavındaki bu artış,kavrama becerisinden çok dikkatin ölçüldüğünü göstermiştir. Bu durum sınavın ayırt ediciliğini etkileyen dikkat çekici bir başka özellik olmuştur. Paragraf soruları, beklendiği gibi genelde orta uzunlukta ve günlük hayatla ilişkilendirilmiş metinlerden oluşmaktadır fakat bazı paragraf sorularında cevaba ulaşabilmek; metindeki ifadelerden hareket etmeyi , çıkarım yapabilmeyi ve eleme yöntemi kullanmayı gerektirmiştir. Örneğin çayır ve okyanuslarla ilgili ortak yön sorusundaki 1. metinde karşılaştırma ifadesi bulunmamaktadır ancak sayısal veri olarak rakamla değil yazıyla belirtilen “çeyreğinden fazla” ve “üçte ikisinden fazla” ifadeleri öğrencilerin çeldirici olan “D” seçeneğini işaretlemelerine yol açmıştır. Dil bilgisinde “fiilimsi” ve “cümlenin ögeleri” ile “yazım kuralları” kazanımlarını ölçen sorular açık ve cevaplar nettir. Konuları kavramış öğrenciler bu soruları rahatlıkla yanıtlayabilmişlerdir. Virgülün kullanımıyla ilgili soru, cümlenin anlamından hareketle ve öğe bilgisiyle seçenekleri değerlendirmeyi gerektirmiştir. Sınavı genel olarak değerlendirdiğimizde soruların dikkatli bir okuma ve analiz etme becerisi gerektirdiği gözlemlenmiştir’’ dedi.

    ‘‘İŞLEM BECERİSİ YÖNÜNDEN AYIRT EDİCİ BİR SINAVDI’’

    Sınavın, işlem becerisi yönünden seçici bir sınav olduğunu dile getiren Bahçeşehir Okulları Matematik Bölüm Başkanı Yahya Cemali, ‘’Normal bir sınavda zor sorular sınavın yüzde 10’u olmalıyken, bu sınavda zor soruların oranını yüzde 20 olarak görmekteyiz. Hazırlığını tamamlamamış bir öğrencinin yapabileceği soru sayısı en fazla 10 adettir. Kalan 10 sorudan 4 tanesi zor ve ayırt edicidir. Bunlardan bir tanesi, içerisine kareköklü sayı yerleştirilmiş olan hız problemi sorusu, diğeri de dairenin çapının işlevsel olarak kullanılmasını gerektiren “Hedef Tahtası” sorusudur. Ayrıca bu sorular, sarmal yapıya dayanan ve geçmişten gelen bilgilere ihtiyaç duyulan sorulardır. Diğer iki zor soru da 5 sayısının (-4 ).kuvvetinin sorulduğu soru ile “Üç basamaklı olan ve birler basamağı 9 olan tam kare sayılar” sorusudur. Kalan 6 soru anlaşılabilir ancak işlem yükü fazla olan sorulardır. Bilgi sahibi olan ve işlem gücü yeterli olan öğrencileri diğer öğrencilerden belirgin şekilde ayırabilecek nitelikte olan bu sınavda işlem yükü de geçtiğimiz yıllardaki sınavlara oranla daha fazladır’’ diye konuştu.

    ‘’DİN KÜLTÜRÜ VE AHLAK BİLGİSİ SORULARI OKUMA-ANLAMA VE YORUMLAMA BECERİSİNİ ÖLÇTÜ’’

    Sınavın 8. sınıflar için MEB tarafından yayımlanan kazanım çizelgesinde belirtilen kazanımları kapsadığını vurgulayan Bahçeşehir Okulları Din Kültürü Ve Ahlak Bilgisi Bölüm Başkanı Yasemin Arayan, ‘’Sınavı içerik olarak değerlendirdiğimizde okuma-anlama ve yorumlama becerisini ölçen soruların ağırlıkta olduğu görülmektedir. Özellikle sorular, beklendiği gibi genelde orta uzunlukta ve günlük hayatla ilişkilendirilmiş metinlerden oluşmaktadır. Geçen seneki Merkezi Ortak Sınav 1 sorularıyla karşılaştırdığımızda bu yıl kazanım bakımından konuların daha az olması dolayısıyla sorularda detaya inildiği görülmüştür’’ ifadelerinde bulundu.

    ‘’FEN VE TEKNOLOJİ SORULARI MEB’İN DAHA ÖNCE AÇIKLADIĞI KAZANIMLARA UYGUN’’

    8.sınıf I.Dönem Fen ve Teknoloji Merkezi Ortak Sınav’ının, MEB’in daha önce açıkladığı sınırlamalara ve kazanımlara uygun olduğunu söyleyen Bahçeşehir Okulları Fen Ve Teknoloji Bölüm Başkanı Senem Ertün, ‘’Sınavda iki tane ayırt edici soru bulunmaktadır. Sınavda; Hücre Bölünmesi ve Kalıtım ünitesinden 11, Kuvvet ve Hareket ünitesinden 9 soru sorulmuştur. Birinci ünite soruları ağırlıklı olarak Kalıtım konusundandır. Bu üniteyle ilgili sorular çoğunlukla bilgiyi yorumlamaya dayanmaktadır. Sınavda Kaldırma Kuvvetinden çıkan sorular ağırlıklı olarak deney ve gözleme dayanmaktadır. Sınavın çelişkiye neden olan sorusu Kaldırma kuvveti konusundan gelmiştir. K,L ve M düzeneklerinden oluşan soruda L düzeneğinde yapılan ölçüm doğru ise M düzeneğindeki ölçüm doğru olamaz, M düzeneğinde yapılan ölçüm doğru ise L düzeneğindeki ölçüm doğru olamaz. Bu durumda L ve M aynı anda doğru olamayacağı için aynı seçenek içinde kullanılması öğrencilerde çelişkiye neden olmuştur’’ diyerek fen ve teknoloji alanındaki soruları değerlendirdi.

    “DOĞU AKDENİZ ELEYİCİ OLDU”

    Sınavın MEB müfredat ve kazanımlarına uygun olduğunu belirten Bahçeşehir Okulları Sosyal Bilgiler Bölüm Başkanı Ferda Gençel, ‘’Soru kökleri açık, anlaşılır ve çelişkiye yer vermeyen ifadelerden oluşmuştur. T.C. İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük soruları geçen yıllara göre kıyaslandığında daha uzun, öncüllü soru sayısının daha fazla ve zorluk derecesinin daha yüksek olduğu söylenebilir. Sınavda olumsuz soru köküne ait 6 soru vardır. Çeldirici seçeneklere yer verilmesi soruların zorluk derecesini arttırmıştır. Sınav üniteler arası ilişkilendirmeye dayalı sorulardan oluşmaktadır. Sınavda öğrencilerin coğrafya bilgisini ölçen Ege Adaları ve Mısır’ın geçtiği soru, sınavın en ayırt edici sorusu olmuştur. Mustafa Kemal’in Milli Mücadele’de halkı organize etmesine yönelik olan soru da çeldirici güçlü olduğundan öğrencilerin hata yapabileceği sorulardan biridir. Ayrıca Misakımilli ile ilgili kavram bilgisini sorgulatan soru ile Manastır şehrinin Mustafa Kemal üzerindeki etkisine yönelik olan soru, öğrencilerin hata yapabileceği sorulardandır’’ diye konuştu.

    ‘’KARŞILIKLI KONUŞMA VE OKUDUĞUNU ANLAMA BECERİLERİNİ ÖLÇER NİTELİKTEKİ SORU SAYISI FAZLAYDI’’

    2015-2016 eğitim ve öğretim yılı 1. Dönem Merkezi Ortak Sınavı İngilizce sorularının dağılımları ve kazanımlarının Milli Eğitim Bakanlığı tarafından açıklanan kazanımlara ve müfredata uygun olduğunu dile getiren Bahçeşehir Okulları Yabancı Diller Bölüm Başkanı Orçun Barış, ‘’2015-2016 Eğitim ve Öğretim yılının 1. Döneminde uygulanan Merkezi Ortak Sınav’da karşılıklı konuşma ve okuduğunu anlama becerilerini ölçer nitelikte soruların ağırlıkta olduğu gözlemlenmiştir. Bu sorular ayrıntılı bir şekilde incelendiğinde, birinci üniteden teklif ve davetleri anlayıp kabul veya reddetme kalıplarını kullanabilme yetileri sorgulanmıştır. İkinci üniteden günlük yaşam ve rutin aktiviteler ile tercihleri olumlu ya da olumsuz yönde ifade edebilme becerisi ölçülmektedir. Üçüncü üniteden ise yemek tariflerini, yemek yapım aşamalarını ve kelime bilgisini sorgulayan sorular mevcuttur. Soru dağılımlarına bakıldığında ağırlıklı olarak birinci ve ikinci ünitenin test edildiğini gözlemlediğimiz sınav orta güçlükte hazırlanmıştır. Test edilen kazanımlar ve soru dağılımı aşağıdaki tablodaki gibidir’’ dedi.

  • “Yatırımcı, Hayali Gerçeğe Göre Daha Pahalıya Satın Alıyor”

    Coldwell Banker Türkiye Ülke Başkanı Dr. Gökhan Taş, gayrimenkul projelerinde en önemli tercih kriterlerinden birinin ulaşım olduğunu belirterek, “İnsanlar, (2 sene sonra buraya metro gelecek, AVM yapılacak) denildiğinde, o projeye, varolan inşaatı bitmiş gayrimenkulden daha fazla para vermeyi göze alıyor’’ dedi.

    Gayrimenkul alırken, alıcının ne istediğini ve neye ihtiyacı olduğunu iyi belirlemesi gerektiğini belirten Coldwell Banker Türkiye Ülke Başkanı Dr. Gökhan Taş, ‘’Risk almayı sevmeyen gayrimenkul yatırımcısı, kentin merkezinden gayrimenkul almalı. Çünkü orta ve uzun vadede buralarda fiyatlar değişmez ve getirisi dövizden de, faizden de daha fazla olur’’ dedi.

    Daha yüksek kar beklentisi olanların ise kentin çeperinde bulunan ve metro, metrobüs gibi ulaşım yatırımlarıyla gelişmesi beklenen yerlere yönelmesinin doğru olacağını ifade eden Taş, “Ortalama faizler yüzde 10 iken kent merkezindeki gayrimenkul fiyat artışı yüzde 25-30 arası olursa, toplu ulaşım projelerinin yapılacağı yeni oluşmuş bölgelerdeki kar getirisi yaklaşık yüzde 40-45’i bulur. Ulaşımın mevcut olduğu yeni yapılanan yerlerde ise yüzde 75-80’i bile bulabilir. Kısa vadede kar elde etmek isteyen kent çeperlerine gitsin. Uzun vadede, risksiz kar elde etmek isteyen merkezde kalsın” diye konuştu.

    “FİYATLAR BOSTANCI’DA YÜZDE 20, GAZİOSMANPAŞA’DA YÜZDE 80 ARTAR”

    Gökhan Taş, kent merkezine göre, kent çeperlerinde gayrimenkul fiyatlarının çok daha fazla yükselme eğiliminde olduğuna işaret ederek, ‘’Eğer Bostancı’da kentsel dönüşümden sonra emlak fiyatları yüzde 20 artacaksa, örneğin Gaziosmanpaşa’da yüzde 80 artar’’ ifadelerini kullandı.

    Kentsel dönüşümle en fazla değerlenecek yerlerin Gaziosmanpaşa, Esenler, Sarıgazi, 3’üncü köprü aksında kalan Zekeriyaköy, Kemerburgaz, Arnavutköy gibi lokasyonlar olduğunu belirten Gökhan Taş, “Buralar, kentsel dönüşümle yatırımcılara en büyük karları bırakma ihtimali bulunan yerler. Büyük kar etmek isteyen yatırımcı buralara yönelsin” dedi.

    Gayrimenkul yatırımcısının tamamlanmış, kullanıma hazır gayrimenkuller yerine, proje aşamasındaki ve altyapı yatırımlarıyla değerleneceği vaadi olan gayrimenkul projelerine daha büyük paralar ödemeyi göze aldığını anlatan Gökhan Taş, “Gayrimenkul projelerinde en önemli tercih kriterlerinden biri ulaşım. İnsanlar, (2 sene sonra buraya metro gelecek, AVM yapılacak) denildiğinde, o projeye, varolan inşaatı bitmiş gayrimenkulden daha fazla para vermeyi göze alıyor. Hayali, gerçeğe göre daha pahalıya satın alıyorlar” diye konuştu.

  • Araştırmaya Göre En Beğenilen GSM Markası Turkcell

    Lovemarks araştırmasına göre en beğenilen GSM operatörü seçilen Turkcell oldu. Şirket adına ödülü, düzenlenen gecede Turkcell Marka ve İletişim Pazarlama Direktörü Bahar Uçanlar aldı.

    MediCat ve Ipsos tarafından sekizinci kez belirlenen Lovemarks 2015’te kez Türkiye’nin en sevilen markalara ödülleri Brandweek İstanbul kapsamında düzenlenen törenle verildi. Tüketiciyle birebir yapılan görüşmeler sonucu belirlenen araştırmada Turkcell, GSM operatörü kategorisinde en sevilen marka seçildi. Turkcell, GSM kategorisinin ölçümleme yapılan yedi yıldır ödülün sahibi oldu.

    Lovemarks araştırması tüm Türkiye’yi temsil edecek şekilde 12 ilden 15-55 yaş arası 2 bin kişiyle bilgisayar destekli telefon görüşmeleri yaparak gerçekleştiriliyor. Böylece farklı sektörlerde tüketicilerin en beğendiği markalar gün yüzüne çıkıyor. Bu yıl 21 kategorinin olduğu araştırmada yine en sevilen GSM markası olarak ödül alan Turkcell’le birlikte diğer sektörlerden Türkiye’nin önde gelen markalara da ödüllerini aldı.

    “MÜŞTERİLERİMİZİN MEMNUNİYETİ BİZİM İÇİN İLK SIRADA”

    Lovemarks 2015’in en iyilerine ödüllerinin verildiği törene Turkcell adına Turkcell Marka ve İletişim Pazarlama Direktörü Bahar Uçanlar katıldı. En sevilen GSM markası ödülünü aldıktan sonra yaptığı konuşmada Uçanlar; “Turkcell kurulduğu günden bu yana müşterilerimizin memnuniyeti bizim için her zaman ilk sırada yer aldı. Tüm çalışmalarımızı müşteri memnuniyeti odağı ile gerçekleştirdik. Böyle büyük bir pazar araştırmasının sonucunda müşterilerimizin bizi sevdiğini, güvenilir ve samimi bulduğunu bilmek mutluluk veriyor. Müşterilerimizin beğenisini daha da yükseğe taşımak üzere onlara sunduğumuz her türlü hizmeti en iyi şekilde yerine getirmeye devam edeceğiz. Umuyoruz ki önümüzdeki senelerde ’iletişim hizmetleri’ kategorisi eklenir ve bu alanda ödülü alan biz oluruz. Bu çok değerli ödülü bize layık gördükleri için Turkcell adına herkese çok teşekkür ediyorum” dedi.

  • (Özel) Patatesin Fiyatı Geçen Yıla Göre Yarıya Yarıya Düştü

    Fiyatının yüksek olması nedeniyle zaman zaman ithal edilmesi bile gündeme gelen patatesin güz hasadı İzmir’in Ödemiş ilçesinde başlarken, üreticiler bu yıl fiyatların düşük olmasından dert yandı. Fiyatları 5 TL’ye yükselen ve hükümet yetkilileri tarafından yapılan açıklamalarla ithal edilmesi gündeme gelen patatesin güz dönemi hasadı başladı. Patates diyarı Ödemiş ilçesinde üreticiler ayrı bir heyecan yaşadı. Yılda iki kez mahsulü alınan ürünler için hummalı bir çalışma içerisine girilirken, fiyatlarda vatandaş bu yıl umduğunu bulamadı. Geçen yılın tersine bu yıl fiyatlar yarı yarıya düşerken, güz patatesinin toprak altı fiyatı ise 1 TL olarak belirlendi. Bu fiyatların market ve manavlarda kilo fiyatının 1.50 ve 2 TL arasında olduğu gözlendi. Sezonun 10 güne kadar tamamen açılacağını ifade eden üreticiler, Ocak ayı ortalarına kadar hasadın devam edeceğini belirtti.

    Üreticilerden Bülent Gördesli, üreticinin şuan para kazanmadığını anlatarak fiyatların düşük olduğunu söyledi. Gördesli, hasat sezonunun ilk günlerini yaşadığını belirterek, “Geçen Ağustos ayında ekimini yaptığımız patatesleri hasat etmeye başladık. Marabel cinsi olan patatesler 4 ay gibi bir sürede yetişti. Ovada hasat sezonu ilk günlerini yaşıyor. Bugün 3 ton ile 4 ton arası ürün alıyoruz. Raf ömrü kısa ve çok taze olduğu için çuvallama yerine kasalama yaparak ürünümüzü hale gönderiyoruz. Bugün Ödemiş’te patatesin kilosu toprak altı 50 kuruş” dedi.

    PATATES ÜRETİMİ TÜRKİYE GENELİNDE ARTTI

    Bülent Gördesli, geçen yıl fiyatların yüksek olması nedeniyle üreticilerin memnun olduğunu aktararak şöyle konuştu: “Geçen yıla göre gerek ilçemiz gerek Türkiye’de patates üretimi çok fazla. Bunun nedeni gerek güz, gerek bahar dönemlerinde patatesin para etmesinden dolayı şuan plansız bir üretim ile de karşı karşıyayız. Geçen yıl güz hasadı dönemimiz toprak altı kilo fiyatı 1 TL’den açıldı, 1 TL’den kapandı. Geçen yıl üreticinin yüzü gülerken bu yıl ancak yaptığı masrafı geri alıyor üzerine kâr yapamıyor. Ocak ayı ortalarına kadar sürecek hasat sezonunda fiyatların artması ihtimalini görebiliyoruz. Tohumculuk sektörü şuan için başlamadı. İlçemiz de tohumculuk sektörü açıldığı farklı illerle alış veriş başladığında patateste toprak altı fiyatlar biraz artış gösterebilir. Ancak 50 kuruştan aşağıya gerilemesini asla istemiyoruz. Geçen yıl hem fiyatlar güzeldi hem de ürün daha verimliydi. Normal bir tarladan dönümde en aşağı 4 ton ürün alabilirken bugün en iyi tarladan 4 tonu zorluyoruz.”

    YETKİLİLERE YURT DIŞI ÇAĞRISI

    Gördesli, bu dönemde 2 bin TL’ye varan masraf olduğunu anlatarak sözlerini şöyle sürdürdü: “Bunun içinde bizi en çok zorlayan mazot, gübre ve ilaç girdileridir. Dört ay boyunca yaptığımız sulama, yaktığımız elektrik, işçiliği de eklediğimizde fiyatlar bugün için kurtarıcı yüz güldürücü değil. Bugün hasadını yaptığımız ürünleri İzmir, Manisa, Aydın’a gönderiyoruz. Önümüzdeki günlerde İstanbul’a göndermeye başlarız. Ancak belirttiğimiz gibi Türkiye genelinde ve ilçemizde üretim çok fazla onun için yurt dışı ihracatı önemlidir. Yurt dışına ürün gönderirsek fiyatlarda artış sağlayacak üreticinin yüzü gülecektir. Yetkililerimizden üreticimizin mağdur olmaması için sezon içinde yurt dışı ihracat kapılarının açılmasını talep ediyoruz. Bereketli bir sezon, çiftçimizin, esnafımızın kazanacağı yüzlerin güleceği bir sezon olsun.”

  • Yozgat’ta İlk Açılan Sandık Sonuçlarına Göre AK Parti Önde

    Yozgat şehir merkezinde ilk açılan 32 sandık sonucuna göre 9 bin 676 geçerli oyun 5 bin 568’ni AK Parti alırken, bin 878 MHP, CHP 478, HDP 58 oy aldı. Bağımsız Milletvekili Adayı Lütfullah Kayalar ise bin 476 oy aldı. Diğer partilere de 116 oy çıktı.