Etiket: Google’dan

  • Türk Telekom Selfy ve Google’dan ortak proje

    Türk Telekom’un gençlik markası Selfy yenilendi. Yenilenen Selfy ilk projesini Google ile gerçekleştirdi. Dünyada ilk defa bir telekom şirketi ile yapıldığı belirtilen proje kapsamında mobil aboneler; aylık ses, SMS ve internet hakkının yanında aylık Google Play Kredisine sahip oluyor.

    Türk Telekom’un gençlik markası Selfy, yenilendi. Bu kapsamda yenilenen Selfy ilk projesini Google ile ortak bir proje geliştirerek, ’Selfy Google Play Tekliflerini’ hazırladı. Dünyada ilk defa bir telekom şirketi ile yapılan proje kapsamında mobil aboneler; aylık ses, SMS ve internet hakkının yanında aylık Google Play Kredisine sahip olacak.

    Yapılan açıklamada, şirket, ’Selfy Google Play Teklifleri’ ile Google Play üzerinden yapılacak tüm alımlarda geçerli olmak üzere müşterilerine ’Google Play Kredisi’ sunacak. Dünyada ilk olduğu belirtilen uygulamadan hem mevcut Selfy müşterileri hem de Türk Telekom’a yeni gelen Selfy müşterileri yararlanabilecek. Tekliflerde yer alan Google Play Kredisi, tüm Google Play üzerinden yapılacak uygulama alımları ve oyun içi / uygulama içi alımlarda geçerli olacak. Android işletim sistemli akıllı telefon kullanıcılarını hedefleyen şirket, bu projeyi bir reklam filmi ile de destekleyecek. Türk Telekom tekliflerine gelen müşteriler, Google Play üzerinden yapacakları tüm satın alımlarda geçerli Google Play Kredisi kazanacağı kaydedildi.

    Türk Telekom Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Hakan Dursun, konu ile ilgili açıklamasında, “Kampanyada göz önünde bulundurduğumuz ilk şey kullanıcıların kendi hayatları ve bu hayatın kendine has kurallarıydı. Hayatın içinde bütün kurallar belirlenmişken, bu kuralların dijital dünyada geçerli olmaması, Selfy markasının yeni dünyasının çıkış noktası oldu. Kullanıcıların belirli kalıplar içinde yaşamak istememeleri ve internette kendilerine ait bir dünya yaratıp orada istedikleri kişi olabilmeleri, işin felsefesini oluşturdu. Yeni kampanyada, kuralların baştan yazıldığı bir mecra olan dijital dünyayı sahiplendik. Her şey, kullanıcıların internette kendilerini en iyi ifade ettikleri profilleri üzerinden kreatif bir dille anlatıldı. Selfy’lilerin çerçeveler içindeki kendi profil fotoğrafları Selfy olarak adlandırıldı ve gerçek hayatla bir araya getirilerek, dijital entegrasyon gerçekleştirildi. Tüm bu süreç neticesinde yeni kampanyada Selfy’liler, yanı başlarındaki Selfy’leriyle hem kendilerini içlerinden geldiği gibi ifade edebiliyorlar, hem de özgürce kurallarını koyabiliyorlar. Ayrıca Google ile hazırladığımız proje ile mobil oyun pazarını büyütecek yeni alanlara yöneliyoruz. Abonelerimiz bu proje kapsamında dünyada ilk kez; aylık ses, SMS ve internet hakkının yanında aylık Google Play Kredisine sahip oluyor” dedi.

  • Google’dan 40 dilde çeviri yapabilen kulaklık

    Dünyanın teknoloji devi şirketlerinden Google, 40 dilde simultane çeviri yapabilen kulaklığını tanıttı.

    Dünyanın teknoloji devi şirketlerinden Google, Kaliforniya’nın San Fransisco şehrinde düzenlenen etkinlikle 40 dilde çeviri yapabilen kulaklığını tanıttı. Google Üretim Müdürü Justin Payne, San Fransisco Caz Merkezi’nde yeni model akıllı telefonları, mini kamera ve kulaklığı tanıttı. Tanıtımda 40 dilde çeviri yapabilen Pixel Buds adlı kablosuz kulaklık dikkat çekti. Payne’in tanıtımını gerçekleştirdiği kulaklık, tercüman olmadan 40 dilde iletişim imkanı sunuyor. Bu kulaklıklar şimdilik yalnızca Google’ın akıllı telefonu Pixel modelleri ile uyumlu olarak çalışacak. Kulaklığın fiyatı ise ABD’de 160 dolar olarak belirlendi. Pixel Buds’ın Türkiye’de satışa çıkıp çıkmayacağı açıklanmadı.

  • Google’dan 29 Ekim’e özel doodle

    Google ana sayfasında “doodle” olarak adlandırılan logoda 29 Ekim Cumhuriyet Bayramına özel olarak, “Google” yazısında “o” harfi yerinde dalgalanan Türk Bayrağı görülüyor.

    Doodle uygulamaları, dünya ülkeleri için önemli gün ve tatillere, kültürel olaylara ve tarihte yer alan önemli kişilere, bu platformda yer vererek dikkati çekmeyi amaçlıyor. İnternet kullanıcıları, bu özel tasarımlı logonun üstüne tıklayarak, o güne, kişiye ve konuya özel, daha ayrıntılı bilgilere erişebiliyor. 29 Ekim Cumhuriyet Bayramına özel bir doodle yayınlayan doodle yayınlayan google, Türkiye sayfasında Türk Bayraklı logoya yer verdi.

  • Katil eşler, hangi durumlarda cezalarında indirim olacağını Google’dan araştırıyor

    İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Toplumsal Farkındalık ve Sanat Kulübü ‘Kadına Şiddette Ceza İndirimi ve Kadınların Özsavunması’ başlıklı bir etkinlik düzenledi. Fatma Altınbaş Konferans Salonunda yapılan etkinliğe Avukat Feyza Altun konuşmacı olarak katıldı.

    Kadın cinayetlerinde ‘İyi hal indirimi’ ve ‘Haksız tahrik indirimi’ uygulanmasına karşı olduğunu söyleyen Avukat Altun, dava süreçlerinde yapılan indirimlerin tepki topladığını ve kamuoyundan gelen bu tepkilerin işe yaradığını belirtti.

    “Google’dan hangi hallerde indirim alacağına bakıyordu”

    “Eşine onu kızdıracak söz söylediği için kadın öldürülürse indirim uygulanmamalı” diyen Altun, “Toplumsal dönüşüm gerektirse de davalarda indirimlerin uygulanmaması kadın cinayetlerinde caydırıcı olacaktır. Örneğin bir davada karısını öldüren kocanın hangi hallerde indirim alırım diye Google’dan araştırma yaptığını gördük. Artık bu indirimler kanun maddesi olmaktan çıkıp kötü niyetle kullanılmaya başlandı. Eşlerini, sevgililerini, nişanlılarını veya kendilerini reddeden kadınları öldüren erkekler tarafından cezasızlık hali olarak alınıyor” dedi.

    Yasaların erkekler tarafından hazırlandığını o yüzden eril olduğunu ifade eden Altun, “Bu durumda yasalar daha çok erkeği koruyan, erkek bakış açısıyla yapılmış oluyor. Düşünün ki yakın zaman kadar ‘adam öldürme’ suçu vardı bu daha sonradan ‘insan öldürmeye’ döndü. Bu sebep kanunları ve kararları kadın hâkimler uygulasa dahi yasalar erkek egemen olunca dava sonuçları erkekler lehine çıkıyor. Bunun için biz mücadele etmeliyiz, tepki çok önemli ve yerini de buluyor” diye konuştu.

    “Kadınlar erkeklerin mülkiyeti değildir”

    “Siyasilerin söylemleri çok önemli çünkü halkımızın örnek aldığı ve çok sevdiği siyasetçiler var” diyen Altun sözlerine şöyle devam etti;

    “Yasaların indirim uygulanmadan bilfiil uygulanması ayrıca caydırıcı olacaktır. Ayrıca daha küçük yaştan itibaren anasınıfında, ilkokulda kadın erkek eşitliği ve cinsel eğitimlerin verilmesi gerekiyor ki kadın ve erkek hem kendi bedenini bilsin hem de karşısındakiyle daha bedeni bir ilişki kurabilsin. Bunların yanında kadınların erkeklerin mülkiyeti olma halinden vazgeçildiği zaman şiddet tabii ki de azalacaktır.”

    Konuya ilişkin açıklama yapan İstanbul Kemerburgaz Üniversitesi Sosyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Banu Kavaklı Birdal, “Kadına yönelik şiddetin, erkeklerin kıskançlık sebebiyle ya da cinnet getirip yaptığı münferit olaylar değil; toplumsal cinsiyet eşitsizliğinden kaynaklanan sistematik bir sorun olduğunu söyledi.

    “Medya kadına şiddet haberlerinde daha duyarlı olmalı”

    Toplumsal bir sorunla karşı karşıya olduğumuzu belirten Birdal, “Kadına şiddetle toplumsal bir şekilde mücadele etmek gerekiyor. Basında bu haberlerin verilişiyle ilgili kullanılan dilden tutun da, mahkemelerde bunlarla ilgili verilen kararlara, toplumsal reddin ne şekilde uygulandığına kadar çok geniş bir alanda değerlendirilmesi gereken bir durum alsında. Kadına şiddet hiç kapanmayan ve gittikçe derinleşen bir yaradır” dedi.

    Kadına şiddet haberlerin medyada yer almasının farkındalık açısından olumlu olabileceğini fakat kullanılan dilin yanlış olduğunu dile getiren Birdal, “Görünür olma farkındalık olması açısından olumlu olarak değerlendirilebilir ama kullanılan dilde ciddi sorunlar görüyoruz. Yargılayıcı ve sanki kadının mutlaka bir sorumluluğu varmış gibi bir yaklaşım toplumsal algıyı olumsuz etkileyen şeyler. Örneğin haberde erkek şiddetine uğramış bir kadının açık adresi verilebiliyor, medeni hali eğer boşanmışsa bu altı çizilerek belirtiliyor. Kadının bedeni, yaralanmış, örselenmiş hali, pervasızca mahremiyet ihlal edilerek paylaşılıyor. Son kertede en temel hak olan yaşama hakkı kadınların elinden alınmış oluyor” açıklamalarında bulundu.

    “Hukuki uygulamalar toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştiriyor”

    Hukuki uygulamaların toplumsal eşitsizliği derinleştirdiğini ve kadınların aleyhine uygulandığını söyleyen Birdal sözlerine şöyle devam etti;

    “Sonrasına baktığımızda daha acı bir tablo var aslında çünkü hukuki uygulamaların toplumsal cinsiyet eşitsizliğini derinleştiren ve kadınların aleyhine uygulandığını görüyoruz. Kadın katillerine uygulanan ‘Haksız tahrik ve iyi hal indirimi’nin öz savunma hakkını kullanan kadınlara uygulanmadığını görüyoruz. İnsanların hayatı tehlikeye girdiğinde, süregelen bir şiddet, baskı söz konusu olduğunda öz savunma kanunen tanınmış bir haktır. Bu sadece saldırıya uğrayan kişi için değil etrafındakiler için de bir yükümlülüktür aslında. O yüzden otobüste bir kadına şort giydiği için biri saldırdığında insanların duyarsız kalmaması, izlememesi gerekiyor.”

    Son olarak kadına şiddeti önlemenin mümkün olduğunu belirten Birdal, “Kadına şiddeti önlemek mümkün, yapılacak çok şey var. Feminist Hareketin, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun ve benzer sivil toplum kuruluşlarının bunu dillendirmesi, canlı tutması ciddi etki yaratıyor. Ama sistematik bir sorunla karşı karşıyayız, kendisini eğitimden tutun da yargıya kadar yeniden üreten cinsiyetçi yapı söz konusu. Öncelikle zihniyet değişikliğine ihtiyaç var, kadın ve erkekleri eşit vatandaşlar olarak gören bir yaklaşımla ancak ilerleyebiliriz” dedi.