Etiket: Göndermesi

  • AK Partili Denizli Teşkilatından 2023’lü dolar göndermesi

    AK Parti Denizli İl Teşkilatı, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ’dövizi Türk Lirasına’ çevirin çağrısının ardından dolarlarını bozdurdu. AK Parti İl Başkanı Filiz, Türkiye’nin hedefinin 2023 olduğunu, bu hedeften korkanlara, 2 bin 23 dolar bozdurarak karşılık verdiklerini söyledi.

    AK Parti Denizli İl Başkanı Necip Filiz ve partililer, Cumhurbaşkanın ‘dolar bozdurun’ çağrısına uyarak, dövizlerini bozdurdu. Bayramyeri Meydanında buluşan partililer, ellerindeki dövizlerle Denizli halkına çağrıda bulunarak ekonomiye sahip çıkılması gerektiğini ifade etti. AK Partililer, yanlarında getirdikleri dolarları da döviz bürosunda bozdurarak Türk Lirası’na çevirdi.

    Açıklamasında İl Başkanı olarak 2 bin 23 dolar bozduracağını belirten Filiz, Türkiye’nin hedefinin 2023 olduğunu, bu hedeften korkanlara, 2023 dolar bozdurarak karşılık verdiklerini söyledi.

    Filiz, “Bugün burada bulunmamızın sebebi,döviz spekülasyonu ile ekonomimizi çökertmeye çalışıyorlar. Hükümetimiz, gereken yeni önlemleri almıştır ve almaya devam etmektedir. Piyasada durgunluk olduğunu görüyoruz. Durgunluğun bu provokatif etkenlerden kaynaklandığını da biliyoruz. Eğer bu döviz üzerindeki dalgalanma, yani Türk Lirasının değer kaybı, Türkiye’nin yapısal sorunlarından kaynaklanıyor olsaydı, durum ciddi olarak değerlendirilebilirdi. Ama özellikle Türkiye dışındaki gelişmelerden ve döviz üzerindeki bir takım spekülatif hareketlerden kaynaklanmıştır. Algılarını ekonomimizin çökmeye çalıştığını göstermeye çalışıyorlar. Biz bunları çok açık ve seçik görüyoruz. Ama inanın bunu yapamayacaklar” dedi.

    Tankın altına yatarak darbeye izin vermeyen Türkiye milletinin bu tür oyunlara da izin vermeyeceğini belirten Filiz, “Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın doların yükselmesine karşı, doların bozdurulması yönündeki talimatları üzerine insanlarımız döviz bürolarına, dolar almak için değil, döviz bozdurmak için koşuyor. Herkes kendi imkanınca bu seferberliğe destek oluyor. Vatandaşlarımız dövizlerine bozdurarak, Türk Lirası’nın değer kaybının önlenmesi için piyasaları rahatlatmaya çalışıyor. Bu adımları atınca birilerinin oyunu bozulacak. Bunlar önce de bunu yaptı. 2007’de de aynı şeyi yaptılar. Ama başarılı olamadılar, olamayacaklar. Bugün burada, AK Parti Teşkilatı olarak, her şeyden önce bir vatandaş olarak, ülkemizde olan sıkıntılara, algı operasyonlarına son vermek için, devletimizin yanında, Türk Liramıza sahip çıkıyoruz. Dövizlerimizi bozduruyoruz” diye konuştu.

    Konuşmaların ardından AK Partili yöneticiler ve üyeler döviz bürosuna giderek dolarlarını Türk Lirasına çevirdi. Başkan Filiz, çıkışta makbuzunu göstererek, “doları bozduruyoruz, oyunları bozuyoruz” şeklinde seslendi. Çok sayıda partilinin katılımı nedeniyle döviz bürosunda yoğunluk yaşandı.

  • Gençlerden FETÖ’ye ‘maklube’ göndermesi

    Fethullahçı Terör Örgütü’nün 15 Temmuz akşamı yaptığı darbe girişiminin ardından başlayan demokrasi nöbetinin beşinci gününde de devam ediyor. Gece ve gündüz süren nöbette gençler tarafından dikkat çeken bir pankart açıldı.

    Denizli’de, FETÖ’nün 15 Temmuz akşamı yaptığı darbe girişimine karşı tüm milli irade birlik oldu. Çınar Meydan’ında toplanan vatandaşlar gece gündüz nöbet tutmaya devam ediyor. Bu akşam meydanda bulunan bir binanın cephesine üzerinde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Binali Yıldırım, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin resimleri aynı pankart üzerinde asıldı. Üzerinde “Milli iradenin üstünde hiçbir, güç yoktu” yazılan pankartın çok sayıda vatandaş tarafından fotoğrafı çekildi.

    Her kesimde vatandaşın katıldığı nöbette özellikle gençlerin katılması dikkat çekiyor. Gençlerin açtığı başka bir pankartta ise Fethullahçı Terör Örgütüne ‘makbule’ yemeği üzerinden gönderme yapıldı. Üzerinde “Darbe yapmak, maklube yapmaya benzemez” yazılı pankart gençler tarafından açıldı.

    Öte yandan demokrasi nöbetine Denizli Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Zolan, Merkezefendi Belediye Başkanı Muhammet Subaşıoğlu, Denizli Ticaret Odası Başkanı Necdet Özer, Pamukkale Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hüseyin Bağcı ve çok sayıda STK temsilcisi Çınar Meydan’ında nöbet tutmaya devam ediyor.

    Nöbette meydandaki vatandaşlara seslenen Denizli Belediye Başkanı Osman Zolan, “Beş akşamdır gözünüzü kırpmadan, yorulmadan, demokrasi için, iradenize sahip çıkmak için buradasınız. Esas, ben sizinle gurur duyuyorum. Yanımızdan hiç ayrılmadınız. Bize millet yeter. Yeter ki, siz olun, bu meydanları siz doldurun. Buranın sahibi sizsiniz. İradenize sahip çıkıyorsunuz. Allah’ın izniyle işin sonuna doğru, işin güzelliğine doğru yaklaşıyoruz. Ama hiçbir zaman gaflete, boşluğa düşmeyeceğiz. Hep uyanık olacağız. Çünkü bu vatan, bize bedelsiz gelmedi. Canımız ve kanımız pahasına verilmiş bu emaneti, sonuna kadar, yere düşürmeden bizden sonra gelenlere teslim edinceye kadar, koşmaya, durmamaya ve vatanımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

  • Başbakan Yıldırım’dan Kılıçdaroğlu’na ‘Başbakanlık’ Göndermesi

    Başbakan Binali Yıldırım, başbakanlığını İzmirlilere borçlu olduğunu belirterek, “İzmir beni belediye başkanı seçmedi. Demek ki uzağı görüyorlar İzmirliler. Bir teşekkürüm daha var. Ana muhalefet partisi lideri, ‘İzmir başbakan çıkaracak’ dedi. Onu da mahcup etmedi. Onun için de teşekkür ederim” diye konuştu.

    AK Parti Genel Başkanı ve Başbakan Binali Yıldırım, İzmir temaslarını sivil toplum kuruluşları ile bir araya geldi. Buluşmaya Milli Savunma Bakanı Fikri Işık, İzmir Valisi Mustafa Toprak, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, AK Parti İl Başkanı Bülent Delican, milletvekilleri ve çok sayıda STK temsilcisi katıldı.

    Siyaset kurumunun STK ile irtibatını kesmesinin toplumla irtibatını kesmesi olacağına dikkat çeken Başbakan Binali Yıldırım, STK’ların demokrasinin olmazsa olmazı olduğunu ve AK Parti olarak sivil toplum kuruluşlarıyla sürekli yakın olduklarını söyledi.

    İZMİR’E ÖVGÜLER

    İzmir’in sadece bugün değil, tarihin her döneminde önemli bir şehir olduğunu belirten Başbakan Yıldırım, “Türklerin Anadolu topraklarına geldikleri ilk yıllardan beri çok partili hayata geçişle devam etmiş ve İzmir işgali de bütün dünyaya duyuran öncü şehir olmuştur. Bununla da kalmamış İzmir, bağımsızlığımızın Kurtuluş Savaşı’nın zafer ilan edildiği yer olmuştur. İktisat Kongresi boşuna burada toplanmadı. Hatta cumhuriyet kurulmadan toplandı ve burada Türkiye’nin gelecek 10 yılının kararları alındı. Bizi 1950’lere taşıyan devlet ağırlıklı kalkınma modelinin kararının verildiği şehir İzmir’dir. Çok partili hayatın başladığı şehir de İzmir’dir. Demokrasi şehidi Adnan Menderes için de siyasi hayatında İzmir’in önemli yeri vardır” diye konuştu.

    “CUMHURBAŞKANIMIZA HAKSIZLIK ETTİLER”

    Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın başbakan olduğu dönemde de en fazla önem verdiği ilin İzmir olduğunu belirten Yıldırım, “Ne yazık ki hiç söylemediği bir sözü ucuz siyasetle Cumhurbaşkanımıza ad ettiler ve ona haksızlık ettiler” dedi.

    STK buluşmasında bir şehit ailesinin de bulunduğunu dile getiren Yıldırım, onların bütün şehit anne ve babalarını temsil ettiğini ve herkesin rahat olmasını, terörün biteceğini ifade etti.

    “ÇÖZÜM, TERÖR ÖRGÜTÜNÜN MİLLETLE DEVLET ARASINDAN DEFOLUP GİTMESİDİR”

    Operasyonların Türkiye’ye huzur gelmedikten sonra bitmeyeceğini vurgulayan Başbakan Yıldırım, şöyle konuştu:

    “Açıkça söylüyorum bu operasyonların bitmesi için 3 şey lazım. Bu katil terör örgütü ne zaman sivilleri, yaşlıları, gençleri göz kırpmadan öldürmekten vazgeçerse, ne zaman askere, polise, koruyucuya silah doğrultup onları şehit etmekten vazgeçerse, ne zaman Anadolu topraklarında vatandaşımızın huzur ve güven içinde yaşaması tam olarak mümkün olursa o zaman bu operasyonlar bitmiş olacak. Eğer bu terör örgütü bu boş hayallerin peşinde devam ederse, ülkeyi bölme heves ve hayalinden vazgeçmezse operasyonlar asla ve asla bitmez. Çözüm, terör örgütünün milletle devlet arasından defolup gitmesidir. O bölgedeki insanlara şunu diyorum; terör örgütünün sizin gibi sorunu yok, sizin sorununuz asıl terör örgütüdür. Başınızın en büyük belasıdır, bu beladan da sizi kurtaracağız diyorum.”

    “YAPTIKLARINA PİŞMAN OLACAKLAR”

    Terör örgütünün siyasi uzantılarının kimler olduğunu bildiklerini belirten Yıldırım, “Dışarıdan destek olanları biliyoruz. Ama bunlar da gelip geçecek. Bu ülkeye, bu aziz millete karşı bu aymazlığı yapanlar yarın bu milletin yüzüne bakamayacaklar. Yaptıklarına pişman olacaklar ve o yaptıkları işler kendilerinin başına da bela olacak” ifadelerini kullandı.

    “BENİ BELEDİYE BAŞKANI SEÇMEDİLER, DEMEK Kİ UZAĞI GÖRÜYORLAR”

    Başbakanlık görevini İzmir’e borçlu olduğunu ifade eden Yıldırım, “İzmir beni belediye başkanı seçmedi. Demek ki uzağı görüyorlar İzmirliler. Bir teşekkürüm daha var. Ana muhalefet partisi lideri; ’İzmir başbakan çıkaracak’ dedi Onu da mahcup etmedi. Onun için de teşekkür ederim. Şehrime karşı sorumluluğum arttı bunun farkındayım. Ama bugüne kadar var gücümüzle çalıştık. Bundan sonrasında da daha fazlasını yapacağımızdan zerre kadar şüpheniz olmasın. Bizim için sıfatlar geçicidir, İzmir’e ve Türkiye’ye hizmet etmek kalıcıdır” dedi.

    “İZMİR’E FAZLASINI YAPACAĞIZ, ŞAHİDİ BAŞKAN KOCAOĞLU”

    65. hükümet güvenoyu aldığında yaptığı teşekkür konuşmasını hatırlatan Yıldırım, “Ben ve arkadaşlarım 79 milyonun başbakanı olacağım. Ama şunu herkes kabul etsin İzmir benim gözbebeğim, bunu da milletim hoşgörüyle karşılar diye düşünüyorum. Çünkü bu şehir bize çok destek verdi. İzmir’i kalkındırmak demek Türkiye’yi kalkındırmak demek. İzmir için daha da fazlasını yapacağız. Bunun şahidi İzmir Büyükşehir Belediye Başkanıdır. Gereğini yapacağız. Önemli olan siyasetler, sıfatlar geçicidir. Önemli olan bir hoş seda bırakmaktır. Bu güzel şehir için ülke için taş üstüne taş koyan herkesten Allah razı olsun” diye konuştu.

    “MİLLETVEKİLİMİZİN BİRİNİN HABERİ OLMAMIŞ”

    İzmir’e bir şey yapılmadığını iddia eden CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay’ı da eleştiren Başbakan Binali Yıldırım, “Geçen yıl bütün olumsuzluklara rağmen 8 milyar ihracat gerçekleştirdik. 2002’den bu yana yaklaşık 9 bin yeni derslik yaptık, 14 bin TOKİ konut yaptı. 445 bin dönüm arazi suyla buluştu, 80 milyon üzerinde fidan diktik. 27 baraj gölet ve çok sayıda tesis hizmete açıldı. Gördes Barajı’yla su problemi kökünde çözüldü. Ege Gelişim Projesi ile önümüzdeki 12 yıl içinde 25 milyar dolar tutarında da tesisler yapılacak. 14 hastaneyi bitirdik, hizmete aldık. 30 ambulans vardı İzmir’de 155’e çıkardık. Bölünmüş yollar yaptık. Milletvekilimizin birinin haberi olmamış. Ben haberi olsun diye söylüyorum, İzmir’e Türkiye’nin en güzel havalimanını yaptık. Yolcu sayısı 2 milyondu bugün 12 milyonu geçti. Konak Tüneli’ni bugüne kadar 10,5 milyon İzmirli kullandı. Tünel bir işe yaramaz diyenlerin kulağı çınlasın. İZBAN Türkiye’nin hatta dünyanın en uzun raylı toplu taşıma sistemidir” şeklinde konuştu.

    İZMİRLİLERE MÜJDE VERDİ

    İzmirlilere müjde de veren Başbakan Binali Yıldırım, şunları söyledi:

    “Çevre yolunu Koyundere’ye kadar uzattık, Menemen’e kadar devam ediyor. Bu yıl içerisinde Çandarlı’ya kadar yap-işlet-devret modeliyle 60 kilometresinin de ihalesini yapacağız. Böylece trafik sıkışıklığı da sona erecek. Aliağa başta olmak üzere o bölge ekonomik hayatın kalbi. Oradaki yükü almak lazım. Güzelbahçe’ye liman standardında bir yat limanı yaptık. Doğalgaz yine İzmir’de 2003’te sanayide, 2006’da konutlarda kullanılmaya başlandı. Tarımsal destekler 3 milyarı, hayvancılık desteği 1,5 milyarı buldu. Çevre yolu bitiyor. Yılan hikayesine dönmüş çevre yolunu yaptık. Bunlar önemli şeyler. Tabii ki görevimiz yapacağız daha fazlasını yapacağız. Ama ihtiyacımız ne birlik, beraberlik, kardeşlik. Bunu sağladıktan sonra önümüzde hiç kimse duramaz. Türkiye’nin potansiyeli büyük, genç ve dinamik nüfusu var. Kimisinde petrol kimisinde doğalgaz var. Ama bizde insan var insan. İnsanın olmadığı yerde ne olursa olsun: Venezuela petrol çıkartıyor sersefil. Irak, Libya zengin toprakları var ama halkları perişan. Çünkü basiretsiz yöneticiler yüzünden, istikrarsızlık yüzünden. Şartlar ne olursa olsun birbirimize olan sevgimiz mutlaka devam etmeli. Hiçbir şey birbirimizi kırıp dökecek kadar kıymetli değildir. Bizi cumhuriyetin 100. yılına taşıyacak muasır medeniyete geçmektir. Güven ve istikrarın olmadığı yerde hizmet de olamaz başarı da olmaz. Elde ettiğimiz nimetin lütfen kadrini kıymetini bilelim. Enerjimizi boşa tüketecek işlere asla ve asla izin vermeyelim.”

    “TÜRKİYE’NİN GÜCÜNÜ KÜÇÜMSEMEYELİM”

    Ankara-İzmir hızlı treninde etap etap ilerlendiğini kaydeden Yıldırım, şöyle devam etti:

    “Herhalde bütün Anadolu’yu dolaşarak 12 saatte gidersin. Ama hızlı trenle İzmirli Ankara’da, Ankaralı İzmir’de 3,5 saatte. Uşak-Turgutlu arasındaki ihale hazırlıkları yapılıyor. İnşallah bir kaza gelmezse 2019’a kadar bitirmek hedef. Böylece İzmir’in hızlı tren hayalini gerçekleştireceğiz. Bu Ankara, bir de İstanbul tarafı 9 milyar. Bu ne anlama geliyor. Türkiye’nin 1950 yılındaki milli gelirinden büyük. Buna benzer birçok projeyi gerçekleştiriyor. Dünyada kriz had safhada ama Türkiye buna rağmen gerçekleştiriyor. Bu rakam 53 ülkenin bir yıllık gayrisafi milli hafızasıdır. Türkiye’nin gücünü küçümsemeyelim. Türkiye büyük bir ülke.”

    “34-35 ARAYA KİMSEYİ ALMAYACAĞIZ”

    Zenginliğin artık doğuya kaydığını ifade eden Yıldırım, “1970’li yıllarda havacılığın merkezi Amerika idi şimdilerde Avrupa. Ama zenginlik artık doğuya kaydı. Ben bakan olarak başladığımda transit sayısı 2 milyondu şimdi 26 milyon. Bu ne demek Türkiye artık doğunun, batının, uzak doğunun buluştuğu merkez oluyor. Böyle bir konumda tabii ki dünyanın en büyük havalimanı Türkiye’de İstanbul’a yakışır. İstanbul’la yarışmak da İzmir’e yakışır. Zaten plakalar da arka arkaya. 34-35 araya kimseyi almayacağız. Onun için İzmirli yatırımcılar, girişimciler, sanayiciler, esnaflar daha çok çalışacaksınız. Daha çok üretmek için bizden ne isterseniz isteyin” dedi.

    Binali Yıldırım, Efes 2016 Birleşik Müşterek Atışlı Tatbikatı’nın da göz kamaştırıcı bir tatbikat olduğunu belirterek, Silahlı Kuvvetlerin gücü ile bir kez daha gururlandığını dile getirdi.

    Yıldırım sözlerini, “Ekmeğimizi böleriz Türkiye’yi böldürtmeyiz. Yolları böleriz, Türkiye’yi böldürmeyiz” diye tamamladı.

    “İZMİR’İ ORTA ÖLÇEKLİ ÜRETİMDE BEŞİNCİ BÖLGE İLAN EDECEĞİZ”

    Milli Savunma Bakanı Fikri Işık ise, İzmir için farklı bir heyecan duyduğunu, İzmir’in başbakan çıkarmış olmasının heyecanını taşıdığı belirtti. İzmir’in Osmanlı ve Cumhuriyet tarihinin en önemli merkezlerinden biri olduğunu işaret eden Işık, “İzmir, Türkiye için çok önemli bir il. Ama en önemli yanı güzel insan yapısı derim, nitelikli insan yapısı derim bana sorsalar. Türkiye’nin en nitelikli insan sayısına sahip illerin başında İzmir geliyor. Bunların nimete dönüşmesi noktasında şimdiye kadar gayret ettiğimiz gibi gayret edeceğiz. Şimdi inşallah 65. Cumhuriyet hükümetinde en kısa zamanda orta ölçekli üretimde de yüksek teknolojili üründe olduğu gibi beşinci bölge ilan edeceğiz. Savunma sanayinde de İzmir’i nasıl daha yukarılara taşırız bunun için çalışacağız. İzmir de savunma sanayinin merkezlerinden olacak inşallah. Bir bakan olarak bunları söylemek kolay ama Başbakanımızın iki temel özelliği var. Birincisi lafa değil işe bakar. Öyle söyledim geçti olmaz. Bize de taşı taş üstüne koyacağız demişti. İkinci özelliği de takipçi olma özelliğidir. Takipçi olmasaydı dünya çapındaki projeler bu kadar kısa sürede biter miydi” diye konuştu.

  • TİM Başkanı Büyükekşi’den Candy Crush Göndermesi

    Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, gençlerin yazılım alanına yönelmelerini önererek, “Bugün Candy Crush’ın piyasa değeri 5 milyar dolar. Bizdeki bütün şeker fabrikalarının değeri 5 milyar dolar etmiyor” dedi.

    Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) organizasyonunda, Türkiye İhracatçılar Meclisi katkıları ile gıda sektöründe yenilikçi, inovatif ürünlerle katma değerli üretimi artırmayı hedefleyen 4.Gıda Ar-Ge Proje Pazarı etkinliği Swiss Otel Büyük Efes’te yapıldı. “Sürdürülebilir ve Rekabetçi Gıda Sektörü İçin İnovasyon” temasıyla düzenlenen toplantıya Ekonomi eski Bakan Yardımcısı Adnan Yıldırım, İzmir Valisi Mustafa Toprak, İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Sırrı Aydoğan, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi, Ege İhracatçılar Birliği (EİB) Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, EİB Gıda Ar-Ge Proje Pazarı Yürütme Komitesi Başkanı Birol Celep ile çeşitli oda ve borsa başkanları katıldı.

    Ünlü programcı ve sunucu Saba Tümer’in sunumuyla gerçekleştirilen toplantıda kendi alanlarında uzman çok sayıda popüler konuşmacı birikim ve deneyimlerini de katılımcılarla paylaştı.

    AR-GE VE İNOVASYONA POZİTİF AYRIMCILIK

    Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) Koordinatör Başkanı Sabri Ünlütürk, EİB olarak öncelikli hedeflerinin ihracatın artırılması ve bu anlamda en önemli hedefin katma değerli ürün üretimi olduğunu belirterek, “Yapılan araştırmalarda Ar-Ge ile ihracat artışının arasındaki bağın birçok örneği ortaya çıkmıştır. Ege bölgesinin en önemli gücü gıda ve tarım ürünlerinden geliyor. Özellikle 2023 hedefine ulaşmamız için bütün ürünlerde olduğu gibi gıda alanında da katma değerli ürün ihracatının artırılması gerekiyor. Son yıllarda olumlu gelişmeler var. Bu anlamda siyasi iradeye teşekkür etmek istiyorum. Ar-Ge ve inovasyon alanda artırılan teşvikler, gerçekten Türkiye’nin Ar-Ge harcamalarında da önemli bir artışa yol açtı. Katma değerli ürün ihracatımıza da az da olsa yavaş yavaş katkı sağlıyor. İhracat konusunda Ar-Ge ve inovasyonun, pozitif ayrımcılıkla biraz daha artırılmasını bekliyorum ve umuyorum” dedi.

    Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı Mehmet Büyükekşi,2023 hedeflerine de değinerek, “Bizim sadece üretimi artırarak, fazla mal ihraç ederek 500 milyon dolar hedefini yakalamamız pek mümkün görünmüyor. Baktığımızda ihracat rakamları kilo başına 1,5 dolar, ancak bu gelişmiş ülkelerde 3-4 dolar civarında. 21. yüzyılda önemli olan ne kadar çok ürün üretmek değil, nasıl katma değeri yüksek ürün ürettiğiniz ve bunlara yönelmektir. Bu nedenle dört önemli madde olan Ar-Ge, tasarım, inovasyon ve markanın altını çizdik” diye konuştu.

    CANDY CRUSH ÖRNEĞİ

    Cep telefonlarındaki Candy Crush oyununun piyasa değerine atıfta bulunan TİM Başkanı Mehmet Büyükekşi, “Candy Crush’ın piyasa değeri 5 milyar dolar. Bizdeki bütün şeker fabrikalarının değeri 5 milyar dolar etmiyor. Bilim ve teknolojiye ağırlık vermeyi, gençleri yazılımlarla kod yazmaya davet ediyorum. Bunu yapacak yeterli gençlerimiz var” dedi.

    Narenciye sektöründe Türkiye’nin iyi bir seviyede olduğunu belirten Büyükekşi, ana hedefin sadece narenciyeyi ağaçtan koparıp satmak değil, bunları nasıl daha değerli hale getirip satmak olması gerektiğini sözlerine ekledi.

    Yeni ve özel projeleri desteklemeye çalıştıklarını belirten İzmir Valisi ve İzmir Kalkınma Ajansı Başkanı Mustafa Toprak da “Burada hayvansal ve tarımsal üretimin ülkemizin en önemli kazanımlarından biri olduğunu görüyoruz. Şüphesiz ki ihracat değerlerimiz önemli ama dünyanın hızla artan nüfusu karşısında beslenmenin de çok önemli noktaya geldiğini görüyoruz. Beslenmeyi temin etmek de bu gibi araştırma ve geliştirme faaliyetlerinin sürdürülmesinden geçiyor” diye konuştu.

    İzmir Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Sırrı Aydoğan da Ege’nin çok önemli bir gıda üssü olduğunu ifade ederek, tarımsız ve gıdasız bir ülkenin gelişmeyeceğini bu yüzden tarıma büyük önem verdiklerini kaydetti.

    409 PROJE YARIŞIYOR

    Ege İhracatçı Birlikleri (EİB) tarafından Ekonomi Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) desteğiyle düzenlenen 4. Uluslararası Gıda Ar-Ge Proje Pazarı etkinliği kapsamında akademisyen ve öğrenciler tarafından hazırlanan 409 projenin yarıştığı bildirildi.

    Ege İhracatçı Birlikleri tarafından Ekonomi Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) desteğiyle düzenlenen 4. Uluslararası Gıda Ar-Ge Proje Pazarı etkinliği kapsamında akademisyen ve öğrenciler tarafından hazırlanan 409 proje yarışıyor.

  • AK Partili Şahin’den Kılıçdaroğlu’na Kabadayı Göndermesi

    AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun ‘Cezaevine girmeye hazırlanın’ açıklamalarına ilişkin, “Kılıçdaroğlu siz gerçekten suç işlediğinize mi inanıyorsunuz. Cezaevine girmeye hazır olun demek bu demektir. Demek ki siz suçlu olduğunuzu kabul ediyorsunuz. Şimdi kabadayılığı başladı. Gizli oylamada oylarını göreceğiz, bakalım ne çıkacak” dedi.

    1 Kasım seçimlerinde yüzde 73 ile en fazla oy veren ikinci mahalle olan Kapullu Mahallesinde halka buluşan Mehmet Ali Şahin, Hakkari’nin 98 yıl sonra ikinci kez düşman işgalinden kurtulduğunu söyledi.

    “HAKKARİ 98 YIL SONRA İKİNCİ KEZ İŞGALDEN KURTULDU”

    Cebinden çıkarttığı takvim yaprağında Hakkari’nin 1918 yılında İngiliz işgalinden kurtarıldığını gösteren Şahin, “98 yıl önce 1918 yılında İngilizler tarafından işgal edilmiş. Ama ecdadımız püskürtmüş ve düşmandan Hakkari’yi kurtarmış. Bugünkü gazetelerde yer alan bir fotoğraf ve haberler var. Türkiye’nin bazı bölgelerinde olduğu gibi, Hakkari istila ile karşı karşıya kaldı. Hakkari, Şırnak, Mardin, Cizre’miz bir terör örgütü marifeti ile öz yönetim kuruyoruz diye hendeklere ve çukurlara muhatap oldu. 98 yıl önce Hakkari düşman işgalinden kurtulmuştu, dün nüfusu Hakkari’den daha büyük olan Yüksekova ilçende çekilmiş olan bir fotoğraf var gazetelerde. 8 terörist ellerinde beyaz bayrakla teslim oluyor. Bu Hakkari’nin ikinci kurtuluşudur. Kahraman askerlerimize ve polislerimize şükran duygularımızı ifade ediyoruz. Şehit olan polis ve askerimize rahmetler diliyoruz. 98 yıl önce Hakkari bugün kurtulmuştu ve 98 yıl sonra yine birileri bizim ülkemizden topraklarımızdan Hakkari’yi koparmaya yeltendi. Siz zannediyor musunuz bu terör örgütleri, o militanların kendi inisiyatifi ile oluyor. 98 yıl önce orayı işgal edenler kendileri askerleriyle gelmedi şimdi, bu terör örgütünü kullandı. Kendi askerleri olarak. Bu çocukların önemli bir bölü o bölgenin insani. Düşman o insanları kendi askerleri haline getirerek, işgali onlar kanlıyla yapmaya çalıştı. Türkiye Cumhuriyeti devleti böylesine ihanet karşısında sesiz ve eli kolu bağlı kalabilir miydi? Türkiye Cumhuriyeti Devleti güvenlik güçleriyle birlikte terörün kökünü kazımak için birkaç aydır çok kapsamlı bir mücadele içinde” dedi.

    “BİZE İNSAN HAKLARI KARNESİ VERMEYE ÇALIŞIYORSUNUZ”

    Türkiye’nin demokratik bir ülke olduğunu da anlatan Şahin, “ Avrupa Birliği hangi raporu yazarsa yazsın. İnsan haklarına aykırı işlemler oluyormuş Türkiye’de ve aleyhimize raporla yazıyor. Bizim terörle yaptığımız şu mücadeleyi ve üstlendiğimiz sorumluluğu Avrupa ülkelerinden hangisi yaşıyor. Paris’te de bir canlı bomba eylemi gerçekleşti insanlar öldü. Fransa hükümeti Avrupa Konseyine bir yazı yazarak ‘Terörle mücadele için Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesini askıya alıyoruz’ dedi. Şimdi Avrupa Birliği bize Avrupa İnsan Haklarına Sözleşmesi’ne uygun davranmamakla suçluyor. AB’nin Almanya’dan sonra en büyük ülkesi olan Fransa’da bir bomba patladığı için Avrupa İnsan Hakları sözleşmesini askıya alıyor, biz 30 yıldır bu mücadeleyi yapıyoruz. Sonra bize insan hakları karnesi vermeye çalışıyorsunuz. Bizim onda birimizi terörle mücadele yaşamış olsalar acaba neler yaparlardı. Biz bütün bunlara rağmen demokrasimizi daha da güçlendirmenin gayreti içindeyiz” ifadesinde bulundu.

    “İNŞALLAH SÖZLERİNDE DURURLAR”

    Türkiye’de terör örgütü PKK’nın siyasi parti uzantısı olarak bilinen HDP’nin Meclis’te olduğunu da kaydeden Şahin, şunları söyledi:

    “PKK’yı desteklediklerini o terör örgütünün siyasi temsilcisi olduklarını alsa gizlemiyorlar. Vatandaş bunların dokunulmazlıkları kaldırılmayacak diye bize soruyor. Evet kaldırılmalı. Bakanlığa, Başbakanlığa gelmiş ne kadar dokunulmazlık dosyası varsa hepsini 15 gün içinde yargıya gönderelim diye bir anayasa değişikliği hazırladık. AK Partili 316 milletvekili olarak imzaladık Perşembe günü komisyonda görüşülecek ve sonra genel kurula inecek. Şimdi Kılıçdaroğlu diyor ki, anayasaya aykırı ama destekleyeceğim diyor. Teşekkür ederiz. MHP’de destekleyeceğini söyledi ancak bir risk var. Dokunulmazlıkların kaldırılması ile ilgili olduğu gibi anayasaya değişikliği oylaması da gizli yapılıyor. Kimin nereye oy verdiğini bilemiyorsunuz. İnşallah sözlerinde dururlar.”

    “ŞİMDİ KABADAYILIĞI BAŞLADI, GİZLİ OYLAMADA OYLARINI GÖRECEĞİZ”

    Kılıçdaroğlu’nun Salı günü grup toplantısında yaptığı konuşmasında ‘Arkadaşlar Cezaevine girmeye hazır olun’ sözlerine de değinen Şahin, “Sayın Kılıçdaroğlu siz gerçekten suç işlediğinize mi inanıyorsunuz? Yani işlemiş olduğunuz suçun bir ceza ile neticeleneceğine mi inanıyorsunuz? Cezaevine girmeye hazır olun demek bu demektir. Demek ki siz suçlu olduğunuzu kabul ediyorsunuz. 39 tane dosyası var ve bunların önemli bir bölümü Cumhurbaşkanına hakarettir. Ceza kanunu Cumhuriyet kurulduğundan beri vardır ve Cumhurbaşkanına hakaret ceza kanundan o günden beri vardır. Şimdi cezası ne kadar hesap etmiş onlar. 12 aydan başlıyor 408 aya kadar gidiyor. O kadar dosyası var. Şimdi kabadayılığı başladı. Gizli oylamada oylarını göreceğiz, bakalım ne çıkacak. Dileriz ki 367 oyla parlamentodan geçsin, Cumhurbaşkanımız imzalasın ve bu dosyaların hepsini hemen yargıya gönderelim. HDP’li milletvekilleri de yargıya hesaplarını versin, vereceklerde” diye konuştu.