Etiket: göç

  • Arnavutluk’ta Sınır Ve Göç Bölge Müdürlüğü’ne Donanım Desteği

    Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı (TİKA) tarafından Arnavutluk İçişleri Bakanlığı Tiran Sınır ve Göç Bölge Müdürlüğü’ne donanım desteğinde bulunuldu.

    TİKA, Arnavutluk’ta gerçekleştirdiği projelerle faaliyetlerine devam ediyor. Arnavutluk İçişleri Bakanlığı Tiran Sınır ve Göç Bölge Müdürlüğü yetkilileri TİKA Tiran Koordinatörlüğüne gerçekleştirdikleri ziyarette, yeni binalarında kullanılmak üzere kamera, bilgisayar, klima, masa ve sandalye gibi bazı malzemelerin temini için destek talebinde bulunmuştu.

    Arnavutluk’ta ikamet eden yabancıların ilk başvuruda bulundukları devlet dairelerinden biri olan Sınır ve Göç Bölge Müdürlüğü’nün verdiği hizmetlerden Arnavutluk’ta bulunan Türk vatandaşları da faydalanıyor. Arnavutluk’ta yaşamaya, çalışmaya ve özellikle de yatırım yapmaya gelen Türk vatandaşlarına daha iyi şartlarda hizmet verilmesi yönünde katkıda bulunulacağı çerçevesinde ihtiyaç duyulan malzemeler temin edilerek yetkililere teslim edildi.

    Bu kapsamda TİKA tarafından gerçekleştirilen projeyle Tiran Sınır ve Göç Bölge Müdürlüğü bünyesindeki hizmet kalitesinin arttırılmasına katkıda bulunuldu. Projenin tamamlanması dolayısıyla Türkiye’nin Tiran Büyükelçisi Hidayet Bayraktar ve TİKA Tiran Koordinatörü Prof. Dr. Birol Çetin, Sınır ve Göç Müdürlüğünü ziyaret etti.

    Ziyarette Türkiye’ye ve TİKA’ya teşekkürlerini sunarak, yapılan yardımlar sayesinde artık ülkedeki yabancılara daha iyi hizmet verebileceklerini ifade eden Sınır ve Göç Müdürü Kastriot Skenderaj, çalışmaları ve TİKA’nın verdiği destek hakkında Türkiye’nin Tiran Büyükelçisi Bayraktar’ı bilgilendirdi. Türkiye’nin Tiran Büyükelçisi Bayraktar ise, Türkiye’nin TİKA aracılığıyla her alanda Arnavutluk’a destek vermeye ve katkı sağlamaya devam edeceğini ifade etti.

    TİKA Tiran Koordinatörü Prof. Dr. Birol Çetin de Arnavutluk’taki tüm yabancıların oturma izinlerinin bu müdürlük tarafından verildiğine dikkat çekmek suretiyle Arnavutluk’a desteklerinin her alanda devam edeceğini söyledi.

  • (Özel Haber) Alaşehir Göç Dalgasına Hazırlanıyor

    Manisa’nın 100 bin kişilik nüfusuyla en büyük 5’inci ilçesi olan Alaşehir, ilçedeki tarım ve jeotermal faaliyetleri dolayısıyla hızlı bir göç almanın eşiğinde. Alaşehir Belediyesi ilçeye olabilecek yeni göç dalgaları öncesi yeni imar planları ile iki bölgede imar çalışmalarını sürdürüyor. Alaşehir Belediye Başkanı Dr. Gökhan Karaçoban, “Önümüzde alabileceğimiz göç dalgalarına ve kalıcı bir nüfusa ulaşabilmek anlamında Alaşehir Belediyesi olarak hem imar, hem fen işleri hem şehrin görsel güzelliği anlamında bütün önlemleri alıyoruz” dedi.

    Manisa merkeze 90 kilometre uzaklıkta bulunan Alaşehir, 100 bin kişilik nüfusuyla Manisa’nın en büyük 5’inci ilçesi. İlçede yoğun tarımsal faaliyetler, gümrük kapısı ve jeotermal enerji santrallerinin elektrik üretmeye başlamasıyla birlikte hızlı bir göç dalgası bekleniyor. Geçtiğimiz dönem belediye meclis üyesiyken Belediye Başkanı olan ve 30 Mart yerel seçimlerinde seçilerek belediye başkanı olan Dr. Gökhan Karaçoban Alaşehir’in hızla geliştiğini ve bunun karşısında da belediye olarak tüm tedbirleri aldıklarını söyledi.

    “İŞE SORUNLARI ÇÖZMEKLE BAŞLADIK”

    Başkan Karaçoban, “Alaşehir’de geçen dönem yapılan belediye çalışmaları yeni Büyükşehir Belediye Yasasının çıkmasından önceki çalışmalardı. İlçe belediyeleri olarak çok da farklı hareket kabiliyetlerine sahip teşkilatlardık. 30 Mart 2014 seçiminden sonra hazırlanmış 6360 sayılı yasa ile yeni Büyükşehir belediyesi çalışmaları çok daha farklı konuma geldi. Bizim de daha önceki dönemde ben belediye meclis üyesi iken belediye başkanlığını devraldığım için o dönemde ilçe belediyesinin şartları ve hareket kabiliyetini çok daha iyi analiz etme şansına sahiptik. Kendi projelerimizi geliştirebilme ve kendi projelerimize imza atabilme anlamında. Tabii ki o dönemde Alaşehir’in özellikle kangren haline gelmiş altyapı ve üst yol kaplama çalışmalarıyla ilgili sıkıntıyı gidermek çok ciddi vaktimizi aldı şehir merkezimizdeki 15 mahallede. Bunlarla ilgili çalışmalarda da belediyemiz İller Bankası destekli projelerle ve buna ilave ettiği kendi imkanlarıyla Alaşehir’i yaklaşık olarak 20 aylık bir sürede çok ciddi bir şekilde özlediği bir kent meydanına kavuşturmak, altyapıyla ilgili çok ciddi yatırımlar yapabilmek ve buna ilaveten de bitmiş altyapıların üstündeki üst yapı kaplamalarını yapıp vatandaşın kullanımına, sıcak asfalt olarak, kaldırım bordür çalışmaları olarak sunabilmek ve şehrin değişik noktalarındaki peyzaj çalışmalarını da görsel güzelliklerine katkıda bulunmak anlamında ciddi çalışmalar yaptık Alaşehir Belediyesi olarak. Şehrin giriş ve çıkışlarını çok önemsedik. Bir şehrin giriş ve çıkışları hakikaten oraya ilk defa gelen insanların en çok etkilediği bölümdür. Özellikle bir şeye dikkat etmiştik ve bu yaptığımız ankette de önümüze çıkmıştı. İnsanlarımızın bizlerden bir kent meydanı beklentisi ve talebi vardı. Bunu gerçekleştirmek için de Alaşehir’in Cumhuriyet Meydanı’nı yeniden revize ederek 5 buçuk dönümlük bir meydanı Alaşehir’e kazandırdık. Şehrin akciğerleri gibi nefes alan bir bölümü haline getirdik. Yeterli mi? Değildir ama önümüzdeki süreçte de çalışmalarımız o yönde devam ediyor. Bu alanı yanındaki adliye kompleksi ve kaymakamlık binasını da dahil ederek alanı çok daha geniş bir kapsamlı konuma getirmek ideallerimizden biri olacak” dedi.

    KÖYDEN MAHALLEYE DÖNEN YERLER

    İlçe merkezindeki mahallelerde çok fazla sıkıntı olabilecek bir iş kalmadığını ve asıl için köyden mahallelere dönen bölgelerde olduğunu kaydeden Başkan Karaçoban, “Merkezde bizi çok fazla sıkıntıya sokabilecek bir işimiz yok ama açık söyleyeyim yeni mahalle olmuş köylerimizde ve özellikle yüksek bölgelerdeki dağ köyü diye sayabileceğimiz yerlerde vatandaşlarımızın hakikaten çok ciddi sorunları var. Bu sorunlar genelde iki başlıkta toplanabilir bunlardan bir tanesi içme suyu beklentileri bir tanesi de yol ile ilgili beklentileri. Bunlarla ilgili de Alaşehir Belediyesi olarak önümüzdeki süreçte yasanın ilçe belediyelerine verdiği sorumluluklar ve yasanın yine büyükşehir belediyesine verdiği sorumluluklar dahilinde kombine ve koordineli çalışma ile Büyükşehir belediyemizle birlikte bunları gerçekleştirmek için sahada olacaktır” şeklinde konuştu.

    “GÖÇ DALGASINA KARŞI ÖNLEMLERİMİZİ ALIYORUZ”

    Gerek tarımsal faaliyetler, gerekse jeotermal enerji yatırımları ve bunlara bağlı yan sanayinin hızla gelişmesi karşısında belediye olarak olası bir göç dalgası karşısında şimdiden tüm tedbirlerini almaya başladıklarını aktaran Başkan Karaçoban, “Belediyeler vatandaşlarına hem arsa üretmek zorundadırlar hem de ürettikleri arsada sağladığı imarla vatandaşa altyapı ve üst yapı hizmetlerini taşıma zorunlulukları vardır. Alaşehir böyle bir hazırlık içerisindeyse Alaşehir’in de belediyecilik anlamında tabii ki alt yapı ve üst yapı anlamında bu konulara hazır olması gerekir. Bununla ilgili olarak da şuanda Alaşehir’de iki adet bölgede yeni bir imarlaşma çalışmasını sürdürmektedir. Bölgeler saptanmıştır. Gerekli kurul izinleri alınmıştır. Bunlarla ilgili de planlı ve hakikaten yeni oluşturduğumuz mahallelerin kıskandıracak özellikte her türlü sorunları çözülmüş olarak vatandaşın hizmetine sunacağız. Ben, ‘Tarımla kalkınma olamaz. Tarımla kalkınan ülke gördünüz mü?’ sorularına cevap vermek anlamında da Alaşehir’in önümüzdeki süreçte çok iyi bir model olacağını düşünenlerdenim. Çünkü Hollanda’nın Avrupa’da küçücük bir toprakta neler yaptığını, yurtdışındaki sergilere ve fuarlara gittiğimizde çok açık görüyoruz ve hakikaten çok imrenerek gıptayla bakıyoruz. Ülkemizde bu alanlarda yapılacak olan çalışmaların çok daha kontrollü ve çok daha kayıt altına alınmış ve ileriye doğru planlanmış bir şekilde yapılamamasının önüne geçmek anlamında da Alaşehir’in bu tarımsal gelişmelere katkıda bulunmak örneğin, bir sera çalışmasına döndüğü zaman bu bir gerçektir. Her dönüm başına seranızda bir kişiyi istihdam etmek zorunluluğunuz vardır. Yani 100 dönümlük bir seranız varsa orada 100 kişiyi istihdam etme durumunuz vardır. Bin dönümlük bir seranız varsa bin kişiyi istihdam etme durumunuz vardır. Bu seralardaki en büyük üretim maliyeti ısıtma ile ilgilidir. Alaşehir bunu çözebilecek şansa sahiptir jeotermal olduğu için. Dolayısıyla biz burada önümüzde alabileceğimiz bir göç dalgalarına ve kalıcı bir nüfusa ulaşabilmek ve kalıcı olmuş büyük bir nüfusa ulaşabilme anlamında da Alaşehir Belediyesi olarak hem imar, hem fen işleri hem şehrin görsel güzelliği anlamında bütün önlemleri alıyoruz” ifadelerini kullandı.

    Sürekli vatandaşın içinde olan ve her türlü sorunun çözümü konusunda girişimlerde bulunan Başkan Karaçoban, Manisa’da ilk kez bir belediye tarafından hayata geçirilen ücretsiz wifi hizmeti olan ‘Ala Wifi’nin de vatandaşlar ve özellikle gençler tarafından büyük beğeni topladığını söyledi. Başkan Karaçoban, ücretsiz wifi hizmetinin verildiği Kent Meydanı’nda gençlere hizmetten nasıl yararlanmaları gerektiğini de anlatırken vatandaşlarla samimi sohbetleri de dikkat çekti.

  • GÖÇLERİN NEDENİ İŞ BEKLENTİSİ

    DENEYİMLER PAYLAŞILMALI

    Prof. Dr. Karagöl, “Mezun olduğunuz şehirde iş beklentiniz olmamalı ki o şehirde kalasınız. Sektör yoksa şehirden göçersiniz” dedi.

    Prof. Dr. Karagöl, “Hükümetin çıkaracağı kanunlar olsun veya kritik işlerde önemli görevler üstlendik. Yani işin hep mutfağında olduk. Raporlar hazırladık. Bu deneyimlerimizi artık şehrimizle paylaşmak bizim görevimizdir” dedi.

    AK Parti’den aday adaylığını açıklayan Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl, adaylık açıklamaları öncesinde gezi ve incelemelerini sürdürüyor. Erzurum’un tüm ilçelerinde gezmedik köy ve mahalle bırakmayan Karagöl’ün dünkü durağı Erzurum Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı ve Aşkale Çimento Yönetim Kurulu Başkanı Lütfü Yücelik’ti. Başkan Yücelik ile görüş alışverişinde bulunan Karagöl, ekonomik sorunlar üzerinde uzun süre sohbet etme imkanı buldular. ETSO ile birlikte Erzurum’da çeşitli sivil toplum kuruluşları ve basın yayın organlarına da ziyaret gerçekleştiren Karagöl’ün gündeminde göç ve işsizlik vardı.

    KARAGÖL, YOL HARİTASINI VERDİ

    2015 genel seçimleri öncesinde saha çalışmalarını sürdüren Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl, teşkilatlardan ve STK’lardan tam not alıyor. Siyaset ve siyasetçinin neler yapması konusunda yol haritası olabilecek açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Karagöl, “Siyasetçi, toplum ile hükümet arasında önemli bir noktada yerini alıyor. Verilen sorumluluğu doğru kullanmalıdır” diye konuştu.

    Yıllardır devletin kritik yerlerinden önemli görevler üstlenen Prof. Dr. Erdal Karagöl Tanas, “Hükümetin çıkaracağı kanunlar olsun veya kritik işlerde önemli görevler üstlendik. Yani işin hep mutfağında olduk. Yurt içinde ve yurt dışında önemli konularda bilgi alışverişinde bulunduk. Raporlar hazırladık. Bu deneyimleri artık şehrimle paylaşmak istiyorum. Tüm altyapısıyla 2023’e kalkınmaya, şahlanmaya hazır bir Erzurum tek görevimizdir” dedi.

     

    “SİYASETÇİ YATIRIMA DESTEK OLMALI”

    Siyasetçi, bölgenin ve bulunduğu ilin kalkınması yönünde özel sektörün ve yatırımcının mutlaka yanında olması gerektiğini söyleyen Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl, “Siyasetçi, özel sektörün ve kamunun gelmesi halinde devlet ile yatırımcının arasında bir bağ oluşturmalı. Teknik anlamda özel sektörün avantajlı olması yönünde gereken alt yapıyı oluşturmalıdır” dedi.

    “Siyasetçi sorunların çözüm noktasında gelen bilgileri yukarı taşımalı” diyen Prof. Dr. Karagöl, “Siyasetçi sahada olacak ve gelen sesi dinleyip yukarıya taşımalıdır. Böylelikle problemler eritilir, insanların siyasete bakış açısı değişir, siyasette güçlenir. Yetkili kurumlar ve taraflar masada katılımcı olursa, sorunların çözümüne büyük katkı sağlar” şeklinde konuştu.

     

    “SEKTÖR YOKSA ŞEHİRDEN GÖÇERSİNİZ”

    Son yıllarda Erzurum’un çok göç verdiğini ve bunun altında ekonomik sorunlar olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Karagöl, “Mezun olduğunuz şehirde iş beklentiniz olmamalı ki o şehirde kalasınız. Sektör yoksa şehirden göçersiniz” dedi.

    Bu bölgeler için özel sektörü tetikleyecek ve bürokrasiyi iyi bilen insanların görev alması gerektiğini dile getiren Prof. Dr. Karagöl, “insanların kalabileceği işgücü ve imkânların sağlanması lazım. Sektörlerde iş gücü gitmemeli, zincir tam tersine işlemesi gerekiyor. Şehre neler yapılması konusunda dışarıda işadamı, akademisyen ve gazeteci var. Bunları da getirip katkıda bulunmak gerekiyor. Bu anlamda Türkiye’ye mal olacak raporlar hazırladık. Ülkemize yapıyoruz, neden Erzurum ve bölge için yapmayalım. Erzurum Türki Cumhuriyetleri’ne en yakın ildir. Hızlı tren, Ovit Tüneli’nin açılması, şehre hareketlilik kazandırır. Yeter ki doğru projeler üretelim” şeklinde konuştu.

  • Erzurum göçüyor

    Erzurum net göç hızı bakımından, Türkiye’de en az göç alan ve en fazla göç veren iller sıralamasında binde eksi 6.8 oranıyla 30’uncu sırada yer aldı. TÜİK 2011 Nüfus ve Konut araştırması sonuçlarına göre, Erzurum’da göç hızı geçmiş dönemlere göre düşüş kaydetti.

     
    EN FAZLA GÖÇ VEREN 10 İL
    Türkiye’de en yüksek oranda göç veren 10 il Tokat, Tunceli, Van, Yozgat, Ağrı, Çankırı, Ardahan, Hakkari, Kırıkkale ve Kars olarak sıralandı. En yüksek oranda göç veren iller sıralamasında ilk onda Doğu Anadolu Bölgesinden 10 il yer aldı. Erzurum’un da yer aldığı Kuzeydoğu Anadolu’dan ise Ardahan ve Kars en fazla göç veren iller arasına katıldı.

     
    BÖLGEDE 12’İNCİYİZ
    Erzurum 2011 yılı net göç hızı 2011 yılı sıralamasında, Doğu Anadolu Bölgesi illeri içinde binde eksi 6.6 oranıyla 12’inci sırada yer aldı. İl bölgede en az göç veren ikinci il oldu. Bölgede binde eksi 26.6 oranıyla Tunceli ilk sırada yer alırken, bu ili binde eksi 26.4 ile Van, binde eksi 24 ile Ağrı izledi. Sıralamada Ardahan 4, Hakkari 5, Kars 6, Muş 7, Bitlis 8, Erzincan 9, Iğdır 10, Bingöl 11’inci olurken, Doğu’da göç hızı artı değer gösteren tek il Malatya oldu.

     
    GÖÇ HIZINDA 52’İNCİ OLDUK
    Türkiye’de en fazla göç alan il binde 12.8 ile Tekirdağ olurken, Bu ili Kırklareli, Edirne, Antalya, İstanbul, Bolu, Yalova, Ankara, Muğla ve Bayburt ili takip etti. Bayburt, Erzurum, Erzincan’la birlikte yer aldığı KUDAKA bölgesinde göç vermeyen tek il oldu. Erzurum Türkiye en az göç veren iller sıralamasında 52’inci sırada yer buldu.