Etiket: Gizemli

  • Antalya’da ’gizemli’ koyun katliamı

    Antalya’da bir çiftçinin hamile 11 Romanov cinsi koyunundan 6 tanesi parçalanmış halde bulundu, 5’i ise kayıplara karıştı. Yaklaşık 30 bin liralık zarara uğrayan çiftçi, koyunlarını bu hale getiren canlıyı tespit edebilmek için samanların arasına pusu kurarak av tüfeğiyle geceleri nöbet tutuyor.

    Olay, geçtiğimiz Salı gecesi Muratpaşa ilçesi Güzeloluk Mahallesi’nde bulunan Necati Avcı’ya ait hayvan çiftliğinde meydana geldi. Yalı Caddesi üzerindeki çiftliğinde büyük ve küçükbaş olmak üzere onlarca hayvanını besleyen Necati Avcı, sabah erken saatlerde geldiği çiftliğinde hayatının şokunu yaşadı. Bir süre önce aldığı 11 Romanov cinsi koyunundan 6 tanesini parçalanmış halde bulan Avcı, 5 koyunun da yerinde olmadığını gördü. Avcı, hamile olan koyunlarını vahşice parçalayıp yavrularını dahi annesinin karnından çıkartan canlıyı tespit edebilmek için samanların arasına pusu kurarak av tüfeğiyle gece gündüz nöbet tutuyor.

    “5 koyunun ölüsü de yok dirisi de”

    Yaklaşık 10 yıldır çiftçilikle uğraştığını ve hayatında ilk defa böyle bir olayla karşı karşıya kaldığını belirten Necati Avcı, koyunlarını kurt, tilki ya da büyük bir köpeğin telef ettiği yönünde şüpheleri olduğunu söyledi. Parçalanmış koyunların dışında kayıp olan 5 koyunuyla ilgili hiçbir ize rastlayamadığını ifade eden Avcı, “Ölüsü de yok dirisi de yok. Sulama için yol açmıştık oradan girmiş muhtemelen. Çünkü başka girecek bir yol yok. Tilki, kurt ya da büyük bir köpek olduğunu düşünüyoruz” dedi.

    “Bu insan işi değil”

    Koyunlarını bu hale getiren canlıyı tespit edemedikleri için diğer büyükbaş hayvanlarının ve kendi can güvenliklerinin tehdit altında olduğunu anlatan Avcı, “Büyükbaş, küçükbaş kurban işi de yapıyorum. Bunlar gitti mi yerine yeniden getireceğim için yine tedirginim. Hayvanın ne olduğunu bilmiyoruz. Benim kızlarım var küçük. Hepsi hayvan sevmeye geliyorlar. Mevcut büyükbaş hayvanlarım da var. Onlara da olmayacağı ne malum? Bunlar Romanov koyunları idi. Tanesi 2 bin 500-3 bin lira ve ortalama 25-30 bin lira zarardayım. Hepsi hamileydi, yılbaşında da doğum olacaktı. Köpek işiyse bunun önemi alınmalı. Bu insan işi değil, parçalamış belli zaten iç organları çıkarmış ve yemişler. Kuzuları da dışarıda kalmış” diye konuştu.

    Nöbetleşe gece gündüz nöbet tutuyorlar

    Samanlık arasına saklanarak av tüfeğiyle nöbete başladıklarını belirten Avcı, “Akşam hava karardığı zaman geliyoruz buraya ve sabaha kadar bir arkadaşımla birlikte dönüşümlü nöbet tutuyoruz. Ne geleceğini bilmiyoruz. Kurt mu köpek mi bilsek ona göre kendimizi ayarlarız ama koyunları böyle yapınca korkuyoruz ve çekiniyoruz” ifadelerini kullandı.

  • Meksika’dan Bafa’ya gizemli yolculuk

    Aydın ve Muğla il sınırları içerisinde yer alan Bafa Gölü kıyısında yaşayan ve yöre halkının ekonomisine katkı sağlayan yılan balıklarının Meksika’dan Bafa’ya gizemli yolculuğu dikkat çekiyor.

    Dünyada sadece Meksika’nın Saragossa Körfezi’nde üreyen yılan balıklarının yaklaşık 3 yıl süren 6 bin kilometrelik yolculukları Ege kıyılarında son buluyor. Yapılan araştırmalara ve incelemelere göre Meksika’nın Saragossa Körfezi’nden yola çıkan yılan balıkları Okyanusu aşarak, Cebelitarık Boğazından geçip, Akdeniz üzerinden Ege sularına giriyor. Ege’de Büyük Menderes Nehri vasıtasıyla Bafa Gölü’ne gelip, yaşam döngülerine devam ediyor. Yılan balıklarının bu göç sırasında yönlerini nasıl buldukları ve tersine göçleri nasıl yaptıklarının gizemi günümüzde hala tam olarak bilinmiyor.

    Ekoturizm bölgesi Serçin, turistlerin ilgisini çekiyor

    Yılan balıkları, Bafa Gölü etrafındaki Kapıkırı, Gölyaka, Bafa, Pınarcık, Ak-Yeniköy ve Serçin halkı için çok önemli bir yere sahip. Bafa gölü kıyısındaki en büyük balıkçı köyü olan Serçin’de yaklaşık 50 tona yakın yılan balığı avlanıp ihraç ediliyordu. 1985 yılından sonra ise Bafa gölünde yaşanan ekolojik bozulmalar sonrası bu rakamın oldukça aşağılara düştüğü belirtildi. 2016 yılında Aydın Büyükşehir Belediyesi tarafından Serçin Mahallesinde açılan Ekoturizm Merkezi ile bölge yerli ve yabancı turistlerin ilgisini çekmeye başladı. Özellikle Serçin Mahallesinde yaşayan vatandaşların kendi elleri ile pişirdikleri ve eşsiz lezzete sahip yılan balığı bölgeye gelen turistlerin tattıkları ilk deneyim oluyor. Göçmen kuşlar ve yılan balığı ile turistlerin gözde yerleri arasında yer alması beklenen bölge yakın zamanda yapılan festivallerle tanıtılmaya çalışılırken, yöre sakinleri Bafa Gölü’nde yaşanan olumsuzlukların canlı yaşamını tehdit etmemesi için gerekli önlemlerin alınması gerektiğini ifade ettiler.

  • Antalya’da Rus turistin gizemli intiharı

    Antalya’nın Konyaaltı ilçesinde evinin kapısına Rusça, “İçeri yalnızca polis girsin” notu bırakan Rus vatandaşı intihar etti.

    Olay, dün saat 17.30 sırasında Gürsu Mahallesi 341 Sokak’taki bir apartmanın ikinci katında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, 48 yaşındaki Sergey Cherevastov’un daire kapısında Rusça ”İçeriye yalnızca polis girsin” notunu gören bina sakinleri 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirdi. İhbarla binaya itfaiye, polis ve sağlık ekipleri sevk edildi. Daireye Rus ailenin yakınlarıyla giren polis, Sergey Cherevastov’un kendini astığını gördü. Sağlık ekipleri tarafından yapılan incelemede Cherevastov’un hayatını kaybettiği belirlendi. Cherevastov’un cansız bedeni, otopsi için Antalya Adli Tıp Kurumu morguna kaldırıldı. Polis, olayla ilgili soruşturma başlattı.

    Sergey Cherevastov’un, uzun süredir Antalya’da eşi ve çocuğuyla yaşadığı Türkiye’yi çok sevdiği öğrenildi.

  • Isparta’da Gizemli Çocuklar Doğada projesi başladı

    Süleyman Demirel Üniversitesi (SDÜ) Eğirdir Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu tarafından “Gizemli Çocuklar Doğada” projesinin ikincisi hayata geçirildi.

    SDÜ Eğirdir Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulunca yürütülen, TUBİTAK 4004 Doğa Eğitimi ve Bilim Okulları Destekleme Programı kapsamında kabul edilen, “Gizemli Çocuklar Doğada” isimli projenin ikincisi 6-15 Ağustos tarihleri arasında Eğirdir’de gerçekleştiriliyor.

    Proje ile ilgili bilgi veren Prof. Dr. Mehmet Ali Tabur, “Bu projelerin yapılmasındaki amaç, otistik çocuklara ve ailelerine ülkemizde bulunan milli park, tabiat parkı ve ekolojik – biyolojik öneme sahip yerleri, müzeleri, yaban hayvanlarını görebilmeleri, doğal olay ve oluşumların tanıtılması, öğretilmesi, doğal alanlarda yer alan flora hakkında bilgi sahibi olmalarını, otistik çocukların doğaya uyum sağlayabilmelerini öğretebilmek, içinde yaşadıkları doğanın bir parçası olduklarını gösterebilmek, gezilen yerlerdeki tarihi eserleri ve kültürel zenginlikleri göstermek ve bilgi verebilmektir. Otizmli çocukların en önemli sorunu olan sosyalleşememenin doğada yapılan etkinliklerle aşılabilmesi, doğanın insan üzerindeki olumlu etkilerinden otistik çocukların da faydalanabilmelerini, çocukların aileleriyle birlikte bol oksijenli doğada yürüyüş ve egzersiz yaparak hem vücut sağlıklarını koruyabilmek hem de yaşam kaliteleri üzerine etki yapabilmekte” dedi.

  • Gizemli göller havadan görüntülendi

    Sivas’ın Zara ilçesi Canova köyünde bulunan gizemli ve eşsiz güzelliğe sahip göller turizme kazandırılmayı bekliyor.

    Sivas’ın Zara ilçesi Canova köyünde bulunan Karagöl, görüntüsü ile dikkat çekiyor. Yaklaşık 70 metrelik bir çukurda bulunan gölü halka şekilde çevreleyen ağaçlar göle ilginç bir görüntü kazandırıyor. Canova köyüne yaklaşık 1.5 kilometre mesafede bulunan göl, keşfedilip turizme kazandırılmayı bekliyor. Karagöl’e 300 metre mesafedeki Canova Gölü de turkuaz rengi ile görenleri büyülüyor. Canova köyünde eşsiz güzelliği ile dikkat çeken bir başka göl ise Canova Krater Gölü. Köyden yaklaşık 2.5 kilometre uzaklıkta olan göl, hafif bir tepenin ucunda yaklaşık 200 metre derinliğe sahip. Göl turkuaz rengi ve içerisindeki yoğun balıklar ile dikkat çekiyor. Havadan görüntülenen üç göl, turizme kazandırılacağı günü bekliyor.

    Köy sakinlerinden Selim Şahin, köylerinde bulunan göllerin çok güzel olduğunu ancak fazla tanınmadıkları için ziyaretçilerinin az olduğunu belirterek, göllerin turizme kazandırılmasını istedi. Köy sakinlerinden İbrahim Önder de köylerinde bulunan göllerin araştırılmaya değer olduğunu ifade ederek, gölleri ayrıcalıklı kılan özellikleri ve güzellikleri bulunduğunu söyledi.