Etiket: Gıdalar

  • “Asitli gıdalar, stres ve D vitamini eksikliği kemiklerin düşmanı”

    Uzmanlar, günümüzde ortalama yaşam süresinin uzaması ve beslenme alışkanlıkları ve yaşam şekillerinin değişmesiyle birlikte kemik erimesine bağlı rahatsızlıklarının ciddi derecede arttığını belirtti. Aydın Fizirem Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Merkezi hekimlerinden Uzman Dr. Yılmaz Sarıoğlu, 50 yaş üzerindeki kadınların yarısında, erkeklerin ise yüzde 25’inde görülen tıp dilinde osteoporoz, halk arasında kemik erimesi olarak bilinen hastalığın her geçen gün ciddi bir sağlık sorunu haline geldiğini söyledi.

    Belli bir yaştan sonra insanların önemli bir kısmında kemiğin kitlesinde azalma ve doku mimarisinde bozulma nedeniyle kırıklar oluştuğunu bu aşamadan sonra da yatağa bağlı kalma ve hareket kısıtlılığından kaynaklı pek çok ölümlerin yaşandığını kaydeden Uzman Dr. Yılmaz Sarıoğlu, kemik erimesine neden olan sorunları açıkladı.

    Sağlıklı bir yaşam ve yaşlılık için doğru ve dengeli beslenmenin yanında asitli içecek ve gıdalardan uzak durulması gerektiğini belirten Uzman Dr. Yılmaz Sarıoğlu, “Yanlış beslenme ve asitli içeceklerin yanında kemik erimesine neden olan en önemli faktörlerden biri de yetersiz güneş ışığı yani D vitamininin yeteri kadar alınamamasıdır. Aynı zamanda hareketsiz yaşam, kalsiyum, magnezyum, potasyum, C – A – B6 – B12 vitamini eksiklikleri, yetersiz çinko ve folik asit alımı, stres, insülin direnci ve artan ilaç kullanımı da kemik erimesine yol açmaktadır. Osteoporoz başlangıç evresinde herhangi bir şikayet yapmadığı için sinsi seyretmektedir. İlerledikçe kemik dokusu zayıflamakta, kırık oluşumu, omurgada çökme sonucu boy kısalığı, kamburluk ve kemik ağrısı gelişmektedir” dedi.

    “Asit kemikteki kalsiyumu emer”

    Son yıllarda pek çok kişinin asitli içeceklere bağımlı hale geldiğini ve bu durumun da kemik erimesi rahatsızlığını tetiklediğini kaydeden Fizirem hekimlerinden Uzman Dr. Yılmaz Sarıoğlu, “Gıdalarla alınan asit içeriği idrarla atılmaktadır. Çok asidik gıda tüketildiğinde kemikteki kalsiyumu emerek kemik erimesine neden olmaktadır. Hazır yiyeceklerde ve gazlı meşrubatlarda fazla miktarda bulunan fosfor; gıdalarla fazla alındığında kemik erimesine yol açmaktadır. Stresli anlarda üretimi artan kortizol hormonu da kemik yıkımını artırmaktadır. Bu nedenle sağlıklı bir ömür için vatandaşlarımızın doğal ve dengeli beslenmesini, bol bol hareket etmelerini ve mümkün olduğunca stresten uzak olmalarını öneriyoruz” diyerek kadınların menopoz döneminden sonra erkeklerin ise 50 yaşından sonra bu konuda daha dikkatli olmalarını tavsiye etti.

    “Kemik erimesine karşı alınacak tedbirler”

    Hareket kısıtlılığı ya da yatağa bağımlılığın yaşamda ciddi bir sıkıntı olduğunu kemik erimesine bağlı kırıkların da genellikle insanları yatağa bağımlı hale getirdiğini kaydeden Uzman Dr. Sarıoğlu, bu konuda alınacak tedbirleri; “İnsülin direncinin kırılması için unlu ve şekerli gıdalardan kaçının. Bol taze sebze ve meyve tüketin. Meyve ve sebzeler; kemiğin ihtiyaç duyduğu kalsiyum, fosfor, çinko ve magnezyum gibi mineraller ile C vitamini, folik asit, K vitamini gibi vitaminleri sağlar, alkali yapıları ile kemiğin maruz kaldığı asitleri nötralize eder. Katkı maddesi ilave edilmiş, paketlenmiş rafine gıdalardan kaçının. Ayçiçeği, mısır, soya, pamuk ve margarin gibi omega – 6 ve trans yağ asitlerinden zengin yağları beslenmenizden çıkarın. Bunların yerine zeytinyağı tüketin. Aşırı fosfor ve şeker içerdiği için gazlı meşrubatlardan kaçının” diye özetledi.

  • Yaşlanmaya karşı lifli gıdalar tüketin

    Dermatoloji Uzmanı Dr. Ata Nejat Ertek, yaşlanmaya karşı lifli gıdaların tüketilmesi önerisinde bulundu.

    Dermatec Polikliniği Dermatoloji Uzmanı Dr. Ata Nejat Ertek, “Sağlıksız ve kötü beslenme tüm vücudu olumsuz etkilediği gibi cildinde hızlı yaşlanmasına neden olur. Tek yönlü beslenme çok yanlış, ihtiyacınız olan tüm vitaminleri yeteri kadar almalısınız. Bu nedenle dengeli ve sağlıklı beslenmenizde fayda var. Sofranızda lifli gıdaların ağırlıklı olmasına özen gösterin.” dedi.

    Şeker ve tuzun mutlaka azaltılması gerektiğine dikkat çeken Dermatoloji Uzmanı Dr. Ata Nejat Ertek, “Sık sık sebze ve meyve tüketin. A, E ve C vitaminlerini sıklıkla tercih edin. E vitamini yaşlanmaya karşı en etkili vitaminlerden biridir. Hücre yenileyicidir ve hücrelerin daha uzun yaşamasını sağlar. Ayrıca vücuttaki oksijenin en iyi şekilde kullanılmasını sağlar. E vitamini; ceviz, fındık-fıstık, tohumlar, soya, et, balık, yeşil yapraklı sebzeler ıspanak, kuşkonmaz, elma, yumurta ve tahıllarda mevcuttur.

    C vitamini de yaşlanmaya karşı savaş açar ve kırışıklıkların oluşmasını azaltır. En çok yeşilbiber, turunçgiller, çilek, domates, kivi ve maydanozda bulunur.

    Yine patates, mantar, yumurta, ayçekirdeği, balık, sarımsak ve ette bulunan selenyum da hücreleri korur ve güçlü bir antioksidandır.

    Yaşlanma 25-30 yaş arasında başlar; Yaşlanma ise 25-30 yaş arasında başlar. Bu nedenle beslenmenize dikkat etmeniz dışında bu yaşlardan itibaren cilt tipinize uygun bir nemlendirici seçmenizde ve kullanmanızda yarar var.” diye konuştu.

  • Dr. Uz: “Bazı gıdalar kan değerlerinizi düşürebilir”

    Hematoloji Uzmanı Doç. Dr. Burak Uz, “Düzenli ve sağlıklı beslenme çok önemli ve herkesin en temel hakkı olmakla birlikte tüketilen gıdaların çeşitli mekanizmalarla kan değerlerini değiştirebileceği ve kullandığımız ilaçlarla etlkileşime girebileceği akıldan çıkarılmamalıdır” dedi.

    Medicana Samsun Hastanesi Hematoloji Bölümünden Doç. Dr. Burak Uz, beslenme ile kan değerleri arasındaki ilişkiden bahsetti. Doç. Dr. Burak Uz, “İnsan sağlığı ve yaşamının devamı için düzenli beslenme şarttır. Bununla birlikte günlük hayatta sıkça tükettiğimiz bazı besin öğeleri (omega-3, sarımsak, baharatlar) trombositlerin (yani kan pulcuklarının) fonksiyonlarını bozabilir. Grönland Eskimolarında sağlıklı kontrollere göre kanama zamanı yaklaşık 2 kat uzun bulunmuş ve bu durumun Eskimoların plazmalarındaki yüksek düzeylerdeki omega-3 yağ asitlerinden kaynaklandığı anlaşılmıştır. Sarımsağın içinde bulunan ‘ajoene’ isimli madde trombositlerin fibrinojene ve diğer trombositlere bağlanarak sağlam bir pıhtı oluşturmalarını engeller. Ayrıca yaygın olarak kullanılan bazı baharatlar (kimyon, zerdeçal, karanfil) da trombositlerin fonksiyonlarını çeşitli mekanizmalarla bozabilirler. Bu gıdaların tüketimi genellikle kanamaya yol açmamakla birlikte, kan hastalığı olan bireylerde yahut özellikle aspirin, heparin, penisilin ve bazı romatizmal ağrı kesici özellikteki ilaçları kullanan bireylerde kanamaya yatkınlık (cilt, ağız içi, burun kanamaları şeklinde) gözlenebilir. Alyuvarların bütünlüğü için gerekli bir enzim olan glukoz 6-fosfat dehidrogenaz eksikliği olan hastaların bir kısmında bakla alımı derin anemiyle sonuçlanabilir. Bu duruma ‘favizm’ adı verilir. Özellikle bakla hasadının sık yapıldığı Akdeniz kuşağı ülkelerinde (İtalya, Yunanistan, Orta Doğu gibi) taze bakla tüketimi ciddi düzeylerde anemiye yol açabilir. Bakla tüketiminden 5-24 saat sonra baş ağrısı, bulantı, sırt ağrısı, titremeler ve ateşle başlayıp idrarda kırmızılık ve sarılıkla devam eden şiddetli anemi gözlenebilir (Öyle ki kan takılması dahi gerekebilir). Bu hastaların her ne kadar tümünde favizm gelişmese de bakla tüketmeleri kesinlikle önerilmez. Günümüzde birçok insan çeşitli hastalıklar ve şikayetleri nedeniyle bitkisel kökenli yahut reçeteli ilaçlar kullanmaktadır. İnsan ömrünün uzaması ile birlikte kronik hastalıklar da giderek daha çok oranda gözlenir olmuştur. Düzenli ve sağlıklı beslenme çok önemli ve herkesin en temel hakkı olmakla birlikte tüketilen gıdaların çeşitli mekanizmalarla kan değerlerini değiştirebileceği ve kullandığımız ilaçlarla etlkileşime girebileceği akıldan çıkarılmamalıdır” diye konuştu.

  • Büyükorhan’dan Mehmetçiğe gönderilen kuru gıdalar ulaştı

    Bursa’nın Büyükorhan ilçesi Kayapa Köylüleri Derneği tarafından gönderilen kuru gıdalar, Afrin’deki Zeytin Dalı Harekatına katılan askerlere ulaştırıldı.

    Büyükorhan’ın Kayapa köyünde yaşayan köy sakinleri, Kayapa Köyü Derneği öncülüğünde hazırladıkları kuru gıdaları Afrin’de görev yapan askerlere gönderdi. Hazırlanan koliler içerisindeki malzemeler ise Afrin’de görev yapan askerlere dağıtıldı. Bu hediyeleri teslim alan askerler ise Kayapa köylülerine teşekkür videosu çekip gönderdi.

  • Siirt’te tarihi geçmiş gıdalar yakılarak imha edildi

    Siirt Belediyesi Zabıta Müdürlüğü ekipleri, Kurban bayramı öncesi gıda ürünleri satan işyerlerini denetledi, son kullanma tarihi geçen ürünler toplatılarak imha edildi.

    Zabıta ekipleri, il merkezi ile mahallelerde gıda satışı yapan işyerlerinde yaptıkları denetimlerde bazı ürünlerin son kullanma tarihleri geçmiş olmasına rağmen raflardan kaldırılmadığını tespit etti. İl genelinde yapılan denetimler sonucu el konulan ürünler kamyonlara yüklenerek, güvenli bir alanda imha edildi. Denetimlerin devam edeceği belirtildi.