Etiket: Gibi

  • Atılay Canel: “Oyun planımızı istediğimiz gibi oturttuk”

    Atılay Canel: “Oyun planımızı istediğimiz gibi oturttuk”

    Fatih Karagümrük Teknik Sorumlusu Atılay Canel, Gençlerbirliği galibiyetinden sonra yaptığı açıklamada, “Oyun planımızı istediğimiz gibi oturttuk. İstediğimiz oyun şekli buydu. Bu galibiyeti bütün Karagümrük ailesine, camiası adına kutluyorum” dedi.

    Süper Lig’in 19. haftasında Fatih Karagümrük deplasmanda Gençlerbirliği’ni 3-1 mağlup etti. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında galibiyeti değerlendiren Fatih Karagümrük Teknik Sorumlusu Atılay Canel, “Bu stat bize her zaman uğurlu geldi. 36 sene sonra bizim buradan Süper Lig’e çıktığımız stadyumdu. Oyun planımızı istediğimiz gibi oturttuk. İstediğimiz oyun şekli buydu. Daha önce söylediğimiz gibi istediklerimizi elde ettik. Bu galibiyeti bütün Karagümrük ailesine, camiası adına kutluyorum. Teknik ekibimizi ve ellerinden geldiği kadar mücadele eden futbolcu kardeşlerimizi tebrik ediyorum” diye konuştu.

  • Mustafa Kaplan: “VAR Türk futboluna ne verdi, ne faydası oldu, ne gibi artıları oldu?”

    Mustafa Kaplan: “VAR Türk futboluna ne verdi, ne faydası oldu, ne gibi artıları oldu?”

    Gençlerbirliği Teknik Direktörü Mustafa Kaplan, Fatih Karagümrük maçının ardından yaptığı açıklamada, “VAR Türk futboluna ne verdi, ne faydası oldu, ne gibi artıları oldu?” dedi.

    Gençlerbirliği, Süper Lig’in 19. haftasında evinde Fatih Karagümrük’e 3-1 mağlup oldu. Maçın ardından düzenlenen basın toplantısında maçı değerlendiren Gençlerbirliği Teknik Direktörü Mustafa Kaplan, “Bir kere sahadaki yapılan mücadele, özellikle oyuncularımın isteği ve arzusu, ben hepsinden memnunum. Risk alarak maçı da çevirmek istedik ama olmadı. Aslında bakarsan konuşacak çok şey var. Türk futbolu adına üzgünüm. Sahada futbol oynamaya çıkmış bir Gençlerbirliği vardı. Karagümrük’üde kazandıkları için tebrik ediyorum. Kazandılar. Onları kutluyoruz. İlk yarıda rakibe hiç pozisyon vermeden kendi yaptığımız bireysel hatalardan bir anda 2-0 geriye düştük. Biz genç bir takımız, genç oyunculara şans vererek ligimize devam ediyoruz ama bu genç oyuncularımızın emeğinin de saha da kaybolup gitmemesi lazım diye düşünüyorum. İlk yediğimiz golde, penaltı mı değil mi, içeride mi dışarıda mı? Ona bakmak lazım. Ben hep şunu söylüyorum VAR Türk futboluna ne verdi, ne faydası oldu, ne gibi artıları oldu? VAR’daki takım arkadaşlarımızın her maçta çok dikkatli olmaları lazım çünkü bir emek veriyorsun burada 90 dakika. Bu emeğin VAR’dan verilen bir kararla gitmesine biz üzülüyoruz. VAR’ında verdiği karar doğruysa saygı duyuyoruz. Ben maçı yöneten hakem arkadaşların yerinde olsam hep kendi bildiklerimi yaparım. VAR beni uyarıyorsa gidip karar verebilirim ona da saygı duyuyorum” diye konuştu.

    “Hakem arkadaşlarımızın İngiltere Ligi’ni izlemelerini tavsiye ederim”

    Kaybetmeyi düşünmediklerini belirten Kaplan, “Yine söylüyorum ikinci yarı bulduğumuz üretkenliğimiz, maçı kazanma isteğimiz, arzumuz hepsi yerindeydi ama ne yazık ki biz hücum yaparken yediğimiz üçüncü golde rakibin yarı sahasında oyuncumuza yapılan bir faul var. Yine VAR’ın verdiği bir karar var. Ben isterdim ki bugün maçı yöneten hakem arkadaşımız kendi kararlarını verseydi ama VAR’ın söyledikleri hakem arkadaşlarla aynı fikirde oldularsa saygı duyarım. Bütün hakem arkadaşlara ben hiç bugüne kadar kötü konuşmadım kötü konuşmam. Saygı duyuyorum. Onlar da futbolun bir parçasıdır ama üzüntü olan bizim bugün hiç kaybetmeyi düşünmediğimiz bir maçı kaybettik. Hakem arkadaşlarımızın İngiltere Ligi’ni izlemelerini tavsiye ederim. Ufacık şeylere düdük çalınmıyor orda ama biz bugün yapmak istediklerimizi ikinci yarı yaptık ama her şeye rağmen maçı da kaybettik. Bundan dolayı üzgünüz” şeklinde konuştu.

    “Türk hakemlerinin hepsine güveniyorum ama bu maçı tekrar seyretsinler”

    Maçın dördüncü hakemi ile yaşanan gerginliğe de değinen Mustafa Kaplan, “Bizim en büyük sıkıntımız 4. hakem arkadaşlarla. İnsan ister istemez maçın içerisinde kendi kaybediyorsun, çizgiyi aşıyorsun, bu normal. Bana göre 4. hakemlerin biraz tolerans sağlaması lazım. Kulaklıktan orta hakemi uyarıp, bize kart göstermesi bana göre doğru değil. İster istemez kartı gördükten sonra sen daha çok dikkat ediyorsun daha çok sakin olmaya çalışıyorsun ama biz de kenardan oyuncularımızı motive etmek için işimiz bu. Hakem arkadaş ‘Bize güvenin’ dedi. Evet ben Türk hakemlerinin hepsine güveniyorum ama bugün gitsinler bu maçı tekrar seyretsinler. Benim onlara da kırgınlığım dargınlığım yok ama ben tekrar söylüyorum futbol oynamak isteyen bir takım var. Bu takımı ne olursun frenlemeyelim” diyerek sözlerini tamamladı.

  • (Özel) Akın akın geliyorlardı, ’PCR’ sonrası bıçak gibi kesti

    (Özel) Akın akın geliyorlardı, ’PCR’ sonrası bıçak gibi kesti

    Edirne’de, sınır kapılarında PCR testi ibraz zorunluluğunun ardından Bulgar turist sayısında düşüş yaşanınca, tarihi çarşıların esnafları da zor günler yaşıyor.

    Sınır kapılarında yılbaşından itibaren uygulanmaya başlanan PCR testi ibraz zorunluluğunun ardından Edirne’ye gelen Bulgar turist sayısında ciddi bir düşüş yaşandı. Tarihi Selimiye Camii’nin altında bulunan Arasta Çarşısı, Eski Cami’nin yanında bulunan Bedesten Çarşısı ve Üç Şerefeli Camii yakınında bulunan Ali Paşa Çarşısı esnafları zor günler yaşıyor. Neredeyse siftah yapmadan günü kapatan çarşı esnafları, dükkanlarının kira bedellerini de zar zor ödediklerini söyledi.

    PCR testi ibraz zorunluluğu 30 Aralık 2020’de başladı

    Sağlık Bakanlığı tarafından yurtdışından Türkiye’ye gelecekler için 30 Aralık’tan itibaren son 72 saat içinde yapılmış PCR negatif testi belgesi istenmeye başlandı. Tüm sınır kapılarında zorunlu olarak yapılan uygulamanın ardından Kapıkule Sınır Kapısı’ndan Türkiye’ye gelen Bulgar turist sayısı yok denecek kadar azaldı. Bulgar Turistlerin gelmemesi, Edirne’de ticari hayatı durma noktasına getirdi.

    Turistlerin en çok ziyaret ettiği kent merkezindeki tarihi çarşılarda yılbaşından bu yana yaprak kıpırdamıyor. Bir çok esnaf, işlerinin olmaması nedeniyle dükkanlarını bile açmıyor.

    “PCR testi zorunluluğu sonrası işlerimiz sıfır”

    Selimiye Arasta Dernek Başkanı Adem Bayrak, esnafların siftahsız dükkan kapattığını, böyle giderse kapanan dükkan sayısının artacağını söyledi. Bayrak, “O günden sonra işlerimiz sıfır. Bulgar geliyordu. İyi kötü benden olmazsa diğer arkadaşlardan, Edirne içindeki esnaftan alışveriş yapıyordu. Ama girişte Bulgarlardan PCR testi istiyorlarmış. Bu PCR testi de 120 Levaymış. Arkadaşlarımızla yapmış olduğumuz telefon görüşmelerine göre bu büyük bir meblağ oluyor. Gelmiyorlar” dedi.

    “Edirne yurtiçinden ve yurtdışından gelen turizmle ayakta olan bir kent

    Tarihi Alipaşa Çarşısı Dernek Başkanı Yılmaz Sanış, esnafın zor günler geçirdiğini söyleyerek, “Edirne’nin bir gerçeği var. Maalesef ki Edirne bir sınır kenti olduğu için her zaman söylediğimiz gibi ya yurtiçinden ya da yurtdışından gelen turizmle ayakta. Edirne turizm ile ekonomisini çeviren bir şehir. Pandemi dolayısıyla maalesef ki iç turizmde bayağı düşüşler var. Bu sefer Yunanistan ve Bulgaristan’dan gelenlerle Edirne ekonomisi ayakta kalıyor. Aralık ayı yurtdışından gelen turistlerin giriş yaptığı bir aydır. Çünkü malum onlarda Paskalya ve Yılbaşı kutlaması vardı. Aralık ayı bayağı kötü geçti. Aralık’ın 30’undan sonra kapılardan PCR testi istenince Edirne’ye yabancı gelmemeye başlayınca ticaret bir nevi artık durma noktasına geldi” diye konuştu.

    “Bu testler böyle devam ettiği sürece Bulgar gelmeyecek”

    Arasta esnaflarından Fatma Kıral da zorunlu test uygulamasının ardından Bulgar turistlerin gelmemesiyle işlerin bıçak gibi kesildiğini belirterek, “Testler zorunlu hale getirildiğinden beri işlerimiz bıçak gibi kesildi. Şu anda hiçbir Bulgar müşteri gelmiyor. Şu anda esnaf olarak çok zor durumdayız. Kiralarımız çıkmıyor. Biz talep ediyoruz ki bu kiraları bizden almasınlar. Bu testler böyle devam ettiği sürece Bulgar gelmeyecek. Esnaf da çok zor durumda kalacak” dedi.

    Esnaflardan Sabriye Özdemir de, işlerin olmaması nedeniyle çoğu esnafın dükkanını bile açmadığını anlattı.

  • Katliam gibi kazada aynı aileden 4 kişi öldü

    Katliam gibi kazada aynı aileden 4 kişi öldü

    Afyonkarahisar’ın Dinar ilçesinde tır ile otomobilin çarpıştığı kazada, bir çift ile 9 yaşındaki çocukları ve kayınvalide hayatını kaybetti.

    Kaza, Dinar-Konya karayolu Akgün köyü yakınlarında meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, Vehbi Özen yönetimindeki 31 ADT 254 plakalı otomobil, karşı yönden gelen Murat K. idaresindeki 01 Y 9181 plakalı tır ile kafa kafaya çarpıştı. Çarpışmanın etkisi ile savrulan otomobil, yol kenarındaki tarlaya girerek durabildi. Çevredekilerin haber vermesi ile olay yerine çok sayıda jandarma ve sağlık ekibi sevk edildi. Bölgeye gelen ekipler sürücü Özen ile araçta bulunan eşi Ayşe Özen ve kayınvalidesi Cemile Kılıçaslan’ın öldüğünü belirledi. Kazada ağır yaralanan 9 yaşındaki Yağmur Özen ise olay yerinde yapılan müdahalenin ardından ambulansla Dinar Devlet Hastanesine kaldırıldı ancak yapılan müdahalelere rağmen o da kurtarılamadı. Kaza sonrası araç içerisinde sıkışan cesetler ise jandarma ve itfaiye ekiplerinin uzun süren uğraşları sonrası çıkarılabildi. Kazada hafif yaralanan tır sürücüsü Murat K. ise ayakta tedavi edildi.

    Kazanın ardından jandarma ekipleri tarafından başlatılan inceleme devam ediyor.

  • ’Fabrika gibi okul’dan 5 milyon TL ciro

    ’Fabrika gibi okul’dan 5 milyon TL ciro

    Samsun’da “fabrika gibi okul” olarak anılan Atakum Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi korona virüs döneminde ürettikleri hijyen ürünleri ile bu yıl 5 milyon TL ciro elde etmeyi başardı.

    Atakum Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, virüs nedeniyle eğitime ara verse de korona virüsle mücadele kapsamında antibakteriyel dezenfektan ve birçok hijyen ürününün üretimini sürdürüyor. 2019 yılında yaptıkları üretim ile 3 milyon 377 bin TL ciro elde eden okul, 2020 yılında bu ciroyu 1 milyon 623 bin TL arttırarak 5 milyon TL’ye çıkardı. Korona virüs sürecinde fabrika gibi çalışan okulun günlük 50 ton üretim kapasitesi var. Ayrıca maske, tulum, hijyen standı, ateş ölçer, siperlikli maske gibi materyaller üreterek satışını gerçekleştiriyor. ‘Atakimya’ adı ile üretim yapan okulun 14 marka başvurusu onaylandı, tescil sürecinden sonra bu markalar ile üretim kapasitesini arttırmayı hedefliyor.

    Atakum Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Müdürü Melek Çelebi öncelikli hedeflerinin güzel insan modeli yetiştirmek olduğu söyledi. Çelebi, okulun çalışmaları ile ilgili, “Öncelikli hedefimiz sektöre taşıyabileceğimiz güzel insan modeli yetiştirmek. Öğrencilerimiz alanları ile ilgili yeteneklerini öğretmenleriyle birlikte ortaya koyarak pandemi döneminde çalışmalar hızla devam etmektedir. Bu bağlamda bakanlığımız bize güvenmekte ve onurlandırmaktadır. Bu güven ve onur, motivasyonumuzu arttırmaktadır. İl ve ilçe yöneticilerimiz özellikle İl Milli Eğitim Müdürümüz Coşkun Esen Bey’in büyük destekleri ile hızlı bir şekilde Karadeniz Bölgesi’ne dezenfektan üretimi konusunda destek vermekteyiz. Gece-gündüz mesai kavramı gözetmeksizin öğrencilerimizin de veli izinleri alınarak çalışmalarımız devam etmektedir. İşin maddi boyutuna geldiğimiz zaman tabii ki üretim kapasitesinin sonucunda bir ciro ortaya çıkmaktadır. Günlük 50 ton kapasiteyle çalışmaktayız. Bu bağlamda 600 ton yüzey dezenfektanı, 100 tona yakın el dezenfektanı üretiminin sonucunda geçen yıl 3 buçuk milyon olan ciromuz bu yıl 5 milyon TL’ye çıkmıştır” dedi.

    “14 marka başvurumuzu yaptık”

    Okul olarak 14 marka başvurusu yaptıklarını belirten müdür Melek Çelebi, “Biz kimya teknolojisi alanı olarak ‘Atakimya’ markası ile üretime devam etmekteyiz. Ancak tüm alanlarımızı içine alan 14 marka başvurumuzu yaptık. Bu markalarımız onaylandı. Şimdi tescil işlemleri beraberinde yürüyecektir. Alanlarımızın hepsi alanlarına uygun bir şekilde ciddi çalışmalar yapmaktadır. Her alanımız birbirinden kıymetli, öğretmenlerimiz şu aşamada inşaat teknolojisi alanı, elektrik teknolojisi alanı eğitim materyalleri adı altında video çekimlerine de devam etmektedir. İnşaat teknolojisi alanının ahşap dalı çok güzel ahşap materyaller oluşturmaktadır” diye konuştu.

    Meslek liselerine verilen değer ile öğrenci talebinin her geçen gün arttığını belirten Çelebi, “Cumhurbaşkanımızın, bakanımızın, bakanlık teşkilatımızın mesleki eğitime verdiği önem her geçen gün kendini gösteriyor. Meslek liselerine öğrenci talebi pandemi döneminde artmıştır. Geçtiğimiz yıl 9. sınıfa kayıtlı öğrenci sayımız iki katına çıkmıştır. Bakanlığımız ‘1000 okul’ projesi kapsamında katkı sağlaması ile ne kadar önem verdiğini ortaya çıkarmıştır” şeklinde konuştu.