Etiket: gezi olayları

  • Faik Çalık’tan Gezi değerlendirmesi

    Faik Çalık’tan Gezi değerlendirmesi

    Saadet Partisi Erzurum İl Başkanı Faik Çalık, il binasında düzenlediği haftalık basın toplantısında, Gezi protestolarıyla ilgili bir değerlendirmede bulundu. Türkiye’nin gündemindeki olaylara değinen Saadet Partisi Erzurum İl Başkanı Faik Çalık Milleti sağduyulu olmaya davet etti.

     
    Çalık Gezi parkı ve taksim’de yaşanan hadiselerden çıkardıklarımız ve alınması gereken çıkarılması gereken dersleri şöyle sıraladı. “Türkiye, bir inatlaşmanın kurbanı edilmemelidir. İnatlaşma, kamplaşma kimseye fayda sağlamaz. Çevremizin yangın yerine döndüğü, Suriye’deki ateşin kapımıza dayandığı bir ortamda ihtiyacımız olan şey, kamplaşmak, kutuplaşmak değil birbirimizi anlamaya çalışmak olmalıdır.

     
    Anarşiden adalet doğmaz. Haksızlıklarla mücadele vurarak, kırarak silahla yapılmaz. İktidarın; “Güç bende istediğimi yaparım” demesi ne kadar yanlışsa, Marjinal grupların ortalığı savaş alanına dönüştürmesi de o kadar yanlıştır.
    Ülkede sükuneti ve huzuru sağlamak en başta iktidarın görevidir. Hükümet bu toplumsal tepkiyi dikkate almalıdır. Sayın Başbakan toplumu daha da gerecek açıklamalardan kaçınmalıdır.

     

     
    Hükümetin son 10 yılda ortaya koyduğu, ekonomik ve sosyal politikalar toplumu germiş, özellikle de üretimi değil tüketimi esas alan pazar ekonomisi milletimizi bankaların esiri haline getirmiştir. Hayat pahalılığı, gelir dağılımındaki adaletsizlik gibi konular, toplumu sosyal bir uçuruma sürüklemiş ve patlamalara hazır hale getirmiştir.
    Aynı şekilde dış politikada alınan yanlış icraatlar da Türkiye’yi küresel güçlerin ve karanlık odakların hedefi yapmıştır. Unutulmamalıdır ki ülkemizin üzerine çöken bu puslu hava en fazla düşmanlarımızı mutlu etmiş ve onların elini güçlendirmiştir.

     

     
    Bu toplumsal olayda samimi ve duyarlı vatandaşlarımızın haklı tepkileri vardır. Ancak bu haklı tepkiyi mecrasından saptırmak ve ülkeyi kaosa sürüklemek isteyen bazı illegal ve marjinal grupların varlığı da bir gerçektir. Bu marjinal grupların provokasyonlarına karşı başta göstericiler olmak üzere herkes dikkatli olmalıdır.
    İktidar gibi Ana muhalefet Partisi de yangına körükle gitmemeli, bu olaylar üzerinden siyasi rant devşirme hesabından vazgeçmelidir.

     

     
    Türkiye’de kardeş kavgası çıkarmaya yönelik bu tür oyunlar daha önce de sahnelenmiş ve acı tecrübeler yaşanmıştır. Herkes bu acı tecrübelerden ders çıkarmalı ve sorunlarını yakarak, yıkarak, ötekileştirerek değil, konuşarak çözmeyi öğrenmelidir.
    Çıkaracağımız derslerden biri de, dost ve müttefik görünen ülkelere güvenilemeyeceği gerçeğidir. Nitekim Gezi Parkı olayları ile birlikte dost ve müttefik sandığımız ülkelerin aslında fırsat kolladığı anlaşılmıştır.
    Nitekim Gezi Parkı olaylarını batılı medya organlarının “Türk Baharı” olarak değerlendirmesi bile yeterince endişe vericidir. Sözde Arap Baharı’nın geldiği ülkelerden henüz yazı görebilen tek bir ülke olmadığı hatırlandığında bunun anlamı daha iyi anlaşılacaktır. Bu noktada herkesi sağduyuya ve aklı selime davet ediyoruz. Biz aynı bahçenin çiçekleri, aynı milletin evlatlarıyız. Renklerimiz, kokularımız, hassasiyetlerimiz, düşüncelerimiz farklı olabilir. Farklılıklarımızı ayrılık nedeni değil, zenginlik unsuru olarak görmeliyiz. Bizler hoşgörü, merhamet ve adaletiyle ün yapmış bir medeniyete sahibiz. Hacı Bektaş-ı Veli’nin, Yunus Emre’nin, Mevlana’nın varisleriyiz. Bu asil geçmişe yakışır bir sağduyuyla hareket etmeliyiz. Milli Görüşçüler bundan önce olduğu gibi bundan sonra da şiddeti esas alan hiç bir muhalefetin içinde olmayacaktır. Bizim yolumuz Hakk’ı tebliğ yoludur. Bunu da her imkânla yapmaya gayret ediyoruz. Cenab-ı Allah milletimizi korusun.”

     

     
    ECDADA SAYGISIZLIK
    Osmanlı’nın başkenti Bursa’da Kanuni Sultan Süleyman, Sultan 3. Murat ve ilk Osmanlı halifesi Yavuz Sultan Selim’in isimleri şarap markası olarak kullanıldığını iddia eden Saadet Partisi Erzurum İl Başkanı Faik Çalık, olayın son dönemin en büyük saygısızlıklarından biri olduğunu söyledi.
    Çalık, “Kanuni Sultan Süleyman, Sultan 3. Murat ve ilk Osmanlı halifesi Yavuz Sultan Selim’in isimleri şarap markası olarak kullanıldı. Ecdada yapılan son dönemin en büyük saygısızlıklardan biri Bursa’da ortaya çıktı. Bir içki firmasının ürettiği şarapların şişesini, Osmanlı padişahlarından Yavuz Sultan Selim, Kanuni Sultan Süleyman ve Sultan 3. Murat’ın kaftanlarıyla süslerken, padişahların isimlerini de şarap markası olarak kullanıyor. Bu edepsizlere kim izin verdi? Bu günlerde bazı çevrelerin Osmanlı Padişahlarına yönelik karalama çalışmalarının son adresi Bursa’da ortaya çıktı. Osmanlı devletinin başkenti olan Bursa’da yaşanan rezalet ecdada yapılan en büyük küstahlığı ortaya koydu. Üç kıtaya hükmetmiş, İslamiyet uğruna cihat etmiş padişahların isimleri şarap markası yapıldı. Şarap üretimi yapan bir firmanın pazarına meze yapılan Osmanlı Padişahlarının isimleri ve kıyafetleri şişelere konuldu. Hem kâr amaçlı yapılan hem de milletin ecdadım karalama kampanyasının bir parçası olan bu edepsizliğe yetkililerin nasıl izin verdiği düşündürüyor.” diye konuştu.

  • 70’lik eylemci

    70’lik eylemci

    Taksim dün sabahtan itibaren yine gerildi. Polis meydana, provokatörler devreye girdi. Şehri gaz bombası ve duman kapladı. Ancak yaşanan olaylar ve binlerce resim arasında bir tanesi vardı ki görenleri şaşkına çevirdi. Beyaz saçlı yaşlı kadın yüzünde gaz maskesi elinde sapan ile polise taş atarken görüntülendi. Eylemci kadının kolunda kan grubu yazıyordu. Benzer olaylar gerilim yükselmesine ve Taksim’in savaş alanına dönmesine neden oldu.

     

    Türkiye dün sabaha İstanbul polisinin Taksim Meydanı’na müdahalesi ile uyandı. Çevik kuvvet 07:30’da meydana girdi. İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Twitter’dan Gezi’ye müdahale edilmeyeceğini, polisin sadece AKM ve Atatürk Anıtı’ndaki pankart ve resimleri kaldıracağını açıkladı. Gerçekten de öyle oldu.  Polis Gezi Parkı’na herhangi bir müdahalede bulunmadı. Polis de sık sık anons yaparak ”Taş atmayın su sıkmayalım” diye uyardı. Ancak 09:00’da tansiyon yükseldi. Bir anda ortaya çıkan bazı kişiler, polise molotof kokteyli atmaya başladı. Gerginlik artınca polis, tazyikli su ve biber gazıyla müdahale etti.

  • Arınç’tan Gezi Parkı açıklaması: Başbakan bazı topluluklara randevu verdi

    Arınç’tan Gezi Parkı açıklaması: Başbakan bazı topluluklara randevu verdi

    Başbakan Yardımcısı Arınç, Başbakan Erdoğan’ın, Gezi Parkı konusunda taleplerde bulunan bazı topluluklarla çarşamba günü görüşeceğini bildirdi.

     

    Bülent Arınç, Başbakan Erdoğan‘ın “Bu olayların başında bulunan, ilk günlerde bulunan bazı toplulukların talepleri üzerine kendilerine randevu verdiğini” söyledi. Arınç, “Zannediyorum bir kısmı ile Çarşamba günü görüşmeler yapacaktır, bir kısmıyla farklı zamanlarda bir araya gelecektir.” dedi.

     

     


    Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu sonrasındaki açıklamasında iki gündem maddesinin ele alındığını belirterek, “Her kurulda olduğu gibi Avrupa Birliği ile ilgili süreci değerlendiriyoruz. AB Bakanımızın verdiği bilgiler etrafında Avrupa Birliği’nde ve bu dönem içerisinde yapılabilecek konular görüşüldü.” dedi.

    İkinci ana gündem maddesinin ise Gezi Parkı ve sonrasında gelişen olaylarla ilgili olarak hükümet içerisinde bir müzakere açtıklarını söyleyen Bülent Arınç, “İçişleri Bakanlığımız bir brifing verdi. Emniyet Genel Müdürlüğümüz ve ilgili daire başkanları olmak üzere konu üzerinde bütün bakanlarımız düşüncelerini ifade ettiler. Bundan sonra alınabilecek tedbirler yapılması gereken hususlar Sayın Başbakanımız tarafından talimat olarak arkadaşlarımıza iletildi.

    Başbakanımız ülkeye döndüğü andan itibaren bu konudaki düşüncelerini ifade ettiğini biliyoruz. Önce İstanbul’da yapılan MKYK’da daha sonra Adana ve Mersin’de muhtelif açılışları takiben yaptığı konuşmalarda sonra Ankara’ya dönüşlerinde büyük kalabalıkların kendisini karşılaması ve onlara hitaben yaptığı konuşmalarının içeriiğini hepimiz biliyoruz. Bildiğiniz gibi hafta sonunda da önce Ankara’da sonra İstanbul’da legal mitingler yapılacaktır.

    Kanuna uygun olarak belirlenen mahallerde belirlenen usul ve süre içerisinde. Bu mitinglerde de Sayın Başbakanımızın Türkiye’nin bugün içinde bulunduğu olumlu şartları tekrar ifade edeceğini, bu olaylar başladıktan bugün geldiği nokta itibari ile geçirdiği sefahatı ve bugün artık Türkiye’nin huzur ve sükunun avdet etmiş, kanunsuzluklara yasa dışı eylemlere karşı yapılması gereken tüm işlemlerin de bitirildiği bir hafta sonunu hep beraber görmüş olacağız.” ifadelerini kullandı.

    “TÜRKİYE BUNU YAŞAMAMALIYDI”

    Arınç, sözlerini şöyle sürdürdü: “Elbette Sayın Başbakanımızın önceki açıklamaları benim Başbakan Vekili olarak yaptığım değerlendirmeler, ilgili bakanlarımızın açıklamaları ile durum şu merkezde görebildiğimiz kadarıyla: Taksim’de ve Kızılay’da gruplar zaman zaman toplanmakta, sloganlarla ellerindeki pankartlarla düşüncelerini ifade etmekteler.

    Bir takım aşırı gruplar ve illegal örgütler de bu toplantıları bahane ederek çevreye zarar vermektedir. Bu çevre sadece kaldırımdan veya bankomatlardan veya oturulan banklardan ibaret değildir. Bunların içerisinde sizlere tek tek bilgi verilmişti, ambulanslardan tutunuz polisimizin kullandığı araçlara kadar, özel ticari araçlardan özel araçlara kadar ve maalesef pek çok işyerinin tahrip edilmesine kadar büyük bir tahribat gözlenmektedir.

    Giderek azalmıştır ama bu olaylar içerisinde yurttaşlarımızdan da vefat edenler olmuştur, yaralananlar olmuştur, gözaltına alınanlar ve haklarında tutuklama kararı verilen zannedersem iki kişi olmuştur. Bütün bunlar etraflıca değerlendirildi. Türkiye bunu yaşamamalıydı, olayların büyümesine yol açan gerçek amacın ne olduğunun az çok biliyoruz.”

    “HÜKÜMET İŞİN BAŞINDADIR”

    Bu konuda yapılması gereken işleri de hükümet tarafından tek tek tespit dildiğini dile getiren Arınç, “Vatandaşlarımızın huzur ve sükun içerisinde güven içerisinde olmalarını tekrar diliyorum. Hükümetimiz işin başındadır. İşe vaziyet etmektedir. Güvenlik güçlerimiz görevlerinin bilinciyle hareket ediyorlar.


    Türkiye’de artık yasa dışı eylemlere kesinlikle izin verilmeyecek ve bunlara karşı kanunun üzerimize koyduğu görevler mutlaka yapılacaktır. İyi niyetle başladığı söylenen eylemler konusunda ise eğer konu çevre duyarlılığı, eğer konu insan hakları ise eğer konu demokrasi ise bunları konuşmak bunları muhataplarımızla tartışmayı gerçekten isteriz.

    Sayın Başbakanımız bu olayların başında bulunan, yani ilk günlerde bulunan bazı toplulukların talepleri üzerine kendilerine randevu vermiştir. Zannediyorum bir kısmı ile Çarşamba günü görüşmeler yapacaktır, bir kısmıyla farklı zamanlarda bir araya gelecektir. Onlara işin gerçeği anlatılacak, onların da düşünceleri Sayın Başbakanımız tarafından dinlenecektir. Yine bizlere, bakanlarımıza bu konuda gelebilecek bütün taleplere de demokratik bir olgunlukla karşılayacağımızı ifade edebilirim.” diye kaydetti.

     

     

     

    İşin güvenlik boyutunun, mali boyutunun, dış itibar boyutunun önemli olduğunun altını çizen Arınç, “Bunlara zarar verebilecek tüm eylemlere karşı da güvenlik güçlerimiz de istihbaratımız da yetkili amir ve mevkide bulunanlarla mücadelemizi sürdüreceğimizi halkımızın huzur ve güvenlik içerisinde olmasını ve bundan büyük bir memnuniyet duyacağımızı söylemek istiyorum.” diye ekledi.

     

     

     

    Kendisine Başbakan Erdoğan’ın hangi isimlerle görüşeceği sorulması üzerine ise Arınç, şu cevabı verdi: “Kimler bu isimler bilmiyorum. Bir gurup talepte bulunduğunu, Başbakanımız olumlu talep verdiğini biliyorum.

     

     

    Taksim Gezi Platformu adıyla beni ziyaret eden Taksim Gezi Parkı, Topçu Kışlasıyla ilgili bilgiler verdiler. Sonunda da kamuoyuna açıkladıkları talepleri koydular. Biz neyi yapıp neyi yapamayacağımızı söyledik.

     

     

    Onlar şu olmasın bu olsun noktasındaydılar böyle bir dayatmayı kabul edemeyiz. Bunu bize teklif edemezsiniz. Buna karar verecek olan Büyükşehir’dir. Ama, Patrona Halil İsyanı’nda kelle isteriz gibi onu görevden alın bunu şöyle yapın, gözaltındakileri bırakın, şunlara şunlara ilişmeyin, her taraf bizim olsun, böyle bir anlayış 2013 Türkiyesinde AK Parti iktadarında kesinlikle söz konusu olamaz.

    Bütün gözaltılar kaldırılsın, bu insanlar serbest kalsın derken polise karşı cinayet işleyenler dahil değil mi? Kaldırım taşlarını kaldırmış, insanlara karşı eylem yapanları yargı süreci başlatmak zorunda değil miyiz? Bizleri arayanlar bu işin asıl muhatabı biziz, onların söylediklerine itibar etmeyin dediler. Bildiriyi okudular. Bunlar ne oldu diye merak ediyorlarmış. Bize sorsunlar. Türkiye bir kabile, aşiret devleti değil. Hukuk devletinde herkes yaptığının karşılığını görür. Hukuk devleti demek kanun hakimeyetinin sağlandığı hakim karşısına çıkılan devlettir. Biz istediklerimizi verin, yoksa yakar yıkarız anlayışı doğru, demokratik bir anlayış değil. Taksim konusunda duyarlı olanlar sadece beni ziyaret edenlerle sınırlı değil.”

  • Devlet Bahçeli: Gezi’nin arkasında PKK var

    Devlet Bahçeli: Gezi’nin arkasında PKK var

    Türkiye’nin birçok ilinde görülen Gezi Parkı olaylarında MHP’nin yer almayacağının altını bir kez daha çizen Devlet Bahçeli PKK’nın İmralı talepleri ile Gezi eylemlerinin arkasındaki isimlerin örtüştüğü uyarısında bulundu.

     

    MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin Merkez Yönetim Kurulu ve İl Başkanları Toplantısı’nda yaptığı konuşmada Gezi Parkı ile ilgili değerlendirmelerde bulundu.

     

    OLAYLARIN ARKASINDA PKK VAR

    Devlet Bahçeli Gezi Parkı olaylarında masum halkın taleplerinin olduğunu vurguladı ancak olayların arkasında PKK’nın olduğunu ifade etti. Hükümetin yürüttüğü çözüm sürecini eleştiren Devlet Bahçeli “Sözde çözüm sürecinde PKK’nın, İmralı‘nın talebi olarak ortaya çıkan 5 konferansı düzenleyenlerle Gezi Parkı eyleminin arkasındaki isimler örtüşüyor. Orada PKK intifadasının hazırlık çalışması yapılıyor” ifadelerini kullandı.

     

     

    TEŞKİLATI UYARDI

    Devlet Bahçeli, PKK ile hiçbir şart altında bir araya gelmelerinin mümkün olmayacağının altını çizerek, “Bu protestolarda tepki gösteren sanatçılar, sözde çözüm sürecinde niye seslerini çıkartmadılar” ifadelerini kullandı. MHP ‘nin Milli Değerleri Koru ve Yaşat mitingleriyle milletin, hükümetin baskıcı politikalarına karşı durmayı öğrendiğini kaydeden Devlet Bahçeli, “Ancak biz bunu meydanlarda, demokratik hakkımızı kullanarak yaptık” dedi. Devlet Bahçeli, teşkilatına sosyal medya uyarısı da yaptı: Mesaj atarken, parti sorumluluğunu ihmal etmeyin.

  • Gezi olayları protesto edildi

    Gezi olayları protesto edildi

    E.MEHMET YILMAZ
    ERZURUM (İHA) –

     

    Erzurum’da toplanan bir grup, “Polise destek, geziye köstek” pankartıyla yürüyüş yaptı.

     

     
    Erzurum’da Cuma namazı sonrası Lalapaşa Camisi avlusunda toplanan yaklaşık 100 kişilik Bağımsız Müslüman Türk Gençliği üyeleri, Taksim Gezi Park’ında yaşanan olaylar sonucunda polise yapılan saldırıları protesto etti. Slogan atarak Havuz başına kadar yürüyen grup, “Polise destek, geziye köstek” pankartı açtılar.

     

     
    Yürüyüş esnasında Erzurum halkı ve esnafı grubu alkışlayarak destek verdi. Grup, Havuz başı Atatürk Anıtı önünde saygı duruşunda bulunup, İstiklal Marşı’nı okuduktan sonra olaysız bir şekilde dağıldı.