ErzurumFlaş

Etiket: Getiriyor

  • Horladığına İnanmayanların Eşleri Video Çekip Doktorlara Getiriyor

    Gelişmiş toplumlarda obeziteyle birlikte çok sık ratlanır hale gelen horlama rahatsızlığı, en çok hastaların eşlerini rahatsız ediyor. Bazı kişiler eşlerinin videosunu çekip doktorlara gelip çare arıyorlar.

    Son zamanlarda sıkla ratlanan rahatsızlıkların en üst sırlarında yer alan horlama rahatsızlığı, yaşamı da olumsuz etkiliyor. Yorgunluk, işe gitmeme isteği gibi bir çok olumsuz reaksiyonun oluşmasına neden olan rahatsızlığın tedavisi mümkün olduğu halde, horlayan kişiler horladıklarını kabul etmiyorlar. Hal böyle olunca horlayan kişilerin eşleri, video çekip doktorlara başvuruyor. Konuyla ilgili bilgi veren Medicana Bahçelievler Kulak Burun Boğaz (KBB) Uzmanı Op. Dr. Süleyman Kumbasar, horlayan hastaların büyük çoğunluğu o sırada derin bir uykuda olduklarından horladıklarının farkında olmadıklarını belirterek, “Genelde bu hastalıkta insanlar bize gelirken eşleriyle gelirler. Kimse horladığını kabul etmez. Ses kaydı video kaydı yapıpı izletenler var. Çünkü bazen o kadar şiddetli horlama seseri yükselir ki, kişi yanındakini uyutmaz.” dedi.

    Hormalanın gelişmiş toplumlarda obeziteyle birlikte çok yagın bir hale gelmiş hastalık olduğuna vurgu yapan Kumbasar, “Bu rahatsızlık, günümüzdeki kronik yorgunlukların en önemli sebeplerinden birisidir. En önemli belirtilerinden birisi de baş ağrısıdır. Hastlarda sıklıkla sabahları yorgun uyunma, baş ağrısı, işe gitmek istememe, bütün gün uyuklama gibi belirtiler olur. Tabi horlamanın da seviyeleri vardır şikayetler bu seviyerele göre değiğişiklik gösterebilirler. Horlamaya neden olan en büyük faktör yumuşak damaktır. Halk arasında damağın alt tarafta olması, sarkması diye bilinir. Küçük dilin büyümesi, bademciklerin büyümesi gibi sebepleri vardır. Burun etleri ve burun eğrilikleri de horlamanın en büyük sebeplerindendir. Tedavisi olan bir rahatsızlıktır.” diye konuştu.

    Kumbasar, hastaların muhakkak bir KBB uzmanına başvurması ve uyku kliniğinde yatması halinde hastalığın şidettine ve nedenlerine göre bir takım çözümler sunulacağını dile getirerek, ana etkenler belirlendirkten sonra horlamanın tamamen ortadan kalkacak şekilde tedavi edilebileceğini söyledi.

  • Ultrasonik Liposuction, Bu Kez De Erkeklere Özgürlük Getiriyor

    Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Mert Demirel, birçok erkeğin kabusu olan meme büyüklüğü probleminin çözümünde ultrasonik liposuction tekniği ile Jinekomasti’de yepyeni bir dönemin başladığını belirtti.

    Erkeklerde görülen meme büyümesi probleminin azımsanmayacak bir oranda karşılarına çıktığını belirten Op. Dr. Mert Demirel, “Buna kimi zaman genetik faktörler, kimi zaman hormon ilaçları neden olurken, sporsuz bir yaşam ve kötü beslenme de bu bölgedeki yağların kümelenmesini tetikleyici bir unsur olarak sayılabilir. Birçok erkek bunu dile getirmese de, meme büyüklüğü problemi kişide bir özgüven sorununa neden olur. Özelliklerde tatillerde ya da özel yaşantısında kişiye oldukça sıkıntı verebilir. Bu sıkıntı kişiyi psikolojik ve sosyal açıdan da etkiler. Erkeklerde görülen meme büyümesinin çözümü, bugün kullandığımız ileri cerrahi yöntemlerle artık çok daha kolay ve güvenli bir şekilde uygulanıyor. Jinekomasti ameliyatlarında kullanılan iki ana yöntem vardır. İlkinde fazla doku meme başından girilerek kesi ile çıkartılır. Bu yöntemde iz konusu çoğu zaman kafaları karıştırsa da, iz meme ucu çevresinde olacağı için dışarıdan fark edilmeyecek kadar belirsiz şekilde iyileşme gösterecektir. Diğer yöntem ise, gerekli yerden ince kanüllerle giriş yapılarak içerideki yağ dokusunun liposuction yöntemi ile çekilmesi prensibine dayanır. Kanüllerin giriş yerlerinde iyileşme döneminin ardından hemen hemen hiç iz olmaz. Şimdi bu temel yöntem, ultrasonik liposuction ile tarihe karışmak üzere. Çünkü ultrasonik liposuction ile yapılan Jinekomasti ameliyatlarında hasta çok daha hafif ve kısa bir iyileşme döneminin ardından sosyal yaşamına hızlı geri dönüş yapabiliyor” diye konuştu.

    Estetik, Plastik ve Rekonstrüktif Cerrahi Uzmanı Op. Dr. Mert Demirel, ultasonik liposuction farkı hakkında da şöyle konuştu:

    “Klasik liposuction yönteminde kanüllerle yağı çekme işlemi cerrahın bilek gücüne dayanmaktaydı. Cerrah ameliyat sırasında ileri geri hareketlerle deri altındaki yağı vakum ile çekerek vücut dışına alır. Ancak Ultrasonik Liposuction yönteminde deri üstünden bir ultrason dalgası ile içerideki yağ doku sıvılaştırılıyor. Sıvılaşan yağ kanüllerle çok daha kolay alındığı için bu hastaya daha az morluk, ödem ve doku hasarı oluşturuyor. İyileşme dönemi kısalıyor ve işlem kolaylaşıyor. Ayrıca ultrasonik lipo ile içerdeki yağ hücreleri yakıldığı için, hasta kilo alsa bile yağların yeniden bu bölgede toplaşması çok daha zor hale geliyor. Genel anestezi altında yapılan bu işlemden sonra hastaya bir süre gece gündüz kullanmasını istediğimiz özel bir korse giydirilir. Bu korse ödemlerin çözülmesinde ve iyileşmenin hızlanması için önemlidir. Giysilerin altından belli olmayacağı için çalışan hastalar 2 gün sonra rahatlıkla işe dönebilirler. Meme büyüklüğü problemi yaşayan erkelerin rahat bir yaz geçirmeleri için, baharda harekete geçmeleri oldukça iyi bir zamanlama olacaktır”.

  • Demirkol Belediyeler Birliğini Şanlıurfa’ya Getiriyor

    Haliliye Belediye Başkanı Fevzi Demirkol’un talebi üzerine Jeotermal Kaynaklı Belediyeler Birliği, Şanlıurfa’nın Haliliye ilçesinde toplanacağı bildirildi.

    Jeotermal Kaynaklı Belediyeler Birliği Nisan ayı Olağan Meclis Toplantısı Kırşehir’de yapılmış, toplantıya Haliliye Belediyesi Başkanı Fevzi demirkol da katılmıştı. Başkan Demirkol, sonraki olağan kurulun ise kendi ilçesinde yapılmasını talep, ederek tüm birlik üyelerine kente davet etmişti. Davetin kabul edilmesi üzerine ise sonraki toplantının Haliliye ilçesinde yapılması kabul edildi. 130 belediyenin katılım sağlayacağı büyük organizasyon hem Şanlıurfa’nın tanıtımı adına hem de kentin jeotermal kaynaklarının daha geniş kitlelere tanıtılarak, daha verimli kullanımının sağlanması adına önemli gelişmelerden biri olacağı belirtiliyor. Toplantılara JKBB üyesi belediyelerin başkanları, meclis üyeleri ve bürokratlar katılıyor. Günümüzde jeotermal kaynaklar enerji ihtiyacının karşılanması, tarım ve ısıtma gibi alanlarda yoğun olarak kullanılırken, enerji ihtiyacının karşılanması konusunda jeotermal yeni yüzyılın en önemli alternatif kaynakları arasında görülüyor. Şanlıurfa için önemli ihtiyaçlardan biri olan enerji konusunun bu meclis toplantısında etkin olarak konuşulması bekleniyor. İlçede gerçekleştirilecek sonraki Olağan genel kurulun Ekim ayında yapılacağı belirtildi.

    Öte yandan Jeotermal kaynağa sahip üye belediyeleri bir araya getirerek, dayanışmayı ve koordinasyonu arttırmayı hedefleyen birlik, 1997 yılında kuruldu. 2014 Ekim Ayı’nda Haliliye Belediye Meclisinde alınan kararın ardından Haliliye Belediyesi de Jeotermal Kaynaklı Belediyeler Birliği’ne üye oldu.

  • Geleceğin Sağlıkçıları Sosyal Sorumluluklarını Yerine Getiriyor

    Adnan Menderes Üniversitesi (ADÜ) Nazilli Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğrencileri, Sosyal Sorumluluk dersi projeleriyle etkinliklerine devam ediyor.

    ADÜ Nazilli Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğrencileri, Nazilli Sümer Anaokulundaki öğrencileri ziyaret ederken, Kanser Haftası nedeniyle düzenlenen bir konferansta da Nazilli KETEM’le bir araya geldi.

    MASUM GÜLÜŞLER SAĞLIKLI NESİLLER

    ADÜ Nazilli Sağlık Hizmetleri MYO Sosyal Sorumluluk dersi öğrencileri Sümer Anaokulundaki minik öğrencilere diş fırçası ve diş macunu dağıtarak diş ve ağız sağlığının önemi hakkında bilgilendirmede bulundu. ADÜ öğrencileri, diş fırçalama alışkanlığına ne kadar erken dönemde başlanılırsa diş sağlığının korunmasına ve sağlıklı nesiller yetiştirilmesine katkı sağlayacağını ifade etti. Minik öğrencilerle birlikte doğru diş fırçalamanın nasıl yapılması gerektiğini anlatan animasyon videolar izlendi. Üniversiteli gençler, aynı zamanda kendi çocukluk dönemlerinin oyunlarını anaokulu öğrencilerine öğreterek onlarla eğlenceli vakit geçirdi.

    KANSERSİZ YAŞAMDAN, KANSERSİZ YAŞLANMAYA

    ADÜ Nazilli Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu öğrencileri ve pesoneline, Kanser Haftası nedeniyle düzenlenen programda sık görülen kanser türleri hakkında Nazilli Kanser Erken Teşhis, Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM) tarafından bilgilendirme yapıldı.

    ADÜ Nazilli Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu tarafından Nazilli KETEM ile yapılan işbirliği sayesinde KETEM’ de görevli Ebe Öznur Akdağ ve Ebe Elif Terzi kanser taramasının, hiçbir şikâyeti olmayan sağlıklı bireylerce yapılmasının önemli olduğunu, erken tanıyla çok kişinin kanserden kurtulabileceğinin altını çizdi. Kadınlarda ölüm nedenlerinin başında meme kanserinin geldiği vurgulanarak erken tanıda meme kanserinin iyileşme şansının yüzde 98 olduğu belirtildi. KETEM’lerde tarama kapsamında yürütülen hizmetlerin tamamının ücretsiz olduğu ve 30 -65 yaş arası smear alımı ve 50-69 yaş arası mamografi çekim hizmetleri verildiği hatırlatılarak broşürler dağıtıldı.

  • Oyuncu Alper Türedi, Lösemili Çocukların Dileklerini Yerine Getiriyor

    Bursa’nın İnegöl ilçesindeki Gazipaşa Ortaokulu’nun düzenlediği “Yardımseverlik” konulu programa katılan ünlü oyuncu Alper Türedi, 3 yaşındaki kızının vefat etmesinin ardından kurduğu ‘Bir Dileğim Var’ adlı grup aracılığıyla yardımseverlerin destekleriyle lösemili çocukları nasıl sevindirdiğini anlattı.

    Lösemili çocuklara istedikleri hediyeleri teslim ederken çekilmiş videoları izlettiren Türedi, salondakilere duygu dolu anlar yaşattı. Alper Türedi, ‘Bir Dileğim Var’ fikrinin nasıl ortaya çıktığını da anlattı. 2003 yılında kızını lösemiden kaybettiğini belirten Türedi, “Yaşama şansı yüzde 71’di ve yanlış bir tedavi sonucu kalp yetmezliğinden öldü. 2003 yılından bu yana lösemiden hep uzak kalmaya çalıştım. Ancak içimden lösemili çocuklar için bir şey yapmalıyım dedim. 27 Mayıs 2014 Salı akşamı uzak bir yerde oyunum vardı, eve dönüşüm saat 2’yi buldu. Gece bilgisayar karşısında otururken birden bire aklıma Facebook’ta lösemili çocuklar için bir grup kurmak geldi. Grubun ismi ‘Bir Dileğim Var.’ Facebook’ta grup açalı yaklaşık 5 hafta oldu. Grup sayfasını açtığımın ertesi günü Okmeydanı’nda kızımın öldüğü servise ziyarete gittim. İlk gittiğinizde meramınızı anlatmak biraz problem oluyor. Ne amaçla geldiğinizi karşınızdaki insana anlatana kadar uğraşıyorsunuz, ama kayıtlarda benim kızımın hala bilgileri durduğu için anlattım. Tabii birçok insan değişmiş, doktorlar değişmiş. Çocuklarla anneleri babaları karıştırmadan direkt çocuklarla bir iki dakika sohbet ederek onların ağızlarından burada sıkıntılı geçen süreci ve ağır tedaviyi ne hafifletir, ne istersin gibi sorular sormaya başladım. İlk başta çok naif şeyler istiyordu. Çocuklar tuttuğu takımın forması gibi ya da tablet gibi şeyler istiyordu. Bazı kız çocukları takdir edersiniz ki pembe süslü elbiseler, ayakkabılar ve oyuncak bebekler istiyor. İlk gittiğimde 7 çocuk vardı. Okmeydanı SSK’da akşam eve döndüğümde bu listeyi grupla paylaştığımda 48 saat içerisinde her bir dilek bir gönüllü tarafından üstlenildi. Bir kaç gün içinde de bana kargo ile ulaştırıldı. Ben bunları ilk hafta sonu gidip teslim ettim” diye konuştu.

    Türedi, “İnsanların akıllarında soru işareti kalmasın diye, yolladığım oyuncak bebek ya da tablet, laptop nereye gitti demesinler diye, bilhassa Okmeydanı’nda açıkçası küçük videolar çektim. Bu videoları sayfamızda paylaştım. İlk videolar gruptaki diğer üyeler için çok etkileyici oldu. 4 haftada 2 bin 700 üyeye ulaştık. Özellikle yurtdışından Fransa ve Azerbaycan’dan telefonlar almaya başladım ancak nakit para işine girmemeye karar verdim ve hala böyle devam ediyor. İnsanlar bana kendi seçtikleri istekleri listeden bir çocuğu seçip diyorlar ki ben bunu seçtim. Kargo adresimi veriyorum, yolluyorlar. Ben hepsini biriktirip götürüp teslim ediyorum. Ben önce İstanbul’dan başlayarak bütün Türkiye’de bunu yapacağımı ahdettim bir kere ve çıktım yola. İlk başta eşim dahil bir çok kişi böyle bir projeye girmememi söylediler. Proje başlayalı 2 yıl oldu. Şu ana kadar 21 hastaneyi gezdim ve 555 çocuk sevindirdik” şeklinde konuştu.

    ÖĞRENCİLERDEN ANLAMLI DESTEK

    Konuşmaların ardından Gazipaşa Ortaokulu tarafından düzenlenen ve bir ayda toplanan kırtasiye malzemeleri, ihtiyacı olan bir okula gönderilmek üzere ünlü oyuncu Alper Türedi’ye okul yetkilileri tarafından teslim edildi.