Etiket: Gerçekleştirmek

  • Vali Masatlı: “Amasya’mız için öngörülen hedefleri gerçekleştirmek için çalışmakla mükellefiz”

    Vali Masatlı: “Amasya’mız için öngörülen hedefleri gerçekleştirmek için çalışmakla mükellefiz”

    Amasya Valisi Mustafa Masatlı, “Hükümetimizin belirlediği 2023, 2053 ve 2071 hedefleri doğrultusunda gayretle çalışmaya devam edeceğiz. Hepimiz bu doğrultuda Amasya’mız için öngörülen hedefleri gerçekleştirmek için çalışmakla mükellefiz” dedi.

    İl genelinde faaliyet gösteren kamu kurumlarının genel işleyişi ile halka sunulan kamu hizmetlerinin değerlendirildiği il idare şube başkanları toplantısına başkanlık eden Vali Masatlı, “Bu aziz millete hizmet etmek herkese nasip olmaz. Bu bilinçle görevimizi yaparak, halkımıza hizmet etme şerefine nail olacağız. Bu şerefi hak etmeyen ve milletine ihanet eden hainleri de kamu kuramlarında barındırmayacağız. 15 Temmuz hain darbe girişiminin ardından Devletimiz bu hainlere karşı büyük bir mücadele başlattı. Ülkemizi yıkmak ve memleketimizi bölmek isteyenlerle mücadelemiz bundan sonra da hız kesmeden devam edecektir” diye konuştu.

    Salgınla mücadelede sağlık çalışanlarının can siperane bir şekilde özveriyle mücadele ettiklerine değinen Mustafa Masatlı, “Bu mücadelede Amasya’da 2 sağlık çalışanımızı kaybettik. Kendilerine ve hayatını kaybeden tüm sağlık çalışanlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet diliyorum. Diğer kurumlarımızda bu süreçte sağlık teşkilatımıza destek olmalı ve onların yükünü bir nebze de olsa azaltmalıdır” şeklinde konuştu.

    Dilekçe hakkı, CİMER ve Açık Kapı yoluyla kurumlarınıza ulaşan vatandaş başvurularını yasal çerçevede süratle sonuçlandırmanın halka daha kaliteli hizmet sunabilmemiz için oldukça önem taşıdığını vurgulayan Masatlı şöyle devam etti; “Hepinizin idarecisi olduğunuz kurumlara yenilikler katması gerekiyor. Tarımda, sanayide, turizmde ve diğer alanlarda Amasya’yı hak ettiği seviyelere taşımak ve halkımızın refah seviyesini yükseltmek için yeni fikirlere ihtiyacımız var. 2020 yılında yaşadığımız yağış azlığı sebebiyle, bu yıl kuraklıkla karşı karşıyayız. Bu konuda kurumlarımız bazında gerekli tedbirleri almamız ve halkımızı su tasarrufu konusunda bilinçlendirmemiz önceliğimiz olmalıdır. Ayrıca Devletimizin bizlere emanet ettiği kamu kaynaklarını etkin ve verimli bir şekilde kullanmak hepimizin asli görevidir. Bu anlayışla hareket ederek israftan kaçınmalı, getirisi ve sürdürülebilirliği olmayan projelere zamanımızı ve maddi kaynaklarımızı harcamamalıyız. Bu düşüncelerle sizlere ve kurumlarınızda görev yapan mesai arkadaşlarınıza Amasya halkına sundukları hizmetten ötürü teşekkür ediyor, 2021 yılının Amasya’mıza ve ülkemize sağlık, huzur, mutluluk ve başarılar getirmesini temenni ediyorum.”

    Toplantı kurum müdürlerinin çeşitli konularda görüşlerini dile getirmesiyle sona erdi.

  • Aşut: “Küresel güç olmak istiyorsak, dijital dönüşümü gerçekleştirmek zorundayız”

    Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Şerafettin Aşut, teknolojide küresel anlamda büyük bir değişim ve dönüşüm yaşandığına dikkat çekerek, “Küresel bir güç olmak istiyorsak, rekabet gücümüzü arttırmak ve kalkınmak istiyorsak, her sektör ve alanda dijital dönüşümü gerçekleştirmek zorundayız” dedi.

    Aşut, yaptığı yazılı açıklamada, küresel ekonominin yeni bir evreden geçtiğini, 2008 krizinden sonra küresel anlamda ilk kez ekonomik bir iyileşmenin gözlemlendiğini ve bu iyileşmenin ilk kez süreklilik kazandığını söyledi.

    “Dijital dönüşüm bir moda değil, zorunluluk”

    Dünyadaki diğer bir değişimin ise teknolojide yaşandığına dikkat çeken Aşut, teknolojideki bu değişim ve dönüşüme ’Endüstri 4.0’ denildiğini hatırlatarak, “Küresel bir güç olmak istiyorsak, rekabet gücümüzü arttırmak ve kalkınmak istiyorsak, her sektör ve alanda dijital dönüşümü gerçekleştirmek zorundayız. Bu bir moda değil, bir zorunluluk. Özellikle üretimde, var olan tesislerin dijital dönüşümünü, insan kaynağı eğitimi ile birlikte tamamlamak, yeni tesislerde ise daha kuruluş aşamasında bu vizyona göre yatırım yapmak zorundayız. Bu noktada Sanayi Bakanlığımızın ’Model Fabrika Projesi’ bir rol model ve eğitim alanı olacaktır. Ancak sadece üretim aşamasında dijitalleşme yetmez, yüksek katma değer oluşturmak için üretim öncesi ve üretim sonrası dijitalleşme bütüncül görülmelidir. Geleneksel üretim, geleneksel ihracat, geleneksel pazarlama değişiyor. Üretimin yanında, iş yapma şekli değişiyor. 2020’den sonra küresel ekonomide bir canlanma bekleniyor. Buna bugünden hazır olmak zorundayız. Bu pastadan ne kadar pay alacağımız bu çabaya bağlıdır” diye konuştu.

    “Ticaret savaşları başlıyor”

    2008’den 2018’e kadar küresel anlamda bir büyümenin gerçekleştiğini, ancak bu büyümenin ticaretsiz bir büyüme olduğunu söyleyen Aşut, 2020’den sonra ise ticaretle büyümenin olacağını kaydetti. “Ticaret savaşları geliyor ve ekonomi cephemiz sağlam olmak zorunda” diyen Aşut, bunun en büyük habercisinin, ABD’nin korumacı politikaları olduğunu ifade ederek, şöyle devam etti; “Bu anlamda, Mersin özelinde baktığımızda, bir buçuk milyon dolar ihracatımız artmasına rağmen gerçek potansiyelimizi yansıtmıyor. İhracatı ithalatından fazla bir kent olarak, yani cari açığı olmayan, ülkeye net katma değer sağlayan bir kent olarak elbette oluşturduğumuz değerden mutluyuz. Ancak, sanayide marka kentlerin çoğunun ithalatının ihracatından fazla olması kabul edilemez ve acilen masaya yatırılması gereken bir konudur. Ama biz biliyoruz ki, küçük dokunuşlarla Mersin bunu en az 4-5 milyar dolara çıkarabilecek bir kent. Peki, nedir bu dokunuşlar? Elbette birinci etken fiziki alt yapı eksikleri. Yeni OSB alanlarının oluşturulması, havalimanının bitmesi, planlanan konteyner limanı ve lojistik merkezi projesinin hayata geçmesi, üretim ve ihracat artışını kolayca oluşturabilecek etmenlerdir.”

    “Mersin hak ettiği yatırımları alacak gibi”

    Bu anlamda gerek Kalkınma Bakanlığı, gerekse Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı’nın önemli çalışmaları olduğunu dile getiren Aşut, “Bu çalışmaların merkezinde iş dünyasının desteği ve iş birliği var. Bu anlamda tüm strateji, yatırım alanı üretmekle başlıyor ve çok doğru bir adımdır. Yeni OSB’ler, yeni mega üretim bölgeleri ve sanayide dijital dönüşüm. Bunların sonucu, rekabette güç kazanmak ve katma değer oluşturmaktır. Mersin özelinde bu stratejinin ne olacağına baktığımızda, bakanlarımızla yaptığımız sayısız toplantının sonunda 6 yeni OSB Mersin ve ilçelerine geliyor. Bir mega sanayi bölgesi planlanıyor ve dijitalleşme anlamında ’model fabrikalar’dan biri Mersin’de kuruluyor. Bir Tasarım ve Dijital Dönüşüm Merkezi kuruluyor. Tüm bunlar yeni yatırımların önünü açacak eko-sistemin kurulması anlamına gelir. Aslında tüm bunlar son 5 yıldır planladığımız ve gündeme getirdiğimiz yüksek teknolojili bir üretim merkezi olmamızı, yani otonom bir ekonomiye doğru gittiğimizi gösteriyor” ifadelerini kullandı.

    “Mühendisler değil matematikçiler fabrikalarda olacak”

    Günümüzde gelişen teknolojinin iş yapma şeklini de değiştirdiğini belirten Aşut, “Bu anlamda MTSO olarak Mersin özelinde dijitalleşmenin yol haritasını çıkarmaya başladık. Bu konuda birçok sektör buluşması yapacağız. Amacımız, kısa sürede Mersin Dijital Dönüşüm Strateji Belgesini ortaya koymak ve bu işe planlı şekilde başlamak olacaktır. Emek gücü bitiyor, bilgi ve ileri teknoloji geliyor. İnsan gücü tamamen yok olmayacak, yeni işçi tanımı geliyor. 2020 yılında 50 milyon nesnenin bir birine bağlanacağı söyleniyor. Olağanüstü bir data oluşacak. Nesnelerin interneti her sektöre girecek ve büyük bir pazar olacak. Almanya 2025 Dijital Stratejisi’ni hazırladı. Önce alt yapıyı, yani fiber optik alt yapıyı yenileyecekler. İnovasyon ve yeni iş modellerine destek verecekler. ’İş Yeri 2030’ adında dijital eğitim modülü kurarak, nasıl bir iş yeri olmalı sorusuna cevap bulacaklar. Amaç, üretimde izlenebilirlik ve sıfır hata. İşte otonom üretim ve otonom ekonomi dediğimiz şey budur. Elbette yapay zeka işin merkezi olacak. Artık fabrikaların mühendisten çok matematikçiye, fizikçiye ihtiyacı olacak” şeklinde konuştu.

    “Önce insan”

    Satın almakla ’Endüstri 4.0’ın gelmeyeceğini, danışmanlıklarla bu dönüşümü sağlamak gerektiğini vurgulayan Aşut, sözlerini şöyle tamamladı; “MTSO Endüstri 4.0 Eğitim ve Uygulama Merkezi Projemizin amacı da budur. Hatta bunu bir adım öteye taşıdık ve bir ’Teknoloji Kampusu’ ile daha bütüncül bir hale getirmek istiyoruz. Önce değişim ve organizasyon, sonra insan eğitimi ve sonra dijitalleşme. Mavi yakalı yok olmayacak, kontrol panelinin arkasında metal yakalıya dönüşecek. İnsanın zekasına her zaman ihtiyaç olacak ama ucuz iş gücü, vasıfsız insana ihtiyaç kalmayacak. Eğer eğitim sistemimiz buna göre revize olabilirse zaten insanımızın iş sorunu kalmayacak. MTSO olarak bu vizyonla çalışıyoruz ve ülkemizin bu alanda da öncü kenti olacağımıza inanıyoruz.”

  • Modoko yurtdışı hayalini gerçekleştirmek için harekete geçti

    Modoko, Romanya’da şube açılması için gelen davet üzerine, 2 günlük bir seyahat gerçekleştirdi. Modoko ekibi, uzun zamandır hayalini kurdukları “Yurt dışına Modoko’yu taşımak” ve potansiyeli olan ülkelerde AVM projesini uygulama konusunda harekete geçti.

    Romanya’da bir Türk müteşebbis tarafından yapılan yaklaşık 50 mağaza kapasiteli, 12 bin metrekare kapalı alanı olan ve büyüme imkânına sahip anayola cephe ve mobilya satışına uygun bir alışveriş alanı inşa edildi. Mevcut üye satışlarının artırılması adına her geçen gün çalışmalarına devam eden Modoko ekibi, uzun zamandır hayalini kurdukları “Yurt dışına Modoko’yu taşımak” ve potansiyeli olan ülkelerde Modoko AVM projesini uygulama konusunda kolları sıvadı.

    Romanya’nın Türkiye’ye yakınlığı büyük avantaj sağlıyor

    Projenin değerlendirilmesi için ön fizibilite çalışmalarına hızlı bir şekilde başladıklarını ve Romanya şubesinin açılmasına karar verdiklerini söyleyen Yönetim Kurulu Başkanı İ.Etem Özçelik, “Romanya’nın ihracat anlamında Türkiye’ye yakınlığı ile avantaj sağlaması, ülkeye gümrük işlemleri dahil ürün teslimlerinin ortalama 3 gün sürmesi ve hedeflenen AVM ile Modoko’nun arasının yaklaşık 600 km olması gibi özelliklerle yatırım için cazip bir hale geliyor. Romanya’da ticaret yapan 10 bin 500’ün üzerinde Türk firması bulunuyor. Modoko olarak Türk mobilya sektörünü yurtdışında da temsil etmeyi hedefliyoruz” dedi.

  • Torun: “Türkiye’yi bölmeye çalışanlara en güzel cevap hedeflerimizi gerçekleştirmek olacaktır”

    AK Parti Bursa İl Başkanı Cemalettin Torun, Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ve milletvekilleri ile toplantıda buluşarak gündemi değerlendirdi.

    AK Parti İl Başkanı gündem konularını, Bursa için tamamlanan ve hazırlanan projeleri Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe ve milletvekilleri ile birlikte masaya yatırdı. Doburca Sosyal Tesisleri’nde gerçekleşen toplantıya Başkan Torun’un yanı sıra Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Altepe, Milletvekilleri Emine Yavuz Gözgeç, Zekeriya Birkan, İsmail Aydın, Osman Mesten, Hakan Çavuşoğlu ve Muhammed Müfit Aydın katıldı. Toplantıda aynı zamanda Karayolları Bölge Müdürlüğü Yetkililerinden Bursa’da ulaşıma yönelik çalışmalar ve katedilen aşamalar hakkında bilgiler alındı.

    Burada konuşan Başkan Torun, hükümetlerinin bir yandan Türkiye’nin önüne konulan büyük hedefler yolunda önüne taş koymaya çalışan iç ve dış mihraklarla uğraşırken, bir yandan da Türkiye’nin gücüne güç, değerine değer katmaya devam ettiğini belirtti. Başkan Torun, AK Parti teşkilatları olarak Bursa’ya yapılan hizmetlerin takipçisi olduklarını ifade ederek, “Bizler de yerel de teşkilatlarımız, belediye başkanlarımız ve milletvekillerimizle ülkemizin her anlamda en önemli şehirlerinden olan Bursa’nın gelişimine katkı koymak için gecemizi gündüzümüze katıyoruz. İnşallah, ülkemizi bölmeye çalışan FETÖ, PKK, PYD ve dahi tüm şer odaklarına en büyük cevabımız ülkemizin gelişimine koyacağımız katkılar ve bu çabalar sonunda Türkiye’nin önüne koyduğumuz hedeflere hep birlikte ulaşmamız olacaktır. Biz bu bilinçle çalışmalarımızı sürdürüyoruz ve sürdürmeye de devam edeceğiz” dedi.

  • Elazığ,13 Yıllık Basın Müzesi Hayalini Gerçekleştirmek İstiyor

    Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mehmet Topal, 13 yıl önce dernek olarak başlattıkları “Basın Müzesi” projesinin hayata geçmesini istediklerini belirtti.

    Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Mehmet Topal, cemiyet binasında yönetim kurulu üyeleri ile birlikte düzenlediği toplantıda slaytlar eşliğinde “Basın Müzesi” projesi kapsamında 13 yıldır süren çalışmaları aktardı. Elazığ’da geçmişten günümüze kadar yayın yapan gazetelerle ilgili bilgi de veren Topal, Elazığ’ın köklü bir medyaya sahip olduğun kaydetti. Topal, “Basın müzesi projemiz 2003 yılında benim kaleme aldığım bir makalem sonrasında ortaya çıkmıştır. Projenin sahibi cemiyetimizdir. 2016 yılında aldığımız destekle bu projeyi faaliyete geçirmek istiyoruz. Müzemizi faaliyete soktuğumuz zaman 1883 yılında çıkan ilk Mamüretül Aziz Gazetesinden itibaren hepsi yer alacak” dedi.

    Geçmiş yıllarda Elazığ medyasında çalışan değerli büyüklerimizin kullandığı eski fotoğraf makineleri ve daktiloları da koymak istediklerini ifade eden Topal, “Cemiyeti kurarken 28 yıl önce küçük düşünmemiş Fırat Havzası demiştik. Cemiyette görev yapan tüm arkadaşlarımız bir adım daha ileri gitmek için çabaladılar. Bizlerde bir adım ileriye götürmek için müze projemizi gerçekleştirmek istiyoruz. Basın müzemizde öncelikle eski arşivler konulacak. Medya da geçmiş yıllarda kullanılan malzemeler sergilenecek. Bunların dışında fotoğraf sergileri, Seminerler, toplantılar, sosyal ve kültürel etkinlikler düzenlenecek. Amacımız müzenin halk açık bir yer olmasıdır” diye konuştu.