Etiket: Gelecek”

  • Gödekmerdan’dan birlik ve beraberlik çağrısı; “Vatan olmadan gelecek olmaz”

    Gödekmerdan’dan birlik ve beraberlik çağrısı; “Vatan olmadan gelecek olmaz”

    Hak Sen Konfederasyonu Erzurum İl Başkanı İlim Gödekmerdan, Bahar Kalkanı operasyonu destek vererek, birlik ve beraberlik çağırısında bulundu.

    “Allah’ım; bin yıldan beri İslamiyet’in sancaktarlığını yapan Türk Milleti’nin bu şanlı Türk ordusunu her zaman muzaffer eyle” diyen Gödekmerdan, “Türkiye’miz ve Türk Milletine yönelik iç ve dış tehditleri yok etmek için başlatılan bahar kalkanı harekatının zaferle neticelenmesi, Türk İslam milleti aleyhine planlanan tuzakların bozulması, birlik ve beraberlik ruhunun yeniden inşaasına vesile olması için; Rabbimiz, üzerimize sabır yağdır, ayaklarımızı sabit kıl (kaydırma) ve kâfirler topluluğuna karşı bize yardım et. Allah’ım, Peygamberimiz Hz. Muhammed (a.s.v) hürmetine, Kur’an hürmetine, Kur’an içindeki Fetih Suresi hürmetine ordumuzu Suriyede Irakta ve dünyanın her tarafında galip kıl. Eyyy Allahım! Adını senin Rasulü’nün isminden alan Ordumuzu – Mehmetciklerimizi muzaffer ve muhafaza eyle. Bedir ve Uhud savaşında Resulüne ve ordusuna yardım ettiğin gibi yardım eyle , güç ver, kudret ver, cesaret ver, kahramanca galip gelmelerini nasib eyle. Muhammed ümmetinin tek ümidi olan Türk milletinin şanlı ordusunu senin himayene emanet ediyoruz. Allah’ım onları sen koru ve gözet” diye konuştu.

    Birlik ve beraberlik çağrısında bulunan Gödekmerdan, açıklamasında “Ülkemizin Bölünmez Bütünlüğü için ölüm-kalım mücadelesi verilirken; Kürt’üyle, Türk’üyle, Laz’ıyla, Çerkez’iyle, Sünni’siyle, Alevi’siyle , Tek yumruk olup, bir olarak, iri olarak, diri olarak birlik, beraberlik ve kardeşlik duygularımızı pekiştirerek; devletimizin ve kahraman ordumuzun vermiş olduğu onurlu mücadelesinin yanında yer almalıyız. Unutma ki; vatan olmadan gelecek olmaz. Başka bir Türkiye yok” ifadelerine yer verdi.

  • ASUS Türkiye, kurumsal pazar için gelecek planlarını paylaştı

    ASUS, iş odaklı yapıya uygun kurumsal ürün serisini düzenlediği toplantıyla tanıttı.

    ASUS, iş odaklı yapıya uygun kurumsal ürün serisini düzenlediği toplantıyla tanıttı. Marka, tanıtımda kurumsal ürün serisi içinde yer alan dizüstü, masaüstü ve hepsi bir arada (All-in One) bilgisayarlarını tanıttı.

    Açılış konuşmasında; ASUS EEMEA Genel Müdürü Benjamin Yeh, Türkiye’de bulunmaktan dolayı memnun olduklarını ve Türkiye pazarına çok önem verdiklerini ifade ederek, “Türkiye bizim için en büyük potansiyele sahip ülkeler arasında yer alıyor. Türkiye’nin genç nüfusa sahip oluşu, gelişen ve büyüyen bir pazara sahip olması bizim için çok değerli. Şirket olarak; hem günlük yaşamda, hem de profesyonel iş dünyasında öncü teknolojilerle tüketicinin karşısına çıkıyoruz ve karşılaştığımız ilgi, Türkiye’deki kullanıcının teknolojiyi tümüyle benimsediğini ve hayatının tüm alanında etkin biçimde kullandığını çok net bir şekilde gösteriyor. 2020 yılında kurumsal serimizde de yeni nesil ürünlerimizi iş ortaklarımızla buluşturmaya devam edeceğiz.” dedi.

    Güler: “Kurumsal pazarda hedef; 3 yıl içinde yüzde 20 pazar payı”

    Toplantıda Türkiye pazarı ve ASUS’un yeri konusunda bilgi veren ASUS Türkiye Sistem İş Birimi Ülke Müdürü Özge Kılıç Güler ise, “ASUS Türkiye olarak; 2020 yılında diğer ürün gamımızdan aldığımız güçle kurumsal ürünler pazarında da etkin bir oyucu olmak hedeflerimiz arasında.” şeklinde konuştu.

    Teknoloji dünyası son 30 yılda eşsiz bir dönüşüm geçirdiğini kaydeden Güler, “Türkiye pazarında uzun yıllardır faaliyet gösteren ve bu ülkenin potansiyeline inanan küresel bir şirket olarak, Türkiye’deki teknolojik gelişimin yaşamı kolaylaştırma ekseninde gerçekleştiğini memnuniyetle söyleyebilirim. Kurumsal pazarda, 2020 yılından başlayarak takip eden 3 yıl içinde pazar payımızı yüzde 20 seviyelerine çıkartarak EEMEA bölgesindeki gücümüzü Türkiye kurumsal pazarında da göstermek istiyoruz ve tüm planlarımızı buna yönelik yapıyoruz.” ifadelerini kullandı.

    20 kurumsal ürün tanıtıldı

    Tanıtımda, stant alanında sergilenen kurumsal ürünleri görme ve deneyimleme imkanı bulurken, 20 kurumsal ürün tanıtıldı.

  • Hikmet Eren; ’’Gelecek nesiller Mustafa Akıncı’yı lanetle anacaktır’’

    Hikmet Eren; ’’Gelecek nesiller Mustafa Akıncı’yı lanetle anacaktır’’

    Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın ’Barış Pınarı Harekâtı’ ve ’Kıbrıs Barış Harekâtı’ ile ilgili yaptığı açıklamaya bir tepkide EkoAvrasya Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Eren’den geldi.

    EkoAvrasya Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Eren; ’’Mustafa Akıncı tarafından yapılan bu tür bir açıklama ilk değildir. KKTC Cumhurbaşkanı olarak, ülkelerimizin birlik ve beraberliğinin önemi hissiyatından yoksun olarak yaptığı açıklama, Türkiye Cumhuriyeti halkı ve KKTC halkı tarafından kınanmış olup gelecek nesiller tarafından da lanetle anılacaktır.

    Sözlerinde “1974’te biz adına Barış Harekâtı desek de bu bir savaştı ve akan da kandı. Şimdi Barış Pınarı desek de akan su değil kandır.” diyen Akıncı’ya o harekatı gerçekleştirmeseydik, şu an nerede ne durumda olurdunuz ya da bu dostluk dışı sözleri söylediğiniz o koltukta bulunabilir miydiniz, KKTC var olabilir miydi sorularını yöneltmek gerekir.

    Her koşulda yanında olduğumuz, “Yavru Vatan” derken yüz ölçümü itibariyle yavru ama gönülde bağımızın bütünlüğüyle, toprak bütünlüğüyle, haklarının sağlanmasıyla vatan dediğimiz, kendimizden ayırmadığımız KKTC’nin cumhurbaşkanlığı görevini icra eden Akıncı’yı, PKK/PYD terör örgütüne karşı yürüttüğümüz haklı mücadelemizde Türkiye’nin yanında olmadığı bu yeni açıklaması ve bütünlüğe ket vurucu önceki açıklamalarıyla beraber kendisini esefle kınamaktayız.

    Karıştırılmamalıdır ki birlik ve beraberlik düşününün böylesi eksik olduğu bir cumhurbaşkanının yönetimde bulunan kıymetli KKTC’nin ve bizim için çok kıymetli Kıbrıs Türk halkının görüşü bu yönde değildir. Halk, Barış Pınarı Harekâtı’nın bilincinde olarak Türkiye’yi desteklemekte ve Mehmetçiğimize dualarını eksik etmemektedir. Aslolan halktır; halklarımızın birlik, beraberliği ve bütünlüğüdür. Gerisi ise gelip geçicidir.

    Vatanımızın bölünmezliği, şimdiye kadar akan şehitlerimizin kanı gazilerimizin hakkı, huzurumuz için harekâtta terör örgütüyle mücadele eden şanlı askerlerimizin Allah yardımcısı olsun, ayaklarına taş değmesin. Dualarımız onlarla’’

  • Kayıp 15 yaşındaki gencin ailesi çocuklarından gelecek iyi haberi bekliyor

    Kayıp 15 yaşındaki gencin ailesi çocuklarından gelecek iyi haberi bekliyor

    Adıyaman’da ‘Okula gidiyorum’ diyerek evden çıkan ve kendisinden bir daha haber alınamayan 15 yaşındaki gencin ailesi, çocuklarından gelecek iyi haberi bekliyor.

    Bahçelievler Mahallesi’ndeki evlerinden 4 gün önce sabah okula gitmek için çıkan lise 1. sınıf öğrencisi Mahmut Gazi Akıncı’dan (15) bir daha haber alamayan ailesi, emniyete kayıp başvurusunda bulunmuştu. 4 gündür çocuklarından haber alamayan aile, yakınlarıyla beraber Adıyaman İl Emniyet Müdürlüğüne gelerek, çocukları ile ilgili bilgi aldı. Aile, emniyetin önünde çocuklarından gelecek iyi haberi bekliyor.

    Baba Latif ve anne Zeliha Akıncı, “Cuma günü okula gidiyorum diye çıktı ve bir daha da geri dönmedi. O günden bu yana kendisinden haber alamadık. Endişeli bir şekilde bekliyoruz. Bu akşam emniyete gelerek iyi bir haber almak istedik ama ne yazık ki daha bir gelişme yokmuş. Polisler de her yerde arıyor, bizler de her yerde arıyoruz ama daha bulamadık. Ölü mü sağ mı bilmiyoruz, elimiz kolumuz bağlı bir şekilde bekliyoruz” diye konuştular.

  • İşler makinelerin, gelecek yetkin insanların elinde olacak

    İşler makinelerin, gelecek yetkin insanların elinde olacak

    Yapay zekânın iş süreçlerinde yaygın kullanımı yalnızca işin yapısını değil birçok mesleğin geleceğini de etkiliyor. Bazı meslek kolları yok olmaya yüz tutarken yeni iş kolları ve ara meslekler oluşmaya başlıyor. İstanbul Bilgi Üniversitesi Pazarlama İletişimi / MarkaOkulu Yüksek Lisans Programı Direktörü ve Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gresi Sanje ise; konuya ilişkin olarak “Ek iş yapmak normal hale gelecek, teknoloji ve zanaatı birleştirip yetkinliklerimizi artırmalıyız” şeklinde görüş verdi.

    Teknolojide yaşanan hızlı değişimler, yapay zekâ ve makine öğrenmesinin hızla yaygınlaşması büyük bir dönüşüm sürecini de beraberinde getiriyor. Değişimin en derin hissedildiği alanların başında ise iş dünyası geliyor. Yapay zekâ geliştikçe bazı mesleklerde insan gücüne duyulan ihtiyaç azaldı. Bazı meslekler var olma mücadelesi verirken yeni pozisyonlar ve iş tanımları gün yüzüne çıkmaya başladı. İstanbul Bilgi Üniversitesi Pazarlama İletişimi / MarkaOkulu Yüksek Lisans Programı Direktörü ve Öğretim Üyesi Doç. Dr. Gresi Sanje, geleceğin mesleklerinin yanı sıra değişen koşullarda hangi niteliklerin öne çıkacağını derledi.

    “İşlerin çoğu makinelere emanet”

    Dönüşümün boyutu ne olursa olsun empati gerektiren, kreatiflik ve özgünlük isteyen mesleklerin her zaman varlığını sürdüreceğini belirten Doç. Dr. Sanje, tahmin edilebilir ve özel bir yetkinlik gerektirmeyen mesleklerin yok olacağına dikkat çekti. Doç. Dr. Sanje; “Zanaat ile teknolojiyi harmanlayabilen bireylerin emek değeri artacak. Herhangi bir makinenin yapabileceği meslek kolları azalarak bitecek. Şimdiden birçok işlemi otomasyona devrettik bile. Üç boyutlu yazıcıların hayatımıza girmesi, depolamanın azalması, satış görevlisi yerine teknisyen ve tasarımcıların perakende alanlarında boy göstermesi, temel finans işlemlerinin yapay zekâ tarafından halledilmesi, güvenlik işlemlerinin makineleşmesi artarak sürecek” dedi. Otomasyonun iş süreçlerinin çoğunu halledecek olmasının karamsar bir tablo çizmemesi gerektiğini vurgulayan Doç. Dr. Sanje, insan elinin değmesi gereken ya da spesifik uzmanlık isteyen ara iş kollarına ihtiyacın artacağını belirtti. Doç. Dr. Sanje; “Empati gerektiren, kreatiflik ve özgünlük isteyen meslekler her zaman varlığını sürdürecek. Değişim iş hayatında daha esnek yapıları da beraberinde getirecek. İnsanlar işten arta kalan zamanlarda girişimler yapmaya başlayacak ve ek iş yapmak normal hale gelecek” ifadelerini kullandı.

    “Ek iş yapmak normalleşecek”

    İş yaşamında yaşanan değişime ayak uydurmak için dönüşümün bir parçası olmak gerektiğini ifade eden Doç. Dr. Sanje, yapay zekânın yapabileceği işlerden uzak durmak gerektiği konusunda uyarılarda bulundu. Doç. Dr. Sanje; “İşin mantığını kavramak ve özgün katkı sağlayabileceğimiz alanlara yoğunlaşmamız lazım. İşletme okumuş birinin işletme yüksek lisansı yapmasına gerek yok. Yapacağımız işe göre uzmanlaşma alanı seçmeli, işletme üzerine sosyoloji, iletişim ya da finans gibi farklı alanlara kayarak kendimize özgün bir yol çizmeliyiz. Teknoloji ve zanaatı birleştirmeliyiz. Yetkinlik alanlarımızı ancak bu şekilde geliştirebiliriz. Yapay zekâ ile yarışmak yerine onu özgün uzmanlık alanı için araç haline getirenler geleceğin başarılı iş insanları olacak” dedi.

    “Pazar koşullarına adapte olmak yetmiyor”

    Sürecin hemen her sektör için belirleyici olacağının da altını çizen Doç. Dr. Sanje, şu uyarılarda bulundu; “Şirketlerin şeffaf ölçme ve değerlendirmeye tabi olması şart. Rehavete kapılmamak, iç mekanizmalarda hantallaşmaya mahal vermemek ve kurumsal yapıyı sağlam temellere oturtmak hayati önem taşıyor. Artık sadece pazarın koşullarına adapte olmak yetmiyor. Dönüşüme ayak uydurmak, inovatif olmak, hızlı karar almak gerekiyor. Yeni çağın hızına yetişmek için değişime paralel revizeleri yapmak gerekiyor.”