Etiket: Geleceğe

  • Geleceğe ’Kodlama Merkezi’nde hazırlanıyorlar

    Kütahya’nın Simav ilçesinde, Osmanbey Ortaokulu bilgisayar ve kodlama merkezi olarak oluşturulan sınıfta 28 öğrenci teknolojik eğitim alıyor. Şubat ayında Bursa’da yapılacak olan uluslar arası ‘Frst Lego League’ yarışmasına 7 öğrenci ile katılacak ekibin şampiyon adayı olduğu belirtiliyor.

    Osmanbey Ortaokulu Bilişim Teknolojileri Öğretmeni Bilal Sarıkaya, teknolojik çalışmalarla ilgili yaptığı açıklamada, “Osmanbey robotik ekibi olarak, öğrencilerimize dünyanın yazılımlarından geri kalmamak adına robotik ve kodlamayı bir arada yapmak istedik. Legonun robot parçaları E-V 3 diye adlandırılan setleri aldık, öğrencilerimizle beraber kodlamasını yapıyoruz. Bu bağlamda öğrencilerimiz sadece kodlamayı değil, takım çalışmasını, takım ruhunu ve problemlerle nasıl baş edileceğini kendi kendine çözüyorlar. Ben de onlara rehberlik etmeye çalışıyorum. Çalışmaları bir üst aşamaya götürüp, bunu dünya çapında yapılan ‘Fırst Lego League’ yarışmalarına katılacağız. Bu sene Şubat ayında Bursa’da olacak, her gün 2 saat çalışıyoruz, umarım iyi bir netice elde ederiz” dedi.

    Osmanbey Ortaokulu 6’ıncı sınıf öğrencisi Hüma Cengiz, yarışmalara her gün düzenli olarak çalıştıklarını, Bursa’da yapılacak uluslar arası yarışmada iddialı olduklarını belirterek, kazanmayı ümit ettiklerini söyledi.

    Simav İlçe Milli Eğitim Şube Müdürü Resul Çatal, “Arkadaşlarımızın ve ekibinin başarılı olacaklarına inanıyorum. Osmanbey ekibinin akademik başarısı olduğu kadar robotik alanda da en üst düzeyde olacağından eminiz. Katkılarından dolayı, çalışanlarına, öğretmenlerimize, öğrencilerimiz ile velilerimize teşekkür ediyoruz” diye konuştu.

    Fen ve Teknoloji Öğretmeni Resul Yusuf Yeşilyurt, “Fırst Lego League Osmanbey Ortaokulu olarak katılıyoruz. Öğrencilerimizle birlikte kodlama ile robotiği birleştirerek mükemmel bir şey çıkarmaya çalıştık. Öğrencilerimiz bu durumda görüldüğü gibi uyduyla başlayıp, uzaydaki tüm araç ve gereçleri kullanmaya çalışıyorlar, programlaması da mükemmel olduğu sürece inşallah bu sene ki yarışmada birinci olmaya adayız” ifadelerini kullandı.

    Osmanbey Ortaokulu 7’inci sınıf öğrencisi Mahmut Asım Esen, kodlama ile yapılan programlar hakkında bilgi vererek, yarışmanın amacını anlattı. (MEİ-EFE)

  • ‘Sıfır atık geleceğe değer kattık’ projesinin 14’üncü gerçekleşti

    Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde başlatılan ‘Sıfır Atık Geleceğe Değer Kattık Projesi’nin 14’üncüsü Sakarya’da gerçekleştirildi.

    Çevre ve Şehircilik Bakanlığınca hayata geçirilen, sürdürülebilir kalkınma ilkeleri içerisinde atıkların kontrol altına alınması, gelecek nesillere temiz ve gelişmiş bir Türkiye ile yaşanılabilir bir dünya bırakılmasını hedefleyen ’Sıfır Atık Geleceğe Değer Kattık Projesi’nin 14’üncüsü Erenler ilçesinde bir otelde düzenlendi. Gerçekleşen seminere Sakarya Valisi Ahmet Hamdi Nayir, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürü Sebahattin Dökmeci, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sıfır Atık Envanter ve Eğitim Şube Müdürü Hülya Çakır, kurum ve kuruluşların temsilcileri ile davetliler katıldı.

    Seminerde açıklamalarda bulunan Sakarya Valisi Ahmet Hamdi Nayir, “Gelecek nesillerden emanet aldığımız bir çevreyi yaşıyoruz. En güzel tadilat tahrip etmemektir, en güzel temizlik kirletmemektir, en güzel tasarruf israf etmemektir. Sıfır Atık projesi de geleceğe katkı sağlayacak bir proje olarak başarılı olarak uygulanmaya devam ediyor. Sakarya’da 2018’de kamu kurum ve kuruluşlarında da 43 tonluk ekonomiye kazandırma olmuş. Bunun 14,7 tonu kağıt atıklarından olmuş. Konutlarda 588 tonu kağıt atıklarından olmuş. Konutlarda 588 tonu kağıt olmak üzere 13 bin 266 tonluk bir malzeme ekonomiye kazandırmış. Bu arttırılmalı ve mutlaka devam ettirilmelidir’’ dedi.

    Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürü Sabahattin Dökmeci ise yaptığı açıklamada, “Doğal kaynaklardan oluşan üretim, insanlığın tüketim hızına yetişemiyor. Evsel atık miktarı 1995’te 17 milyon ton, 2015’te bu miktar 31 milyon tona çıktı ve 2023’te 38 milyon tona ulaşması bekleniyor. 2023 hedefleri; çevre politikalarını kalkınma politikalarıyla entegre etmiş, enerji verimliliğini yaygınlaştırmış, temiz ve yenilenebilir enerji kaynaklarını arttırmış ve yüksek yaşam kalitesiyle refahı vatandaşlara sunabilen bir ülke. Ülkemizde faaliyet gösteren 55 çimento fabrikasının 35’inde bakanlığımızdan alınan izin, lisanslar kapsamında 2004’ten bu yana atıklar enerji geri kazanım amacıyla kullanılmaktadır. Bu kapsamda yaklaşık 600 bin ton atık bu tesislerde kullanılmıştır. Tehlikeli atık kazanım tesis sayısı 2003 yılında 18 iken bugün 468’e ulaşmıştır. Hali hazırda ülkemizde 2 binden fazla geri kazanım tesisiyle atıklarımızı ekonomiye geri kazandırıyor, çevremizi ve doğal kaynaklarımızı koruyoruz” diye konuştu.

    Dökmeci sözlerinin devamında, “Artık Türkiye olarak bu konuda daha bilinçli adımlar atıyoruz. Atıklarımızı kontrol altına alarak daha yaşanabilir bir Türkiye yolunda ilerlemek adına Sıfır Atık projesini başlattık. Projede 18 aylık geçen sürede toplam 200 ton değerlendirebilir atığı ekonomiye kazandırdık. Projenin ülke çapına yayılmasıyla 2023’e kadar geri kazanım oranımız en az yüzde 35’e çıkacak, 2030’a kadar yüzde 60’lara gelmesini hedefliyoruz. Sıfır Atık projesi sadece çevre boyutunda bir proje değil, ekonomik tarafı da oldukça önemli. Sıfır Atık projesinin ülkemizde tam uygulanmasıyla 20 milyar lira ekonomik kazanç hedefliyoruz. Ayrıca toplanan atıkların işlenmesi, geri kazanılması sonucu sanayimizde hizmet alanlarına gerçekleştirilecek yatırımlarla 100 bin kişiye doğrudan istihdam sağlanmasını ön görüyoruz. Çevre söz konusu olduğunda hep birlikte daha ciddi adımlar atmamız gerekir” ifadelerini kullandı.

    Yapılan konuşmaların ardından Çevre ve Şehircilik Bakanlığı Sıfır Atık Envanter ve Eğitim Şube Müdürü Hülya Çakır projeye ile ilgili sunum gerçekleştirdi.

  • Fatma Toru: “Engellilerimiz de artık geleceğe umutla bakıyor”

    Konya’nın merkez Meram İlçe Belediye Belediye Başkanı Fatma Toru, engellilerin sorunlarına kalıcı çözümler üretmek ve onların hayatlarını kolaylaştırmak adına Türkiye’nin önemli adımlar attığını söyleyerek, gerek yerelde gerekse genelde maddi manevi her açıdan alınan tedbirler sayesinde artık engelli vatandaşların da geleceğe umutla baktıklarını dile getirdi.

    Meram Belediye Başkanı Fatma Toru, 3 Aralık Engelliler Günü ile ilgili olarak bir mesaj yayımladı. Başkan Toru mesajında, “Birleşmiş Milletler Genel Kurulu, tüm dünyada engellilerin hatırlanması, toplumun konuya daha duyarlı olması amacıyla, aldığı bir kararla 3 Aralık’ı Dünya Engelliler Günü olarak ilan etmiştir. Bu vesile ile engelli vatandaşlarımızın sorunlarını ve çözüm yollarını bir kez daha gündeme taşıma fırsatı buluyoruz. Bu gün sayesindeki en büyük kazanımımız onların yeniden hatırlanması. Çünkü engelli arkadaşlarımızın en büyük engeli esasında kendilerine karşı duyarsız davranışlardır. Toplumsal bazda bu anlayışın yanında gerek yerelde gerek merkezi yönetimlerin sanki engelli vatandaşlarımız hiç yokmuş ve yaşamıyormuş gibi onlarca yıldır sürdürdükleri anlayış artık tarihe gömülmüştür. Artık Türkiye’de ‘Toplumsal hayat içerisinde, engellilerin hayatın her alanında kimseye muhtaç olmadan hayatlarını sürdürebilmeleri temel bir insani haktır’ anlayışı hakimdir” ifadelerini kullandı.

    Mesajında engelli vatandaşları eve hapseden, hayata küstüren anlayışın son yıllarda yıkılmaya başladığını belirten Başkan Toru, “Onların hayatımızın her alanına katılmalarını sağlamak birinci önceliğimiz olmuştur. Bu anlayış sayesinde artık, engelli vatandaşlarımız da geleceğe umutla bakıyorlar. Bizler, bu vatandaşlarımızı hayata dahil ettiğimizde tam anlamıyla mutlu, huzurlu ve refah seviyesini yakalamış bir ülke olabileceğimizin farkındayız. Son 16 yıl içinde onların maddi manevi sorunlarına getirilen çözümlerin yanında bizde Meram Belediyesi olarak, her alanda ve her aşamada engelli vatandaşlarımızın yanında olmaya gayret gösterdik. Onların eğitimlerine verdiğimiz destekten, Meram Millet Kıraathanesinde onlar için oluşturduğumuz özel alan ve kütüphaneye, onların hayata karışması için geliştirdiğimiz başta ‘Engelsiz Hayat’ olmak üzere tüm projelerden onlara verdiğimiz desteklere kadar her alanda onların yanında olduk. Bundan sonra da olmaya devam edeceğiz. Bu vesile ile tüm engelli vatandaşlarımızın ve onların ailelerinin gününü en içten dileklerimle kutluyorum” dedi.

  • Başkan Zavaroğlu: “Kadına şiddet geleceğe darbedir”

    Sağlık Sen İzmir 1 No’lu Şube Kadın Komisyonu Başkanı Tuba Zavaroğlu “Kadına yönelik şiddet insan hakları sorunu olduğu gibi aynı zamanda bir halk sağlığı sorunudur. Kadına şiddet geleceğe darbedir” dedi.

    25 Kasım Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele Günü kapsamında basın açıklamasında bulunan Sağlık Sen İzmir 1 No’lu Şube Kadın Komisyonu Başkanı Tuba Zavaroğlu, “Dünya Sağlık Örgütü (WHO) kadına şiddeti; ’kadının bedensel bütünlüğüne sırf kadın olduğu için yapılan her türlü fiziksel, cinsel veya psikolojik müdahaleler sonucunda kadının zarar görmesi ve toplum içinde ya da özel hayatında kadına baskı uygulanılarak özgürlüklerinin keyfi olarak kısıtlanması’ şeklinde tanımlamıştır. Kadınlara Yönelik Ayrımcılığın Önlenmesi Komitesine göre, kadınlara yönelik toplumsal cinsiyete dayalı şiddet, bir kadına sırf kadın olduğu için yöneltilen ya da oransız şekilde kadınları etkileyen şiddettir. Kamusal alanda ve ya özel alanda kadına yönelik her türlü baskı yöntemi şiddettir. Günümüzde yaygın olarak rastlanan kadına yönelik şiddet insan hakları sorunu olduğu gibi aynı zamanda bir halk sağlığı sorunudur” diyerek kadınların maruz kaldığı şiddete dikkat çekti.

    “Dünyada yaşanan bir sorun”

    Kadınların tarihin ilk dönemlerinden itibaren çeşitli şiddet türleri ile karşı karşıya kaldığına değinen Başkan Zavaroğlu, “Kadına yönelik şiddet sadece ülkemizde değil dünyada yaşanan bir sorundur. Tarihin ilk zamanlarından günümüze uzanan kadına şiddeti aile içinde sahip olunacak çocuğun cinsiyetinin kız çocuklar aleyhine belirlenmesi, kız bebeklerin öldürülmesi, kız çocuklarının cinsel istismarı, dövülmesi, çeyiz, başlık parası, namus cinayetleri, flörtte şiddet, evlilikte hırpalanma, tecavüz, ekonomik ve psikolojik baskı, genital mutilasyon ve diğer cinsel organlara zarar verici uygulamalar, iş yerinde ve diğer kurumlarda cinsel ve psikolojik şiddet, kadın ticareti, fahişeliğe zorlama, yaşlılıkta fiziksel, cinsel ve psikolojik saldırıya uğrama, cinayete kurban gitme şeklinde görmekteyiz” diye konuştu.

    “Çığ gibi büyüyen bir sorun olması kaçınılmaz”

    Kadına yönelik şiddetin erkek egemen toplum anlayışından kaynaklandığını dile getiren Zavaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Türk toplumu da dahil olmak üzere birçok toplumda kadının erkeğe hizmet etmesi, erkeğin sözünü dinlemesi, ekonomik açıdan erkeğe bağımlı olması normal karşılanmaktadır. Günümüzde hala birçok aile de kız çocuğu okumasa da olur anlayışı mevcuttur. Hal böyle olunca da ekonomik alanda bağımlı, itaatkar, kendi kararını kendi veremeyen, bağımlı kadınlar oluşturulmaktadır. Bunun bilincinde olan ve kadını hakir gören erkek ise onu birey olarak kabul etmemekte, eşten çok sözünü dinlemesi gereken, ona hizmet etmek için var olan bir varlık olarak görmekte ve kadına saygı duymamaktadır.” Kadına yönelik şiddetin toplumda çığ gibi büyüyen bir yara olduğunu belirten Zavaroğlu “Kadına yönelik şiddet eyleminin negatif sonuçları sadece şiddet gören kadını değil, aynı zamanda onun ailesi, çevresi ve nihayetinde sahip olduğu toplumsal yaşamı etkileyen önemli sonuçlar da doğurur. Hal böyle iken toplumda çığ gibi büyüyen bir sorun olması kaçınılmazdır” dedi.

    “Geleceğe darbe”

    Kadına yönelik her türlü şiddetin karşısında olduklarını vurgulayan Zavaoğlu şu açıklamalarda bulundu: “25 Kasım 1960’ta Dominik Cumhuriyetinde üç kız kardeşin tecavüz edilerek vahşice öldürülmesi üzerine bütün dünyada bu olay yankılanmış Birleşmiş Milletler 17 Aralık 1999 yılında 25 Kasım’ın “Kadına Yönelik Şiddetin Ortadan Kaldırılması İçin Uluslararası Mücadele Günü” olarak benimsenmesine karar vermiştir. Ülkemizde 2012’de Türkiye tarafından imza altına alınan ’Kadına Yönelik Şiddet, Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi’ (İstanbul Sözleşmesi), bu uluslararası sözleşme esas alınarak hazırlanan 6284 Sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ve 6284 Sayılı Kanun Hakkında Uygulama Yönetmeliği bu konudaki temel hukuki düzenlemeleri içermektedir. Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından yürütülen projeler ile kadına şiddet konusu ele alınmakta, bu konuda pek çok çalışma hayata geçirilmektedir. Aileyi, çevreyi dolayısı ile toplumsal yaşamı bu denli etkileyecek bir sorun için biz de elimizden gelen her türlü proje için hazırız ve Sağlık Sen İzmir 1 No’lu Şube Kadınlar Komisyonu Başkanlığı olarak ‘kadına şiddet geleceğe darbedir’ diyoruz.”

  • Pekyatırmacı: “Çocuklarımıza trafik bilinci vererek geleceğe hazırlıyoruz”

    Konya’nın merkez Selçuklu İlçe Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, Selçuklu Belediyesi tarafından ilçeye kazandırılan “Trafik Eğitim Parkı”nda eğitim alan öğrencilerle bir araya geldi.

    Selçuklu Belediyesi, tarafından geleceğin teminatı olan çocuklarımızın trafik eğitimini küçük yaşlarda kazanmalarını sağlamak ve trafikte kurallara uyan bilinçli nesiller yetişmesi amacıyla ilçeye kazandırılan “Trafik Eğitim Parkı” ilkokul öğrencilerinin uğrak yeri olmaya devam ediyor. Selçuklu Değerler Eğitimi Programı (SEDEP) kapsamında 4. sınıf öğrencilerine park içerisinde trafik şube ekiplerince belirli periyotlarla eğitimler veriliyor. Selçuklu Belediyesi, Selçuklu İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü ve İl Emniyet Müdürlüğü paydaşlığında gerçekleştirilen teorik ve pratik eğitimler ile trafik kültürünü güvenli bir ortamda öğrenen öğrenciler etkinliğin sonunda trafik deneyimi mutluluğunu yaşıyorlar. Şuana kadar 1000 öğrencinin eğitimlerini tamamlandığı ve sertifikalarını aldıkları eğitimlerden dönem sonuna kadar 5 bin 500 öğrencinin faydalanması hedefleniyor.

    Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı da Akşemsettin İlkokulu öğrencilerinin trafik eğitiminde yaşadıkları heyecana ortak oldu. Öğrencilerle birlikte simülasyon merkezindeki teorik eğitime katılan Başkan Pekyatırmacı, daha sonra pratik eğitimini başarıyla tamamlayan öğrencilere sertifikalarını verdi.

    “Çocuklarımız için yapılan her çalışma değerli”

    Çocuklara trafik bilincinin erken yaşta kazandırılmasının önemine dikkat çeken Selçuklu Belediye Başkanı Ahmet Pekyatırmacı, Türkiye’de meydana gelen trafik kazalarının önüne geçilmesi yönünde ciddi çalışmaların yapıldığını vurguladı. Çocuklar için yapılan her çalışmanın anlamlı ve değerli olduğunu ifade eden Başkan Pekyatırmacı, “Belediye olarak bir ilki daha gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyoruz. Yakın zamanda açılışını yaptığımız trafik parkımızda bugün çocuklarımızla birlikte trafik eğitimi konusunda birlikteyiz. Çocuklarımız trafik eğitim parkında hem pratik hem de teorik eğitimlerini alıyorlar. Burada Trafik Şube, İlçe Milli Eğitim ve Selçuklu Belediyesinin çok büyük bir işbirliği var. İlçemizde okuyan 4. sınıf öğrencilerimiz trafik parkına gelerek burada trafik kuralları ile ilgili, yaya güvenliği ile ilgili, araç güvenliği ile ilgili bütün teorik bilgileri aldıktan sonra pratikte araç kullanarak trafikte nasıl seyredilmesi gerektiği, yaya geçişlerinde nasıl yavaş geçilmesi veya durulması gerektiği hususunda birebir bilgi ve deneyim sahibi oluyorlar. Toplam 8 bin metrekare alana kurulu olan trafik eğitim parkımızda simülasyon merkezi ve ailelerimizin rahatlıkla çocuklarını takip edebilecekleri ve çay içip dinlenebilecekleri mekanlarımız mevcut. Çocuklarımız park içerisinde hem yaya yollarında hem yürüyüş yollarında hem de araç yollarında trafik eğitimlerini aldıkları gibi, diğer taraftan da eğlenceli bir şekilde vakit geçiriyorlar.

    2017 yılı trafik kazaları istatistiklerine baktığımızda 1 milyon 202 bin 716 kazanın meydana geldiğini görüyoruz ve bu kazaların bir bölümü ölümlü kazalar. Çocuklarımıza bizim burada aşılamaya çalıştığımız şey, her yıl araç sayısıyla birlikte artan trafik yoğunluğunda, bilinçli sürücüler olarak hem kendilerinin hem de başka insanların hayatını tehlikeye atmayacak şekilde araç kullanım eğitimi vermek. Bu bilinci biz küçük yaşlarda çocuklarımıza kazandırarak onları hayata hazırlamaya çalışıyoruz.

    Bu kapsamda Akşemsettin İlkokulu öğrencileri bugün trafik eğitimlerini tamamladılar ve trafik eğitimi katılım sertifikalarını aldılar. Şu ana kadar 1000 öğrencimiz sertifikalarını almaya hak kazandı, dönem sonuna kadar da 5 bin 5000 öğrencimiz eğitimlerini tamamlayarak sertifikalarını alacaklar” dedi.