Etiket: “Fransa’nın

  • MHP’li Akçay: “Fransa’nın Doğu Akdeniz’de ne işi var?”

    MHP’li Akçay: “Fransa’nın Doğu Akdeniz’de ne işi var?”

    MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a Doğu Akdeniz politikası sebebiyle tepki göstererek, “Kim hangi hesabı yaparsa yapsın, yıllar önce istiklal ve istikbal ruhuyla dünyanın en süper güçlerine karşı vatanımızı nasıl savunmuşsak, bugün de vatanımızı savunacağız, koruyacağız” dedi.

    MHP Alaşehir İlçe Kongresi yapıldı. Mevcut başkan Ali Uçak’ın aday olmadığı ve tek liste ile gidilen kongrede Necdet Türk, MHP Alaşehir İlçe Başkanlığına seçildi. Kongrede bir konuşma yapan MHP eski İlçe Başkanı Ali Uçak, “Biz bu dava için elimizi değil, göğsümüzü taşın altına koyacağız. Görevi bırakmıyoruz, hep birlikte çalışmaya devam edeceğiz” dedi.

    İlk hedeflerinin kardeşlik bağlarını daha da güçlendirmek olduğunu vurgulayan yeni İlçe Başkanı Necdet Türk ise, “Zorlu bir göreve talip olduk. Teşkilatımızı güçlendirmek için en yakın çevremizden, en uzak çevremize, mahallemize kadar üyelerimizle beraber olup, onların sorunlarını çözeceğiz, birlikteliğimizi sağlayacağız. Bir olursak var oluruz, dağılırsak yok oluruz” diye konuştu.

    “Bugün Fransa’nın Doğu Akdeniz’de ne işi vardır?”

    Kongreye katılan MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay da konuşmasının ilk bölümünde gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron’a Doğu Akdeniz politikası sebebiyle tepki gösteren Akçay, “Fransa’nın Doğu Akdeniz’de ne işi var? 101 yıl önce İstiklal’de birlik İstikbal’de dirlik için bir kavga yapılmıştı. Bunun için Alaşehir Kongresi 101 yıl önce toplanmıştı. 101 yıl önce toplanan kongrenin ruhu, amacı ne ise bugünkü kongremizin de maksadı ve ruhu aynıdır. Bugün Fransa’nın Doğu Akdeniz’de ne işi vardır? Karadeniz, Marmara, adalar denizi ve Akdeniz’de bizim toplam 460 bin kilometrekarelik bir yetki alanımız vardır. Biz buna ’Mavi Vatan’ diyoruz. Kim hangi hesabı yaparsa yapsın, Alaşehir Kongresi ile istiklal ve istikbal ruhuyla dünyanın en süper güçlerine karşı vatanımızı nasıl savunmuşsak, bu günde vatanımızı savunacağız, koruyacağız. Artık Türkiye 101 yıl öncesi gibi ordusu dağıtılmış, silahları elinden alınmış, işgal edilmiş, ekonomisi harap ve bitap düşmüş bir ülke değil, elhamdülillah 101 yıla göre 101 kat daha güçlüyüz. Fransa’ya da bu Alaşehir kongresinden bazı hatırlatmalar yapmak istiyorum. 1915 yılında Türkiye’yi yıkmak isteyen güçler, Çanakkale boğazına gelmişlerdi ve Türk milleti destan yazarak, ülkemizin işgaline engel olmuşlardır. Türk milleti ’Çanakkale geçilmez’ dedi, çünkü hedef o zamanın başkentiydi. Buradan Macron’a hatırlatmak lazım, biz Yunan’ı 9 Eylül 1922’de yurdumuzdan kovduk, def ettik. Fransızları Yunanlardan bir yıl önce 20 Ekim 1921’de def ettik. Milliyetçi Hareket Partisi bütün meselelere bu tarih şuuru içerisinde bakar. Bugün ve yarın perspektifinde hem istiklalimizi hem de istikbalimizi düşünür” dedi.

    Manisa’nın en büyük gelir kaynağı olan üzüm ile ilgili çalışmaları yakından takip ettiklerini de aktaran Akçay, “Gerekli çalışmaları meclis gündemine taşıyoruz. Tarım ve Orman Bakanı Sayın Pakdemirli tarafından açıklanan fiyatın, Ağustos ayı sonu değil de Temmuz ayının son haftasında yapılmasında bir fayda görüyoruz. Çünkü üreticimiz sofralık üzüm mü, yoksa kurutmalık üzüm mü yetiştireceğine bu tarihler arasında karar verebilir” diye konuştu.

    Düğün salonunda gerçekleştirilen kongreye MHP Grup Başkanvekili ve Manisa Milletvekili Erkan Akçay, MHP MYK Üyesi Gülay Özcan, MHP Manisa İl Başkanı Ömer Baysal, AK Parti Alaşehir İlçe Başkanı Yaşar Demirel, CHP Alaşehir İlçe Başkanı Gülgün Hasçelik, delege ve partililer katıldı.

    Necdet Türk başkanlığındaki yeni Alaşehir MHP ilçe yönetiminde ise şu isimler yer aldı: “Ahmet Koçak, Alperen Altıoğlu, Birhan Koç, Cihan Himmetli, Ekrem Yıldırım, Faik Karataş, Fuat Karpat, Hamza Özdişçi, Hüseyin Kurt, İzzet Erbayraktar, Kenan Karagöz, Mehmet Apan, Mehmet Yılmaz, Mehtap Tangit, Mustafa Koç, Sinan Demir, Tahsin Atılgan ve Ümit Kos.”

  • Başkan Öz’den Fransa’nın ilk Türk belediye başkanına teprik

    Başkan Öz’den Fransa’nın ilk Türk belediye başkanına teprik

    Çan Belediye Başkanı Bülent Öz, Fransa’nın ilk Türk belediye başkanı Metin Yavuz’u yazdığı bir mektupla tebrik etti.

    Çan Belediye Başkanı Bülent Öz, Paris’in Valenton şehrinde belediye başkanı seçilen Metin Yavuz’u yazdığı bir mektupla tebrik etti. Öz, mektubunda, “Her Türk’ün ikinci memleketi sayılan şehitler diyarı Çanakkale’nin Çan ilçesinden, aynı kutsal görevi, belediye başkanlığını sürdüren bir dostunuz olarak Paris’in Valenton kentinde yerel seçimlerde aldığınız başarıdan ötürü sizi tebrik ederim.” dedi.

    Başkan Bülent Öz, Başkan Yavuz’a ilettiği mektupta “Türklerin yoğun olmadığı bir bölgede, oyların yarısından fazlasını alarak, bir asra yakın bir yönetimi değiştirerek, belediye başkanı seçilmeniz bizleri gururlandırdı” ifadesine yer verdi. Öz, Paris’in Belediye Başkanı Yavuz’u Çan’a da davet etti.

  • Atatürk Üniversitesi; Yanıkdere Şehitlerini anarak, Fransa’nın 24 Nisan Kararına tepki gösterdi

    Atatürk Üniversitesi; Yanıkdere Şehitlerini anarak, Fransa’nın 24 Nisan Kararına tepki gösterdi

    Atatürk Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma ve Uygulama Merkezi tarafından düzenlenen, “Yanıkdere Şehitlerini Anma ve Fransa’nın 24 Nisan Kararına Tepki İçin Yanıkdere Şehitliğinde Buluşuyoruz” anma Programı, Yanıkdere Şehitliğinde gerçekleştirildi.

    Anma programına Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ömer Çomaklı, Atatürk Araştırma Merkezi Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ali Beyhan, Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu, akademisyenler, vatandaşlar ve öğrenciler katıldı.

    11-12 Mart 1918 yılında Yanıkdere mevkine getirilen 3 bin sivil vatandaşın Ermeniler tarafından hunharca katledilmesinin 101. yılında Yanıkdere Şehitliğinde anma programı düzenleyen Atatürk Üniversitesi, aynı zamanda Fransa’nın 24 Nisan Kararına Tepki için basın bildirisi yayınladı.

    Saygı duruşu ve İstiklal Marşının okunması ve Kur’an-ı Kerim tilavetiyle devam eden anma programda, Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu, Erzurum’un çeşitli noktalarında yaşanan Ermeni katliamlarını anlattı.

    Ermenileri çetelerinin, demir yolu yapımında çalıştırmak bahanesiyle Yanıkdere mevkine getirdiği 3 bin sivil Türk ahalisinin canice katledildiğini belirten Kürkçüoğlu, Ermenilerin sadece Erzurum’un merkez noktasında 9 bin 553 sivil vatandaşı kadın-erkek, yaşlı-çocuk demeden şehit ettiğini anlattı.

    Erol Kürkçüoğlu’nun konuşmasının ardından, Fransa’nın 24 Nisan Kararına Tepki olarak hazırlanan basın bildirisini Rektör Prof. Dr. Ömer Çomaklı okudu.

    “Tarih, belgelere dayanan bir bilim dalıdır. Belgelere dayanmayan tarihi olaylar hakkında hiçbir açıklama yapılamaz, yorum getirilemez, hiçbir parlamento kanunla, komisyon kararıyla tarih yazamaz, yasa çıkaramaz. Bu yüzden de tarihi hadiseleri yazmak siyasilerin değil, tarihçilerin sorunu olmalıdır.” diyen Rektör Çomaklı, Fransa’nın “Fransa Devleti 1915 Ermeni soykırımını alenen tanır” şeklindeki kanun teklifini kabul etmesinin ilmen anlaşılır bir şey olmadığını söyledi.

    Rektör Çomaklı: Bu Durum Önce Yangını Alevlendirip, Sonrada İtfaiyecilik Oynamak Suretiyle Yapılan Siyasi Ayak Oyunlarından Başka Bir Şey Değildir

    Emmanuel Macron’un, Ermeni propagandasıyla soykırım iddiasını tarihi bir zemine dayandırmasının mümkün olmadığını belirten Çomaklı, konuşmasına şöyle devam etti: “Bu durum önce yangını alevlendirip, sonrada “İtfaiyecilik” oynamak suretiyle yapılan siyasi ayak oyunlarından başka bir şey değildir. Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron, Türkiye-Ermenistan ilişkilerine ve soykırım iddialarına siyasi bir gözlükle bakmayıp kendi tarihini araştırma zahmetine katlansa, çok büyük bir hata yaptığını anlayacaktır.

    Macron’un Fransa’sı, tarihte sicili bozuk devletlerin başında gelmektedir. Öyle ki tarih sayfaları karıştırıldığında; 1798-1804 tarihleri arasında Napolyon’un binlerce Müslümanı Nil Nehrine dökmek suretiyle katlettiği görülecektir. 1919-1920 yıllarında Maraş, Urfa, Antep ve Adana bölgelerini işgal eden Fransa ordusunda yer alan binlerce Ermeni Lejyonerinin bölgedeki Müslüman Türklere yönelik katliamlarını Fransız-Ermeni ortaklığıyla gerçekleştirdiği anlaşılacaktır. 1954-1962 yılları arasında Fransızların, sadece kendilerine ait topraklarda bağımsızlık isteyen yaklaşık 2 milyon Cezayirli Müslümanı bütün dünyanın gözleri önünde katlettikleri görülecektir.

    Ayrıca Fildişi sahillerinde sivil halka yönelik katliamları ve yine kendi topraklarında yaşayan, önemli bir kısmı Fransız vatandaşı olan Kuzey Afrikalılara yönelik tutumu 21. yüzyılın en büyük trajedilerinden birisi olarak tarihte yerini almıştır.

    “Tarihte Kin ve Nefrete Dayalı Politikalar Her Zaman İflasa Mahkûmdur”

    Sayın Macron; Türk Milleti olarak dün olduğu gibi bugün de, dünyada oluşturulan terörün, soykırımın her türünü nefretle lanetliyoruz. Atatürk Üniversitesi olarak bizim en büyük idealimiz 21. yüzyılda eski kin ve öfkeden arınmış, tek düşüncesi barış, mutluluk ve insani değerlere bağlı, ırkçılığa ve teröre ortak tepki gösteren bir dünyadır. Bu bağlamda dileğimiz Kafkasya’ya barışın gelmesidir, Türkiye ile Ermenistan arasında kalıcı bir barışın yerleşmesine yapacağınız katkılardır. Şunu unutmamak gerekir ki tarihte kin ve nefrete dayalı politikalar her zaman iflasa mahkûmdur.

    İnsan hakları savunuculuğuna soyunan Fransa Cumhurbaşkanı Macron’un ve Fransız Parlamentosu’nun sözde Ermeni soykırımı iddiasındaki tavrını tutarsızlık ve sorumsuzluk olarak niteliyor, 24 Nisan 1915 tarihinin Ermeni Soykırımını anma günü ilan edilmesi gibi bir safsatanın; düşmanlıkları körükleyecek, fanatik Ermeni milliyetçilerini cesaretlendirecek, dünya ve bölge barışını olumsuz etkileyecek bir girişim olarak görüyor ve bu kararı Atatürk Üniversitesi olarak kınadığımızı tüm dünya kamuoyuna ilan ediyoruz” ifadelerini kullandı.

    Kınama bildirisinin okunmasının ardından Rektör Çomaklı, Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi tarafından, Yanıkdere Şehitliğinde hazırlanan ve Ermeni katliamlarını fotoğraflı bir şekilde anlatan sergiyi ziyaret etti.

    Anma programı, şehitlik anıtına karanfil bırakılması ve şehitlerin aziz ruhlarına dua edilmesiyle son buldu.

  • Fransa’nın Karayip Denizi’ndeki adalarını kasırga vurdu: 2 ölü, 2 yaralı

    PARİS (İHA) – Fransa’nın denizaşırı topraklarından Kuzey Amerika Kıtası Karayip Denizi içinde bulunan adalarında Irma kasırgası nedeniyle 2 kişinin öldüğü belirtildi.

    Fransa’nın denizaşırı topraklarından St Barthelemy ve St Martin adalarında en az 2 kişinin öldüğü belirtildi. Açıklamada, 2 kişinin de ağır yaralı olduğu belirtilerek, sayının artabileceği ifade edildi. Hükümetin acil durum planı devreye soktuğu, hasarlı bölgelere ulaşılamadığı için hasarın boyutunun belirlenemediği kaydedildi.

  • Fransa’nın “Büyük Hanımefendisi” milli törenle son yolculuğuna uğurlandı

    Fransa’nın 20. yüzyıla damga vuran ve “Büyük Hanımefendi” olarak anılan eski Sağlık Bakanı Simone Veil son yolculuğuna uğurlandı.

    Nazi kamplarından sağ kurtulmayı başaran Simone Veil, Fransa siyasetinde devrim yapan figürler arasında yer alıyordu. Kadınların kürtaj hakkını ve AB’yi savunmasıyla bilinen Veil, 89 yaşında hayatını kaybetti.

    Korkusuz ve öncü duruşuyla Fransa tarihine adını yazdıran Veil Fransa’nın büyük siyasi simaları arasında yer alıyordu. Fransa Cumhurbaşkanları Macron, Hollande, Sarkozy’nin de bulunduğu ve eski yeni tüm siyasi figürlerin bulunduğu milli törenli cenazede Veil’in Fransız bayrağı ile kaplı tabutu askerlerce taşındı. Ülke çapında tüm kurumlarda Fransız bayrakları yarıya indirildi.

    Macron Simon Veil’in de Marie Curie, Alexandre Dumas, Victor Hugo, Jean-Jacques Rousseau, Voltaire, Emile Zola gibi 72 erkek ve 4 kadının bulunduğu toplam 76 dünyaca ünlü büyük isimlerin defnedildiği Pantheon’a gömüleceği haberini verdi.

    Macron, Veil’in ilginç hayat öyküsü hakkında “Bu hayatı izleyelim çünkü bizi şaşırtmaya devam ediyor” dedi. Cumhurbaşkanının “öncü” olarak ifade ettiği Veil’in iki oğlu da duygu dolu konuşmalarla cenazeye katılanlar ve izleyenleri etkiledi.