Etiket: flaş

  • MHP’nin İzmir’de büyükşehir için üç flaş aday adayı var

    MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, yerel seçimlerde 9 ilçeyi kazanmak istediklerini söyleyerek, “Büyükşehir için çok flaş aday adaylarımız var” ifadelerini kullandı.

    Yerel seçime adım adım yaklaşılırken, MHP İzmir Teşkilatı da aday adaylarının başvurularını almaya başladı. Çalışmaların sürdüğünü aktaran MHP İzmir İl Başkanı Veysel Şahin, büyükşehir için en doğru kararı vereceklerini söyledi. “Büyükşehir için aday adayı olan 3 kişi de flaş isimler” diyen Şahin, “İzmir Büyükşehir Belediyesi için üç, ilçeler için ise 72 aday adayımız var. Hem ilçeler için hem de büyükşehir için araştırmalarımızı yapıp en doğru olan kararı vereceğiz. Büyükşehir için aday adayı olan 3 kişi de flaş isimler. Bu arkadaşlar da sıcak bakıyorlar. Temaslarımız devam ediyor” ifadelerini kullandı.

    İzmir’de AK Parti ve CHP’ye göre avantajlı olduklarını savunan Şahin, “İzmir halkının büyük bir bölümü AK Parti’ye sıcak bakmazken, CHP’ye ise güvenmiyor. Halkın genel talebi bu yönde. Biz de buna inanarak ve güvenerek bu defa Türk milliyetçilerini, memleket sevdalılarını seçmelerini diliyoruz. Biz Türk milliyetçileri olarak memlekete sevdalı insanlarız. Bizler memleketimize hizmet etmek istiyoruz. Vatandaşlarımızın bizi yakından tanımalarını rica ediyoruz” şeklinde konuştu.

    Hedefte 9 ilçe var

    Yerel seçimlerde 9 ilçeyi almak istediklerini belirten MHP’li Şahin, “İzmir’de 9 ilçede belediye başkanlığı alacağımızı umut ediyoruz. Çalışmalarımızı da bu yönde yapacağız. Bizim İzmir’de hedefimiz 9 ilçeyi almak. Flaş projelerle İzmir’i ayağa kaldıracağız” dedi.

    Kamuoyunda konuşulan oy yüzdelerinden fazlasını alacaklarına inandıklarının altını çizen MHP İzmir İl Başkanı, son olarak şöyle devam etti:

    “Haziran seçimlerine girerken kamuoyu araştırma şirketleri bizim yüzde üç oy olacağımızı iddia etmişlerdi. Bu sonuçlar aslında onların temennileriydi. Halkımız buna inanmadı ve seçimden yüzde 11 ile çıktık. Aynı şirketler şimdi yüzde 15 oy alacağımızı söylüyorlar. Bu Allah’ın bir hikmeti galiba. Biz daha yüksek bekliyoruz.”

  • Antalyaspor’dan flaş karar

    Spor Toto Süper Lig’in 9. haftasında deplasmanda Alanyaspor ile karşılaşacak Antalyaspor bir ilki gerçekleştirecek. Kırmızı-beyazlılar, okul formasını Antalyaspor yapıp sınıflara taşıyan okulun ismini, formanın ana sponsoru yaparak yeşil sahaya çıkacak.

    Antalya’nın Muratpaşa ilçesindeki Barbaros İlköğretim Okulu, bundan 2 yıl önce başlattığı ‘tuttuğun takımın formasıyla gelebilirsin’ uygulamasında, öğrencilerin çoğunun Antalyaspor formasıyla gelmesiyle birlikte, resmi kıyafetin yanında, okul formasını Antalyaspor’un forması olarak belirlemişti. Karar üzerine okula ziyarete gelen Antalyaspor Başkanı Ali Şafak Öztürk, öğrenci ve öğretmenlerin Antalyaspor sevdasını karşılıksız bırakmadı. Öztürk ve yönetimi kulübe talimat vererek Alanyaspor maçına formaların göğüs kısmını, Barbaros Ortaokulu’na ayrılmasını istedi.

    “Siz armamızı sınıflara taşıdınız, biz de sizleri yeşil sahalara taşıyoruz”

    Formanın görseli Antalyaspor’un resmi hesaplarından da ‘Siz armamızı sınıflarınıza taşıdınız, biz de sizleri formamız üzerinde sahalara taşıyoruz” mesajıyla paylaşıldı. Beyaz formaya kırmızı harflerle Barbaros Ortaokul’u yazılan forma sade tasarımıyla dikkat çekerken, sosyal medyada taraftarlardan kulübe ve sponsorluğa destek olan turizmci Tolga Cömertoğlu’na teşekkür mesajları yağdı.

  • Ceylin Atik cinayetinde flaş gelişme

    İzmir’in Ödemiş ilçesinde, 17 Haziran 2017 tarihinde kaybolduktan 3 gün sonra komşusunun evinde cesedi bulunan 10 yaşındaki Ceylin Atik davasında flaş bir tanık gelişmesi yaşandı. Atik ailesinin avukatı Mehmet Kaymak, “Yaptığımız incelemeler doğrultusunda Ceylin’in içerisinde olduğu sandığı taşındığını gördüğünü belirten bir tanık ile ilgili önümüzdeki mahkemede ortaya çıkararak olayın daha iyi aydınlanmasını sağlayacağız. Emniyet güçlerinin konuyla ilgili bilgisi bulunuyor. Kişinin ifade vermeye çekindiği konusundayız” dedi.

    Ödemiş 50’nci Yıl Ortaokulu öğrencisi Ceylin Atik, 10 Haziran 2017 tarihinde kaybolmuş ve 3 gün sonrada komşusunun evinde ölü bulunmuştu. Olaydan sonra tutuklanan Şükriye Türkmen ve eşi Serkan Türkmen hakkında ’çocuğa veya beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu, tutuksuz sanık Raziye Ö. hakkında ise ’suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.

    Ödemiş Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın bugün yapılan duruşmasına, cezaevinde bulunan Şükriye Türkmen ve eşi Serkan Türkmen Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Tutuksuz sanık Raziye Ö. duruşmaya gelmezken; tarafların avukatları, öldürülen Ceylin Atik’in babası Murat Atik, dedesi Mustafa Atik ve babaannesi Ülkü Atik ile yakınları hazır bulundu. Duruşma, mahkeme heyetinin müzakereyi okunmasıyla başladı. Tanık polis memurunun dinlenmesi için ve sanıklara ait telefonların geriye dönük olarak 1 yıllık incelenmesi için ilgili hususun mahkemeye ulaşmaması nedeniyle birimlere tekrar yazı yazılması karar verildi.

    Sanıklar cinayeti işlediklerini tekrar itiraf etti

    Duruşmada hakim, gelen soru üzerine Serkan Türkmen’e Ceylin Atik’in cenazesinin bulunduğu sandığı evden dışarıya çıkarmaya yönelik bir davranışta bulunup bulunmadıklarını sordu. Sanık Serkan Türkmen bunun üzerine böyle bir girişimde bulunmadıklarını ifade etti.

    Serkan Türkmen’in avukatı ise duruşmada söz alarak, Ceylin Atik’in dedesi Mustafa Atik’in telefon numarasının Sanık Şükriye Türkmen’in telefonunda Ceylin olarak kayıtlı olduğunu, Türkmen’in bunu önceki beyanlarında ifade ettiğini belirti. Şükriye Türkmen Ceylin atik cinayetiyle ilgi olarak eşi Serkan Türkmen ile birlikte işlediklerini tekrarladı. Mahkeme heyeti, dosyadaki eksikliklerin tamamlanması için sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek duruşmayı 20 Kasım 2018 tarihine erteledi.

    Ceylin’in içerisinde olduğu sandığı taşındığını gördüğünü belirten bir tanık varmış

    Öte yandan, Atik ailesinin avukatı Mehmet Kaymak, mahkeme bitiminde bir açıklama yaptı. Kaymak açıklamasında şunları söyledi:

    “Şükriye Türkmen verdiği ifade de cinayeti eşi ile birlikte işledikleri beyanını tekrar etti. Duruşma eksiklerin giderilmesi için 20 Kasım 2018 tarihine ertelendi. Bir daha ki duruşmada mütalaa verileceği kanaatindeyiz. Yaptığımız incelemeler doğrultusunda Ceylin’in içerisinde olduğu sandığı taşındığını gördüğünü belirten bir sanık ile ilgili önümüzdeki mahkemede ortaya çıkararak olayın daha iyi aydınlanmasını sağlayacağız. Emniyet güçlerinin konuyla ilgili bilgisi bulunuyor. Kişinin ifade vermeye çekindiği konusundayız. Neden çekindiği konusunda bilgimiz yok. Bu konuda dede Mustafa Atik’in çabaları çok fazla kendisini bu hususta tebrik ederim. Herkesten de aynı duyarlılığı bekliyorum” dedi.

    Ceylin nasıl öldürüldü?

    10 yaşındaki Ceylin Atik, 10 Haziran 2017 tarihinde arkadaşlarıyla oynamak için Cumhuriyet Mahallesi’ndeki evlerinin önündeki Kazım Karabekir Parkı’na gitti. Ceylin’in uzun süre ortalıkta görünmemesi ve eve dönmemesi üzerine merak eden dedesi Mustafa ile babaannesi Ülkü Atik, arkadaşlarına sormalarına, gidebileceği yerlere bakmalarına rağmen torunlarını bulamadı. Bunun üzerine Ceylin Atik’in yakınları, Ödemiş İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne gidip kayıp başvurusunda bulundu. Yakınları sosyal medyadan da Ceylin’in fotoğraflarını paylaşarak, bulunması için yardım istedi. Dede Mustafa Atik’in cep telefonuna, ’Polise haber vermeyin. Torununu öldürürüz’ yazılı mesaj gelmesiyle, anne ve babası ayrı yaşadığı için dedesi ve babaannesiyle kalan Ceylin Atik’in kaçırıldığı anlaşıldı. Polis, dede Atik’e gelen mesajdan yola çıkarak, şüphelilerin yakalanması için çalışma başlattı. İstihbarat çalışmasıyla Ceylin’in en son parkın yakınındaki Şengül Sokak’ta bulunan apartmanın 4’üncü katında oturan komşuları oto tamircisi Serkan ve eşi Şükriye Türkmen’in evinde su içerken görüldüğünü belirlendi. Polisin operasyonuyla Serkan ile Şükriye Türkmen ve onun halası Raziye Ö. yakalanıp, gözaltına alındı. Küçük kızın cansız bedeni de Türkmen çiftinin evinde bulunmuştu.

    Olaydan sonra tutuklanan Şükriye Türkmen ve eşi Serkan Türkmen hakkında ’çocuğa veya beden veya ruh bakımından kendisini savunamayacak durumda bulunan kişiye karşı, tasarlayarak, canavarca hisle veya eziyet çektirerek kasten öldürme’ suçundan ağırlaştırılmış ömür boyu, tutuksuz sanık Raziye Ö. hakkında ise ’suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme’ suçundan 6 aydan 5 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılmıştı.

  • Denizde bulunan eşekle ilgili flaş gelişme

    Tekirdağ’ın Şarköy İlçesi sahilinde eşek ölüsü ile ilgili yapılan açıklamalarda, eşeğin 10-15 gündür denizde olduğu iddia edilerek, yapılan ’Şarbonlu inek’ haberlerinin asılsız olduğu açıklandı.

    Tekirdağ’ın Şarköy İlçesinde bulunan Mürefte sahilinde bir hayvan ölüsü bulunması üzerine Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından bir açıklama yapıldı.

    Tarım ve Orman İl Müdürlüğü tarafından yapılan açıklamada “İlimiz bazı yerel gazete ve internet medyası yayım organlarında ‘‘sahile vuran büyükbaş hayvan ve Şarbon paniği vb.’’ şeklinde yapılan haber üzerine Müdürlüğümüzce basın açıklaması yapılması zorunlu olmuştur. 15 Eylül 2018 tarihinde Büyükşehir Belediyesi zabıta birimi tarafından Müdürlüğümüz Hayvan Sağlığı ve Yetiştiriciliği Şube Müdürlüğümüze Şarköy İlçesi Mürefte Mahallesi sahilinde kıyıya vurmuş hayvan ölüsü bulunduğu ihbarı üzerine Büyükşehir Belediyesi, Şarköy İlçe Müdürlüğü ile İl Müdürlüğümüz ekiplerince olay mahalline gidilerek inceleme yapıldı. Yapılan incelemede; hayvanın tek tırnaklı olması, kulak ve kafa yapısı, üst çenedeki diş yapısı vb. morfolojik özellikleri itibariyle hayvan ölüsünün bir eşeğe ait olduğu ve en az 10 gün önce öldüğü tespit edildi. Yapılan inceleme fotoğraflanarak arşivlenmiş olup, hayvandan numune alınarak aynı gün analiz yapılmak üzere Pendik Veteriner Kontrol Enstitüsüne elden teslim edilmiştir. Hayvan ölüsü Şarköy Belediyesince uygun görülen yere Belediye ekipleri tarafından kurumumuz veteriner hekimleri gözetiminde kazılan üç metrelik çukura kireçlenmek suretiyle gömülmüştür” denildi.

    CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun’da konuyla ilgili araştırma yaparak vatandaşları rahatlatacak bir açıklama yaptı.

    Milletvekili Aygun açıklamasında, “Şarköy’de sahile vuran hayvanın gemiden atılan şarbonlu inek olup olmadığı konusunda halkımızda endişe ve kaygılar oluştuğunu görerek, konuyu ilk elden etraflı bir şekilde araştırdım. Tekirdağ İl Tarım ve Orman Müdürlüğü Hayvan Sağlığı Şube Müdürü ile temasa geçerek konu hakkında bilgi aldık” dedi.

    Şarbonlu inek değil eşek cesedi

    Aygun açıklamasının devamında, “Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi’nin ihbarı üzerine denizden çıkarılan hayvanın, 15 günlük eşek cesedi olduğu, uzun süre suda kaldığı için tüylerinin bir kısmının dökülmesi nedeniyle alacalı görüntü oluştuğu bilgisi verilmiştir. Hayvandan alınan numune Pendik Araştırma Enstitüsü’ne gönderilmiştir. Hayvan cesedi, Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma Daire Başkanlığı yetkilileri ve Tarım Müdürlüğü tarafından Şarköy Çöplüğünde 3 metre derinliğe kireçlenerek gömülmüştür. Konu hakkında Bakanlık’a da ayrıntılı bilgi ulaştırılmıştır. Tekirdağ Büyükşehir Belediyesi Çevre Koruma Dairesi, bilgiyi teyit etmiştir. Hayvanın ölüm nedeni, Pendik Araştırma Enstitüsü’ndeki incelemenin ardından netlik kazanacaktır” ifadelerine yer verdi.

  • TZOB Başkanı Bayraktar’dan süt fiyatlarına ilişkin flaş açıklama:

    Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, süt fiyatlarına ilişkin yaptığı açıklamada, “Süt konseyi Cuma günü bir toplantı yapacak, yeni bir fiyat belirlenecek ama şu anki süt fiyatlarının Türkiye ortalaması 1,36 TL civarıdır. Sütte sürdürülebilir üretim noktasında olabilmemiz açısından muhakkak sürede parametrenin 1,50 olması lazım, yani 1 kilogram sütle 1,50 kilogram yem alabilmeliyiz” dedi.

    TZOB Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, çeşitli programlara katılmak üzere Denizli’ye geldi. Bayraktar, kent ziyaretinde ilk olarak Vali Hasan Karahan’ı makamında ziyaret etti. Bayraktar, daha sonra Denizli Ziraat Odası’nda oda başkanlarıyla bir toplantı düzenledi.

    Toplantı öncesi gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bayraktar, süt fiyatları ve İstanbul’un bazı ilçelerinde yapılan ekmek zammı hakkında açıklamalarda bulundu. Kur artışı ve enflasyonun maliyetleri arttırmış bulunduğunu belirten Başkan Bayraktar, Türkiye’nin her tarafından başkanların ve çiftçilerin kendilerinden maliyetin arttığı ve desteklerin artması gerektiği şeklinde talebi olduğunu ifade etti. Başta mazot olmak üzere gübre ve yemde ciddi manada bir maliyet sorunu yaşadıklarını kaydeden Başkan Bayraktar, “İşte burada süt hayvancılığı da çok önemli şimdi burada özellikle zannediyorum süt konseyi cuma günü bir toplantı yapılacak, yeni bir fiyat belirlenecek ama şuan ki süt fiyatları Türkiye ortalaması 1,36 TL civarıdır. Türkiye ortalaması bazı yerlerde 1,50 TL’ye var. Türkiye ortalaması bu ama biz her zaman şunu iddia ediyoruz. Sütte sürdürülebilir üretim noktasında olabilmemiz açısından hayvanları kesime göndermememiz açısından tabi çok önemli. Muhakkak sürede parametrenin 1,50 olması lazım yani 1,50 kilogram yem alabilmeliyiz 1 kilogram sütle şimdi bu 1 civarında bunu yukarıya almamız lazım. Dolayısıyla muhakkak süt fiyatlarına zam bekliyoruz yani asıl olması gereken süt fiyatları 2 TL civarındadır. 2 TL civarını yakaladığımızda süt hayvancılığını bu ülkede şahlandığını görürüz” dedi.

    “20 milyon tonun üzerinde buğday üretiyoruz”

    Başkan Bayraktar, İstanbul’un bazı ilçelerinde ekmeğe yapılan yüzde 15’lik zamma ilişkin, Türkiye’de buğday üretiminde bir açık olmadığını belirtti. Ekmeğe yapılan zammın gerekli kuruluşların denetiminde olduğunun altını çizen Başkan Bayraktar, “Tabii biz ekmek maliyetlerini hesaplamıyoruz. Ama ‘Şu an Türkiye’de buğday üretimindeki açık var mı?’ derseniz bana göre yok. Doğal afetlerin üretimi bir miktar aşağı çekmesiyle beraber yeterli üretim şu anda var. Buğday üretimi yeterli ama fırıncıların maliyetini ben yapmıyorum. Fırıncılar Federasyonu var maliyeti ne yapıyor ilgili bakanlık ve denetleyen kuruluşlar var, onların da zannediyorum müsaadesine tabi. Federasyonları var, fazla yapıyorlarsa onları da denetleyen ilgili kamu kuruluşları müdahale eder. Biz burada üretiyoruz benim söyleyeceğim o. Şu an 20 milyon tonun üzerinde buğday üretiyoruz, 20-22 Milyon ton civarında buğday üretiyoruz. Bu da Türkiye’nin ihtiyacı zaten” diye konuştu.