Etiket: fıkra

  • 1001 Hatim’in muhabbet ve kardeşlik duygularını pekiştirdi

    Erzurum Milletvekili Muhyettin Aksak, bu yıl 479’ncusu okunan ‘1001 Hatim’in muhabbet ve kardeşlik duygularını pekiştirdiğini söyledi.

     
    Erzurum’da 479 yıldan buyana devam eden 1001 Hatim Okumaları şehrin ve ülkemizin adeta manevi koruması olarak yüzyıllardan buyana devam ettiğini belirten Erzurum Milletvekili Muhyettin Aksak, “Bu manevi geleneği sürdürmek için Erzurumlu vatandaşlarımız özellikle Sabah Namazlarında camilerde bir araya geliyorlar. Hem Kur’an’ı Kerim okuyorlar hem de sonrasında yapılan toplu kahvaltılarla muhabbet ve kardeşlik duygularını pekiştiriyorlar” diye konuştu.

     
    Aksak, 1001 Hatim okuma etkinliğine genç ve ihtiyar vatandaşlarımızın birlikte iştirak etmelerini çok güzel bir ortam oluşturduğuna dikkat çektiği açıklamasında, “Hatimleri genç-ihtiyar her yaştan vatandaşlarımızın birlikte okumaları çok önemlidir. Böylece bu güzel etkinliğin gelecek nesillere aktarılması da etkinliğin içerisinde gerçekleşmektedir. Camilerimizin sosyal hayatın içerisinde daha fazla yer almasını da sağlayan 1001 Hatim duasının yapılmasıyla ise insanımızın duyduğu haz adeta doruk noktasına çıkmaktadır. Bundan önceki yıllarda olduğu gibi bu yılda binlerce hatmin okunmasına katkı sağlayan vatandaşlarımıza ve din görevlilerimize teşekkür ediyorum. İnanıyorum ki; Erzurum’da yaklaşık beş asırdır devam eden 1001 Hatim Okumaları, hatim okumalarını başlatan ve kendinden sonra da devam etmesi için arazi ve dükkanlarını vakfeden Pir Ali Baba ve geleneği bugüne kadar taşıyan ve ahirete göçmüş olan ecdadımızın ruhlarını da şad etmektedir” ifadelerine yer verdi.

     
    Kendisinin de her yıl, 1001 Hatim Duasına katılmaktan büyük haz duyduğunu belirten Milletvekili Aksak, sözlerini hatim okumalarına iştirak eden tüm vatandaşlara teşekkür ederek tamamladı.

  • Başkan Cengiz’den tatlı ikramı

    Erzurum Birinci Amatör Kümede mücadele eden Ilıca İdmanocağı Aziziye Belediyespor’a haftasonu oynayacağı Aşkale 3 Mart Beldespor maçı öncesi Aziziye Belediye Başkanı Fatih Cengiz moral verdi. AK Parti Aziziye İlçe Başkanı Ahmet Gül ile birlikte takımın dün akşam Orhan Tavlı İlçe Stadı’nda yaptığı antrenmanı ziyaret eden Başkan Cengiz, futbolculara baklava ikram ederek, galibiyet sözü aldı.

     

    Birinci Amatör Küme’ye iyi bir başlangıç yapan Ilıca İdmanocağı Aziziye Belediyespor, ligin ilk haftasında Palandöken Belediyespor ile 0-0 berabere kalırken, ikinci haftada Oltu 25 Beldespor’u deplasmanda 2-0 mağlup etti. Ilıca İdmanocağı Aziziye Belediyespor ligin üçüncü haftasında kendi saha ve seyircisi önünde Aşkale 3 Mart Beldespor’u ağırlayacak.

     
    Karşılaşma öncesi takımın antrenmanına sürpriz bir ziyaret gerçekleştiren Başkan Cengiz, futbolculara baklava ikramında bulundu. Futbolcuların özveri ve fedakarlık örneği sergileyerek amatör futbolun gelişimine katkı sunduğunu dile getiren Başkan Cengiz, “Bu sezon hedefimiz önce ligi lider bitirmek, ardından Bölgesel Amatör Lig’e yükselmek. Belediye olarak imkanlarımız ölçüsünde kulübümüzün ihtiyaçlarını karşılıyoruz. Özveri ve fedakarlık örneği sergileyen futbolcularımıza zaman zaman ziyaretler gerçekleştirerek, moral ve motivasyonlarını üst seviyede tutmalarına yardımcı oluyoruz.” dedi.

     
    Amatör futbolun gelişmesine katkılarının süreceğine de dikkat çeken Başkan Cengiz, Ilıca İdmanocağı Aziziye Belediyespor futbolcularına da tavsiyelerde bulundu. Futbolcuların Aziziye’nin temsilcileri olduğuna işaret eden Cengiz, “Bu sorumluluk bilinciyle sportmenlik kurallarına aykırı davranmamanızı özellikle rica ediyorum. Sizlerin diğer gençlerden farkı, spor yapmanın yanında Aziziye ilçesini temsil eden futbolcularsınız. Bu manada hepinizin sorumluluk bilinciyle hareket ettiğine inanıyor, Aşkale 3 Mart Beldespor maçında ve bundan sonraki haftalarda başarılar diliyorum.” ifadelerini kullandı.
    Futbolcular da Başkan Cengiz’e nazik ziyaretinden dolayı teşekkür ettiler.

  • Yılmaz’dan Bakü katliamı mesajı

    AK Parti Erzurum Milletvekili ve Azerbaycan-Türkiye Parlamentolararası Dostluk Grubu Genel Sekreteri Adnan Yılmaz, 20 Ocak Bakü katliamının 23. Yıl dönümü münasebetiyle bir mesaj yayınladı.

     
    Yılmaz mesajında; “Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği adlı ittifakın başkanı Gorbaçov’un 1985`te ortaya attığı açıklık ve yeniden yapılanma politikaları “Soğuk Savaş”ı bitirip SSCB`yi yeniden toparlamaya çalışması başarısızlıkla sonuçlanınca, ittifak üyeleri arasında yeni bir hesaplaşmayı da beraberinde getirmişti. 1990`lı yılların başında, Doğu Avrupa`da ki ittifak üyesi bazı devletlerin bağımsızlıklarını ilan etmesi hoşgörüyle karşılanırken, Azerbaycan’ın bu yöndeki talepleri dinlenmediği gibi, hürriyet ve istiklal için meydanları dolduran halk ve Bakü, 20 Ocak 1990 tarihinde bir vahşeti yaşadı. İletişim ve enerjinin kesildiği bir kış gecesi, kızıl ordu tankları Bakü sokaklarını işgal ederek halkın üzerine ateş açmış, sokaklardaki ev ve işyerleri tahrip edilirken, 137 kişi katledilmiş, binlerce insan yaralanmıştı.
    Azerbaycan’ın bağımsızlığında önemli bir yeri olan “20 Yanvar” yani 20 Ocak olaylarında yaralanan gazilerimizi saygı ile hayatını yitiren 137 şehidimizi de minnetle anıyor, bağımsızlık uğrunda verilen her şehidimize Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.

  • Aday değilim

    Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Pusula Gazetesi Yayın Koordinatörü Sevda  Güneş İnsesu’nun  sorularını yanıtladı.  Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday olmayacağını açıklayan Akdağ,  Başbakan Erdoğan’dan da adaylığı konusunda yaklaşım hissetmediğini  ifade etti. İşte o söyleşi:

     

    Sağlık Bakanı Recep Akdağ,  AK Parti hükümetlerinin en önemli isimlerinden birisi. Kim nasıl düşünürse düşünsün Recep Akdağ yalnızca Erzurum’un değil Türkiye’nin marka siyasetçisi. Başbakan Recep Erdoğan’ın meydanlarda dilinden düşürmediği sağlık sistemindeki başarılar, partisinin oyunu ciddi oranda artırdı. 10 yıl boyunca her kabinede yerini koruyan Sağlık Bakanı Prof. Dr. Recep Akdağ ile Ankara’daki makam odasında bir araya geldik. Yoğun gündemine rağmen Pusula‘yı kabul eden Bakan Akdağ,  o kendinden emin tavrı ve devlet adamlığının dik duruşu ile bizi karşıladı. Hiçbir entrikanın içinde yer almayan, herkese aynı mesafede duran Akdağ ile samimi bir söyleşi gerçekleştirdik.

     

     

    Erzurumlular aylardır sizin Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı olup olmayacağınızı konuşuyor. Aday olacak mısınız?

    Hayır, buradan ilk kez açıklıyorum. Ben Erzurum’a ya da başka bir Büyükşehire aday olmayacağım. Belediye Başkanlığını kesinlikle düşünmüyorum. Konuşulanlar temenni olabilir. Benim böyle bir yaklaşımım hiç olmadı. Olmayacak.

     

    Peki Başbakan sizi aday gösterirse ne yaparsınız?

    ( gülümsüyor) Bizim için her görev birdir. Makamın mevkiinin ismi yoktur. Ancak böyle bir yaklaşım hissetmedim. Sanmıyorum.

     

     

     

    Yeni kabinede olmayacağınız yazıldı çizildi. Kabinede yer almayacak mısınız?

    Her dönem böyle şeyler yazılır çizilir. 10 yıldır hep aynı. Bekleyip göreceğiz. Benim gündemim de öyle bir telaş yok. Kaldı ki şu gördüğünüz makam koltuğuna ben hiç oturmadım, neden mi? Çünkü koltuğa kendimi hiç alıştırmadım. Hep toplantı masasında çalışmalarımı yaptım. En yakın arkadaşlarım bunu bilirler. Koltuk sevdamız olmadığı için yapılacak değişim bizim için fark etmeyecek. Önemli olan Partimizin millete götürdüğü hizmettir.

     

    Aslında sizi ülkenin diğer bölümü kadar Doğu ve Güneydoğu Bölgesindeki vatandaşlar daha çok seviyor. Kendilerine yakın hissediyorlar. Ben görevim gereği o illere sık gidiyorum. Sizden övgü ile bahsediyorlar. Hatta BDP’nin oyunun yüksek olduğu yerlerde bile sizin etkiniz var. Birçok hükümet bunu başaramadı. Siz ne diyorsunuz bu duruma?

    Evet doğru siz oralara kadar gidiyorsunuz. Görüyorum. Şimdi bakın Hakkari, Şemdinli, Silopi ve bir çok Dogu ve Güneydoğu ili, ilçesi Devleti yanında görmemiş. Hiçbir yatırımdan gereği kadar yaralanmamış. Biz bu bölgelere hastaneler götürdük. Yaz ya da kış fark etmiyor. Dağ köyünde bile tek bir hasta olsa tek bir telefonla 15 dakika içinde gidip o hastayı helikopter ambülânsımızla alıp en yakın sağlık merkezine kavuşturuyoruz. Daha önce bırakın bunları insanlar sağlık ocağı bulamıyorlardı. Siz insanlara nasıl bakarsanız onlarda size öyle bakar. Biz hiç ayrım yapmadık, her vatandaşın sağlık sorununa yetiştik. O bölgelerde her şeyin farkında.

     

    Erzurumlular doğal olarak sizin hep Bakan kalmanızı istiyorlar. Belki de ilk defa bu kadar etkin bir bakana şahit  oldu şehir. İlk defa marka bir siyasetçi‘ye sahip oldular.

    (Gözlüklerinin altında gözlerinin içi gülüyor ve dudaklarıyla hafif tebessüm ediyor)

    Siz hatırlamıyorsunuz ama geçmişte de çok değerli bakanlarımız oldu. Çok iyi çalışmalar yaptılar. Bana gelince, Erzurum beni hiç yalnız bırakmadı. Her seçimde destek verdi. Yaptığımız çalışmaları çok iyi anladı algıladı. Tüm Türkiye de olduğu gibi Erzurum’da çok önemli işlere imza attık. Vatandaşlarımızı hastane kuyruklarından kurtardık. Şimdi bırakın kuyrukta beklemeyi, doktor bile tercih edebiliyorlar. Bir Siyasetçi olarak Erzurum’u Erzurum insanını hep arkamda hissettim.

     

    Şehrin en önemli sorunu kuşkusuz işsizlik. Sağlık Bakanlığı Çağrı Merkezi belki bu sorunu aşamadı ama bir nebzede olsa işsizlere nefes aldırdı. Sizce de öylemi ?

    İşsizlik ciddi bir sorun. Aslında sadece şehrimizin değil Türkiye’nin sorunu, ancak Doğu’da iş alanları belli. Biz çağrı merkezini Erzurum’da kurma gereği duyduk. Çünkü Doğu’nun lokomotif kenti. Belki kurulan çağrı merkezi işsizliği çözmedi ama istihdama ciddi katkıda bulundu. Bin 500 kişi şuan iş sahibi oldu. Buda az bir rakam değil. Erzurum’un fiziki şartları belli. Sanayisi yok. Fabrikası yok. Özel şirketlerin çağrı merkezleri de var, kentte onlarda ciddi istihdam barındırıyorlar. Derseniz ki yeterlimi tabi ki değil.

     

    Özelleştirme İdaresi Konaklı ve Palandökeni satışa çıkardı. Bunu nasıl okumalıyız. Devlet  el mi çekti Erzurum’dan?

    Tam tersi, biz Palandöken ve Konaklının dünya çapında bir kayak merkezi olmasını istiyoruz. Konaklı 2011 Kış Oyunları sırasında faaliyete geçirildi. Ancak bir tek bina ve teknik alt yapı yapmakla iş bitmiyor. Konaklama yeriniz yoksa Turizm gelişmiyor. Buradaki hedef Kayak Merkezlerini Dünya standartlarına kavuşturmak. Prestijli otelleri Konaklıya getirme projesidir bu. Konaklı ve Palandökeni dünyaya tanıtma projesidir bu. Özelleştirmeye destek vermek lazım. Yerli ve Yabancı yatırımcı önemli değil, önemli olan o güzel kayak merkezlerimizi profesyonel ellere teslim etmektir.

     

    Her zaman enerjisi yüksek olan Sağlık Bakanı Akdağ ile ayakta sürdü sohbetimiz. Oturmayı hiç sevmeyen, her an bir şeyler düşünüp hayata geçiren Akdağ ile vedalaşıp bakanlığı ikinci katındaki makam odasından ayrılıyoruz. Herkese selam söylemezi istiyor bizden ve ekliyor. “Cuma günü Erzurum da olacağım.” Yani bugün.  Keyifli sohbetin ardından bakanlık merdivenlerinden  ağır ağır inerken milliyetçilik duygularım kabarıyor. Acaba bu kadar yetenekli bir siyaset adamına yeteri kadar sahip çıktık mı? Oy konusunda evet ama ya medya olarak. Hep bir şeylerin son döneminde insanlar kıymet bilir ya  galiba sorumun cevabı da bu noktada gizli.

     

     

     

  • Yavilioğlu, Binbir hatim manevi direk

    Erzurum’da yaklaşık 500 yıldır devam eden binbir hatim geleneği, her yıl olduğu gibi bu yılda dualarla tamamlandı. 19 bin 926 hatimin okunduğu şehirde, Cuma namazı edası sonrasında duası edildi.
    478 yıldır kesintisiz olarak devam eden, gelenek, Pir Ali Baba Türbesi’nde okunan Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başyan hatimler, Ulu Cami’de yapılan binbir hatim duasıyla son buldu.

     
    Tüm Müslüman alemine hayırlar getirmesini dileyen Ak Parti Erzurum Milletvekili Dr. Cengiz Yavilioğlu, Erzurum’da asırlardan bu yana devam eden Binbir Hatim dualarının şehrin manevi hayatını beslediğini söyledi.

     
    HER YIL ARATARAK DEVAM EDİYOR
    Bu yıl yaklaşık 20 bin hatim okunduğuna dikkat çeken Dr. Yavilioğlu, bu rakamların her yıl artarak devam etmesinden ayrıca büyük bir mutluluk duyduklarını söyledi.

     
    Dr. Cengiz Yavilioğlu, şöyle konuştu: “Erzurum’un en güzel geleneklerinden birisini Binbir hatimler oluşturuyor. Yavuz Sultan Selim döneminde Erzurum’da yaşayan Pir Ali Baba isimli zat tarafından başlatılan ‘Binbir Hatimler’, Erzurum’un Rus işgali döneminde 4 yıl kesintiye uğramış. Daha sonra tekrar başlatılan ‘Binbir Hatimler’ yılın son 15 günü ile bir sonraki yılın ilk 15 gününde okunuyor. Binlerce okunan Kur’an-ı Kerim Hz. Muhammed’in ruhaniyetine hediye ediliyor. Evlerde, mescitlerde, iş yerlerinde ve camilerde okunan Kur’an-ı Kerimler şehrin manevi hayatına ve atmosferine kutsi bir güzellik kazandırıyor.

     
    PİR ALİ BABA KİMDİR?
    Tarihçi İbrahim Hakkı Konyalı, “Abideleri Ve Kitabeleri İle Erzurum Tarihi” isimli kitabının 345. sahifesinde bahsettiğine göre Pir Ali Baba hicri; 945 miladi 1533 yıllarında yaşadığı anlaşılmaktadır. Pir Ali Babanın yaşadığı dönem Yavuz Sultan Selim ve oğlu Kanuni Sultan Süleyman’ın Osmanlı padişahı olduğu yıllardır. Bu dönem Osmanlı Devletinin yükselme ve gelişme yıllarıdır. Bu yıllar aynı zamanda ilim, sanat ve edebiyat alanında büyük gelişmeler olduğu ve günümüze kadar gelen kalıcı eserlerin meydana geldiği yıllardır. Bu ortamda yetişen Pir Ali Baba, âlim, fazıl, zahit bir mübarek zat olup o devrin büyük zenginlerindendir. Düzcü köyünde mutasarrıflık yapan Ali Baba “Eğer her yıl 1001 hatim okursanız Allahü Teala bu memleketi hususiyetle zelzeleden korur.” diyerek maliki bulunduğu 8 köyden 4’nün gelirini tamamen (meşayih ve ulemadan olan evlatları nezaretinde) Erzurum’da yılda bir defa okunmasını ihdas ettiği “Bin Bir Hatimler”e vakf etmiş ve bu hatimler o günden sonra Erzurum’da sürekli okutularak, Birinci Cihan Harbi yıllarına kadar devam etmiştir.O yıllarda meydana gelen bazı aksamalarla okutulamayan binbir hatimler, bir süre sonra Erzurum Müftüsü Hacı Muhammed Sadık Solakzâde ve o zamanın Erzurum milletvekillerinden Mühirzâde Asım Efendi ile Zihni bey’ler tarafından yeniden okutulmasının temini için Mustafa Kemal Paşa’dan izin istihsal ettirerek Binbir hatimler yeniden başlayıp devam etmiş ve günümüze kadar gelmiştir.