Etiket: Felsefe

  • Felsefe söyleşileri 18 yaşında

    18 yıldır devam eden Felsefe Söyleşileri bu sene de 7 Nisan’da başlıyor.

    Kadıköy Belediyesi, İstanbul Marmara Eğitim Vakfı ve Maltepe Üniversitesi işbirliğiyle düzenlenen ve 18 yaşına giren Felsefe Söyleşileri 7 Nisan’da başlıyor. Yapılan açıklamada; Felsefe Söyleşileri Nisan-Mayıs aylarının tatillere rastlayan Cumartesi günlerinin dışında, 10:00-12:00 saatleri arasında Tarih, Edebiyat ve Sanat Kütüphanesinde (TESAK) gerçekleşecek.

    Geleneksel olarak yapılan ve bu yıl 18’inci yaşına giren söyleşilerin koordinatörlüğünü ve program yürütücülüğünü Maltepe Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Betül Çotuksöken üstleniyor. Söyleşilerin ana başlığı ise ’Zihin Felsefesi’ olarak belirlendi.

    Söyleşilerin içeriğine dair açıklamada bulunan Çotuksöken, “Konuya ilişkin genel bir girişin ardından, bilimsel bilgi bağlamına yönelecek ve bu bağlamı hiç göz ardı etmeksizin, zihin felsefesinin temel kavramlarını, sorun ve sorularını mercek altına alacağız. Başka bir deyişle, dışdünya-düşünme-dil ilişkisinde bir bakıma ‘arada olan’a, düşünmenin mekânı olana, zihnimize ilişkin olarak söyleşeceğiz; zihnimizi olabildiğince tüm bağlantıları içinde ele alacağız” ifadelerini kullandı.

    Altı hafta boyunca, zihin üzerinde söyleşeceklerini belirten Çotuksöken, “Zihnin bedenle ya da bedensel olanla ilişkisinin yapıtaşları olan beyin ve sinir sistemi, sinir ağları da elbette dikkatimizden kaçmayacak. Uzmanlarımız bu yapıtaşlarını, felsefi söyleşinin kalkış noktaları olarak bize sunacaklar. Bu yolla, bilimle felsefe arasındaki akrabalık ilişkisinin, felsefi söylem üretmede, felsefece söyleşmede ne denli işlevsel olduğunu da görebileceğiz” dedi.

    Etkinlik programı

    7 Nisan 2018: Prof. Dr. Betül Çotuksöken, Prof. Dr. Şevki Şahin

    14 Nisan 2018: Prof. Dr. Zekiye Kutlusoy

    28 Nisan 2018: Dr. Burçak Özkan

    05 Mayıs 2018: Erman Taşkın

    12 Mayıs 2018: Dr. Kaan Özkan

    26 Mayıs 2018: Dr. Meriç Bilgiç

  • Aydın’da ‘Etik, Felsefe ve Yaşam’ konuşuldu

    Adnan Menderes Üniversitesi Felsefe Topluluğunca, Dünya Felsefe Günü etkinlikleri kapsamında “Etik, Felsefe ve Yaşam” konulu panel düzenlendi.

    ADÜ Fen Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü Başkanı Prof. Dr. Talip Kabadayı’nın moderatörlüğünde gerçekleşen etkinliğe Hacettepe Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cemal Güzel, ADÜ Genel Sekreter V. Yrd. Doç. Dr. Mustafa Aslan, Hacettepe Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Harun Tepe, ADÜ Felsefe Topluluğu üyeleri, akademik ve idari personelin yanı sıra çok sayıda öğrenci katıldı.

    Felsefenin toplum yaşamındaki yerinden etik – ahlak ilişkisine kadar birçok konunun ele alındığı panelde, felsefenin geçmişten günümüze kadar geçirdiği evreler anlatıldı.

    Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Moderatör Prof. Dr. Talip Kabadayı, UNESCO tarafından kasım ayının üçüncü perşembesinin Dünya Felsefe Günü olarak ilan edildiğini ve değişik etkinliklerle kutlandığını ifade etti. Prof. Dr. Kabadayı, felsefenin gündeme gelmesini önemli bir gelişme olarak gördüğünü dile getirirken, savaşların ve çatışmaların bitmediği günümüzde insan hakları ve barışın ancak felsefe bünyesinde temellenmesiyle mümkün olabileceğine dikkat çekti.

    “Felsefe, Yaşamdan Damıttıklarımız Hakkındadır”

    Hacettepe Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Cemal Güzel, felsefenin yaşamla iç içe olduğunu belirterek etik ve ahlak kavramlarına açıklık getirdi. Etik ve ahlak kavramlarının aynı anlamı ifade ettiği algısının yanlışlığına değinerek “ Ahlak bize neyi yapıp neyi yapmayacağımızı söyler, etik ise insanın değerini koruyan bir şeydir.” dedi.

    Felsefenin kaynağını toplum yaşamından alarak toplumdan beslendiğine işaret eden Prof. Dr. Güzel, felsefenin yaşamdan damıttıklarımız hakkında olduğunu söyledi.

    “Felsefe Sorgulamaktır”

    Prof. Dr. Cemal Güzel’in ardından söz alan Prof. Dr. Harun Tepe, felsefenin okullarda ders olarak okutulması ve sınavlarda sorulmasının dışında birçok kazanımları olduğunu vurguladı. Prof. Dr. Harun Tepe, “ Felsefe yaparak belki çok fazla para kazanamayabilirsiniz; fakat insan olmanın erdemini kazanabilirsiniz.” dedi.

    Felsefeyi egoizmi aşmanın yollarından biri olarak gören Prof. Dr. Tepe, felsefenin sorgulamaktan geçtiğinin ve ancak sorgulayarak doğruya ulaşılabileceğinin altını çizdi.

    Etkinlik katılımcıların sorularının yanıtlanmasının ardından konuşmacılara teşekkür belgelerinin verilmesi ve hatıra fotoğrafı çekilmesiyle son buldu.

  • Portakal Çiçeği Karnavalı’nda Felsefe Festivali

    Adana Büyükşehir Belediyesi, Nisan’da Adana’da Portakal Çiçeği Karnavalı etkinlikleri kapsamında organize edilen Adana Felsefe Festivali’ne de destek verdi. Portakal çiçeğinin kokusunun Adana’nın dört bir yanını sardığı 5-6 Nisan’da Adana Kültür Sanat Merkezi’nde (Tarihi Kız Lisesi Binası) gerçekleştirilecek Adana Felsefe Festivali, Türkiye’nin önemli felsefecileri ve edebiyatçıları Adanalılarla buluşturacak.

    Tarihi binada basın toplantısı

    Adana Büyükşehir Belediyesi, Adana Kent Konseyi, Çukurova Üniversitesi ile Adana Tanıtım ve Kalkınma A.Ş.’nin (ATAK) işbirliğinde gerçekleştirilecek Adana Felsefe Festivali’nin ayrıntıları Adana Kültür Sanat Merkezi’nde düzenlenen basın toplantısında kamuoyuna duyuruldu. Adana Büyükşehir Belediyesi Başkan Danışmanı Mahmut Tülek, Adana Kent Konseyi Genel Sekreteri Ekrem Aslan, Çukurova Üniversitesi Eğitim Fakültesi Felsefe Grubu Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mustafa Günay ve ATAK A.Ş. Genel Müdürü İlhami Günsel, Türkiye’de bir ilk olacak Adana Felsefe Festivali’nde gerçekleştirilecek etkinlikleri açıkladı.

    Felsefe hayatın içinde

    Doç. Dr. Mustafa Günay, 5-6 Nisan tarihleri arasında Türkiye’nin önemli felsefecileri ve edebiyatçılarını Adanalılarla buluşturacaklarını belirtti. Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Hüseyin Sözlü’ye desteklerinden dolayı teşekkür eden Mustafa Günay, ‘Felsefe Hayatın İçinde’ sloganıyla yürütülecek iki günlük etkinliğin Demet Taşdelen’in ‘Düşünce ve Hareketin Deneysel Buluşması: Bir Kavramı Görülebilir Kılmak Olanaklı Mıdır? başlıklı sunumuyla başlayacağını bildirdi.

    Ustalar Adanalılarla buluşuyor

    Nuran Dilek’in ‘Öykülerle Çocuklar İçin Felsefe’, Ömer Naci Soykan’ın ‘Felsefe Hayata Ne Yapar?’, İsmail Demirdöven’in ‘Albert Camus ve Devrimin Sorunsalı’ konularıyla festivale katkıda bulunacağını aktaran Doç. Dr. Günay, etkinliğin Örsan Öymen’in ‘Felsefe Nedir?’, Osman Şahin’in ‘Halk Ozanlarımızda Felsefe’, Yücel Kayıran’ın “Poetikanın Felsefe Algısı’, Ali Osman Gündoğan’ın ‘Hayata Davet Eden Felsefe’, Harun Tepe’nin ‘Felsefede ve Yaşamda Etik Politika İlişkisi’ başlıklı söyleşileriyle devam edeceğini duyurdu.

    Şiir ve müzik dinletileri

    Adana Felsefe Festivali’nin şiir ve müzik dinletileriyle renklendirileceğini vurgulayan Günay, Ali Utku’nun ‘Edebiyat ve Felsefe’, Betül Çotuksöken’in ‘İnsan Felsefesinde Yeni Bir Boyut’, Hatice Nur Erkızan’ın ‘Felsefe İnsanlığın Hizmetinde Nasıl Olabilir’ ve Haluk Erdem’in ‘Hayatın İçinde Felsefe’ başlıklarıyla düşüncelerini paylaşacağını ifade etti.

  • Uluslararası Felsefe Günleri İstanbul’da başladı

    Uluslararası Felsefe Enstitüsü’nün her yıl farklı bir ülkede düzenlediği Uluslararası Felsefe Günleri, dünyaca ünlü felsefecilerin katılımıyla İstanbul’da başladı.

    Ev sahipliğini Maltepe Üniversitesi, İstanbul Marmara Eğitim Vakfı, Kadıköy Belediyesi ve Kuçuradi Felsefe ve İnsan Hakları Vakfı’nın yaptığı Uluslararası Felsefe Günleri bu yıl “Değer, Değerler ve Anlam” başlığı altında gerçekleşiyor. 6-9 Eylül tarihleri arasında devam edecek olan ve açılışı Caddebostan Kültür Merkezi’nde yapılan kongreye, Romanya Millî Eğitim ve Bilimsel Araştırma Bakanı ve aynı zamanda Uluslararası Felsefe Enstitüsü Üyesi Prof. Dr. Mircea Dumitru, Enstitüsü Başkanı ve Maltepe Üniversitesi Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. İoanna Kuçuradi, Enstitüsü Genel Sekreteri Prof. Dr. Bernard Bourgeois, Kadıköy Belediye Başkanı Aykurt Nuhoğlu başta olmak üzere dünya çapında isim yapmış birçok felsefeci konuk katıldı.

    ‘’İnsanların anlam arayışı gideceği yönü belirliyor’’

    Kongrenin amacıyla ilgili konuşan Prof. Dr. İoanna Kuçuradi şunları söyledi:

    ‘’Konumuz değer, değerler ve anlam. Bu konuyu özellikle istedim çünkü olan biten birçok şeyin temelinde insanların anlam arayışı var. Fakat insanlar üzerinde beyin yıkama denilen olay gerçekleştiği zaman bu anlam arayışı yanlış yönlere kayabiliyor. Bunun sonu terörizme kadar gidiyor. Ben, bir insan nasıl canlı bomba olur sorusuyla başlayacağım. Bunu anlamak elbette çok zor ama bu durumlar artık sürekli karşımıza çıkıyor. İnsanın içinde olduğu hiçbir şeyin tek bir nedeni olmuyor. Ama bu konuda mesele büyük oranda kişinin anlam araması ile ilgili. Bu yöne doğru kayan insanlar kendilerince hayatlarına anlam kattıklarını düşünüyorlar ve birçok insanın hayatının kaybetmesine neden oluyorlar. Ben de bir insanın bu hale nasıl geldiğini anlamamız için değer ve anlam kavramları üzerinde durmamız gerektiğini düşündüm. Bunun sonucunda da konumuz değerin, anlamın ne olduğu, hangi kavramlarla karıştırıldığı ve güncel olaylarla bağlarını açmak olarak belirlendi.’’

  • Prof. Dr. Bolay’dan “Felsefe Ve Ben” Konulu Konferans

    Necmettin Erbakan Üniversitesi (NEÜ) Sosyal ve Beşeri Bilimler Fakültesi Felsefe Bölümü tarafından düzenlenen “Felsefe ve Ben” konferanslarının üçüncüsü Prof. Dr. Süleyman Hayri Bolay’ın katılımı ile gerçekleştirildi.

    Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı ve Felsefe Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Bilal Kuşpınar açılış konuşmasında, Prof. Dr. Süleyman Hayri Bolay Hocanın ülkemizdeki felsefi düşüncenin gelişmesinde büyük bir yeri olduğunu söyledi. Prof. Dr. Kuşpınar, öğrencilerin, Konya’nın yetiştirdiği önemli isimlerden biri olan Bolay Hocanın, ilmi ve irfani birikiminden fazlasıyla faydalanacağını bu anlamda konferansın büyük önem arz ettiğini ifade etti.

    Konuşmaların ardından konferansa geçildi. Öğrencilere, “Edebiyata, felsefeye, şiire ve müziğe önem verin” diyen Prof. Dr. Bolay, bu bilim dallarında felsefi unsurların bulunduğunu kaydetti. Herkesin önyargılardan uzaklaşması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Bolay, “Bizden olmaz” gibi düşünceleri dile getirenleri eleştirdi ve bazı felsefe bölümlerinin sadece Batı felsefesi çalıştığını hatırlatarak bu durumun değişmesi gerektiğine dikkat çekti. Önce kendi kültürümüzü bilmemizin gerektiğinin altını çizen Bolay, kendi geçmişinden haberdar olmayan bireylerin başka kültürleri öğrenemeyeceğini söyledi. Türk-İslam kültüründe pek çok filozofun yetiştiğini belirten Prof. Dr. Bolay, Osmanlı ve Türkiye’nin düşünce hayatının Batıdan farklı olduğunu kaydederek, “Yeni fikirleri ve düşünceleri bizim geliştirmemiz gerekir. Batı da bizim geliştirdiğimiz fikirleri kullanmalı” dedi.

    Prof. Dr. Süleyman Hayri Bolay, Batı felsefesini, Batı sömürgeciliğinin temellendirmesini sağladığı için eleştirdi ve kendi özümüze dönmemiz gerektiğini vurguladı.

    Dünyanın sürekli değiştiğini ve milattan önce yaşayan insanların bize yön veremeyeceğini ifade eden Bolay, salondakilere “İmanınız sağlam olmalı. İmanınız sağlam olmazsa bir kısım filozoflar sizi saptırabilir” diye konuştu.

    Program soru-cevap bölümünün ardından sona erdi.

    “İSLAM MEDENİYETİNİN YENİDEN İHYASI MÜMKÜNDÜR”

    Prof. Dr. Süleyman Hayri Bolay, Konya Valiliği ve NEÜ Uluslararası Rumi Medeniyetler Uygulama ve Araştırma Merkezinin birlikte düzenlediği “İslam Medeniyetinin İhya Davası” başlıklı konferansa da katıldı. Konya Valisi Muammer Erol’un da dinleyiciler arasında olduğu programda Bolay, İslam medeniyetinin yeniden ihyasının mümkün olduğunu vurguladı.

    Medeniyet ile uygarlık kavramlarının birbirinden ayrı olduğunu söyleyen Bolay, “Uygarlık uydurma bir kelimedir. Ben Batı medeniyetine uygarlık diyorum. Bizim medeniyetimize, medeniyet diyorum. Medeniyet kelimesi Medine’den gelmektedir. Bizim medeniyetimiz kuruluşu itibarıyla en eski en köklü medeniyettir” şeklinde konuştu.

    Medeniyetin, toprağın iman etmesiyle başladığını söyleyen Bolay, kökü böyle sağlam temellere dayanan bu İslam Medeniyetinin ihya edilebileceğini dile getirdi. İslam medeniyetinin çökmediğini ifade eden Bolay, sadece bazı şeylerin üstünün küllendiğini ifade ederek, “O külü kaldırıp yeniden közü yeniden alevlendirmeliyiz. Böylece medeniyetimiz ihya edilmiş olacaktır” dedi.

    “İNCE MİNARE TEKRAR İHYA EDİLİYOR”

    İnce Minarede iki yıldır devam eden Darulhadis dersleri ve konferansları hakkında bilgi veren NEÜ Uluslararası Rumi Medeniyetler Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Bilal Kuşpınar, Konya’nın kültürüne hizmet için Konya Valisi Muammer Erol ve NEÜ Rektörü Prof. Dr. Muzaffer Şeker’in katkısıyla bu merkezin tekrar ihya edildiğini söyledi.

    Bu merkezde tarihten gelen bilimsel misyonuna uygun olarak yüksek seviyede hadis derslerinin verildiğini ifade eden Kuşpınar, ayrıca ayda bir defa kültür ve medeniyetimizin değişik yönlerini ele alan Türkiye’nin önemli düşünür, yazar ve alimlerinin Konyalılarla buluşturulduğunu belirtti.

    “Güncel konularda bilmemiz gerekenler de işin ehli tarafından bu merkezde anlatılıyor aynı zamanda ‘Biz üniversite olarak bu topluma, Konya’ya ne verebiliriz?’ onu ortaya koymaya çalışıyoruz. Burayı tekrar ihya etmek önemli bir faaliyet. Sırçalı medresede de Fıkıf Dersleri veriliyor. Bu faaliyetler devam edecek” diyen Kuşpınar, Konya’nın İslam dünyasının önemli bir ilim, irfan ve sanat şehri olduğuna dikkat çekti. “Ülke olarak misyonumuz bilimsel ve kültürel anlamda İslam dünyasına model olabilecek çalışmaları hep beraber gerçekleştirmek” diyen Kuşpınar, bu yıl Konya’nın İslam Dünyası Turizm Başkenti seçildiğini hatırlatarak bu hizmetlerin bu açıdan da önem arz ettiğini vurguladı.