Etiket: fark

  • Aracının Yandığını Fark Eden Sürücü Eşi Çocuğunu Son Anda Kurtardı

    Zonguldak’ın Ereğli ilçesinde bir anda alev alan otomobilin sürücü, araçta bulunan eşi ve çocuğunu son anda kurtarabildi. Vatandaşların haber verdiği itfaiye ekipleri yanan otomobili söndürürken, araçta büyük çapta maddi hasar meydana geldi.

    Olay, ilçeye bağlı Erdemir caddesi Jet yol ayrımı mevkiinde meydana geldi. Alınan bilgiye göre Erdemir caddesinden Hatip caddesine dönüş yapan 67 SB 554 plakalı otomobil sürücüsü Ahmet Yılmaz, aracın motor bloğundan duman çıktığını görünce aracı durdurarak eşi ve çocuğunu indirdi. Alevlerin yükselmesi ile otomobil dumanlar içinde kalırken, vatandaşların haber verdiği itfaiye ekipleri yangına müdahale etti.

    Araçtaki yangın kısa sürede söndürülürken, araç sürücüsü Ahmet Yılmaz otomobili 6 gün önce aldığını, yangın sırasında ön koltukta oturan eşi ve arkada bebek koltuğundaki çocuğunu son anda çıkardığını söyledi. Hurdaya dönen otomobil olay yerine çağrılan çekici ile servise çekildi. Polis ve itfaiye ekipleri hazırladıkları tutanağın ardından olay yerinden ayrıldı.

  • Barcelona’dan Tarihi Fark

    İspanya Kral Kupası yarı final ilk maçında Barcelona, sahasında konuk ettiği Valencia’yı 7-0 mağlup ederken, Suarez 4 kez, Messi ise 3 kez fileleri havalandırdı. 90 dakika oyunda kalan Arda Turan ise son golün asistini yaptı.

    İspanya Kral Kupası yarı final ilk maçında Barcelona Camp Nou’da Valencia’yı konuk etti. Mücadele çok hızlı başlayan Barcelona 7 ve 12. dakikada Luis Suarez ile 2-0 öne geçerken, 29. dakikada Messi ile farkı 3’e çıkardı. İlk yarı bu skorla sona erdi. İkinci yarıda da Katalan ekibinin baskısı vardı. 58 ve 74. dakikalarda bir kez daha sahneye çıkan Messi, farkı 5’e çıkardı. Ardından ilk iki golün sahibi Suarez, 83. dakikada takımının 6. golünü kaydetti. 88. dakikada ise Arda’nın asistiyle Suraez maçın skorunu tayin eden golü attı. 7-0

  • Sızan Gazı Fark Etmeyip Sigara Yakınca Otomobil Alev Topuna Döndü

    Sakarya’da benzin istasyonundan gaz alan otomobil sürücüsü sigara yaktığı esnada otomobilin alev topuna dönmesi güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı.

    Edinilen bilgilere göre, olay, Serdivan İlçesi Beşköprü Mahallesi D-100 karayolu üzerinde meydana geldi. 25 yaşındaki Olgun C. isimli otomobil sürücüsü, gazı bitince gaz almak için bir benzin istasyonuna girdi. Yakıt aldıktan sonra hareket etmek isteyen sürücü Olgun C., yakıt deposundan sızan gazı fark etmeyerek sigara yakında otomobil birden alev topuna döndü. Alevlerin arasında kalan sürücü kendini dışarıya zor bir şekilde atmayı başardı. Elleri ve yüzü yanan Olgun C., 112 acil ekiplerince Sakarya Üniversitesi Sakarya Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı.

    Meydana gelen olay ise akaryakıt istasyonunun güvenlik kameralarına saniye saniye yansıdı.

  • Erteleme Maçında Aliağa Fk Fark Attı

    İzmir Süper Amatör Ligi A Grubu 17. hafta erteleme maçında, Dedebaşıspor ile sahasında karşı karşıya gelen Aliağa FK rakibini farklı 7-0 mağlup etti.

    İzmir Süper Amatör Ligi A Grubu 17. hafta erteleme maçında, Dedebaşıspor ile Aliağa FK karşı karşıya geldi. Başlayan yoğun kar yağışı sebebiyle ekipler maçın oynanabilmesi için statta yoğun çaba sarf etti. Daha sonra karşılaşma hakemi maçın oynanabileceğine karar verdi. Karşılaşma içinde zaman zaman oyunu durduran hakem ekiplere sahayı temizletti. 17 Ocak 2016 Pazar günü oynanması gereken; ancak yoğun yağış sebebiyle ertelenen maçı Aliağa FK farklı kazandı. Sarı siyahlı ekip, rakibini tam 7-0 mağlup etti. Aliağa FK aldığı bu galibiyetle puanını 40 yaparak liderliğe yükseldi.

    Maça çok hızlı başladıklarını belirten Aliağa FK teknik sorumlusu Serkan Şentürk, “Aldığımız sonuçtan dolayı çok mutluyuz. İyi hazırlandık. Liderliğe yükseldik. Ligin en çok gol atan ve en az gol yiyen takımı durumundayız. Liderliğimizi sezon sonuna kadar sürdürüp şampiyonluğa ulaşmak istiyoruz. Önümüzde çok önemli bir karşılaşma var. Taraftarımızı bize destek olmaya çağırıyoruz” dedi.

  • Özgentürk: “Çukurova’nın Yetenekli Yazarları Fark Edilemiyor”

    Belgesel Yapımcısı ve Yazar Nebil Özgentürk, topraklarda birçok önemli ismin yetişip dünyaya mal olduğu Adana’da, insanların Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Yılmaz Güney sayesinde edebiyata ve yazmaya merakının olduğunu ancak yetenekli edebiyatçıların fark edilemediğini söyledi.

    9. Çukurova Kitap Fuarı kapsamında yazar İnan Çetin ile “Yaşar Kemal’in Ardından” başlıklı bir söyleşiye katılan ünlü belgeselci ve yazar Nebil Özgentürk, söyleşinin Adana’nın edebiyata kazandırdıkları hakkında açıklamalarda bulundu.

    Topraklarında birçok önemli ismin yetişip, dünyaya mal olduğu Adana’nın bugünkü durumunu değerlendiren Özgentürk, Adana’da hala edebiyat insanları yetiştiğini ancak fark edilmediklerini kaydetti.

    Yaşar Kemal’in kendini ifade ettiği Adana ile bugünkü Adana arasında çağ farkı olduğunu belirten Özgentürk, İstanbul’da dahi pek çok sanatçının, yazarın sosyal medyada kendini göstermesine rağmen kolayca fark edilemediğini anlattı.

    Yaşar Kemal’in İnce Memed’i yazdığı dönemde Türkiye nüfusunun 15-20 milyon olduğunu ve öne çıkmanın daha kolay olduğunu söyleyen Nebil Özgentürk, “Ama şu anda 80 milyonluk ülkede, atıyorum 2 milyonluk Adana’da onu ifade etmek çok zor ama biliyorum ki her Adanalı’nın içinde bir şiir, öykü gezer” diye konuştu.

    “GEÇEN YIL ADANA’DAN 21 KİTAPLA DÖNDÜM”

    Her yıl Çukurova Kitap Fuarı’na geldiğini ve her geldiğinde ellerine kitaplar tutuşturulduğunu dile getiren Nebil Özgentürk, şöyle devam etti:

    “Geçen yıl Orhan Kemal için Adana’ya geldiğimde 21 tane kitapla döndüm buradan. Bunlar Adana’yı anlatan kitaplar anlamına gelmiyor. Öykü, roman denemeleri yazan insanlarla tanıştım. Bu çok güzel bir şey ama bu ifade edilemiyor. Bu, Türkiye’ye yansıyamıyor. İnsanların önünde Yaşar Kemal, Orhan Kemal, Yılmaz Güney gibi idoller var. İnsanların yazmaya merakı bu yüzden. Bu isimlerin bu kentte büyümeleri, yetişmeleridir yazmaya iten. Olumsuz tarafı ise o kadar karabasan bir medya ortamındayız ki ifade etme durumu hele ki toplumsal bir şey yazılıyorsa çok zor. Ben bile kendi çağımda, 1980’lerde yazı yazıyordum. Ben bile şanslı sayıyorum kendimi. Mesleğe şu anda başlasaydım ne belgeselci olabilirdim ne de yazar.”