Etiket: faili mechul

  • Faili meçhullere ‘derin’ inceleme

    Merhum Cumhurbaşkanı Turgut Özal ve Eşref Bitlis’in şüpheli ölümlerini soruşturan Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, 1993 ve sonrasında yaşanan diğer faili meçhul olayları aydınlatmak için yeni bir adım atıyor. Bu kapsamda son 20 yıldaki cinayetlerin ve sansasyonel eylemlerin birbirleriyle ilişkisi incelenecek.

    Faili meçhul cinayetleri aydınlatma yolunda önemli bir gelişme daha yaşandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcı Vekilliği, 1993’teki olayların 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal ile eski Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis’in ölümünü şüpheli hale getirdiği iddiasından yola çıkarak diğer cinayetleri de mercek altına aldı. Bu kapsamda yetkili savcılar Kemal Çetin, Mustafa Bilgili ve Hüseyin Şahin ile bilgi alışverişi yapılarak son 20 yıldaki faili meçhul olaylar üzerinde yoğunlaşılacak. Cinayetlerin ve sansasyonel eylemlerin birbiriyle ilişkisi incelenecek. Soruşturmaların seyri, bu çalışmaların ardından şekillenecek. Terörle Mücadele Kanunu’nun 10. maddesiyle görevli başsavcılık, Turgut Özal ve Eşref Bitlis’in yanı sıra Necip Hablemitoğlu ile Bolu-Sapanca-Hendek’teki seri cinayetlerle ilgili soruşturmaları da sürdürüyor. Türkiye genelinde bin 91 faili meçhul olay araştırılıyor. 81 ilin başsavcılıkları, karanlık olaylarla ilgili soruşturmalarına devam ediyor.

    Özal ve Bitlis’in şüpheli ölümlerine ilişkin soruşturma kapsamında 91-94 yıllarında yaşanan şüpheli ölümleri tek tek inceleyen Ankara Başsavcılığı çalışmalarını sürdürüyor. Savcılık, soruşturmalarda delil paylaşımıyla olaylar arasındaki bağlantıları deşifre etmeye çalışacak. Ömer Lütfi Topal, Namık Erdoğan, Yusuf Ekinci’nin öldürülmesi olayına benzer Ankara’da gerçekleşen 30’a yakın faili meçhul dosyasının da ortak delillerle en kısa sürede çözülmesi için çaba gösterilecek.

    Ergenekon sanığı emekli Tuğgeneral Levent Ersöz hakkında, ‘Cumhurbaşkanı Özal’a suikast’ suçlamasıyla hazırlanan iddianamede de 1993’teki sansasyonel eylemlere dikkat çekilmişti. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kabul ettiği iddianamede 1993’te faili meçhul onlarca olayın art arda geldiği belirtiliyordu. Savcı Kemal Çetin, bu tarihlerdeki şüpheli ölümleri ve faili meçhulleri iddianamede tek tek sıraladı. Savcılık, bu cinayetlerin Kürt sorununu çözmek için Özal’ın başlattığı hamleleri durdurmak için işlendiğini savundu.

     

     

     

    Mercek altındaki olaylar

    1990 ve 2011 yılları arasında binden fazla faili belli olmayan cinayet işlendi. En yoğun dönem olan 1991 ile 1994 yılları arasında Musa Anter, eski HEP İl Başkanı Vedat Aydın, Necip Hablemitoğlu, Çetin Emeç, Savaş Buldan, Behçet Cantürk, Namık Erdoğan, HADEP Silopi İlçe Başkanı Serdar Tanış gibi isimler esrarengiz cinayetler sonucu hayatını kaybetti. Özal ve Bitlis soruşturması kapsamında başsavcılığın inceleyeceği olaylardan bazıları şöyle:

     

     

     

    24 Ocak 1993: Gazeteci-yazar Uğur Mumcu, evinin önündeki otomobiline konulan bir bomba ile 24 Ocak 1993 tarihinde öldürüldü.

    5 Şubat 1993: ANAP İstanbul Milletvekili, eski Maliye Bakanı Adnan Kahveci, ailesi ile Bolu-Gerede’de şüpheli bir trafik kazasında hayatını kaybetti.

    27 Şubat 1993: Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis, şüpheli bir uçak kazasında şehit oldu.

    17 Nisan 1993: 8. Cumhurbaşkanı Turgut Özal şüpheli bir şekilde hayatını kaybetti. 20 yıl sonra yapılan otopsi sonucunda ölüm sebebi tespit edilemedi.

    2 Temmuz 1993: Sivas’ta Pir Sultan etkinliklerine katılan Aziz Nesin ile bir grup aydın ve sanatçının kaldığı Madımak Oteli ateşe verildi, 37 kişi katledildi.

    22 Ekim 1993: Diyarbakır Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın, Diyarbakır Lice Asayiş Bölük Komutanlığı binası önünde silahlı saldırı sonucu şehit oldu.

    4 Kasım 1993: JİTEM’in kilit isimlerinden olduğu belirtilen Cem Ersever öldürüldü.

    3 Şubat 1994: Jandarma Bölge Komutanı Albay Kazım Çillioğlu, kafasına tek el ateş edilmiş şekilde ölü bulundu.

  • Çiller ve Güreş’e de faili meçhul sorgusu

    Çiller ve Güreş’e de faili meçhul sorgusu

    Şanlıurfa’da 1994’te DEP İl Başkanı Muhsin Melik’in öldürülmesiyle ilgili soruşturmada, Tansu Çiller, Doğan Güreş ve Sedat Bucak da ‘şüpheli’ oldu

     

    Faili meçhul cinayetlerle ilgili yürütülen soruşturmalardan biri, dönemin Başbakanı Tansu Çiller ve Genelkurmay Başkanı Doğan Güreş’e kadar uzandı. Demokrasi Partisi (DEP) Şanlıurfa İl Başkanı Muhsin Melik’in ölüm emrini verdikleri öne sürülen Çiller ve Güreş hakkında, “şüpheli” sıfatıyla soruşturma başlatıldı. Kapatılan DEP’in Şanlıurfa İl Başkanı Muhsin Melik ve şoförü Mehmet Ayyıldız’ın 2 Haziran 1994 günü Şanlıurfa’da evinden işyerine doğru giderken silahlı saldırıyla öldürülmelerine ilişkin soruşturma dosyası, 19 yıl aradan sonra yeniden açıldı. Diyarbakır Başsavcılığı, toplanan deliller, olay yeri krokisi, otopsi raporu, dinlenen tanık ifadelerini yeniden mercek altına aldı.

     

     


    İFADELERİ ALINACAK 
    Melik’in ailesinin başvuruları ile tanık ifadelerini inceleyen Başsavcılık, ölüm emrini, dönemin Başbakanı Tansu Çiller ile dönemin Genelkurmay Başkanı Orgeneral Doğan Güreş’in verdiği yönündeki iddialar nedeniyle her ikisini de ‘şüpheli’ olarak kayıtlara geçirdi. Zaman aşımının dolmasına bir yıl kala raftan indirilen dosya kapsamında başta Tansu Çiller, Doğan Güreş ve Sedat Bucak olmak üzere bazı kamu görevlilerinin süpheli olarak ifadelerini alacak.

    BUCAK TEHDİT ETMİŞTİ 

    O dönem soruşturma dosyasına ifadeleri giren tanıklardan biri de kapatılan HADEP’in Adana İl Başkanı E.K. idi. Dönemin il başkanı E.K. dosyadaki eski ifadesinde, Bucak aşireti lideri Sedat Bucak’ın kendilerini tehdit ettiğini, Şanlıurfa bölgesinde DEP’in hiçbir faaliyetine izin vermeyecekleri yönünde baskı kurduğunu söylemişti. E.K. “Sedat Bucak, Siverek, Hilvan, Viranşehir bölgelerinde DEP’in tüm faaliyetlerinin engellenmesi yönünde kendisine görev verildiğini bize bildirdi. Bucak, kendisinin aşiretiyle birlikte DEP’in üyelerine yönelik bir yönelimleri olmayacağını, doğrudan başkan ve yöneticilerin hedef alınacağı biçiminde bizi tehdit edip istifa etmemizi istedi. Bu olaydan kısa süre sonra da Muhsin Melik öldürüldü” diye konuşmuştu. E.K.’nin yeniden ifadesine başvurulacağı öğrenilirken, kimlikleri, can güvenlikleri nedeniyle saklı tutulan 4 tanığın daha ifadesine başvurulacak. Söz konusu soruşturmayla ilgili Çiller’e yakın kaynaklar ise henüz soruşturmayla ilgili eski Başbakan’a ulaşan bir tebligat ya da bilgi olmadığını belirttiler.

     

     

    SHP’DEN DEP’E…
    Şanlıurfa doğumlu Muhsin Melik, 1970’te Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi’nden mezun olduktan sonra Ziraat Odası ile İnsan Hakları Derneği Şubesi’nin kuruluşunda görev aldı. SHP’den İl Genel Meclis üyesi seçildi. 1991 seçimlerinde SHP-DEP ittifakıyla milletvekili adayı oldu ancak seçilemedi. DEP milletvekilleri tutuklanınca, SHP’den istifa etti, HEP’in kurucuları arasında yer aldı. 1994’te yerel seçimlerde belediye başkan adayı oldu. HADEP’in kurucu üye ve Parti Meclisi üyesi oldu.