Etiket: Fabrikalara

  • Sigorta şirketlerinden fabrikalara inceleme

    Fabrikalarda bu yıl meydana gelen hasarlar nedeniyle sigortacılar, sanayi kesimine yönelik sigortalarda temkinli hareket etme kararı aldı. Sanayi üretimi için makine kırılma sigortasının önemine değinen Trimbox Ceo’su Evren Yurttaş, “İşletmeler, makine kırılması sigortasını pahalı makineler için yapmadıkları takdirde arıza ve ziyan durumunda oldukça yüksek miktarda zararla karşı karşıya kalıyorlar” dedi.

    Fabrikalarda bu yıl meydana gelen hasarlar nedeniyle sigortacılar, sanayi kesimine yönelik sigortalarda temkinli hareket etme kararı aldı. Özellikle riskli sektörlerde sigorta yaptıramama paniği başladı. Kimi şirketler, sigorta yapmadan önce belli şartlar ortaya koyarken, kimi şirketler ise teminat vermemeyi ve riskli sektörlerden uzak durmayı tercih ediyor. 2018 yılı fabrika hasarlarını, geçmiş yıllar ile karşılaştıracaklarını açıklayan sigorta şirketleri yeni poliçe kesmeyi de durdurdu. Sigorta şirketlerini ise en çok makine kırılması teminatı zarar ettiriyor.

    Sanayi üretimi için makine kırılma sigortasının önemini belirten Trimbox Ceo’su Evren Yurttaş: “Fabrikalarda kullanılan makineler çok büyük meblağlar karşılığında yurt dışından ithal ediliyor. İşletmeler, makine kırılması sigortasını pahalı makineler için yapmadıkları takdirde arıza ve ziyan durumunda oldukça yüksek miktarda zararla karşı karşıya kalıyorlar” dedi.

    “Fabrikalarda asgari korunma şartları yerine getirilmeli”

    Fabrikalardaki makinelerde arızalar en çok elektrik kaynaklı sebeplerle ortaya çıktığını belirten Trimbox Ceo’su Evren Yurttaş: “Sigorta şirketleri sanayi tesislerinde ki makineleri, yürürlükteki 25 Şubat 1967 tarihli Makina Kırılması Sigortası Genel Şartları çerçevesinde teminat altına alıyor. Bu şartların d maddesi ise “Elektrik enerjisinin doğrudan doğruya tesiri neticesi kısa devre, şerare, voltaj yükselmesi ile izolasyon hatası ve atmosferik elektrikiyetin dolaylı etkilerinden” doğan hasarları kapsıyor. İncelediğimiz de makinelerin en çok arıza, ziyan ve yangın sebeplerinin elektrik kaynaklı olduğunu görüyoruz. Voltaj dalgalanması, aşırı gerilim, nötr kopması, trafo patlaması ve yıldırım düşmesi gibi nedenler fabrika makinelerinde arızaya veya ziyana sebep olur. En çok görülen arıza ise en pahalı parça olan elektronik kartların yanmasıdır. Tamir edilse bile tekrar arıza veren elektronik kartlar, yüksek maliyetle yine yurt dışından ithal edilmek zorunda kalınıyor. Makine kırılması teminatı nedeniyle sigorta şirketlerinin ciddi zarara, işletmeler ise iş kaybına uğruyor. İşletmelerin mutlaka mal ve can güvenliği açısından asgari korunma şartlarını yerine getirmeleri gerekiyor. Bu anlamda sanayicinin 3 Aralık 2003 Tarihli 25305 Sayılı Elektrik İç Tesisleri Proje Hazırlama Yönetmeliği gereği işletmelerinde aşırı gerilim sönümleyici kullanmaları, hem elektronik kart hasarlarını önleyecek, hem de yıldırım ve trafo patlaması gibi durumlarda ortaya çıkacak yangınları önleyecektir. Bu sayede işletmeler adına daha uygun sigortalama rakamları ortaya çıkacak, risk faktörü düştüğü için sigorta şirketleri zarar etmeyecek ve elektronik kart maliyetleri başta olmak üzere ithalat sınırlandırılacaktır. Ayrıca olası yangınlar engellenerek, karşılaşılacak olan mal ve can kayıplarının önüne geçilebilecek. Unutulmamalıdır ki, can kayıpları konusu da hiçbir maddi karşılıkla ölçülemeyecek derecede önemlidir” şeklinde konuştu.

  • Toptan gıda deposunda başlayan yangın fabrikalara sıçradı

    Gaziantep 1. Organize bölgesinde toptan gıda deposunda başlayan yangın çevrede bulunan fabrikalara sıçradı.

    Gaziantep 1. Organize sanayi bölgesinde toptan gıda deposunda başlayan yangın kısa sürede çevredeki fabrikalara sıçradı. Yangına çok sayıda itfaiye aracı müdahale ediyor. İtfaiyenin söndürme çalışmaları devam ediyor.

  • Anız yangını fabrikalara sıçramadan söndürüldü

    Konya’nın Beyşehir ilçesinde çıkan anız yangını fabrikaya sıçramadan kontrol altına alınarak söndürüldü.

    Edinilen bilgiye göre, Beyşehir’e bağlı Bayavşar Mahallesi’nde bulunan araziler kimliği belirsiz kişi ya da kişiler tarafından ateşe verildi. Anız yangını, rüzgarın da etkisiyle geniş bir alanda etkili olurken, alevler Beyşehir Organize Sanayi Bölgesi’ne kadar ulaştı. Yangın ihbarı üzerine adrese çok sayıda itfaiye aracı sevk edildi. Sanayi bölgesinin tel örgülerini aşan alevler, bir fabrikaya 10 metre mesafede itfaiye ekipleri tarafından güçlükle kontrol altına alınabildi. İtfaiye ekipleri, daha sonra bölgede soğutma çalışmaları yaptı. Yasak olmasına rağmen bölgede bulunan anızları ateşe verenlerin yakalanması için Jandarma ekipleri çalışma başlattı.

    Beyşehir Ticaret Odası Başkanı Mustafa Akbıyık yaptığı açıklamada, anız yangınının sanayi bölgesindeki tesislere sıçramadan söndürülmesinin tek teselli kaynakları olduğunu belirtirken, sektör temsilcilerine geçmiş olsun dileğinde bulundu. Akbıyık, organize sanayi bölgesinde sanayi kuruluşlarının büyük bir tehlikenin eşiğinden döndüğünü belirtirken, sanayi bölgesi çevresinde bulunan tarım alanlarının hasat dönemi sonrasında anızların yakılması neticesinde bölgedeki sanayi kuruluşları için büyük risk teşkil ettiğine dikkat çekerek, anızların yakılmaması konusunda uyarılarda bulundu.

  • ÇAYKUR Genel Müdürü Sütlüoğlu’ndan fabrikalara gece baskını

    Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu çay fabrikalarını denetlemeye ara vermeksizin devam ediyor.

    Geçtiğimiz günlerde Fındıklı Çay Fabrikası’nda incelemelerde bulunan ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu bu sefer gece geç saatlerde Sabuncular Çay Fabrikası’nı ziyaret etti.

    Genel Müdür İmdat Sütlüoğlu, beraberindeki Genel Müdür Yardımcıları Süleyman Pınarbaşı, Dr. Turgay Turna ve Yusuf Ziya Âlim ile birlikte Sabuncular Çay Fabrikası’nda kapsamlı incelemelerde bulundu.

    Kapasite artırım çalışmaları kapsamında yenilenen ve 150 tondan 350 ton/gün kapasiteye çıkarılan, daha teknolojik hale getirilen Sabuncular Çay Fabrikası’nın işletme, yaş çay, imalat, tasnif, laboratuvar gibi tüm kısımlarını yerinde inceleyen Genel Müdür Sütlüoğlu, yapılan çalışmalar hakkında detaylı bilgi aldı.

    Fabrikalardaki yönetici, memur ve işçilerin büyük bir dayanışma ve kaynaşma örneği göstererek üreticiler ile uyum içerisinde çalıştığına değinen Sütlüoğlu, ikinci sürgünün sonlarına yaklaşılan bu günlerde ÇAYKUR’un tüm çay fabrikalarının tam kapasite çalıştığını belirtti. Çay İşletmeleri Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, “İkinci sürgün döneminde şu ana kadar 215 bin ton yaş çay aldık, fabrikalarımızın tamamı devrededir” dedi.

  • Göksu Nehrini Kirleten Fabrikalara Ceza

    Mersin’in Mut ilçesinde Göksu Nehri’ni kirlettikleri gerekçesiyle 12 zeytinyağı fabrikasına 45 bin 500’er lira para cezası uygulandı.

    Cezanın tebliğ edilmesinden sonra Kadıköy Köprüsü’nde bir araya gelen fabrika sahipleri ve üreticiler adına basın açıklaması yapan Fatih Kaan Tuna, Göksu Nehri’nin suyunun siyah akmasının gündeme gelmesiyle ilçedeki 17 zeytinyağı fabrikasından 12’sine Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından fabrika başı 45 bin 500 lira haksız yere ceza yazıldığını söyledi.

    Zeytinyağı imalatı sırasında çıkan kara su olarak adlandırılan atık suları, kanun çerçevesinde havuzlarda ve iki fazlı sistemlerde olabildiğince muhafaza etmeye çalıştıklarını ve sezon yoğunluğundan dolayı bazı fabrikaların bu atıklarının Göksu Nehri’ne ulaşmış olabileceğini ifade eden Tuna, “Bizim saldığımız atıkların haricinde diğer bütün atıklar da maalesef Göksu Nehri’ne bırakılmaktadır. Bu sene yağışların da olmamasıyla birlikte nehir suyunun çok az olmasından dolayı nehrin renginde değişiklikler oldu. Oluşan bu değişiklik tamamen zeytinyağı fabrikalarına, zeytinyağı fabrikalarının içinden de Mut zeytinyağcılarına fatura edilmiştir. Mersin bölgesinde ilçelerin hepsinde aşağı yukarı zeytinyağı imalatı yapan fabrikalar, tesisler bulunuyor. Bunların hepsi de bizim uyguladığımız bertaraf yöntemlerini uyguluyor. Ama gelgelim bu cezai yaptırım, maalesef bizim Mut’taki zeytinyağı fabrikalarına uygulandı” dedi.

    Göksu Nehri’nin uzun bir yol izlediğini, kirliliğin sadece zeytinyağı fabrikalarından kaynaklandığı düşüncesinin doğru olmadığını ifade eden Tuna, şunları kaydetti:

    “Fabrikalara yazılan bu cezaları nasıl ödeyebiliriz kara kara düşünüyoruz. Biz istiyoruz ki bu cezalar yazılmadan bizler uyarılsa veya bunun gerçek manada bir çözümü varsa bize anlatılarak ve uyarılarak gösterilseydi. Şu anda ceza ve kapatma tehdidiyle karşı karşıyayız. Makine taksitlerimiz var, hepimiz borçluyuz. Hepimiz ilçede istihdam sağlamaktayız. Mut’un zeytin sanayisinden başka büyük sanayisi yok. Bu sanayilerde bu şekilde yıpratılırsa, Mut’ta yatırım yapmak isteyen bir daha düşünecek. Bu konuda yetkililerden yardım bekliyoruz.”